ASAYİŞ - 10 Ekim 2024 Perşembe 15:47

Minik Miray’ın hayatını kaybettiği kazada öğretmen ’asli kusurlu’ bulundu

A
A
A
Minik Miray’ın hayatını kaybettiği kazada öğretmen ’asli kusurlu’ bulundu

Ordu’da, ‘uyum haftası’ kapsamında okuluna giden birinci sınıf öğrencisi Miray Arslan’a (7), kullandığı cip ile çarparak hayatını kaybetmesine yol açan okulun beden eğitimi ve spor öğretmeni, 2’nci kez hakim karşısına çıktı. Savcı mütalaasında öğretmenin ’asli kusurlu’ olduğu belirtildi.


Altınordu ilçesi Saray Mahallesi’ndeki Gazi İlk ve Ortaokulu’nda 2 Eylül 2024 tarihinde meydana gelen olaya ilişkin, okulun Beden Eğitimi ve Spor Öğretmeni Banu Kaya’nın yargılamasına devam edildi. İlk duruşması, Ordu 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 24 Eylül 2024 tarihinde görülen duruşmanın 2’ncisinde ise öğretmen Banu Kaya, sanık sıfatı ile katıldığı duruşmaya, tutuklu bulunduğu Efirli E Tipi Cezaevi’nden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı.


Duruşmada, müşteki sıfatıyla anne Eda ve baba Yakup Arslan ile Miray’ın ailesi, taraf ve sanık avukatları hazır bulundu. Duruşmada anne Eda ve baba Yakup Arslan, önceki beyanlarını yineledi, avukatları ise mahkemeye 2 farklı tarihte sundukları dilekçeyi ve içerisindeki taleplerini tekrar ettiklerini söyledi.



Tahliye talep etti


Öğretmen Banu Kaya ise önceki verdiği beyanlarını tekrarlayarak, “Öyle bir şey olduğu için çok üzgünüm. Ben de o ailenin yerinde olabilirdim. Her iki taraf için de zor. Çocuklarım okuyor, bana ihtiyaçları var. Tahliyemi talep ederim, takdir sizin” ifadelerine yer verdi.



Savcı mütalaasında ‘asli kusurlu’ bulundu


Miray’ın hayatını kaybetmesi ile sonuçlanan olay kapsamında hazırlanan savcılık mütalaasında, “Okul bahçesinde görüş kısıtlılığına rağmen kontrolsüzce sağa dönüş yaparak manevra alanında bulunan yayayı fark edememiştir. Olayda dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareketleriyle asli kusurludur” ifadeleri yer alırken, tutuklu beden eğitimi öğretmeninin ‘bilinçli taksirle ölüme neden olma’ suçundan yargılanmasını istendi.


Mahkeme heyeti öğretmen Banu Kaya’nın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.



Öğretmen ilk duruşmada aracın sensörlerinin uyarı vermediğini iddia etmişti


Öte yandan 24 Eylül 2024 tarihinde görülen ilk duruşmada öğretmen Banu Kaya, mahkemede verdiği ifadesinde aynı okulda 13 yıldır öğretmen olarak görev yaptığını, olay günü okulun demir kapısının açık olduğunu iddia ederek, “Okulun girişinde farklı bir araç park halinde idi. Kapıdan içeriye girdiğimde aracın sensörleri hiçbir şekilde uyarı vermedi. Bu esnada camlar kapalıydı, klima açık radyo ise kapalıydı. Sürgülü kapının alt raylarından geçiş yaptığım sırada araç tümsekten geçiş yaptığımı belli edecek kadar sarsıldı. Aracımı park ettim, kapıyı açtığımda yerde Miray’ı gördüm. O esnada bağrışma sesleri duydum. O esnada fenalaştım, bayıldım beni çay ocağına götürmüşler, gerisini hatırlamıyorum” ifadelerine yer vermişti.



Olayın geçmişi


Altınordu ilçesi Gazi İlk ve Ortaokulu’nda 2 Eylül 2024 tarihinde meydana gelen olayda, uyum haftası kapsamında ilk kez okula giden birinci sınıf öğrencisi Miray Arslan’a (7), okul bahçesindeki demir kapının önünde, okulun Beden Eğitimi ve Spor Öğretmeni Banu Kaya 52 BK 790 plakalı Mercedes GLB 200 marka cipi ile çocuğu fark edemeyerek çarpmış, cipin altına kalarak ağır yaralanan Miray Arslan, kaldırıldığı Ordu Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde hayatını kaybetmişti.



