SAĞLIK - 11 Haziran 2021 Cuma 14:16

'C vitamini ile D3+K2 vitamini bağışıklığı destekliyor'

A
A
A
'C vitamini ile D3+K2 vitamini bağışıklığı destekliyor'

Pandemiyle birlikte bağışıklık sistemini güçlü tutmanın öneminin arttığını belirten İnoliva İlaç Genel Müdürü Meltem Dölenmen, "Lipozom teknolojisi bağışıklık sistemini destekliyor. Bunların başında özellikle C vitamini, D3+K2 vitamini, glutatyon ve quercetin gibi ürünler yer alıyor" dedi.

Pandemiyle birlikte bağışıklığın önemi daha da arttı. Bu noktada uzmanlar, lipozom teknolojisinin bağışıklık sistemini desteklediğini belirtiyor. İnoliva İlaç Genel Müdürü Meltem Dölenmen, lipozom teknolojisi hakkında açıklamalarda bulundu. Dölenmen, "Lipozomal teknoloji, yeni nesil gıda takviyelerine uygulanan ve üretilen ürünlerden maksimum emilim ve fayda alınmasını sağlayan bir teknolojidir. Lipozom teknolojiyle üretilen ürünleri diğer ürünlerden ayıran önemli özellik, ürünlerden maksimum fayda sağlanmasıdır" ifadelerini kullandı.

"C vitamini, D3+K2 vitamini, glutatyon ve quercetin gibi ürünler bağışıklığı destekliyor"
Pandemiyle birlikte bağışıklığın desteklenmesinin önemine değinen Dölenmen, "Bu noktada lipozom teknolojisi ile üretilen ürünlerde bağışıklık sistemini destekleyen gıda takviyeleri bulunuyor. Bunların başında özellikle C vitamini, D3+K2 vitamini, glutatyon ve quercetin gibi ürünler bağışıklığa destek oluyor. Doğal yolla gıda ve vitaminleri almak daha doğrudur ancak günümüzde vitamin ve mineralden zengin olan toprakta yetiştirilmiş ürün bulmak pek kolay değildir. Mesela C vitamini almak için her gün 3-4 kilogram portakal yiyebilir misiniz? Ayrıca lipozomal teknolojinin önemli noktası şudur; lipozomal teknoloji ile üretilen C vitamini hücreye kadar ulaşarak etki göstermektedir" açıklamalarında bulundu.

"Glutatyon, vücudumuzdan toksik maddelerin atılımını sağlamaktadır"
Dölenmen, sözlerine şöyle devam etti: "Glutatyon vücutta üretilen bir aminoasittir. Vücudumuzun ana antioksidanı olan bu madde vücudumuzdan toksik maddelerin atılımını sağlamaktadır. Yalnız glutatyonun klasik takviyelerle ağızdan alınması maalesef emilimini sağlamamaktadır. Sadece lipozom teknolojisi ile üretilen glutatyon ağızdan alındığında emilim ve etkinlik sağladığı çalışmalarla gösterilmiştir. D vitamininin, özellikle de D3 formunun bağışıklık üzerindeki etkisinin önemini hepimiz biliyoruz. Bunun aktif formunun olması çok kıymetlidir. Düzenli olarak D3 vitaminin K2 vitamini ile birlikte kullanılması önerilmektedir. Çünkü hem D3 vitamininden alınacak etkiyi arttırmak hem de kemiklerin normal fonksiyonuna katkı sağlamak için D3 vitamininin K2 vitamini ile birlikte kullanılması önerilmektedir".

Pandemi döneminde aldığı tedbirlerden bahseden Dölenmen, "Ben de herkes gibi maske, mesafe ve hijyene çok dikkat ettim. Takviye olarak çinko asetat pastil kullandım. İyonize çinko içerdiği için ağız ve burun yollarından girebilecek olan virüs ve bakterilere karşı korunmama yardımcı oldu. Sabahları lipozomal C vitamini, lipozomal D3+K2 vitamini, lipozomal glutatyon ve Lipozomal coenzim Q10’den oluşan bir kür ile güne başladım. Karaciğerime destek olmak için de SAMe içeren takviyeyi kullandım" şeklinde konuştu.

