MAGAZİN
Çalgıcı Mektebi Roman Orkestrası’ndan muhteşem konser 16 Ocak 2025 Perşembe - 15:41:50 Bursa Büyükşehir Belediyesi Çalgıcı Mektebi Roman Orkestrası tarafından kuruluşunun 15. yıldönümü dolayısıyla verilen konserle vatandaşlar özel bir gece yaşadı. Bursa Büyükşehir Belediyesi Orkestra Şube Müdürlüğü Çalgıcı Mektebi Roman Orkestrası tarafından düzenlenen konsere, vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Atatürk Kongre Kültür Merkezi Osmangazi Salonu’nda coşkulu anların yaşandığı konserde sahne alan Semih Ersoy ve Emre Övek, seslendirdiği şarkılarla dinleyenlere eşsiz bir müzik ziyafeti sundu. Birbirinden hareketli ve sevilen şarkıları salonu dolduranlar için seslendiren Semih Ersoy ve Emre Övek, sanatseverlerden büyük alkış aldı. Roman esintilerinin de bol bol hissedildiği konserde, dinleyenler de şarkılara oldukları yerden hem dans ederek hem de seslendirerek eşlik etti. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey de beraberinde CHP Bursa Milletvekili Hasan Öztürk ve Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Yıldız ile birlikte konsere katılarak müzik ziyafetine ortak oldu. Coşkulu konseri keyifle izleyen Başkan Mustafa Bozbey, istek üzerine sahneye çıkarak şarkı söyledi. Başkan Bozbey, Çalgıcı Mektebi Roman Orkestrası eşliğinde ‘Yeşil Ördek Gibi’ adlı eseri seslendirerek salonu dolduranlardan büyük alkış aldı. Kuruluşunun 15. yılını kutlayan Çalgıcı Mektebi Roman Orkestrası’nı tebrik eden Başkan Mustafa Bozbey, Bursa’da roman orkestrasını kuran ilk belediye başkanlarından biri olduğunu söyledi. Bu zamana kadar birçok ortak proje geliştirdiklerini anlatan Başkan Bozbey, “Bunlardan bir tanesi engelli vatandaşlara müzik eğitiminin verilmesiydi. O projenin sonuçlarını görünce, aileler ve bizler gözyaşlarımızı tutamamıştık. Roman orkestralarının diğer ilçelerde de kurulması için planımız var. Sanatçılarımızın bilgi ve birikimlerinin çocuklara aktarılmasını sağlayacağız. Keyifli bir akşam yaşatan sanatçılara, konserin düzenlenmesinde emeği geçenlere ve coşkuyu paylaşan Bursalılara teşekkür ediyorum” dedi. Gecenin sonunda Başkan Mustafa Bozbey ve Milletvekili Hasan Öztürk tarafından sanatçılara çiçek takdim edildi.
15 Ocak 2025 Çarşamba - 11:53 Doğduğu toprakların ilhamıyla hazırlanan koleksiyon ile Londra’da Dünyanın en prestijli moda etkinliklerinden biri olan Londra Fashion Week, 20-24 Şubat 2025 tarihlerinde uluslararası moda dünyasının yıldızlarını bir araya getiriyor. İlk katılımında büyük beğeni toplayan ünlü Türk Modacı Recep Demiray, 22 Şubat’ta Londra Fashion Week’te ikinci defilesini gerçekleştirecek. Tasarımlarında doğduğu toprakların tarihi ve kültürel zenginliklerini modern bir dilde harmanlayan Demiray, bu koleksiyonunda Zerzevan Kalesi ve Diyarbakır’ın görkemli tarihi dokusundan ilham alarak unutulmaz bir defileye imza atmaya hazırlanıyor. 2025-26 sonbahar, kış koleksiyonlarının sergileneceği bu etkinlik, global moda dünyasının en önemli isimlerinin yer alacağı, trendlerin şekilleneceği bir platform olacak. İlk katılımında büyük beğeni toplayan modacı Recep Demiray, ikinci kez Londra Fashion Week’te yer alacak. 6 ay süren zorlu çalışma ile hayata geçen tarihi bir koleksiyon Recep Demiray’ın yeni koleksiyonu, sadece moda değil, bir kültür mirasının derin izlerini taşıyor. 20 özel parçadan oluşan bu koleksiyon, Osmanlı İmparatorluğunun ihtişamını ve Mezopotamya’nın eski medeniyetlerinden izlerini modern bir dille yeniden yorumluyor. Tasarımları 6 ay süren bu özel koleksiyonun her bir parçası büyük bir özenle hazırlanarak şekillendi. Bu eşsiz koleksiyonun oluşturulmasında, 10 kişilik deneyimli bir ekip titizlikle çalışarak her detayın kusursuz olmasını sağladı.
