POLİTİKA - 20 Nisan 2023 Perşembe 21:03

Karadeniz gazı iki yeni müjdeyle hanelere geliyor

A
A
A
Karadeniz gazı iki yeni müjdeyle hanelere geliyor

Zonguldak'ın Filyos beldesinde Karadeniz gazını devreye alma töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Konutlarımızda ilk bir ay tamamı ücretsiz, bir yıl mutfak ve sıcak su kullanımındaki 25 metreküplük doğalgazı ücretsiz veriyoruz" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Karadeniz gazını devreye alma töreninde konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fatih Sondaj Gemisi ile başlayan keşfin 710 milyar metreküpe ulaştığını hatırlattı. Vatandaşlara iki müjde veren Cumhurbaşkanı Erdoğan açıklamasına şöyle başladı:

"Filyos'ta ülkemizin iki bayramını bir arada kutlamak üzere bir aradayız. Birisi inşallah yarın kavuşacağımız Ramazan Bayramı'dır. Ramazan Bayramı'nızı şimdiden tebrik ediyorum. Rabbimden, milletimizin tamamıyla birlikte buradaki kardeşlerimizin her birine kazasız belasız mutlu bayramlara eriştirmesini diliyorum. İkinci bayramımız Karadeniz gazının devreye alınmasıdır. Biliyorsunuz bu projenin ilk adımını 2020 Ağustos'unda Filyos'un 175 kilometre açığındaki Sakarya Gaz Sahası'nda Fatih gemimizin vurduğu sondajla almıştık. Buna bir kuyusundaki bu sondajın ön verilerimize sahada 320 milyar metreküplük olduğunu göstermiştir. Ardından ilave sondajlar bu rakam 405 milyar metre küpe yükseldi. Fatih Sondaj gemimize, Kanuni gemimizin de katılmasıyla geliştiren çalışmalar sonunda rezerv miktarımız 540 milyar metreküpe çıktı. Yavuz Sondaj Gemimizin de sondaj filomuza katılmasının ardından uluslararası bir değerlendirme şirketine yaptırdığımız üç boyutlu modellemeyle Sakarya Gaz Sahası'ndaki gaz miktarı 652 milyar metreküp olarak tescillendi. Bir diğer saha olan Çaycuma-1 kuyusunda da 58 milyar metreküp rezerv keşfi yapıldı. Böylece Karadeniz'deki gaz rezervimiz 710 milyar metreküpe ulaştı."

"32 ay sonra Karadeniz gazının devreye alınmasıyla bu meşakkatli yolculuğun en mutlu anına geldik"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, denizdeki sondaj çalışmaları sürerken bir taraftan da 2021 yılının Ocak ayında kara tesislerinin inşasına başlandığını hatırlattı. Ardından boru serimi ve testlerle birlikte 32 aylık sürede Karadeniz gaz'nın devreye alındığını ifade eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, şunları kaydetti:
"Tabii sadece keşifle kalmadı. Ocak 2021'de kara tesisinin inşasına başladık. Aynı yılın Temmuz ayında sahadan kuyuya ilk doğal gaz akışının tesislerini tamamladık. Yaklaşık bir yıl önce Karadeniz altında keşfettiğimiz gazı taşıyacak hattın ilk kaynağını yaptık. Geçtiğimiz yılın Haziran'ında önce sığ denizde sonra derin denizde boru serimi aşamasına geçtik. Yılbaşından itibaren derin deniz kordon hattının etütlerine, Mart'tan itibaren sistemin testlerine başladık. Yaklaşık on bin personelin ve elli geminin geceli gündüzlü çalışmasıyla ortaya çıkan bu başarının gurur milletimizin tamamına aittir. Dünyanın diğer yerlerinde 6-7 yıl sürede keşfedilen gazı kullanılabilir hale getirmesini biz bu tempoyla üç yılın altına indirdik. Keşiften sadece 32 ay sonra Karadeniz Gazımızın devreye alınmasıyla birlikte bu uzun ve meşakkatli yolculuğun en mutlu anına geldik. Sakarya Gaz Sahası'ndan günde ilk etapta 10 milyon metreküp açacağımız yeni kuyularla birlikte ilerleyen süreçte günde 40 milyon metreküp Allah'ın izniyle gaz çıkartacağız. Tam kapasiteye çıktığımızda ülkemizin yıllık ihtiyacının yaklaşık yüzde 30'unu buradan karşılayabilirsiniz. Bu proje sayesinde sadece ülkemizin doğalgazdaki dışa bağımlılığını önemli azaltmakla kalmıyor aynı zamanda Filyos ve Zonguldak bölgesini önemli bir enerji, teknoloji, lojistik üssü haline getiriyoruz" ifadelerine yer verdi.

"85 milyonu sevindirirken bazılarını da üzüyoruz"

Karadeniz Gazı'nı devreye alırken 85 milyonu sevindirdiklerini ancak bazılarının da üzüldüğünü söyleyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Devreye alma törenimizde bugün 85 milyonu sevindirirken milletimize gerçekten büyük bir gurur yaşatırken elbette bazılarını da üzüyoruz. Siyasi ikballerini insanımızın sıkıntılarına bağlayanları üzüyoruz. Türkiye'nin başarılarından rahatsız olanları üzüyoruz. Ülkemizin kalkınmasını, güçlenmesini istemeyenleri üzüyoruz. Kandil'deki o eli kanlı terör baronlarını, Pensilvanya'daki hainleri üzüyoruz. Senelerce bizi enerji yarışının dışında tutan emperyalistleri üzüyoruz. Her seçim öncesinde gaz buluyorlar iftirası atan karakter fukaralarını üzüyoruz. Ortada gaz falan yok diye dolanan o kifayetsiz muhterisleri üzüyoruz. Milletimizin sevinci, gururu, heyecanı ve zaferlerin karşısında kabus gören mankurtları üzüyoruz. Tabii bir de daha ilk günden itibaren bize yapamazsınız diye hayırlı her işe çamur atan Bay Bay Kemal ve masa arkadaşlarını üzüyoruz. İnşallah bundan sonra yeni açılışlar, yeni eserler ve devreye aldığımız yeni projelerle birlikte bu kaybedenler kulübünü üzmeyi sürdüreceğiz. Ama bunlara en büyük hayal kırıklığını sandıkta vuracağı tokatla 14 Mayıs'ta milletimizin tattıracağına inanıyorum" ifadelerine yer verdi.