Fonksiyonel yaşam tarzını önemsediğinin altını çizen Dölenmen, "Bunu hayatımın içerisine yerleştiren ve ailemle paylaşan birisiyim. Doğayla çok iç içe bir yaşam sürüyoruz. Doğanın nimetlerinden faydalanmaya çalışıyorum. Bu yaşam tarzında doğru beslenmek, spor yapmak ve ruh sağlığı açısından nefes terapileri gibi aktiviteleri yapmamız gerekiyor" dedi.

Muhammed Fırat Aksoy - İsmail Coşkun

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara TBMM’de "işgalci" tartışması TBMM Genel Kurulu’nda DEM Partili milletvekillerinin Türk Silahlı Kuvvetleri için "işgalci" şeklindeki ifadeleri üzerine AK Parti, MHP, İYİ Parti ve Saadet Partisi grup başkanvekilleri tepki gösterdi. TBMM Genel Kurulu’nda Milli Eğitim Bakanlığı ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bütçe görüşmelerinde söz alan DEM Parti İstanbul Milletvekili Özgül Saki, Türk Silahlı Kuvvetleri’ni eleştirdi. Saadet Partisi Grup Başkanvekili İsa Mesih Şahin ise, milli bir konuda devletin yanında yer aldıklarını belirterek, “Kadınlara sistematik bir şekilde tecavüz uygulayan IŞİD ve El Kaide’yle iş tutmakla itham etti devletimizi; bu bir. İki; ’Bugün Filistin’de İsrail’i eleştirenler, Rojava’da aynı şeyi yapıyorlar’ dedi. Yani devletimizi soykırımla, katliamcılıkla suçladı. Bu dili şiddetle reddediyorum, bu dili kabul etmiyorum. Siz hangi devletten bahsediyorsunuz arkadaşlar? Irak’ta Halepçe katliamından kaçan masum insanlara kucak açan Türkiye devletinden mi bahsediyorsunuz” ifadelerini kullandı. DEM Parti Grup Başkanvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit, 15 Temmuz’da Meclisi kimin bombaladığını sorarak, “Kimin uçakları bombaladı? Akıncılar Üssü’nde siz kimi aldınız götürdünüz? Bu ordudan kaç bin asker FETÖ’cü, darbeci diye atıldı? Silopi’ye ilk giren kişiyim ben; ben, Sebahat Tuncel ve bir heyetle beraber. Çok merak eden AK Partili, Gelecek Partili ya da başka partili varsa buyursun gelsin, o duvarlarda çektiğim resimler duruyor. Oradaki JÖH’ün, PÖH’ün kadınların yatak odalarına, duvarlarına nasıl cinsiyetçi küfürler yazdığını biz biliyoruz” şeklinde konuştu. Bunun üzerine AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin, Birleşmiş Milletler raporlarında 2020 yılında bin 300 çocuğun, 2022 yılında ise bin 200 çocuğun PKK ve YPG tarafından kaçırılarak dağlara götürüldüğünün teyit edildiğini söyleyerek, “Antonio Guterres’in açıklamaları var bu konuda. PKK’nın ve YPG’nin çocuklara yapmış olduğu bu kötülük dünyada raporlara girmiş durumda, önce bunun altını çizmek istiyorum. Bölgeye bir tek onlar gitmedi; 2015’ten itibaren pek çok arkadaşımız gitti, ben de bölgeye gittim. Üzerinde kurşun deliği olmayan bina yoktu. O günlerde ilk defa aslında bir parti olarak Meclise geldikleri hâlde kendilerine verilen talimat üzerine demokrasiyi değil, şiddeti tercih edenler gittiler bunu yaptılar. Ve çok tabii