TEKNOLOJİ - 22 Kasım 2024 Cuma 13:02

Proje pazarını 15 bini aşkın kişi ziyaret etti

A
A
A
Proje pazarını 15 bini aşkın kişi ziyaret etti

Bartın Üniversitesi’nde (BARÜ) 7. Uluslararası Ar-Ge Proje Pazarı 46 Bilim Kurulu üyesi, 38 hakem, 4 değerlendirici ve farklı birimlerden 183 personel ile 32 öğrenci ile hazırlanırken, 15 bini aşkın ziyaretçiyi ağırladı.


Bartın Üniversitesinin (BARÜ) 2017 yılından bu yana yoğun bir katılımla düzenlediği Ar-Ge Proje Pazarında bu yılda rekor bir başvuru yapıldı. BARÜ Kutlubey Yerleşkesinde 7-8 Kasım tarihlerinde gerçekleştirilen festivale 9 farklı ülkeden ve Türkiye’nin 35 ilinden araştırmacılar projeleriyle katılım gösterdi. BARÜ ile birlikte Azerbaycan’dan Hazar Üniversitesi ile Azerbaycan Teknik Üniversitesi, Bosna Hersek’ten Uluslararası Saraybosna Üniversitesi, Malezya’dan Putra Üniversitesi ve Özbekistan’dan Semerkand Devlet Mimarlık ve İnşaat Üniversitesi paydaşlığında düzenlenen etkinlikleri 15 binden fazla kişi ziyaret etti.



9 ülke, 35 il, 47 üniversite, 30 lise, 10 Ar-Ge Merkezi


BARÜ 7. Uluslararası Ar-Ge Proje Pazarında başvuru süreci tamamlanarak ön değerlendirme sonuçları açıklandı. İlk defa bu yıl uluslararası ölçekte düzenlenen yarışmalara Türkiye ile birlikte Azerbaycan, Bosna Hersek, İran, Kazakistan, Kolombiya, Kırgızistan, Malezya ve Özbekistan’dan proje başvuruları yapıldı. Türkiye’nin 35 farklı ilinden başvuruların yapıldığı yarışmalarda, 47 üniversite, 30 lise, 10 kurum ve kuruluş ile Ar-Ge Merkezinden toplam 403 proje gönderildi.


Projeler yoğun bir programla planlı ve titiz değerlendirmelerden geçti. BARÜ’nün “Akıllı Lojistik ve Bütünleşik Bölge Uygulamaları” ihtisaslaşma alanı odağında düzenlenen proje pazarında 13 farklı temada projeler alanında uzman akademisyenler, sektörden uzmanlar ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerinden oluşan Bilim Kurulu tarafından değerlendirildi. Ön elemeyi geçen projeler eş zamanlı bir planlamayla çevrim içi ve yüz yüze görüşmelerle bağımsız olarak puanlandı. Özgün değer, yenilikçilik, ticarileşme süreci, pazar potansiyeli, yaygın etki, sosyal çevre niteliği, çevresel fayda potansiyeli ve proje takımı niteliğinin belirtilmesi gibi kriterler üzerinden yapılan değerlendirmelerle sonuçlandırıldı. Bu süreçte iki gün boyunca 30 hakem 8 ayrı grupta yüz yüze görüşmeler gerçekleştirdi. Yurt dışındaki projeler ise 8 hakem tarafından 480 dakika süren çevrim içi görüşmelerle değerlendirildi. Proje Pazarında 46 Bilim Kurulu üyesi ve 4 değerlendiriciyle birlikte toplamda 88 kişi proje değerlendirme süreçlerinde aktif olarak görev aldı. Titizlikle yapılan değerlendirmeler sonucunda Lise kategorisinde ve


Temel Kategoride çeşitli miktarlarda hibe desteği sağlandı.


8 teknik sunum, 3 tören, onlarca etkinlik 2 günde tamamlandı. İki gün yoğun bir programda ilerleyen festivalle ilgili çalışmalar aylar öncesinden başladı. BARÜ Rektör Yardımcısı, Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mehmet Zahmakıran tarafından yapılan toplantılarda Proje ve Teknoloji Ofisi koordinasyonunda yapılacaklar planlandı. Üniversitenin iç ve dış paydaşlarının yer aldığı komitede “Türkiye Yüzyılına Değer” sloganıyla kararlar alındı ve uygulamaya konuldu. Akademik ve idari birimlerin aktif olarak yer aldığı organizasyona 183 personel ve 32 öğrenci aktif olarak katıldı. Festivalin tüm aşamalarında yer alan akademik ve idari insan kaynağı ile öğrenciler yarışmaların sorunsuz bir şekilde tamamlanması noktasında gayret gösterdi. İki gün boyunca 8 teknik sunum ve 3 törenle salon etkinliklerine binlerce kişi katıldı. Etkinlik alanında bir yandan proje tanıtımları devam ederken diğer yandan kurulan stantlarda onlarca gösteri düzenlendi. Oldukça renkli geçen etkinliklerde katılımcılar hem eğlendi hem öğrendi.



