GÜNDEM - 25 Eylül 2024 Çarşamba 13:33

Vali Hüseyin Engin Sarıibrahim, Karaman’a veda etti

A
A
A
Vali Hüseyin Engin Sarıibrahim, Karaman’a veda etti

Son çıkan kararname ile Mülkiye Başmüfettişliğine atanan Karaman Valisi Hüseyin Engin Sarıibrahim için veda töreni düzenlendi.


Sarıibrahim, kendisine bu görevi layık gördüğü için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür etti. Anadolu insanı ve coğrafyasına hizmet etmenin kendisi için büyük bir gurur olduğunu belirten Sarıibrahim," Anadolu’nun insanlarına, hiçbir dil, ırk, inanç, siyasal parti ayrımı gözetmeden bu değerli insanların dünyaya, medeniyeti, ahlakı, inancı, eşitliği, refahı ve adaleti getireceği inancımızla çalıştık. Hocalarımız bu toprağa hizmet etmenin kutsal bir görev olduğunu hep anlattılar. Bu ülkeye hizmet etmenin insanın hayatında yaşayabileceği en büyük gurur, mutluluk ve şeref olduğunu düşünüyorum" dedi.


Karaman’daki görevinin hayatında önemli yeri olduğunu anlatan Sarıibrahim, "Karaman’ın benim gönlümde her ilçesiyle ayrı bir yeri ve değeri var. Anadolu’nun beşiği gerçekten burası. 1990 yıllarda kazandığı ekonomik ivmeyle beraber gerçekten başka bir yere dönüşmüş. Bugün Karaman’ın Orta Anadolu’da ufku en açık illerden olduğunu düşünüyorum. Burada gerçekten üreten insanlar var. Üreten bir kabiliyet ve yetenek var" diye konuştu.


Konuşmanın ardından Sarıibrahim, kendisini uğurlamaya gelenlerle valilik konutu bahçesinde vedalaştı, hatıra fotoğrafı çektirdi.



Vali Hüseyin Engin Sarıibrahim, Karaman’a veda etti

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bilecik ’Pabucu dama atılmak’ deyimi buradan geliyor Bilecik’te düzenlenen Ahilik Haftası kutlamalarında ’usta’ olmak için heyetin önüne çıkan kişinin yaptığı ayakkabılarda hile tespit edilmesi üzerine ceza olarak pabucunun dama atıldı. ’Pabucu dama atılmak’ deyimi buradan geldiği öğrenildi. Şeyh Edebali Külliyesinde düzenlenen “Ahilik Haftası” kutlamaları saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Programa Bilecik Valisi Şefik Aygöl, Bilecik Belediye Başkan Yardımcısı Sabri Çobanoğlu, Bilecik Cumhuriyet Başsavcısı Burak Olgun Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Zafer Asım Kaplancıklı,İl Jandarma Komutanı Albay Ferdi Erbakıcı, kurum müdürleri ve davetliler katıldı. "Ahilik iş ahlakı hususu ifade ediyor" Mehter takımın gösterisinin ardından burada bir konuşma yapan Bilecik Valisi Şefik Aygöl, "Medeniyetimize bahşedilen ahilik kültürünün temsilciliğini yaptığımız Şeyh Edebali hazretlerinin huzurunda sizlere hitap etmekten mutluluk duyduğumu ifade etmek istiyorum. Aslında ahilik birçok anlamı aslında iş ahlakı hususu ifade ediyor. Yani bizim iş ahlaki biz ahilik kültüründe özellikle medeniyetimiz yıllarca çok güzel bir şekilde temsilen ustaya saygıyı, çırağa sevgiyi, kalfaya sevgi, öğretti bizlere helalinden kazanmayı lazım olduğunda fazlada komşusuna da gelen misafirlerini iyiliği yapmayı öğretti bizlere ahilik dediğimiz hususun aslında özetidir" dedi. Ceza olarak pabucu dama atıldı Konuşma sonrası devam eden programda ahi heyetine ustalığa geçmek için müracaat eden kişilerin yaptığı eşyalar getirildi. İlk olarak usta olmak isteyen kişi, yaptığı pabuçları getirirken bunlar heyet tarafından beğenilmedi. Ahi Baba hileli malzeme kullanıldığı gerekçesi ile şahsa ustalık vermezken ceza olarak da pabuçları dama attırdı. ’Şed Kuşatma’ töreni gerçekleştirildi Ardından terzi ustasının yaptığı malzemeler beğenilerek kendisine ustalık verildi. Şahsa temsili ’Şed Kuşatma’ töreni gerçekleştirilirken esnaf olmaya aday yamak ve kalfaların usta ilişkisi işlendi. İşini ehli ile yapmayan yamak ve kalfaların pabuçları dama atılırken günümüzde kullanılan ’pabucu dama atılmak’ teriminin o günlerden bugünlere geldiği öğrenildi. Bilecik’in Ahisi seçildi Tören, İl Kutlama Komitesi tarafından, Bilecik’in Ahisi seçilen Süleyman Sert, ilin kalfası seçilen Hilal Karaaslan ve ilin çırağı seçilen Muhammed Emre Doğan’a Bilecik Valisi Şefik Aygöl tarafından çeşitli hediyeler verildi.