olarak Türk ordusu, askerleri o bölgeye gittiler ve teröristlerden temizlediler. Şimdi yapılan konuşmalarda şöyle ifadeler görüyorum: Küçük, emperyalist olmakla suçluyor Türkiye Cumhuriyeti’ni. Bu ne cürettir, bu nasıl memleketinden nefret etme hâlidir? Türkiye Cumhuriyeti siz fark etseniz de fark etmeseniz de bölgede içinde Kürtlerin de olduğu o bölgenin insanının, kendi yerleşik insanının özgürlüğü için uğraşıyor” diye konuştu. Saadet Partisi Grup Başkanvekili Şahin, Meclisin terör örgütü mensupları tarafından bombalandığını kaydetti. İYİ Parti Grup Başkanvekili Turhan Çömez ise, "DEM Parti Grubu’nun ısrarlı bir şekilde Türk ordusunu ’işgalci’ olarak tanımlamasını şiddetle reddediyorum. DEM Parti’nin az önce değerli dostum Sayın Şahin’in ifade ettiği gibi Türk ordusuna ’şanlı’ denmesine, ’Türk ordusu’ denmesine tepki göstermenizi, reaksiyon göstermenizi şiddetle reddediyorum ve kınıyorum. Az önce diyorsunuz ki ’Sizin yaptığınız Kürt düşmanlığı’. Biz Suriye’deki Kürtleri Suriye vatandaşı olarak seviyoruz, Türkiye’deki Kürtleri Türk vatandaşı olarak bağrımıza basıyoruz ve baş tacı ediyoruz. Siz ısrarlı bir şekilde aranıza o lanet olası terör örgütüyle mesafe koyamıyorsunuz. Bir kere olsun şu kürsüden, şu Meclisin çatısı altından terör örgütü PKK’yı kınayamıyorsunuz, aranıza mesafe koyamıyorsunuz. Bir kere daha söyleyeceğim: Şu anda dünden beri Suriye’nin kuzeyinde PYD’nin ve YPG’nin olduğu bölgede Amerikalılar büyük ölçüde yığınak yapıyorlar, her yerde Amerikan bayrağı var. Türk bayrağına itiraz eden sizler, bir kere olsun o emperyalist bayraklara ’hayır’ dediniz mi, itiraz ettiniz mi? Biz samimi, iyi niyetli, toprak bütünlüğüne bağlı bütün Kürtleri, bütün Kürt kardeşlerimizi sizden çok daha fazla seviyoruz” ifadelerini kullandı. MHP Grup Başkanvekili Filiz Kılıç, Milliyetçi Hareket Partisi Grubu olarak ordunun işgalci olarak tanımlanmasına asla ve kata müsaade etmeyeceklerini belirterek, “Az önce Gülüstan Hanım, ’Kürtler Türklere karşı bir kin beslememektedir, düşmanlık beslememektedir’ dedi. Türkler de Kürt kardeşlerimize karşı bir düşmanlık beslememektedir. Bunun altını her zaman çizdik. Şimdi, bir kez daha ifade etmek istiyorum. Bizim itirazımız başta PKK olmak üzere terör örgütlerinedir. Bizim her zaman eleştirdiğimiz terör örgütleridir. Asla ve kata Kürt kardeşlerimize karşı bizim bir düşmanlığımız söz konusu değildir. Az önce Özlem Hanım rakamlarla gayet güzel ifade etti. Terör örgütünün çocuklarımıza, gençlerimize, kadınlarımıza verdiği zararı biliyoruz ve bizim tepkimiz de işte verilen bu zararlara yöneliktir. Bunun da altını çiziyorum. Türkiye Cumhuriyeti, Suriye’nin birliği, bütünlüğü ve huzuru için gayret etmekte. Asla ve kata ordumuzun orada işgalci olarak tanımlanmasına karşı çıkıyoruz, bunu kabul etmiyoruz. Tekrar tekrar söylüyorum: Orada Türkiye olarak din, mezhep, millet ayrımı yapmadan Suriye’nin bir devlet olabilmesi, güçlü bir devlet olabilmesi, birliğini, bütünlüğünü sağlayabilmesi için gayret sarf ediyoruz” şeklinde konuştu.