14 Ocak 2025 Salı - 13:45 Kenan Doğulu ve Hande Yener 20 yıl sonra tekrar zirvede Yıllar geçse de hep zirvede kalan efsane yıldızlar Kenan Doğulu ve Hande Yener, Winterfest’te ilk sahne aldıkları 2005 yılından tam 20 sene sonra tekrar Uludağ’ın doruklarında gençlerle buluşuyorlar. 27 yıldır gençliğin vazgeçilmez buluşma noktası olan, Türkiye’nin en büyük kış festivali ÖzdilekPark Winterfest, bu yıl da Uludağ’da müziği ve eğlenceyi doruğa taşıyor. 2-13 Şubat tarihleri arasında gerçekleşecek festival, kış sporları tutkunlarına ve üniversitelilere her zamanki gibi unutulmaz bir deneyim vadediyor. Üç periyot halinde 11 güne ve 5 otele yayılan festival kapsamında katılımcılar, Uludağ’ın eşsiz manzarasında gündüzleri kayak ve snowboard keyfi yapıp akşamları birbirinden ünlü sanatçı ve DJ performanslarıyla eğlenceye devam edecek. Casa Sunsets After-Ski partileriyle gün batımını canlı müzik eşliğinde kutlayan festivalciler, hava karardığında ise Grand Yazıcı’daki Vibe ana sahnesinde gerçekleşecek konserler ve +1 desteği ile ortamı extra hareketlendirecek özel after partilerle tempoyu zirveye çıkaracak. Bu yılın en büyük sürprizi ise, Hande Yener ve Kenan Doğulu’nun 20 yıl sonra festivalde yeniden sahne alması. ÖzdilekPark Winterfest sahnesinde ayrıca Çakal, Can Ozan, M Lisa, Anıl Piyancı gibi Türkiye’nin sevilen isimleri ve Aaron Sevilla, Grossomoddo, Arkadyan gibi dünya çapında popüler DJ’ler de katılımcılara unutulmaz performanslar sunacak. ÖzdilekPark ana sponsorluğunda gerçekleşen festivalde, sevilen markaların heyecan verici aktivasyonları da katılımcıları bekliyor. Eğlence ve müziğin hiç eksilmediği bu dev buluşmada, Uludağ’ın büyülü atmosferiyle birleşen coşku daha önce deneyimlemediğiniz bir kış tatili yaşatacak. Yüzde 30 indirimli fiyatlarla konaklama imkanı sunan festivale ait detayları öğrenmek için winterfest.com.tr adresini ziyaret edebilir veya Instagram’da @arkwinterfest hesabını takip edebilirler. Yetkililer, "Unutulmaz anların parçası olmak için 2-13 Şubat’ta Uludağ’da buluşalım" çağrısında bulundular
14 Ocak 2025 Salı - 11:44 Ünlü yönetmen Serdar Akar ’sinemada tekelleşme’ iddialarını yorumladı Ünlü yönetmen Serdar Akar, sinema ve dizi dünyasındaki tekelleşme tartışmalarla ilgili, “Ateş olmayan yerden duman çıkmaz. Günümüzde artık oyuncuları da İnstagram takipçi sayılarına bakıp seçiyorlar. Nerde oynamış, nasıl oynamış bunlar önemli değil. İyi oyuncu bulmak zor, onu doğurmak gerçekten günümüzde kolay değil” ifadelerini kullandı. Unutulmaz birçok dizi ve filme imza atan ünlü yönetmen Serdar Akar, Küçükçekmece Belediyesi Film Ofisi tarafından düzenlenen ‘Yönetmen Söyleşileri’nde sinema tutkunlarıyla bir araya geldi. Cennet Kültür ve Sanat Merkezi’nde genç yönetmen Onur Güler’in moderatörlüğününde düzenlenen ve özellikle gençlerin büyük ilgi gösterdiği söyleşide, Serdar Akar unutulmaz yapımlarından, yönetmenlik ve sinema dünyasına dair merak edilen soruları cevaplandırdı. Gündemdeki sinema ve dizi dünyasındaki tekelleşme tartışmalarına da değinen ünlü yönetmen Serdar Akar, iddiaları “Ateş olmayan yerden duman çıkmaz” sözleriyle yorumladı. “Dijital