GÜNDEM - 31 Ekim 2024 Perşembe 10:09

Kira anlaşmazlıkları ve çözüm yolları sempozyumda ele alındı

A
A
A
Kira anlaşmazlıkları ve çözüm yolları sempozyumda ele alındı

Yargıtay, İzmir Ticaret Odası (İZTO) ve İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ), örnek bir iş birliğine imza atarak mülk sahibi ile kiracı arasındaki uyuşmazlıklara ilişkin çözüm yollarının tüm detaylarıyla anlatıldığı bir sempozyum düzenledi. Alanında uzman 9 ismin katılımıyla iki farklı oturumun gerçekleştiği ‘Kira Hukuku Sempozyumu’nda tahliye davası, kira bedelinin tespiti ve sözleşme feshi gibi kamuoyunda sıklıkla gündeme gelen konular ele alındı.


Yoğun bir katılımla gerçekleşen ve gün boyu devam eden sempozyumun açılış konuşmalarını İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Ali Yeldan, İzmir Ekonomi Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı ve İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, İEÜ Rektörü Prof. Dr. Yusuf Hakan Abacıoğlu ile İEÜ Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sevilay Uzunallı yaptı.


Sempozyuma, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Başkanı İdris Kizir, İZTO Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Mahmut Erkoç, Yönetim Kurulu Üyesi İsmail Kahraman, Meclis Katip Üyesi Ali Yaramışlı, meclis ve yüksek istişare kurulu üyeleri ile sektör temsilcileri katıldı.



Başsavcı Yeldan: "Türkiye’ye örnek olacağına inanıyorum"


Kiracı ve kiralayan arasındaki ihtilafların toplumun huzurunu etkilediğini belirten İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Ali Yeldan, “Böyle bir toplantının İzmirimizde düzenlenmesini, uygulamanın tüm taraflarının bir arada olmasını çok önemsiyoruz. Sorunların daha seri şekilde çözümlenmesini ve uygulama farklılıklarının azalmasını hedefleyen bu toplantının ülkemize örnek olacağına inanıyorum. Biz her alanda işbirliklerinin faydalı olduğuna inanıyoruz. İzmir Ticaret Odamıza katkıları için teşekkür ediyoruz. Yargıtay Başkanımız Sayın Ömer Kerkez’in 2024-2025 Adli Yıl Açılış Konuşmasından bir cümleyi sizlerle paylaşmak istiyorum: ‘Adalet, alacaklıyı da borçluyu da, işçiyi de işvereni de, tüketiciyi de üreticiyi de, kiracıyı da kiraya vereni de, mağduru da sanığı da aynı anda düşünebilmek ve herkese hakkını tam olarak verebilmektir’” dedi.



Özgener: "Herkes elini taşın altına koymalı"


Kira hukukunun, kamuoyunda sıkça tartışılan konuların başında geldiğini vurgulayan Başkan Özgener, “İş yeri ve konut kira uyuşmazlıklarının ekonomiye etkileri yadsınamaz bir gerçek. Bu nedenle konunun tüm detaylarıyla ele alınması iş dünyamız için önem taşıyor. Özellikle enflasyonist baskı içerisinde olan ekonomilerde kira ilişkilerinin uyuşmazlığa dönüşme oranı artış gösteriyor. Tarafların belirlediği kira bedellerinin zaman içerisinde düşük kalması, kira bedelinin tespiti ve tahliye davalarını gündeme getiriyor. Bu uyuşmazlıkların çözümü için herkesin elini taşın altına koyması gerektiği kanaatindeyiz. Öncelikle kira hukukunun; ticari mülk sahipleri ve kiracıların haklarını koruyan, dengeli ve öngörülebilir bir yapı üzerine kurulması gerektiğine inanıyoruz. Bu yapıyı oluştururken sözleşme özgürlüğü ve şeffaflığın sağlanması kritik önem taşıyor. Bunu başardığımız takdirde, hem ekonomiye katkıda bulunan işletmelerin istikrarının destekleneceğini hem de kira ilişkisindeki her iki tarafın da adil ve şeffaf bir zeminde hareket etmesinin sağlanacağını düşünüyoruz” diye konuştu.



