SAĞLIK - 26 Kasım 2024 Salı 13:43

Kış aylarında artan kalori miktarıyla baş etmenin 6 püf noktası

A
A
A
Kış aylarında artan kalori miktarıyla baş etmenin 6 püf noktası

Merkezefendi Sağlıklı Hayat Merkezi Diyetisyen Betül Arslanoğlu kış aylarıyla birlikte su tüketiminin azalması, sürekli yemek yeme isteği ve hareketsiz yaşam ile birlikte günlük kalori miktarında artış yaşandığını belirterek bu durumla baş etmenin yollarını 6 maddede açıkladı.



Merkezefendi Sağlıklı Hayat Merkezi Diyetisyen Betül Arslanoğlu kış aylarıyla birlikte su tüketiminin azalması, sürekli yemek yeme isteği ve hareketsiz yaşam ile birlikte günlük kalori miktarında artış yaşandığını belirterek bu durumla baş etmenin yollarını 6 maddede açıkladı. Havaların soğumasıyla birlikte su tüketimin ve egzersiz seviyesinin azaldığı ve buna bağlı olarak evde geçirilen vakitler artmaya başladığını belirtti. Ayrıca gün ışığından ise daha az yararlanmaya başladıklarını haliyle bu durum sürekli atıştırmalıklara, duygusal yemeye, tatlı ve karbonhidrat tüketiminde artış gösterdiğini belirten Diyetisyen Arslanoğlu bu durumla baş etmenin yollarını 6 maddede açıkladı.



“Soğuk havalarda kas oranımızı artırmamız gerekiyor”


Soğuyan havalarda metabolizmanın önemli olduğunu vurgulayan ve kas oranının ne kadar fazla olursa metabolizmanın daha da hızlanacağını belirten Diyetisyen Arslanoğlu, “Soğuyan hava ile vücudumuzun ısı üretme isteği artacak ve buna bağlı olarak da kalori ihtiyacı artacaktır. Bu durumda iştahımızın artması çok normaldir ancak havaların soğumasıyla birlikte egzersiz seviyemizin de düştüğünü göz önünde bulundurursak kilomuzu korumamız ve eğer fazla kilomuz varsa ideal kiloya gelmemiz oldukça önemlidir. İdeal kiloda olmanızı ve metabolizmanızı hızlandırmak için de kendinizi aç bırakmayın ve yaşam tarzınıza göre bir öğün düzeni oluşturun. Yazdan kilo alarak çıktıysanız hızlı kilo vermeyi vaat eden şok diyetlerden uzak durun, bu tarz diyetler vücudunuzu kıtlık bilincine sokar ve metabolizmanız yavaşlar. Kas oranınızı arttırmayı hedefleyin. Kas oranınız ne kadar fazla olursa metabolizmanız o kadar hızlı olacaktır ve kilo vermeniz ya da kilonuzu korumanız daha kolay olacaktır. Düzenli uyku metabolizmanın can damarıdır. Doğru melatonin sentezi ve kortizol seviyelerinin azaltılması için karanlık bir ortamda kaliteli bir uyku oldukça önemlidir” dedi.



“Kaliteli besinleri günlük beslenme planına dahil edilmesi gerekiyor”


Kaliteli besinleri günlük beslenme planına dahil edilmesi gerektiğini ve bağırsak sistemini beslenmesi gerektiğini belirten Arslanoğlu, “Tahıllı ürünler (yulaf, esmer pirinç, tam buğday ekmeği), yüksek kaliteli protein kaynakları (tavuk, balık, yumurta, baklagiller) ve zeytinyağı, avokado, ceviz ve badem gibi sağlıklı yağlar; enerjinizi dengeler, daha uzun süre tok kalmanızı sağlar. Bağırsaklar, yalnızca sindirim ve besin emilimini sağlamakla kalmaz, aynı zamanda bağışıklık sistemini destekler, ruh halini etkiler ve hatta metabolizmayı düzenler. Bağırsak sağlığımızda önemli rol oynayan probiyotik ve prebiyotikleri beslenme planımıza dâhil etmek oldukça önemlidir” diye konuştu.



