KÜLTÜR SANAT - 07 Nisan 2025 Pazartesi 17:13

Kars’ta tarihi tabyalar yok oluyor

A
A
A
Kars’ta tarihi tabyalar yok oluyor

Osmanlı-Rus savaşlarına tanıklık eden, Anadolu’nun doğusundaki savunma hatlarının en önemli yapılarından biri olan Kars’taki tarihi tabyalar, ilgisizlik ve bakımsızlıktan dolayı yok olma tehlikesiyle karşı karşıya.


19. yüzyılda inşa edilen ve Kars’ın savunma tarihinde hayati rol oynayan bu askeri yapılar, bugün kaderine terk edilmiş durumda. Koruma altına alınması gereken birçok tabya, defineciler tarafından tahrip edilirken, bazıları ise çevresel koşullar ve bakımsızlık nedeniyle her geçen gün biraz daha harabeye dönüyor.


Kültürel miras uzmanları ve tarihçiler, tabyaların yalnızca askeri değil, aynı zamanda mimari ve kültürel açıdan da büyük öneme sahip olduğunu vurguluyor. Kars Kalesi’ni çevreleyen bölgelerde bulunan Karadağ Tabya, Gemli Tabya ve daha niceleri, tarih bilincinin kaybolmasıyla birlikte göz ardı ediliyor.


Karslı vatandaşlar ise bu tarihi yapıların restore edilerek turizme kazandırılmasını istiyor. Tabyaların yok olduğunu ifade eden Ayhan Yılmaz, "Bu tabyalar bizim geçmişimiz, kimliğimiz. Onlara sahip çıkmazsak bir daha geri getiremeyiz" diyerek yetkililere çağrıda bulundu.


Turizmciler ise bu tarihi yapıların restore edilerek hem kültürel mirasa sahip çıkılabileceğini hem de Kars’ın turizm potansiyelinin arttırılabileceğini belirtiyor. Ancak mevcut durumda tabyaların çoğu, yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya. Kars’taki tarihi tabyaların sessiz çığlığı, ilgililerin harekete geçmesini bekliyor.



Kars’ta tarihi tabyalar yok oluyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı: "Gıda arz güvenliğine ilişkin bir problem yok" Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, olumsuz hava şartları sonucu bazı bölgelerde yaşanan zirai don olayı ile ilgili bütün ekiplerin sahada gerekli çalışmaları yürüttüğünü belirterek, "Başta hububat, baklagiller ve yağlı tohumlar olmak üzere stratejik öneme sahip tarım ürünlerinde, yurt içi gıda arzını olumsuz yönde etkileyecek bir risk bulunmuyor" dedi. Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı, Bakanlık bürokratları ile olumsuz hava şartları nedeniyle bazı bölgelerde yaşanan zirai don ile ilgili değerlendirme toplantısı gerçekleştirdi. Toplantı sonrası açıklama yapan Bakan Yumaklı, küresel iklim değişikliğinden en çok etkilenen ülkelerin başında coğrafi konumu itibarıyla Türkiye’nin geldiğine dikkati çekti. Tarımsal üretimin de hava şartlarığndan en çok etkilenen sektörlerin başında geldiğine işaret eden Yumaklı, özellikle son 4 günde hava sıcaklıklarındaki ani düşüşler sonucu ülkenin belli bölgelerinde zirai don, kar yağışı, dolu olaylarıyla karşı karşıya kalındığını anımsattı. Tüm üreticilere ve çiftçilere bir kez daha geçmiş olsun dileklerimi ileten Yumaklı, şöyle konuştu: "Tarım ve Orman Bakanlığı olarak elbette hava hareketlerini çok yakından takip ediyoruz. Dolasıyla bu hava hareketleri olmadan önce de önümüzdeki dönemde neler olacağına dair değerlendirmeleri yaptık. Don olaylarının görülebileceği illerimizde Tarım ve Orman Bakanlığı ekiplerimiz üreticilerimizi ikaz ettiler. Onlarla birlikte bu zirai donun etkilerinin minimuma indirebilecek çalışmaları başlattılar. Don olayı sonrasında ise bütün ekiplerimiz sahada hasar tespit çalışmaya başladı. Özellikle geçtiğimiz cuma gecesi eksi 15’lere kadar sıcaklık düştü. Çoğu hasarında en çok gerçekleştiği dönem bu gece oldu." Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı da detaylı olarak bilgilendirdiğini belirten Yumaklı, Erdoğan’ın da çalışmaların süratle gerçekleşmesini ve hızlıca tamamlanması yönünde talimat verdiğini vurguladı. Sahadaki çalışmaların devam ettiğini belirten Yumaklı, şunları söyledi: "Henüz hasar tespit çalışmaları devam ederken, ‘ülkemizdeki bütün tarımsal faaliyetin bundan olumsuz etkilendiği, bizim gıda arz güvenliği açısından büyük bir felaketle karşı karşıya olduğumuz ve yurt dışına bağımlı olunacağı’ gibi yorumlara rastladık. Bunların kesinlikle iyi niyetli yorumlar olmadığını belirtmek istiyorum. Başta hububat olmak baklagiller ve yağlı tohumlar olmak üzere stratejik öneme sahip diğer tarımsal ürünlerde hasar söz konusu değil. Ancak eksi 15 dereceye kadar düşen sıcaklıklar sonucu oluşan don olayı, ülkemizin belli bölgelerinde meyve çeşitlerini maalesef etkilemiştir." "Gıda arz güvenliği açısından bir tehlike bulunmuyor" İlk tespitlere ve saha gözlemlerine göre kayısı, üzüm, elma, şeftali, nektarin gibi bazı meyve gruplarında farklı derecelerde hasar meydana geldiğini dile getiren Yumaklı, "Özetle 206 çeşit tarım ürünü üretimiyle dünyada bu anlamda nadir örneklerden biri olan ülkemizde, son yaşanan don olayı sonrasında stratejik ürünlerle ilgili olarak gıda arz güvenliğine ilişkin herhangi bir problem olmadığını belirtmek istiyorum. Meyve grubundaki hasarın boyutu da halihazırda devam eden çalışmalar sonucu ortaya çıkmış olacak. Hava şartlarının mevsim normallerine dönmeye başladığı ve üretim süreçlerinin devam ettiği dikkate alındığında, üretimin devamlılığını dönük Tarım ve Orman Bakanlığı olarak her türlü gerekli çalışmayı yürütüyoruz. Bu olay da göstermiştir ki; don, dolu, sel ve kuraklık gibi olumsuz durumlardan etkilenmemek için Tarım Sigortalarının (TARSİM) yaptırılması son derece hayatidir. Bunun poliçe beledinin yüzde 70’i devletimiz tarafından karşılanmaktadır. Ayrıca kayıtlılık da son derece önemlidir. Dolasıyla Çiftçi Kayıt Sistemi’ne kayıt olanların hasar tespitleri çok daha kolay ve hızlıca yapılmaktadır. Buradan bütün çiftçilerimize mutlaka bir tarımsal üretim yapıyorsanız tarım sigortasını yaptırın ve Çiftçi Kayıt Sistemi’ne mutlaka kayıt olun. Bu zamana kadar olduğu gibi Tarım ve Orman Bakanlığı olarak gıda arz güvenliğimizi sağlayan çiftçilerimizin hemen yanında olmaya devam edeceğiz" şeklinde konuştu.