"Kendi gazımızı kullanacak olan vatandaşımızın ülkemizin bu değerini keyifle huzurla çıkartmasını istiyorum"

Karadeniz gazının keşfinden bugüne emeği geçenlere teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Karadeniz doğalgazının milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Bu projenin sismik aramasından sondajına, kuyularının açılmasından borularının döşenmesine kara tesislerini inşasından gazın sisteme verilmesine kadar tüm aşamalarına kadar önceki dönem Enerji Bakanı Berat Bey, daha sonra Fatih bey tüm bunların yanında TPAO tüm yönetim kurulu başkan ve ekibine şahsım, milletim adına çok çok teşekkür ediyorum. BOTAŞ, yüklenici firmalar velhasıl herkese teşekkür ediyorum. Kendi gazımızı kullanacak olan vatandaşlarımızdan da ülkemizin bu değerinin keyfini huzurla, güvenle hayır duayla çıkarmalarını istiyorum" dedi.

"21 yılda yaptığımız her yatırımda insanımızın hayatını kolaylaştırmış refahını artırmış olduk"

Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu ve Millet İttifakı'nın üyelerini eleştiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kılıçdaroğlu'nun ülkeye getireceği sözünü verdiği 320 milyar doları nereden getireceğini sordu. Erdoğan, "Ne diyor, '320 milyar doları Londra'dan getirdim diyor. Ne getirdin. Ne karşılığında getirdin. Senin şu anda sıfatın ne. Esrar, eroin, bunları mı Londra'nın oradaki tüccarlarına sattın?Ne yaptın da 320 milyar doları getiriyorsun" dedi. 21 yılda yaptıkları her yatırımda insanların hayatını kolaylaştırdıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle devam etti:

"Kendi doğalgazınızı, kendi petrolünüzü, kendi kaynaklarınızı kullanmanız elbette önemlidir. Hayatidir. Ama insanlarımızın aklına şu soru da mutlaka gelecektir. Ülkemizin kendi gazına sahip olması benim günlük hayatıma ne fayda sağlayacak. Bu çok haklı bir sorudur. Size tabii Bay Bay Kemal vari yalanlarla bir şeyler söyleyecek değilim. Biz 21 yıldır bu ülkede yaptığımız her eseri kazandırdığımız her hizmeti hep bu soruya cevap verecek şekilde planladık. Ne diyor, '320 milyar dolar Londra'dan getirdim, getiriyorum diyor. Ne getirdin. Ne karşılığında getirdin. Senin şu anda sıfatın ne. Esrar, eroin, bunları mı Londra'nın oradaki tüccarlarına sattın? Ne yaptın da 320 milyar doları getiriyorsun.' Peki biz ne yaptık. Okul, yurtlar, üniversiteler, hastaneler açtık. Bütün bunların inşasını gerçekleştirdik. Evlatlarımızın daha iyi bir geleceğe sahip olmasını sağladık. 76 üniversitesi olan Türkiye’de 201 üniversiteyle 81 vilayetimizin tamamına üniversitelerimizi kurduk. Hastane yaptık. İnsanlarımızın sağlıklı bir ömür sürmeleri için gereken imkanları temin ettik. Artık hastanesi olmayan ilimiz, ilçemiz kalmadı. Terör örgütlerine göz açtırmadık. İnsanlarımızın hayatının her alanında emniyet içinde yaşamasını sağladık. Gabar, Cudi, Tendürek'te, Beslerderesi'nde bütün buralarda o mağaraları bu teröristlerin başına başına geçirdik. Yol, köprü, tünel, havalimanı, hızlı tren hattı yaptık. İnsanlarımıznı sevdiklerine kolayca ulaşabilmesini, ürettikleri mal ve hizmetlerin kolayca kazanca dönüştürebilmelerini temin ettik. Yüksek teknolojili sanayimizin araştırma geliştirme, tasarımıyla, yazılımıyla, üretimiyle, ihracatıyla geliştirdik. Bu arada teknolojik bağımsızlığımızı kazandık. Konut inşa ettik. Mahallelerimizi dönüştürdük. Millet bahçeleri yaptık. Şehirlerimizdeki hayat kalitesini yükselttik. Baraj, sulama kanalı, makine modernizasyonu yaptık. Çiftçilerimizin topraklarının verimini artırdık. İşte bu Filyos, Filyos deresini limanla bütünleştirdik. Bugün de burasını ülkemizin en önemli bir doğalgaz merkezi haline getirdik. Nükleeriyle, güneş. rüzgarından tüm hidroelektriğine, tüm elektrik potansiyelimizi harekete geçirdik. Kalkınmanın temel altyapısı olan enerjimizi sağladık. Ülkemize geçtiğimiz 21 yılda yaptığımız her yatırımda insanımızın hayatını kolaylaştırmış refahını artırmış olduk. Bunların yanı sıra vatandaşlarımızın hayat pahalılığı ve enflasyon karşısında asla yalnız bırakmadık. Geçen sen salgın ve küresel kriz sebebiyle artan enerji fiyatlarının olumsuz etkilerini hafifletmek için doğalgazda yüzde 75 indirim uyguladık. Yani milletimizin ödemesi gereken her 100 liralık doğalgaz faturasının 75 lirasını devlet olarak biz üstlendik. Karadeniz gazının ilk keşfi yapıldığında milletimize müjdeler olsun demiştik."

İki büyük müjdeyi açıkladı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha önce verdiği müjde sözünü unutmadığını ifade ederek hanelerde mutfak ve ısınma için kullanılan doğalgazı bir yıl süreyle ücretsiz vereceklerini açıklayarak, "Türkiye'nin imkanlarını milletimizin her bir ferdinin hayatına yansıyacak şekilde kullanma sözümüzü de burada unutmuyoruz. İşte Bugün. Bu sözümüzün gereğini yerine getiriyoruz. Ülkemizin her bir hanesindeki doğalgaz faturasını düşürecek iki müjdeyi paylaşmak istiyorum. Birinci müjdemizi açıklıyorum. Vatandaşlarımızın evlerindeki mutfaklarında ve sıcak su tüketiminde kullandıkları doğalgazı bir yıl süreyle ücretsiz veriyoruz. Aylık ortalama 25 metreküpe denk gelen mutfak ve sıcak su tüketimine denk gelen doğalgazın bedeli bir yıl boyunca faturalardan düşülecektir. Aynı zamanda önümüzün yaz olduğunu dikkate alırsak pek çok hanenin neredeyse hiç doğalgaz faturası ödemeyeceği anlamına geliyor. Özellikle emeklisinden öğrencisine tüm dar gelirli vatandaşlarımızın bütçesine ücretsiz doğalgaz kullanımının önemli bir katkı yapacağına inanıyorum. İnşallah seçimlerden sonraki dönemde bunun benim vatandaşıma yansıması çok daha farklı ve olumlu bir şekilde tecelli edecektir. Aylık mutfak ve sıcak su tüketimini karşılayacak bedava doğalgazınız hayırlı olsun" dedi.