Tatlılar ve karbonhidratlar mutluluk hormonunun artırarak ruh halini iyileştirebileceğini ve geçici bir mutluluk hissi oluşturabilir ama yoğun karbonhidrat tüketiminin de uzun vadede kilo alımına, beslenme dengesizliğine ve mutsuzluğa sebep olabileceğini dile getiren Arslanoğlu, “Hepimiz hayatın koşturmacısı içerisinde birçok stres faktörüyle baş etmek zorunda kalıyoruz. Stres, kaygı veya mutsuzluk durumunda tatlı yeme isteğimiz artar. Tatlılar, kısa vadede rahatlatıcı bir etki yaparak kişiyi geçici olarak mutlu edebilir. Bu nedenle, “duygusal yeme” dediğimiz fiziksel olarak aç olmasak bile bir şeyler yeme istediğimiz durum ortaya çıkar. Ayrıca kışın günlerin kısalması, ışık eksikliği ve genel olarak daha kapalı hava şartları, vücutta serotonin seviyelerini düşürebilir. Serotonin, “mutluluk hormonu” olarak bilinir ve ruh halimizi düzenler. Tatlılar ve karbonhidratlar, serotonin üretimini artırarak ruh halini iyileştirebilir ve geçici bir mutluluk hissi oluşturabilir. Ancak yoğun karbonhidrat tüketimi uzun vadede kilo alımına, beslenme dengesizliğine ve mutsuzluğa sebep olabilir” şeklinde konuştu.



“Su tüketilmesine özen gösterilmelidir”


Kış aylarında soğuyan hava nedeniyle su içme alışkanlıkları genellikle azabildiğini ancak su tüketiminde özen gösterilmesini ve vitamin, mineral seviyelerini ölçtürülmesi gerekildiğini vurgulayan Arslanoğlu, “Kış aylarında soğuyan hava nedeniyle su içme alışkanlıkları genellikle azalabilir. Ancak, vücut yine de her mevsimde yeterli suya ihtiyaç duyar. Çünkü su, vücut ısısının düzenlenmesinden sindirim ve beslenmeye kadar pek çok hayati fonksiyona katkı sağlar. Mutlaka bir kan tahlili yaptırıp vitamin-mineral seviyelerimizi ölçtürelim. Vücutta bazı vitamin-minerallerin eksiklikleri (özellikle demir, d vitamini, B12, magnezyum gibi) daha halsiz hissetmemize neden oluyor olabilir. Buna bağlı olarak daha hareketsiz oluyor ve kilo alıyor olabiliriz. Bunu göz ardı etmeyelim” dedi.