Görsel, yazılı ve dijital medyada büyük ilgi gördü


BARÜ 7. Uluslararası Ar-Ge Proje Pazarı etkinlikleri İletişim Koordinatörlüğü ve Bilgi İşlem Daire Başkanlığı tarafından 7 ayrı canlı yayınla bilim ve teknoloji tutkunlarına ulaştırıldı. Canlı olarak yayınlanan 8 teknik sunum ve 3 tören BARÜ sosyal medya hesaplarından binlerce görüntülenmeye ulaştı. Ayrıca bilim ve teknoloji festivali basın temsilcileri tarafından da yakından takip edildi. 9 farklı ülkeden katılımcıların fikirleriyle yer aldığı organizasyon 21 ayrı televizyon yayınında haber olarak gösterildi. Yazılı ve dijital medyada ise festival boyunca 200’e yakın habere yer verildi.



"Kazanan Türkiye oldu"


BARÜ Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, iki gün süren ve dolu dolu geçen etkinliklere gösterilen ilgiden duyduğu mutluluğu dile getirerek “Türkiye’nin milli teknoloji üreten bir topluma dönüşmesi konusunda farkındalık oluşturulmasıyla fikirden ürüne giden süreçte ortak yarınlarımıza değer katmayı hedeflediğimiz bir organizasyonu daha geride bıraktık. 2017 yılından bu yana her geçen dönem üzerine ekleyerek ilerlediğimiz bu süreçte emek yoğun bir çalışmayla bir arada olduk. Yarınlarımızı emanet edeceğimiz gençlerimize güvenin bir simgesi olan festivalimizde sunulan projelerden heyecan duyduk. Heyecanımıza ortak olan tüm paydaşlarımıza teşekkür ediyorum. Unutulmamalıdır ki tüm stratejimizi temellendirdiğimiz ortak noktada kazanan dün olduğu gibi bugün de Türkiye olmuştur” ifadelerine yer verdi.