platformlar, seyirciyi tiyatroya yönlendiriyor” Dijital platformların son dönemde seyirci alışkanlıklarını değiştirdiğine dikkat çeken ünlü yönetmen, “Dijital platformların yaygınlaşması, sinema sektörünü elbette etkiliyor. Bu sene tiyatrolar çok fazla iş yapıyor. Pandemiden önce biraz tiyatro seyircisi artmıştı ama günümüzde tiyatroların bilet fiyatları yüksek olmasına rağmen çok daha fazla iş yapıyor ve kapalı gişe oynuyor. Bu durumda sinema pahalı demek tuhaf oluyor. Burada halk, ben sinema filmini zaten dijital bir platformda seyrederim, diye düşünüyor olabilir. Bundan sonra dünya belki de böyle olacak” diye konuştu. “Ateş olmayan yerden duman çıkmaz” Günümüzde sinema ve dizi sektöründe belirli yapım şirketleri ve menajerlerin tekelleşmesi tartışmalarına da değinen Serdar Akar, “Ateş olmayan yerden duman çıkmaz. Meşhur oyuncuların menajerleri olması gerekiyor. Çok meşhur olunca oyuncu, her rolün peşine düşüyor. Onun menajeri kimse, sektörde ona yakın olman gerekiyor. O menajerde kim kendisine daha yakın prodüktörse onunla yakınlık kuruyor. Bu bir zincirleme. Böyle bir ağ kuruluyor. Kapitalist sistemin temelleri bunlar. Bu ağ ister istemez oluşuyor. Günümüzde artık oyuncuları da İnstagram takipçi sayılarına bakıp seçiyorlar. Nerde oynamış, nasıl oynamış bunlar önemli değil. İyi oyuncu bulmak zor, onu doğurmak gerçekten günümüzde kolay değil” dedi. “Belediyeler, film okullarının sayısını artırmalı” Serdar Akar, Küçükçekmece Belediyesi Film Ofisi projesini doğru bir çalışma olarak gördüğünü ifade ederek, “Yerel yönetimlerin bu tür çalışmaları çok doğru. Örnek verecek olursam İran sineması kuvvetlidir ve İran’da her kasaba ve mahallede tuhaf bir şekilde film okulu vardır. Bunu belediyeler yapıyor. Eğitim kadrosu da tabii ki çok önemli. Bu tür projeler ne kadar çoğalırsa o kadar iyi olur” diye konuştu.
Modanın da yeni adresi Downtown oldu
19 Temmuz 2024 Cuma - 12:55 Modanın da yeni adresi Downtown oldu Ünlü modacı Raşit Bağzıbağlı, Bursa’da mağazasını Downtown Yaşam ve Eğlence Merkezi’nde moda tutkunlarıyla buluşturdu. Atış Şirketler Grubu’nun perakende sektöründeki franchise markalarından biri olarak Bursa’ya kazandırılan Raşit Bağzıbağlı Bursa şubesi, Downtown Eğlence ce Yaşam Merkezi’nde moda sevenlere kapılarını açtı. Bağzıbağlı, 1957 yılından itibaren aileden gelen modacılık geleneğini yeniliklerle birleştirerek Bursalılarla buluşturduklarını söyledi. Bursa’nın cemiyet hayatının önde gelen isimlerinin yanı sıra markayı Bursa’ya taşıyan Atış Grup ailesi, Yenidünya Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Samet Yenidünya, Derviş Bağzıbağlı ve moda tutkunlarının katılımıyla gerçekleşti. Törenin kurdelesi, modacı Raşit Bağzıbağlı, Derviş Bağzıbağlı ve Atış Grup Yönetim Kurulu Başkanı Hüsamettin Atış, Atış Grup Yönetim Kurulu Üyesi Metin Atış ve Yenidünya Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Samet Yenidünya tarafından kesildi. Açılışta ayrıca davetlilere Bağzıbağlı’nın özel tasarımlarından oluşan mini bir defile de gerçekleştirildi. “Kadını kadını gibi gösteren çizgiden vazgeçmeyiz” Raşit Bağzıbağlı, açılışta yaptığı konuşmada, kaliteli kumaşlardan