GÜNDEM - 26 Temmuz 2020 Pazar 11:45

Denizde gidebilen yüksek hızlı araç yaptı, köylüler ‘füze gördük’ ihbarında bulundu

A
A
A
Denizde gidebilen yüksek hızlı araç yaptı, köylüler ‘füze gördük’ ihbarında bulundu

Kayseri’nin Yeşilhisar ilçesinde yaşayan 50 yaşındaki Ali Yiğit, demir ve sac kullanarak denizde gidebilen yüksek hızlı toplu taşıma aracı yaptı. Ali Yiğit’in test için baraj gölüne götürdüğü prototipi gören köylüler, ‘füze gördük’ ihbarında bulundu.

İmam Hatip Lisesi mezunu olan ve Kayseri’nin Yeşilhisar ilçesinde yaşayan 50 yaşındaki Ali Yiğit, su üzerinde koşan kertenkeleleri inceleyerek, denizde gidebilen yüksek hızlı toplu taşıma aracı yapmaya çalıştı. Projesinde atık demirler ve sac kullanan Ali Yiğit, geliştirdiği projenin 350 kilo ağırlığında, 6 metre 30 santimetre boyunda olan prototipini kısa sürede yaparak test aşamasına geçti. Testlerde yüzde 100’lük başarı elde eden Yiğit, asıl projesi olan denizlerde elektrikli gemi projesini yapmaya başladı.

Denizlerde hızlı toplu taşımacılık yapılması amacı ile projeye başladığını anlatan Ali Yiğit, “Yaptığımız araç, toplu taşıma aracı olarak kullanılabiliyor. Ekonomik yakıt özelliği olan ve denizde önden çekişli gidebilen tek araç” dedi.
Aracı yaparken su üzerinde koşan kertenkeleleri 3 gün incelediğini ve esinlendiğini söyleyen Yiğit, “Bu aracın orijinal boyutu 250 kişilik. Bizim yaptığımız bu araç ise uzaktan kumandalı 6 metre 30 santim boyutunda. Şuandaki prototip 350 kilo ağırlığında” diye konuştu.

Denizde gidebilen yüksek hızlı araç yaptı, köylüler ‘füze gördük’ ihbarında bulundu

“Biliyorsunuz denizlerde toplu taşıma oranı dünya çapında yüzde 1 civarındadır. Bunun da birtakım sebepleri var. Denizdeki toplu taşıma araçları kara araçlarından hızlı değil” diyen Yiğit, “Biz daha ekonomik ve daha hızlı yolcu taşımak amaçlı düşündük. Bu aklımıza geldi projesini yaptık daha sonra da prototipini yaptık. Testler yaptık ve testlerden yüzde 100'lük bir başarı elde ettik” ifadelerini kullandı.

Proje ve yapımını tek başına gerçekleştirdiğinin altını çizen Yiğit, “Türk Patent Enstitüsüne başvurarak belgemizi aldık. Endüstriyel tasarım onayını da aldık şu anda lisansımız tamam. Bu modelin ana özellikleri muhafaza edilmek şartıyla sadece motor kısmında değişiklik yaparak denizlerde elektrikli gemi projesine imza atmış olacağız, kısmet olursa onun hazırlığı içerisindeyiz" dedi.

Prototipi yaptıktan sonra bir baraj gölünde testleri gerçekleştirmek için gereken izinleri aldıktan sonra yola çıktıklarını anlatan Ali Yiğit, “Bu prototipi teste götürürken izin almıştık ama izin aldığımız yere değil de başka bir yere götürmüştük. Köylerden geçerken vatandaşlar ne olduğunu bilmediği için jandarmaya ihbarda bulunmuş. İhbarda bulunurken tabii aracın ne olduğunu bilmeyenler ‘Bir füze geçti, füze gördük’ diye ihbar etmişler. Jandarma ekipleri de telaşlanmışlar ve terör eylemi yapılıyor zannederek baskın yaptılar. Ama aldığımız izin belgeleri de yanımızda olduğu için herhangi bir sıkıntı yaşamadık. Bu olayı da hiç unutamıyorum” diye konuştu.