Proje pazarını 15 bini aşkın kişi ziyaret etti

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Yenidoğan Çetesi davası 5. gününde devam ediyor: Örgüt yöneticisi savunma yapıyor İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi’nin yöneticileri ve üyelerinin yargılandığı davanın görülmesine beşinci gününde devam ediyor. Duruşmada örgüt yöneticilerinden İlker Gönen savunmasında, "Herkesin suçu olabilir. Suçum olabilir ama bebek katilliği ile kimse beni yaftalayamaz" dedi. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava beşinci gününde devam ediyor. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından adliyenin konferans salonunda görülen duruşmada, örgüt yöneticisi İlker Gönen savunma yaptı. “Aileler galeyana getirildi, kim bize sahip çıkacak?” Medisense şirketinde doktor olarak görev yapan ve iddianamede bebekler Kadan, Ayaz Karaduman, Öykü Helvacı, Havanur Karakoç ve Kerem Muhammed Tokluoğlu’nun ihmali davranış nedeniyle ölümüne sebep olma suçunu işlediği tespit edilen sanık Gönen savunma yaptı. Sanık Gönen savunmasında, “Karakoç bebeğin bağırsaklarında sorun vardı. Bebek Yalova’dan geldi. Bebeğin durumu kötüleşti. Bağcılar’da ameliyat oldu. Sonra sevk oldu. 64 gün sonra bebek vefat etti. Beni hemşireler 64 gün boyunca aradı. Bebeğe mama veriyorduk ağzından geliyordu. Ben bebeğin beslenemediği için ölmesiyle suçlanıyorum. Bebek Karakoç vefat ettikten sonra polis geldi bütün dosyalara el koydu ve bebeği Adli Tıp Kurumu morguna götürdü. Bebeğe otopsi yapıldı. Rapora göre bu bebeğin ölümü beslenememe değil, bağırsakların yırtılması. Masumiyet karinem varken, her şeyde gizlilik kararı varken, nasıl oluyor da haberlerde kanallarda sayfa sayfa çarşaf çarşaf yayınlanıyor bu iddialar ama benim avukatım ulaşamıyor. Bu Allahtan reva mıdır? Aileler galeyana getirildi. Kim bize sahip çıkacak?” dedi. “Medyada benim daha avukatım bana dosyayı getirmeden bakın ötenazi yapmışlar deniliyor” Sanık Gönen savunmasının devamında, “2. bebek Tokluoğlu, ben bu hastada kalp masajı yaptırmama yani Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa ötenazi yaptırmak ile suçlanıyorum. Çocuk oksijensiz kalarak doğuyor. Çocuğa yaklaşık 2 saat müdahale ediliyor. İnsanların sinir ucuna dokunacak kelimeler buluyorlar ‘pasif ötenazi’ gibi. Medyada benim daha avukatım bana dosyayı getirmeden bakın ötenazi yapmışlar deniliyor. İnsanların duyguları ile oynanıyor. Sağlıkta şiddet artıyor. Benim yüzümden 47 kişi bebek katilliği ile suçlanıyor. Bunun hesabını kim verecek?” şeklinde konuştu. “Suçum olabilir ama bebek katilliği ile kimse beni yaftalayamaz” İlker Gönen, “Herkesin suçu olabilir. Suçum olabilir ama bebek katilliği ile kimse beni yaftalayamaz. Bebek Kadan doğduğunda filmini bana attılar. Bana gönderdikleri filmde bir şey anlaşılmıyordu. Beni Fırat Sarı aradı 1 gün sonra bebek vefat edince. Bana bebeğin ölüm sebebi ile ilgili bir şey olabileceğini söyledi. Ben de bebeğin hayatını kaybettiğini, üzerinden 1 gün geçtiğini söyledim. Ben olmayan bir akciğer patlamasını görüp söylememekle, katillikle suçlanıyorum. Bu kadar iftira, yalan, işgüzarlık kolay mı? Benim bu iftiraya maruz kalma nedenim ne? Bu amaç ne? Medyaya bu kadar vermenin amacı ne? Kimi zor durumda bırakmak istiyorsunuz? Bu uzman görüşünü yazan kişiler iddialarda bulundular, bu uzman görüşünün kimse nasıl hazırlandığını sormadı. Ben burada bebek katilliği ile suçlanıyorum. Kimse bizim yanımızda duramadı. Medyada öyle bir baskı oluşturuldu ki. Yani biz ne yaptık?” şeklinde savunma yaptı. “Bizim idam sehpamızı uzman görüşü koydu, tekmeyi de medya vurdu” Sanık Gönen, “Bebek Helvacı olayında ben bebeğe katil ruhla, adrenalin yaptırmamakla suçlanıyorum. 2 aydır ben ne cezaevinde kalabiliyorum ne başka yerde yatabiliyorum. Sabahtan akşama kadar tapeler sayfa sayfa geziyor. Kim geri getirebilecek bizim itibarımızı? Ben 5 tane ölümle suçlanarak karşınızda duruyorum. Bizim idam sehpamızı uzman görüşü koydu, tekmeyi de medya vurdu. Biz kimseye tek kelime anlatamadık. Biz bir kere yaftayı yedik” dedi.
