POLİTİKA - 13 Aralık 2024 Cuma 16:40

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Esad pılını pırtısını toplayıp bir gecede kaçmak zorunda kaldı”

A
A
A

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Dünyada bizden başka hiçbir ülkenin altından kalkamayacağı bir siyasi ve toplumsal bir yükü hiç tereddüt etmeden sırtlandık. Allah bizi ne milletimize, ne Suriyeli mazlumlara mahcup etmedi. 13 yıl sonra Suriye yeniden özgürleşme yolunda ilk adımını attı. 61 yıllık zulmün arkasından rejim düşerken, Esad pılını pırtısını toplayıp bir gecede kaçmak zorunda kaldı” dedi.

Katıldığı Sakarya 8. Olağan İl Kongresi’nde Suriye’de yaşanan son gelişmelere ilişkin konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Dünya yıkılsa 3’üncü cihan harbi çıksa inanın CHP yönetiminin umurunda olmaz. Şu soruyu kendilerine hiç sormuyorlar, 1. dünya savaşı bölgemizde sınırları yeniden belirlerken şartlar başka türlü olsaydı acaba ne olurdu? Kuvvetle muhtemel Halep dediğimiz İdlib dediğimiz Hama dediğimiz Şam dediğimiz Rakka dediğimiz şehirler tıpkı Antep gibi, Hatay gibi, Urfa gibi bizim birer vilayetimiz olacaktı. Bu şehirler sınırlarımız dışında kaldı diye herhalde oralarda yaşayan insanlarımızla bağımızı tümden kesecek değildik. Nitekim bilhassa sınır şehirlerimizdeki vatandaşlarımızla sınırın ötesindeki yerlerde yaşayanlar son 1 asır boyunca insani ilişkilerini, alışverişlerinizi, akrabalıklarını devam ettirmişlerdi. Hatta bizim şehirlerimizde sınır ötesindeki şehirler arasında düzenli otobüs ve dolmuş seferleri, taksi ulaşımı hep sürmüştür. Suriye’de 2011’de başlayan ve 13 yıl süren iç çatışmalar bu iklimini başka boyuta taşıdı. Dünyada bizden başka hiçbir ülkenin altından kalkamayacağı bir siyasi ve toplumsal yükü hiç tereddüt etmeden sırtlandık. Kardeşlik hukukumuzun gereğini yerine getirerek içeriden ve dışarıdan üzerimize gelen nice baskıyı, ithamı, provokasyonu göğüslemek zorunda kaldık. İnsani ve ahlaki temelden yoksun bu saldırılara asla geri adım atmadık. Peki neticede kim haklı çıktı, Allah’a hamdolsun biz haklı çıktık. Allah bizi ne milletimize, ne Suriyeli mazlumlara mahcup etmedi. İşte 13 yıl sonra Suriye yeniden özgürleşme yolunda ilk adımını attı. 61 yıllık zulmün arkasından rejim düşerken, Esad pılını pırtısını toplayıp bir gecede kaçmak zorunda kaldı” dedi.

“Suriye’nin diğer kısımlarını da terör örgütü ve işgalcilerden temizleyerek kardeşlerimizin tamamının yuvalarına dönmeleri için gereken zemini oluşturacağız”

Erdoğan, “Suriyeli kardeşlerimiz geçici yönetim oluşturup, düzeni ve güvenliği sağlamaya başladılar. Suriye’de evi, arazisi, akrabası olan misafirlerimiz de yavaş yavaş geri dönüş yoluna geçti. İnşallah Suriye’nin diğer kısımlarını da terör örgütlerinden ve işgalcilerden temizleyerek bu kardeşlerimizin tamamının yuvalarına dönmeleri için gereken zemini oluşturacağız. Birikimiyle, işiyle, kabiliyetleriyle, emeğiyle üretimiyle ülkemize katkı vererek burada olmak isteyenlerin de başımızın üstünde yeri vardır. Suriye’deki devrime şaşı bakanlara, Esad dönemini yüceltenlere, meseleyi başka güçlerin tezgahı seviyesinde indirenlere en güzel cevap Şam’daki yer altı hapishaneleridir. Bunları televizyonlarda izlediniz değil mi? O hapishanelerin halini gördünüz değil mi? Esad bu insanlara nasıl zulmetmiş. O cezaevlerinde girerken 60-70 kilo olan insanlar ne yazık ki çıkarken oradan 30 kiloya düşmüşler. Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste. Ülkemizdeki Suriyelilerin yıllarca neden vatanlarına dönemediklerinin cevabı da o hapishanede ele geçirilen işkence, ölüm ve imha aletleridir. Esad’ın af çağrısına kanıp rejimin kontrol ettiği şehirlere dönenler ise cezaevi denilen ölümhanelerde türlü işkencelere uğradıktan sonra katledilmişlerdir” diye konuştu.

