POLİTİKA - 15 Ekim 2024 Salı 15:06

AK Parti Konya’da kongre süreci başladı

A
A
A
AK Parti Konya’da kongre süreci başladı

AK Parti Konya İl Başkanı Hasan Angı, 8. Olağan Kongre sürecinin başladığını belirterek, "Çeyrek asra yaklaşan bir süreçte ilçelerimizle beraber bugüne kadar olduğu gibi bu dönem de inşallah bu kardeşlik hukukunu koruyarak, coşkuyu arttırarak bu heyecanı büyüttüğümüz bir süreç olacak" dedi.


İl Başkanı Angı, AK Parti Konya İl Başkanlığında düzenlediği basın toplantısında kongre süreci ile ilgili açıklamalarda bulundu. Başkan Angı, 8. Olağan Kongre sürecinin başladığını belirterek, "Kısmet olursa cumartesi günü Güneysınır, Akören, pazar günü de Ereğli ile beraber 31 ilçemizin kongrelerini yapmaya başlayacağız. Kongrelerimizin başta ilçelerimiz, ilimiz olmak üzere ülkemiz için hayırlı olmasını diliyoruz. Merkez Karar Yönetim Kurulumuzun aldığı kararla beraber Türkiye genelinde delege seçimleri ve geçtiğimiz hafta itibariyle de nüfusu 5 binin üzerinde olan beldeler, büyükşehirlerde artık beldeler kalmadı ve ilçelerle beraber Aralık ayı sonuna kadar kongrelerin tamamlanması, daha sonra İl Kongreleri, kısmet olursa da Nisan 2025’de büyük kongreyle beraber AK Parti kongre sürecini tamamlamış olacak" dedi.



"Bu dönem de kardeşlik hukukunu koruyarak, coşkuyu arttırarak bu heyecanı büyüttüğümüz bir süreç olacak"


Kongrelerin partiler için önemli olduğunu ifade eden Başkan Hasan Angı, "Bir taraftan hem mevcut arkadaşlarımızın performanslarının değerlendirildiği, bir kısmın görevine devam edeceği, bir kısım yerlerde de değişiklikler olacağı hem de yönetim kurullarımızda da o güçlenmenin ortaya çıkmasıyla yeni bir döneme de heyecanla yol yürümek. Bundan önce 7 kongremizi gerçekleştirmiştik. 8. kongre yani 23 yılda epey bir zaman geçti. Çeyrek asra yaklaşan bir süreçte ilçelerimizle beraber bugüne kadar olduğu gibi bu dönem de inşallah bu kardeşlik hukukunu koruyarak, coşkuyu arttırarak bu heyecanı büyüttüğümüz bir süreç olacak. Tabii kongre süreçlerine paralel olarak da geçtiğimiz ay Türkiye Buluşmaları olarak tüm Türkiye genelindeki şehirlerde bakanlarımız, merkez karar yönetim kurulu üyelerimiz, milletvekillerimizle beraber sahadaydık. Aynı şekilde şu anda Cumhurbaşkanımıza benim bir mesajım var diyen hemşehrilerimizin ilçe merkezlerinde açılan Ak Noktalar ve stantlara şeffaf sandıklarımızı kuruyoruz, orada mektuplarını yazabilecekler ve bunlar direkt genel merkeze göndereceğimiz, bizim açıp okumayacağımız, vatandaşımızın direkt mesajını genel başkanımıza, Cumhurbaşkanımıza iletilmesi için bir yöntem. Yani sahayı bilmek, sahanın taleplerini direkt almak adına genel başkanımızın siyasetinin temeli insan odaklı, toplumun değerleriyle bütünleşmiş bir siyaset anlayışı ki AK Parti’yi kuran zaten milletti, onun için 22 yıllık iktidarda bu ülkeye hizmet etme noktasında Ak kadrolar ile yol alınıyor. Cumhur İttifakı’nın güçlü yapısı içinde inşallah bu devam edecek. Vatandaşımızın AK Parti iktidarından beklentilerini, Cumhurbaşkanımıza özel mesajları varsa bunları iletme fırsatı olacak. Ayrıca parti mensuplarımızın da yine delegelerimizin 5 soruda verecekleri cevaplarla genel siyasetimizi, parti politikalarımızı, hükümetten beklentileri de görme fırsatı bulacaklar. Yine bunlar da aynı şekilde genel merkezimize iletilip, genel merkezimizce değerlendirilecek başlıklar. Bizler de il teşkilatından tüm yönetim kurulu arkadaşlarımızla beraber, çünkü her biri ilçe koordinatörü ve kongre komisyonu olarak yürütmedeki arkadaşlarımızla beraber bir görev dağılımı içinde de eksiksiz bir şekilde bu kongre sürecini tamamlamak, AK Parti’nin kimliğine, kişiliğine yakışan bu çalışmaları da yerli yerinde ortaya koyabilmek. Ben bu vesileyle tüm kademelerde görev yapmış arkadaşlarımızın, ana kademelerimiz, kadın kollarımız, gençlik kollarımız, mahalle başkanlarımız, sandık kurullarında görev yapan kardeşlerimiz, tüm üyelerimize ve hassaten de tüm hemşehrilerimize teşekkür ediyorum. İlk günden itibaren AK Parti’ye, bu kutlu yürüyüşe hep destek oldular. Her seçimde ellerinden gelen en büyük desteği verdiler. Genel başkanımıza, Cumhurbaşkanımıza olan muhabbetlerini görüyoruz, takip ediyoruz. Ülkemizin son yıllarda yaşadığı birçok zorluklara rağmen bunların aşılabilmesi için güçlü bir iradeye ihtiyaç olduğunu, bu iradenin de Cumhurbaşkanımızda olduğunun farkında aziz milletimiz" diye konuştu.



