KÜLTÜR SANAT - 24 Ekim 2024 Perşembe 09:20

Canik’te teröre lanet

A
A
A
Canik’te teröre lanet

SAMSUN (İHA) – Samsun’un Canik Belediyesi’nin ilçede gerçekleştirdiği konferansta, İsrail’in Filistin’de sürdürdüğü soykırım ve TUSAŞ’a yönelik gerçekleştirilen terör saldırısı lanetlendi.


Canik Belediyesi ve Samsun Milli İrade Platformu (SAMİR) iş birliğiyle ilçede ’Kudüs Bize Ne Söyler?’ adlı konferans programı gerçekleştirildi. Konferansa konuşmacı olarak katılan Umre ve Kudüs Rehberi Ahmet Kürşat Batur, İsrail’in Filistin’de sürdürdüğü soykırım, Yahudi yerleşimcilerin Filistin’de gerçekleştirdiği gasp olayları ve toprak işgallerine yönelik bilgiler aktardı. Programda, Türk Havacılık ve Uzay Sanayii Anonim Şirketi’nin (TUSAŞ) Ankara’nın Kahramankazan yerleşkesine yönelik gerçekleştirilen terör saldırısı da lanetlendi.


Sezai Karakoç Canik Kültür Merkezi’nde düzenlenen programda Umre ve Kudüs Rehberi Ahmet Kürşat Batur, İsrail’in Filistin’e yönelik Siyonizm temelli soykırımı, İsrail’in Filistin ve Gazze’ye yönelik sürdürdüğü ambargo ile Gazze’de yaşanan gıda krizine ilişkin bilgiler aktardı. Kudüs’te İsrail askerlerinin ve Yahudi yerleşimcilerin, Filistinlilere yönelik gerçekleştirdiği şiddet ve gasp olaylarına ilişkin şahit olduğu olayları vatandaşlarla paylaşan Umre ve Kudüs Rehberi Batur, Kudüs ve Mescid-i Aksa bölgesine ilişkin gözlemlerini de vatandaşlara aktardı. Vatandaşların büyük bir ilgiyle katıldığı programda, TUSAŞ’ın Ankara’nın Kahramankazan yerleşkesine yönelik gerçekleştirilen terör saldırısı şiddetle kınandı. Terör saldırılarının ve terör gruplarının nefretle kınandığı programda güvenlik güçlerine ve Filistin halkına yönelik destek mesajları verilirken, şehitler için dualar edildi.


Programa kamu kurum ve kuruluşları temsilcileri, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.