üretilen ve feminen çizgiler taşıyan tasarımlarla Bursa’daki kadınlara hitap ettiklerini belirtti. Özel dikim hizmeti sunduklarını ve moda adına abartılı kıyafetlerden uzak durarak, uzun vadeli kullanılabilecek değerli parçalar tasarladıklarını ifade etti. Bağzıbağlı, "Bizim önceliğimiz kaliteli kumaş. Kişiye özel dikim yapılan bir marka olarak biliniyoruz ama kadını kadın gibi gösteren daha feminen çizgiler vazgeçmediğimiz unsurlar. Bursa’daki kadınlarımız burada da bunu görecek. Kadını kadın gibi gösteren elbiseler yapıyorsunuz deniliyor. İnsanlar moda olsun diye saçma kıyafetler yapıyorlar. Biz marka olarak o çizgiye hiçbir zaman girmek istemedik. O yüzden alınan kıyafetler daha değerli ve uzun vadede kullanılıyor" dedi. “Bursalı kadınların şıklığını biliyorum” Konuklarıyla yakından ilgilenen Bağzıbağlı, markasının gelecek vizyonuna ilişkin bilgiler de verirken, Bursa’ya dair düşüncelerini de aktardı. Açılışın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Raşit Bağzıbağlı, Bursa’yı çok sevdiğini vurguladı ve özel dikimler ile Bursa’ya hizmet verdiklerine işaret etti. "Atış Yapı ile bu çalışmamız çok güzel oldu. Bize teklif ettiklerinde hiç düşünmeden kabul ettik. Bursa’nın kadınları her zaman çok şık. Markamızla çok örtüştüğünü düşünüyoruz" diye konuştu. Açılış töreninde konuşan Atış Grup Yönetim Kurlu Üyesi Metin Atış ise, Downtown’ın Bursa’da ilk kez hizmet veren 30 markaya ev sahipliği yaptığını ve Raşit Bağzıbağlı gibi prestijli bir markayı Bursalılarla buluşturmaktan duydukları memnuniyeti dile getirdi. Atış Grup olarak perakende sektöründe çalışmalarını önemli markalarla kurdukları iş birlikleriyle devam ettiklerini anlatan Atış, “Daha önce Pathka mağazamızı açmıştık. Şimdi de Raşit Bağzıbağlı ile yeni mağazamızı açtık. Böyle bir markayı Bursalılarla buluşturduğumuz için çok mutluyuz" diye konuştu.
Bartın’daki "La İsla" çekim setinde Ata Demirer detayı
16 Temmuz 2024 Salı - 20:23 Bartın’daki "La İsla" çekim setinde Ata Demirer detayı Bartın Valisi Nurtaç Arslan, Bartın’da çekimleri yapılan ve Meksika’daki bir televizyon kanalında yayınlanacak olan "La İsla" isimli yarışma programının çekim setini ziyaret etti. Vali Arslan’a bilgi veren yarışmanın Yönetmeni Arif Çabuk, yarışma çekimlerinin Bartın ve Zonguldak’tan sonra ise Ata Demirer’in yaşadığı Çanakkale’nin Ezine ilçesine bağlı Geyikli beldesinde devam edeceğini söyledi. Meksika’nın Survivor’u olarak bilinen La İsla isimli yarışma programının Yunanistan etabından sonra başlanan Türkiye’de çekimleri devam ediyor. Eylül ayına kadar 3 ay boyunca sürecek projenin 6. ve 7. bölüm çekimleri Bartın ile Zonguldak’ta gerçekleştiriliyor. Bartın’da yapılan çekimlerin son gününde Bartın Valisi Nurtaç Arslan, İl Kültür ve Turizm Müdürü Özlem Koçak ile birlikte çekim ekibini ziyaret etti. Proje kapsamında Meksika’dan ve Türkiye’nin farklı illerinden gelen çalışanları ile sohbet eden Vali Arslan, yarışmaların yapıldığı parkuru da gezerek gördü. Nurtaç Arslan’a yarışma hakkında bilgi veren Yönetmen Arif Çabuk, Bartın ve Zonguldak’tan sonra ise çekimlerin Çanakkale’de devam edeceğini söyledi. Vali