“Esad’ı ziyaret edecekti, Özgür bey ne oldu, niye gitmedin”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Televizyonlara, gazetelere, sosyal medya mecralarına yansıyan vahşet hikayelerini dinlemeye insanların yüreği dayanmıyor ancak CHP Genel Başkanı Esad’ın kendisinin bile af ilanına prim vererek, son ana kadar bunun reklamını yapmıştır. Oraya gidecekti ya, Esad’ı ziyaret edecekti. Özgür bey ne oldu, niye gitmedin? O ziyareti gerçekleştirseydin. Yıllarca sadece ve sadece Suriyeli, Afgan ve diğer yabancılara düşmanlık üzerinden güya siyaset yapanların artık varlık sebepleri ortadan kalktığına göre bundan sonra millete ne diyeceklerini merak ediyoruz. Azıcık ahlakları, utanma duyguları, insani duyarlılıkları varsa partililerin tabelalarını indirip, siyasete tövbe ederek siyaset öncesi işlerine geri dönerler. Ama biliyoruz ki bunların derdi herhangi bir meseleyi, davayı sahiplenmek değil, konjonktürel sorunlar üzerinden kendilerine bedavadan çıkar dağlamaktır. Ülkenin ve milletin hayrına hiçbir program, proje söylem üretmeyen ve Türk siyasetini zehirleyen bu zihniyeti milletimizin irfanına havale ediyoruz. Bunlar hiçbir zaman millet de karşılık bulamadılar, bundan sonra millet bunlara yüz vermeyecektir. Bazısı cehalet, bazısı lümpen ırkçılık, kimi de mezhepçilik çukurunda debelenmeye devam edecektir. Rabbim ülkemizi bunların eline düşmekten muhafaza eylesin. Bunun için AK Parti Cumhur İttifakı’nın önümüzdeki dönemde de, sonraki dönemlerde de devam etmesi gerektiğini söylüyoruz. Türkiye’nin bu ehil kadroya, güçlü liderliğine, AK Parti ve Cumhur İttifakı vizyonuna ihtiyacı var. AK Parti’nin genel başkanında üyesine kadar tüm mensupları böyle bir vebalin altında olduğunu bir an bile unutmamalıdır. Hepimiz Türkiye’yi hedeflerine ulaştırmakta mükellefiz. Rabbim yolumuzu bahtımızı açık etsin” şeklinde konuştu.