Canik’te teröre lanet

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Doç. Dr. Ali Burak Darıcılı: "Amerika’ya müttefik derken yanına ünlem işareti koyalım" TUSAŞ’a yapılan terör saldırı hakkında konuşan Bursa Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Burak Darıcılı, "Güvenlik altyapısı terörle mücadele ve fiziki güvenlik konusunda tecrübeli yöneticiler üzerine inşa edilmeli" dedi. Bir televizyon programına konuk olan Bursa Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Burak Darıcılı, Amerika’nın, TUSAŞ’a yapılan saldırıyı kınadığı açıklamanın bir anlam ifade etmediğini, samimiyetsiz, hiçbir karşılığı olmayan boş bir açıklama olduğunu söyledi. Güvenlik altyapısının terörle mücadele ve fiziki güvenlik konusunda tecrübeli yöneticiler üzerine inşa edilmesini belirten Bursa Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Burak Darıcılı, "Güvenlik meselesini fiziki boyutun ötesinde çok daha sıkı bir şekilde, gerekirse gerekli maliyetleri de göze alarak daha profesyonel bir şekilde hatta mümkünse, terörle mücadele ve fiziki güvenlik konusunda tecrübeli yöneticiler üzerinde inşa edilmesinde fayda var. Bunlar çok zor değil, uluslararası standartları olan var. Evrensel standartlarla belgeleri önünüze alıyorsunuz tek tek ne ne eksik var bakıp yapıyorsunuz. Bunlar maliyettir ama bu maliyetlerden kaçınmamamız lazım. Sonra böyle acı olaylar yaşanıyor. TUSAŞ bunu yapmadı demiyorum genel olarak konuşuyorum. Onu da belirtmek isterim. Bu da bize acı bir örnek olay olarak karşımıza çıkıyor" diye konuştu. Amerika’nın saldırıyı kınadığı açıklamanın karşılığı olmayan boş bir açıklama olduğunu söyleyen Darıcılı, "Amerika’ya müttefik derken yanına ünlem işareti koyalım. PYD ve YPG ile ilişkisi bellidir. PYD ve YPG’yi belli bir kapasiteye ulaştırmak için inanılmaz bir bütçe ayırıyorlar. Amerika’nın yaptığı açıklama Türkçeden örnek ‘Laf ola beri gele’ bir açıklama. Bir anlam ifade etmeyen, samimiyetsiz, hiçbir karşılığı olmayan boş bir açıklama. Açıklama yapılmak için söylenmiş" dedi. Siyasilerin barış çağrısı ardından bu saldırının olduğunu belirten Ali Burak Darıcılı, "Siz çözüm olarak kendi stratejinizi belirlemek istiyorsunuz. Anında böyle bir olay ile karşılaşıyorsunuz. Bunu bir şekilde örgüt kaynakları üzerinden temas söz konusu olmuş. İstihbar edip bunun hazırlığını yapmış olabilirler" şeklinde konuştu.
Kayseri Çelik: “Hain terör saldırısını kınıyoruz” HAK-İŞ Konfederasyonu Kayseri İl Başkanı Serhat Çelik, “Ankara Kahramankazan’daki Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ (TUSAŞ) tesisine gerçekleştirilen hain terör saldırısını lanetliyor, saldırıda şehit olan vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz. HAK-İŞ olarak, terörü ve terörün her türlü uzantısını lanetliyoruz” dedi. Çelik, yaptığı yazılı açıklamada şunları kaydetti: “Ankara Kahramankazan’daki Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ (TUSAŞ) tesisine gerçekleştirilen hain terör saldırısını lanetliyor, saldırıda şehit olan vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz. HAK-İŞ olarak, terörü ve terörün her türlü uzantısını lanetliyoruz. HAK-İŞ Konfederasyonu Kayseri İl Başkanlığı olarak, nereden ve kimden gelirse gelsin terörün her türlüsüne karşıyız. Türkiye’nin gözbebeği, milli savunma sanayimizin önemli kurumlarından TUSAŞ’a yönelik bu saldırı, ülkemizin savunma sanayinde yaptığı hamlelerden duyulan rahatsızlığın bir açık bir göstergesidir. Türkiye, devleti; milleti ve kurumlarıyla güçlü bir devlettir ve ülkemizin huzurunu bozmaya, kaos ve istikrarsızlık ortamı oluşturmaya çalışanlara en büyük cevabı verecek güçtedir. Ülkemizin büyümesi ve gelişmesinin önünü kesmek isteyen, birlik ve bütünlüğünü hedef alan, toplumda korku ve kaos havası oluşturmaya çalışan, terör saldırısını nefretle kınıyor, saldırıda hayatını kaybedenlere Yüce Allah’tan Rahmet, yaralılara ve ülkemizin gözbebeği TUSAŞ ailesine geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Milletimizin başı sağ olsun.”