Arslan’ın, "Çanakkale’nin merkezinde mi konaklayacaksınız?" sorusu üzerine Çabuk, "Geyikli tarafına geçeceğiz" dedi. Çabuk’un cevabı üzerine ise Vali Arslan, ünlü komedyen Ata Demirer’in ismini hatırlamaya çalıştı. Gazetecilerin verdiği kopya ile ünlü komedyenin ismi hatırlayan Vali Arslan, "Evet Ata Demirer’in yaşadığı yer" cevabını verdi. Vali Arslan ve Yönetmen Çabuk arasında kısa bir Ata Demirer sohbeti gerçekleştirildi. Vali Arslan, yaptığı açıklamada, "Meksika yayınlanacak La İsla programının çekimleri ilimizde gerçekleştiriliyor. Yaklaşık 1 haftadır, 200 kişiyi aşkın ekipler arkadaşlarımız çekimlerini yapıyorlar. Bu çekimlerin Bartın’da yapılması bizim için çok anlamlı. hem ilimizde hem de yurt dışında, bölgemizi ve ülkemize tanıtacaktır. Hem ülke hem de bölge turizmine katkı sunacağı kanaatindeyim’’ dedi. Bartın’a hayran kaldılar Yönetmen Arif Çubuk ise, Bartın’ı çok beğendiklerini ve burada çalışmaktan mutlu olduklarını ifade etti. Muhteşem doğasının yanı sıra yöre halkının kendilerine yoğun ilgi gösterdiğini vurgulayan Çabuk, kentteki güvenlik güçlerinden, yerel yönetici, kamu görevlilerine kadar herkesin kendilerine çok yardımcı olduğunu ifade etti. Vali Arslan ve Müdür Koçak’a da teşekkür eden Çabuk ’’Her konuda çok yardımcı oldunuz, çok teşekkür ederim. Ayrıca bu kültürü Meksika’da göstermek bizleri de çok mutlu ediyoruz" şeklinde konuştu. 3 bölümü Yunanistan’da, 4 bölümü Türkiye’de çekildi Toplamda 13 bölüm halinde gerçekleşecek olan ve 3 ay çekimi süren La İsla isimli yarışma programın şua ana kadar 3 bölümü Yunanistan’da, 4 bölümü Türkiye’de olmak üzere 7 bölümün çekimleri tamamlandı. İstanbul, Bolu ve Bartın ve Zonguldak’ta çekimi yapılan yarışmanın kalan 10 bölümü ise Çanakkale, Bursa, İzmir, Antalya gibi illerde devam etmesi planlanıyor. Bartın ve Zonguldak için yeni bir yarışma müjdesi Acun Medya tarafından hazırlanacak olan ve survivor tarzından farklı bir yarışma programının yayınlanması için farklı ülkelerdeki televizyon kanalları ile görüştüğü öğrenildi. Yunanistan’daki bir televizyon kanalı ile anlaşmanın yakın olduğu öğrenilen yarışma programı için çekimlerin yine Türkiye’de yapılması planlanıyor. Program için Türkiye’de öncelikle tercih edilecek bölgenin ise Zonguldak ve Bartın illeri olduğu belirtildi. Yarışmanın Genel Yönetmeni Arif Çabuk, yaklaşık 1 ay boyunca çekimleri sürecek yarışma programı için Zonguldak ve Bartın arasında yer belirleme çalışmaları yürütüldüğünü kaydetti. Keşif ekibinin Bartın ve Zonguldak arasında yarışma parkurunun kurulabileceği en güzel alanı aradığını anlatan Çabuk, "Şu an bir araştırmadayız. Bartın ve Zonguldak arasında bakıyoruz. Proje netleşince bakacağız. Bu proje ise Yunanistan’a çekilecek gibi duruyor. Biz sadece Meksika’ya değil, toplamda 11-12 ülkeye proje yapıyoruz. Tekrardan Türkiye’yi tanıtmak ve ilerletmek amacıyla projelerimize devam ediyoruz" dedi. Yeni projenin Bartın’da çekilmesi için girişimde bulunduklarını vurgulayan Vali Arslan ise, "Projenin Bartın’da gerçekleşmesi için istişare halindeyiz. Kendileri Bartın’ımızı gerçekten çok beğendiler. İnşallah yeni projede de birlikte olacağız" diye konuştu.
