GÜNDEM - 13 Kasım 2014 Perşembe 11:39

New York'taki gökdelene Türk doğal taşı

A
A
A
New York'taki gökdelene Türk doğal taşı

New York’un simge binalarından Rockefeller Center ve Chrysler Building’in sahibi, Almanya’da yaptığı yeni gökdelende Türk doğal taşı kullandı.

Antalya’dan gönderilen Finike Limestone gökdelenin iç ve dış cephe kaplamalarıyla lobi karşılama masalarında kullanıldı. Las Vegas’ı geride bırakan Çin’in Macau Adası’ndaki 2 bin 500 kişilik otelin banyoları da Finike Limestone ile kaplanacak.

Dünyanın finans merkezi, gökdelenleriyle ünlü ABD’nin New York kentinde Rockefeller Center ve Chrysler Building gibi şehrin simge binalarına sahip olan gayrimenkul firması Tishman Speyer, Almanya’nın Frankfurt kentinde inşa ettiği yeni gökdelende Antalya’nın Finike ilçesinden çıkan Limra doğal taşını tercih etti. ABD’den sonra Almanya’da da gökdelenler yapan firma, Leed Platinum seviyesindeki binanın 30 bin metrekarelik dış cephesini, 3 bin metrekarelik iç cephesini Finike Limestone doğal taşı ile kapladı. Finike Limestone cephe kaplamalarının yanı sıra estetik sağlaması istenen noktalarda kullanıldı.

"FİNİKE LİMESTONE, ULUSLARARASI PROJELERİN ARANAN MARKASI"

Rockefeller Center ve Chrysler Building gökdelenlerinin sahibinin Almanya’daki binasında Finike Limestone tercih etmesi Türkiye’de doğal taş sektörünün geldiği noktayı gözler önüne serdi. Dünyanın en önemli binalarına sahip olan firmanın yeni gökdelenine doğal taş ihraç eden Finike Mermer Genel Müdürü Selçuk Baysarı, Türk doğal taşının imajını ve marka değerini artıracak projede olmanın mutluluğunu yaşadığını söyledi. Selçuk Baysarı, “Finike Limestone artık uluslararası projelerin aranan ve tercih edilen markası haline gelmiştir. Almanya’da inşa edilen gökdelende ürünlerimizin kullanılması Türkiye’nin doğal taş ihracatı açısından da son derece önemlidir” dedi.

Almanya’nın Frankfurt kentinde inşa edilen gökdelende Finike Limestone kullanılmasının doğal taş sektörü kadar turizm sektörüne de katkı sağlayacağını ifade eden Selçuk Baysarı, “Finike’den çıkan doğal taşlar uluslararası arenaya Finike Limestone markası ile sunulmakta. Limra, Finike kent merkezinin kuzeyinde bulunan, antik çağda hüküm sürmüş, Likya Birliği üyesi bir kenttir. Günümüzden 2 bin 500 yıl önce var olmuş Limra kenti, bir dönem Likya medeniyetine başkentlik de yapmıştır. Ayrıca bugün uluslararası projelerde yerini alan Finike Limestone günümüzden 2 bin 500 yıl önce kurulan kentin yapılarında, heykellerinde de kullanılmıştır” diye konuştu.

DOĞALTAŞ İLE TURİZME TANITIM KATKISI

Selçuk Baysarı, Finike Limestone markasıyla uluslararası arenaya sunulan doğal taşın antik çağın Limra kentinin, dolayısıyla Antalya ve Finike turizminin de tanıtımını yaptığına değindi. Limra antik kenti tarih sahnesinde bir Likya kenti olmanın yanı sıra Roma İmparatoru Augustus’un manevi oğlu Gaius Caesar’ın Kudüs’ten Roma’ya dönerken yaşamını yitirdiği kent olarak da yer alıyor. Finike Limyra’sının uluslararası projelerde sadece Frankfurt’ta kullanılmadığını, Çin’de inşası devam eden 2 bin 500 odalı bir otelde de kullanıldığını açıklayan Selçuk Baysarı, “Çin’e blok olarak ürün ihraç etmek çok kolay ama biz zoru başararak işlenmiş ürün de ihraç ediyoruz” dedi.