Mersin Mersin’de Ahilik Kültürü Haftası törenle kutlandı Mersin Valiliği himayesinde Mersin Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliğince (ESOB) bu yıl 31’incisi düzenlenen Ahilik Kültürü Haftası kutlamaları, kent esnafını ve protokolünü buluşturdu. Mersin ESOB tarafından düzenlenen Ahilik Kültürü Haftası kutlamaları, Cumhuriyet Meydanı’nda, Mersin ESOB Yönetim Kurulu Başkanı Veysel Sarı’nın Atatürk Anıtı’na çelenk sunumuyla başladı. Katılımcılar, bando eşliğinde Cumhuriyet Meydanı’ndan yürüyerek Kongre ve Sergi Sarayı’na gitti. Kongre ve Sergi Sarayı’nda devam eden törene, Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan, Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, milletvekilleri, kent protokolü, esnaf ve sanatkarlar ile öğrenciler katıldı. ESOB Başkan Veysel Sarı, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı (MTSO) Hakan Sefa Çakır’ın ardından konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Ahilik geleneğinden bahsederek, esnafın çağa ayak uydurması gerektiğini, aksi takdirde çağın getirdiği vahşi düzen içerisinde yok olup gitme tehlikesiyle karşı karşıya kalacaklarını söyledi. Esnafın çok fazla sorunları olduğunu dile getiren Seçer, "Bizler, yani belediyeler olarak elbette ki kendi bölgemizde, kendimize münasip imkanlarımız ve gerçeklerimiz ışığında esnafımıza yardımcı olmak durumundayız. Zaten bunu yapamıyorsak iyi bir belediye başkanı değiliz. Ben nasıl Mersin’de 55 binden fazla esnafımı, 69 odayla teşkilatlanmış bir esnaf sanatkarlar odasını yok sayabilirim? Her zaman kapımız açıktı, şu anda da kapımız açık, kapımız açık olmaya da devam edecek. Bunu geçmiş süre boyunca hepiniz yaşadınız. Çok kritik günler geçirdiniz. Pandemi çok özel günlerdi, ama çok güzel günler diyemeyeceğiz. Ama yardımlaşma açısından gerçekten bizim işin bir övünç kaynağıydı. İşte yardımla, yardımlaşmayla birbirimizin elinden tutmayla bugünleri aşabiliriz. Ama mesele genel anlamda yasal düzenlemelerle, Hükümetin çıkaracağı yasalar ve alacağı kararlarla bu düzeni esnafımızın lehine tahkim etmek. Bütün mesele bundan ibarettir" dedi. "Kümelenme şart, kümelenme için arazi şart" Seçer, yerel sorunların başında esnafın kümelenme sorununun geldiğini ifade etti. Şu anda Mersin’de oto tamircileri, oto galericileri, marangozlar, mobilyacılar, hurdacılar, matbaacılar gibi birçok esnafın şehrin içerisinde mahallede aile sakiniyle beraber yaşadığını belirten Seçer, "Aile sakinleri bundan muzdarip. 5 yıldır bu konuyu konuşuyoruz ama 5 yıldır bir yol alamadık. Bakın Mersin’in meselesi şudur; bir konuyu çok konuşuyor, yol alamıyor. Madem konuşuyoruz yol alalım. Orta sorun duruyor, çözüm yolları da belli ama bunu harekete geçirecek bir mekanizmaya ihtiyaç var. Defaatle bunu söyledim. Buradan yine yineliyorum. Kümelenme şart, kümelenme için arazi şart. Ya hazine, tahsisli olacak Valimizin katkısıyla tabii ki hazinenin meselesi, nerede ne arazisi var, nereyi tahsil edebilir bilemiyorum. Biz Akdeniz ilçemizde 