SAĞLIK - 24 Ağustos 2024 Cumartesi 11:00

Kastamonu’da aile hekimlikleri 6 ayda 30 hastaya erken kanser teşhisi koydu

A
A
A
Kastamonu’da aile hekimlikleri 6 ayda 30 hastaya erken kanser teşhisi koydu

Kastamonu’da son 6 ayda aile hekimliklerince yapılan yapılan tarama ve alınan kan tahlilleri ile 30 hastaya kanser teşhisi konuldu. Erken kanser teşhisi konulan hastalar, tedavi altına alındı.


Sağlık Bakanlığı tarafından 2005 yılında hizmete alınan "Aile Sağlığı Merkezi" uygulaması, kanser taramasından aşılamaya, kronik hastaların takibinden, gebe ve yaşlı takiplerine kadar her alanda vatandaşlara ücretsiz hizmet veriyor. Aile hekimleri, verdikleri hizmetlerle hem hastanelerin yükünü azaltıyor hem de yaptıkları testlerle hastalıkların erken teşhis edilmesini sağlıyor. Bu çerçevede Kastamonu’da bulunan aile sağlığı merkezlerine son 6 ayda 800 bin hasta müracaat etti. 6 ayda 3 bin 400 kişi meme kanseri taraması yapılırken, bu taramalarda 245 hastada riskli durum tespit edildi. Enken tanı ile meme kanseri teşhisi konulan 13 hastanın tedavisine başlanıldı. Ayrıca Kastamonu’da son 6 ayda yapılan taramalarda 8 hastaya kolon kanseri, 9 hastaya rahim ağzı kanseri teşhisi konuldu. Erken tanı konulan hastaların tedavilerine ise kısa sürede başlanıldı. Ayrıca, son 6 ay içerisinde aile sağlığı merkezlerinde onlarca hastaya ve çocuğa aşılama yapılırken, 800 anne ve bebeği evinde ziyaret edildi.


Öte yandan, poliklinik hizmetleri, koruyucu sağlık hizmetleri, 15-49 yaş kadın izlemleri, gebe ve lohusa izlemleri, bebek ve çocuk izlemleri, obezite izlemleri, aile planlaması, enjeksiyon ve pansuman ve tetkik ve tahlil gibi birçok hizmet veren aile sağlığı merkezleri, vatandaşların kısa sürede sağlık hizmeti almasını sağlıyor.



“Son 6 ayda aile hekimliklerinde 30 hastaya kanser teşhis konuldu”


Aile sağlığı merkezlerinin sağlık hizmetlerinde büyük rol oynadığını söyleyen Kastamonu İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Çağdaş Derdiyok, “Sağlık Bakanlığı’na bağlı aile hekimliği sistemi 2005 yılında Düzce’nin pilot il olarak seçilmesiyle başlamış, Kastamonu’da ise 2008 yılında faaliyete geçmiştir. Şu anda Kastamonu’da 53 aile sağlığı merkezi ve 124 aile hekimimiz ile birlikte birinci basamak sağlık hizmeti vermekteyiz. Aile hekimliği sisteminin kurulmasının amacı coğrafi bölgelerdeki farklılıkları rahatlatmak, koruyucu hekimliği öne çıkarmayı sağlamak, tedavi edici hizmetlerle birlikte insanlarımıza daha uygun şartlarda hizmet verilmesini sağlamak. Aile hekimliği kendi sorumluluğu altındaki bireyleri bir hastalık çerçevesinde değil, bütüncül bir yaklaşımla riskler, sağlık koşulları, psiko-sosyal çevresi, mevcut kronik hastalıklarıyla birlikte aslında bir bütün olarak değerlendirir. Aile hekimi, kişinin kendisinden sonra sağlık problemlerini bilen ikinci kişidir. Aile hekimi, sorumluluğu altındaki kişilerin hastalıklardan korunması için gerekli tedbirleri de alır. Burada amacımız hastanın hasta olmasından çok koruyucu hekimlik olarak neler yapılabileceğine dair düşüncelerdir. Çözümü uzmanlık ya da özel donanım gerektiren sağlık problemlerinde danışmanlık hizmetleri ve diğer hekimlere, diş hekimlerine ya da ikinci veya üçüncü basamak sağlık kuruluşlarına yönlendirir. Dolayısıyla aile hekimine kayıtlı kişilerin aynı zamanda sağlık danışmanı olarak yol gösterir. Bu açıdan aile hekimleri, bireylerin zaman kaybına yol açacak yanlış yönlendirmeleri, düzensizlikleri, gereksiz sağlık harcamalarının da önleyici etkiye sahiptir. Bu sebeple ikinci basamaktaki gereksiz yığılmalarında önüne geçmektedir” dedi.