"Bir ay boyunca Türkiye'nin tamamındaki konutların doğalgaz tüketiminden ücret almayacağız"

Bir ay boyunca faturalardan ücret alınmayacağı müjdesini de veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şimdide Karadeniz gazının mutluluğunu 85 milyon olarak doya doya yaşayalım diye bir ay boyunca Türkiye'nin tamamındaki konutların doğalgaz tüketiminden ücret almayacağız. Yani mutfağın ve sıcak suyun yanı sıra ısınma dahil doğalgaz tüketiminin tamamını bir ay süreyle ücretsiz yapıyoruz. Bu müjdemizin de milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Allah'ın izniyle yeni başlatacağımız çalışmalarla daha pek çok müjdeyle milletimizin karşısına çıkacağız. Yeni başlatacağımız çalışmalarla milletimizin karşısına pek çok müjdelerle çıkacağız. Türkiye Yüzyılı'nın inşası yolunda durmayacağız. Yarın değil hemen şimdi diyerek 21 yılda ülkemizde kazandırdığımız demokrasi ve kalkınma altyapısını Türkiye Yüzyılı ilke taçlandıracağız. 14 Mayıs'ta tercihinizi çok iyi ölçüp tartarak doğru bir şekilde yapmanızı istiyorum. Türkiye geçmişte güven ve istikrar düşmanı kifayetsiz siyasetçilerden çok çekti. Bir ülkenin siyaset kurumu ve siyasi liderliği zayıf olunca herkes gözünü oraya dikiyor. Terör örgütü de ellerini ovuşturuyor. Tefecide ellerini ovuşturuyor. Londra'dakiler gibi. Sizinle hesabı davası olan her ülke, her kesim de ellerini ovuşturuyor. Biz bugüne kadar verdiğimiz mücadeleyle tüm bu hevesleri kursaklarda bıraktık. Biz bu seçimde tercihimizi çocuklarımızın geleceğine yönelik yaparak bunları hüsrana uğratacağız. İşte eserler ve hizmetler, işte vizyonlar, işte sandık. Hepsi de kantarınızda. Bu arada daha önce verilmiş sözüm. Madencilerimizle ilgili bin kişilik bir eleman alımı demiştik. Bunu iki bin ile perçinliyoruz. İnşallah iki bin madencimizi de Allah'ın izniyle iş sahibi yapacağız. Şu yerin altının dili olsa da konuşsa. Buralarda ne şehitler verdik. Ve bu şehitlerimizin emekleri, alın terleri üzerinde bu millet geleceğe yürüyor. İnşallah 14 Mayıs'ta bu milletimiz iyi ölçüp tartacak kendisi için en doğru kararı verecektir" diyerek sözlerini tamamladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ardından Karadeniz gazının devreye alınma törenini gerçekleştirdi. Törende Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yanı sıra TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, İletişim Başkanı Fahrettin Altun, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, DSP Genel Başkanı Önder Aksakal, Hüda-Par Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, TPAO Genel Müdürü Melih Han Bilgin de törende yer aldı.

