SAĞLIK - 02 Nisan 2025 Çarşamba 14:20

Kanserdeki yeni tedaviler hastaların yaşam kalitesini yükseltiyor

A
A
A
Kanserdeki yeni tedaviler hastaların yaşam kalitesini yükseltiyor

Kanser alanında geliştirilen yeni nesil tedavi yöntemleri, hastaların hem yaşam kalitesini hem de tedavideki başarı oranını yükseltiyor. Can Hastanesi Medikal Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Elvina Almuradova, "Yeni tedavi alternatifleri sayesinde kemoterapiye daha az ihtiyaç duyuluyor, yan etkileri daha az oluyor. Bazı hastalarımız, aynı gün içinde tedavisini alıp işine dönebiliyor" dedi.


Can Hastanesi Medikal Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Elvina Almuradova, 1-7 Nisan Kanser Haftası dolayısıyla yaptığı açıklamada, kanser alanında geliştirilen yeni nesil tedavi yöntemlerinin, hastaların hem yaşam kalitesini hem de tedavideki başarı oranını yükselttiğini belirtti. Almuradova, son yıllarda kanser tedavisinde ‘kişiselleştirilmiş tedavi’ yöntemlerinin benimsendiğini belirterek, "Kanser her hastada farklı seyreder. Bu yüzden her hastaya kişiye özgü bir tedavi planı uygulanıyor bu da başarı oranını arttırıyor" şeklinde konuştu. Uzman hekim, son yıllarda kemoterapiye olan ihtiyacın neredeyse yarı yarıya azaldığına dikkati çekerek, "Kemoterapi etkili bir yöntem olmasına mukâbil saç dökülmesi, mide bulantısı, kusma, kabızlık, ishal, ağız yaraları, kan değerlerinin düşmesi gibi yan etkilere neden olabiliyor. Uygun durumlarda akıllı ilaç, immünoterapi, hormon tedavisi gibi alternatif tedaviler kullanarak, yan etkilerin azaltılması sağlanıyor" dedi.



"En iyi tedavi yöntemi diye bir şey yok"


Son yıllarda kullanımı daha çok artan akıllı ilaçların, kanser hücrelerinin genetik ve moleküler özelliklerine odaklanarak hedefe yönelik tedavi sağladığına değinen Doç. Dr. Almuradova, yeni nesil tedavi yöntemleriyle ilgili şu bilgileri verdi:


"Akıllı ilaçlar, tümör hücrelerinin büyümesini engellemeye çalışırken sağlıklı hücrelere zarar vermez. İmmünoterapi ise tümör hücrelerini hedef almak yerine vücudun kendi bağışıklık sistemini kullanarak tümörü yok etmeye çalışır. Özellikle meme ve prostat kanserlerinde kullanılan hormon tedavisi ise tümör hücrelerinin büyümek için ihtiyaç duyduğu hormonları baskılar. ‘Bu tedavilerden biri diğerinden daha iyi’ diye bir şey söz konusu değil, bazen bir arada da kullanılabilir. Tümörün durumuna, hastadaki etkisine göre tedavi uzmanlarca yönetilir."



"Bazı hastalar tedavisini aldığı gün işe gidebiliyor"


İmmünoterapi ve akıllı ilaç gibi yeni nesil tedavi yöntemlerinin hastanın yaşam kalitesini arttırdığını belirten Almuradova, şunları kaydetti:


"Yeni testler tümörün DNA’sına bakıp ona göre dizilim yapıyor, biz de genetik mutasyona göre yönelik bir akıllı ilaç tedavisi uygulayabiliyoruz. Kişiselleştirilmiş, hedefe yönelik tedavinin başarısı buradan geliyor. Dördüncü evre meme kanserinde bile tam yanıt alabilen hastalar oluyor. Önceliğimiz hastaların olabildiğince normal yaşamlarına devam edebilmeleri, yaşamı kaçırmamaları. Yan etkileri ağır olan tedavilerde yaşam kaliteleri düşüyordu. Yeni nesil tedavilerin en güzel yanı da hastaların yan etkileri daha az yaşamaları. Kişiden kişiye değişmekle birlikte çoğu hasta yan etkileri düşük oranda yaşıyor. Bazı hastalarımız tedavisini alıp aynı gün işe ya da günlük hayatına devam ediyor."