"6 ayda 3 bin 400 kişiye meme kanseri taraması yaptık"


Kastamonu’da son 6 ayda sadece aile hekimine başvuran 800 bin hastanın olduğunu belirten Derdiyok, “Bilindiği üzere aile hekimlikleri tarafından hem rahim ağzı hem kolon hem de meme kanseri taramaları yapılıyor. Kastamonu’da son 6 ayda 3 bin 400 kişiye meme kanseri taraması yaptık. Bu taramalarda 245 hastada riskli durum ile karşılaştık. Bu hastalardan 13 tanesi hiçbir tanısı olmaması rağmen yapılan mamografi taramaları ile birlikte aslında erken tanıya ulaşmışlardır. Erken tanı sayesinde şu anda bu hastaların tedavileri başlamıştır. Aynı durumu aldığımız kan tahlilleri sonucunda kolon kanserinde de böyle bir durum ile karşılaşıyoruz. İlimizde son 6 ayda 8 hastayı sadece aile hekimlerinden tarama nedeniyle aslında bulunmuştur. 8 hastamıza bu sayede erken teşhis konulmuştur. Aynı durum serviks (rahim ağzı) kanseri için de geçerlidir. Bu kişileri taramamız sayesinde son 6 ayda 9 kişinin erken tanısına vesile olmuş durumdayız. Amacımız bu değil, bizler aile hekimliklerine sadece hasta olunduğunda gidilen yerler olarak görmüyoruz. Amacımız, aile hekimliklerinin aslında bir sağlık danışmanı olduğu ve koruyucu sağlık hizmetlerinin burada devreye girmesidir. Bu da ilimizde hep yaptığımız kanser taramalarıyla hem sağlık danışmanlığıyla bunu sağlamaya çalışıyoruz. Çünkü aile hekimlikleri aslında kişilerin ulaşabileceği en yakın sağlık kuruluşlarıdır. Olay sadece hastalık değil, burada bütünleşik bir sağlık sisteminden bahsediyoruz. Biz koruyucu hekimliğin en az sağlık kadar önemli olduğunu, hasta olmamak açısından neler yapabileceğimizi aile sağlığı merkezlerimizde verdiğimizi düşünüyoruz. Bu konuda amacımız tüm kişilerin hasta olmadan aile sağlıklarına danışmaları, aile sağlığı merkezlerini ziyaret etmeleri ve yapılan tıbbi tedavi ve teşhis harici desteklerden de yararlanmalarını istiyoruz” diye konuştu.



“Aile hekimi, kişiye yönelik koruyucu, tedavi ve rehabilite edici sağlık hizmetlerini sunar”


