SAĞLIK - 16 Mart 2025 Pazar 11:35

Uyku uzmanı Uyardı: "Uyku apnesi, kalp krizine sebep olabiliyor"

A
A
A
Uyku uzmanı Uyardı: "Uyku apnesi, kalp krizine sebep olabiliyor"

Uzm. Dr. Fethullah Selçuk Moğulkoç, toplumda yaygın olmasına rağmen az bilinen uyku apnesinin kalp krizi gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini söyledi.


Toplumda yaygın olmasına rağmen fark edilmeyen uyku apnesi, inme ve kalp krizi gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Sivas Numune Hastanesi Uyku Merkezi’nde yapılan testlerle hastaların solunum durması ve oksijen seviyeleri takip edilerek uygun tedavi yöntemleri belirleniyor. Özellikle obezite ve kısa boyun yapısının tetiklediği bu hastalığın, basınçlı hava veren cihazlarla tedavi edilen hastaların uyku kalitesini artırarak, gündüz yorgunluğu azaltılıyor. Sivas Numune Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Fethullah Selçuk Moğulkoç, "Türkiye’de yapılan araştırmalara göre, toplumun yüzde 5 ila yüzde 10’unda uyku apnesi görülürken, hastaların çoğu sorunun farkında olmadan yaşamını sürdürüyor" dedi.


"Uyku apnesi, kalp krizine sebep olabiliyor"


Uyku apnesi hastalığının toplumda az bilinen ancak çok ciddi problemler doğurabileceğinin altını çizen Uzm. Dr. Fethullah Selçuk Moğulkoç, "Uyku apnesi olan hastalarımızın ölçülerini yaparak hangi cihazı vereceğimizi tespit ediyoruz. Bu hastalığı çoğu kişi hissetmeyebilir veya farkına varmayabiliyor. Özellikle hastanın yakınındaki insanlar nefesinin durduğunu anlıyor. Bazı hastalarımız gece kendisine kalp masajı yapıldığını, suni solunum yapıldığını söyleyerek bize müracaat ediyorlar. Toplumda az bilinen ancak yaygın olan bir uyku apnesi, gece nefesin durması, vücuttaki oksijen seviyesini düşürecek derecede solunumun yavaşlaması veya yüzeye yerleşmesi diyebiliriz. Toplumda az bilinen ancak çok ciddi problemler doğurabiliyor. İnme dediğimiz rahatsızlıklara sebep olabilen uyku apnesi, kalp krizine sebep olabiliyor" dedi.


"2 Dakika solunumu duran hastalar oluyor"


Yaklaşık 2 dakika boyunca hiç nefes alamayan hastaların olduğunu söyleyen Moğulkoç, "Hastalarımızın akşam saat 22.00 öncesinde kablolarını bağlıyoruz. Yaklaşık 16 ila 20 arasında kablo bağlıyoruz. Eg, göz, çene, burun, göğüs kafesi ve kalp elektrotu şeklinde kablolarını bağlıyoruz. Ortalama 6 ila 8 saat boyunca hastanın normal yatakta uyumasını takip ediyoruz. Hastada uyku derinliği ve uyku derinliği esnasında solunumunun nasıl seyrettiğini tespit ediyoruz. Bu hastaların özellikle gündüz uykusuzlukları ve dikkatsizlikler oluyor. Kalp ve diğer organların oksijenden mahrum kalması nedeniyle birçok rahatsızlıklar ortaya çıkabiliyor. Yaptığımız cihaz testleriyle gece rahat uyumasını ve tüm vücudun oksijenlenmesini sağlayarak gününü de rahat geçirmesini sağlamış oluyoruz. Yaklaşık 2 dakika solunumu duran hastalar oluyor yani 2 dakika boyunca hiç nefes almıyor ve bu durumda her şey etkileniyor. Hastalarımızın büyük çoğunluğu kilolu, obez hastalar ve boynu kısa olan hastalardır. Boyun kısa olması solunumu zorlaştırıyorken, obezite de vücuttaki oksijen ihtiyacını artırıyor. Hastalarımız cihaz kullanırken ya da titrasyon yaparken ciddi şekilde rahatlama hissettiklerini hatta bir çok hastamız bize gelerek burada basınçlı hava verdiğimiz için buradaki o testi yaptıktan sonra bir hafta boyunca çok rahat olduklarını ifade ediyorlar" diye konuştu.