YENİ LAS VEGAS’A FİNİKE LIMESTONE

Macau Adası’nın Çin’e bağlı özerk bir ada olduğunu açıklayan Selçuk Baysarı, “Macau Adası’na eğlence amaçlı lüks oteller yapılıyor. Macau Adası, Las Vegas’tan daha büyük bir eğlence merkezi. Burada da Wynn Cotai Otel’e banyolarında kullanılmak üzere fayans gönderdik. Fayansların bir yandan üretimi, bir yandan sevkiyatı sürüyor. Bilindiği gibi Çin, Türkiye’nin en büyük doğal taş alıcısı. Ama biz Çin’e doğal taşı sadece ham blok olarak değil, işlenmiş ürün olarak da ihraç ediyoruz. Önemli olan da bu. Çin’e işlenmiş ürün göndermek, oradaki prestijli projelerde var olabilmek önemli.”

Tanıtım ve pazar geliştirme çalışmalarının sürdüğünü kaydeden Selçuk Baysarı, yeni dev uluslararası projelerde var olabilmek için çalışacaklarını söyledi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Sultanbeyli’de Emzirme Haftası’nda anne sütünün önemi vurgulandı Her yıl 1-7 Ekim tarihlerinde kutlanan Dünya Emzirme Haftası etkinlikleri kapsamında Sultanbeyli’deki Saygı Hastanesi’nde stant açıldı. Anne sütü ve emzirmenin bebek sağlığı üzerindeki kritik rolünü vurgulayan etkinlikte annelere ve anne adaylarına emzirmenin önemi anlatıldı. Dünya Emzirme Haftası etkinlikleri kapsamında, Sultanbeyli’de bulunan Saygı Hastanesi’nde bir stant açıldı. Etkinlikte, anne sütü ve emzirmenin bebek sağlığı üzerindeki kritik rolü vurgulandı. Anneler ve anne adayları için düzenlenen bilgilendirme etkinliklerinde, emzirmenin önemi, doğru emzirme teknikleri ve anne sütü ile beslenmenin bebekler üzerindeki faydaları anlatıldı. Hastane personeli, katılımcılara bu süreçte karşılaşabilecekleri sorunlara yönelik bilgiler vererek, emzirme sürecinin sağlıklı ve doğal bir şekilde ilerlemesine yardımcı olmayı amaçladı. “Anne ve bebeklerin sağlığını önemsiyoruz” Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Doktoru Şüküfe Şirinova, “Saygı Hastanesi ailesi olarak Emzirme Haftası’nı önemsiyoruz ve kutluyoruz. Dünya Sağlık Örgütü ilk altı ay bebeklerin sadece anne sütüyle beslenmesini ve sonrasında anne sütüyle beslenmenin 2 yaş ve üzeri zamana kadar devam etmesi gerektiğini desteklemektedir. Biz Saygı Hastanesi olarak bu konuyu çok önemsiyoruz ve ailelerin bu konuda tecrübe kazanmasını, önemli olan motivasyonu kazanmasını ekip olarak destekliyoruz. Bu konuda deneyimli olan personellerimiz emzirme danışmanlığı yapmaktadır. Ekiplerimiz ailelere gerekli bilgilendirmeyi yaparak sonraki aşamalarda da gerekli desteği vermektedir” diye konuştu.
Ankara Emine Erdoğan’dan saldırıların birinci yılında "Gazze" paylaşımı: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Türkiye’nin, Filistin’in haklı mücadelesinde her zaman yanında olacağını belirtti. Emine Erdoğan, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının birinci yılına ilişkin sosyal medya hesabından paylaşımda bulundu. İsrail’in 76 yıldır Filistin halkına uyguladığı zulmün, son bir yılda açık bir soykırıma evrildiğini vurgulayan