ÇEVRE - 14 Eylül 2024 Cumartesi 11:21

Bu mahalleyi belediye bile unuttu

A
A
A

Sivas’ta Danişmentgazi Mahallesi sakinleri, belediyenin bile kendilerini unuttuğunu ifade edip bir çok hizmetten istifade edemediklerini belirttiler.

Sivas’ın Danişmentgazi Mahallesi sakinleri, aylardır kamu hizmeti alamadıklarını iddia etti. Yüzölçümü bakımından Sivas’ın en büyük mahallesi olan Danişmentgazi Mahallesinin unutulduğunu söyleyen vatandaşlar, yetkililerden yardım beklediklerini ancak çözüm bulamadıklarını söylüyor.

Kent merkezine 8 kilometre uzaklıkta bulunan Danişmentgazi Mahallesi, mahalle olduğu günden bugüne çeşitli sorunlarla karşı karşıya. Otobüs seferlerinin yetersizliği, çevre düzenlemesi ve bakımsızlığın yanı sıra mahallede çıkan yangınlarla başa çıkamaya çalışan mahalle sakinleri, yetkililerden hizmet beklediklerini belirtti.

Mahalle sakileri yerleşim yerlerine 700 metre mesafede bulunan, hayvan gübrelerinin biriktirildiği alanda bir haftadır süren yangının halen söndürülemediğini ifade ettiler. Belediye temizlik personelinin uğramadığı mahalle sakinleri, cami ve çevresini gönüllü olarak kendi imkanlarıyla temizliyor.

“Belediyemiz burası ile fazla ilgilenmiyor”

Mahallenin en büyük sorunun otobüs seferleri olduğunu söyleyen mahalle sakini Mehmet Demirel, “Otobüsler saatinde gelmiyor ve yetmiyor. Burada 2 etap var. 1’inci etapta 762 daire, 2’nci etapta 427 dairemiz var. Şu anda nüfusumuz 6 bin civarında. Ulaşım yetersiz kalıyor. Bunu biz Belediye’ye defalarca ilettik. Bir de belediyemiz burası ile fazla ilgilenmiyor” dedi.

“Gönüllü olarak günlük çöp topluyorum”

4 yıldız aynı mahallede ikamet ettiğini ifade eden Erdal Gündüz ise, “Günlerdir aşağıda yangın var. Aynı zamanda anız yakıyorlar. Bu yangınların evlere sıçrama ihtimali çok yüksek. Geçenlerde sıçradı aşağı tarafa. Otobüs saatlerinde de çok ciddi aksamalar yaşanıyor. Mobil ortamdan bakıyoruz, yarım saat 40 dakika gecikmeli gelebiliyor. Bazı araçlar vardiya dışında geliyor. Defalarca şikâyette bulunduk, dilekçelerimiz de var. Ben burada gönüllü olarak günlük çöp topluyorum. Caminin dışındaki kovalara bakın, ağzına kadar çöp dolu. Şu haliyle cezalı durumdayız, atıl durumdayız. Burada bir kamu hizmeti yapılacaksa yapılsın artık. Tepki verince de suçlu pozisyonuna düşüyoruz” ifadelerine yer verdi.

“Yaşlılarımız engellilerimiz yürümek zorunda kalıyor”

Mahalle muhtarı Berkay Toprak ise “Çeşitli değil birçok sorunumuz var. Yollarımız, altyapımız, sağlık ocağımız, ulaşım sorunu Sivas’ın genel bir sorunu ama bizim daha da büyük bir sorunumuz. Aşağıda bir alan var ve bir haftadır yanıyor. İtfaiye geliyor söndürüyor, yeniden yanıyor. Etapların hepsinin yanında araziler var. Anızlar yandığı zaman otomatikman evlerimiz de tehlike ile karşılaşıyor. Mahallemize cezalandırılmış mı diyelim, ötelenmiş mi diyelim, ya da unutulmuş mu? Otobüs gelmediğinde vatandaş taksi çağırsa rahat 300-400 TL yazar. Buraya otobüsler 1 buçuk saatte bir geliyor. Ek yerleşkeye otobüs çıkmıyor. Yaşlılarımız engellilerimiz yürüyerek çıkıyor. Gereken yazıları yazdık, cevap bekliyoruz” şeklinde konuştu.