"Ölüm korkusu ile uyuyordum"


Geceleri uyurken nefes almakta zorlandığı için ölüm korkusu ile uyuduğunu ifade eden hasta Kadir Doğanay (59),"Geceleri rahat uyuyamıyordum. Boğulma hissiyatı yaşıyordum, nefesim kesiliyor, kalbim duracakmış gibi oluyordu. Ölüm korkusu ile uyuyordum. Geceleri eşim beni uyandırıyordu. Burada uyku testim yapıldı, birtakım kablolar takıldı. Bu kablolar ile beni sabaha kadara izleyecekler ve ona göre de sonucum çıkacak. Önceden Cumhuriyet Üniversitesi Hastanesinde vardı şuanda da Numune Hastanesinde de var ve bu biz hastalar için daha iyi oldu. Günlerce, aylarca sıra beklemiyoruz. Bu da bizim için çok iyi oldu" şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan "18 Mart Şehitleri Anma Günü" mesajı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Çanakkale millet olarak bizim ebedi ve ezeli kardeşliğimizi ifade ettiği kadar, bulunduğumuz bölgenin de kader ortaklığını yansıtır, sembolleştirir" ifadesini kullandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi’nin 110. yıl dönümü dolayısıyla mesaj yayımladı. Erdoğan mesajında, "Millet olarak büyük bir gurur ve heyecanla Çanakkale Zaferi’nin 110. yıl dönümünü anıyor, Çanakkale’yi geçilmez kılan kahramanlarımızı rahmetle, şükranla yâd ediyorum" ifadelerine yer verdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, tarihte eşine çok az rastlanan, azmin ve imanın teknolojiye galebe çaldığı bu büyük destanın, namusu bildiği vatanının ve milletinin bekası için gözlerini kırpmadan canlarını vermeyi göze alan yüz binlerce kahramanın eseri olduğunu belirterek, Çanakkale’de milletin erkeğiyle, kadınıyla, genciyle, yaşlısıyla, öğrencisiyle, hocasıyla, çalışanıyla, işvereniyle tek vücut olup düşmana geçit vermediğini hatırlattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu mücadelesi ile Türk milletinin tüm mazlumlara umut olduğunu, sömürge altındaki birçok ülkenin, Çanakkale’den ve daha sonra İstiklal Harbi’nden aldıkları ilhamla kendi mücadelesini başlattığını ifade etti. "Çanakkale millet olarak bizim ebedî ve ezelî kardeşliğimizi ifade ettiği kadar, bulunduğumuz bölgenin de kader ortaklığını yansıtır, sembolleştirir" diyen Erdoğan şunları kaydetti: "Gönül coğrafyamızın dört bir yanından gelerek Anadolu’nun müdafaası için gözlerini kırpmadan canlarını veren yiğitlerin her bir ferdine Allah’tan rahmet diliyoruz. Çanakkale’de yazılan destandan alacağımız dersler, Türkiye Yüzyılı’nın inşasında bize ilham kaynağı olacaktır. Birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize sıkı sıkıya sahip çıktığımızda yedi düvel üzerimize gelse yıkılmayacağımızın ispatı olan Çanakkale ruhu, yolumuzu aydınlatmayı sürdürecektir. Çanakkale Zaferi’nin 110. yıl dönümünü kutluyor, 18 Mart Şehitler Günü’nde tüm şehitlerimizi, başta Gazi Mustafa Kemal olmak üzere bütün kahramanlarımızı rahmetle şükranla anıyorum. Ruhları şad, mekânları cennet olsun."
Gaziantep Yılmaz’dan 18 Mart Çanakkale Zaferi mesajı Şehitkamil Belediye Başkanı Umut Yılmaz, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 110. yıldönümü dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Şehitkamil Belediye Başkanı Umut Yılmaz, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 110. yıldönümü dolayısıyla yayımladığı mesajında "Çanakkale Zaferi hiç şüphesiz emsalsiz bir kahramanlık destanı olarak tarihe geçmiştir. İnananların, önünde hiçbir engel olamayacağının dünyaya ispatıdır" dedi. Anafartalar, Conkbayırı, Seddülbahir ve Arıburnu’nda yazılan bu destanın Türk milletinin sarsılmaz iradesinin ve inancının simgesi olduğunu ifade eden Yılmaz, "Tarihin gördüğü en büyük direnişlerden biri olan bu zafer, ’Çanakkale Geçilmez’ sözünü tarihe altın harflerle yazdırmıştır. Anafartalar Kahramanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk, ’Ben size taarruzu değil, ölmeyi emrediyorum!’ diyerek büyük bir liderlik göstermiş, bu büyük zaferin dönüm noktalarından biri olmuştur. Mehmetçiklerimiz, canlarından vazgeçse de vatan topraklarını düşmana teslim etmemiştir. Çanakkale, 110 yıldır devam eden ve asırlarca devam edecek onurumuzdur. Tarihe sığmayan eşsiz bir zaferdir. Bizlere düşen de bu emanete sahip çıkmak ve canımız pahasına yaşatmaktır. 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 110. yıldönümü kutlu olsun. Başta Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere aziz şehitlerimize rahmetle anıyorum" ifadelerini kullandı.