SAĞLIK - 14 Ekim 2024 Pazartesi 09:50

“Toplumsal ruh sağlığı tablomuz bozuk”

A
A
A
“Toplumsal ruh sağlığı tablomuz bozuk”

Uzmanlar, yaşanılan ekonomik sıkıntılar, depremler ve artan şiddet olaylarının Türkiye’nin ruh sağlığını olumsuz etkilediği görüşünde. Dünya Ruh Sağlığı Günü kapsamında değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Dilek Şirvanlı Özen, “Toplumsal ruh sağlığı tablomuz bozuk. Ülkemizde ruh sağlığı konusunda farkındalık artsa da asıl önemli adım, önleyici çalışmalara daha fazla yatırım yapılmasında. Ruh sağlığımızı korumak hem bedensel hem de duygusal açıdan daha güçlü bir toplum inşa etmemize yardımcı olacak önemli bir faktör” dedi.


Altınbaş Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Dilek Şirvanlı Özen, birçok bedensel hastalığın temelinde ruhsal sorunlar yattığını belirtti. Bu alanda yapılan araştırmaların, depresyon ve kronik stresin bağışıklık sistemini zayıflattığını, bedeni daha savunmasız hale getirdiğini kaydetti. Bu nedenle ruh sağlığını korumanın sadece duygusal iyilik halini değil, fiziksel sağlığı ve toplumsal geleceğimizi de yakından ilgilendirdiğine dikkat çekti.


“Artan şiddet olaylarının sebebi, içsel sıkıntılar ve agresyon”


Büyük depremlerin ve ekonomik zorlukların ruh sağlığımız üzerinde derin izler bıraktığına değinen Şirvanlı Özen, “Depremler, travma sonrası stres bozukluğu (TSSB), kaygı bozuklukları ve depresyona neden olurken, son zamanlarda ekonomik sıkıntılar da toplum genelinde yaygın bir stres kaynağı oldu. Bu süreçte birçok insan kendini güvensiz, umutsuz ve çaresiz hissetti. Artan sokak şiddeti, ev içi gerilimler ve okullardaki zorbalıklar aslında bu ruhsal durumların dışa vurumları olarak görülebilir. Bireylerin yaşadığı içsel sıkıntılar, agresyon ve şiddet olarak toplumda kendini göstermeye başladı” diyerek önemli uyarılarda bulundu.


Bilinçsiz Antidepresan kullanımına dikkat


Son yıllarda Türkiye’de antidepresan kullanımında ciddi bir artış yaşandığını da dile getiren Şirvanlı Özen, bu artışın toplumda ruh sağlığı sorunlarına karşı farkındalığın arttığının ve insanların daha fazla destek arayışında olmalarının bir göstergesi olarak görülebileceğini ifade etti. Öte yandan, antidepresan kullanımının bir "moda" haline geldiğini söylemenin de mümkün olduğunu kaydetti. Özellikle antidepresanların, çözüm gibi görülmeye başlandığı ve insanların bilinçsizce bu ilaçlara yönelmeye başladığı tespitinde bulundu. Oysa ruh sağlığını düzeltmenin, sadece ilaçlarla değil, aynı zamanda destekleyici terapiler ve yaşam tarzı değişiklikleri ile mümkün olabileceğine dikkat çekti.


“Sorunları en baştan önleyecek adımlar atılmalı”


Şirvanlı Özen, ruh sağlığının nasıl korunacağına dair önemli önerilerde bulundu. Sadece sorun ortaya çıktığında müdahale etmenin yeterli olmadığını, sorunları en baştan önlemeye yönelik adımlar atılması gerektiğini anlattı. Şirvanlı Özen, “Hastalıkları tedavi etmek yerine, henüz ortaya çıkmadan önlemek hem daha etkili hem de daha kolaydır. Ruh sağlığımız yalnızca genetik ve biyolojik faktörlere bağlı değildir. Sosyal çevremiz, ekonomik durumumuz, eğitim imkanlarımız, barınma şartlarımız ve genel fiziksel sağlığımız gibi birçok dış etken de ruh halimizi şekillendirir. Bu yüzden ruh sağlığını korumak, sağlıklı ilişkiler kurmak, stresle başa çıkma becerilerini geliştirmek ve duygusal zekamızı güçlendirmekle mümkündür” dedi.