Rektör Abacıoğlu: "Gerçekçi çözümler üretilmeli"


Kira hukukunun gündelik hayatın merkezinde yer alan sorunlardan biri olduğunu belirten İEÜ Rektörü Prof. Dr. Yusuf Hakan Abacıoğlu, “Birçok kişi, barınma ihtiyacını karşılayacak bir konuta veya ekonomik faaliyette bulunmak amacıyla kuracağı işletmesine uygun iş yerine kavuşmak için kira sözleşmesi yapmıştır. Birikimleriyle ev veya iş yeri alan, bunlardan elde ettikleri kira gelirleriyle geçinmeye çalışanların sayısı da bir o kadar fazla. Bu nedenle, hepimizi böylesine derinden etkileyen kira ilişkilerinin düzenlenmesinde titizlikle hareket edilmesi büyük önem arz ediyor. Yapılacak düzenlemelerin toplumsal ve ekonomik hayatla uyumlu, uygulamadaki gereksinim ve sorunlara cevap veren, sosyal bir hukuk devletine yaraşır, nihayetinde toplum barışını sağlamaya elverişli şekilde kaleme alınması gerekiyor. Bu doğrultuda gerçekçi çözümler üretilebilmesi ve kamuoyunun oluşturulması için bunun gibi toplantıların önemi, kesinlikle göz ardı edilmemeli” diye konuştu.



Prof. Dr. Uzanallı: "Nitelikli hukuk eğitimi için uygulama şart"


İzmir Ticaret Odası’nın, sempozyumun düzenlenmesine öncü olmasının çok kıymetli olduğuna dikkat çeken İEÜ Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sevilay Uzunallı ise, “Hukuk ve ekonomi her zaman bir ilişki içindedir. İzmir Ekonomi Üniversitesi Hukuk Fakültesi olarak öğrencilerimizi; etik değerler, hakkaniyet, adalet ve hukukun üstünlüğü gibi kavramları özümsemiş ve içselleştirmiş şekilde yetiştirmeyi amaçlıyoruz. Nitelikli bir hukuk öğretiminin güçlü bir müfredat yanında uygulamaya dönük, iletişim becerilerini geliştiren derslerle de donatılmasının ne derece yararlı olduğunu gördük. Eğitim için doğru yöntemler seçildiğinde gençlerimiz çok önemli başarılara imza atıyorlar. Nitekim son iki yılda öğrencilerimizin, katıldıkları her ulusal yarışmadan ödülle dönmeleri onların yeteneklerini ve kararlılıklarını ortaya koyuyor” dedi.



Tahliye davaları tüm detaylarıyla konuşuldu


Açılış konuşmalarının ardından panellere geçildi. Sempozyumun İEÜ Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşe Havutçu moderatörlüğünde gerçekleşen ilk oturumunda, Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Üyeleri Hikmet Kanık ve Muzaffer Gürkanlı, İzmir Ticaret Odası Hukuk Müşaviri Av. Erkul Erdem ile İEÜ Hukuk Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Cem Özcan konuşmacı olarak yer aldı. “Yazılı Tahliye Taahhüdüne Dayalı Tahliye Davası”, “Konut ve İşyeri Kiralarında İhtiyaç Sebebiyle Tahliye Davası”, “Maden Kira Sözleşmeleri Özelinde Ürün Kirasının Belirli-Belirsiz Sözleşme Olarak Feshi” konu başlıklarında yapılan sunumların ardından katılımcıların soruları yanıtlandı.



Kira bedellerinin nasıl belirleneceği anlatıldı


Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Üyesi Hikmet Kanık’ın moderatörlüğünde gerçekleşen sempozyumun ikinci oturumunda ise İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof Dr. Mehmet Murat İnceoğlu, Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof Dr. Burak Özen, İEÜ Hukuk Fakültesi Öğretim Üyeleri Prof. Dr. Ayşe Havutçu ve Dr. Buket Günay ile Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. İlknur Serdar birer sunum gerçekleştirdi. İkinci oturumda, “Kira Bedelinin Tespiti”, “Başlangıç Kira Bedelinin Kararlaştırılması Sanıldığı Kadar Serbest Midir?”, “Kiralayanın Ayıptan Sorumluluğu”, “İşyeri Kira Sözleşmelerinde Yan Giderlerden Sorumluluk” ve “Konutların Turizm Amaçlı Kiralanmasına Dair Kanuna Genel Bir Bakış” konu başlıkları masaya yatırıldı.



