GÜNDEM - 24 Eylül 2024 Salı 15:53

Marmaris Belediyesi’nden karayolu kenarında temizlik çalışması

A
A
A
Marmaris Belediyesi’nden karayolu kenarında temizlik çalışması

Datça Karayolu kenarında temizlik çalışması yapan Marmaris Belediyesi ekipleri, yangın ve seli önlemek için kurumuş ağaç parçalarını toplarken; ormana atılan 1 kanepe, 1 yatak, 1 klozet, çok sayıda cam ve pet şişe gibi atıkları bertaraf etti.



Marmaris Belediyesi ekipleri, Marmaris Orman İşletme Müdürlüğü tarafından Datça karayolu kenarında yapılan kesim ve budama işlemi sonucu oluşan ve yangın ile yağmur döneminde sele sebep olabilecek kurumuş ağaç parçaları ve budama atıklarının temizlenmesi için bir çalışma başlattı. Duyarsız vatandaşlar tarafından çevreye atılan çöplerin de toplandığı çalışma bugün Mezargediği mevkiinde başladı.



Temizlik İşleri ve Park Bahçeler Müdürlüğü ekiplerinin ortak çalışmasında Orman İşletme Müdürlüğü’nün yaptığı budama ve kesim sonrası ormanlık alanda kalan kurumuş dallar, ağaç parçaları toplandı. Büyük olan parçalar hızarla kesilerek kepçe yardımıyla kamyona yüklendi. Öte yandan bir ekip de mıntıka temizliği gerçekleştirdi. Duyarsız vatandaşlar tarafından atılan atıkları toplayan ekip 1 kanepe, 1 yatak, 1 klozet, çok sayıda cam ve pet şişe gibi atıkları çıkardı.



8 farklı noktada yapılacak olan temizlik çalışmasının 4 gün süreceğini söyleyen Temizlik İşleri Müdürü Zafer Yılmaz, “10 personel ve 3 araçla yaptığımız bu işi hem yangına karşı önlem hem de önümüzdeki kış sezonunda sel tehlikesine karşı hayata geçiriyoruz. Çalışmanın süreceği 4 gün boyunca Datça karayolunu kullanacak olan vatandaşlarımızın trafikte dikkatli olmalarını rica ediyoruz” dedi. İlk gün ormanlık alandan kanepe, yatak, pet şişe, cam şişe gibi atıkları topladıklarını ifade eden Yılmaz, “Atıkların doğaya atılmaması tüm vatandaşlarımızı duyarlılığa davet ediyoruz” diyerek sözlerini bitirdi.