“Toplumsal ruh sağlığı tablomuz bozuk”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Sahte ilanlarla 20 milyon lira vurgun yapan çeteyi JASAT çökertti: 66 gözaltı Denizli’de sosyal medya üzerinden Türkiye genelinde sahte ilanlar vererek dolandırıcılık yapan suç örgütü JASAT’ın operasyonu ile çökertildi. 20 milyon vurgun yapan çete üyesi 66 şüpheliden 31’i tutuklanırken, örgüt üyelerinden talimatları yerine getirmeyenlere işkence yapıldığı ortaya çıktı. Sosyal medyada sahte hesaplar veya şifreleri çalınmış gerçek kişi hesapları üzerinden Türkiye genelinde yerel alım ve satım sayfalarında römork, konteynır, su deposu, kiralık ev gibi ilanlar veren çete üyeleri yurt genelinde çok sayıda vatandaşı mağdur etti. İlanlarına dönüş yapan vatandaşlardan kaparo adı altında para alan şahıslar, ilandaki ürünleri ise göndermediler. Gelen ihbarlar üzerine Denizli İl Jandarma Komutanlığına bağlı Jandarma Suç Araştırma Timi (JASAT) harekete geçti. Jandarmanı dedektifleri olarak bilinen JASAT timi 8 ay boyunca şüphelileri fiziki ve teknik takibe aldı. Yapılan çalışmalar kapsamında şüphelilerin 62 ilde 155 kişiyi yaklaşık 20 milyon lira mağdur ettiği belirlendi. Denizli merkezli 7 ilde eşzamanlı operasyon JASAT timlerinin çalışmaları sonucunda suç örgütünün Denizli, Afyonkarahisar, Mersin, Aydın, Adana ve Diyarbakır illerinden 74 şüpheliden oluştuğu belirlendi. 400 jandarma personelinin katılımıyla Denizli merkezli 7 ilde eşzamanlı operasyon düzenlendi. Operasyon kapsamında örgüt üyesi olduğu belirlenen 74 şüpheliden 66’sı yakalanarak gözaltına alındı. Operasyonlarda adreslerinde bulunamayan 8 şüphelinin ise yakalanması için çalışmaların sürdüğü belirtildi. Örgüt üyelerinin vücudundaki darp izleri JASAT timlerinin dikkatinden kaçmadı. Bazı örgüt üyelerinin vücutlarının farklı noktalarında bulunan darp izlerinin ise verilen talimatları eksik veya yerine getirilmemesi nedeniyle yapılan işkence sonucu oluştuğu ortaya çıktı. Bakan Yerlikaya sosyal medyadan duyurdu. İçişleri Bakanı ali Yerlikaya sosyal medya hesabı üzerinden “6 ayrı suç örgütü çökertildi” diyerek haberi paylaştı. Bakan Yerlikaya’nı paylaşımda “Kahramanmaraş’ta Muhammed Kaya, Mersin’de Hasan Sağsız, Denizli’de Niyazi Dönmez, Antalya’da Mustafa Akel, Gaziantep’te Ümit Öge ve İstanbul’da Turgut Yalçın’ın elebaşlığını yaptığı 6 ayrı organize suç örgütü jandarma tarafından planlı ve projeli olarak yapılan “KUYU-34” ve “KUYU-35” operasyonlarında çökertildi” ifadeleri yer aldı. 66 şüpheliden 31’i tutuklandı Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, örgüte üye olmak, nitelikli dolandırıcılık ve suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerinin aklanması suçlarından gözaltına alınan 66 şüpheli, jandarmadaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Şüphelilerin jandarma komandolar tarafından yoğun güvenlik tedbirleri kapsamında adliye girişleri ise dikkatlerden kaçmadı. 30 şüpheli ifadelerinin alınmasının ardından serbest bırakılırken, 5 şahıs ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığı öğrenildi. 31 şahıs ise tutuklanarak cezaevine gönderildi.
İstanbul Kadın sporcular, meme kanseri farkındalığı için yelken açtı Bu yıl 3. kez düzenlenen Aqua Florya Sailing Cup yelken yarışları tamamlandı. Yarışa katılan takımlardan biri olan ve 8 kadın yelkencinin yer aldığı Medicana Sailing Team, hem rüzgarla mücadele etti hem de meme kanserinde erken teşhisin ve bilinçlenmenin önemine dikkat çekti. Dünyada her 8 kadından birini etkileyen meme kanserinin görülme sıklığı son 50 yılda iki kat arttı. Erken evrede teşhis edilerek tedavisi mümkün olan meme kanseriyle mücadele için 2004 yılından bu yana Dünya Sağlık Örgütü tarafından 1-31 Ekim Meme Kanseri Farkındalık Ayı olarak belirlendi. 