Karamuklar Aile Sağlığı Merkezi Aile Hekimi Dr. Murat Bulut ise, “Aile hekimi, kişiye yönelik koruyucu sağlık hizmetleri ile birinci basamak teşhis, tedavi ve rehabilite edici sağlık hizmetlerini, yaş, cinsiyet ve hastalık ayrımı yapmaksızın, her kişiye kapsamlı ve devamlı olarak vermekle yükümlü, gerektiği ölçüde gezici sağlık hizmeti veren ve tam gün esasına göre çalışan aile hekimliği uzmanı veya bakanlığın öngördüğü eğitimleri alan uzman tabip veya tabiplerdir. Aile sağlığı çalışanları, aile hekimi ile birlikte ekip anlayışı içerisinde aile hekimliği hizmetlerini sunmak üzere, sözleşmeli çalıştırılan veya bakanlıkça görevlendirilen hemşire, ebe, sağlık memuru ve acil tıp teknisyenleridir. Aile hekimi, kişiye yönelik koruyucu sağlık hizmetleri ile birinci basamak tanı, tedavi, rehabilitasyon ve danışmanlık hizmetlerini verir. Aile hekimi, kendisine kayıtlı kişileri bir bütün olarak ele alıp, kişiye yönelik koruyucu, tedavi ve rehabilite edici sağlık hizmetlerini sunar. Sağlıkla ilgili olarak kayıtlı kişilere rehberlik yapar, sağlığı geliştirici ve koruyucu hizmetler ile ana çocuk sağlığı ve aile planlaması hizmetlerini verir. Kayıtlı kişilerin yaş, cinsiyet ve hastalık gruplarına yönelik izlem ve taramaları yapar. Periyodik sağlık muayenesi yapar, tetkik hizmetlerinin verilmesini sağlamak ya da bu hizmetleri verir. Kendisine kayıtlı kişileri yılda en az bir defa değerlendirerek sağlık kayıtlarını günceller. Evde takibi zorunlu olan özürlü, yaşlı, yatalak ve benzeri durumdaki kendisine kayıtlı kişilere evde veya gezici/yerinde sağlık hizmetlerinin yürütülmesi sırasında kişiye yönelik koruyucu sağlık hizmetleri ile birinci basamak tanı, tedavi, rehabilitasyon ve danışmanlık hizmetlerini verir. Aile sağlığı merkezi şartlarında tanı veya tedavisi yapılamayan hastaları sevk etmek, sevk edilen hastaların geri bildirimi yapılan muayene, tetkik, tanı, tedavi ve yatış bilgilerini değerlendirir, entegre sağlık hizmetinin sunulduğu merkezlerde gerektiğinde hastayı gözlem amaçlı yatırarak tetkik ve tedavisini yapar. Aile sağlığı merkezini yönetir, birlikte çalıştığı ekibi denetler ve hizmet içi eğitimlerini sağlar. İlgili mevzuatta birinci basamak sağlık kuruluşları ve resmi tabiplerce kişiye yönelik düzenlenmesi öngörülen her türlü sağlık raporu, sevk evrakı, reçete ve sair belgeleri düzenler” şeklinde konuştu.


Aile hekimlerini çalışma saatleri içinde müracaat edebileceklerini söyleyen Dr. Bulut, “Kayıtlı olduğumuz aile hekimini değiştirmek istersek e-Nabız üzerinden talep oluşturabilir, aile sağlığı merkezinin bulunduğu toplum sağlığı merkezine dilekçe ile başvurabilir veya geçmek istediğimiz aile hekimliği birimine dilekçe verebiliriz. Yeni doğan bebekler annesinin kayıtlı olduğu aile hekimine sistem tarafından otomatik olarak kayıt edilmektedir. Aile hekiminize çalışma saatleri içinde müracaat edebilirsiniz. Aile hekiminiz esnek mesai veya gezici sağlık hizmeti uygulamasına göre çalışmakta ise polikliniğin giriş kapısına bu planı asmaktadır. Bu plan uzun süreli belirlendiği için bir kez bu çalışma planını öğrenmeniz yeterli olacaktır. Kısa süreli başka bir ile gittiğimizde orada hizmet veren herhangi bir aile sağlığı merkezinden hizmet alabilirsiniz. Fakat kendi aile hekiminizin olduğu bölgede başka bir aile hekiminden hizmet alamazsınız. Örneğin Kastamonu merkezde kayıtlıysanız merkezde bulunan başka bir hekimden hizmet alamazsınız. Aile hekiminiz izinli ise yerine vekalet eden veya görevlendirilen hekimden hizmet alabilirsiniz. Ancak aile hekiminiz esnek mesai izninde veya gezici sağlık hizmetinde ise acil vakalar dışında başka hekimden hizmet alamazsınız. Çünkü bu hizmetler birimin hizmetleridir ve kişiler bu plana uygun zamanlarda ASM’lere başvuru yapmalıdır. Tüm sağlık kuruluşlarında olduğu gibi aile hekimliklerinde öncelik sırası Bakanlığımızın genelgesi ile belirlenmekte ve sistem tarafından otomatik olarak yapılmaktadır” ifadelerini kullandı.