AK Parti Konya’da kongre süreci başladı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Metrobüste doğum anı araç içi kamerasına yansıdı 35 haftalık hamile Hanife Mete, Esenyurt’ta taksi bulamaması üzerine bindiği metrobüste eşi Cemal Mete’nin desteğiyle doğum yaptı. Sağlıklı bir erkek çocuk dünyaya getiren Mete ailesi, çocuğuna Yılmaz adını verdi. Metrobüste yaşanan doğum anı da araç kamerasına yansıdı. Esenyurt’ta ikamet eden hamile Hanife Mete, sancılarının artması üzerine eşi Cemal Mete ile birlikte hastaneye gitmek üzerine taksi arayışına başladı. Taksi bulamayan Mete ailesi, daha hızlı olacağını düşünerek saat 08.30’da metrobüse bindi. Metrobüste doğum sancıları artması üzerine İETT şoförü, komuta ve sağlık ekiplerini bilgilendirdi. Küçükçekmece Cennet Mahallesi mevkiinde metrobüs aracı park alanına geçirildi. Araçtaki yolcular başka bir araca alındı. Genç kadın, eşi Cemal Mete’nin yardımıyla doğumunu gerçekleştirirken, İETT şoförü ve güvenlik görevlileri de doğumda aileye destek verdi. Mete çifti, sağlıklı bir şekilde dünyaya gelen 5. çocuklarına Yılmaz adını koydu. Anne ile bebek doğumun ardından sağlık ekipleri tarafından Esenyurt Necmi Kadıoğlu hastanesine götürüldü. Doğum anını anlatan baba Cemal Mete, “Mağazada tezgahtar olarak çalışıyorum. Eşim ev hanımı. Bu 5’,inci çocuğumuz. Bebeğe ve hanıma bir şey olmasından çok korktum. Metrobüs tamamen doluydu. Sağolsun şoför hepsini indirdi. Kenara çekip ambulansın gelmesini bekledik. Zaten ambulans gelmeden doğumda gerçekleşti” dedi.
İstanbul Beyoğlu’nda polise saldıran zanlının annesi İHA’ya konuştu: “Gece evde nöbetleşe uyuyorduk” Beyoğlu’nda bulunan İstiklal Caddesi üzerinde polisi bıçaklayan saldırganın annesi İhlas Haber Ajansına konuştu. Oğlunun tehlikeli bir hasta olduğunu ve defalarca şikayet etmesine rağmen hastaneden serbest bırakıldığını ifade eden anne B.I., “Evde gece birimiz uyumuyorduk. Nöbet tutuyoruz. Annemi ailemi korumaya çalıştım. Hiç bir şey yapamadık” dedi. 12 Ekim günü Beyoğlu İstiklal Caddesi’nde sabit nokta görevini yapan polis memurunu bıçakla yaralayan Oytun I., saldırı sonrası polis ekipleri tarafından yakalanarak gözaltına alınmıştı. Emniyetteki işlemleri tamamlanan saldırgan sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Saldırganın psikolojik sorunları olduğu ve hakkında birden fazla suç kaydı olduğu belirlenmişti. Bu olayın ardından İhlas Haber Ajansı’nın ulaştığı saldırganın annesi B.