Eskişehir Taraftarıyla rekor kıran Eskişehirspor, liderlik koltuğuna oturdu Bölgesel Amatör Lig (BAL) 6. Grup’ta Eskişehirspor evinde Manavgat Belediyespor’u 2-1 yenerek liderlik koltuğuna oturdu. Tribünlerde 30 bin 358 taraftarın takip ettiği maç, Bölgesel Amatör Lig’in en kalabalık seyirciye ev sahipliği yapan maçı oldu. Bölgesel Amatör Lig’in 11. haftasında Eskişehirspor ve Manavgat Belediyespor karşı karşıya geldi. Eskişehir Yeni Atatürk Stadyumu’nda oynanan maçın 12. dakikasında Tugay Tiryaki’nin attığı golle Manavgat Belediyespor öne geçti. 15. dakikada Sertaç Kayatekin’in attığı golle Eskişehirspor’un durumu eşitlemesinin ardından 1-1’lik skorla ilk yarı sona erdi. İkinci yarıda ise 72. dakikada Yakup Demirci’nin golüyle Eskişehirspor kritik maçı 2-1 kazandı. Ligin en yüksek seyirci ile tribünden takip edilen maçı olarak kayıtlara geçti Eskişehirspor için bir hayli kritik olan maça taraftarın ilgisi yoğun oldu. Türkiye’nin diğer illerinde yaşayan Eskişehirsporlu vatandaşlar da takıma destek olmak için maça gelirken, 30 bin 358 seyircinin canlı olarak izlediği karşılaşma ligin en yüksek seyirci ile tribünden takip edilen maçı olarak kayıtlara geçti. Siyah-kırmızı formaları ve atkıları ile tribünlerde görsel şovlar yapan coşkulu taraftar, maç boyunca hep bir ağızdan tezahüratlar yaparak takıma destek verdi. Hakemin son düdüğünün çalmasıyla hem takım, hem yönetim hem de taraftarın büyük bir sevinç yaşadığı görüldü. "Eskişehirspor her zaman taraftar liginde şampiyondur, bundan sonra da böyle olacak" Rekor sayıda taraftarın katılım gösterdiği maçla ilgili açıklamalarda bulunan Eskişehirspor Başkanı Ulaş Entok, "Bugün Manavgat maçımız çok önemliydi. Liderliği de puan farkıyla aldığımız için çok memnunuz. 30 bin küsur taraftarımız var. Eskişehirspor’un zaten ligi olmaz, bunu her zaman söylemiştik. Bugün sıra taraftarımızdaydı, onlar da üstlerine düşeni fazlasıyla yaptılar. Eskişehirspor her zaman taraftar liginde şampiyondur, bundan sonra da böyle olacak. İnşallah sene sonunda da şampiyonluğu göğüsleriz. Taraftar liginde bir puan sıralaması olsa herhalde şampiyon biz olurduk. Bölgesel Amatör Lig, 3. Lig, 2. Lig, 1. Lig ve Süper Lig’de Eskişehirspor taraftarı her zaman şampiyondur. Bizler her zaman elimizden geleni yapıyoruz. Umut ediyorum ki, şampiyonluk ipini sene sonunda göğüsleyeceğiz" dedi.