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Nemrut Kalderası’na ziyaretçi akını Bitlis’in Tatvan ilçesindeki Nemrut Kalderası, doğaseverlerin ilgisini çekmeye devam ediyor. 2 bin 250 rakım zirve yüksekliğiyle dünyanın ikinci büyük krateri olan Nemrut Krater Gölü’nün yer aldığı Nemrut Kalderası, doğal güzellikleri ve eşsiz manzarasıyla her mevsim ziyaretçilerini cezp etmeye devam ediyor. Bitlis Valiliği, Tatvan ilçesindeki Nemrut Kalderası’nda meydana gelen ayı saldırıları ve ayıların beslenme alışkanlıklarının bozulması nedeniyle 31 Ekim 2024 tarihinden itibaren kış sezonu boyunca kalderanın iç kısmına inişi yasaklamıştı. Yasağa rağmen, doğaseverler ve fotoğraf tutkunları Nemrut Kalderası’na olan ilgilerini sürdürüyor. Bölgenin doğal güzelliklerine hayran kalan doğaseverler, zirveye çıkarak kalderanın muhteşem manzarasını seyretmenin keyfini yaşıyor. Tatvan ilçesi ile Van Gölü’nün panoramik görüntüsünü de aynı noktadan görebilen ziyaretçiler, doğanın sunduğu bu görsel şöleni fotoğraflamayı da ihmal etmiyor. Nemrut Kalderası, her mevsim farklı bir güzellik sunmasıyla biliniyor. İlkbaharda bin bir çeşit çiçekle renklenen kaldera, yazın serinliğiyle sonbaharda ise sararan yapraklarla ve kışın ise karla kaplı zirveleriyle ziyaretçilerini mest ediyor. UNESCO Küresel Jeopark Ağı’na aday gösterilen bölge, bilimsel ve turistik açıdan da büyük önem taşıyor. Doğallığı ile güzel manzaralar sunan Nemrut Kalderası’ndaki yasağın gerekli tedbirlerin alınarak kaldırılmasını isteyen vatandaşlar, "Nemrut’u çok özledik, içeri giremiyoruz ama zirveden de olsa bu güzelliği görmek yetiyor" ifadelerini kullandı.
İstanbul Aylık en yüksek reel getiri euroda oldu Aylık en yüksek reel getiri, tüketici fiyat endeksi (TÜFE) ile indirgendiğinde yüzde 3,83 oranlarıyla euroda gerçekleşti. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Mart ayı Finansal Yatırım Araçlarının Reel Getiri Oranları’nı açıkladı. Buna göre, aylık en yüksek reel getiri, yurt içi üretici fiyat endeksi (Yİ-ÜFE) ile indirgendiğinde yüzde 4,42, tüketici fiyat endeksi (TÜFE) ile indirgendiğinde ise yüzde 3,83 oranlarıyla euroda gerçekleşti. Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde; yatırım araçlarından külçe altın yüzde 2,90, BIST 100 endeksi yüzde 1,66, mevduat faizi (brüt) yüzde 1,27 ve Amerikan Doları yüzde 0,64 oranlarında yatırımcısına reel getiri sağlarken; Devlet İç Borçlanma Senetleri (DİBS) yüzde 1,90 oranında yatırımcısına kaybettirdi. TÜFE ile indirgendiğinde; yatırım araçlarından külçe altın yüzde 2,31, BIST 100 endeksi yüzde 1,08, mevduat faizi (brüt) yüzde 0,69 ve Amerikan Doları yüzde 0,07 oranlarında yatırımcısına reel getiri sağlarken; DİBS yüzde 2,46 oranında yatırımcısına kaybettirdi. Külçe altın, üç aylık değerlendirmede; Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde yüzde 10,90, TÜFE ile indirgendiğinde ise yüzde 8,05 oranlarında yatırımcısına en yüksek reel getiri sağlayan yatırım aracı oldu. Aynı dönemde BIST 100 endeksi, Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde yüzde 4,95, TÜFE ile indirgendiğinde ise yüzde 7,40 oranlarında yatırımcısına en çok kaybettiren yatırım aracı oldu. Altı aylık değerlendirmeye göre külçe altın; Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde yüzde 13,83, TÜFE ile indirgendiğinde ise yüzde 6,83 oranlarında yatırımcısına en yüksek reel getiri sağlayan yatırım aracı olurken; aynı dönemde BIST 100 endeksi, Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde yüzde 5,99, TÜFE ile indirgendiğinde ise