EKONOMİ - 11 Ekim 2024 Cuma 15:14

Tüm Yediemin İşletmecileri Federasyonu Başkan Yardımcısı Gülşan: "Bu arabalar benimle mezara kadar gidecek mi?"

A
A
A
Tüm Yediemin İşletmecileri Federasyonu Başkan Yardımcısı Gülşan: "Bu arabalar benimle mezara kadar gidecek mi?"

Tüm Yediemin İşletmecileri Federasyonu Başkan Yardımcısı ve Kayseri Yediemin Otopark İşletmecileri Dernek Başkanı Ethem Gülşan, yediemin otoparklarında haczi kalkmış araçların satışlarında hâlâ bir gelişme olmadığını belirterek, "Bu arabalar benimle mezara kadar gidecek mi? Amacımız ekonomik değirmenin dönmesi. Neden frene bastılar?" dedi.


Geçen yıl haczi kalkmış ancak halen yediemin otoparklarında bekleyen araçların satışa çıkarılmasının önünün açılmasına rağmen son gelinen noktada bir gelişme olmadığını söyleyen Tüm Yediemin İşletmecileri Federasyonu Başkan Yardımcısı ve Kayseri Yediemin Otopark İşletmecileri Dernek Başkanı Ethem Gülşan, "Burada 17 yıldır duran araç var. Diğer meslektaşlarımın otoparklarında ise 35 yıla yakındır duran araçlar var. Bu kadar uzun yıllar duran araçların halini düşünün. Benim otoparkımda şu anda 250 tane araç var. 7. Yargı Paketi’nde çıkan kanuna maalesef ne otoparklar hazırdı, ne diğer birimler hazırdı. Bakanımız ’700 bin araç tasfiye olacak’ dediğinde Türkiye genelinde 15 bin civarında tasfiye çıktı. Tabiri caizse dağ fare doğurdu. Kayseri Ticaret Odası Başkanı Ömer Gülsoy, AK Parti Kayseri Milletvekilimiz Şaban Çopuroğlu, Cumhur İttifakı, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanımız Mehmet Muş ve ekibinden Allah razı olsun. Gerçekten olağanüstü bir çaba gösterdiler. İstenirse oluyormuş ama sonradan ilgili daire başkanlarına tekrardan gittiğimizde ’Yetkim yok’ diyen insanlarla karşı karşıya kaldık. Bu emekler neden zayi oluyor. Ben denizde bir damlayım. İşletmeci olarak giderim var, maliyetim var, ödemem var. Benim de sorumlu olduğum alanlar var" dedi.



"17 yıldır duran arabanın kime ne faydası var?"


Amaçlarının ekonomik çarkın dönmesi olduğunu vurgulayan Gülşan, "İcra İflas Kanunu’nun 106., 110. maddelerini kaldırın. 1 sene içerisinde otomatikman düşer. Bu arabalar 1 sene içerisinde de ne yıpranır ne de çürür. 17 yıldır duran bir arabanın kime ne faydası var? Otoparkımda bir tanker var, 2010 yılında beri bende, daha nereye kadar gidecek? Vatandaş otopark parasını bulur. Bize de zararı olmaz, yer de boşalır. Bu arabalar benimle mezara kadar gidecek mi? Önce devletim, sonra milletim, ondan sonra da benim. Bu araç çıkacak ki maliyeye borcumu ödeyeceğim, araç çıkacak ki işçime maaşını vereceğim. Amacımız ekonomik değirmenin dönmesi. Neden frene bastılar? Benim ağabeyim de devlet, anam da devlet, babam da devlet. Devlet olmazsa ben olmam" diye konuştu.


Adalet Bakanı Yılmaz Tunç geçtiğimiz yıl, "Yedieminlerde bulunan ve icra hukuku kapsamında artık hukuken muhafazasına gerek kalmayan mahcuz malların tasfiyesini taraf menfaatini ve kamu yararını gözeterek çözüme kavuşturduk" açıklamasında bulunmuştu.