Onur Altındağ - Yasin Erdem - Ersin Turan - Murat Sulucak - Emrecan Bayram

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adıyaman Adıyaman’ın organik narları Avrupa yolcusu Adıyaman’da yetiştirilen organik narlar, kendine has kokusu ve lezzetiyle Almanya başta olmak üzere Avrupa pazarında yerini alıyor. Türkiye’de nar yetiştiriciliğinde 13’üncü sırada yer alan Adıyaman’ın sulanabilir verimli topraklarından yetiştirilen organik narlar Avrupa pazarında büyük ilgi görüyor. Konvansiyonel narlar ise Rusya’ya ihraç ediliyor. Nar işleme fabrikaları ve soğuk hava depolarının bulunduğu Adıyaman’da nar yetiştiriciliği üreticiler için önemli bir gelir kaynağı oldu. Geçtiğimiz yıl 20 bin dekarlık alanda 43 bin ton nar üretiminin gerçekleştirildiği Adıyaman’da bu yılda aynı rekolte bekleniyor. Nar hasadının başladığı kentte, üreticilerin bir kısmı iç pazarda bir kısmı ise Avrupa pazarında narları satışa sunuyor. Adıyaman merkez Battalhöyük köyü Karaburç mezrasında nar hasadına katılan Tarım ve Orman İl Müdürü Nurettin Kıyas. Nar üretimiyle ilgili açıklamalarda bulundu. Müdür Nurettin Kıyas, “Adıyaman ilinde yaklaşık 20 bin dekar nar yetiştiriciliği yapılmaktadır. Bu alanlarımız gittikçe her yıl artmaktadır. Adıyaman’da gerek soğuk hava depolarının artması, gerekse de özellikle organik narın yaygınlaşmasıyla beraber yurt dışına ihracatta gerçekleşmektedir. İlimizde daha çok Avrupa ülkelerine, en çok ta Almanya’ya organik nar ihracatı yapılmaktadır. Yine konvansiyonel olarak Rusya gibi birkaç ülkeye de nar gönderilmektedir. İlimizde nar suyu işleyen fabrikalarımız var. Nar ekşisi yapan fabrikamız var. Ayrıca Tarım Kredi Kooperatifi de ilimizden nar almaktadır. Toplam 43 bin ton nar rekoltemiz var ve bu veri geçen yılki rakamla aşağı yukarı aynıdır” dedi. Nar üreticisi Halil Gürsoy ise “Ben bu bahçeyi 13 yıl önce kurdum. Üretimimize organik olarak devam ediyoruz. Rekoltemizde iyi, şuanda memnunuz. Bahçeler kurulduğundan 3 yıl sonra verime giriyor tabi tonaj düşük bir şekilde. Ağaç büyüdükçe tonajlarımızda yükseliyor. Şuanda benim bahçem 13 yıllık bahçe, 200 tonun üzerinde meyvesini alıyoruz” diye konuştu.
Bursa Yıldırım’da 30 bin konut dönüşüyor, özel sektör eliyle dönüşüm hızlanacak Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, ilçede 30 bin konutu dönüştürme hedefine emin adımlarla yürüdüklerini belirterek, "Biz sessiz devrim yaptık. İlçenin plan ve mülkiyet meselesini çözüyoruz. Geçen dönem ilçenin 3’te birini planladık. Bu dönemde de 3’te birini planlayacağız. Sadece bina yıkıp yerine bina yapmıyor, sosyal yaşam alanları oluşturuyoruz. Yavuzselim’den Şirinevler’e kadar Ankara yolunun altında çok önemli projeler yaptık. Şimdi Gökdere’den Mimar Sinan’a kadar yoğunlaşacağız. Dönüşümleri bu dönem özel sektöre destek vererek uyguluyoruz. İşleri hızlandırmak için özel sektörü güçlendirip, teşvik edip, ekonomik desteklerle Yıldırım’ı daha yaşanabilir hale getireceğiz" dedi. Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, Bursa Gazeteciler Cemiyeti tarafından organize edilen “BGC Başkanlarla Yüz Yüze” programına konuk oldu. Bursa Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nuri Kolaylı’nın moderatörlüğünde gerçekleşen programda, BGC Yönetim Kurulu üyelerinin Bursa ve ülke gündemine ilişkin sorularını yanıtlayan Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, ilçede kentsel dönüşüme büyük önem verdiğini vurgulayarak, “Yıldırım ilçemizde kentsel dönüşümü betonlaşarak değil, parklar, spor tesisleri, kütüphaneler gibi sosyal ve kültürel alanlar yaparak gerçekleştiriyoruz” dedi. Basın Kültür Sarayı BGC Nilüfer Sahnesi’nde gerçekleşen BGC Başkanlarla Yüz Yüze programının açılışını yapan Bursa Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nuri Kolaylı, Başkan Oktay Yılmaz’ın Bursalılar tarafından yakından tanındığını, ama tanımayanlar için kendini tanıtmasını istedi. Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, şunları söyledi; “1977 yılında Erzurum’da doğdum, 1982 yılında ailemle birlikte Bursa’ya gelerek yerleştik. Yıldırım’da büyüdüm. Duaçınarı Mahallesi’nde büyüdüm. Babam ve amcamla birlikte esnaflık yaptım, ayakkabı boyadım, simit sattım, çay dağıttım. Dokuma tezgahlarında çalıştım. Süthaneden akşamları süt alırdık, sabah çay ocağımızda kaynatıp satardım. Bursa İmam Hatip Lisesi’ni, ardından Kırıkkale Üniversitesi Makina Mühendisliği Bölümü’nü bitirdim. Üniversite eğitiminden sonra makine mühendisi olarak iş hayatına atıldım. Bir süre bir fabrikada çalıştıktan sonra ayrıldım ve bir arkadaşımla birlikte kendi işimizi kurduk. Kendi firmamızda uzun yıllar boyunca Bursa için katma değer ürettik, halen de devam ediyoruz. Çeşitli sivil toplum kuruluşlarında aktif görev aldım. Mimar Mühendisler Grubu, Makine Mühendisleri Odası Birlik Platformu, Bursa Erzurum Dernekleri Federasyonu, Bursa İmam Hatip Mezunları ve Mensupları Derneği’nde görevler yaptım. 2006 yılında AK Parti’de aktif siyasete başladım. Osmangazi İlçe Teşkilatı’nda 3 dönem İlçe Başkan Yardımcılığı görevini yerine getirdikten sonra, Osmangazi ve Büyükşehir Belediye Meclis üyeliği yaptım. 