GÜNDEM - 08 Nisan 2025 Salı 09:38

İmamoğlu döneminde intihar eden veznedar Uçar'ın eşi konuştu!

A
A
A
00:00
00:00
HD

Beylikdüzü’nde Belediyesi’nde veznedar olarak çalışan Yaşar Uçar, Ekrem İmamoğlu yönetimi tarafından ‘Zimmetine para geçirmek’ suçlaması üzerine kendisini asarak intihar etti. Uçar’ın eşi Arzu Turgut Uçar, adli süreçte belediye tarafından delillerin karartıldığını iddia etti. İmamoğlu’na tepki gösteren Uçar, "Ben zamanında Ekrem İmamoğlu’na inanmış bir kişiydim. Bu yanlıştan döndüm. Ben Türkiye adına seviniyorum. Türkiye büyük bir beladan kurtuluyor bence" dedi.

İddiaya göre, Ekrem İmamoğlu’nun Beylikdüzü Belediye başkanlığı döneminde ‘Zimmetine para geçirmek’ suçlamasıyla karşı karşıya kalan belediyede veznedar olarak görev yapan Yaşar Uçar, mobbing ve baskılara dayanamayarak 29 Ocak 2019 yılında intihar etti. O dönemde yaşananları anlatan Uçar’ın eşi Arzu Turgut Uçar, eşine iftira atıldığını ve söz konusu olayda kullanılan bilgisayarın hard diskinin kullanılamaz hale getirilerek delillerin karatıldığını iddia etti.

"Yaşar Uçar’ın adını temizleyene kadar bu davadan vazgeçmeyeceğim"

6 yıldır hukuk mücadelesini sürdürdüğünü ifade eden Arzu Turgut Uçar, "Sesimi duyuramıyordum ama sosyal medyada attığım bir mesaj üzerine tüm Türkiye sesimi duydu. Ekrem İmamoğlu’nun annesinin bir videosunu gördüm. Altına bir yorum yaptım ve tüm Türkiye sesimi duydu. Beylikdüzü’nde intihar eden benim eşimdi. 2019 yılında 29 Ocak’ta üzerine atılan bir zimmet suçlaması yüzünden intihar etti. 6 senedir mücadelemi hem adli makamlarla hem de belediye ile sürdürüyordum. İmamoğlu’nun bana ve çocuklarıma vermiş olduğu bir söz var. O söz bana baş sağlığına geldiğinde evime aslında çocuklarıma verdiği bir sözdü. Benim çocuklarım başarılı öğrenciler, çalışan öğrenciler ben çalışmıyorum kirada oturuyorum. Mağdur olmayalım diye bir ev sözü verdi. Bunu şu şekilde değerlendirenler de var ‘ Evin peşine düşmüş’ asla öyle bir şey söz konusu değil. Yaşar Uçar’ın adı Beylikdüzü’nde temizlenecek. Çünkü eşim işinde dürüst, etrafı tarafından sevilen sayılan bir insandı. Eşimin adı temizlenecek ve aklanacak. Şu an oturduğum sitede bir daire değil tüm Beylikdüzü ’nü bana verse asla davamdan vazgeçmeyeceğim" dedi.

İmamoğlu döneminde intihar eden veznedar Uçar'ın eşi konuştu!

"14 ve 17 yaşındaki çocuklarım babalarını ipte sallanırken gördüler. Buna neden olanlar hesap verecek"

6 senedir çocuklarının bayramlarda babalarının mezarını ziyarete gittiğini kaydeden Uçar, "Ama 160 bin lira için eşimin ölümüne neden olanlar, eşimin intihar etmiş halini çocuklarımın görmesine neden olanlar bunun hesabını verecek. İçim soğusun istiyorum. 2 çocuğum var benim o zamanlar 14 ve 17 yaşındaydılar. O yaştaki çocuklarım benim babalarını ipte sallanırken gördü. Bu çok acı. Benim eşime o dönem yapılan suçlama, o dönem bir kooperatif gelerek ödeme yapıyor. Tamer Yaman isimli eşimin veznedar arkadaşı tahsilatı yapıyor. 13.58’de de makbuz iptal edilmiş görünüyor. 13.58’de de bilgisayar başında görünen eşim. Ancak şöyle bir durum var, o esnada eşimin bilgisayar başına bulunması makbuzu onun iptal ettiği anlamına gelmiyor. Bilirkişi raporlarında da tespit edildiği üzere bilgisayarlara uzaktan erişim var. Eşim zaman zaman bilgisayarlarda donma ve ekranda kararmalar olduğunu söylüyordu. Dolayısıyla bu, bilirkişi raporunda da söylediği gibi Yaşar Uçar’ı suçlu duruma getirmiyor" şeklinde konuştu.