1/5000’lik imar çalışmalarını bitirdik. Şu anda ilçe belediyesi 1/1000’lik imar çalışmalarını devam ettiriyor. Bu bölgelerden meslek erbaplarının arazi tahsis yöntemiyle bir an önce kümelenme sorununu çözmeye yolunda adım atmak zorundayız." "Halk Kart uygulamasını esnaf üzerinden sürdürmeye devam edeceğiz" Belediyenin Alo 185 üzerinden ’Esnaf Masası Projesi’nin sürdüğünü vurgulayan Seçer, 2019’un Ekim ayından bu yana başlattıkları Halk Kart uygulamasını da esnaf üzerinden sürdürmeye devam edeceklerini kaydetti. Şu anda 8 bin 300 vatandaşın Halk Kart aracılığıyla belediyeden aylık gıda yardımı aldığını ifade eden Seçer, "Her ay bu vatandaşlarımızın hesabına 5 milyon TL para yatırıyoruz. 2024 yılında bu gıda desteği 60 milyon TL olacak. Bunları mahalle bakkallarından, küçük esnaflardan alma yöntemiyle sürdürmeyi planlıyoruz" diye konuştu. Mesleki yeterlilik konusuna da değinen Seçer, bu konuda düzenledikleri meslek eğitim kurslarıyla üzerlerine düşen görevi yaptıklarını, bunu diğer kurumların da artırması gerektiğini sözlerine ekledi. "Ahilik; yarenlik, cömertlik, kardeşlik gibi evrensel kavramlarla ifade edilir olmuş" Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan ise 13. asırda Ahi Evran tarafından kurulan teşkilatın, o dönemde mevcut olan mesleklerin en iyi şekilde icra edilmesini öngördüğünü söyledi. Bunu yaparken de ilkeler ortaya konulduğunu ifade eden Pehlivan, "Adeta Fütüvvetname diyebileceğimiz ilkeler. Bu ilkeler hem din ve inanç değerlerinden, hem kültür ve medeniyet değerlerinden, geleneklerden, göreneklerimizden hareketle oluşturulmuş. Bu kapsamda 124’ü mutlak toplam 740 ilke belirlenmiş. Bu ilkeleri bugün tek tek saymaya kalksak belki zamanımız yetmez. Ama özetle Ahilik; yarenlik, cömertlik, kardeşlik gibi evrensel kavramlarla ifade edilir olmuş" dedi. Gençlere Ahilik hakkında arıştırma yapmalarını tavsiye eden Pehlivan, "Çünkü özünde gerçekten baktığınız zaman; bütün insan meziyetlerinin, iyi insan meziyetlerinin, güzel insan meziyetlerinin, güzel ahlakın bütün gereklerini bünyesinde barındırıyor. Zaten bu kuralları hayatımızda hakim kıldığımızda ister esnaf olarak hayatımızı idame ettirelim, ister kamu görevlisi olarak idame ettirelim. Hangi işi yapıyorsak yapalım orada hem kaliteli iş, hem doğru iş, hem dürüst iş ortaya çıkacaktır. O yüzdendir ki ecdadımız önce gönül fethini önemsemiş. Anadolu’ya gelmiş, Anadolu’yu fethetmiş ama Ahi beyleriyle birlikte beldelerin fethinden önce gönüllerin fethini oluşturmuştur. Çünkü gönüller sağlam olursa, gönülde iyi hasletler olursa o gönül zihni de pozitif anlamda yönlendirecektir. Zihnin de pozitif anlamda eserler ortaya koymasını ve mesleğini de insan yararına, insanların menfaatine olacak şekilde icra edecektir" diye konuştu. "Çağı okumak, çağın gereklerini öğrenmek, bu anlamda çok önemli" Dünyanın değiştiğini ve geliştiğini vurgulayan Pehlivan, "Belli mesleklerde el yordamıyla yapılan işler bugün artık makinelerle, bilgisayarlarla yapılıyor. Marangozlukta