İ. oğlunun tehlikeli bir hasta olduğunu ve kendisinin daha önce oğlunun tedavi alması için defalarca şikayet ettiğini ancak oğlunun her seferinde hastane tarafından serbest bırakıldığını belirtti. Oğlum 17 yaşında madde kullanmaya başladı Oğlunun iyi bir eğitim hayatı olduğunu ancak kullandığı maddelerin etkisiyle hastalandığını belirten anne B. I., “Oğlum 17 yaşlarındayken madde kullanmaya başladı. Bu durumu öğrendiğimizde hemen tedaviye başladık. Hatta okuluna ara vermişti sonrasında okulunu bitirdi toparladı ama hep geriye döndü. Doğuş Üniversitesi’nde psikoloji bölümünü okudu. Eğitimi de var ama hep geriye gitti. Kendini kurtarıp geri düştü hep. En son bali içmeye kadar düştü. En son mahkeme kararıyla 2 kere hastaneye yatırdım. İlkinde Kaymakamlık kararı vardı ikincisinde de mahkeme kararı vardı elimde. Ama hep 2 hafta yatırıp çıkardılar” diye konuştu ‘Oğlum tiner ve bali kullanımına kadar düştü’ Çok korkular yaşadık diyen anne B.I., “ Oğlumu hep alttan alıp mülayim davrandık. Evde yatağın üzerinde bir elinde bali poşeti bir elinde de tiner poşeti vardı. Hepsini bir arada götürüyordu. Büyük korkular yaşadık. Beni hedef aldı. Kızımı hedef aldı” dedi. ‘Benimle ölümü deneyimlemek istiyordu’ Oğlunun ölümü kendisiyle deneyimlemek istediğini kendisine söylediğini belirten Anne B.I., “ Hastaneye ikinci yatışında durumu çok ciddi ve vahimdi ve benimle doktoru görüşmedi. Benden bilgi almadı. Hemşire miydi hasta bakıcı mıydı bilmiyorum ama bir kağıtla gelip bana sorular yönettiler. Ben cevap verdim. Hep anlatmaya çalıştım ölümü deneyimlemek istiyordu benimle birlikte öyle hayalleri vardı. Üst benlik kontrolü ölümden geri dönülüyor hadi beraber gidelim gelelim diyordu. Ben bunları doktoruna anlatamadım iki haftada bıraktılar onu” ifadelerini kullandı. O artık tehlikeli biri Oğlunun suç kayıtlarının genellikle kendilerinin şikayetlerinden oluştuğunu belirten anne B.I., “Bir komşumuzun kapısına dayandı korkuttu onu o şikayet etti diğerleri benim şikayetlerimdi. Bu zamana kadar bu suçu işleyebileceğini hep anlatmaya çalıştım. Onun bakışımdan duruşundan belliydi. Çünkü beyni tamamen yandı. İyice kaybetti aklını şuurunu tehlikeli bir insan oldu. O artık tehlikeli bir hasta” diye konuştu. Gece evde nöbetleşe uyuyorduk Oğullarının kendisine zarar vermesinden korktukları için evde nöbetleşe uyuduğunu belirten Anne B.I., “Evde gece birimiz uyumuyorduk. Nöbet tutuyoruz. Annemi