12 Ekim Cumartesi günü 3.’sü düzenlenen yelken yarışında, 600 milden oluşan Türkiye’nin en uzun rotalı yarışına katılarak rekor kıran ilk ve tek kadın yelken ekibi White Angels Sailing Team’in isim ve yarış sponsoru olan Medicana, meme kanseri farkındalığı için yelken açtı. İkincilik kupasının sahibi oldu Proje kapsamında Medicana Sailing Team adıyla yarışa katılan 8 kadın yelkenci, hem rüzgarla mücadele etti hem de meme kanserinde erken teşhisin ve bilinçlenmenin önemine dikkat çekti. İstanbul Boğazı’nda düzenlenen yarış rotasında yelkenliler arasında kıran kırana bir mücadele yaşandı. Takım, finish noktasına ulaşıp yarışı tamamladıktan sonra Ataköy Marina’da Medicana’nın uzman doktorları tarafından karşılandı. Meme kanserinin tanı ve tedavi yöntemleri, erken teşhisin önemi ve bilinçlendirme çalışmalarının süreç içerisindeki yeri hakkında açıklamalarda bulunan uzmanlar, Medicana Sailing Team’i yarış performansları için tebrik etti. Medicana Sailing Team, çoğunluğu kadın yelkencilerden oluşan yarışta kendi kategorilerinde 2.’lik kupasının sahibi oldu. Ünlü isimlerin de yer aldığı ödül töreninde toplum sağlığına dikkat çeken bu anlamlı proje, katılımcılardan büyük beğeni topladı. "Her 8 kadından biri hayatı boyunca meme kanseri riskine tabi" "Meme kanseri kadınlarda en sık görülen kanserdir" diyen Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Sevim Kuşlu Çiçek, "Maalesef meme kanserinde şu yaşta olmaz diyeceğimiz bir aralık yok. 20 yaşından itibaren kadınların ölümüne kadar en sık görülen kanserdir. Günümüzde her 8 kadından biri hayatı boyunca meme kanseri riskine tabi. Meme kanserinde bilmemiz gereken en önemli şey kadınlar diyor ki ‘benim elime bir şişlik gelecek ya da bir şikayet olacak da ben bunu tedavi ettireceğim.’ Bizim burada amacımız farkındalık. Eğer tüm kadınlar kendi risklerini bilir ve meme kanserinin bir gün başına gelebileceğinin farkında olurlarsa düzenli takiplerini yaptırırlar. Düzenli takip ne demek? 40 yaşından itibaren her yıl hiçbir şikayeti olmayan kadının mutlaka gidip mamografi çektirmesi, 20 yaşından itibaren de her kadının kendi kendine meme muayenesi yapması ve düzenli doktor kontrollerine gitmesi demektir" açıklaması yaptı. Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Hakan Bölükbaşı ise "Meme kanseri farkındalık ayı kapsamında bu yıl etkinliklerimize devam ediyoruz. Medicana Grup olarak da kadın yelken takımına sponsor olduk. Onların da desteğiyle farkındalığı daha da arttırmak için çalışmalarımıza devam ediyoruz. Meme kanserinde erken tanı hayat kurtarır diyoruz" şeklinde konuştu. "Tedavilerimize multidisipliner yaklaşıyoruz" Meme kanserinde tedaviyi anlatan Radyasyon Onkolojisi Uzmanı Prof. Dr. Zehra Füsun Tokatlı, "İlk aşamada cerrahi yapılıyor. Sonra radyoterapi yani ışın tedavisi, ardından kemoterapiler, akıllı ilaçlar ve immüno terapilerle yani bağışıklığı kuvvetlendiren ilaçlarla tedavilerimizi yapıyoruz. Tabii hastalığın evresine, hastanın yaşına, menopoz durumuna göre tedavilerimizde kararlarımıza multidisipliner yaklaşıyoruz. Yani cerrahi onkologlar, radyasyon onkoloğu, medikal onkologlar hepimiz bir arada konseyler yaparak bu tedavilere karar veriyoruz" dedi. "Farkındalıkta Türkiye en üst seviyelere gelmeli" Yarışın oldukça heyecanlı geçtiğini belirten Medicana Sailing Team Takım Kaptanı Oğuz Ayan ise şunları söyledi: "Medicana sponsorluğunda bugün çok keyifli bir yarış yaptık. Meme kanserine farkındalık adına kızlarımızla denizdeydik, parkurdaydık. Umarım bu konuda farkındalık bilincinde Türkiye en üst sıralara gelir. Sağlığın ve sporun destekçisi olan Medicana’nın yanında olduğumuz için de aynı zamanda çok mutluyuz. Bu liderliklerini inşallah farklı alanlarda da her zaman görmek en büyük dileğimiz."
