DÜNYA - 05 Kasım 2012 Pazartesi 23:00

POTADA DERBİ MAÇIN ARDINDAN

A
A
A
POTADA DERBİ MAÇIN ARDINDAN

Beko Basketbol Ligi`nin derbi maçında Beşiktaş`ı 83-74 yenen Fenerbahçe Ülker`de başantrenör Simone Pianigiani, iyi başlayamadıkları maçta ortaya koydukları iradeyle kazandıklarını söyledi.
Pianigiani maçtan sonra düzenlenen basın toplantısında yaptığı konuşmada, üst seviyede mücadele veren iki yeni ekibin karşı karşıya geldiğini, maçın bekledikleri gibi zorlu geçtiğini kaydetti.
Fenerbahçe Ülker başantrenörü, karşılaşmayla ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:
``Maça her şeyden önce çok yumuşak başladık. Bunun için de ciddi bir fark oldu. Önemli olan kısım bu farktan sonra rakibimize karşı maçı kazanmış olmak. Sondaki birkaç faul atışını da yapabilseydik, belki çift haneli bir skor farkıyla kazanacaktık. Oyuncularımın bu mücadelesinden dolayı çok sevinçliyim. Her seferinde farklı bir şey istiyor oluyoruz oyuncularımızdan. Çünkü yeni bir takım olmanın getirdiği şeyler var. Emir Preldzic`ten bazen 3, bazen 4 numara oynamasını isterken, bugün point guard oynamasını istedik. Yeni bir takım olarak sürekli yeni durumlara adapte olmak durumundayız.``
Takım olarak irade gösterip, sonuca gittiklerini dile getiren Pianigiani, ``Beraber hareket ederek kazanacak noktaya gelmek çok önemliydi. Takım olarak genç oyuncularımızın da seviyesini yükseltmeye çalışıyoruz. Örnek olarak bugün büyük deneyim yaşayan İlkan Karaman`ı verebiliriz. İyi yaptıklarının yanı sıra hataları da oldu. Genelde baktığımızda yeni bir takımız. Bu yeni ekibin birlikte olması kolay değil. Bu nedenle bu takımın zamana ihtiyacı var`` diye konuştu.
Pianigiani, THY Avrupa Ligi`nde deplasmanda Mapooro Cantu ve ardından da Beko Basketbol Ligi`nde deplasmanda Pınar Karşıyaka ile oynayacaklarını hatırlatarak, ``Cantu maçı çok önemli. Ardından da Pınar Karşıyaka deplasmanına gideceğiz. Bu iki maçta aynı zamanda, iki önemli rakibe karşı üst üste nasıl oynayacağımız konusunda kendimizi de test ediyor olacağız`` dedi.
Maçta kenardan gelen oyuncuların skor yükünü fazlasıyla sırtlamasıyla ilgili yorumu sorulan Fenerbahçe Ülker başantrenörü, ``Derin bir kadromuz var ve bu seviyedeki takımlar için olması gereken de bu. Yüksek seviyede oynanan maçlarda, rakibinizin tercihlerine göre çıkaracağınız 5 ya da uzun süre vereceğiniz 5 değişecektir. Bizim Türkiye Ligi`nde kayıpsız geliyor olmamızın temelinde yatan bu. Avrupa Ligi`nde farklı, Türkiye Ligi`nde farklı oyuncular bize katkı verebiliyor`` şeklinde konuştu.
Fenerbahçe Ülkerli oyuncu Ömer Onan da kötü başladıkları maçta, dağılmayıp mücadeleyi bırakmayarak kazandıklarını ifade etti.