ailemi korumaya çalıştım. Hiç bir şey yapamadık. Ben mahkemeye gittim onayı aldım ama bir şey yapamadık. O kadar uğraştım mahkeme kararıyla hastaneye gittim bu sefer tamam dedim ama iki haftada çıktı” dedi. Tedavi görmesi lazım o dışarı çıkmasın Oğlunun tedavi görmeden serbest bırakılmamasını isteyen anne B.I., “Tedavi görmesi lazım onu istiyorum. Ama bu artık tehlikeli bir insan bunu bırakmamaları gerekiyor. Benim bu işteki en büyük tesellim can kaybı olmaması. Polis memuru hayatını kaybetti bu noktadan sonra aslında gerisi çok da umurumda değil. Ama o artık tehlikeli biri. Uzun bir tedaviye ihtiyacı var bunun öyle bir hafta veya 3-5 ay olduğuna inanmıyorum i. Lütfen bizi duyun hastanelerde doktorlarla uğraşmak problem. Bir şey anlatma fırsatı vermiyorlar. Ben doktorun 6 saat kapısında bekledim. Ama benimle konuşmadılar. Bunları anlatacaktım bu artık tehlikeli ölümle oynuyor diyecektim ama dinlemediler. Bunun üzerine bıraktılar zaten onu” açıklamasında bulundu.
İstanbul Metrobüste doğum anı araç içi kamerasına yansıdı 35 haftalık hamile Hanife Mete, Esenyurt’ta taksi bulamaması üzerine bindiği metrobüste eşi Cemal Mete’nin desteğiyle doğum yaptı. Sağlıklı bir erkek çocuk dünyaya getiren Mete ailesi, çocuğuna Yılmaz adını verdi. Metrobüste yaşanan doğum anı da araç kamerasına yansıdı. Esenyurt’ta ikamet eden hamile Hanife Mete, sancılarının artması üzerine eşi Cemal Mete ile birlikte hastaneye gitmek üzerine taksi arayışına başladı. Taksi bulamayan Mete ailesi, daha hızlı olacağını düşünerek saat 08.30’da metrobüse bindi. Metrobüste doğum sancıları artması üzerine İETT şoförü, komuta ve sağlık ekiplerini bilgilendirdi. Küçükçekmece Cennet Mahallesi mevkiinde metrobüs aracı park alanına geçirildi. Araçtaki yolcular başka bir araca alındı. Genç kadın, eşi Cemal Mete’nin yardımıyla doğumunu gerçekleştirirken, İETT şoförü ve güvenlik görevlileri de doğumda aileye destek verdi. Mete çifti, sağlıklı bir şekilde dünyaya gelen 5. çocuklarına Yılmaz adını koydu. Anne ile bebek doğumun ardından sağlık ekipleri tarafından Esenyurt Necmi Kadıoğlu hastanesine götürüldü. Doğum anını anlatan baba Cemal Mete, “Mağazada tezgahtar olarak çalışıyorum. Eşim ev hanımı. Bu 5’,inci çocuğumuz. Bebeğe ve hanıma bir şey olmasından çok korktum. Metrobüs fuldü dolmuştu. Sağolsun şoför hepsini indirdi. Kenara çekip ambulansın gelmesini bekledik. Zaten ambulans gelmeden doğumda gerçekleşti” dedi. (ZA-