17 Aralık 2017 tarihinde AK Parti Yıldırım İlçe Başkanlığı’na seçildim, 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde ise AK Parti’den Yıldırım Belediye Başkanlığı’na seçildim. Bu yıl yapılan seçimlerde de vatandaşımızın teveccühü ile aynı göreve yeniden seçildim. Evliyim ve 3 çocuk babasıyım. Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz’ın yaşamını özetlemesinin ardından, BGC Başkanlarla Yüz Yüze programının soru cevap bölümü şöyle devam etti: Nuri Kolaylı (Bursa Gazeteciler Cemiyeti Başkanı): Sayın başkan, Yıldırım Belediyesi’nde geçtiğimiz dönem gerçekleştirdiğiniz ve sizi gururlandıran en önemli hizmetiniz olarak hangi çalışmanızı görüyorsunuz? Yıldırım’da kütüphaneler ilgi görüyor Oktay Yılmaz: Hayata çok yönlü bakıyorum. Belediye hizmetlerinin de çok yönlü olmasına önem verdim. Kentsel dönüşüm projelerine çok yönlü bakarak, doğru işler yaptık. Kentsel dönüşümün nasıl olacağı konusunda halka güven veren projeleri gerçekleştirdik. Kütüphaneler açtık. Halen 3 kütüphanemiz ilçemizde hizmet veriyor. Yakında 4. kütüphanemizi hizmete açacağız. Göreve geldiğimde belediyeye ait kütüphane yoktu. Şimdi 7 gün 24 saat hizmet veren kütüphanemiz var. Şu an 65 bin üyesi olan kütüphanemiz var. Kütüphanelerimiz o kadar yoğun ki, gençlerimiz randevu ile yer bulabiliyor. Gece gündüz hizmet veriyoruz. Gençlere hizmet etmekten büyük heyecan duyuyorum. Enhar Güneş (BGC Yönetim Kurulu Üyesi, sosyaltv.com.tr Genel Yayın Yönetmeni): İki sorum olacak. Birincisi; Yıldırım ilçesinde yeni kentsel dönüşüm planlaması var mı? İkinci sorum da Büyükşehir Belediyesi ile ilişkileriniz nasıl? Bugüne kadar Büyükşehir Belediyesi ile Yıldırım Belediyesi’nde hep aynı partili belediye başkanları görev yaptı. İlk defa farklı partilerin belediye başkanları görev yapıyor. Büyükşehir Belediyesi ile farklı partide olmanızı dezavantajlı bir gelişme olarak görüyor musunuz? “Bursa’nın çıkarları önemli” Oktay Yılmaz: Büyükşehir Belediye Başkanı ile aynı partiden bile olsak görüş ayrılıkları yaşanabiliyor. Bu da çok doğal. Ben belediye hizmetlerine iş odaklı bakıyorum. Geçen dönem bir sıkıntı yaşamadım. Bu dönemde de henüz hiçbir sıkıntı yaşamadık. Yıldırım Belediye Başkanı olmamın yanında, Büyükşehir Belediye Meclisi AK Parti Grup başkanıyım. Konu Bursa’nın ve Bursalıların çıkarları olduğu zaman parti ayrımı olmaksızın tüm meclis üyelerimizin konulara olumlu yaklaşacağını düşünüyorum. İlk sorunuza gelecek olursak; Kentsel dönüşümde “tarla tapuları olan” yerler var. Bunları çözmek kelimenin tam anlamıyla “sessiz devrim” niteliğindedir. Bu gibi sorunları çözmek, kentsel dönüşümün en önemli aşamalarından birisi. Geçtiğimiz çalışma dönemimizde Yıldırım’ın 3’de birinde planlama çalışması yaptık. Şimdi ikinci etabını yapıyoruz. Yıldırımın 3’de birini daha bu çalışma dönemimizde planlayacağız. Kentsel dönüşüm çalışmalarımızı tek bir model üzerinden sürdürmüyoruz. Tek model değil, yerine göre kentsel dönüşüm yapıyoruz. Sadece bina yıkıp bina yapmıyoruz. Sosyal yaşam alanları oluşturuyoruz. Yavuzselim’den Şirinevler’e kadar Ankara yolunun altında çok önemli projeler gerçekleştirdik. Bu dönem Gökdere Bulvarı’ndan Mimar Sinan’a kadar olan bölgede yoğunlaşacağız. Kentsel dönüşümde planlama ve imar adımlarını attıktan sonra inşaatların başlamasına izin veriyoruz. Bu kapsamda Mollarap’ta “taşıma modelini” uyguladık. Toprak kayması yaşanıyordu. Bu nedenle yerinde kentsel dönüşüm yapmadık. Mimarsinan’da ise kat karşılığı kentsel dönüşüm modelini uyguladık. “Kentsel dönüşümde özel sektör desteklenecek" Yeni dönemde “özel sektöre destek vererek” farklı bir kentsel dönüşüm modelini daha uygulamaya koyuyoruz. İşleri hızlandırmak için özel sektörün elini güçlendirerek, teşvik ederek, yeri geldiğinde ekonomik destek vererek 30 bin konut üretme hedefimiz var. Özel sektörün önünü açacak uygulamalar yapacağız. Belediye olarak hem emsal artışı verebiliyoruz hem de farklı yöntemlerle destek oluyoruz. Bitişik nizam kaçak yapılardan, çağdaş konutlara geçiş yapmayı hedefliyoruz. Millet Mahallesinde yeni bir çalışmamız olacak. Ahmet Emin Yılmaz: (BGC Başkan Vekili, OLAY Gazetesi Köşe Yazarı) Kentsel dönüşüm çalışmalarınızın yanı sıra, sosyal dönüşümü nasıl sağlayacağınızı sormak istiyorum. Yıldırım, Nilüfer ilçesi gibi bütüncül değil, karmaşık bir ilçe. Farklı farklı yapıların, insanların yer aldığı mahalleler var. İşçi yoğunluklu bir yerleşim. Sosyal dönüşümü nasıl sağlayacaksınız? Sosyal hayata belediye olarak katkı sunuyoruz Oktay Yılmaz: Kent ve insanı birbirinden ayırmak mümkün değil. Sosyal dönüşüm, kentsel dönüşüm kadar önemli. Hatta daha öncelikli. Sosyal dönüşüm, kentte yaşayan insanlara huzur veren ortamlar sağlamak anlamına geliyor. Yıldırım’da sosyal dönüşümü sağlamak için ilk olarak çocuklarımıza ve gençlere önem verdik. Yıldırım ilçemize bugüne kadar 1 milyon metrekare yeşil alan kazandırdık. Parklar, Millet Bahçeleri, kütüphaneler, spor tesisleri yaptık. 