Kış aylarında artan kalori miktarıyla baş etmenin 6 püf noktası

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis El Aman Hanı restorasyon çalışmaları gözden geçirildi Bitlis’in tarihi dokusunu yansıtan önemli yapılardan El Aman Hanı, kapsamlı restorasyon çalışmalarına ev sahipliği yapıyor. Düzenlenen inceleme toplantısında, çalışmalara dair kritik değerlendirmeler yapıldı. Toplantıda, tarihi yapının restorasyon sürecinin mevcut durumu, teknik detaylar ve karşılaşılan zorluklar masaya yatırıldı. Katılımcılar, mimari özelliklerin korunması adına yapılan çalışmaları detaylandırarak, öneri ve değerlendirmelerde bulundu. Özellikle modern tekniklerin kullanılarak yapının tarihi değerinin korunması gerektiği vurgulandı. Eren Üniversitesi Rektörü Necmettin Elmastaş, El Aman Hanı’nın kültürel miras açısından önemine değinerek, “Bu tür projelerle tarihi değerlerimizi gelecek nesillere aktarmayı amaçlıyoruz. Çalışmaların planlandığı gibi ilerlediğini görmek bizleri memnun ediyor” ifadelerini kullandı. Toplantı sonrası katılımcılar, restorasyon alanını ziyaret ederek çalışmaları yerinde inceledi. Ekip, saha çalışanlarından yapılan işler hakkında detaylı bilgi aldı. Restorasyon sürecinin tamamlanmasının ardından El Aman Hanı’nın bölgenin turizm potansiyeline önemli katkı sağlaması bekleniyor. Bitlis Eren Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necmettin Elmastaş’ın başkanlığındaki toplantıya, Vakıflar Bölge Müdürü Ali Osman Ayan, İstanbul Üniversitesi Mimarlık ve Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kemal Kutgün Eyüpgiller, Restorasyon Uzmanı Dr. Olcay Aydemir ve Mimar İlknur Adak, Rektör Danışmanı Adnan Alkan, Yapı İşleri Daire Başkanı Süleyman Erdemli katıldı.
İstanbul GAC, Guangzhou Otomobil Fuarı’nda üç yeni model tanıttı GAC, Guangzhou Otomobil Fuarı’nda yeni S7, AION UT ve HYPTEC HL modellerini tanıttı. Çin’in en büyük otomobil üreticilerinden biri olan GAC Group, Guangzhou Otomobil Fuarı 2024’te elektrikli, uzun menzilli ve plug-in hibrit segmentlerini kapsayan üç modelini; S7, AION UT ve HYPTEC HL’yi tanıttı. Üç yeni model hakkında şu bilgiler verildi: Markanın, ilk ‘gelişmiş zekâ’ aracı olduğunu söylediği beş koltuklu büyük SUV S7, 2,6 metrelik ışık şeridi, 4WD’li üçüncü nesil PHEV sistemi ve 1000 kilometrenin üzerinde karma menzile sahip. Ayrıca, kişiselleştirilmiş mod ayarı için sekiz ön ayarlı ifadeye sahip yapay zeka destekli ortam aydınlatması, Kuzey Işıkları’ndan ilham alan arka lambalar, gizli kapı kolları ve çatı LiDAR sensörleri ile şık ve fütüristik bir sürüş deneyimi sunuyor. Markanın küresel stratejik modellerinden biri olan AION UT de fuarda görücüye çıktı. Üst düzey bataryalı elektrikli araç olarak konumlandırılan UT, yumuşak siluetli bir hatchback olup, ekstra uzun 2 bin 750 mm dingil mesafesi, oval şekilli farları ve minimalist C şeklindeki arka lambaları ile benzerlerinden ayrılıyor. Grubun son çıkış modeli, lüks SUV standartlarını yeniden tanımlamayı amaçlayan altı koltuklu büyük bir araç olan HYPTEC HL oldu. 5 bin 126 mm uzunluğundaki HL, zarif aydınlatma ekranları, üst düzey video ve ses donanımları, süet tavan ve baştan sona birinci sınıf deri gibi lüks özelliklerle dolu, ancak rakiplerinden ayrılmasını sağlayan şey, ikinci sıra konforuna yeni bir odaklanış. HL, ikinci sıradaki yolcular için dokunmatik ekranlar, hızlı şarj bağlantı noktaları ve ekstra geniş kolçaklarla donatılmış ikiz 18 noktalı masaj koltuklarına sahip.
Van Van’da 82 yıllık çay evinde nostaljiye yolculuk Van’ın İpekyolu ilçesindeki Kahvaltıcılar Sokağı’nda yer alan ve 82 yıllık geçmişiyle dikkat çeken çay evi, ziyaretçilerine nostaljik bir yolculuk sunuyor. Van’da 1942 yılından bu yana hizmet veren çay evi, soğuk kış aylarında misafirlerine sıcak bir ortam sağlıyor. Sobanın üzerinde demlenen tarçınlı çayın kokusu mekânı sararken, sigara içilmesinin teklif dahi edilmediği bu huzurlu ortam, konuklarını geçmişin sıcaklığıyla kucaklıyor. Çay evine gelenler, sıcak bir bardak çay eşliğinde eski günleri yâd ederken, mekânın tarihi atmosferi kış günlerinde adeta bir sığınak sunuyor. Eski bir binada hizmet veren ve odun sobasının etrafında koyu sohbetlere ev sahipliği yapan çay evinin müşterilerinin büyük kısmı ise yaşlılardan oluşuyor. İHA muhbirine konuşan 55 yaşındaki çay evi sahibi Dolayı Öztürk, 1942 yılından bu yana hizmet veren Van’ın en eski çay evi olduğunu belirtti. Geçmişten kalan sandalye ve masaları dahi değiştirmediklerini ifade eden Öztürk, “Zamanında büyüklerimiz bu masalarda, sandalyelerde oturduğu için onları değiştirmiyoruz. Burada çay içip, kararlar vermişler ve bazı küskünler barışla sonuçlanmış. Bu yüzden burada değişiklik yapmak istemiyoruz. Elimizden geldiği kadar işimizin hakkını vermeye çalışıyoruz. Kışın gelmesi ve havaların soğumasıyla ilk olarak tarçın çayına başlıyoruz. Sobanın üzerinde demlenen tarçın çayına kuşburnu ve ıhlamur gibi bitkileri de karıştırıyoruz. Bu yıl tarçın çayına ek olarak elma çayı da yapıyoruz” dedi. Uzun yıllardır aynı çay evine geldiğini ifade eden Mehmet Salih Yusufoğlu ise arkadaşlarıyla bir ara geldiği çay evinde huzur bulduğunu dile getirdi.