Bartın’da Survivor Meksika için çekimler başladı
11 Temmuz 2024 Perşembe - 16:48 Bartın’da Survivor Meksika için çekimler başladı Acun Medya tarafından Meksika’daki bir televizyon kanalı için çekilen "La İsla" isimli Survivor yarışmasının 2. sezonun 6. ve 7. bölümlerinin çekimlerine Bartın’da başlandı. Amasra ilçesinde 2 gün süren parkur kurulumunun tamamlanmasının ardından çekimlerine başlanan projede yaklaşık 250 kişilik kadro görev alıyor. Meksikalı yarışmacılar ise parkur ve engelleri aşmak kadar, Türkiye’ye alışmakta da zorluk yaşadı. Meksika’da bir televizyon kanalında yayınlanacak olan ve Meksika’nın Survivoru olarak ifade edilen "La İsla" yarışmasının çekimleri, Amasra ilçesine bağlı Göbü köyündeki Siyah İnci Plajı’nda 2 gün süren platform ve parkur tamamlanmasının ardından başladı. Sabah saatlerinde Amasra ilçe merkezinde başlayan çekimler, öğleden sonra ise Siyah İnci Sahili’nde kurulan parkurda devam etti. Kurulan parkur, çekimler öncesinde yöre halkı ve turistlerin ilgisini gördü. Bazı vatandaşlar parkuru gezerek, cep telefonları ile fotoğraf çekildi. Ekipler ise sahilde kurulu parkur ve kameralarda son kontrollerini yaparak, yarışma ve çekim için hazırlıklarını tamamladı. Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) koordinasyonunda İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü iş birliğinde Acun Medya tarafından çekimleri yürütülen yarışma programında görevli ekip, Zonguldak’ta yapılacak çekimlerin ardından bölgeden ayrılacak. Meksikalı izleyiciler, programı izlerken Bartın’ın Amasra ilçesindeki eşsiz doğayı ve denizi de görme fırsatı bulacak. Bu sezonun ilk 3 bölümü Yunanistan’da çekilen yarışma programı ve içeriği hakkında bilgi veren Acun Medya Prodüksiyon ve Koordinasyon Sorumlusu Sena Toksöz, "Programımız Meksika’da yayınlanacak. 2. sezonun 6. ve 7. bölümlerini çekiyoruz. Başlangıçtaki ilk 3 hafta Yunanistan’da çekimlerimiz oldu. Diğer 3 hafta da Türkiye’de birkaç şehir gezdik. Normalde iki takımlı yarışmalar izlemeye alışkınız ama yarışmamız üç takımlı bir program. Yarışmadaki amaç üç takım içerisinden her hafta en iyisini bulabilmek. Bu oyunda 3 puanı kazanan iyi bir kampa giderek, akşamını orada geçirebilecek. Şartları çok daha rahat olacak. İkinci kazanan orta bir kampta bulunacak. En kötü olan da sokakta yatacak diyebilirim. Şartları diğerlerine göre çok daha zorlu olacak. Burada yarışmacılara acı çektirmeye değil de, gerçekten performanslarına bakmaya çalışıyoruz. İnsanların becerilerine bakmaya çalışıyoruz. Parkurlarımız sadece güç ve denge ağırlıklı değil. Her şeyden bir nebze de olsa bir şeyler katmaya çalışıyoruz. Çünkü gerçekten insanların potansiyelini ortaya çıkarmaya çalışıyoruz" dedi. Türkiye’yi şehir şehir gezecekler Her bölümü farklı şehirde çekmek istediklerini kaydeden Toksöz, "Bir önceki sezonumuzda da Türkiye’de birçok şehri gezdik. Bu sezonda şehirleri gezmeye devam ediyoruz. Bizim için önemli olan Türkiye’yi şehir şehir gezebilmek. Türkiye’nin reklamını, tanıtımını yapabilmek. Bu projeyi normalde sabit bir yerde yapabilirdik ama Türkiye’nin bilinen ve bilinmeyen köşelerini de insanlara göstermeyi tercih ettik. Hemen her hafta yer değiştirmek tabii ki çok zor oluyor. Ama bir o kadar da keyifli oluyor. Çünkü hem buraları biz görüyoruz hem de Meksikalı yarışmacılarımıza buraları tanıtarak, farklı bir tecrübe kazanmalarını sağlıyoruz. Çekimlerimiz başka şehirlerde de olacak" ifadelerini kullandı. 