Erdoğan, yıkılmış evlerin enkazı altında sadece taşların değil, insanlık onurunun kaldığını kaydetti. Emine Erdoğan, paylaşımında şu ifadelere yer verdi: "Çocukların masum gülüşleri, işgalin zalim yüzüyle sönüp giderken, annelerin gözyaşları Gazze’nin toprağına her gün yeniden karışıyor. Bu vahşet, insanlığın vicdanında derin bir yara açtı. Her bir kayıp, tüm dünya için bir utanç vesikası oldu. Ama biz biliyoruz ki, zulmün gölgesi ne kadar ağır olursa olsun, adaletin ışığı bir gün o karanlığı boğacak. Bu karanlık günler, bir halkın özgürlük umudunu söndüremeyecek. Türkiye, Filistin’in bu haklı mücadelesinde her zaman yanında olacak. Dualarımız, barışın ve adaletin hüküm sürdüğü bir dünya için, Filistin’in özgürlüğü, masum çocukların güven içinde büyüyeceği bir gelecek için." Emine Erdoğan’ın paylaşımında, Gazze’de yaşananlara ilişkin bir videoya da yer verildi.
Tekirdağ Dışı ters, içi düz: Gören bir daha bakıyor Tekirdağ’ın Kapaklı ilçesinde yaşayan Mustafa Taşkıran’ın yapmış olduğu ters ev projesi ilgi çekiyor. 2015 yılından itibaren dünyada ve Türkiye’de yaşanan olumsuz olaylar nedeniyle böyle bir proje yaptığını ifade eden Mustafa Taşkıran, evin herkesin ziyaretine açık olduğunu ifade etti. Kapaklı ilçesinde ikamet eden Mustafa Taşkıran, 2015 yılından itibaren Dünya’da ve Türkiye’de yaşanan olumsuz olaylar nedeniyle her şeyin ters gittiğini söyleyerek dışının ters, içinin ise düz olduğu bir ev inşa etti. Saray ilçesi Bahçedere köyünde inşa edilen dışı ters, içi düz olan eve yerleşeceğini söyleyen Taşkıran, evi ziyaret etmek isteyen tüm vatandaşlara kapısının açık olduğunu söyledi. “Hoş vakit geçirmek için yaptım” Ailesiyle vakit geçirmek amacıyla ters ev yaptığını söyleyen Mustafa Taşkıran, “Ben Tekirdağ Kapaklı’da yaşıyorum. İsmim Mustafa Taşkıran. Evli ve 1 çocuk babasıyım. Hafta sonları ailemle birlikte hoşça vakit geçirebilmek için bir alan yapmak istediğim için Saray ilçesi Bahçedere köyünde böyle bir ters ev yaptım” dedi. “İnşallah bu olayların tekrarı yaşanmaz” 9 yıldır hayatın ters gittiğini ifade eden Taşkıran, “Burasının yapılış amacı 2015 yılından beri başımıza gelen kötü olaylardır. Hain bir darbe girişimi yaşadık. Hemen arkasından bir ekonomik kriz oldu. Bunların ardından dünyayı ve ülkemizi kasıp kavuran pandemi bizi derinden etkiledi, 2 yıl evimizden çıkamadık. Karadeniz’de, İç Anadolu’da yaşanan doğal afetler; derelerin taşması, insanların evlerini kaybetmesi bizleri çok üzdü. Yaşanan 6 Şubat Depremi bizleri hem maddi hem manevi olarak etkiledi. İnşallah Allah bu yaşanan olayların tekrarını yaşatmasın. 