Çanakkale Çanakkale Savaşları’nın yaşandığı Tarihi Alan’da şifalı bitkiler kadınların elleriyle hayat buluyor Çanakkale Savaşları’nın yaşandığı Tarihi Gelibolu Yarımadası’ndaki topraklarda yetişen şifalı bitkiler kadın elleriyle hayat buluyor. 20’ye yakın şifalı bitkiden üretilecek olan yağlar, kadınların gelir kapısı olacak. Seddülbahir köyünde kurulacak olan üretim yeri ile köyde pazarda ve dükkanlarda satışa sunulacak olan şifalı bitkiler, Tarihi Alan’a ziyarete gelecek olan binlerce yerli ve yabancı turist ile buluşacak. Tarihin en kanlı muharebelerinden birine sahne olan ve dünya harp tarihine geçen ‘Çanakkale Geçilmez’ destanının yazıldığı Çanakkale Savaşları’nın yaşandığı Tarihi Gelibolu Yarımadası’ndaki Şehitler Abidesi, Seyit Onbaşı Heykeli, 57. Piyade Alayı Şehitliği, Conkbayırı, Çanakkale Destanı Tanıtım Merkezi, Kilitbahir Kalesi, Bigalı Kalesi ve Seddülbahir Kalesi’yle her yıl binlerce ziyaretçiye Çanakkale ruhunu yaşatmaya devam ediyor. Adım atılan her noktasında Çanakkale Savaşları’nın izlerinin görülmesi mümkün olan, açık hava müzesi niteliği taşıyan Tarihi Gelibolu Yarımadası’nda, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı hayata geçirdiği ve geçireceği yeni projelerle, Çanakkale ruhunu ve Çanakkale Destanı’nı daha fazla kişiye ulaştırmayı hedefliyor. Bu kapsamda Tarihi Alan Başkanlığı tarafından, Çanakkale Savaşları’nın yaşandığı Tarihi Gelibolu Yarımadası’nda ‘Şifa Çiçekleri Açıyor’ projesi başlatıldı. Tarihi Alan, gazi köylerde ‘Şifa Çiçekleri Açıyor’ Projesi ile tıbbi aromatik bitki yetiştiriciliğinin yaygınlaştırılması, genç çiftçi istihdamının artırılarak bilinçli ve iyi tarım uygulamalarının çoğaltılması, gazi köylerin tarımsal girdilerinin arttırılarak köyden kente göçün kısmen önüne geçilmesi, ziyaretçiler için alternatif destinasyon oluşturulması ve Tarihi Alan’ın botanik turizmi ile de adını duyurması hedefleniyor. Bu kapsamda, Alçıtepe köyünde 10 dönüm alanda 16 bitki türü olmak üzere bölgede 20’ye yakın bitki türü yetiştirilecek. Ziyaretçi karşılama alanı olarak düşünülen alanda Tarihi Alan’a uyumlu bitkilerden oluşan botanik bahçesi uygulanacak. Seddülbahir köyü ile Alçıtepe köyünde proje kapsamında ilk etapta 50 kadına istihdam sağlanacak. İlerleyen zamanlarda Tarihi Alan içerisinde bulunan köylerde yaşayan girişimci genç çiftçiler tarafından örnek alınarak alanda tıbbi aromatik bitki yetiştiriciliğinin artırılması planlanıyor. Seddülbahir köyünde şu anda inşaatı devam eden üretim yerinde tıbbi aromatik bitkilerin ikincil ürüne kuru çiçek, bitki çayları, sabun, hidrosol, kozmetik ve farmakolojik ürünlere dönüştürülecek. Üretim yerine damıtma sistemi, kurutma makinesi ve sıvı dolum makinesinin kurulumu yapılacak. Tarihi Alan Başkanlığı olarak görevlerinden bir tanesinin bölge halkını kalkındırmak olduğunu belirten Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, "‘Şifa Çiçekleri Açıyor’ projesinde hedef kitlemiz kadınlar, hanımefendilerimiz, hanımlarımızla birlikte Tarihi Alan’ı daha da güzelleştireceğiz. Kurmuş olduğumuz seralarla birlikte 20’den fazla çeşit tıbbi aromatik bitki yetiştirip hem yağını elde edip hem de diğer türlü üretimlerde bunları kullanmış ve gelen ziyaretçilerimize satış yapmış olacağız. Hem gelen ziyaretçimiz çok farklı bir alışveriş yapma imkanı kavuşacak, hem de bölge kadınları da gelir elde etmiş olacak. Çanakkale Tarihi Alan’ın bozulmamış dokusu, o güzel manevi atmosferi, mükemmel iklimi buradaki şifalı bitkileri daha da güzel hale getirecek. O yüzden şifalı bitkilerin yetiştirilmesinde, şifa çiçekleri açıyor projemiz kapsamında bir farkındalık oluşturmak istiyoruz. Şifalı bitkilerin çiçeklerin açtığını gördüğümüzde, onların ilk hasadını yaptığımızda çok mutlu olduk. Hem ekonomiye katkı sağlamış olduk, hem de kadınların işgücüne katıldığını gördüğümüzde doğru yolda olduğumuzu ifade etmiş olduk. Bundan sonra bu çalışmalarımız devam edecek ve özellikle elde ettiğimiz ürünleri ziyaretlerimizin en yoğun olduğu Seddülbahir bölgesindeki meydanda kuracağımız çarşıda ve dükkanlarda gelen ziyaretçiye sunma imkanına sahip olmuş olacağız” dedi. Çanakkale Tarihi Alan hem tarihi eserleriyle, hem bozulmamış doğasıyla en iyi korunmuş savaş alanı olma özelliğinin yanı sıra yapmış oldukları bu tür çalışmalarla da hem Türkiye’nin, hem de dünyanın gündeminde olmaya, hem Türkiye’nin, hem de dünyanın buluşma noktası olmaya devam edeceğini de kaydeden Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, sözlerine şöyle devam etti: “Biz Çanakkale Tarihi Alan’a gelen ziyaretçilerimizi her zaman bekliyor olacağız ve her geldikleri sene farklı bir şeyle karşılaşacaklar. İşte bu şifalı bitkiler, seralarımızda elde ettiğimiz ürünlerle de o gelen ziyaretçilerimizi Tarih Alan’da bizler bekliyor olacağız. Çanakkale Tarihi Alanı’nın o mümbit topraklarında, o manevi duygusu yüksek coğrafyasında çok güzel şifalı bitkiler yetişmeye devam edecek. Hanımefendiler elleriyle bu bitkiler daha da anlamlı hale gelip gelen ziyaretçiyle buluşacak. Hem çiçekler hem hanımefendiler Çanakkale’yi, Tarihi Alan’ı daha da güzelleştirecek.”