işte bir zamanlar testere balta kullanırken, rende kullanırken şimdi CNC makinelerinden bahsediyoruz. Ve bu makinelerinin başında onu programlayan, bilgisayar başında çalışanlarımız artık var. Çağı okumak, çağın gereklerini öğrenmek, bu anlamda çok önemli. Ama bunu yaparken de değerler manzumesi içerisinde öğrenmek, değerlerle birlikte öğrenmek, işte arzu ettiğimiz ideal olan yaklaşım" dedi. Mersin’de yürüttükleri çalışmaları ve verilen teşviklere değinen Pehlivan, Milli Eğitim Bakanlığı’nın Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ile Mesleki ve Teknik Eğitim Politika Belgesi çalışmalarını anlattı. Küçük sanayi siteleriyle ilgili yer problemi Kentte özellikle küçük sanayi siteleriyle ilgili yer problemin herkes tarafından bilindiğine işaret eden Pehlivan, şöyle devam etti: "Organize sanayi bölgelerimiz gerçekten sistematik bir şekilde gelişiyor, büyüyor. Bugün itibariyle ilgili bakanlıklarımızı destekleriyle 7 ayrı OSB’miz oldu. Mersin Tarsus OSB’nin 4’üncü etabını açtık ve bütün yer tahsislerini de gerçekleştirdik. Esnaflarımıza, odalarımıza tavsiyemiz şu oldu. Tabii ki bağlı olduğu mevzuatta değişiklikler, farklılıklar olabilir. Ama aynı mantıkta hareket edebiliriz. Nasıl olabilir? Kooperatif kurabiliriz. Belediye başkanımız da bu konuda gerekli destekleri sağlayacaklarını söyledi. Bu telkinlerimizle sağ olsunlar bir karma kooperatif kurma konusunda adım atmak suretiyle karşılık vermiş oldular ve kooperatifi de kurdular. Şimdi üye kayıtlarına başlamış durumdalar. Akdeniz’de bir yerle ilgili bizi de bilgilendirdiler. Zaten hazineye ait olan yerleri de sürekli tarıyoruz. Ama biz de tabii imarın, özellikle 1/5000 ve 1/1000’liklerin bitmesini bekliyoruz. Çünkü oralarla ilgili arsa çapları, yerleşim alanlarından uzaklığı, yakınlığı bunların hesap edilmesi gerekiyor. Şimdi bir sonraki adım olarak esnafımızın beklentisi belediyenin orayı sanayi alanı olarak ilan etmesi. Eğer burası sanayi alanı olarak ilan edilirse hazineye ait olan yerlerle ilgili zaten belli kolaylıklar gündeme gelecektir." Bu konuda beklenti içerisinde olan herkesin kooperatife sahip çıkması gerektiğini vurgulayan Pehlivan, küçük sanayi siteleriyle ilgili çözüm için OSB mantığından esinlenerek bir adım attıklarını kaydederek, "OSB’lerde biz nasıl mesafe alıyoruz? Kamu kaynağı kullanmamıza bile gerek kalmıyor. Niye? Ön tahsisler yapmak suretiyle bütçe oluşturuyoruz. O bütçemizi oranın altyapısında kullanıyoruz. Yolunda, kanalizasyonunda, içme suyunda, elektriğinde ve benzeri. Dükkanı yatırımcı yapıyor. O modelden esinlenerek bir adım attık. Bunun devamını inşallah hep birlikte getirelim" diye konuştu. AK Parti Mersin Milletvekili Ali Kıratlı ile CHP Mersin milletvekili Hasan Ufuk Çakır’ın da konuşma yaptığı etkinlikte temsili şed kuşanma töreni yapıldı. Halk oyunları gösterinin de gerçekleştirildiği etkinlikte yılın ahisi ile yılın çırağı ve kalfasına ödülleri verildi. Etkinlik kapsamında geleneksel ahilik pilavı dağıtıldı.