Kastamonu’da aile hekimlikleri 6 ayda 30 hastaya erken kanser teşhisi koydu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir İzmir’de yolcu minibüsünde cinayet İzmir’in Bornova ilçesinde bir yolcu minibüsü içerisinde, kimliği belirsiz kişi veya kişiler tarafından tabancayla vurulan 28 yaşındaki adam hayatını kaybetti. Olayın ardından kaçan şüpheliyi yakalamak için polis ekipleri tarafından çalışma başlatıldı. Olay, saat 22.00 sıralarında Evka 3 Mahallesi’nde bulunan yolcu minibüsü son duraklarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre 35 M 8569 plakalı Alsancak-Evka3 hattında bulunan Doğukan Akgün (28), araç içerisinde bulunduğu esnada kimliği belirsiz kişi veya kişiler tarafından silahlı saldırıya uğradı. Doğukan Akgün, tabancadan vücuduna isabet eden mermilerle ağır yaralanırken olayı gerçekleşen şüpheli veya şüpheliler kaçarak kayıplara karıştı. Çevre sakinlerinin ihbarı üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Polis tarafından çevrede güvenlik önlemleri sağlanırken sağlık ekipleri tarafından yapılan kontrolde Doğukan Akgün’ün hayatını kaybettiği belirlendi. Savcı tarafından yapılan incelemenin ardından Akgün’ün cenazesi, İzmir Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü ekipleri, cinayetin gerçekleştiği minibüs ve çevresinde araştırmalar yaparken Asayiş Şube Müdürlüğüne bağlı Cinayet Büro Amirliği ekipleri, olayı gerçekleştiren şüpheli veya şüphelileri yakalamak için çalışma başlattı. Olayla ilgili başlatılan soruşturma sürüyor.
İstanbul Fatih’te 3 katlı metruk bina çöktü: 1 yaralı İstanbul Fatih’te 3 katlı metruk binada akşam saatlerinde çökme meydana geldi. O esnada çöken binanın yanından geçen 1 kişi yaralandı. Olay yerine çok sayıda itfaiye ve AFAD ekibi sevk edildi. Emniyet güçleri çöken binanın çevresinde geniş güvenlik tedbirleri aldı. Olay, Fatih’in Zeyrek Mahallesi Büyükkaraman Caddesi’nde yer alan 3 katlı metruk bir binada meydana geldi. Edinilen bilgiye göre saat 23.00 sıralarında çökme nedeniyle yaşanan olay sırasında caddeden geçmekte olan bir şahıs yaralandı. Şans eseri can kaybı yaşanmayan olayda metruk binanın giriş katında kuaför dükkanı işletmecisi olan Adnan Işık binanın yıkılacağını anlayınca son anda binadan kaçarak enkaz altında kalmaktan kurtuldu. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda polis, itfaiye, AFAD ve sağlık ekibi sevk edildi. Ekiplerin çalışmaları sırasında hassas burunlu K9 köpeği ve cihazlarla göçükte arama çalışması yapıldı. Enkazın çevresi zabıta ekipleri tarafından demir bariyerlerle kapatıldı. Çöken metruk binanın bitişiğinde bulunan 4 katlı apartman binası tedbir amaçlı olarak tahliye edildi. Yaşanan olayla ilgili açıklamada bulunan Fatih Belediye Başkanı Mehmet Ergün Turan, “Yıkılmış yeniden yapılan bir bina kazısı vardı. Yanında da eski tarihi bir bina vardı. Muhtemelen bu kazıdan da etkilenen bu tarihi tescilli bina, üst katları boş alt katında bir berber esnafımız vardı. Bu binada bir çökme meydana geldi. Biz de buraya kadar geldik, incelemeleri yaptık. Şu anda itfaiyemiz ve AFAD’ımız incelemeleri yaptı. Yoldan geçen bir vatandaşımızın üzerine birkaç parça taş düştü ama ayakta şu anda hastanede tedavi görüyor. Allah’a şükür hayatı bir tehlike olmadığı söyleniyor. İçeride de yapılan aramalarda İnşallah herhangi bir can kaybı olmadan atlatılmış olacak. Yandaki yine tarihi bir bina, burası tarihi binaların olduğu bir yer. Tedbiren o binayı da boşaltıyoruz şimdi. Kapıyı açan kimse yok ama itfaiye üst kattan giriyor ki içeride uyuyan olur bir şey olur. Yandaki bina çökecek gibi durmuyor ama