Tüm Yediemin İşletmecileri Federasyonu Başkan Yardımcısı Gülşan: "Bu arabalar benimle mezara kadar gidecek mi?"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya ALKÜ’den Antalya çıkarması Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ) Rektör Yardımcılarından Prof. Dr. Mehmet Akın ve Prof. Dr. Atıf Bayramoğlu, Genel Sekreter Onur Ocakdan ve Akseki MYO Müdürü Öğr. Gör. Recep Baltacı; Antalya’da bazı kurumlarla görüşmelerin ardından YÖREX Fuarı’na katılarak sektörlerle buluştular. Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ) kurum ve özel sektörlerle ilişkilerini her geçen gün güçlendirirken yeni anlaşmalar ve iş birlikleri için yüz yüze görüşmelere de tüm hızıyla devam ediyor. ALKÜ Rektör Yardımcılarından Prof. Dr. Mehmet Akın ve Prof. Dr. Atıf Bayramoğlu, Genel Sekreter Onur Ocakdan ve Akseki MYO Müdürü Öğr. Gör. Recep Baltacı; Antalya’da bazı kurumlarla görüştükten sonra bu yıl 13’üncüsü düzenlenen Yöresel Ürünler Fuarı YÖREX’te sektör temsilcileriyle buluştular. Kurumlarla yeni iş birlikleri görüşüldü Yapılan Antalya ziyaretleri; SunExpress Havacılık AŞ’ye, Antalya İl Millî Eğitim Müdürlüğüne ve İl Sağlık Müdürlüğüne gerçekleşti. SunExpress İnsan Kaynakları Müdürü Murat Yılmaz ve Sunexpress Havayolları Kabin Eğitim Müdürü Güngör Ay ile yapılan görüşmelerde sektörel iş birlikleri ve staj konuları konuşuldu. Müdür Ay, sektörel işleyiş ve beklentileri ele alan sunum gerçekleştirdi. Sunumun ardından ALKÜ Gazipaşa Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi bünyesinde açılması planlanan “Havacılık ve Uzay Bilimleri Sergisi” ile “Havacılık Atölyesi” için kullanılacak araç, gereç, ekipman sarf malzemeleri talebinde bulunuldu. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Akın yaptığı açıklamada, “ALKÜ Gazipaşa Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi’nin kısa bir süre önce kurulmuş olması sebebiyle havacılık alanında gerekli olan araç, gereç, ekipman ve sarf malzemelerinin teminine ilişkin faaliyetlerimiz devam ediyor. Eğitim-öğretimde kaliteyi yükseltmek ve bölgemizde havacılık sektörüne olan farkındalığı arttırmak amacıyla paydaşlarımız ile güçlü ilişkiler sağlama hedefi doğrultusunda çalışmalar yürütüyoruz. Bu kapsamda bizlere destek veren SunExpress Havacılık AŞ’ye ve yöneticilerine teşekkür ederiz” dedi. “Eğitim ve sağlıkta yeni projeler geliyor” Antalya’daki ziyaretler, Antalya İl Millî Eğitim Müdürü Salih Kaygusuz ve Antalya’ya geçtiğimiz haftalarda atanan İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Behzat Özkan ile devam etti. İl Millî Eğitim Müdürü Salih Kaygusuz ile yapılan görüşmede, Akseki Meslek Yüksekokulu ile Millî Eğitim İl Müdürlüğü arasında yapılacak çalışmalar ele alındı. Akseki MYO Müdürü Öğr. Gör. Recep Baltacı yapılacak çalışmalar hakkında bilgi verdi. Kurum ziyaretlerinin sonuncusu İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Özkan’a yapıldı. Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Mehmet Akın ve Prof. Dr. Atıf Bayramoğlu, diş hekimliği fakültesi ve tıp fakültesi ile ilgili yapılan çalışmaları paylaştılar. Görüşmede Diş Hekimliği Fakültesi bünyesinde bölgesine hizmet veren Uygulama ve Araştırma Merkezi’ne İl Sağlık Müdürlüğü tarafından yapılan iyileştirmeler ele alındı. ALKÜ heyeti görüşme sonunda Müdür, Prof. Dr. Özkan’a yeni görevinin hayırlı olmasını diledi. YÖREX’te firmalarla iş birlikleri görüşüldü Rektör Yardımcılarından Prof. Dr. Mehmet Akın ve Prof. Dr. Atıf Bayramoğlu, Genel Sekreter Onur Ocakdan ve Akseki MYO Müdürü Öğr. Gör. Recep Baltacı’dan oluşan heyet, daha sonra Antalya Ticaret Borsası (ATB) öncülüğünde Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin (TOBB) desteğiyle bu yıl 13’üncüsü düzenlenen Yöresel Ürünler Fuarı YÖREX’i gezdiler. Yapılan fuar gezisinde, ALKÜ’ye açılması planlanan Teknopark ile ilgili firmalarla görüşmeler sağlanarak geleceğe yönelik yapılabilecek iş birlikleri ele alındı. “İş birlikleri için gayretlerimiz sürecek” ALKÜ Rektörü Prof. Dr. Kenan Ahmet Türkdoğan, yapılan görüşmeler sonucu yaptığı açıklamada, “Alanyamızın değeri ALKÜ’yü en iyi seviyelere getirmek için akademik ve bilimsel alanlardaki çalışmalarımız tüm hızıyla devam ediyor. Öğrencilerimizin geleceğe en iyi şekilde hazırlanmaları için de sektörlerle ve kurumlarımızla iş birlikleri, projeler ve birlikte çalışmalar yapmayı sürdürüyoruz. Şehirle bütünleşen bir üniversite olarak tüm alanlarda var olma gayretimiz sektörlerle ve kurumlarımızla sağlanacak. Bu alanlardaki çalışmalarımızın ALKÜ ailesinin özverili çalışmalarıyla zirveye ulaşacağına inanıyorum. Yapılacak yeni iş birlikleri ve anlaşmaların şimdiden hayırlı olması diler, kurumlarımız tarafından verilen destekler için yürekten teşekkür ederim” dedi.
İstanbul İstanbul’da yenidoğan şebekesi 1 milyar TL’lik vurgun yaptı İstanbul, Çorlu ve Tekirdağ’da gereksiz yere özel hastanedeki yoğun bakım ünitesine yatırılan 12 bebeğin ihmalden öldüğü iddia edildi. 1 milyar TL’lik vurgun yaptıkları iddia edilen 25 sağlık çalışanının tutuklandığı soruşturmanın ise sürdüğü öğrenildi. İstanbul merkezli bir hastane çetesinin haksız kazanç sağlamak için bebeklerin ölümüne neden olduğu iddia edildi. Tekirdağ Çorlu’da İstanbul’da ise Bağcılar, Büyükçekmece, Esenyurt ve Beylikdüzü’ndeki özel hastanelerde boş yere yoğun bakım ünitesinde yatırılan ve ihmal edilen 12 bebeğin öldüğü öne sürüldü. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı ve Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü çalışmada, özel hastanede dünyaya gelen ya da başka hastanelerden buralara sevk edilen yenidoğan bebeklerin gereksiz yere yoğun bakım ünitelerine yatırıldığı tespit edildi. Yoğun bakım ünitelerinin dolu gözükmesi için hastanede kalması bile gerekmeyen bebeklerin hayatının hiçe sayıldığı öne sürüldü. Bebeklerin 14 gün boyunca yoğun bakım ünitesinde tutulduğu, buradaki işlemlerin de SGK’ya fatura edildiği tespit edildi. Bu süre içinde ihmal edilen ve yeterli bakım göremeyen bebeklerin hayatını kaybettiği öne sürüldü. Tam donanımlı hastanelerin yoğun bakım üniteleri bomboş olduğu halde bebeklerin doktor bile bulunmayan hastanelere yönlendirildiği tespit edildi. Sağlık çalışanlarının 1 milyar TL’lik vurgu yaptığı iddia edildi. Akademisyenlerden oluşan heyetin konuyla ilgili raporu tamamladığı ve iddianame dosyasına girdiği öğrenilirken 25 sağlık çalışanın tutuklandığı, soruşturmanın da genişletilerek sürdüğü kaydedildi.