Mersin Mersin’de ’Hadi Gel Köyümüze Destek Verelim’ projesinde çarklar dönmeye başladı Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, ’Hadi Gel Köyümüze Destek Verelim’ projesi kapsamında 2020 yılından bu yana 300 yetiştiriciye toplam 7 bin 500 hayvan ve toplam 1200 ton yem dağıtmış olacaklarını belirterek, "Bu proje lafta değil, Türkiye’ye örnek olacak bir proje" dedi. Seçer, Akdeniz, Çamlıyayla, Mezitli, Tarsus, Toroslar ve Yenişehir ilçeleri için ‘Hadi Gel Köyümüze Destek Verelim’ ve ‘Nergis Soğanı Dağıtım Projeleri’ kapsamında gerçekleştirilen küçükbaş hayvan, yem ve nergis soğanı dağıtım törenine katıldı. Tarımsal destek töreninin bir gelenek haline geldiğini belirterek konuşmasına başlayan Başkan Seçer, “Her toplantıda tarıma ilişkin değerlendirme yaparken tarımın öneminden bahsediyoruz. Bunu söylerken de çiftçinin zor durumda olduğunu, girdi fiyatları başta olmak üzere mazotu, ilacı, gübresi, akaryakıtı ya da diğer enerjilerin çok büyük bedellere mal olduğunun ama ürettiği ürünleri değerinde satamadığının, doğal olarak da para kazanamadığının, evini geçindiremediğinin ve rızkını temin edemediğinin şikayetini yapıyoruz” diye konuştu. Tarımın öneminin her yıl arttığını vurgulayan Seçer, “Şikayetler de artarak devam ediyor. Tarım daha önemli hale geliyor, Türkiye’de üretmek daha zor oluyor" ifadelerini kullandı. Üreticinin yaşadığı girdi maliyeti sıkıntısının yanında ayrıca Mersin’de 2 yıldır kuraklık sorununun da ortaya çıktığını hatırlatan Seçer, “Kuraklık demek; tarımda ürün ve kalite kaybı, yani gıda noksanlığı demek. Gıdanın temininde ve arzında problem, daha az buğday, meyve ve sebze üretimi, hayvancılık için gerekli olan yem bitkilerinin daha az olması ve doğal olarak da daha pahalı olması demek” şeklinde konuştu. Üretimde yaşanılan sorunlara iklim krizinin de tesir ettiğini ve tüm dünyanın bu sorunlarla baş başa kaldığını kaydeden Seçer, “Bizim daha fazla üretmemiz lazım, ucuz gübre, ucuz elektrik enerjisi ya da nakit lazım, zirai ilaç lazım" diye konuştu. “Bu proje, Türkiye’ye örnek olacak bir proje” Tarıma yapılan desteklere ilişkin çok güzel geri dönüşler aldığını söyleyen Seçer, “Proje yaparsınız ama işinizi takip etmezseniz 1 sene, 2 sene sürdüremezsiniz. Belediye olarak işimizi doğru ve düzgün yapıyoruz. Bu proje lafta değil, Türkiye’ye örnek olacak bir proje. Bunu alın tüm Türkiye’ye uyarlayın” dedi. “Bu projeler oy almak için değil, sonuç almak için yapılıyor” Proje kapsamında 2020 yılından bu yana 300 yetiştiriciye toplam 7 bin 500 hayvan ve toplam 1200 ton yem dağıtmış olacaklarının altını çizen Seçer, projenin zaman içerisinde kendi döngüsünü oluşturduğunu dile getirdi. Seçer, “Bizler işimizi temiz ve sağlam yapıyoruz. Bu projeler, sizden oy almak için değil, sonuç almak için yapılıyor” ifadelerini kullandı. “Belediyenin cebinden bir kuruş para çıkmadı” Projede 5. yılı tamamladıklarını vurgulayan Seçer, projenin sürdürülebilirliği ile ilgi bilgi vererek, “Projenin bu yılki maliyeti 28 buçuk milyon lira. Bin 500 hayvan var ve bunlar damızlık hayvan. Bunları alırken belediyenin cebinden bir kuruş para çıkmadı. O oluşturduğumuz 240 küçük aile işletmesinin üretiminden buralara geldi ve beşinci senesindeyiz. Bir başka üreticiye de yemini veriyoruz. Yani 28 buçuk milyon ödeme yapmayacağız. 