20’nin üzerinde spor tesissi kazandırdık halkımıza. Yaz okulunda 40 binden fazla çocuğumuza spor eğitimi verdik. Yüzme, karate, halter, futbol gibi eğitimler vererek gençlerimizde ve çocuklarımızda takım ruhunun gelişmesini hedefledik. Hem takım sporlarına hem de bireysel sporlara destek veriyoruz. Özetleyecek olursak; sosyal dönüşümü hem mekânsal anlamda yatırım yaparak hem de sosyalleşme çalışmalarına öncülük ederek, insanlara hizmet eden mekanlar yaparak gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Aynı hedef doğrultusunda kadınlarımızın meslek edinebileceği kurslar açıyoruz. Yıldırım İstihdam Merkezini kurduk ve kadınlarımızı iş yaşamına hazırladık. Kadın kooperatifleri kurduk. Kadınlarımıza da, gençlerimiz ve çocuklarımız gibi her türlü desteği veriyoruz. Halen 14 kadın kooperatifiz var. Diğer ilçelerimizden de gelen kadınlarımız var. Kadınlarımızın hem sosyal hem de ekonomik hayatta yer almaları için çalışıyoruz. Kadınlarımız, kültürümüzün yaşatılması noktasında da çok özel üretimler yapıyorlar. Sosyal ve kültürel hizmetlerle sosyal dönüşümü sağlıyoruz diyebilirim. Okan Tuna (BGC Yönetim Kurulu Üyesi, koza24.com Sorumlu Yazı İşleri Müdürü): 31 Mart yerel seçimlerinden sonra AK Parti birçok büyükşehir belediyesini kaybetti. Bursa Büyükşehir Belediyesi de el değiştirdi. Bu süreçte Yıldırım Belediyesi, AK Parti’nin yönetimde olduğu önemli bir belediye olarak ön plana çıktı. Yıldırım Belediyesi bir anlamda AK Partili belediyelerin abisi oldu. Bu size nasıl bir misyon yükledi? “Yapıcı muhalefet yapıyoruz” Oktay Yılmaz: AK parti belediyeciliğinin, Türkiye’nin gelişmede ve kalkınmada ümidi olduğu bilinciyle çalışıyoruz. Yeni bir süreç var Bursa’da. AK parti olarak bu süreçte farklı bir muhalefet anlayışımız olacak. Şehre katkısı olacak her projede büyükşehir belediyesini desteleyeceğiz. Büyükşehir Belediye Meclisi’nde büyükşehirin çalışmalarına, Yıldırım’da olduğu gibi iş odaklı bakıyoruz, dik bir duruş sergiliyoruz. Örneğin geçtiğimiz günlerde büyükşehirde stratejik plan değerlendirmesi oldu. Stratejik planlar 6. ayda meclise gelir ve karara bağlanır. Stratejik plan 7. ayda meclis gündemine geldi ve biz “Niye 7. ayda geldi” demedik. İnceledik, bazı eksikler belirledik, teknik sorunlar olduğunu gördük ve tüm bunları mecliste dile getirdik. Bu eksiklerin düzeltilerek 3 gün sonra tekrar görüşülmesini istedik. Hemen oylama yoluna gidilince de elbette reddedildi. Ama keşke yapıcı bir yaklaşım olsaydı da dikkat çektiğimiz teknik konular düzeltilerek 3 gün sonra meclisten geçirseydik. Biz yapıcı yaklaşıyoruz ve karşıdan da yapıcı bir yaklaşım bekliyoruz. Çünkü Bursa kimliğinin öncelenmesi gerekiyor. Siyasi çekişmeler sonucu Bursa’nın kaybedeceği işlerde olmayız. Kimseyi ötekileştirmeden birlikte karar alma yolunu seçiyoruz. Seçim bitti. Biz artık şehir yöneticileriyiz. Bursalı kimliğimizle herkese eşit yaklaşarak hizmet üreteceğiz. Ahmet Akhan (BGC Yönetim Kurulu Üyesi, gundembursa.com İmtiyaz Sahibi): Geçtiğimiz günlerde Uludağ’da bir toplantı yaptınız. Bu toplantıda Yerel Yönetimler Akademisi kurulması projesi gündeme geldi. Bu konu hakkında bilgi verebilir misiniz? İkinci olarak da, “Yıldırım’da plastiksiz yaşam” konulu bir girişiminiz var. Bu konuda bilgi alabilir miyiz? Oktay Yılmaz: Başkanı olduğum Bursa Belediyeler Birliği’nin en geniş katılımlı toplantısını Uludağ’da yaptık. 300’ün üzerinde belediye meclis üyemiz toplantıya katıldı. Toplantıda belediye meclislerinin görevleri, sorumlulukları, çalışmaları ele alındı. Uzmanlardan önemli bilgiler aldık, çok verimli oldu. Bunun devamı olarak Yerel Yönetimler Akademisi oluşturma kararı aldık. Meclis üyelerimizin yanı sıra, bürokratlarımızın da faydalanacağı bir yapıda olmasını hedefliyoruz. Kendimizi geliştirebileceğimiz çalışmalar yapma kararı aldık. Bir anlamda Yerel Yönetimler Akademisi’nin temellerini attık. Bursa Belediyeler Birliği olarak Osman Fevzi Efendi’nin köşkünü restore ettik ve Bursa Belediyeler Birliği’nin merkezi yaptık. Bursa Belediyeler Birliği’nin, Bursa’nın şehir kimliğine katkı koyacak, belediyelerimizi daha ileriye taşıyacak çalışmalar yapmasını hedefliyoruz. Çevre kirliliğini ve geri dönüşüm konusunu gündemimize alarak “Plastiksiz Yıldırım” başlığıyla çeşitli girişimlerde bulunuyoruz. Örneğin “plastiksiz kütüphane” hedefiyle kütüphanemize su arıtma sistemi kurduk ve öğrencilere çelik termos hediye etti. Pet şişelerden kurtulmalarını sağladık. Yine Yıldırım’da, Ulus mahallesinde pilot okul seçerek “atık odaları” oluşturduk. Kâğıt, karton, cam, metal gibi geri dönüşüm odaları oluşturduk. “Okulunuzda geri dönüşüm toplarsanız, su arıtma sistemi kurarak termos vereceğiz” dedik. Başarılı olduk. Tüm Yıldırım’a yaygınlaştırarak plastik kullanımını azaltmayı hedefliyoruz. Ayrıca yemek atıklarından kedi köpek maması üretiyoruz. Yemek atıklarını topluyoruz, mama yapıyoruz, hem barınaklarımızda hem de sokak hayvanlarının beslenmesinde kullanıyoruz. Tüm bu çalışmalarımızla çevreye duyarlı bir nesil yetiştirmeyi hedefliyoruz. Yine bu kapsamda mobil araçlarla atık toplamaya başlıyoruz ve halkımızın atıkları paraya dönüştürecekleri bir sistem kuruyoruz. İlerde detaylarını açıklayarak hizmete başlayacağız. İhsan Altıkardeş: (BGC Başkan Yardımcısı- İhlas Haber Ajansı Bölge Müdürü) Yıldırım ilçesinde ‘Dünya mirası” listesine giren tarihi eserler var. Tarihi mirasın korunarak gelecek kuşaklara aktarılması konusundaki çalışmalarınız hakkında bilgi alabilir miyiz? Ayrıca, Yıldırım’ın tam kalbinde, konutunuzun yer aldığı alanda spor kompleksi yapılacağı