Kira anlaşmazlıkları ve çözüm yolları sempozyumda ele alındı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Yenidoğan Çetesi davasının görülmesine devam ediliyor İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava 8’nci gününde devam ediyor. Duruşmada savunma yapan tutuksuz sanık Gözde Kul Yadigar “Duydum ki aşağıya bir oda ayarlanmış. Odada evrakların yapılacağı söyleniyordu. Bir ekip kurulmuş, epikrizler düzenlenecekmiş. Evrakları değiştirip eski epikrizleri atıyorlardı. Sistemde yazan değerler ile evraklar uyuşmuyordu” dedi. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava 8’nci gününde devam ediyor. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından adliyenin konferans salonunda görülen duruşmada sekreter olarak çalıştığı hastanede hastaların basamaklarında oynamaya yapıp ve gerçeğe aykırı şekilde epikriz düzenleyerek SGK’ya fatura ettirerek nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği iddia edilen Gözde Kul Yadigar savunma yaptı. “Yenidoğan biriminin işletme olduğunu bütün hastane konuşuyordu” Birinci Hastanesi’nde sekreterlik yapan tutuksuz sanık Gözde Kul Yadigar savunmasında “Benim çocuklarım vardı ve bu yüzden çalışmak zorundaydım. Başvuru yaptım evime yakın hastanelere. Birinci Hastanesi kabul etti. Başladığımda eski sekreter bana sadece 2 gün işi gösterdi. Yenidoğan biriminin işletme olduğunu bütün hastane konuşuyordu. Buradakiler tam anlamıyla o süreci anlatmıyor. Bir whatsapp grubu olduğunu öğrendim. Cansu Hanım’a ‘beni ekler misiniz?’ dedim. Süreç şöyle ilerliyor; sadece 112 sistemi değil özel ambulans var. Özel hastanelerden hasta alıyorlardı. Hasta bilgilerini atıyorlardı o gruba ve hasta gelecek diyorlardı. Epikrizleri doktor Şeyhmus Çelik yazmıyordu kesinlikle” dedi. “Whatsapp grubundan bize hasta gönderiyorlardı” Sanık savunmasının devamında “Doktor Şeyhmus Çelik alanda durduğunu söylüyor ama haftada 2-3 gün uğruyordu. Alana hiç gelmediği de oluyordu. Fırat Sarı ayda bir iki hastaneye gelirdi. Bize de iyi davranırdı. Yenidoğanda bebeklere ait her şeyi bilen kişi Cansu’dur. Whatsapp grubundan bize hasta gönderiyorlardı. Ay sonu geldiğinde basamak tablosunu istiyorlardı” şeklinde konuştu. “Şeyhmus Çelik yalan söylemeyi bile beceremedi burada, haberim yoktu diyor” Sanık Yadigar “SGK her gün denetime başladı. Üstüne hemen dosya istediler SGK’dan. Sonra bir gün Doğukan geldi ‘kızlar size yapmanız gerekenleri anlatacağım’ dedi. Kızlara görev veriyordu. Doğukan ‘ben keyfimden yapın demiyorum bana da birileri yap dedi o yüzden yapıyorum’ dedi. Doğukan bana ‘sana bir liste vereceğim bana epikrizleri basar mısın?’ dedi. Sonra duydum ki aşağıya bir oda ayarlanmış. Doğukan o süreçten sonra alana hakim olamamaya başladı. Odada evrakların yapılacağı söyleniyordu. Evrakların yetişmeyeceği, sıkıntı olacağı, sürecin az kaldığı söylendi. Bir ekip kurulmuş, epikrizler düzenlenecekmiş. Kızlar bunu günlük yazıyordu ama. Bu yüzden saçma şeyler olduğunu anladım. Ben delil toplamak istemeye başladım. Ben alana indim epikriz yazıyorlardı. Her yer çarşaftı. Epikrizlerin değiştirildiğini anladım direkt. Delil toplamaya başladım. Ekibin içinde Hasan Basri vardı. Dışardan tanımadığım kişiler de vardı. Fırat Sarı’nın sekreteri olan Sümeyye de bu ekipteydi. Hiçbir şekilde ben oraya geçtiğimden beri Şeyhmus Çelik’in epikriz yazdığını görmedim. Şeyhmus Çelik yalan söylemeyi bile beceremedi burada. Haberim yoktu diyor” dedi. “İlahi adaletin yerini bulacağını düşünüyorum” Sanık savunmasının devamında “Bana dendi ki ‘Gözde bundan sonra şablon oluşturacaksın mail olarak atacaksın epikrizleri sana yazacağım sen de sisteme atacaksın’ dediler. Şablonları gönderdikten sonra Hasan Basri epikrizleri yazıp tekrar gönderiyordu. Ben kendime ‘Gözde delil topla sonra gerekli yerlere yollarsın’ diyordum. Dosya döneminde indim aşağıya, kan gazlarını koparıyorlardı. Ben orada asgari ücretle mobbing altında çalışıyorsam buna susmayacaktım elbette. Ben delil toplarken pat diye denetim geldi. Ben ilahi adaletin yerini bulacağını düşünüyorum. Gerçekten burada neden olduğunu bilmiyorum. Tek pişmanlığım delillerimi bir an önce toplayıp gerekli yerlere vermemem” dedi. “Evrakları değiştirip eski epikrizleri atıyorlardı” Sanık savunmasında “Doğukan sabah geliyordu basamaklara karar veriyordu, ben atıyordum basamakları Doğukan hep değiştiriyordu. ‘Sen mi yanlış atıyorsun?’ diyordum. Basamaklara sorumlu hemşire karar veriyordu. Cansu Hanım, Hasan Basri, Doğukan da dahil basamak değerleri belirliyordu. Ben doktorun gelip basamak belirlediğini görmedim. Ben hastanın her şeyini yazıyordum. Hastanın dosyasını bile götürmüyorlardı. Eski epikrizleri yırttılar. Hasan Basri epikrizleri yetiştiremiyordu. Epikrizler gelmediği için sorun yaşanıyordu. Bunların hazırladıkları dosyaların fotokopisini çekiyorduk yazan kişiler ayrıydı. Aşağıda evrakları değiştirip eski epikrizleri atıyorlardı. Sistemde yazan değerler ile evraklar uyuşmuyordu. Denetim oldu bütün bebeklerin klasörlerinin teslim edilmesi istendi. Klasörlerin fotokopisi istendi. Bebekler çok uzun süre yattığı için her sayfasını bu yüzden çekemedim. Beni denetim gider gitmez aradılar. Bana coursof ilacını sadece üçüncü basamak hastalara kullanılabilen ilaç olduğunu söylediler. Sürekli basamak değiştiriyorlardı. Bu basamaklar değişirse hastaların durumları karışıcaktı” şeklinde savunma yaptı. Yenidoğan Çetesi’nin yöneticileri ve üyelerinin yargılandığı dava, yarın saat 09.30’a ertelendi. Duruşma, tutuksuz sanıkların savunmaları ile devam edecek.
İstanbul UEFA Konferans Ligi: Başakşehir: 1 - Petrocub: 0 (İlk yarı) UEFA Konferans Ligi 5. hafta maçında Başakşehir, evinde Moldova ekibi Petrocub ile karşılaşıyor. Mücadelenin ilk yarısı ev sahibinin 1-0’lık üstünlüğüyle tamamlandı. Maçtan dakikalar (İlk yarı) 4. dakikada sağ taraftan atılan pas sonrasında Teodor Lungu, ceza yayının önünde topla buluştu ve yaptığı vuruşla meşin yuvarlağı ağlara gönderdi. VAR uyarısı sonrasında ofsayt gerekçesiyle gol geçerlilik kazanmadı. 8. dakikada sağ taraftan Keny’nin arka direğe ortasında iyi yükselen Figueiredo’nun uzak direğe yaptığı kafa vuruşunda meşin yuvarlak direğin yanından auta çıktı. 16. dakikada kaleci Muhammed’in uzun gönderdiği top rakip savunmadan sekerek Piatek’in önüne düştü. Kaleciyi önde gören Piatek’in ceza yayı gerisinden aşırtma vuruşunda meşin yuvarlak yandan dışarıya gitti. 34. dakikada Opoku kendi yarı alanında kaptığı topla ilerleyip savunma arkasına koşu yapan Figueireido’ya pasını aktardı. Bu oyuncunun ceza sahası içi sol çaprazından şutunda kaleci Şmalenea topu çeldi. Pozisyonun devamında topu önünde bulan Keny’nin sağ çaprazından şutunda meşin yuvarlak yandan dışarıya gitti. 41. dakikada Piatek’in şutunda meşin yuvarlağın Douanla’nın eline çarpması sonrası hakem Genc Nuza penaltı noktasını gösterdi. 42. dakikada penaltıda topun başına geçen Piatek’in sağ tarafa vuruşunda meşin yuvarlak ağlara gitti. 1-0 Hakemler: Genc Nuza, Fatlum Berisha, Bujar Selimaj Başakşehir: Muhammed Şengezer, Leo Duarte, Ousseynou Ba, Ömer Ali Şahiner, Onur Ergün, Philippe Keny, Olivier Kemen, Dimitrios Pelkas, Joao Figueiredo, Krzystof Piatek Yedekler: Volkan Babacan, Deniz Dilmen, Berat Özdemir, Lucas Lima, Serdar Gürler, Miguel Crespo, Deniz Türüç, Emre Kaplan, Davidson Teknik Direktör: Çağdaş Atan Petrocub: Silviu Şmalenea, Ion Jardan, Maxim Potirniche, Victor Mudrac, Donalio Douanla, Sergiu Platica, Teodor Lungu, Boubacar Diallo, Dumitru Demian, Mihai Lupan, Vladimir Ambros Yedekler: Dumitru Coval, Vasile Jardan, Manuel Agyemang, Ion Bors, Vsevolod Nihaev, Marin Caruntu, Dan Puscas, Gilbert Narh, Victor Dodon Gol: Krzystof Piatek (dk. 42 pen.) (Başakşehir) Sarı kart: Teodor Lungu (Petrocub)