Marmaris Belediyesi’nden karayolu kenarında temizlik çalışması

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Başkent Millet Bahçesi’nde kadın ve çocukların el emeği ürünleri sergileniyor Ankara Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğünün destekleriyle çocuk, engelli, kadın ve yaşlıların el emeği olan ürünleri Başkent Millet Bahçesi’nde kurulan stantlarda sergileniyor. Ankara Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’ne bağlı bakımevlerinde yaşayan engelli ve yaşlıların el emeği ürünleri Başkent Millet Bahçesi’nde kurulan stantlarda sergileniyor. İl Müdürlüğü’nün desteklediği kadın kooperatiflerinde yapılan ürünlerinde yer aldığı stantlarda; İsrail’in Gazze’ye saldırıları sonucu Türkiye’ye sığınan ve hayatını Ankara’da devam ettiren Filistinli kadın ve çocukların el emeği ürünleri de yer alıyor. “El emeği ürünlerin görücüye çıkması kıymetli” Stantlar hakkında İHA muhabirine bilgi veren Ankara Sosyal Hizmetler İl Müdür Yardımcısı Hilal Gürpınar, “Kadın, çocuk, engelli ve yaşlılara hizmet ediyoruz. Sanat atölyelerinde rehabilitasyonlarına katkı sağlamak amacıyla 47 kuruluşumuzda sanat atölyelerimiz var. Hizmet sunduğumuz tüm müracaatçılar da faydalanabiliyor. Bugün onların el emeği ürünlerin görücüye çıkması bizim için çok kıymetli” ifadesini kullandı. “29 Eylül’e kadar stantlarımızı açık bir şekilde sergileyeceğiz” Ankara Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’nün kadınlara yönelik desteklerine de dikkati çeken Gürpınar, “Kadın alanında desteklediğimiz farklı bir hizmet alanı kadın kooperatifleri. İlimizde misafir ettiğimiz Filistinli kardeşlerimizin de el emeği ürünlerinin burada sergileniyor olması ve başkentte görücüye çıkması bizim için çok önemli. 29 Eylül’e kadar stantlarımızı açık bir şekilde sergileyeceğiz” diye konuştu. Filistinli kadın ve çocukların el emeği ürünleri stantlarda yerini aldı Ankara Sosyal Hizmetler İl Müdür Yardımcısı Sefa Gülşen ise İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından Türkiye’ye sığınan Filistinlerin kendilerinin ve Türk kültürünü yansıtan el emeği ürünleri anlattı. Savaş mağduru ellerden çıkan ürünlerin manevi değerine dikkati çeken Gülşen, şunları kaydetti: “Kendi kültürlerinden ve bizim kültürlerimizden ürünler burada sergilenmekte. Kişilere bu çalışma ortamları barındıkları yerde sağlanmakta. Bu sebeple savaşın getirdiği yıkıcı etkiyi ortadan kaldırmakta hem de kendi kültürü ve bizim kültürümüzden ürünleri sergilemelerine imkan verilmektedir. Çalışmalarımız şu an bu şekilde. Daha farklı içerik ve boyutlarda ürünler üzerine çalışmalar devam etmektedir.” “Ellerine, şiş ve iğne verildiği zaman mutluluklarını yansıttılar” Kızılcahamam Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürlüğü’nde etkinlik öğretmenliği yapan Nurcan Kesekler ise açıklamasında, “Standımızda bütün materyalleri kullanarak yapmış olduğumuz örgülerimiz var. Ahşap tasarımı ev ve arabalarımız var. Değişik modellerde ürünler çıkarttık. 70 ila 80 yaş arası büyüklerimiz ile çalışmaktayız. Ellerine, şiş ve iğne verildiği zaman mutluluklarını yansıttılar. Gördüğünüz üzere el işleri ortaya çıktı. Onların hayır dualarını alabilmek bizi çok mutlu etti” ifadelerini kulandı.