duyumunu aldık. Bu konuda açıklama yapabilir misiniz? Tarihi miras korunacak Oktay Yılmaz: Yıldırım kadim bir kent. Tarihi mirasıyla, doğasıyla benzersiz özelliklere sahip. Kent içindeki derelerimiz birer gerdanlık gibi Yıldırım’ı süslüyor. Yıldırım Bayezid Han Türbesi, Emir Sultan Külliyesi gibi hiçbir yerde olmayan kadim mirasa sahibiz. Bildiğiniz gibi geçtiğimiz dönem gerçekleşen “Hanlar Bölgesi Projesi” tarihi mirasın korunarak ortaya çıkarılması açısından güzel bir çalışma oldu. Kadim kimliğimiz gün yüzüne çıktı. Bu projenin 2. etabını Ulucami - Emirsultan hattı olarak planlamak istiyoruz. Geniş katılımlı heyet kurarak, doğru bir şekilde kimliğimizi yaşatacak ve yansıtacak işler yapmak istiyoruz. Sokak iyileştirmelerine zaten önceden başladık ve bu konuda çalışmaya devam ediyoruz. Tescilli yapıların restorasyonuna yönelik çalışmalarımız da var. Bu çalışmalarımızı da diğerlerine paralel olarak sürüyor. Cumalıkızık projemiz var. Mollaarap, Talimhane bölgelerinde de tarihi yapıları iyileştirme çalışmalarımız var. Diğer sorunuza gelecek olursak; Yıldırım’ın merkezinde kapalı spor salonu yapacağımız bir alan oluşturamadık. Yer bulamadık. En uygun yer kendi konutumuzun olduğu yerdi. Buraya kapalı havuz yapacağız. Kütüphenemiz, spor salonumuz da burada olacak. Yaklaşık 1500 metrekare civarında toplan alanımız var. Fuat Kars (BGC Başkan Yardımcısı- Demirören Haber Ajansı Bölge Müdürü): Gençliğinizde belediye başkanı olmayı hayal etmiş miydiniz? Bir de, başkanlık döneminizde sizi en fazla üzen, sizi en fazla sevindiren olaylar, gelişmeler neler oldu. “Pandemi süreci bizi üzdü” Oktay Yılmaz: Pandemi süreci bizi en çok üzen gelişme oldu. Pandemi öncesi ekonomik olarak rahattık, çalışıyorduk. Birçok hayalimizi ertelemek zorunda kaldık. “Uyumayan Kütüphane” projemiz de beni en çok sevindiren hizmetimiz oldu. Öğrenciliğinde kütüphaneden yararlanan, şimdi çeşitli yerlerde memurluk, öğretmenlik yapan gençler gelip teşekkür ediyorlar, çok mutlu oluyorum. Gençliğimde elbette idealim vardı, dünyayı değiştirmekle ilgili idealim vardı. Uluslararası ilişkiler konusunda öncü olma idelim vardı. Topluma hizmet etme, yararlı olma idealim vardı. STÖ’lerde bu amaçla aktif görev aldım. Kamuda memur olmayı hiç düşünmemiştim. Ama belediye başkanı olacağımı gençliğimde hiç hayal etmemiştim. Musa Öztürk (BGC Yönetim Kurulu Üyesi, Tuna Gazetesi İmtiyaz Sahibi) Bursa Kültür ve Turizm Tanıtma Birliği Başkanı kimliğinizle Bursa için sürdürdüğünüz çalışmalar hakkında da bilgi alabilir miyiz? Bir diğer konu da, tasarruf tedbirleri kapsamında bazı tarihi camilerdeki güvenlik görevlilerinin kaldırıldığını biliyoruz. Bu konudaki yaklaşımız nedir? Tasarruf yaparken çalışmaları aksatmıyoruz Oktay Yılmaz: Tasarruf tedbirleri sadece büyükşehir belediyelerini değil tüm belediyeleri ilgilendiriyor. Tasarruf elbette gerekli, ama bu nedenle hedeflerimizi, çalışmalarımızı aksatmamız söz konusu değil. Tarihi değerlerimizin korunması gerekiyor. Bunu büyükşehir yapar, biz yaparız, veya Vakıflar yapar. Ama mutlaka yapılır. Bursa Kültür ve Turizm Tanıtma Birliği olarak birçok girişimimiz ve çalışmamız var. Bu kapsamda fuarlara önem veriyor ve katılıyoruz. Şunu mutlaka belirtmem gerekiyor; Bursa’yı yabancılardan önce kendi vatandaşımıza anlatmamız, tanıtmamız lazım. Bursalıların nasıl bir değer içinde yaşadıklarını görmeleri lazım. “Adım adım kadim bursa” başlıklı projemiz var. Bursalı kimliğimizi Bursa’yı Bursalılara anlatarak, tanıtarak güçlendirmeliyiz. Bursa’yı öncelikle Bursalılara tanıtmalıyız. Doğu Roma’nın başkenti İznik, Osmanlının kurulduğu şehir Bursa. Bursa sonradan kurulmuş, oluşmuş bir şehir değil. Geçmişi binyıllar öncesine dayanıyor. Bu değerlerimizi herkese anlatmamız, kentlilik bilincini oluşturmamız lazım. Tevfik Fikret Sönmez (BGC Genel Saymanı, bursadanhabervar.com Genel Yayın Yönetmeni): Amatör sporlara olan katkılarınızı öğrendik, Bursaspor konusundaki çalışmalarınızı da öğrenebilir miyiz? Bursaspor’a desteğimiz sürecek Oktay Yılmaz: Bursaspor’a her zaman destek olduk. Destek olmaya devam edeceğiz. Belediye olarak Bursaspor’a destek kampanyalarına her zaman öncülük ettik. Katkılarımız devam edecek. Kalıcı iyileştirmeler yapmayı uygun buluyoruz. Bursaspor Spor Lisesi’ni Vakıfköy’de kurmayı hedefliyoruz. Bursaspor’un güçlü bir altyapıya kavuşmasını istiyoruz. Şu an zaten güzel bir süreç yaşanıyor. Belediye bütçelerinden ciddi ekonomik kaynak aktarmamız mümkün değil. Ama desteklere öncülük ederek, teşvik ederek, kenti bütünleştirmek lazım ve bu bugün gerçekleşiyor. Bursaspor’a olan güvenle birlikte destekler artacaktır. İbrahim Öge (BGC Yönetim Kurulu Üyesi - sozbursa.com - Genel Yayın Yönetmeni) Yıldırım Belediyesini borç batağında teslim almıştınız. 6 yılda mali dengeleri ne derece sağladınız. Borçlarınız devam ediyor mu? Bir de Duaçınar’ındaki çalışmanız hakkında bilgi alabilir miyiz? Duaçınarı’na kültür merkezi inşa ediyoruz Oktay Yılmaz: Duaçınarı’nın çok özel bir hikayesi var. Bu bölgede Duaçınarı Kültür Merkezi inşa etmeyi hedefliyoruz. Projelerimizi hazırladık. Ekonomik olarak gereklilikleri sağlayabilirsek 2025’te ihale edeceğiz. Göreve geldiğimiz 2019 yılında bütçenin 2 katı oranında borcumuz vardı. 2024 yılında ise borcumuz bütçenin yüzde 30’una kadar düştü. İller Bankası gelirlerimizde geçtiğimiz ay 50 milyon TL, bu ay da 46 milyon TL kesintimiz oldu. Kesintilerin sadece CHP’li belediyelerde olduğunu düşünmeyin, AK Partili belediyelerden de devlete olan borçlar konusunda kesinti yapılıyor. Önümüzdeki dönemde mali istikrarı sağlayarak hizmet üretmeye devam edeceğiz. SGK borçlarımızı yapılandırdık ve ödüyoruz.