250 kişilik dev kadro İlk sezonu başarı ile tamamlayan ve yeni sezonun ise 6. ve 7. bölümleri çekilen yarışma programında yapımcı, yönetmen gibi teknik ekibin yanı sıra öncü, keşif, kurulum, çekim ve toplayıcı ekipler ve yarışmacılarla birlikte toplamda 250 kişilik dev kadro görev alıyor. Sena Toksöz, projede görev alanların sayısı konusunda ise, "Rahatlıkla 200 kişi çalışıyoruz diyebilirim bu proje için. Bir öncü ekibimiz var, keşif ekibimiz var, kurulum ekibimiz var, çekim ekibimiz var, toplayıcı ekibimiz var. Yarışmacılarla birlikte 200-250 kişi projemizde görev alıyor" şeklinde konuştu. Meksikalılar, Türkiye’ye alışmakta zorlandı Toksöz, Meksikalı yarışmacıların zorlu parkur ve engeller kadar Türkiye’ye alışmakta da zorlandığını ifade ederek, "Yarışmacılarımızın kültürleri bizimkinden çok farklı. Biz yıllardır Meksika kanalları ile çalıştığımız için biz onlara adapte olduk. Onların buraya adapte olması biraz daha zordu. İlk haftalarda biraz zorlandılar. Şimdi yavaş yavaş bize alışmaya başladılar. Hatta bizim kelimelerimizi de kullanmaya başladılar. Bizim kültürümüze açık ve sıcak davranıyorlar. Bu programda en önemli şey ise adaptasyon. Ne kadar hızlı adapte olabilirsen o kadar başarılı olabilirsin. Yarışmacıların atlatması gereken bir zorluk da buydu" diye konuştu.
Bartın’da Survivor Meksika heyecanı
10 Temmuz 2024 Çarşamba - 15:52 Bartın’da Survivor Meksika heyecanı Acun Medya tarafından Bartın’ın Amasra ilçesinde çekimleri yapılacak olan Meksika Survivor’u "La İsla Desafio" için yarışma parkuru ve platformların kurulum çalışmaları başladı. 2 günde tamamlanacak çalışmanın ardından yarışmanın çekimlerine başlanacak. Meksika’da bir televizyon kanalında yayınlanacak olan ve Meksika’nın Survivoru olarak ifade edilen "La İsla Desafio" yarışmasının çekimleri Bartın’da yapılacak. Acun Medya tarafından yapılan yarışma için Bartın’ın Amasra ilçesine bağlı Gömü köyündeki Siyah İnci ((Black Pearl) plajında parkur ve montaj alanı kurulumuna başlandı. Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) koordinasyonunda İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü iş birliğinde Acun Medya tarafından çekimleri yürütülecek yarışma için dün başlanan platform ve parkur alanı kurulumu bu akşam tamamlanacak. Meksika’daki bir televizyon kanalında yayınlanacak yarışmanın Bartın ayağının perşembe günü çekiminin yapılacağı ve bir gün süreceği öğrenildi. Çekimler için yarışmanın sunucu, yönetmen, teknik ekibi, Meksika’nın farklı bölgelerinden katılan yarışmacılar, çekimini yürütecek Acun Medya’nın teknik personelinin de içerisinde bulunduğu yaklaşık 200 kişilik ekibin perşembe günü Bartın’da olacağı öğrenildi. Siyah İnci plajnda yapılacak yarışma ve çekimlerinin yanı sıra Amasra’nın eşsiz doğa ve manzaralarından yapılacak çekimlerle de klip oluşturulacağı öğrenildi. Yarışma parkurunun kurulduğu Siyah İnci plajı işletmecisi Bensu Altınyay Ercan, yarışmanın yapılacağı alanın pek keşfedilmemiş bir alan olduğunu belirterek, bölgenin muhteşem denizi ve doğasının yarışma programıyla tüm dünyaya tanıtılacağına inandığını ifade etti. Siyah İnci’nin sadece denizi sevenler değil, macera arayan herkes için vazgeçilmez bir yer olacağını belirten Ercan, "Yerimiz çok bilinmiyor, tanınmıyor. Bu yıl itibarıyla misafirleri konuk etmeye başladık. Acun Medya tarafından Kültür Bakanlığı iş birliğinde hayata geçirilecek olan yarışma programı ile Amasra’mız ve bölgemizin tüm dünyaya tanıtılacağına inanıyoruz. Burası 107 dönüm üzerine kurulu, 800 metre sahili bulunan, kamp ve karavan tatili sevenlerin ilgi gösterdiği bir koy. Muhteşem doğası ve dünyası ile huzuru, sakinliği arayanların kopamayacağı bir alan" diye konuştu.