KUNTER: ``OYUN DİSİPLİNİMİZİ KAYBETTİОİMİZ İÇİN MAÇTAN MAОLUP AYRILDIK``
Beşiktaş Başantrenör Erman Kunter ise üçüncü çeyrekte oyun disiplininden koptukları için karşılaşmayı kaybettiklerini söyledi. Kunter, THY Avrupa Ligi`nde CSKA Moskova`ya farklı kaybettikleri maçın ardından, bu maçın kolay olmadığını ve kendilerine sert geldiğini belirtti. Kunter, oyun disiplinini korudukları sürece maçın içinde kaldıklarını vurgulayarak, ``İlk devre iyiydik, ama üçüncü çeyrek oyun disiplinimizi kaybettiğimiz için maçtan mağlup ayrıldık. Oyun disiplininizi 40 dakikaya yayamıyoruz. Bu durum, üçüncü çeyrekte oyunun kırılmasına ve kaybetmemize neden oldu. Son çeyrek, yeniden oyuna tutunduk ama çok geç oldu`` dedi.
Tecrübeli antrenör, pas yapan bir takım oluşturmak istediklerini fakat bunun zaman alacağını aktararak, bunu başardıkları zaman iyi neticelerin geleceğini dile getirdi.
Beşiktaşlı basketbolcu Muratcan Güler ise iyi mücadele ettiklerini, ancak maçın bazı bölümlerinde akıllı oynayamadıkları için müsabakayı kaybettiklerini kaydetti.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Van Van’da Yeli Malı Haftası etkinliklerle kutlandı Van’ın Tuşba ilçesine bağlı Gölyazı İlkokulu’nda, "Tutum, Yatırım ve Türk Malları Haftası" kutlandı. Her yıl Aralık ayında okullarda kutlanan "Tutum, Yatırım ve Türk Malları Haftası" çerçevesinde farklı eğitim kademelerinde etkinlikler düzenleniyor. Tüm Türkiye’de olduğu gibi Van’daki okullarda da hafta çeşitli etkinliklerle kutlanıyor. Tuşba ilçesine bağlı Gölyazı İlkokulu’nda gerçekleştirilen etkinlikte öğrenciler, evlerinden getirdikleri yöresel ürünleri sergileyerek tanıttı. Keledoş, ayran aşı, sarma gibi yöresel lezzetlerin yanında kek, pasta ve meyvelerde öğrenciler tarafından paylaşıldı ve tadıldı. Etkinlikle ilgili konuşan sınıf öğretmeni Selim Çakır, Türk malına rağbeti arttırma adına Türkiye’nin her tarafından kutlandığını belirerek, “Öğrencilerin en çok sevdiği günlerden bir tanesi olmuş. Bizde bu vesileyle çocuklarla birlikte kutluyoruz. Velilerimiz daha çok yöresel ürünler göndermişler. Keledoş, ayran aşı, yaprak sarması ve çiğ köfte göndermişler. Yani yok diyebileceğimiz her şeyi göndermişler. Bizde bu manada her zaman yanımızda olan velilerimize teşekkür ediyoruz” dedi. Çocukların Yerli Malı Haftasını dört gözle beklediğini vurgulayan Çakır, “Çocuklar zaten sabahın köründe gelip, sabırsız bir şekilde bekliyorlar. Şuan onların günü. Eskiden halk tedarik noktasında sıkıntı yaşıyordu. Ama şuan insanlar her şeye ulaşabiliyor. Dün başka bir sınıfımızda velilerimiz Kayseri yağlamasını getirmişlerdi. Biz eskiden Kayseri yağlaması nedir bilmiyorduk bile. Evimizde olan şeyi getirirdik. Tandır ekmeği, otlu peyniri ve ceviz getirirdik. Ama şimdi insanlar teknoloji sayesinde başka bir yerdeki kültürü bile tanıyor ve o kültür bize mal oluyor. Bu nedenle şimdiki çocuklar çok şanslı” ifadelerini kullandı. Yerli Malı Haftasını çok sevdiklerini belirten öğrenciler ise bu haftanın okulda en sevdikleri etkinliklerden biri olduğunu söylediler.