"Eşimin kullandığı bilgisayarın hard diski kullanılamaz hale getirildi"

Delil niteliğinde olan bilgisayarın hard diskinin bozularak delil karatma yapıldığını iddia eden Uçar, "Belediye burada suçlu çünkü bilirkişi raporunda belirtildiği gibi eşimin kullandığı bilgisayarın hard diski elektrik verilerek kullanılamaz hale getiriliyor. Daha sonra belirli kurumlarda bunun kurtarılabileceği söyleniyor fakat savcılık geri belediyeye teslim ediyor ve belediye daha çok kullanılamaz hale getiriyor. Kesinlikle delil karartma var. Ve diğer veznedarın kullandığı bilgisayarda tamamen sıfırlanıyor. Böyle bir kurumda bilgisayar neden var? Yüzlerce bilgisayarın olduğu bir yerde nasıl bir olaya karışan bilgisayarın hard diski zarar görüyor. Daha ne gibi makbuzlar iptal edildi de neler kapatılmaya çalışıldı" diye konuştu.

İmamoğlu döneminde intihar eden veznedar Uçar'ın eşi konuştu!

"Emekliliğin yanar’ diyerek suçlamaları kabul etmesi istendi"

Eşi Yaşar Uçar’ın suçlamaları kabul etmesi için psikolojik baskı da gördüğünü ifade eden Uçar, "Neden olay savcılığa yansıdığı halde eşime böyle bir mobbing uygulandı. ‘13 yılla 15 yılla yargılanırsın’, ‘maaşına bloke konulur’, ‘emekliliğin yanar’ denilerek suçlamaları kabul etmesi istendi. Bunu kabul et yoksa emekliliğin yanacak dediler çünkü dosyayı savcılıktan geri almak istiyorlar, itiraf etti kabul etti kapandı diyerek. Çünkü dosya kapanmazsa bilgisayarlar alındığı zaman altından başka şeyler de çıkacaktır. Eşime inanılmaz bir baskı yapılıyor" diye konuştu.

"Ben İmamoğlu’na inanmış biriydim. Bu yanlıştan döndüm. Türkiye büyük bir beladan kurtuluyor"