Mahmut Kılınç

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kastamonu Kastamonu’da Turizm Haftası etkinlikleri kortej yürüyüşü ile başladı Kastamonu’da Turizm Haftası etkinlikleri çerçevesinde off-road araçları ve motosiklet tutkunlarının katılımıyla düzenlenen kortej yürüyüşü renkli görüntülere sahne oldu. 15- 22 Nisan tarihleri arasında kutlanan Uluslararası Turizm Haftası, Kastamonu’da kortej yürüyüşüyle başladı. Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi ile İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından düzenlenen etkinlikler çerçevesinde Cevizli Parkta toplanan protokol ve vatandaşlar kortej yürüyüşü düzenledi. Yürüyüş, Belediye Bandosu eşliğinde Cumhuriyet Meydanında son buldu. Yürüyüşe off-road araçları, motosiklet gurupları, klasik araçlar, yöresel kıyafetli kadınlar, yöresel kıyafetli yabancı öğrenciler uluslararası öğrenciler ile çok sayıda vatandaş katıldı. Karaçomak Deresinden off-road araçlarının geçişi ile klasik araçların ve motosiklet guruplarının geçişine vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Cumhuriyet Meydanında Vali Yardımcısı Aydın Ergün, Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Burhan Sevim, İl Kültür ve Turizm Müdürü Mehmet Kerem Seven ile diğer davetliler tarafından Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi tarafından hazırlanan "Turizm" ve Kastamonu Fotoğraf Sanatı Derneği (KASFOT) tarafından hazırlanan "Kastamonu Fotoğrafları" sergisinin açılışı yapıldı. Serginin ardından Kastamonu Atabey Gazi Derneği Sepetçioğlu Yöresel Oyun Ekibi, sepetçioğlu oyununu oynadı. Olgunlaşma Enstitüsü ve Sarı Konak Kadın Kooperatifi tarafından da Kastamonu’nun yöresel ürünleri sergilenerek, coğrafi işaretli taş baskı sanatı katılımcılara tanıtıldı. "Türkiye, dünyanın en çok turist çeken ilk 5 ülkesi arasında yer alıyor" Kastamonu Halk Eğitim Merkezinde gerçekleştirilen açılışta konuşan Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Burhan Sevim, "Turizm, günümüzde sadece bir sektör değil, aynı zamanda barışın, kültürel etkileşimin ve sürdürülebilir kalkınmanın küresel aracıdır. Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü verilerine göre, 2024 yılında dünya genelinde yaklaşık 1,5 milyar insan uluslararası turizm hareketlerine katılmış ve yaklaşık 1,5 trilyon dolar harcama yapmıştır. Türkiye ise bu büyük hareketlilik içerisinde dünyanın en çok turist çeken ilk 5 ülkesi arasında yer alarak 2024 yılı itibarıyla yaklaşık 61 milyon ziyaretçi ağırlamış ve 61 milyar doların üzerinde turizm geliri elde etmiştir. Bu veriler, ülkemizin turizmde ulaştığı düzeyi gösterdiği kadar, sürdürülebilir, nitelikli ve bölgesel kalkınmaya dayalı bir turizm modeline geçişin de gerekliliğini ortaya koymaktadır. Bu noktada, biz Kastamonu’da yaşayanlar ve bu kente gönül verenler olarak şunu sormalıyız: Bu büyük turizm hareketliliğinden Kastamonu nasıl daha fazla pay alabilir? Kastamonu, sahip olduğu doğal güzellikleri, tarihi dokusu, kültürel mirası, özgün mutfağı ve içten insanlarıyla Türkiye’nin en özel turizm destinasyonlarından biridir. 