EĞİTİM - 24 Ağustos 2024 Cumartesi 11:00

İhlas Koleji yeni döneme İMGEP’le hazırlandı

A
A
A
İhlas Koleji yeni döneme İMGEP’le hazırlandı

İhlas Koleji tarafından düzenlenen İhlas Mesleki Gelişim Programı (İMGEP) sona erdi.


İhlas Kolejine bağlı bütün kampüslerin katılımıyla beş gün süren İMGEP’te, alanında uzman isimler tarafından konferanslar verilirken atölye çalışmalarıyla da yeni dönemin hazırlıkları yapıldı.


İMGEP’in son gün konuşmacılarından olan Anooshirvan Miandji, “Yapay Zekâ” ve “Eleştirel Düşünce” konulu iki konferans verdi.


Yapay zekânın günümüze kadar olan gelişim evreleri hakkında bilgiler aktaran Miandji, yapay zekânın kullanım alanlarına dair geniş bilgiler verdi.


Yapay zekâ ile insan arasındaki en büyük farkın duygu olduğunu vurgulayan Miandji, “Yapay zekâ, algoritmik düşünür. Evet-hayır üzerine kuruludur. Sorunun cevabı, makineye göre evet-hayır olmalıdır. Ama insan beyninden çıkan ‘Bakacağız’ cevabındaki belirsizliği, makinenin anlaması mümkün değildir” dedi.


Yapay zekânın, insanın düşünme becerisini taklit ettiğinin altını çizen Miandji, “Neyi taklit ediyor? Bizim çözdüklerimizi taklit ediyor. Yani çözdüklerimizi ona öğretiyoruz, çözemediklerimizi zaten öğretemiyoruz. Duyguları da çözemediğimiz için makine de anlamıyor” dedi.


“Yapay zekânın ahlaklı olup olmadığı sorusu yanlış sorudur, insanın ahlaklı olup olmaması asıl sorudur.” diyen Miandji, yapay zekânın ahlaklı olup olmamasını tartışmanın abesle iştigal olduğunu vurguladı.


Verilen aranın ardından “Eleştirel Düşünce” konulu sunumuna devam eden Miandji’ye konferansın sonunda İhlas Koleji Eğitim Teknolojileri Koordinatörü Erdinç Aydoğan tarafından günün anısına, adına dikilen ağaç fidanının sertifikası verildi.


İMGEP’in son bölümünde Öner Ziya Baş, “Bilgi Güvenirliği Farkındalık Eğitimi” konulu sunumunu yaparken Serhan Kal da “Eğitimde STEM Yaklaşımı” başlıklı bir sunum yaptı.


Okur: “Yeni Dönemde değişen ve gelişen bir İhlas Koleji göreceğiz”


Beş gün süren ve İhlas Kolejinin eğitim kadrolarının katıldığı İMGEP’i değerlendiren İhlas Koleji Genel Müdürü Hakkı Okur, değerli konuşmacılar eşliğinde faydalı bir programa imza attıklarını söyledi.


Değişime ve gelişime inandıklarını ifade eden Okur, “Alanında uzman konuşmacılarımızın verdiği konferanslarla eğitim noktasında kendimizi geliştirecek farklı bakış açıları kazandığımıza inanıyorum. Buradan edindiğimiz bilgi ve tecrübeleri, sınıflarımızda öğrencilerimizi daha iyi yetiştirmek için kullanacağız. Bu amaçla öğretmenlerimizden kendilerini sürekli güncellemelerini ve değişime açık olmalarını istiyoruz. Yapılan programda da bunu hedefledik” dedi.


İhlas Koleji olarak yeni döneme çok farklı şekilde hazırlandıklarını ifade eden Okur, yapılan yatırımlarla okullarındaki fiziki ve teknolojik altyapıyı geliştirdiklerini söyledi. Göreve başladıkları andan itibaren İhlas Kolejini daha ileriye götürecek hamleler yaptıklarını ve hedefler koyduklarını vurgulayan Okur, “Okullarımızda hummalı bir çalışma başlattık. Tespit ettiğimiz noktalarda İhlas Holdingin de katkılarıyla yatırımlarımızı gerçekleştirdik. Bütün ekibimle kollarımızı sıvadık ve İhlas Koleji ailesine en iyi şekilde hizmet vermek için çalışmaya başladık” dedi.


Yeni dönemde İhlas Kolejinin kendini yenileyen farklı bir anlayışla eğitim vereceğinin altını çizen Okur, son olarak yeni eğitim öğretim yılının bütün eğitim camiasına hayırlı olmasını diledi.



