GÜNDEM - 16 Aralık 2024 Pazartesi 15:50

Sarıgöl’ün ilk kadın muhtarı çalışma ofisini açtı

A
A
A
Sarıgöl’ün ilk kadın muhtarı çalışma ofisini açtı

Manisa’nın Sarıgöl ilçesinin merkezdeki ilk kadın muhtarı seçilerek ilçede bir ilki gerçekleştiren Cumhuriyet Mahallesi Muhtarı Ayşe Yılmaz Gönen seçim öncesi verdiği sözünü tutarak çalışma ofisini açtı.


Sarıgöl Cumhuriyet Mahallesi Muhtarlığını 2024 yılı mahalli seçimlerde kazanarak ilçe merkezinde seçilen ilk kadın muhtar olan Ayşe Yılmaz Gönen seçimlerde mahalle halkına verdiği çalışma ofisi açma sözünü yerine getirerek mahallelinin hizmetine sundu.


Sarıgöl Cumhuriyet Mahallesi Muhtarı Ayşe Yılmaz Gönen, "Mahalle halkım ile daha yakın ve daha etkin bir iletişim kurabilmek için ofis sözüm vardı. Mahalle halkım için her zaman ofisimde hizmet etmenin mutluluğunu yaşayacağım." dedi.


Sarıgöl Kaymakamı Halil Dalak da Sarıgöl’ün tek kadın muhtarı olan Cumhuriyet Mahallesi Muhtarı Ayşe Yılmaz Gönen’i ofisinde ziyaret ederek mahallede çözüm bekleyen konularla ilgili görüş alışverişinde bulunarak çalışmalarında başarılar diledi.


Sarıgöl ilçesinde 2014 yılı mahalli seçimlerinde Çavuşlar Mahallesinde Alime Kocabıyık muhtarlık seçimini kazanarak ilçe genelindeki ilk kadın muhtar olarak tarihe geçmiş ve görev süresi içinde geçirdiği kalp krizi sonrası 70 yaşında hayatını kaybetmişti. Muhtar Ana olarak da anılan Alime Kocabıyık’tan sonra ilçedeki muhtar seçilen ikinci kadın Cumhuriyet Mahallesi Muhtarı Ayşe Yılmaz Gönen olurken, Gönen ilçe merkezinde seçim kazanan ilk kadın muhtar olmayı başardı.