Amasya Oluz Höyük kazısında 2 bin 100 yıllık kuş şeklinde asker düdüğü bulundu Amasya’daki Oluz Höyük kazısında kuş şeklinde tasarlanıp pişirilmiş topraktan yapılmış 2 bin 100 yıllık asker düdüğü bulundu. Kazı Başkanı Prof. Dr. Şevket Dönmez, askerler arasında haberleşmede kullanıldığını düşündükleri düdüğün Roma’dan önce bölgede hüküm süren Mithridatlar Hanedanı’nın en güçlü kralı 6. Mithradates Dönemi’ne ait olduğunu açıkladı. Basit bir ses çıkarma aleti değil Üflenmesiyle birlikte çalışır haldeki düdüğün iki önemli özelliğinin olduğunu belirten İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk İslam Arkeolojisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Dönmez, “İlki basit bir ses çıkarma aleti olmayıp üzerinde bulunan 4 delikle beraber melodi oluşturma özelliğine sahip. İkinci önemi ise düdükler genelde asker düdüğü olarak Roma kültürüne mal edilen aletler. Fakat burada çıkan düdük M.Ö 1. yüzyıla ait.6. Mithridates Dönemi’ne ait. Bu düdükleri Roma’dan önce Anadolu’ya özgün krallıklarda kullanıldığını düşünüyoruz” diye konuştu. Yabani bir kaza ya da angut kuşuna benziyor Düdüğün kuş şeklinde tasarlanmasının Roma Dönemi’nde de görülen bir gelenek olduğuna değinen Dönmez, “Yabani bir kaza ya da angut kuşuna benzemesi bizim için çok şaşırtıcı değil. Çünkü Oluz Höyük’ün yanında Hitit Dönemi’nden beri bir göl olduğunu biliyoruz. Bu gölün ekosistemi zengin bir kuş cenneti olduğunu biliyoruz. Buradaki kuşların da Oluz Höyüklüler tarafından doğru biçimde gözlemlendiği, bazen çanak, çömlekler üzerine işlendiğini biliyoruz. Burada da Amasya’ya özgü endemik bir kuşun düdük üzerinde figürleştiğini söyleyebiliriz” şeklinde konuştu. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın uyguladığı ‘Geleceğe Miras Projesi’ çerçevesinde ilerleyen kazılarda bulunan asker düdüğünün temizlik ve konservasyon çalışmalarının tamamlanması sonrası Amasya Müzesi’ne teslim edileceği bildirildi.
Diyarbakır Diyarbakır’da 6 bin 500 çiftçiyi ilgilendiren yatırım Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi, tarımsal üretimi ve hayvancılığı desteklemek amacıyla hayata geçirdiği projelerle 6 bin 500 çiftçiye fayda sağladı. Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan açıklamada, Kırsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı tarafından geliştirilen projelerin toplam maliyeti 76 milyon TL olarak açıklandı. Bu projelerle, kent genelinde suyu verimli kullanma, susuz arazileri sulama ve yerel ekonomiyi güçlendirme hedeflendiği belirtildi. Kırsal Hizmetler Dairesi Başkanı Velat Özer, yapılan çalışmalar hakkında bilgi vererek, GAP Kalkınma İdaresi Başkanlığı ile ortaklaşa gerçekleştirdikleri projede 40 kilometre açık-kapalı sulama kanalı inşa ettiklerini söyledi. Bu sulama kanalları, özellikle kırsal alandaki çiftçilere büyük fayda sağlarken, bin 500 çiftçinin bu projelerden yararlandığı ifade edildi. Projelerin doğa dostu bir anlayışla geliştirildiğini vurgulayan Özer, "Bu kanalları yaparken, doğadaki canlıları da düşündük. Dünyada yaşanan iklim krizi ve gıda krizi göz önünde bulundurularak, doğal dengeyi korumak adına kaynak sularından faydalandık" dedi. GAP Kalkınma İdaresi ile birlikte hayata geçirilen projelerle 76 milyon TL’lik bir yatırım yapıldığını belirten Özer, "Bu projelerle yerel ekonomiyi güçlendirmenin yanı sıra, köy yaşamını destekleyerek kırsaldaki yurttaşların tekrar köylerine dönmesini sağlamayı amaçlıyoruz" dedi. Özer, 2025 yılı için kırsalda daha fazla hizmet vermeyi planladıklarını belirterek, çiftçilerle ortaklaşa aracısız üretim süreçlerini hayata geçirmeyi hedeflediklerini ifade etti.