olur ki bu akşam bir deprem olabilir, Allah göstermesin o zaman bu binada çökmüş olur. O yüzden tedbiren boşaltmak durumundayız." açıklamasında bulundu. Yıkılan binanın alt katında kuaför işletmecisi olan Adnan Işık, “Bugün çatırtı sesi geldi. Ses gelince ben binanın çökeceğini anlayıp kaçtım. Orada kiracıyız, birazdan mal sahibi de gelecek. Berber dükkânıydı. Dışarı kaçtım. Biraz ayağım burkuldu ama önemli değil. Başka bir şeyim yok. Yan tarafta inşaat vardı. O inşaatın temelinden dolayı oldu. İnşaatın temeli çok kazıldı ondan oldu. İnşaat sahibi, yarın beton dökülecek dedi. Yarına kalmadan gitti.” dedi. Olayın şahitlerinden Muzaffer Çelen, “Bina meyilliydi. Zaten hafif çatlaklık vardı. Eve giderken Adnan’a burada fazla durma bu bina çöker, dedim. Öyle şakalaştık. Eve gittim. Yarım saat sonra telefon geldi. Bina çöktü dediler. Bizim binada bir şey yok Allah’tan. 1 yaralı varmış. Ben tanımıyorum. Yoldan geçen bir arkadaşmış. Hafif yaralanmış. Binanın yan tarafında temel kazdılar. Temel kazıldığı için bina boşa çıktı yıkıldı. Yıkılmasın diye istinat duvarı yapılıyordu ama dayanamadı yapılana kadar." şeklinde konuştu. Binada yaşanan çökme sonrası park halindeki aracı zarar gören Besim Ertaş, ”İşten geldim. Buraya park ettim. Eve gittim. 10 dakika sonra telefon geldi. Binanın yıkıldığını söylediler. Benim arabamın sol tarafı hasar gördü. Fotoğraflarını çektirdim. Sonra arabayı oradan çektim. Buranın yıkılacağı belliydi. Burası boş olduğu için çektim. Ben oraya çektiğim anda bile yıkılabilirdi. Allah’tan bina yan tarafa doğru yıkılmış. Caddeye doğru yıkılsa arabaların içinde bile olsak ölebilirdik. Yan tarafında temel kazısı yapılmıştı. Ben evvelsi gün orayı kazanlara bu bina tehlikeli, her an yıkılabilir diye söyledim. Altını kazdınız. Bir önlem alın en azından. Bir şey olmaz dediler bana. 10 dakika önce orada olsam arabanın içinde bulunacaktım.” dedi. Zabıta ekipleri bölgede güvenlik amaçlı bekleyişini sürdürüyor.
Diyarbakır Narin Güran cinayetinde serbest bırakılanlar jandarma eşliğinde adliyeden çıktı Diyarbakır’da Narin Güran cinayetinde serbest bırakılanlar jandarma eşliğinde otobüsle adliyeden ayrıldı. Bağlar ilçesi Tavşantepe Mahallesi’nde 21 Ağustos günü kaybolan, 8 Eylül’de cansız bedeni bulunan 8 yaşındaki Narin Güran cinayetine ilişkin Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturma kapsamında aralarında annesi, babası ve yakınlarının da bulunduğu 22 şüpheli gözaltına alınmıştı. Şüpheliler, jandarmadaki ifade işlemlerinin ardından bu sabah saatlerinde adliyeye sevk edildi. 1’i Cumhuriyet Başsavcı Vekili ve 3 cumhuriyet savcısı tarafından 22 şüphelinin ifade işlemleri tamamlandı. Sorgunun ardından anne Yüksel Güran, ‘Kasten öldürme suçuna iştirak etmek’, ağabeyi Enes Güran, ‘Kasten öldürme suçuna iştirak etmek’, kuzen Muhammet K., ‘Suçluyu kayırma, suç delillerini yok etmek’, kuzeni B. G., ‘Suçluyu kayırma, suç delillerini yok etmek’, yengesi M.G., ‘Suçluyu kayırma, suç delillerini yok etmek’, tutuklu amca Salim Güran’ın işçisi Mehmet Salim A., ‘Suçluyu kayırma, suç delillerini yok etmek’, diğer işçi Ramazan A., ‘Suçluyu kayırma, suç delillerini yok etmek’, halasının eşi Mehmet Şevket K., ‘Suçluyu kayırma, suç delillerini yok etmek’ ve amcası F.G., ‘Suç delillerini yok etmek’ suçlamalarıyla tutuklama talebiyle Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edildi. Narin’in babası Arif Güran’ın da aralarında bulunduğu 13 kişi serbest bırakıldı. Serbest bırakılan 3 kişiye adli kontrol şartı getirildi. Serbest bırakılanlar jandarma eşliğinde otobüsle adliyeden ayrıldı.