Konuşmasının devamında Uçar, "Ben zamanında Ekrem İmamoğlu’na inanmış bir kişiydim. Bu yanlıştan döndüm. Ben Türkiye adına seviniyorum. Türkiye büyük bir beladan kurtuluyor bence. Beni çok yargılayan olacaktır ama ileride anlayacaklar. Ben bu süreçte anladım. Ben böyle bir şey yaşadım diye anlamadım. Ben bu süreçte gördüğüm bilgi ve belgelere dayanarak bunları söylüyorum" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Medical Point Hastanesi’nde 23 Nisan coşkusu İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Medical Point Hastanesi’nde 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, renkli etkinliklerle kutlandı. Hastane bahçesinde gerçekleşen şenlikte çocuklar, eğlence dolu bir gün yaşadı. Etkinlik kapsamında sevilen çizgi film karakterleri Maşa ile Koca Ayı maskotları miniklerle buluştu. Maskotlarla birlikte dans eden çocuklar, müzik eşliğinde keyifli anlar yaşadı. Alana kurulan şişme dart ve basketbol potasında oyunlar oynayan çocuklar hem eğlendi hem de enerjilerini doyasıya harcadı. Günün en çok ilgi gören köşelerinden biri ise yüz boyama alanı oldu. Rengarenk boyalarla süslenen yüzler, çocukların bayram sevincine sevimli bir dokunuş kattı. Şarkılar söylendi, danslar edildi. Etkinlik boyunca misafirlere elma şekeri, patlamış mısır, limonata, berliner, tatlı ve tuzlu ikramlar sunuldu. ‘Sorumluluk olarak görüyoruz’ Medical Point Yönetim Kurulu Başkan Vekili Veysi Kubba, etkinlikle ilgili şu açıklamalarda bulundu: "Bugün burada, çocuklarımızın gözlerindeki parıltıyı, kahkahalarındaki samimiyeti görmek bizlere tarifsiz bir mutluluk yaşattı. Onların neşesine ortak olmak, yalnızca bir anı paylaşmak değil; aynı zamanda geleceğe umutla bakmak demektir. Çünkü biz biliyoruz ki mutlu çocuklar, güçlü yarınların temelidir. Medical Point Hastanesi olarak yalnızca sağlık alanında değil, sosyal yaşamın her alanında çocuklarımızın ve ailelerimizin yanında olmayı bir sorumluluk olarak görüyoruz. Bu tür etkinliklerle hem onların yüzünü güldürmeyi hem de toplumda dayanışma ve birlik duygusunu pekiştirmeyi amaçlıyoruz. Katılım gösteren tüm çocuklarımıza ve ailelerine içtenlikle teşekkür ediyorum. Ayrıca bu güzel organizasyonun gerçekleşmesinde emeği geçen tüm çalışma arkadaşlarımı da gönülden kutluyorum. Her çocuğun mutlu, sağlıklı ve umut dolu bir geleceğe sahip olması için çalışmaya devam edeceğiz."
Malatya Malatya’da yıkımların yüzde 97’si tamamlandı Kahramanmaraş merkezli "asrın felaketi" olarak nitelendirilen depremlerin ardından büyük yıkım yaşayan Malatya’da ağır hasarlı yapıların yüzde 97’sinin yıkımı tamamlandı. Kahramanmaraş merkezli "asrın felaketi" olarak nitelendirilen depremlerin ardından büyük yıkım yaşayan Malatya’da, yaraların sarılması için çalışmalar tüm hızıyla devam ediyor. Malatya Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı’ndan alınan bilgilere göre, kent genelinde ağır hasarlı yapıların yüzde 97’sinin yıkımı tamamlandı. Malatya Valisi Seddar Yavuz’un öncülüğünde sürdürülen yeniden inşa sürecinde, bir yandan enkaz kaldırma ve yıkım işlemleri hızla tamamlanırken, diğer yandan depremzedelerin barınma sorununu çözmek adına yeni konut projeleri hayata geçiriliyor. Depremde ağır hasar alan 6 bin 670 yapıdan 6 bin 535’inin hafriyat işlemleri tamamlanırken, acil yıkılması gereken bin 769 binadan bin 748’i kontrollü şekilde yıkıldı. Özellikle ağır hasarlı yapılarda dikkat çeken ilerleme kaydedildi. Toplam 86 bin 510 bağımsız bölümden oluşan 36 bin 10 binanın 33 bin 855’inin yıkımı tamamlanarak, enkazı kaldırıldı. Yıkım çalışmalarıyla eş zamanlı olarak orta hasarlı yapılarla ilgili yargı süreçleri de sürüyor. Şu ana kadar açılan 5 bin 600 davanın 3 bin 300’ünde yürütmeyi durdurma kararı bulunurken, 2 bin 400 orta hasarlı yapının 750’si yargı sürecinde değerlendiriliyor. Bu yapılardan büyük bir kısmı mahkeme kararıyla "az hasarlı" statüsüne geçirildi. Geriye kalan orta hasarlı yapılardan 900’ünün yıkımı tamamlandı, 500 yapı içinse mal sahiplerine tanınan 1 yıllık güçlendirme süresi bekleniyor. (HE-SVY-Y)
Sivas Türkülere konu olan madımak hasadı başladı Sivas’ta doğada kendiliğinden yetişen ve bin bir zahmetle elle tek tek toplanan madımak otu, toplanmaya başladı. Sivas’ta adına türküler yazılan ve sağlığa birçok faydası olduğu bilinen Madımak, baharın gelmesiyle birlikte hasat edilmeye başlandı. Kent merkezine 19 kilometre uzaklıkta bulunan Kolluca köyünde yaşayan kadınlar, yağışların ve soğuk havanın etkisini yitirmesiyle birlikte köyün arazilerine çıktı. Doğada kendiliğinden yetişen ve yabani otların arasından özenle seçilen madımak otu, jilet veya bıçak yardımı ile kesiliyor. Toplama, ayıklama, temizleme ve pişirme aşamalarından geçen madımak otunun faydası saymakla da bitmiyor. Madımak otunun başta kan şekerinin dengelenmesi olmak üzere vücudun bağışıklık sistemini güçlendirdiği, grip, idrar sökücü özelliği ve ishal gibi birçok sağlık sorunlarına iyi geldiği düşünülüyor. Nisan ayında hasadına başlanan madımak, haziran ayının sonlarına kadar toplanabiliyor. Kolluca köyünde yaşayan Hatice Karabiber, "Sivas’ta madımak meşhurdur herkes gelir madımak toplar, güzel olur. Toplanmaya Nisan ayında başlanır Haziran ayının 15 de biter. Madımağı pişiririz akrabalarımıza göndeririz kış için paketler dolaba kaldırırız" dedi. Madımak otunun şifalı bir ot olduğunu söyleyen Şerife Yılmaz, "Madımak otu, soğuk sıcak fark etmeksizin zor toplanan bir bitkidir. Ama bu ılık havalarda daha kolay toplanıyor. Madımak otunu toplayıp ayıklayıp temizledikten sonra kış mevsimi için paketleyip dolaba kaldırıyoruz ya da pişirerek tüketiyoruz. Madımak otunun kurutması da çok güzel oluyor. Saklama şekli olarak konservede olabilir" diye konuştu.