Muğla Valisi Akbıyık’tan ‘Ahilik Haftası’ mesajı Muğla Valisi Dr. İdris Akbıyık her yıl Ekim ayının ikinci Pazartesi günü başlayan Ahilik Haftası etkinlikleri kapsamında mesaj yayımladı. Vali Akbıyık mesajında, “Temelleri 12. yüzyılda Anadolu topraklarında atılan Ahilik kültürü, bireyler arasında sosyal yardımlaşmayı sağlayan, kardeşlik, birlik ve beraberlik gibi değerleri özünde barındıran, ticaret ile ahlakı buluşturan bir hayat felsefesi, bir yaşam tarzıdır. Ahilik kültürünün taşıdığı evrensel değerler, bugün tüm insanlığın ihtiyacı olan ortak değerlerdir. İlmin irfanla, ticaretin ahlakla bütünleştiği ahilik anlayışı milli değerlerimizi yansıtmakla beraber, diğer milletlere de örnek olmuştur. Bugünkü teknolojiye, bilime, ekonomik ve sosyal düzene asırlar öncesinden zemin hazırlayan ahilik müessesini gençlerimize en güzel şekilde anlatmak, gelecek nesillere aktarmak ve bu geleneğin yaşamasını sağlamak hepimizin görevidir. Bu vesileyle Ahilik Teşkilatı’nın kurucusu Pir Ahi Evran-ı Veli’yi ve onun izinde yürüyen gelmiş geçmiş bütün ahileri rahmet ve minnetle yâd ediyorum. Ekonomik ve sosyal hayatımızın temeli olan esnaf ve sanatkârlarımız, tüccarlarımız, sanayicilerimiz başta olmak üzere bütün vatandaşlarımızın Ahilik Haftasını kutluyor, birlik beraberlik, dayanışmanın artarak devam etmesini ve bu hafta vesilesiyle gerçekleştirilecek etkinliklerin hayırlar getirmesini temenni ediyorum” dedi.
Samsun Türklerde Ahilik Kültürü ve Esnaf Teşkilatı Paneli Samsun’da akademisyenler, bürokratlar ve esnafın katılımıyla "Türklerde Ahilik Kültürü ve Esnaf Teşkilatı Paneli" düzenlendi. Türklerde Ahilik Kültürü ve Esnaf Teşkilatı Paneli, Canik Belediyesi Sezai Karakoç Canik Kültür Merkezinde gerçekleşti. Panelin moderatürlüğünü Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Rıza Karagöz yaptı. Panelde akademisyenler, bürokratlar ve esnaf hakkında kendi alanları hakkında bilgiler verdi. Ahilik ile kapitalizm karşılaştırması Ahilik kavramının yok olmaya yüz tutmasında kapitalizmin büyük önemi olduğunu vurgulayan Samsun Ticaret İl Müdürü Kürşat Turpçu, “Ticaret çok gelişti. Yarın bir gün sınırlar ortadan kalkacak. Paranın tedavülden kalkacağı günlere doğru gidiyoruz. Bugün e-ticaret üzerinden alışveriş yapmayan yoktur. Biz de bakanlık olarak tüketicilerin mağdur olmaması için Anayasamızın 172. Maddesi kapsamında bizlere yüklediği görev ve sorumluluklar çerçevesinde çeşitli adımlar atıp, önlemler alıyoruz, denetimler gerçekleştiriyoruz. Bugün ahilik felsefesine haykırı bir takım uygulamalardan sizleri korumak için birçok önlem alıyoruz. Bunun arka planında asıl yatan şey ise kapitalizmdir. Ahilik ile kapitalizmi karşılaştırdığımızda kapitalist sistem birikimciliği, bireyselciliği, karlılığı, kişisel çıkar ve birikimi, rekabetçiliği, güçlünün kazanmasını, lüks tüketimi, karlılık için üretimi, zengin bireyi, çok uluslu şirketleri ve sermaye birikimini merkezine almıştır. Ahilikte ise paylaşmacılığı, toplumsalcılığı, faydayı, dayanışma ve paylaşımı, iş birliği ve zayıfa destek olmayı merkeze almıştır. Ahilikte zordaki esnafa herkes el verip ayağa kaldırmaya çalışıyor. Bugün ise tam tersine rekabetle onu ortadan nasıl kaldırabilirim bu düşünce hakim” dedi. “Vergi kaçakçısı tahliye oldu, yarım milyondan fazla abone kazandı” Ahiliğin sadece esnafa özel bir kavram olmadığını toplumun her kesiminde Ahilik kavramının olması gerektiğine değinen Samsun Esnaf ve Sanatkar Odaları Birliği Başkanvekili Savaş Kiraz, “Ahilik her ne kadar esnaf ile özdeşleşmiş olsa bile toplumun her kesiminde olması gereken bir anlayıştır. Ahilik doğruya, düzgüne sahip çıkması gerektiren halkla da özdeşmiş olmalı. Örneğin bir esnaf çok ahlaklı, düzgün, terbiyeli, efendi ve tüm ahilik vasıflarını taşıyabilir. Halk olarak bu tür esnafa sahip çıkılması gerekir. Yakın zamanda gündemi bir konu çok meşgul etti. Polat’lar üzerinden güzellik uzmanlığı hikayesi. Kara para aklamasından vergi kaçırılmasına kadar birçok suçun işlendiği iddia edildi. Vergi kaçırılması suçu ise kesin kabul edildi. Bu kişi (Dilan Polat) tahliye olduktan sonra sosyal medya hesaplarında yarım milyondan fazla artış oldu. Ne kadar vahim bir durum. Esnafın Ahiliğini anlatırken, devleti dolandıran kişiye de sosyal medyadan