Ankara Ürdün Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Safadi Türkiye’yi ziyaret edecek Ürdün Başbakan Yardımcısı, Dışişleri ve Yurtdışında Yaşayan Ürdünlüler Bakanı Ayman Safadi, 15 Ekim’de Türkiye’ye gerçekleştirilecek ziyaret çerçevesinde Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile bir araya gelecek. Dışişleri Bakanı Fidan ile Ürdünlü mevkidaşı Safadi’nin görüşmesinde, ikili ilişkilerin yanı sıra Orta Doğu’da barış ve istikrarın sağlanması için atılacak ortak adımlar değerlendirilecek. Görüşmede gündem Gazze Bakan Fidan’ın Ürdünlü mevkidaşı ile gerçekleştireceği görüşmede, ikili ilişkilerin yanı sıra Orta Doğu’da barış ve istikrarın sağlanması için atılacak ortak adımlar ele alınacak. Ayrıca görüşmelerde, iki ülke arasında düzenli temasların ve karşılıklı ziyaretlerin sürdürülmesinin önemine dikkat çekmesi, hem ikili düzeyde hem de bölgesel ve uluslararası platformlarda artan iş birliğinden duyulan memnuniyeti dile getirmesi, İsrail’in Gazze’de uyguladığı soykırım politikaları, Lübnan’a saldırıları ve tüm bölgeyi savaşa sürükleme girişimlerinin sonlandırılması için Ürdün’ün desteğinin önemini vurgulaması, İsrail’in Lübnan’da konuşlu BM Geçici Görev Gücü (UNIFIL) Karargahına yönelik saldırılarının vahametine dikkat çekmesi, Türkiye’nin, Ürdün’ün Kudüs’teki kutsal mekanların hamisi rolüne ve bunun muhafazasına verdiği önemi yinelemesi bekleniyor. İki Bakan, 79. BM Genel Kurulu marjında New York’ta bir araya gelmişti. Bakan Fidan ayrıca, 17-18 Eylül 2024 tarihlerinde İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Ligi’nin Gazze Temas Grubu toplantısına katılmak üzere Amman’ı ziyareti sırasında Ürdünlü mevkidaşıyla görüşmüştü. Bakan Safadi, Türkiye’yi son olarak 3-4 Temmuz 2023 tarihlerinde ziyaret etmişti. İki ülke arasındaki ticaret hacminin artırılması hedefleniyor Türkiye ile Ürdün arasında 2023 yıl sonu itibarıyla yaklaşık 950 milyon dolar seviyesindeki ticaret hacminin artırılması ve çeşitlendirilmesi amaçlanıyor. Bu çerçevede, iki ülke arasında Karma Ekonomik Komisyon toplantısı düzenlenmesine yönelik görüşmeler sürüyor. Güvenlik ve savunma sanayii alanları da ikili iş birliği başlıkları arasında yer alıyor.
Sakarya Gören güzel yüreklerle anlamlı buluşma: “Her an yanı başınızdayız” Sakarya Büyükşehir Belediyesi, 15 Ekim Dünya Beyaz Baston Görme Engelliler Günü’nde gören güzel yüreklerle kahvaltıda buluşarak onlarla keyif dolu bir gün geçirdi ve “Her an, ihtiyaç olduğu her dakika yanı başınızdayız” mesajı verdi. Sakarya Büyükşehir Belediyesi engelli vatandaşların yanında olmaya, onlar için hayatı güzelleştirecek uygulamalar geliştirmeye, adımlar atmaya devam ediyor. Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı Engelli Hizmetleri Şube Müdürlüğü, 15 Ekim Dünya Beyaz Baston, Görme Engelliler ve Güvenlik Günü’nde anlamlı bir etkinliğe imza attı. Programda Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanı Ahmet Öksüzoğlu’nun yanı sıra kurum çalışanları da hazır bulundu.Gören güzel yürekler ve aileleri, Sakarya Millet Bahçesi’nde keyifli bir programda buluştu. Büyükşehir sosyal hizmet görevlileri gören güzel yüreklerle sohbet etti, onların taleplerini dinledi ve hayatlarını kolaylaştırmak için yapılabilecekleri konuştu. Yemek eşliğinde yapılan sohbetle harika bir gün geçiren engelsiz bireyler, unutulmaz günü fotoğraflarla ölümsüzleştirdi. Anlamlı günde yapılan anlam dolu buluşmada Büyükşehir tarafından görme engellilere “Her an, ihtiyaç duyduğunuz her dakika yanınızdayız” mesajı verildi. Hep birlikte olmaktan dolayı mutluluk duyduklarını ifade eden engelliler, Büyükşehir’e teşekkür etti. Sakarya Büyükşehir Belediyesi’nden yapılan açıklamada, “Biz her zaman olduğu gibi bugün de engelli kardeşlerimizin yanındaydık. Onların hayatını kolaylaştırmak, Sakarya’yı onlara daha güzel bir şehir haline getirmek için üretmeye ve geliştirmeye devam ediyoruz. Bir kez daha söylüyoruz biz ihtiyaç duyduğunuz her an, her dakika yanı başınızdayız. İyi ki varsınız” denildi.