Burak Can Tokyürek - Orkun Kaya - Enes Özkan - Huriye Ferah Vanlı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Marmaris, Türkiye yat kaptanlarını ağırladı Türkiye Yat Kaptanları ve Çalışanları Derneği tarafından organize edilen bu yıl 6.’sı gerçekleştirilen Uluslararası Yatçılık Sektörü Kongresi, Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Durmuş Ünüvar’ın katılımı ile Muğla’nın Marmaris ilçesinde başladı. Binin üzerinde yat kaptanı ve sektör temsilcisinin katıldığı kongre 3 gün sürecek. Siteler Mahallesi’nde bir otelde denizcilik sektör firmalarının ürünlerini sergilediği stantların da bulunduğu sunuculuğunu Savaş Karakaş’ın yaptığı kongrede Türkiye Yat Kaptanları ve Çalışanları Dernek Başkanı Yusuf Ziya Karagöz, Sivil Toplum İlişkiler Genel Müdürlüğü Dış İlişkiler ve Bilgi İşlem Daire Başkanı Fahrettin Kaya, Muğla Valisi İdris Akbıyık ve Bakan Yardımcısı Durmuş Ünüvar sektör ile ilgili konuşmalar yaptı. Konuşmaların ardından katılımcılara plaket sunulurken, tüm protokol ile birlikte kongre açılışı yapıldı. Türkiye Yat Kaptanları ve Çalışanları Derneği Başkanı Yusuf Ziya Karagöz, yüzlerce kaptanın yanı sıra yurt içi ve yurt dışından 100’e yakın firmayı bir araya getirdiklerini belirterek, "3 gün boyunca sektörü değerlendirip, önümüzdeki yılların planlamasını konuşacağız" dedi. Sivil Toplum İlişkiler Genel Müdürlüğü, Dış İlişkiler ve Bilgi İşlem Daire Başkanı Fahrettin Kaya, "Gerçekten bugün kamu ve sivil toplum işbirliğinin çok güzel bir örneğine şahitlik yapıyoruz. Proje desteği verdiğimiz birçok sivil toplum kuruluşunun programlarına davet edilip katılıyoruz. Ama gerçekten bu kadar iyi organize olmuş sektörün tüm paydaşlarının bir arada bulunduğu bu kongre için çok teşekkür "iyorum’’ dedi. "Muğla Valisi Akbıyık’tan Yat Turizmi vurgusu" Muğla Valisi İdris Akbıyık, Türkiye Yat Kaptanları ve Çalışanları Derneği’nin düzenlediği 6. Uluslararası Yatçılık Sektör Kongresi’nde yaptığı konuşmada, Muğla’nın mavi yolculuk ve yat turizminin merkezi olduğunu vurguladı. Akbıyık, turizmin sadece ekonomik kalkınmaya değil, yerel istihdamdan tekne bakım ve onarım sektörlerine kadar birçok alana katkı sağladığını belirtti. Vali Akbıyık, Milas Ören’de Akdeniz’in en büyük yat bakım ve onarım tesisinin açıldığını ve Fethiye’deki kurvaziyer limanı ile çekek yeri projelerinin devam ettiğini hatırlattı. Ayrıca, nitelikli personel ihtiyacını karşılamak amacıyla hayata geçirilen "Mavi Nesil" projesiyle gençlere denizcilik sektöründe deneyim kazandırıldığını ifade etti. Sürdürülebilir turizm anlayışıyla denizlerin korunmasının önemine dikkat çeken Vali Akbıyık, deniz ekosistemini destekleyici çalışmaların devam ettiğini belirtti. Konuşmasını, Türkiye Yat Kaptanları ve Çalışanları Derneği’ne orman yangınları sırasında gösterdikleri destek için teşekkür ederek tamamladı. ‘"Türkiye, lider denizci ülkeler arasında hak ettiği yere ulaşacak" Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Durmuş Ünüvar, Türkiye Yat Kaptanları ve Çalışanları Derneği’nin düzenlediği 6. Uluslararası Yatçılık Sektörü Kongresi’nde yatçılık ve denizcilik sektörüne ilişkin önemli mesajlar verdi. Ünüvar, pandeminin ardından artan yat ve tekne kullanımının barınma, bakım ve personel ihtiyacını artırdığını, bu alandaki yatırımların sürdüğünü belirtti. Türkiye’nin coğrafi avantajlarının yat turizmi açısından büyük bir potansiyel sunduğunu vurgulayan Ünüvar, çevreci ve yenilikçi teknolojilere yapılan yatırımlarla sektörün güçlendiğini söyledi. Bodrum-Ören ve İzmir-Çaltılıdere gibi yeni imal ve çekek alanlarının önemine değinen