1,5 milyon ödeme ile bu yılın projesi tamamlanmış oluyor. İşte proje böyle yapılır ve biz burada yönetimde kaldığımız sürece bu devam edecek” şeklinde konuştu. Türkiye’de nergis soğanı ihtiyacının büyük bir bölümünün Mersin’den karşılandığını vurgulayan Seçer, şimdiye kadar dağıtılan nergis soğanı desteği ile ilgili bilgi vererek, “Türkiye’de üretilen nergisin yaklaşık yüzde 67’si Mersin’de üretiliyor. 2020 yılından beri 430 üreticiye 735 bin nergis soğanı dağıtımı gerçekleştirmişiz” diye konuştu. Seçer, nergis soğanı ile birlikte törende Akdeniz, Toroslar, Tarsus, Çamlıyayla, Mezitli ve Yenişehir’de bulunan 31 üreticiye 775 küçükbaş hayvan ve 124 ton yem desteği verdiklerinin altını çizdi. 5 yıl boyunca durmadan çalıştıklarını söyleyen Seçer, bu süreçte kötü yorum yapmaya çalışanlara kulak asmadıklarını da dile getirerek, Mersin halkının bunu gördüğünü kaydetti. Seçer, “Anamur’dan Tarsus’a Çamlıyayla’dan Mut’a kadar insanlar hiçbir parti ayrımı gözetmeksizin hizmete, sevgiye, saygıya oyunu kullandı. Emin olun önemli bir kısmı da parti taassubu ile gitti kendi partisine oy verdi ama ‘Allah razı olsun Vahap Başkanımızdan bizim yolumuzu yaptı, bize el uzattı’ dedi. Biz herkesi seviyoruz. Bize 625 bin insan oy verdi ama oy vermeyen vatandaşım da benim başımın tacıdır. Hiçbirini ayırmıyoruz” sözlerine yer verdi. Üreticilerden Başkan Seçer’e teşekkür: “Sizinle onur ve gurur duyuyoruz” Nergis Soğanı Dağıtımı Projesinden faydalanan üretici Ebru Şen Şaldırak, “Başarıyı elde etmenin tek yolu başkalarına yardımcı olabilmek için istekli olmaktır. Biz girişimcilere sağlanan bu imkanlardan dolayı Mersin Büyükşehir Belediye Başkanımız Vahap Seçer’e çok teşekkür ediyoruz. Sizinle onur ve gurur duyuyoruz” ifadelerine yer verdi. ’Hadi Gel Köyümüze Destek Verelim Projesi’nden faydalanan yetiştirici Fatma Eren ise atanamayan bir öğretmen olduğunun altını çizerek, hayvancılığa geri dönmesine destek olan Başkan Seçer’e ve ekip arkadaşlarına teşekkür etti. Konuşmaların ardından Seçer tarafından projelerden faydalanan üreticilere nergis soğanı, küçükbaş hayvan ve yem takdimi yapıldı.
İstanbul Otomobille çarpışan motosiklet sürücüsü genç hayatını kaybetti Arnavutköy’de otomobil ile motosiklet çarpıştı. Kazada motor sürücüsü hayatını kaybederken, yaşananlar cep telefonu kameralarıyla kaydedildi. Kaza, sabah saat 06.10 sıralarında Arnavutköy Eski Edirne Asfaltı Caddesi üzerinde gerçekleşti. M.A.’nın sürücülüğünü yaptığı otomobile 34 KLV 050 plakalı motosiklet ile arkadan çarpan Alperen Kahveci isimli genç ağır yaralandı. Yapılan ihbarlar üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Kaza sonucunda ağır yaralanan motosiklet sürücüsü Alperen Kahveci olay yerinde yapılan ilk müdahalenin ardından ambulans ile Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’ne kaldırıldı. Hastanede yapılan müdahalelere rağmen motosiklet sürücüsü genç, hayatını kaybetti. Polis ekipleri kazayla alakalı çalışma başlattı. Kaza sonrasında yaşananlar cep telefonu kamerasıyla görüntülendi Kaza sonrasında yaşananlar ve kazaya karışan otomobil ile motosiklet olay yerinden geçen vatandaşların cep telefonu kamerasıyla görüntülendi. Görüntülerde kazaya karışan motosikletin ağır hasar almış şekilde durduğu görüldü. Sol şeritte ilerleyen otomobile arkadan çarpmış Polis ekiplerinin yapmış olduğu çalışmalar sonucunda kazanın sol şeritte ilerleyen M.A. isimli sürücünün kontrolünde olan otomobile motosiklet sürücüsü Alperen Kahveci’nin kontrolündeki 34 KLV 050 plakalı motosikletin çarpması sonucunda gerçekleştiği tespit edildi.