VOLEYBOL - 03 Ağustos 2010 Salı 15:56

Filenin sultanlarına yeni patron

A
A
A
Filenin sultanlarına yeni patron

Alessandro Chiappini'nin istifasının ardından boşalan Türkiye A Milli Bayan Voleybol Milli Takımı antrenörlüğüne Mehmet Bedestenlioğlu getirildi.

ENGİN KOCABIYIK
ANKARA

 

İHA muhabirinin aldığı bilgiye göre, Avrupa Ligi'nde 3. olarak hayal kırıklığı yaratan Türkiye A Milli Bayan Voleybol Milli Takımı'nda görevinden ayrılan İtalyan antrenör Alessandro Chiappini'nin yerine yardımcısı Mehmet Bedestenlioğlu getirildi. A Milli Takım'da yardımcı antrenörlük görevini yürüten Bedestenlioğlu, ayrıca son dönemlerde büyük başarılar elde eden Genç Bayan Milli Takımı'nın da antrenörlüğünü yapıyordu. Bedestenlioğlu ile bugün basın önünde resmi sözleşme imzalanacak.


MEHMET BEDESTİNLİOĞLU KİMDİR ?


1959 yılında Tokat'da doğan Mehmet Bedestenlioğlu, smaçör olarak 1975-1986 yılları arasında Ankara DSİ Spor'da oynadı. Ankara DSİ Spor'da antrenörlük kariyerine başlayan ve Emlak Kredi Bankası, Galatasaray, Eczacıbaşı, Vakıfbank Güneş Sigorta gibi takımlarda görev yaptı. Mehmet Bedestenlioğlu'nun antrenörlük yaşamında kazandığı başarılar şu şekilde:


"1983, Ankara DSİ Spor Genç Bayanlar Türkiye Şampiyonluğu (Kulüpler bazında ilk Türkiye Şampiyonluğu)
1985, Ankara DSİ Spor Türkiye Bayanlar ligi 4.'lüğü
1988, Ankara Emlak Kredi Bankası CEV Kupası 3.'lüğü (Ankara takımlarından birinin Avrupa'da kazandığı ilk kupa)
1994, Galatasaray CEV Kupası 3.'lüğü (Galatasaray tarihinde Avrupa'da derece alan ilk bayan takım)
1997, ISF Liseler arası Dünya 3.'lüğü
1999, ISF Liseler arası Dünya 2.'liği
2002, Eczacıbaşı A Bayan Takımı ile Türkiye Ligi ve Türkiye Kupası Şampiyonluğu
2006, Eczacıbaşı altyapısı ile 3 kategoride 5 şampiyonluk kupası (Genç, Yıldız, Küçük)
2007, Karadeniz Oyunları Şampiyonluğu
2007, Yıldız Kızlar Dünya 2.'liği
2008, Genç Kızlar Avrupa Şampiyonluğu"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin Tarsus’ta ‘Beyaz Baston Görme Engelliler Haftası’ etkinliği gerçekleştirildi Tarsus Belediye Başkanı Ali Boltaç, ‘Beyaz Baston Görme Engelliler Farkındalık Haftası’ etkinliğine katılarak, siyah göz bandı takıp beyaz bastonla yürüyerek görme engelli bireylerin karşılaştığı zorluklara dikkat çekti. Tarsus Kaymakamlığı, Tarsus Belediyesi, Mersin Kent Konseyi Engelliler Meclisi, Tarsus Engelliler Platformu ve Tarsus Kent Konseyi Engelliler Meclisi iş birliğiyle, 7-14 Ocak tarihleri arasında kutlanan ‘Beyaz Baston Görme Engelliler Haftası’ dolayısıyla anlamlı bir etkinlik düzenlendi. Program, engelleri birlikte aşma ve daha duyarlı bir toplum oluşturma amacını güderken, ilgiyle takip edildi. Etkinlik kapsamında, görme engelli bireyler Yarenlik Alanında yapılan yürüyüşün ardından Tarsus Gastronomi Merkezinde ağırlandı. Misafirler, Tarsus’un eşsiz yöresel lezzetlerini tatma fırsatı bulurken, engelli bireylerden oluşan müzik grubunun performansı da etkinliğe renk kattı. “Engelsiz bir Tarsus oluşturmak için el birliğiyle çalışacağız” Etkinliğe katılarak, siyah göz bandı takıp beyaz bastonla yürüyerek görme engelli bireylerin karşılaştığı zorluklara dikkat çeken Tarsus Belediye Başkanı Ali Boltaç, "Engelli vatandaşlarımızın tüm sorunlarına merhem olmaya çalışacağım" diyerek, engelli bireylerin yaşamlarını iyileştirmek için elinden geleni yapacağını vurguladı. Engelli bireylerin her zaman yanında olduğunun vurgusunu yapan Başkan Boltaç, “Biz Tarsus’ta tüm kesimin belediye başkanı olacağımızın sözünü vermiştik. En çokta dezavantajlı grupların belediye başkanıyız. Hayat onlarla paylaşınca daha güzel. Ben engelli vatandaşlarımızın tüm sorunlarına merhem olmaya çalışacağım. Engelsiz bir Tarsus oluşturmak için el birliğiyle çalışacağız. Ortak akılla işlerimizi çözeceğiz” şeklinde konuştu.
Denizli Denizli’de yaşanan süt krizi büyüyor Günlük bin 350 ton çiğ süt üretimi yapılan Denizli’de sütün sadece 600 tonu işleniyor, geri kalan 750 ton süt farklı illere gönderiliyor. Pazarlamada yaşanan sıkıntıyı süt tozu yapımı ile aşmayı planlayan üreticiler, günlük 40 ton süt tozu kotasına olarak 100 ton daha kota talep ediyor. Denizli genelinde günlük bin 350 ton çiğ süt üretimi yapılırken, sütü pazarlamada ciddi sıkıntılar yaşanıyor. 600 ton süt yerel işletmelerde işlenirken, 40 ton sütte süt tozu yapımında kullanılıyor. Kalan 710 ton süt ise diğer illere gönderilmek zorunda kalıyor, bu da lojistik maliyetlerini artırıyor. Süt pazarlamasında yaşanan sıkıntılar ve düşük tüketim nedeniyle üreticiler ciddi darboğaza giriyor. Fazla süt için çözüm olarak süt tozu üretimi öneriliyor ancak bu işlemin de günlük 40 tonluk bir kota ile sınırlı olduğu ifade ediliyor. “En azından süt tozu yapalım” Köy-Koop Başkanı Mehmet Varol, süt tozu yapımı için Denizli’ye 100 ton daha kota istediklerini ifade ederek, “Regülasyon günlük 40 ton. En azından dış fabrikalara gönderilen sütleri süt tozu yapalım dedik. Bununda ciddi maliyetleri var devlette buna yanaşmıyor. Üreticiler çok zor durumda. Denizli’de süt fiyatı 17 lira 55 kuruş ancak şu anda tüketimde sıkıntılar var. Süt fiyatları darmadağın olmuş durumda. Güney Marmara bölgesinde süt fiyatı 17 lira 75 kuruş. Afyon ve Uşak’ta 13 lira 50 kuruş, Konya’da 14 ila 14 lira 50 kuruş arasında değişiyor. Bu rakamlar üreticiyi kurtaracak rakamlar değil. Denizli’de şu anda fiyatlara uyuluyor ancak üreticinin eline geçen de 16 ila 16 lira 50 kuruş arasında değişiyor. Fiyatlar nedeniyle firmalarda süt çekmiyor. Sütü pazarlamada sıkıntılar var. Dış piyasaya gönderilen