19 ilçesinin her biri ayrı bir hikâyeye, ayrı bir güzelliğe sahip bu şehir, Küre Dağları Milli Parkı’ndan Valla Kanyonu’na, Ilgaz Dağı’ndan Gideros Koyu’na, ahşap konak mimarisiyle süslenmiş tarihi şehir merkezinden, yöresel mutfağımızın benzersiz lezzetlerine kadar keşfedilmeyi bekleyen büyük bir hazinedir" dedi. "Bölgenin turizm potansiyelini ortaya çıkaran ve geliştiren projelere öncülük ediyoruz" Kastamonu’yu kent modeli haline getirmek istediklerini söyleyen Prof. Dr. Sevim, "Kastamonu Üniversitesi olarak, Yükseköğretim Kurulu tarafından verilen ’İhtisas Üniversitesi’ misyonu çerçevesinde Ormancılık ve Tabiat Turizmi alanında Türkiye’de öncü olma vizyonuyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu kapsamda gerek akademik araştırmalarla gerekse yerel yönetimler, kamu kurumları ve özel sektör iş birlikleriyle bölgenin turizm potansiyelini ortaya çıkaran ve geliştiren projelere öncülük ediyoruz. Turizm Fakültemiz, bu vizyonun en önemli yapı taşlarından biridir. Alanında uzman akademik kadromuz, disiplinler arası araştırmalarımız, ulusal ve uluslararası düzeyde gerçekleştirdiğimiz sempozyumlar, kongreler ve öğrenci odaklı etkinliklerle Kastamonu’nun turizm değerlerinin tanıtımında da aktif bir rol üstleniyoruz. Bizler, turizmin yalnızca ekonomik değil; aynı zamanda sosyal, kültürel ve çevresel bir denge içinde yönetilmesi gereken bir kalkınma alanı olduğunun bilincindeyiz" diye konuştu. "Turizmde yolun başındayız" Kastamonu İl Kültür ve Turizm Müdürü Mehmet Kerem Seven de, "Turizm, sadece bir sektör değildir. Aynı zamanda bir tanıtım, bir kalkınma ve gönül köprüsüdür. Bu köprünün ayaklarından biri de hiç şüphesiz Kastamonu’dur. Tarihi ve kültürel özellikleri, doğal güzellikleriyle ön plana çıkan şehrimizi el birliğiyle turizmde hak ettiği yere ulaştırmak istiyoruz. Bu hedefler doğrultusunda öncelikle mevcut tesislerimizi korumalı ve kısa sürede kurumsallaştırmalıyız. Turizm destinasyon alanlarına yeni tesisler yapılarak il ve ilçe yatak kapasitesi arttırılmalı, tanıtımlar güncel, istikrarlı ve uluslararasını düzeyde olmalıdır. İstiklal Yolu, Evliyalar Haftası, İlk Türk Kadın Mitingi gibi etkinlikler turizm için fırsata çevrilmelidir. Bununla birlikte kent hizmetine dikkat edilmeli, gastronomi ve eldeki ürünler geliştirilmeli. Şehirdeki ulaşım hamleleri, organize sanayi hamleleri desteklenmelidir. Bu sayede otel doluk oranlarımız artacak, turizm rotaları güncellenerek, Kastamonu turlarının geçiş güzergahı olmaktan çıkacaktır. Kastamonu Turizmi hak ettiği yere ulaşacaktır. Turizmde yolun başındayız. Karamsar ve aceleci tavrı bırakıp istikrarlı çalışmalarımıza devam edelim. Mutlaka çalışmalarımızın karşılığını alacağız" şeklinde konuştu. Konuşmaların ardından konser verildi.
Bursa İnegöl’de 52. Mobilya Fuarı başladı Türkiye’nin Mobilya Başkenti İnegöl’de 140 üretici firmanın yer aldığı 52. Uluslararası İnegöl Mobilya Fuarı kapılarını açtı. 19 Nisan’a kadar açık kalacak fuarda yeni sezonun trendleri ve mobilya modasına yön verecek modeller ilk kez görücüye çıktı. Türkiye’nin Mobilya Başkenti, 500 yılı aşkın süredir ahşabı sanata dönüştüren İnegöl’de mobilya şöleni başladı. Binlerce üretici firmanın sektörde trendi belirleyen ürünlerini ürettiği İnegöl’de 140 firmanın standının yer aldığı 52. Uluslararası İnegöl Mobilya Fuarı bugün itibariyle başladı. 