KÜLTÜR SANAT - 02 Temmuz 2024 Salı 09:53

Uzuncaburç Antik Kenti’nde çalışmalar sürüyor

A
A
A
Uzuncaburç Antik Kenti’nde çalışmalar sürüyor

Mersin Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ümit Aydınoğlu, çalışmaların sürdüğü Uzuncaburç Antik Kenti’nin yakın zamanda Mersin için çok büyük bir cazibe merkezi olacağını düşündüğünü söyledi.


Mersin’in daha fazla tanınması için birçok projeye imza atan ve paydaş olan Büyükşehir Belediyesi, ‘Uzuncaburç Ayağa Kalkıyor: Projeler ve Uygulamalar’ başlıklı kent söyleşisine ev sahipliği yaptı. Tarsus’a Değer Katanlar Kurulu (TADEKA) binasında gerçekleştirilen söyleşide, Prof. Dr. Ümit Aydınoğlu, Uzuncaburç Antik Kenti’nin Mersin için önemli bir cazibe merkezi olması gerektiğine dikkat çekti.


Dr. Ali Cerrahoğlu’nun sunumu ve gazeteci Uğur Pişmanlık’ın açılış konuşmasıyla başlayan söyleşide Uzuncaburç Antik Kenti’nde kazı başkanlığını da yürüten Prof. Dr. Aydınoğlu, bölgedeki en büyük restorasyon laboratuvarının Uzuncaburç’ta kurulduğunu söyledi.


Binlerce yıllık tarihi kalıntıların yer aldığı alanda geçmişte tıp çalışmalarının yapıldığının belirlendiğini ifade eden Aydınoğlu, slayt eşliğinde gerçekleştirdiği sunumunda, Uzuncaburç’ta bulunan rahip kralların kaldığı kulede restorasyon yapıldığını, antik tiyatronun ayağa kaldırılması için de çalışmaların sürdüğünü belirtti.


"Mersin için çok büyük bir cazibe merkezi olacağını düşünüyorum"


Uzuncaburç Antik Kenti’nde yürüttükleri projeden bahseden Aydınoğlu, "Bunun içinde arkeoloji var ama arkeolojinin dışında birçok şey var. Kırsal yerleşimi ihya etmek var, oradaki modern köyü canlandırmak var. Aslında bir kırsal kalkınma projesinin dışında aynı zamanda bir de Arkeo Park kurgusu yapıyoruz. Yani arkeolojik alanları kazıyor, bir yandan da projelendirerek ayağa kaldırıyoruz. Bütün bunları da o bölgenin kırsal dokusuna hiç dokunmadan yapmaya çalışıyoruz. Geldiğimiz noktada artık ziyaretçilerinde rahatlıkla dolaşabilmeleri ve ihtiyaçlarını karşılayabilmeleri için tesisler inşa etmeye başladık. Uzuncaburç’un yakın zamanda Mersin için çok büyük bir cazibe merkezi olacağını düşünüyorum" dedi.


“Büyükşehir Belediyesi projeye destek verdi"


Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin projeye destek verdiğini belirten Aydınoğlu, “Özellikle ören yerinin dışında kalan köy ve diğer sivil yapılanmalarla ilgili bölümleri Mersin Büyükşehir Belediyesi sahiplendi. Ve bu sahiplik kapsamında; birçok fizibilite projesi hazırlandı. Birçok uygulama yapılmaya başlandı. Bunların yakın zamanda ihaleleri yapılacak. Büyükşehir Belediyesi’nin desteğiyle bütün bu alanın, bir alan yönetimini ve kırsal kalkınmasını sağlamaya çalışıyoruz" şeklinde konuştu.


TADEKA Arkeoloji ve Felsefe Kurulu’nun organize ettiği programa Büyükşehir Belediyesi Başkan Danışmanlarından İbrahim Evrim, TADEKA üyeleri ve vatandaşlar katıldı.