Aydın Buharkent deve güreşleri renkli görüntülere sahne oldu Buharkent Belediyesi tarafından düzenlenen Geleneksel Deve Güreşleri Festivali renkli görüntülere sahne olurken, Ege, Marmara ve Akdeniz bölgelerinin ünlü pehlivan develerinin muhteşem güreşleri izleyiciyi coşturdu. Buharkent Belediye Başkanı Mehmet Erol ve İlçe Kaymakamı Abdullah Emre Özefe’nin ev sahipliğinde düzenlenen güreşleri yaklaşık 10 bin kişi izledi. Pehlivan develerin birbiri ile mücadeleleri renkli anlara sahne olurken güreşlerde develerden beklenen hareket olan ‘çatalkapan’ denen oyunların çokluğu ise izleyiciden tam not aldı. Ege, Marmara ve Akdeniz bölgelerinin vazgeçilmez kültürel etkinliklerinden deve güreşi festivalinde yılın en heyecanlı güreşlerinden biri olan Buharkent Belediyesi, Geleneksel Deve Güreşleri Festivali, Türkiye’nin en modern sahası olan Buharkent Deve Güreşi Sahası’nda yapıldı. Buharkent Belediyesi tarafından, Kamilpaşa Mahallesi’ndeki arenada 160 pehlivan deve güreş tuttu. "Geleneklerimize sahip çıkacağız" Pehlivan develerin kıran kırana mücadelesine sahne olması ve vatandaşlardan yoğun ilgi görmesi başta festival komitesi olmak üzere Belediye Başkanı Mehmet Erol’u da çok mutlu etti. Emeği geçen herkese teşekkür eden Başkan Mehmet Erol; “Türkiye’nin en büyük ve en modern deve güreşi sahasına sahip ilçemizde düzenlenen geleneksel deve güreşi festivalimize katılan ve emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum. Buharkent Belediyesi olarak her yıl düzenlediğimiz bu etkinlikle, devecilik kültürümüzü yaşatmayı ve yeni nesillere aktarmayı amaçlıyoruz. 10 yıllardır bu coşkuyu yaşıyoruz ve gelecek nesillere aktarmak için yaşamaya ve yaşatmaya da devam edeceğiz. Havamızın güzel olması, develerimizin de istekli olması ile heyecan dolu güreşler izledik. Ayrıca burada gördüğünüz gibi güreşlerimizde hiçbir deve zarar görmüyor. Çünkü bu dövüş değil güreş. Atalarımızdan bize miras kalan kültürümüzü yansıtan güzel bir uğraş. Halkımız bir araya geliyor ve geleneği yaşatmak adına birlikte alanları dolduruyor. Bir anlamda alan ve devecilik kültürüne vermiş olduğumuz bir değerin göstergesi bu şenliklerdir. Kültürümüze sahip çıkmazsak vatanımıza ve bayrağımıza da sahip çıkamayız. Atatürk’ün emanetine sahip çıktığımız gibi bizler de geleneklerimize sahip çıkacağız” dedi. “Kültürümüzü yansıtan bir gelenek” Buharkent Kaymakamı Abdullah Emre Özefe de konuşmasında, “Köklü kültürel mirası ve gelenekleri ile bölgesinde fark oluşturan bir ilçe olan Buharkent’imizde birlik ve beraberliğin en güzel en renkli örneklerinden birisini yaşıyoruz. Ben aslen bir Konyalı olarak ilk kez deve güreşleri izliyorum. Bölgemize ve ilçemize katkısı olan bir etkinlik. Bu sadece bir eğlence değil kültürel değerlerimizi yaşadığımız bir gelenek. Bizler de bu geleneği yaşatmak için elimizden geleni yapacağız. Festivalimizin gerçekleşmesinde emeği olan herkese de çok teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu. Buharkent Belediye Başkanı Mehmet Erol ve İlçe Kaymakamı Abdullah Emre Özefe’nin ev sahipliğinde düzenlenen güreşleri çevre ilçelerden gelen belediye başkanlarının yanı sıra siyasi parti temsilcileri, davetliler ve 10 binden fazla vatandaş izledi.