15-19 Nisan tarihleri arasında misafirlerini ağılayacak organizasyon ile mobilyada yeni sezon trendleri, firmaların yeni ürünleri ve mobilya modasına yön verecek modeller ile renkler görücüye çıktı. İnegöl Mobilyasının vitrini konumundaki fuarın açılış töreni bugün 14.00’da büyük bir coşku ve heyecanla gerçekleştirildi. Ticaret Bakan Yardımcısı Mahmut Gürcan, Bursa Valisi Erol Ayyıldız, siyasiler, bürokratlar, mobilya sektör temsilcileri ile çok sayıda davetlinin katıldığı açılışta konuşan İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, "Bugün 52’ncisini gerçekleştirdiğimiz Uluslararası İnegöl Mobilya Fuarımızın öncelikle hayırlı olmasını diliyorum. İnegöl aslında mobilyada bir fuardan ötesi, şehircilikte de bir ilçe ve ilden öte olduğunu söyleyebilirim. Hangi parametreyi ele alırsak alalım; ekonomisi, nüfusu, ihracat rakamları, ithalat rakamları, tüm parametreleriyle ülke hedeflerine katma değer oluşturabilen, destek verebilen özelliğe sahip. Dolaysıyla biz başta mobilyacılarımız olmak üzere İnegöl’ümüzde üretim yapan herkese teşekkür ediyoruz. Beraberinde bu sektörde çalışan çok değerli emektarlar var. Her birine çok teşekkür ediyoruz. Nihayet itibariyle İnegöl’ün lokomotifi mobilya. Bugün de mobilya özelinde buluştuk. Bugün farklı bir heyecanımız var. Aslında şehrimiz her gün fuarı yaşıyor. Online satışlar, yapılıyor, mağazalarımız ve mobilya AVM’lerimiz sürekli açık. Ancak biz bu noktada geliştirmeye devam edeceğiz. Mobilyadaki sektör payımızı, ülkemizin aldığı payı arttırmak için gayret edeceğiz" dedi. Konuşmasında birlik beraberlik vurgusu yaparak sektörün sorunlarının el birliği ile çözüleceğini de işaret eden Başkan Taban, "Birlik beraberlik çok kıymetli bir kavram. Kaymakamımız, Milletvekilimiz, Ticaret Odamız, Bursa Büyükşehir Belediyemiz, Valiliğimiz, İnegöl Belediyesi tüm organlarla el ele vererek hem mobilya sektöründe hem diğer sektörlerde ihtiyaç olan konuları irdeleyerek buradaki sorunları aşmak için çalışmalar yapıyoruz. Ben bugünden daha güçlü olacağımıza inanıyorum. Evet dünyada birtakım gelişmeler yaşanıyor ama biz kendi işimize bakıyoruz. Nihayetinde de buradan hem Bursa’ya hem ülkemize daha fazla destek vermek için çalışmalarımızı sıkılaştıracağız. Açılışını yaptığımız fuarımızın da bu minvalde hayırlı olmasını diliyorum" diye konuştu. Bursa Valisi Erol Ayyıldız ise İnegöl denildiğinde mobilya, mobilya denildiğinde İnegöl’ün akıllara geldiğini kaydederek "Bugün Uluslararası İnegöl Mobilya Fuarının 52’ncisinin açılışını yapıyoruz. Nice yıllara diyorum. Emeği olan tüm paydaşlara takdirlerimi sunuyorum. Burada bana düşen Bursa Valisi olarak İnegöl deyince mobilyayı akla getiren, mobilya deyince de İnegöl’ü akla getiren ve bu anlamda Bursa’mız, ülkemiz için hatırı sayılır bir katma değer ortaya koyan tüm paydaşlara şahsım ve Valilik olarak takdirlerimi arz ediyorum" dedi. Açılış töreninde konuşan Ticaret Bakan Yardımcısı Mahmut Gürcan da İnegöl Mobilyası ve Türkiye’nin mobilya sektöründeki gelişiminden söz etti. Gürcan, "İnegöl yalnızca bir kritik merkezi değil, aynı zamanda Türk mobilya sektörünün tasarım, kalite ve ihracat vizyonunu temsil eden öncü bir şehrimizdir. İnegöl mobilyanın en büyük eserlerini üreten şehirdir. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Sektörümüzün uluslararası vitrine çıkmasında, yeni iş birliklerinin kurulmasında ve global alıcılara ulaşılmasında hayati bir rol üstlenmekte olan fuarımız aynı zamanda arge, markalaşma ve sürdürülebilirlik konusunda atılan en önemli adımlardan biridir. Türkiye sadece mobilya üreten değil, mobilya tasarlayan ve dünya trendlerini belirleyen bir ülke olma yolundadır" açıklamalarında bulundu. Konuşmalar sonrası protokol üyeleri önce kurdele kesimi ile fuar açılışını gerçekleştirdi. Akabinde stantları gezerek firma temsilcilerine hayırlı işler dileklerini iletip mobilyaları inceledi.