Rahmi Meyveci - Fatmanur Akkişi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Nurcan Arslan cinayeti davasında karar: İyi hal indirimi uygulanan sanığa 25 yıl hapis cezası Küçükçekmece’de, 30 Ocak 2016’da barışma teklifini kabul etmeyen kız arkadaşı Nurcan Arslan’ı kurşun yağmuruna tutarak öldüren sanığın yargılandığı dava karara bağlandı. Yargıtay’ın üçüncü bozma kararı sonrası mahkeme, sanık Abdullah Melih Barış’ı ‘kasten öldürme’ suçundan önce müebbet hapis cezasına çarptırdı. Heyet, iyi hal indirimi uyguladıkları sanığın 25 yıl hapis cezasına çarptırılmasına ve tutukluluk halinin devamına hükmetti. Küçükçekmece’de 30 Ocak 2016’da Abdullah Melih Barış(39) barışma teklifini kabul etmeyen kız arkadaşı Nurcan Arslan’ı 11 kurşunla öldürmüştü. Abdullah Melih Barış hakkında ‘tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, ardından iyi hal indirimi uygulanarak müebbet hapis cezasına çarptırılması yönündeki kararı inceleyen Yargıtay, "suçun tasarlanmadığı" gerekçesiyle kararı 3. kez bozdu. Bunun üzerine Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde tekrar görülen duruşmaya tutuklu sanık Abdullah Melih Barış, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı. Duruşmada bir kısım müşteki ve taraflar avukatları da hazır bulundu. Sanığın olayı önceden planladığı, ruhsatsız tabancasını çıkararak Arslan’a ateş ettiği belirtildi. Duruşmada Cumhuriyet Savcısı esasa ilişkin mütalaasını açıkladı. Mütalaada sanık Abdullah Melih Barış’ın kız arkadaşı Nurcan Arslan’ın kendisinden ayrılmak istemesi üzerine ikamet ettiği Tokat’tan İstanbul’a geldiği, Nurcan Arslan’ı ikna edemediği taktirde yanında getirdiği ruhsatsız tabanca ile vurarak öldürmeyi planladığı anlatıldı. Mütalaada 30 Ocak 2016 tarihinde saat 11.00 sıralarında Halkalı’daki bir sitenin önünde Barış ile Arslan’ın tartıştıkları, Arslan’ın Barış’a “Gitmek istiyorum” dediği, Barış’ın ise “Lütfen sadece konuşacağız, yemek yer çıkarız” şeklinde karşılık verdiği belirtildi. Mütalaada ayrıca Arslan’ın geri dönmek istemesi üzerine Barış’ın onu ikna etmeye çalıştığı, Arslan’ı ikna edemediği, sanığın olayı önceden planladığı, belindeki ruhsatsız tabancasını çıkararak genç kadına ateş ettiği anlatıldı. Mütalaada, Barış’ın polis ekiplerini arayarak, silahla birisini yaraladığını ve teslim olacağını söyleyerek bulunduğu yeri bildirdiği; bunun üzerine polis ekiplerince ruhsatsız tabanca ile gözaltına alındığı, Arslan’ın ise yaralanma sonucu hayatını kaybettiği aktarıldı. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talebi Mütalaada sanık Abdullah Melih Barış’ın ‘tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması talep edildi. “Kesinlikle bir tasarlama söz konusu olmamıştır” Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık Abdullah Melih Barış, mahkemeden Yargıtay’ın bozma kararına uymasını talep ederek, “Tanıklar Nurcan’la bizim camekanın arkasında tartıştığımızı ve tartışmanın içeriğini kesinlikle bilmediklerini söylüyorlar. Olay tartışma neticesinde geçirdiğim cinnet sonucunda gerçekleşmiştir. Kesinlikle bir tasarlama söz konusu olmamıştır” ifadelerini kullandı. Duruşmada beyanda bulunan müşteki avukatları, mütalaaya katıldıklarını belirterek bozulan karara uyulmasını talep etti. Savunma yapan sanık avukatları ise, uzun tutukluluk halinin göz önünde bulundurularak sanığın tahliyesini istedi. Son sözü sorulan sanık Abdullah Melih Barış, çok pişman olduğunu belirterek tahliyesini istedi. İyi hal indirimi uygulanan sanığa 25 yıl hapis cezası Kararını açıklayan mahkeme, Yargıtay tarafından verilen kararlara karşı direnilemeyeceği gerekçesiyle sanık Abdullah Melih Barış hakkında ‘kasten öldürme’ suçundan önce müebbet hapis cezasına çarptırdı. Heyet, sanığın tutum ve davranışları sebebiyle cezada iyi hal indirimi uygulayarak 25 yıl hapis cezasına çarptırılmasına ve tutukluluk halinin devamına hükmetti. Aile sinir krizi geçirdi Mahkemenin kararını öğrenen aile, karara tepki göstererek mahkeme koridorunda sinir krizi geçirdi. Olayın Geçmişi Küçükçekmece’de, 2016 yılında barışma teklifini kabul etmeyen kız arkadaşı Nurcan Arslan’ı ruhsatsız tabancasıyla 11 kurşunla öldüren sanığa iyi hal indirimi uygulanmış, mahkemenin önce ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırdığı sanık Abdullah Melih Barış’ın duruşmadaki iyi halini göz önüne alarak cezayı müebbet hapis cezasına indirmişti. Abdullah Melih Barış’ın Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesinde karara bağlanan davada son sözü sorulan sanık Barış, “Olayı planlamadım. Nurcan beni olayın gerçekleştiği yere götürdü. Pişmanım, lehime olan hükümlerin uygulanmasını talep ediyorum” demişti. Mahkeme verilen cezada iyi hal indirimine gitmişti Kararını açıklayan mahkeme heyeti sanık Abdullah Melih Barış’ı kasten öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırmış, ardından Barış’ın duruşmadaki iyi halini göz önüne alan mahkeme cezayı infazı daha az olan müebbet hapse indirmişti. Sanık hakkında haksız tahrik indirimi uygulanmasına da yer olmadığına hükmeden mahkeme heyeti, ruhsatsız silah bulundurmak suçundan verdiği cezada da indirime gitmişti. Ruhsatsız silah bulundurmak suçundan sanık Barış’ı 2 yıl hapis cezasına çarptıran mahkeme daha sonra bu cezaya da iyi hal indirimi uygulayarak 1 yıl 8 ay hapse indirmişti. Mahkeme, sanık Abdullah Melih Barış’ın tutukluluk halinin devamına hükmetmişti.