Çorum Aybüke öğretmen dualarla anıldı PKK’lı teröristlerin saldırısında şehit düşen müzik öğretmeni Şenay Aybüke Yalçın, Çorum’un Osmancık ilçesinde dualarla anıldı. Aybüke öğretmenin kabri başında dua okuyan Çorum Valisi Ali Çalgan, “Aybüke öğretmen hepimizin evladı oldu” dedi. Çorum Valisi Ali Çalgan, Batman’ın Kozluk ilçesinde PKK’lı teröristlerin saldırısı sonucu 2017 yılında şehit olan müzik öğretmeni Şenay Aybüke Yalçın’ın Osmancık ilçesindeki kabrini ziyaret etti. Öğretmenler Günü dolayısıyla, Şehit Şenay Aybüke Yalçın için Osmancık Şehitliği’ndeki kabri başında dualar edildi. Kur’an-ı Kerim okunmasının ardından Vali Çalgan ve beraberindekiler, Şenay Aybüke Yalçın’ın kabrine karanfil bırakarak dua etti. Ziyarette Vali Yardımcısı Muhammed Gürbüz, İl Emniyet Müdürü Arif Pehlivan, İl Jandarma Komutanı Albay Naim Çetinkaya, İl Müftüsü Şahin Yıldırım, İl Özel İdare Genel Sekreteri Recep Cıplak, Osmancık Kaymakamı Furkan Duman, Belediye Başkanı Ahmet Gelgör ve kurum amirlerinin de hazır bulundu. Ziyaretin ardından konuşan Vali Çalgan, "İlçe ziyaretlerimiz çerçevesinde ilçelerimizi geziyoruz. Bilgilendirmelerde bulunuyoruz, çalışma arkadaşlarımızı tanıyoruz, ilçelerin sorunlarını yerinde tespit ediyoruz, çözüm arayışında bulunuyoruz. Bugün buraya gelmek programımızda yoktu. Ancak, 24 Kasım’da Türkiye’nin her tarafında Öğretmenler Günü kutlamaları yapılacak. Bu haftayı kapsayan çeşitli etkinlikler yapılıyor. Çorum İl Milli Eğitim Müdürlüğümüzün bu etkinlikleri kapsamında, Aybüke Öğretmenin kabrine gidip dua etmezsek bu haftayı eksik kutlamış oluruz diye düşündük ve programımızı değiştirerek buraya geldik. Bütün şehitlerimize rahmet diliyorum, Allah mekanlarını cennet etsin. Bu günün hususiyeti dolayısıyla Aybüke öğretmenimize ayrıca rahmet diliyorum. Onu hepimiz sevecen, sempatik ve güler yüzü ile hatırlayacağız. Şahadete gittiği günden itibaren annesinin, babasının kızı, Osmancık’ın kızı, Çorum’un evladı olmanın dışında hepimizin evladı oldu. Sevgi, rahmet ile yad ediyoruz. Milli eğitim camiasına, ailesine, milletimize baş sağlığı diliyorum. Aybüke hocamızı güzel hatırlayacağız. Mekanı cennet olsun” dedi.
İstanbul Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Uraloğlu, Yunan Bakan Stilyanidis ile bir araya geldi Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Yunanistan Denizcilik ve Ada Politikaları Bakanı Hristos Stilyanidis ile Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü’nde bir araya geldi. Görüşmede iki ülke arasındaki ulaştırma projeleri ve deniz ticareti hakkında konular ele alındı. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Yunanistan Denizcilik ve Ada Politikaları Bakanı Hristos Stilyanidis ile Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü’nde bir araya geldi. "Denizcilik konusunda adil ve rekabet edilebilirlik üzerine çok yararlı görüşmeler gerçekleştirdik" Basın açıklamasında konuşan Bakan Uraloğlu, "Denizcilik konusunda adil ve rekabet edilebilirlik üzerine çok yararlı görüşmeler gerçekleştirdik ve özel sektörün gelişimi ve yaygınlaşması noktasında hemfikir olduk. IMO’da Uluslararası Denizcilik Örgütü’nde çok güzel bir işbirliğimiz var onu mutlaka daha da geliştirmemiz noktasında mutabık kaldık. Yine karbonsuzlaştırma ve yeşil enerji konusunda nasıl işbirliği yapabileceğimizi konuştuk. Küresel olayların, savaşların denizcilik sektöründeki etkilerinin neler olduğu noktasında görüş alışverişinde bulunduk. Özellikle Ukrayna ve Filistin’de süren savaşın bu anlamdaki sektöre etkilerini yine karşılıklı değerlendirdik. Arayı fazla açmadan Yunanistan’da bu toplantının devamını yapmamız gerektiğini kendileri ifade etti, bizde en kısa zamanda inşallah Yunanistan’a gideceğiz ve ben bu vesile ile ülkemize ziyaretinden dolayı tekrar çok teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı. "Yunanistan ve Türkiye sadece komşu iki ülke değil aynı zamanda iki partner ve iki ortak ülke" Yunan Bakan Hristos Stilyanidis ise, "Öncelikle sayın Bakan Uraloğlu’na nazik daveti için teşekkürlerimi sunmak istiyorum, bu güzel İstanbul şehrinde bizleri ağırladılar, bana ve beraberimdeki heyete gösterdikleri sıcak karşılama ve konukseverlikten ötürü kendisinde şükranlarımı sunuyorum. Burada olmak benim içim büyük bir mutluluk. İlk defa resmi olarak kendisi ile bir araya gelmiş olduk ve ben inanıyorum ki burada bizim yapmış olduğumuz bu toplantı Türkiye ile Yunanistan’ın denizcilik gibi önemli bir alandaki işbirliğinin daha da güncelleştirilmiş ve daha da kuvvetlendirilmiş halini temsil ediyor. Yunanistan ve Türkiye sadece komşu iki ülke değil aynı zamanda iki partner ve iki ortak ülke özelliklede söz konusu denizcilik sektörü olduğunda böylesi iki ülkenin işbirliği yapması zaten doğanın bir gereği" dedi. Basın açıklamasının ardından iki bakan görüşmeyi sonlandırarak ayrıldı.