Minik Miray’ın hayatını kaybettiği kazada öğretmen ’asli kusurlu’ bulundu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Burdur Burdur’da beyin ölümü gerçekleşen gencin organları 4 hastaya umut oldu Burdur’da evde düşerek beyin kanaması geçiren ve hastanede beyin ölümü gerçekleşen gencin kalbi, karaciğeri ve böbrekleri ailesinin organ naklini kabul etmesi sonucu 4 hastaya nakledilecek. Burdur’un Gölhisar geçtiğimiz günlerde evinde düşerek beyin kanaması geçiren H.T. (34), önce ambulans ile Gölhisar Devlet Hastanesi’ne, buradan da Burdur Devlet Hastanesi’ne kaldırılmıştı. Hastanede 3 gündür yoğun bakımda tedavisi süren H.T.’nin dün gece beyin ölümü gerçekleşti. Burdur Devlet Hastanesi Organ Nakil Birimi tarafından aile ile yapılan görüşme sonrasında H.T.’nin organları bağışlandı. Yapılan tetkikler sonrasında H.T.’nin kalbi, karaciğeri ve 2 böbreğinin alınması kararlaştırıldı. Antalya Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Doku ve Organ Nakil Merkezi ve Ankara Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Doku ve Organ Merkezi’nden özel ekipler nakil için Burdur’a geldi. Burdur Devlet Hastanesi’nde 12.00’de başlayan ve yaklaşık 3.5 saat süren başarılı ameliyat sonrasında alınan kalp, Ankara’da nakil bekleyen hasta için Süleyman Demirel Havalimanı’nda bekleyen uçakla Ankara’ya, karaciğer ve böbrekler ise Antalya’da nakil bekleyen hastalar için özel araçla Antalya’ya sevk edildi. Kalp, karaciğer ve böbreklerden birinin direk hastalara nakledileceği öğrenilirken bir böbreğin ise yapılan testler sonucunda uygun hasta çıkarsa ona nakledileceği öğrenildi. Ameliyat öncesinde açıklamada bulunan Burdur Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Murat Yüksel, “Hastanemizde tedavi gören ve dün gece saat 22.00’de beyin ölümü gerçekleşen hastamızın ailesi ile Organ Nakil Koordinatörlüğümüzün vasıtası ile irtibata geçildi. Ailesinin de onayıyla Ankara’dan ve Antalya’dan gelecek ekip ile kalp, karaciğer ve böbrekleri 4 kişiye hayat olacaktır. Ailemize teşekkür eder şükranlarımızı sunarız.” şeklinde konuştu. Antalya’dan nakil için gelen Akdeniz Üniversite Tıp Fakültesi Cerrahi Tıp Bölümleri Bilimi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdullah Kısaoğlu ise, “Ülkemizde olsun dünyada olsun organ nakli bekleyen çok fazla hasta var. Karaciğer olsun, böbrek olsun kalp olsun ve diğer dokular. Tabii bu hastalara da bir organ gerekiyor. Bekleme listesinde hastalar nakil yapılmadığı sürece sürekli artıyor. Tabii bunu iki yolla yapabiliyoruz. Ya kadavradan yani organ bağışı olacak ya da canlı vericiyle yapılıyor. Bunu organ bekleme havuzu dediğimiz yerlerden temin ediyoruz. Tabii gönül ister ki ülkemizde de diğer dünya ülkeleriyle kıyasladığımız zaman özellikle Amerika’da organ bağış oranı orada daha yüksek. İnşallah bizde de yüksek olacak. Bugün bir tane daha yaşayacağız. Burada organını bağışlayan bu ailelere gerçekten ben çok minnettarım, çok teşekkür ediyorum onlara. Bu hastanın iki böbreği, karaciğeri ve kalbi kullanılacak. 4 farklı kişiye can olacak. Çok güzel bir şey bu. Bunun için biz de yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Canlı vericiyle biz farkımızı kapatmaya çalışıyoruz ülke olarak. Ülkemizde yüzde 70-80 oranında canlı vericiden yapılıyor genellikle bu işlem. Yüzde 20-30 oranında kadavradan. İnşallah önümüzdeki senelerde bu artsın diye biz de gereken gayreti gösteriyoruz, toplumu bilinçlendirmeyi çalışıyoruz. Buradan alacağımız bu organları da kalp ekibi ayrı yere böbreğin bir tanesi belli değil, diğer böbrek başka bir kuruma gidecek ama karaciğer bizde. İnşallah yeni insanlara umut olacak. Bu çok güzel bir şey. Hep birlikte organ bağışının önemini vurgulamamız lazım ve artırmamız lazım” dedi.