sütler var, bunun için çalışmalar yapıyoruz. En azından süt tozu yapalım, üreticiler biraz rahatlasın. Ciddi maliyeti olduğu için devlette yanaşmıyor. Şu anda üreticilerde sözleşme imzalamak istemiyor. Bağlayıcı maddeler olduğu için çekiniyorlar. En güzeli süt tozu üretimine yönelmek, firmalarda ciddi zararlar ediyor. Süt tozuna razı olmuş durumdalar. Yeter ki süt gitsin” dedi. “Var olan sütü tüketemiyoruz” “Asıl sorunun var olan sütün tüketilmemesi” diyerek sözlerine devam eden birlik başkanı Varol, “İnsanımızın alım gücü düştü. Süt fazla olduğu için bekletiyorlar. Sanayiciler üretimi azalttı. Herkes planlamasını talebe göre yapıyor. Süt alımını azalttılar, sütler satılmadığı zaman peynir yapılıyor ancak fiyatlar yine tatmin edici değil. Emekliye yüzde 15, asgari ücretliye yüzde 30 zam verildi. Enflasyon rakamlarına bakıyoruz açıklanan yüzde 43-45, reel anlamda gıda enflasyonu ise yüzde 60-80 civarında. Şartlar böyle olunca insanımız tüketmiyor, tüketemiyor. ‘Bir kilo peynir 170 lira nasıl alacağız’ diyorlar. Ancak 1 kilo peynire en az 10 kilo süt gidiyor. Sütün firmaya maliyeti 180 lira zaten. Bunun içerisinde ambalaj, lojistik daha yok. Belki de zararına mal satılıyor ama insanımız yine alamıyor. Bir umut elindeki süt çoğaldı bunu nasıl elden çıkarabilir bunu düşünüyor üretici. Şu anda tükettiğimizin yüzde 13 fazlası süt var. Asıl sıkıntı burada. Üreticilerimiz hayvanı da kestirmek istemiyor, yetiştirmişler sonuçta. Dayanabildiğim kadar dayanacağım diyor. Acilen ciddi çalışmalar yapılması gerekiyor” diye konuştu.
Isparta Isparta’nın gül yağı kozmetik sektöründe parlıyor: 2024’te 50 milyon Euro ihracat Dünya gül yağı üretiminin yüzde 65’ini karşılayan Isparta, 2024 yılında yaklaşık 50 milyon Euro ihracat geliri elde etti. Gülbirlik Genel Müdürü İbrahim Işıdan, enflasyon ve kur baskısına rağmen başarılı bir yıl geçirdiklerini, çiftçilere Euro bazında yüzde 50, TL bazında ise yüzde 100 fiyat artışı sağladıklarını belirtti. Katma değerli ürünler üreten kozmetik parkı sayesinde gelirlerini artırdıklarını ifade eden Işıdan, 2025 yılında enflasyon baskısının azalmasıyla daha karlı işler ve ihracat hedeflediklerini açıkladı. Dünya gül yağı üretiminin yüzde 65’ini karşılayan Isparta, 2024 yılında yaklaşık 50 milyon Euro ihracat geliri elde etti. Gülbirlik Genel Müdürü İbrahim Işıdan, 2024 yılı gül sezonuna dair yaptığı açıklamada 2023 yılına göre daha düşük verimle geçen bir yıl olmasına rağmen, ihracat ve çiftçi destekleriyle başarılı bir sezonu geride bıraktıklarını belirtti. Ayrıca Işıdan, ortalama geçen bir sezonda gül çiçeği üreticilerine yüzde 50 oranında fiyat artışı sağlandığını vurguladı. 50 milyon Euro değerinde gül yağı Isparta’da, yaklaşık 50 milyon Euro değerinde gül yağı elde edildiğini ifade eden İbrahim Işıdan, gül yağı ve diğer gül bazlı ürünlerin ihracatında önemli bir başarıya imza attıklarını ifade ederek "Fransa, İsviçre, Almanya, Amerika, Uzak Doğu ve bazı Arap ülkeleri başta olmak üzere birçok ülkeye ihracat yaptık. Ayrıca gül ürünleri küresel pazarda da önemli bir yere sahip” şeklinde konuştu. Kozmetik parkıyla katma değer artışı Kurulan kozmetik parkı sayesinde katma değerli ürünler üreterek gelirlerini artırdıklarını belirten Işıdan, "Ürün ihracatını bu yıl da başarıyla sürdürdük. Girdi maliyetlerinin yüksekliği nedeniyle çiftçilerimiz zorlanıyor olsa da, kozmetik çalışmalarımızla bu zorlukları aşmaya çalışıyoruz" dedi. "Euro bazında yüzde 50 fiyat artışı yaptık" Gül çiftçisine verdikleri desteği vurgulayan İbrahim Işıdan, "Euro bazında bile yüzde 50 oranında bir fiyat artışı sağladık. TL bazında bu oran yüzde 100’e ulaştı. Bu, diğer tarım ürünleriyle kıyaslandığında oldukça büyük bir destek anlamına geliyor" ifadelerini kullandı. Enflasyon ve kur baskısı zorluk çıkarttı 2024 sezonunun ihracatçı bir kuruluş için zorluklarla geçtiğini belirten Işıdan, enflasyon ve kur baskısının, sektör üzerindeki etkisine dikkat çekerek, "2025 yılında enflasyon baskısının azalmasıyla daha kârlı işler yapmayı hedefliyoruz" dedi. Hedef daha fazla ihracat Kozmetik ve parfüm sektörünün merkezi olan Fransa, İsviçre, Almanya ve Amerika’nın ihracatta öncelikli pazarlar arasında yer aldığını belirten Gülbirlik Genel Müdürü İbrahim Işıdan, 2025 yılında Isparta’da bu başarının artırılarak sürdürüleceğini ifade etti.