Denizli Diyabet yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyebiliyor DENİZLİ (İHA) – Denizli Özel Egekent Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ahmet Bilge, diyabetin dünya genelinde yaygın bir sağlık sorunu haline gelen ve yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyen hastalık olduğunu belirtti. Özel Egekent Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ahmet Bilge, 14 Kasım Dünya Diyabet Günü dolayısıylai diyabetle mücadele konusunda açıklamalarda bulundu. Uzm. Dr. Bilge, “Diyabetle mücadelede en etkili yöntemlerden biri sağlıklı beslenme ve yaşam tarzı değişiklikleridir. Kan şekeri seviyelerini kontrol altında tutmak, diyabetin komplikasyonlarını önlemenin yanı sıra hastaların genel sağlığını da iyileştirir. Bu nedenle, bireylerin beslenme alışkanlıklarını gözden geçirmeleri ve sağlıklı seçimler yapmaları kritik bir öneme sahiptir” dedi. Diyet önemli Diyabet hastalarında diyetin önemli olduğuna işaret eden Uzm. Dr. Bilge, “Diyabet hastalığının yönetiminde, dengeli ve düzenli bir diyet oluşturmak esastır. Karbonhidrat alımının dengelenmesi, lif açısından zengin gıdaların tüketilmesi ve işlenmiş gıdalardan kaçınılması önerilir. Ayrıca, sebze, meyve, tam tahıllar ve sağlıklı yağların (zeytinyağı, avokado gibi) diyetin temelini oluşturması önemlidir. Bunun yanı sıra, porsiyon kontrolü yaparak aşırı yemek yemekten kaçınmak, kan şekerinin dengelenmesine yardımcı olur. İyi bir beslenme planı, sadece kan şekeri kontrolü sağlamakla kalmaz, aynı zamanda kilo yönetimi ve genel sağlık üzerinde de olumlu etkiler oluşturabilir” ifadelerini kullandı. Egzersiz yapın Yaşam tarzı değişikliklerinin de diyabetle mücadelede önemli bir rol oynadığına dikkat çeken Dr. Ahmet Bilge, şu tavsiyelerde bulundu: “Düzenli fiziksel aktivite, insülin duyarlılığını artırır ve kan şekeri seviyelerinin kontrol edilmesine yardımcı olur. Haftada en az 150 dakika orta düzeyde egzersiz yapmak, kalp sağlığını korurken aynı zamanda kiloyu yönetmeye de yardımcı olur. Stres yönetimi ve yeterli uyku da bu süreçte dikkate alınması gereken unsurlardır. Diyabet hastalarının, bu yaşam tarzı değişikliklerini benimsemeleri, hastalığın etkilerini minimize etmek ve daha sağlıklı bir yaşam sürmek için kritik öneme sahiptir”
Ağrı Ağrı’da çocuklar trafik kurallarını eğlenerek öğreniyor Ağrı İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Şube ekipleri, çocukların trafik kurallarını erken yaşta öğrenmelerini sağlamak ve güvenli bir trafik bilinci kazandırmak amacıyla Çocuk Trafik Eğitim Parkı’nda eğitimlerini sürdürüyor. Öğrencilere yönelik olarak düzenlenen eğitimler, hem eğlenceli hem de öğretici etkinliklerle çocukları trafik kuralları konusunda bilinçlendirmeyi hedefliyor. İl Emniyet Müdürlüğü, gelecekte daha güvenli bir toplum inşa etmek için çocukları trafik bilinciyle yetiştirme çabalarını hız kesmeden devam ettiriyor. Çocuk Trafik Eğitim Parkı’nda gerçekleştirilen etkinliklerde, çocuklara yaya geçidi kullanımı, trafik işaretlerinin tanınması ve temel trafik kurallarının önemi uygulamalı olarak öğretiliyor. Trafik güvenliğinin toplumun tüm bireyleri için hayati bir önem taşıdığına dikkat çeken trafik ekipleri, çocukların bu eğitimlerle trafik kurallarına karşı daha duyarlı bir şekilde yetişmesini amaçlıyor. Trafik ekipleri, çocuklara trafikte karşılaşabilecekleri riskli durumları ve bu durumlara karşı nasıl davranmaları gerektiğini de anlatıyor. Trafikte yaya güvenliği, bisiklet kullanımı gibi günlük hayatlarında karşılaşabilecekleri konularda bilgilendirilen çocuklar, uygulamalı etkinliklerle trafik kurallarını somut bir şekilde deneyimleme imkanı buluyor. Eğitimlerde ayrıca, trafikte sorumluluk bilinci geliştirmek amacıyla trafik levhalarının tanıtılması, karşıdan karşıya güvenli geçiş kurallarının gösterilmesi gibi pratik bilgiler de yer alıyor. Çocuklar, bu eğitim parkurunda öğrendikleri kuralları uygulayarak hem eğleniyor hem de günlük yaşamlarına faydalı olacak bilgiler ediniyor. Eğitimlerin ardından çocuklar, trafikteki sorumluluklarını daha bilinçli bir şekilde yerine getirme konusunda cesaretlendirilirken, velilere de çocuklarının güvenli bir trafik eğitimi alması konusunda bilgilendirme yapılıyor. Ağrı İl Emniyet Müdürü Yılmaz İpar, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, çocuklara yönelik trafik eğitimi faaliyetlerinin artarak devam edeceğini vurguladı. İpar, “Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızın güvenli bir trafik bilinciyle yetişmesi için tüm imkanlarımızı seferber ediyoruz. Trafik güvenliğinin sağlanmasında bu eğitimlerin büyük katkı sağlayacağına inanıyoruz. Eğitim parkında çocuklarımıza uygulamalı olarak trafik kurallarını öğretirken, onların eğlenerek öğrenmesini sağlıyoruz.” dedi.