2015 yılından 2024 yılına kadar yaşanan bu olaylar 9 yıldır yaşamımızı ters olarak etkiliyor. Bizler de mizah amaçlı ters ev yapmak istedik ve ailemizle birlikte burada hafta sonları vakit geçireceğiz” diye konuştu. “Herkes ücretsiz olarak ziyaret edebilir” Herkesin ücretsiz olarak burayı ziyaret edebileceğini söyleyen Taşkıran, “En önemlisi de burada yaşayan insanlara, halka aileleriyle birlikte kapımız her zaman açıktır. Burası diğer ters evler gibi değil. Belediyelerin, sosyal tesislerin yaptığı gibi ücretli bir alan değil, tamamen herkese ücretsiz bir alandır” ifadelerini kullandı. “Oyuncaklar, masalar ve kapımız bile ters” Ters evin bir fotoğraftan yola çıkılarak tasarlandığını ifade eden Taşkıran, “Biz burayı 3 ay gibi bir sürede tamamladık. İlk defa böyle bir ev yapmayı hayal ettiğimiz için yaparken çok zorlandık. Bir fotoğraftan esinlenerek yaptığımız bu ev, tamamen kendi eserimizdir. Fotoğraftan gördüğümüz gibi tüm parçaları birleştirerek oyuncaklarımızı, masamızı ve kapılarımızı ters olarak hayata geçirdik” dedi.
Muğla Motosiklet tutkunları teker yaktı, deniz üzerinde şovlar yapıldı Uluslararası Bodrum Motofest, binlerce motosiklet tutkununu ağırlayarak unutulmaz anlara sahne oldu. Birkan Polat’ın nefes kesen motosiklet akrobasi gösterisi ve Ali Komşusu’nun etkileyici flyboard şovunun ardından festival, Kasamam müzik grubunun enerjik performansıyla sona erdi. Motosiklet tutkunları Bodrum’da unutulmaz 3 gün yaşadı. Muğla Büyükşehir Belediyesi, Bodrum Kaymakamlığı ve Bodrum Belediyesi’nin destekleriyle yapılan Bodrum’un en heyecan verici etkinliklerinden biri olan Uluslararası Bodrum Motofest, üçüncü gününde adrenalin ve coşkunun zirveye çıktığı anlara sahne oldu. Motosiklet tutkunlarının akın ettiği festival, sabahın erken saatlerinde jandarma ve polis ekiplerinin düzenlediği etkileyici motosiklet eğitimleriyle başladı. Ardından, ünlü akrobat Birkan Polat, izleyenlere nefes kesen bir şov sundu. Havadaki inanılmaz hareketleriyle herkesi büyüleyen Polat, ateşli şovuyla festivalin temposunu yükseltti. Bu heyecan dalgasını, su sporcusu Ali Komşusu’nun flyboard gösterisi izledi. Denizin metrelerce üzerinde adeta dans eden Komşusu, jet-skiye bağlı flyboard ile gerçekleştirdiği akrobasi hareketleriyle izleyenleri hayran bıraktı. Festivalin kapanışı ise Kasamam müzik grubunun enerjik sahne performansı ile yapıldı, festival katılımcılarına unutulmaz bir final yaşatıldı. Öte yandan, festivale yaklaşık 2 bin motosiklet ile 5 binin üzerine motosiklet tutkununun katıldığı belirtildi. Festivalin ses getirdiğini söyleyen Uluslararası Bodrum Motofest Organizasyon Komite Başkanı Selim Turan, “Motosiklet festivali Bodrum’da ilk kez düzenlendi. Uluslararası bir festivaldi, İskoçya’dan ve Yunanistan’dan motorcu grupları geldi. Coşkuyla geçen bir festival oldu. Bin 800’ün üzerinde motorcunun festivale girdiği belirtildi. Motosiklet festivalini 5 binin üzerinde katılımcı ziyaret etti. 3 gün boyunca konser, Birkan Polat gösterisi ve fyfboard gösterisi oldu. Festivalin sorunsuz sona ermesi bizleri mutlu etti. Bodrum deyince tatil, deniz, kum ve güneş akla geliyor ama bu festivalle birlikte spor ve kültürel anlamda daha iyi noktalara geleceğini düşünüyorum. Artık dünya genelinde bu festivali biliyorlar ve seneye coşkuyu arttırarak devam edeceğiz” dedi.