İstanbul Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin 15 sanıklı davada son sözler alınacak Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin kamu görevlilerinin yargılandığı ve Yargıtay’ın 15 sanık yönünden verdiği bozma kararının ardından yeniden görülen davada mahkeme, sanıkların son sözlerinin alınarak kararın açıklanması için duruşmayı erteledi. Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin kamu görevlilerinin yargılandığı ve Yargıtay’ın 15 sanık yönünden kısmen bozduğu davanın yeniden görülmesine devam edildi. İstanbul 14.Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı. Sanık avukatları ile Dink ailesinin avukatları ise mahkemede hazır bulundu. Tutuklu sanık Muharrem Demirkale, savunmasını SEGBİS aracılığıyla yapmak yerine mahkeme salonuna gelerek yapmak istediğini ve bunun için mahkemeden süre istediğini söyledi. Savunma yapmadı Mahkeme heyeti ise 17 Temmuz 2024’de sanığın zaten mahkeme huzurunda savunma yaptığını, bu gerekçeyle tekrar süre verilmeyeceğini belirtti. Bunun üzerine sanık Demirkale, ‘’Ben suçsuz olduğum için gerçekten mahkeme huzurunda savunma yapmak istiyorum. Masumum, zerre kadar olayla ilgim yoktur. Bu yüzden huzurunuzda savunma yapmak isterim’’ ifadelerini kullandı. Mahkemece savunma yapması beklenen Demirkale savunmasını bu şekilde yapmayacağını yineledi. ‘’Bu iddiaları reddediyorum ve bu iftirayı atan herkesten bu dünyada da öbür dünyada da davacıyım’’ Savunma yapması için söz verilen tutuklu sanık Yavuz Karakaya, ‘’Mütalaayı kabul etmiyorum. Benim bu cinayet olayıyla ilgili uzaktan, yakından alakam yoktur. Bu iddiaları reddediyorum ve bu iftirayı atan herkesten bu dünyada da öbür dünyada da davacıyım. Hakkımı helal etmiyorum. Sahte deliller üretilmiştir. Bu dosya kumpas dosyasıdır. Tahliyemi talep ederim’’ şeklinde konuştu. Sanıkların avukatları da esasa ilişkin mütalaaya karşı savunmalarını yaptılar. Son sözler alınarak karar açıklanacak Ara kararını açıklayan mahkeme, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. Heyet, sanıkların son sözlerinin alınmasının ardından kararın açıklanması için duruşmayı 10 Ocak 2025 tarihine erteledi. Mütalaadan Açıklanan mütalaada, 2007’de uzman çavuş olarak görev yapan sanık Veysal Şahin, albay olarak görev yapan Ali Öz, astsubay kıdemli başçavuş olarak görev yapan Gazi Günay, müdür yardımcısı olarak görev yapan Hasan Durmuşoğlu, polis memuru olarak görev yapan Mehmet Ayhan, astsubay başçavuş Okan Şimşek, polis memuru Onur Karakaya ve şube müdür yardımcısı Osman Gülbel’in ‘tasarlayarak kasten öldürme’ ile ‘anayasayı ihlal’ suçlarından 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması talep edildi. 2007’de uzman çavuş olarak görev yapan Bekir Yokuş’un ‘tasarlayarak kasten öldürmeye yardım’ ve ‘Anayasayı ihlal’ suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ile 22 yıl 6 aydan 30 yıla kadar hapis cezası talep edilen mütalaada, yüzbaşı Muharrem Demirkale’nin ise ‘tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis, ‘anayasayı ihlal’ suçundan davanın reddine karar verilmesi istendi. Açıklanan mütalaada, astsubay kıdemli başçavuş Yavuz Karakaya’nın ‘tasarlayarak kasten öldürmeye yardım’ suçundan 22 yıl 6 aydan 30 yıla kadar hapis cezası istenirken, sanığın ‘anayasayı ihlal’ suçu yönünden davanın reddine karar verilmesi talep edildi. 1 sanığın dosyasının ayrılması talep edildi Mütalaada, sanıklar Mehmet Ali Özkılınç, Şükrü Yıldız ve Volkan Şahin’in haklarında kesin ve yeterli delil elde edilemediği gerekçesiyle beraatlarına karar verilmesi talep edilirken, hakkında yakalama kararı bulunan sanık Faruk Sarı’nın ise dosyasının ayrılması istendi.