ÇEVRE - 22 Nisan 2021 Perşembe 19:49

Kurbağaların ormandan gölete 5 bin yıllık üreme göçü başladı

A
A
A
Kurbağaların ormandan gölete 5 bin yıllık üreme göçü başladı

Kütahya’nın Domaniç ilçesinde ilkbahar aylarında çiftleşmek için ormandan gölete göç eden kurbağalar, kara yolundan hızla geçen araçların arasından birbirlerinin sırtında karşıya geçiyor.

Kütahya’nın Domaniç ilçesinde ilkbahar aylarında çiftleşmek için ormandan gölete göç eden kurbağalar, kara yolundan hızla geçen araçların arasından birbirlerinin sırtında karşıya geçiyor. Havaların durumuna göre, her yıl Mart sonu Nisan ortasında, sırtına erkeklerini alarak dereden gölete geçen kurbağalar dünyada sadece Domaniç’te görülebiliyor.



Pandemiden dolayı azalan trafik sayesinde bu yıl kurbağaların sayısında artış olduğu gözlemlendi. Domaniç Belediye Başkanı Sahvet Ertürk, “Dünyada sadece Domaniç’te görülen Domaniç Kurbağaları, Domaniç-İnegöl yolundan karşıdan karşıya geçerken telef oluyorlardı. Bu yıl pandemi ve yasaklar nedeniyle dereden gölete geçmeleri daha kolay oldu. Domaniç Kurbağaları son derece ilginç ve görülmeye değer, konuyla ilgili uzmanları ilçemize incelemelerde bulunmak için bekliyoruz” dedi.



"Göç ile ilgili 5 bin yıl öncesine ait figür var"


Kütahya Dumlupınar Üniversitesi (DPU) Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim görevlileri ve öğrencileri tarafından Mayıs 2011 yılında Kütahya’nın Seyitömer beldesinde yapılan bir arkeolojik çalışmada ortaya çıkan, 5 bin yıllık sırtında küçük kurbağa taşıyan büyük kurbağa figürlerine rastlanmış ve bu tür içki kabına bir anlam verilememişti. Daha sonra bir yerel gazetede çıkan habere göre, Domaniç-İnegöl yolunda Nisan ayında göç eden kurbağaların arkeolojik figürlere benzemesi üzerine çalışmalar Domaniç Kurbağaları üzerine yoğunlaştırılmış ve Seyitömer’de de bulunan kurbağa figürlerinin Domaniç Kurbağaları olduğu kanaatine varılmıştı.