yüzde 11,77 oranlarında yatırımcısına en çok kaybettiren yatırım aracı oldu. Yıllık değerlendirmede en yüksek reel getiri külçe altında gerçekleşti Finansal yatırım araçları yıllık olarak değerlendirildiğinde külçe altın; Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde yüzde 22,20, TÜFE ile indirgendiğinde ise yüzde 9,28 oranlarında yatırımcısına en yüksek reel getiri sağlayan yatırım aracı oldu. Yıllık değerlendirmede, Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde; yatırım araçlarından mevduat faizi (brüt) yüzde 12,70 ve DİBS yüzde 6,18 oranlarında yatırımcısına reel getiri sağlarken; Amerikan Doları yüzde 6,23, Euro yüzde 6,79 ve BIST 100 endeksi yüzde 8,70 oranlarında yatırımcısına kaybettirdi. TÜFE ile indirgendiğinde mevduat faizi (brüt) yüzde 0,78 oranında yatırımcısına reel getiri sağlarken; DİBS yüzde 5,05, Amerikan Doları yüzde 16,14, Euro yüzde 16,65 ve BIST 100 endeksi yüzde 18,35 oranlarında yatırımcısına kaybettirdi.
Adana Limonda stokçuların oyunu ortaya çıktı Ticaret Bakanlığı’nın limon ihracatını durdurma kararı sonrası Adana Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, "Depolardaki limonlar tüccar ve çiftçiler tarafından il ve ilçe tarım müdürlüklerine eksik beyan edildiği için bakanlığımız ihracata kısıtlama getirdi. Limonumuz yeni sezona kadar ülkemize yeter ve artardı" dedi. Türkiye’nin önemli tarım merkezlerinden Adana ve Mersin’de binlerce dönüm alanda üretimi yapılan limondan yaklaşık 1,5 milyon tonun üzerinde rekolte alındı. Bahçelerde hasadın yüzde 99’u biterken Ticaret Bakanlığı, Şubat ayının sonunda Adana, Mersin ve Hatay’da yaşanan soğuk hava ve don afetini gerekçe göstererek bugünden itibaren limon ihracatını geçici süreyle durdurdu. İhracatın durması nedeniyle alınan kararın tekrar gözden geçirilmesi istendi. Adana Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan ise depolardaki limonların tüccar ve çiftçiler tarafından ilgili kurumlara eksik beyan edildiği için bakanlığın kısıtlama getirdiğini belirterek duruma dikkat çekti. "Depolarda limon çok" Konuyla ilgili Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, açıklamalarda bulundu. Doğan, "Ticaret Bakanlığı tarafından limona ihracat kısıtlaması getirildi. Geçen sezon limon depolara az girip para ettiği için çiftçimiz bu sene geçen seneki limonun 2 katından fazla 3 katına yakınını depolara gönderdi. Ancak depolardaki limonlar tüccarlar tarafından il ve ilçe tarım müdürlüklerine eksik beyan edilmediği için bakanlığımız ihracata kısıtlama getirdi. Aslında limonumuz yeni sezona kadar ülkemize yeter ve artardı" ifadelerini kullandı. "Hasat süresi gelene kadar depolardaki limon çürür" Depolardaki limonun kilogram fiyatının 35-40 liradan satıldığını vurgulayan Doğan, daha sonra şunları söyledi: "Ticaret Bakanlığı bu yasağı almamalı. Bu yasak devam ederse bizim hasat süresi gelene kadar depolardaki limon çürür. Arjantin ve Güney Afrika ülkeleri Mayıs sonu ve Haziran ayının başından sonra limon ihracatı yaptığı için aslında Haziran’a kadar bu karar alınmasa daha iyi olurdu. Depolardaki limonları çiftçi ve tüccarlar bakanlığı bildirmedi, bakanlıkta bu yasağı aldı. Keşke bu yasak alınmadan önce ziraat odası başkanlarının da görüşü alınsaydı. Şu anda tüccara limonun maliyeti 20 lira. Eğer tüccar buradan para kazanamazsa seneye yatak limonu depoya hiç koymayacak. Bakanlık bu kararı önceden bildirse çok daha iyi olurdu." Doğan, ayrıca karar sonrası limon fiyatlarında düşüş yaşanacağını ancak çiftçi ve tüccarın zarar edebileceğini belirtti.