Sarıgöl’ün ilk kadın muhtarı çalışma ofisini açtı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kastamonu ’Cinsel istismar’ suçundan 16 yıl hapis cezasına çarptırıldı, duruşma salonunda tutuklandı Kastamonu’da 16 yaşındaki çocuğa cinsel istismarda bulunduğu iddiası ile açılan davada 16 yıl hapis cezasına çarptırılan sanık, duruşma salonunda tutuklanarak cezaevine gönderildi. Kararın açıklanması sonrası sanık ve mağdurun yakınları arasında kavga çıktı. Olay, geçtiğimiz yıl Kastamonu il merkezinde meydana geldi. İddialara göre A.U., aile yakınlarının kızı olan 16 yaşındaki D.G.’yi okula bırakmaya başladı. Bir süre sonra D.G., ailesine A.U.’nin kendisine birkaç kez cinsel istismarda bulunduğunu anlattı. Bunun üzerine D.G.’nin ailesi, A.U.’dan şikayetçi oldu. Ailenin şikayeti üzerine A.U., gözaltına alınarak tutuklandı. 1 ay cezaevinde kalan A.U., daha sonra tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edildi. A.U. hakkında “çocuğun cinsel istismarı” suçundan Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldı. Davanın karar duruşması bugün görüldü. Tutuksuz yargılanan A.U., hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek, kendisine iftira atıldığını savundu. A.U., “Mütalaaya katılmıyorum. Hakkımdaki suçlamaları kabul etmiyorum. Çirkin bir iftira atılıyor. Suçsuzum, beraatımı talep ediyorum” dedi. Mahkeme heyeti, sanık A.U.’yu 16 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırarak, tutuklanmasına karar verdi. Kararla birlikte sanık A.U., polis ekiplerince cezaevine teslim edilmek üzere gözaltına alındı. Duruşmanın ardından sanık ve mağdurun aileleri arasında ise duruşma salonu önünde ve adliye bahçesinde kavga yaşandı. Kavgayı polis ekipleri ayırdı.
Kastamonu ’Cinsel istismar’ suçundan 16 yıl hapis cezasına çarptırıldı, duruşma salonunda tutuklandı Kastamonu’da 16 yaşındaki çocuğa cinsel istismarda bulunduğu iddiası ile açılan davada 16 yıl hapis cezasına çarptırılan sanık, duruşma salonunda tutuklanarak cezaevine gönderildi. Kararın açıklanmasıyla birlikte sanık ve mağdurun yakınları, birbirleriyle kavga etti. Olay, geçtiğimiz yıl Kastamonu’da il merkezinde meydana geldi. İddialara göre, A.U., aile yakınlarının kız çocuğu olan 16 yaşındaki D.G.’yi okula bırakmaya başladı. Bir süre sonra D.G., ailesine A.U.’nin kendisine birkaç kez cinsel istismarda bulunduğunu anlattı. Bunun üzerine D.G.’nin ailesi, A.U.’dan şikayetçi oldu. Ailenin şikayeti üzerine A.U., Gözaltına alınarak tutuklandı. 1 ay cezaevinde kalan A.U., daha sonra tahliye edildi. A.U. hakkında “çocuğun cinsel istismarı” suçundan Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldı. Davanın karar duruşması görüldü. Tutuksuz yargılanan A.U., hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek, kendisine iftira atıldığını söyledi. A.U., “Mütalaaya katılmıyorum. Hakkımdaki suçlamaları kabul etmiyorum. Çirkin bir iftira atılıyor. Suçsuzum, beraatımı talep ediyorum” dedi. Mahkeme heyeti, sanık A.U.’yu 16 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırarak, duruşma salonunda tutuklanmasına karar verdi. Kararla birlikte sanık A.U., polis ekiplerince cezaevine teslim edilmek üzere gözaltına alındı. Duruşmanın ardından sanık ve mağdurun aileleri, duruşma salonu önünde ve adliye bahçesinde birbirleriyle kavga etti. Kavgayı, polis ayırdı. (Vİ-MK-
Ankara Mevlüt Çavuşoğlu: “Suriye’yi bölmek için herkesin hamlesini Türkiye boşa çıkarmıştır” TBMM NATO Parlamenter Asamblesi Türk Delegasyonu Başkanı ve eski Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Terör ve göç konusunda biz de çok ciddi sorunlarla karşı karşıya kaldık ama bölgede mevcudiyet gösteren yabancı ve yerel devlet ve devlet dışı pek çok aktörün, Suriye üzerinde ABD, Rusya, İran ve İsrail gibi ülkelerin rekabeti de bölgedeki güvenlik tehdidini daha da artırmıştır” dedi. TBMM NATO Parlamenter Asamblesi Türk Delegasyonu Başkanı Mevlüt Çavuşoğlu, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Kariyer Yönetimi Uygulama ve Araştırma Merkezi’nce düzenlenen “Uluslararası İlişkilerde Güncel Gelişmeler” başlıklı programa katıldı. Burada konuşan Çavuşoğlu, Suriye’nin 2011’den bu yana hem Türkiye için hem de bölge için tehdit ve istikrarsızlık unsuru olduğunu kaydetti. Terör ve göç konusunda Türkiye’nin çok ciddi sorunlarla karşı karşıya kaldığını belirten Çavuşoğlu, “Bölgede mevcudiyet gösteren yabancı ve yerel devlet ve devlet dışı pek çok aktörün Suriye üzerinde ABD, Rusya, İran ve İsrail gibi ülkelerin rekabeti de bölgedeki güvenlik tehdidini daha da artırmıştır” dedi. Çavuşoğlu, Türkiye’nin en başından beri Suriye’nin toprak bütünlüğünü ve egemenliğini savunduğunu söyleyerek, şunları kaydetti: “Suriye’yi bölmek için terör örgütleri dahil herkesin hamlesini ve çalışmasını Türkiye bugüne kadar Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde boşa çıkarmıştır. Özellikle de Suriye sorununun, Suriye halkının meşru talepleri çerçevesinde çözülmesi gerektiğini Türkiye hep vurgulamıştır. Şu anda geldiğimiz noktada Suriye’de geniş çaplı çatışmaların başlaması ve muhalefetin başta Şam ve Halep olmak üzere önemli bölgeleri ve şehirleri ele geçirmesiyle birlikte hızlı ilerleyişinin ve zalim Esad rejiminin yıkılmasının 10 gün gibi kısa bir süre içerisinde yıkılmasının nedeni bu ülkenin 2011’den bu yana birbirine girmiş sorunlarının çözülememesidir.” “Türkiye olarak biz risklerin ortadan kaldırılması için çaba sarf ediyoruz” Suriye’nin geleceğini Suriye halkının şekillendirmesi gerektiğini ifade eden Çavuşoğlu, bu anlamda da Suriye halkının desteklenmesi gerektiğini söyledi. Çavuşoğlu, uluslararası toplumun Suriye halkına destek vermesi gerektiğini belirterek, “Esad rejiminin sona ermesi önemli bir fırsat. Bundan da büyük bir memnuniyet duyduk ama risklerin tamamen ortadan kalktığını da söyleyemeyiz. Hatta ilave riskler de oluşturma potansiyeline sahip bir ülkeden bahsediyoruz. Dolayısıyla Türkiye olarak biz risklerin ortadan kaldırılması için çaba sarf ediyoruz” diye konuştu. Geçiş sürecinin sükunet ve güven içinde tamamlanması için tüm uluslararası, bölgesel ve küresel aktörlere de yapıcı, ılımlı tutum sergilemesi konusunda gerek Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gerekse Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve ilgili kişilerin bu önerilerde bulunduklarını ifade eden Çavuşoğlu, “Türkiye olarak biz nasıl bir Suriye istiyoruz? Yeni kurulacak iradenin hiç kimseyi dışlamaması gerekiyor. Kökeni, etnik kökeni, dini inancı ne olursa olsun herkesin dahil edilmesi gerekir. Ülkenin birliği ve bütünlüğü de bu şekilde temin edilir diye düşünüyoruz. Yine ülkenin birliğinin ve toprak bütünlüğünün korunması bizim için de hayati derecede önemlidir” dedi.