Nisan 2017 yılında, Gazi Üniversitesi Biyoloji Bölümü öğretim görevlileri Prof. Dr. Abdullah Hasbenli ve Doç. Dr. Mehmet Erkan Uzunhisarcıklı ile 40 biyoloji öğrencisi, bölgeye gelerek Domaniç kurbağalarını incelemişler ve konu üzerinde çalışacaklarını belirtmişlerdi. Kasım 2020’de dünya çapında ünlü Kanadalı, biyokimya ve moleküler biyoloji Profesörü Kenneth B.Storey’in heyecan verici bulduğu Domaniç kurbağaları için, “Onlar 5 bin yıldır oradalar. Olmamaları gereken bir coğrafyadalar. 5 bin yıldan beri var oldukları kanıtlanmış. Gerçekten bunları araştırmayı isterdim. Belki de Türkiye’ye özgü yeni bir kurbağa türüne sahip olduğunuzu öğrenebilirsiniz. Bu kurbağalar heyecan verici ve tarih için önemli görünüyor” demişti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çorum Çorum Belediyesi’nin Kıbrıs’ta yaptığı park törenle açıldı Çorum Belediyesi tarafından, kardeş belediye olarak ilan edilen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki Beyarmudu Belediyesi için yapılan park düzenlenen törenle açıldı. Çorum Belediyesi 2023 yılında imzalanan protokolle kardeş belediye olarak ilan edilen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki (KKTC) Beyarmudu Belediyesi için park inşa etti. Vatandaşların hizmetine sunulan Çorum Belediyesi Doğa Parkı için KKTC’de açılış töreni düzenlendi. Açılışa KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Ziya Öztürkler, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Gardiyanoğlu, Çorum Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın ve beraberindeki heyet, Beyarmudu Belediye Başkanı Bülent Bebek, belediye meclis üyeleri, bölge muhtarları, yetkililer ile vatandaşlar katıldı. Törende kınuşan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Çorum Belediye Başkanı ve belediye meclis üyelerini Beyarmudu’nda görmekten mutluluk duyduğunu dile getirdi. Anavatan Türkiye Cumhuriyeti ile olan ilişkilerin bu iletişim çağında daha da güçlenmesi ve genç nesillerin birbirlerini daha iyi tanımasının önemini belirten Cumhurbaşkanı Tatar, “Doğu Akdeniz’deki varlığımızı sağlam bir şekilde sürdürüyoruz. Bizlerin verdiği bağımsızlık mücadelesiyle bugün bayraklarımızla milletimize yakışır bir şekilde omuzlarımızdaki vasiyeti ve emaneti en iyi şekilde sürdürüyoruz. KKTC’nin her köşesi bizim için çok önemlidir. Yeşilırmak’tan Dipkarpaz’a kadar. İnsanların kaliteli yaşam sürmeleri en büyük temennimiz ve dileğimizdir. 1974 Barış Harekatı’ndan 50 yıl sonra barışın, huzurun, güvenliğin ne anlama geldiğini daha iyi takdir ettik. Kıbrıs’ta bir anlaşma olacaksa, Türkiye’nin de tam desteğiyle, KKTC devletinin egemen bir devlet olarak anlaşmanın bir parçası olması gerekmektedir. Güney Kıbrıs’ın zihniyeti, Birleşik Kıbrıs’a gidecek bir yolculukta Kıbrıs Türk halkını asimile etmek, anavatan Türkiye Cumhuriyeti ile bağlarını kopartır. Milli siyasetin daha da kökleşmesi için uluslararası temasların artırılması gerekiyor. Beyarmudu’ndan, Çorum’a ve bütün Türkiye’ye selamlarımı iletiyorum. Biz aynı milletin evlatları olarak mücadelemizi sürdürüyoruz. KKTC’yi gözümüz gibi korumamız gerekiyor. Parkımız bölge halkımıza hayırlı olsun” dedi. Çorum Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın kardeş şehir Beyarmudu Belediyesi’ne güzel bir park kazandırmanın mutluluğunu yaşadıklarını ifade ederek “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin yanında olmaya devam edeceğiz” diye konuştu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dile getirdiği 2071 hedefine dikkat çeken Aşgın, “Türk evsiz olur, Türk barksız olur, Türk asla vatansız olmaz, bayraksız olmaz, ezansız olmaz. Bir Türk yurdu işgal altında ebedi kalmaz. Türk yurdu, Türk yurdu olmaya devam edecektir. Son Türk kalıncaya kadar mücadele devam eder. Biz Türkiye Cumhuriyeti belediyeleri olarak her zaman KKTC devletimizin ve belediyelerinin yanında