İhlas Koleji yeni döneme İMGEP’le hazırlandı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir İzmir’de yolcu minibüsünde cinayet İzmir’in Bornova ilçesinde bir yolcu minibüsü içerisinde, kimliği belirsiz kişi veya kişiler tarafından tabancayla vurulan 28 yaşındaki adam hayatını kaybetti. Olayın ardından kaçan şüpheliyi yakalamak için polis ekipleri tarafından çalışma başlatıldı. Olay, saat 22.00 sıralarında Evka 3 Mahallesi’nde bulunan yolcu minibüsü son duraklarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre 35 M 8569 plakalı Alsancak-Evka3 hattında bulunan Doğukan Akgün (28), araç içerisinde bulunduğu esnada kimliği belirsiz kişi veya kişiler tarafından silahlı saldırıya uğradı. Doğukan Akgün, tabancadan vücuduna isabet eden mermilerle ağır yaralanırken olayı gerçekleşen şüpheli veya şüpheliler kaçarak kayıplara karıştı. Çevre sakinlerinin ihbarı üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Polis tarafından çevrede güvenlik önlemleri sağlanırken sağlık ekipleri tarafından yapılan kontrolde Doğukan Akgün’ün hayatını kaybettiği belirlendi. Savcı tarafından yapılan incelemenin ardından Akgün’ün cenazesi, İzmir Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü ekipleri, cinayetin gerçekleştiği minibüs ve çevresinde araştırmalar yaparken Asayiş Şube Müdürlüğüne bağlı Cinayet Büro Amirliği ekipleri, olayı gerçekleştiren şüpheli veya şüphelileri yakalamak için çalışma başlattı. Olayla ilgili başlatılan soruşturma sürüyor.
İstanbul Fatih’te 3 katlı metruk bina çöktü: 1 yaralı İstanbul Fatih’te 3 katlı metruk binada akşam saatlerinde çökme meydana geldi. O esnada çöken binanın yanından geçen 1 kişi yaralandı. Olay yerine çok sayıda itfaiye ve AFAD ekibi sevk edildi. Emniyet güçleri çöken binanın çevresinde geniş güvenlik tedbirleri aldı. Olay, Fatih’in Zeyrek Mahallesi Büyükkaraman Caddesi’nde yer alan 3 katlı metruk bir binada meydana geldi. Edinilen bilgiye göre saat 23.00 sıralarında çökme nedeniyle yaşanan olay sırasında caddeden geçmekte olan bir şahıs yaralandı. Şans eseri can kaybı yaşanmayan olayda metruk binanın giriş katında kuaför dükkanı işletmecisi olan Adnan Işık binanın yıkılacağını anlayınca son anda binadan kaçarak enkaz altında kalmaktan kurtuldu. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda polis, itfaiye, AFAD ve sağlık ekibi sevk edildi. Ekiplerin çalışmaları sırasında hassas burunlu K9 köpeği ve cihazlarla göçükte arama çalışması yapıldı. Enkazın çevresi zabıta ekipleri tarafından demir bariyerlerle kapatıldı. Çöken metruk binanın bitişiğinde bulunan 4 katlı apartman binası tedbir amaçlı olarak tahliye edildi. Yaşanan olayla ilgili açıklamada bulunan Fatih Belediye Başkanı Mehmet Ergün Turan, “Yıkılmış yeniden yapılan bir bina kazısı vardı. Yanında da eski tarihi bir bina vardı. Muhtemelen bu kazıdan da etkilenen bu tarihi tescilli bina, üst katları boş alt katında bir berber esnafımız vardı. Bu binada bir çökme meydana geldi. Biz de buraya kadar geldik, incelemeleri yaptık. Şu anda itfaiyemiz ve AFAD’ımız incelemeleri yaptı. Yoldan geçen bir vatandaşımızın üzerine birkaç parça taş düştü ama ayakta şu anda hastanede tedavi görüyor. Allah’a şükür hayatı bir tehlike olmadığı söyleniyor. İçeride de yapılan aramalarda İnşallah herhangi bir can kaybı olmadan atlatılmış olacak. Yandaki yine tarihi bir bina, burası tarihi binaların olduğu bir yer. Tedbiren o binayı da boşaltıyoruz şimdi. Kapıyı açan kimse yok ama itfaiye üst kattan giriyor ki içeride uyuyan olur bir şey olur. Yandaki bina çökecek gibi durmuyor ama olur ki bu akşam