onu takip ederek ona sahip çıkanlar var. Ahilik hem devletin hem halkımızın hem de toplumumuzda olması gereken bir anlayış biçimidir. Esnaf her zaman devlet ve milletinin yanındadır. Samsun’da 40 binden fazla esnaf var. 100 bin kişilik bir camiayı temsil ediyoruz. En büyük sıkıntımız işini yapabilecek kaliteli eleman bulmak. Tornacıda, kuaförde tüm meslek gruplarında aynı sorun var. O nedenle Ahi Evran Haftası’nda mesleklere özendirici de çalışmalar yapılması gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu. “Pabucu dama atılmak deyimi ahilerden gelmektedir” Sıklıkça kullanılan ‘pabucu dama atılmak’ deyiminin tarihsel sürecinden bahseden OMÜ Çarşamba İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Tarih Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Özkan Özer Keskin, “1330’lu yıllarda Anadolu’da ahi zaviyelerin olduğundan bahsedilir. Ahiler gerçek meslek erbapları ve sanat sahipleriydi. Aynı zamanda konuksever ve ahlaklı kişilerdi. Yamak ve kalfalar da o şekilde yetiştiriliyordu. Ahiler, Osmanlı ve Selçuklu döneminde çokça itibar görüyordu. Ahilerin genel görevi ticaret ve esnafın düzenlenmesi denetlenmesidir. Günümüzde sıkça kullanılan ‘pabucu dama atılmak’ diye. Bu deyim ahilerden gelmiştir. Bir ayakkabıcı esnafı eğer işini doğru düzgün yapmazsa ahiler orayı denetlemeye geldiklerinde o esnafın ayakkabısını işyerinin çatısına atar ve bir teşhir ortaya çıkartır. İnsanlar o esnafın damında ayakkabıyı görünce ‘senin pabucun dama atılmış, demek ki senden alışveriş yapmamalıyız’ şeklinde bir yola girerler. Bu da esnafta bir çeki düzen verme, otokontrol mekanizması gerektirir. Esnaf teşkilatında iyileşmeye yön gösterir” şeklinde konuştu. Panelde Prof. Dr. Rıza Karagöz, öğrencilere televizyonda popüler olan aşçı programında yarışmacıların ustalarına nasıl saygı ile baktığını, bundan sonraki süreçte programı usta-çırak ilişkisi gözüyle izlemeleri tavsiyesinde bulunurken, OMÜ Çarşamba İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat Tural da ahi kelimesinin kökeni ve Anadolu’ya gelişi ile alakalı bilgiler paylaştı. Samsun Vali Yardımcısı Mehmet Fikret Çavuş’un da katıldığı panel, konuşmalardan sonra soru-cevap kısmının ardından sona erdi.
Zonguldak Kızlarını üniversiteye kayıt için götürürken kazada ölen çift toprağa verildi Zonguldak’tan kızlarının üniversite kaydı için gittikleri Erzurum’da araçlarıyla sulama kanalına düşerek hayatını kaybeden çift toprağa verildi. Karadeniz Ereğli’de yaşayan ve kızlarının üniversite kaydını yaptırmak için Erzurum’a giden Anataca çifti, Erzurum-Erzincan karayolunda geçirdikleri trafik kazasında hayatını kaybetti. Mustafa Anataca (50) ve eşi Birsen Anataca’nın (48) cenazeleri, aile yakınları tarafından Erdemir Hastanesi morgundan alınarak Karadeniz Ereğli’deki Kavaklık Mahallesi Cem Evi’ne getirildi. Burada dualar eşliğinde helallik alınırken, kazadan yaralı olarak kurtulan kızları Dilay Anataca da aile üyeleriyle birlikte taziyeleri kabul etti. Anataca çiftinin cenazesi, kılınan namazın ardından Belen Yeni Mahalle Mezarlığı’nda yan yana defnedildi. Cenaze törenine, çiftin yakınlarının yanı sıra Karadeniz Ereğli Kaymakamı Mehmet Yapıcı, ilçe protokolü, sivil toplum kuruluşları temsilcileri, Erdemir’deki mesai arkadaşları, sendika temsilcileri ve birçok seveni katıldı. Geçen 22 Eylül’de, Erzurum-Erzincan karayolunda meydana gelen kazada, Mustafa Anataca’nın kullandığı 67 ADN 523 plakalı otomobil, önce bariyere, ardından yol kenarındaki bir tabelaya çarparak sulama kanalına devrildi. Mustafa ve eşi Birsen Anataca olay yerinde hayatını kaybederken, kızları Dilay Anataca ise kazadan yüzerek kurtuldu. Ailenin Erzurum’a, Dilay Anataca’nın üniversite kaydını yaptırmak için geldiği öğrenildi.