olmaya devam edeceğiz. Anavatandan yavru vatana geldik ama burası bizim vatanımız, burası hepimizin vatanı. Beyarmudu, bizim için Çorum’dur. Çorum bizim için Beyarmudu’dur. Beyarmudu Belediyemize hizmet etmeye devam edeceğiz. Beyarmudu’na bundan daha güzel bir park yapmak istiyoruz. Çorum Belediyesi olarak biz malzemelerine destek verelim ve yavrularımızın gülen yüzü olalım. KKTC’nin, tüm devletler içerisindeki şanlı yerini alması en büyük duamız, dileğimizdir” şeklinde konuştu. Beyarmudu Belediye Başkanı Bülent Bebek de yaklaşık 15 yıldır parkın yapımı için beklendiğini ifade ederek, “Sizler için çalışmaya devam edeceğiz. Bu da bunun sadece bir örneği. Son 30 yıldır yapılmayan, bekletilen projelerin tamamının, Lefkoşa Büyükelçiliği ve hükümetin katkılarıyla tek tek hayata geçirmeyi başardık. Çorum Belediyesi’ne katkıları nedeniyle tüm vatandaşlarımız adına teşekkür ediyorum. Gelecek hafta Türkmenköy Doğa Parkı Projesi de başlayacak. Sosyal ve sağlık alanında birçok projeye imza attık. Ben makam aracı hiç kullanmadım, onu tamamen yaşlı ve hasta insanlarımıza tahsis ettik. Bölge halkımız çok daha iyisine layık. 2026 yılında bölgenin daha da gelişmesi için çalışmalarımızı sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.
Balıkesir Marmara Denizi’nde müsilaj yüzeye ulaştı Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Sarı, Erdek’te yaptığı dalışlarda müsilajın deniz seviyesinin 5 ila 25 metre arasında büyük bulut kümeleri şeklinde yoğunlaştığını ve Güney Marmara’nın tamamına yayıldığını belirtti. Su altı görüntüleriyle durumu gözler önüne seren Prof. Dr. Sarı, sorunun yaygınlaştığını ve bölgedeki ekosistemi ciddi şekilde tehdit ettiğini ifade etti. Prof. Dr. Sarı, acil olarak eylem planlarının aktif edilmesi gerektiğini de vurguladı. Mudanya Güzelyalı ve Yalova Çınarcık Esenköy Balıkçı Barınağı’nda vatandaşlar tarafından çekilen cep telefonu görüntüleri, müsilajın artık deniz yüzeyine ulaştığını gözler önüne serdi. Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Sarı, bu durumu değerlendirerek ekosistemin karşı karşıya olduğu tehdide dikkat çekti. Prof. Dr. Sarı İHA muhabirine yaptığı açıklamada, "25 Ekim 2024 tarihinde Erdek Körfezi’nde yeniden ortaya çıkan müsilaj, kısa süre içerisinde Marmara Adaları’nın çevresine ve Güney Marmara’ya yayıldı. Toplam 4 hafta içinde Marmara’nın en kuzeyine kadar neredeyse ulaşmak üzere. Bugün itibarıyla Gemlik Körfezi’nde, İstanbul Adaları’nın çevresinde ve Yalova Çınarcık bölgesinde 5-25 metre aralığında, örümcek ağı gibi bütün Marmara’yı sarmış durumda. Bugün daha da hatta yüzeye yaklaşmış durumda. Çınarcık Esenköy Balıkçı Barınağı’nda kıyıdan bakanlar müsilajı çıplak gözle görmeye başladılar. Bu gösteriyor ki müsilaj, yavaş yavaş yüzeye doğru yaklaşıyor ve bir taraftan da kuzeye doğru yayılıyor. Kısa süre içerisinde, bir iki hafta içinde muhtemelen İzmit Körfezi de tamamen müsilajla karşılaşmış olacak. Peki, ne yapacağız. Şu anda esasında acil olarak yapmamız gereken şey, Marmara Denizi’ne bir şekilde çeşitli yollardan gelen kirlilik kaynaklarını kontrol etmemiz. Yani evsel atıklar, endüstriyel atıklar ve diğer atıkların hepsini kontrol etmemiz lazım. Peki, bu kadar kısa süre içerisinde edebilir miyiz. Edebileceklerimiz var. Çalışmayan arıtma tesisleri var; hızla onları çalışır hale getirmemiz gerekiyor. Sanayi tesisleri, hepsi taahhüt ettiler ruhsatlarını alırken ’biz çevreyi kirletmeyeceğiz’ diye. Denetimleri artırarak acilen onların atık salınımını durdurmamız gerekiyor. Bunları yaparsak, ilkbaharda ve yazda müsilajın tekrar o korkunç haliyle yüzeye çıkmasını belki bir parça azaltabiliriz. Ancak eğer ihmal edersek, görmezden gelirsek bahar ve yaz aylarında zor günlerin bizi beklediğini unutmayalım. Müsilaj bir sonuçtur. Müsilajın ortaya çıkmaması için nedenlerinin ortadan kalkması gerekiyor" dedi.