Uzuncaburç Antik Kenti’nde çalışmalar sürüyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kahramanmaraş Evinin bahçesini atık malzemelerden sanat galerisine çevirdi Kahramanmaraş’ta bir kadın, evinin bahçesini yaptığı el işi ürünlerinden ve atık malzemelerden sanat galerisine dönüştürdü. Dulkadiroğlu ilçesi Osmanbey Mahallesi’nde yaşayan Memduha Simsar, sanat galerisine çevirdiği bahçesinde eski eşyalar üzerinde çalışarak onları yeniden kullanıma kazandırıyor. Simsar, rengarenk kozalaklar, çiçekler ve saksıları boyayarak huzur bulduğunu söyledi. Boyama yapmanın kendisine terapi gibi geldiğini söyleyen Simsar, "Evimin bahçesinde değişik şeyler üretmeye başladım. Aynı zamanda esnafım. Buraya gelen müşterilerimizi de bahçede ağırladığımız için farklı şeyler yapmak istedim. Kola şişelerini kestim boyadım. Ve çiçekler diktim. Maliyet çok yüksek olduğu için, kola şişelerinden yaptığım saksıların çok güzel olduğunu fark ettim. Şişelere diktiğim çiçekler saksıdan daha güzel durdu. Evde içtiğimiz soda şişelerini biriktirdim ve onları da boyama yaptım. Boyarken huzurlu oluyorum. Bana terapi gibi geliyor. Bazen kızgın ve yorgun olduğum zaman kendi kendime diyorum gideyim de boyama yapayım, kendime geleyim diyorum. Pikniğe gittiğimizde kozalak topladım. Kozalakları rengarenk boyadım. Ağaçlara astığımızda rengarenk kozalaklar görsel şölen oluşturdu" dedi. Deprem sonrasında bahçeyle uğraşmanın kendisine çok iyi geldiğini söyleyen Simsar, "Akşamları burada oturuyoruz. Misafir olarak gelenler bahçeyi çok beğeniyor. Nasıl tasarladığımı soruyorlar. Burada bu işlerin hepsini ben yapıyorum ama yüksek yerlere asarken eşim yardım ediyor. Başımızdan büyük bir afet geçti. Deprem sonrasında bahçeyle uğraşmak bana daha da iyi geldi. Bir terapi gibi oldu. Her gün kendi kendime diyorum başka neler yapabilirim diye. Evdeki atık ürünleri nasıl değerlendirebilirim diye soruyorum kendi kendime. Her gün bir tarafı tasarlıyorum" diye konuştu.
Erzincan Vali Aydoğdu: “Başbağlar’da yaşananlar, milletimizin birliğine ve beraberliğine vurulmak istenen bir darbedir” Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu, 5 Temmuz Başbağlar şehitlerini andı. Vali Hamza Aydoğdu, Erzincan’ın Kemaliye ilçesine bağlı Başbağlar köyünde 5 Temmuz 1993’te teröristlerce katledilen 33 sivil için anma mesajı yayınladı. Aydoğdu mesajında şu ifadelere yer verdi; “5 Temmuz, milletimizin hafızasında derin bir yara, yüreklerimizde ise tarifsiz bir acı bırakmıştır. Başbağlar’da yaşanan hain terör saldırısı yüzünden 33 masum vatandaşımızı kaybettik. Bu acı, sadece Başbağlar’ın değil, tüm milletimizin ortak acısıdır. Şehitlerimizin her biri, vatan toprağında birer abide olarak kalacak, aziz hatıraları daima yüreğimizde yaşayacaktır. Başbağlar’da yaşananlar, milletimizin birliğine ve beraberliğine vurulmak istenen bir darbedir. Ancak bizler, bu acıdan güç alarak daha da kenetlendik. Milletimizin birlik ve beraberliğini bozmak isteyenlere karşı, kararlılıkla duracak ve her zaman bir adım önde olacağız. Çünkü bizler, bu toprakları kanıyla, canıyla savunan bir ecdadın evlatlarıyız. Güçlü bir millet, acılarından ders çıkarır ve geleceğe umutla bakar. Bu nedenle, şehitlerimizin bıraktığı mirası yaşatmak, genç nesillere bu ruhu aşılamak en büyük görevimizdir. Başbağlar, milletimizin imanının, inancının ve kararlılığının simgesidir. Şehitlerimizin aziz hatırasına sahip çıkmak ve onların, uğruna can verdikleri değerleri korumak, bizim için en büyük sorumluluktur. Bu duygu ve düşüncelerle, Başbağlar’da şehit olan 33 vatan evladımızı rahmet ve minnetle yâd ediyor, kederli ailelerine ve yakınlarına sabırlar diliyorum. Aziz milletimizin başı sağ olsun”