Muş Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Özbey, öğrencilerle deneyimlerini paylaştı Muş Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Emrullah Özbey, Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulunda öğrenciler ile bir araya gelerek dijital medya ve içerik üretimi konusunda deneyimlerini paylaştı. Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulunda eğitim gören radyo ve televizyon programcılığı bölümü öğrencileri ile bir araya gelen Özbey, dijital medyanın hızla geliştiği günümüzde gazeteciliğin dönüşümü ve içerik üretiminin önemi üzerinde durarak, öğrencilere mesleğin temel ilkelerini ve zorluklarını anlattı. Gazetecilik mesleğinin zorluklarına değinen Özbey, "Gazetecilik sadece haber yazmaktan ibaret değil. Her gün yeni bir gelişmeyle karşı karşıya kalıyoruz ve bilgiye ulaşmak kadar bu bilgiyi doğrulamak da büyük bir sorumluluk gerektiriyor. Haberci olarak etik değerlerden asla taviz vermemeliyiz. Özellikle intihar gibi hassas konular sosyal medyada yanlış ve yanıltıcı şekilde yayılıyor. Sosyal medyada hızla yayılan yanlış haberler intihara teşvik gibi büyük zararlara yol açabiliyor. İntihar gibi hassas konular da çoğu zaman yanlış aktarılabiliyor, bu yüzden biz gazeteciler olarak doğru ve teyit edilmiş bilgileri paylaşmaya özen göstermeliyiz" dedi. Program sonunda öğrencilerin sorularını yanıtlayan Özbey’e, Görsel İşitsel Teknikler ve Medya Yapımcılığı Bölüm Başkanı Öğretim Görevlisi Mehmet Demirel ve Öğretim Görevlisi Tuba Adıgüzel tarafından teşekkür belgesi takdim edildi.
Isparta Başkan Başdeğirmen itfaiye ekipleriyle bir araya geldi Isparta Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü ekipleri, İtfaiye Teşkilatının kuruluşunun 310’uncu yıl dönümü dolayısıyla Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen’le bir araya geldi. Her yıl 25 Eylül-1 Ekim tarihleri arası İtfaiye Haftası olarak kutlanıyor. Hafta dolayısıyla Isparta Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü tarafından farkındalık oluşturmak amacıyla hafta boyunca çeşitli etkinlikler düzenlendi. Haftanın tamamlanması münasebetiyle Isparta Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü personeli Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen’le makamında bir araya geldi. Isparta Belediyesi İtfaiye Müdürü Mustafa Balcı, hafta hakkında ve itfaiye müdürlüğü olarak yaptıkları çalışmalara ilişkin bilgiler aktardı. Balcı, “Bizlere bugüne kadar gerek araç yönünden gerek malzeme yönünden her türlü desteği verdiniz. Hiçbir malzemeyi bizden esirgemediniz. Allah razı olsun başkanım” dedi. "Zor ancak çok kutsal bir görevi ifa ediyorsunuz" İtfaiye Teşkilatının kuruluşunun 310’uncu yıl dönümünü kutlayan Isparta Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen, itfaiye ekiplerine çalışmalarında kolaylıklar diledi. İtfaiyeciliğin çok zor bir görev olduğuna değinen Başkan Başdeğirmen, “Zor ancak çok kutsal bir görevi ifa ediyorsunuz. Zorda kalan vatandaşlarımıza yardımcı oluyorsunuz, yeri geliyor bir yangın mahallinde, yeri geliyor kaza yerindesiniz. Yine bir hayvanın kurtarılması noktasında yine sizler varsınız. Suda boğulma hadisesi varsa oradasınız. Her yerde sizler varsınız. Vatandaşlarımızın rahat bir şekilde yaşayabilmesi, sorunlarının giderilmesi için sizler çok emek veriyorsunuz. Tehlikeli ve zor bir görev. Rabbim sizleri korusun, sizlerden Allah razı olsun” şeklinde konuştu. Isparta İtfaiyesinin altyapısının çok kuvvetli olduğuna değinen ve her türlü araç ve gerece sahip olduğunu belirten Başkan Başdeğirmen, “Her türlü olumsuzluğa hazırız. Bölgede 43 metre merdiven uzunluğuna sahip bir itfaiye aracına sahibiz ve bunun ne kadar önem taşıdığının bilincindeyiz. Altyapımızı daha da kuvvetlendirmek için çalışıyoruz. Rabbim bu araç ve gereçleri kullandırmayı nasip etmesin ancak tedbirimizi de elden bırakmıyoruz. Çalışmalarınızdan dolayı tüm arkadaşlarıma teşekkürlerimi iletiyorum” ifadelerine yer verdi.