Ünüvar, marina kapasitesini artırmak ve tonoz sistemlerini yaygınlaştırmak için çalışmaların sürdüğünü ifade etti. Ünüvar ayrıca, Türk denizcilik eğitiminin uluslararası standartlarda olduğunu ve Türkiye’nin 141 bin aktif gemi insanıyla dünya çapında önemli bir kaynak oluşturduğunu belirtti. Kruvaziyer turizmi ve liman altyapısındaki gelişmelere dikkat çeken Ünüvar, Türkiye’nin denizcilik alanındaki uluslararası başarılarını paylaştı. Denizciliği “Milli Ülkü” olarak tanımlayan Ünüvar, mavi vatanın korunması ve genç nesillere aktarılması için çalışmalara devam edileceğini ifade ederek organizasyonda emeği geçenlere teşekkür etti. Etkinliğin açılışına Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Durmuş Ünüvar, Muğla Valisi İdris Akbıyık, Türkiye Yat Kaptanları ve Çalışanları Derneği Başkanı Yusuf Ziya Karagöz, Marmaris Kaymakamı Nurullah Kaya, Muğla il Emniyet müdürü Ali Canbolat, Güney Ege Sahil güvenlik Komutanı Yarbay Akın Coşkunlar, Aksaz Deniz Üs Komutanı Tuğamiral Neslim Eski, Marmaris ilçe Jandarma komutanı Binbaşı Berker Dongul, İlçe ve bölge liman Başkanları, Türkiye Yat Kaptanları ve Çalışanları Derneği yönetim kurulu üyeleri, kaptanlar ve çok sayıda sektör temsilcisi katılım sağladı.
Kırıkkale Diyanet İşleri Başkanı Erbaş duyurdu, Diyanet’ten dijital dönüşüm hamlesi: "Uygulama aşamasına geçeceğiz" Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, geçen hafta 328 ilim adamının katkılılarıyla hazırlanan "dijital dünyada diyanet hizmetleri" konusunun ele alındığını belirterek, 30 maddelik kararların uygulamaya konulacağını açıkladı. Erbaş, dijital dönüşümde sürdürülebilirlik ve öngörülebilirlik için adımlar atılacağını vurguladı. Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Kırıkkale Üniversitesi’nde düzenlenen "İslam’ın Rehberliğinde Bilgiden Bilince" konulu konferansa konuşmacı olarak katıldı. Prof. Dr. Erbaş, Müslümanların tarih boyunca ilmin her alanında insanlığa öncülük ettiğini belirterek, "Dolayısıyla matematik, tıp, fizik, kimya, astronomi, felsefe, psikoloji; yani üniversitelerde sizlerin eğitim aldığı her alanla ilgili önemli mirasımız var. 1200 yıl öncesinden itibaren medeniyetimizde ilmi çalışmalar başlamış. Öyle âlimlerimiz yetişmiş ki, bu âlimler sadece İslami ilimlerde değil; tabiat bilimleri dediğimiz tıp, astronomi, gök bilimleri ve yer bilimleri gibi, bugün farklı isimlerle anılan her alanda zirve olmuşlardır" dedi. "Sonunda 30 maddelik bir karar oluşturduk" Geçen hafta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla düzenlenen 7. Din Şurası’na değinen Erbaş, "Peki, Din Şurası’nda 328 ilim adamıyla hangi konuyu konuştuk? ’Dijital dünyada diyanet hizmetleri.’ Sürdürülebilirlik ve öngörülebilirlik üzerine müzakerelerde bulunduk. Bu dijital dünyaya nasıl ayak uydurmamız gerektiğini, diyanet hizmetlerini bu süreçte nasıl anlatabileceğimizi 3 gün boyunca ele aldık. Sonunda 30 maddelik bir karar oluşturduk. Bu kararları uygulama aşamasına geçeceğiz, inşallah" ifadelerini kullandı. "İslam, itidali tavsiye ediyor" Din istismarıyla mücadele konusunda da önemli açıklamalarda bulunan Erbaş, hurafeler ve aşırılıklara karşı itidalli bir yaklaşımın önemine vurgu yaptı. Erbaş, "Diyanet İşleri Başkanlığı’na geldiğimden itibaren hızlı bir şekilde toplumumuzda din istismarıyla mücadele çalışmaları başlattık. Din istismarı deyince iki uç karşımıza çıkıyor: Birincisi hurafeler, ikincisi aşırılıklar. İslam ne diyor? İslam, itidali tavsiye ediyor. Orta yol; bu ümmet, orta ümmettir. Kur’an-ı Kerim’den bunu öğreniyoruz. Tam orta yolda hareket edeceğiz" diye konuştu.