bir deprem olabilir, Allah göstermesin o zaman bu binada çökmüş olur. O yüzden tedbiren boşaltmak durumundayız." açıklamasında bulundu. Yıkılan binanın alt katında kuaför işletmecisi olan Adnan Işık, “Bugün çatırtı sesi geldi. Ses gelince ben binanın çökeceğini anlayıp kaçtım. Orada kiracıyız, birazdan mal sahibi de gelecek. Berber dükkânıydı. Dışarı kaçtım. Biraz ayağım burkuldu ama önemli değil. Başka bir şeyim yok. Yan tarafta inşaat vardı. O inşaatın temelinden dolayı oldu. İnşaatın temeli çok kazıldı ondan oldu. İnşaat sahibi, yarın beton dökülecek dedi. Yarına kalmadan gitti.” dedi. Olayın şahitlerinden Muzaffer Çelen, “Bina meyilliydi. Zaten hafif çatlaklık vardı. Eve giderken Adnan’a burada fazla durma bu bina çöker, dedim. Öyle şakalaştık. Eve gittim. Yarım saat sonra telefon geldi. Bina çöktü dediler. Bizim binada bir şey yok Allah’tan. 1 yaralı varmış. Ben tanımıyorum. Yoldan geçen bir arkadaşmış. Hafif yaralanmış. Binanın yan tarafında temel kazdılar. Temel kazıldığı için bina boşa çıktı yıkıldı. Yıkılmasın diye istinat duvarı yapılıyordu ama dayanamadı yapılana kadar." şeklinde konuştu. Binada yaşanan çökme sonrası park halindeki aracı zarar gören Besim Ertaş, ”İşten geldim. Buraya park ettim. Eve gittim. 10 dakika sonra telefon geldi. Binanın yıkıldığını söylediler. Benim arabamın sol tarafı hasar gördü. Fotoğraflarını çektirdim. Sonra arabayı oradan çektim. Buranın yıkılacağı belliydi. Burası boş olduğu için çektim. Ben oraya çektiğim anda bile yıkılabilirdi. Allah’tan bina yan tarafa doğru yıkılmış. Caddeye doğru yıkılsa arabaların içinde bile olsak ölebilirdik. Yan tarafında temel kazısı yapılmıştı. Ben evvelsi gün orayı kazanlara bu bina tehlikeli, her an yıkılabilir diye söyledim. Altını kazdınız. Bir önlem alın en azından. Bir şey olmaz dediler bana. 10 dakika önce orada olsam arabanın içinde bulunacaktım.” dedi. Zabıta ekipleri bölgede güvenlik amaçlı bekleyişini sürdürüyor.
Diyarbakır Narin Güran cinayetinde serbest bırakılanlar jandarma eşliğinde adliyeden çıktı Diyarbakır’da Narin Güran cinayetinde serbest bırakılanlar jandarma eşliğinde otobüsle adliyeden ayrıldı. Bağlar ilçesi Tavşantepe Mahallesi’nde 21 Ağustos günü kaybolan, 8 Eylül’de cansız bedeni bulunan 8 yaşındaki Narin Güran cinayetine ilişkin Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturma kapsamında aralarında annesi, babası ve yakınlarının da bulunduğu 22 şüpheli gözaltına alınmıştı. Şüpheliler, jandarmadaki ifade işlemlerinin ardından bu sabah saatlerinde adliyeye sevk edildi. 1’i Cumhuriyet Başsavcı Vekili ve 3 cumhuriyet savcısı tarafından 22 şüphelinin ifade işlemleri tamamlandı. Sorgunun ardından anne Yüksel Güran, ‘Kasten öldürme suçuna iştirak etmek’, ağabeyi Enes Güran, ‘Kasten öldürme suçuna iştirak etmek’, kuzen Muhammet K., ‘Suçluyu kayırma, suç delillerini yok etmek’, kuzeni B. G., ‘Suçluyu kayırma, suç delillerini yok etmek’, yengesi M.G., ‘Suçluyu kayırma, suç delillerini yok etmek’, tutuklu amca Salim Güran’ın işçisi Mehmet Salim A., ‘Suçluyu kayırma, suç delillerini yok etmek’, diğer işçi Ramazan A., ‘Suçluyu kayırma, suç delillerini yok etmek’, halasının eşi Mehmet Şevket K., ‘Suçluyu kayırma, suç delillerini yok etmek’ ve amcası F.G., ‘Suç delillerini yok etmek’ suçlamalarıyla tutuklama talebiyle Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edildi. Narin’in babası Arif Güran’ın da aralarında bulunduğu 13 kişi serbest bırakıldı. Serbest bırakılan 3 kişiye adli kontrol şartı getirildi. Serbest bırakılanlar jandarma eşliğinde otobüsle adliyeden ayrıldı.