KÜLTÜR SANAT - 08 Ekim 2024 Salı 13:36

Kalaycılık mesleğini ayakta tutmak için torununa öğretti

A
A
A
Kalaycılık mesleğini ayakta tutmak için torununa öğretti

Gaziantep’te kalaycılık mesleğinin son temsilcilerinden 75 yaşındaki Cahit Çalı, kaybolmaya yüz tutan mesleğini ayakta tutabilmek için torununa öğretti.


Gaziantep’te bir zamanlar en gözde meslekler arasında yer alan kalaycılık, günümüzde bakır kullanımının azalması ve eleman yetişmemesi nedeniyle kaybolmaya yüz tuttu. Kentte bir dönem 300’lerde olan, daha sonra 150’ye kadar düşen kalay ustası sayısı günümüzde ise 4’e kadar düştü. Gaziantep’te mesleğin son temsilcilerinden olan 75 yaşındaki Cahit Çalı ise çırak bulamadıkları için mesleklerinin tarihe karışacak olmasından endişe ettiklerini ve mesleğini sadece torununa öğretebildiğini ifade etti.



Mesleğini 62 yıldır sürdürüyor


Çırak olarak 13 yaşında başladığı kalaycılık mesleğini 62 yıldır sürdüren Cahit Çalı, ilerlemiş yaşına rağmen 10 metrekarelik dükkanında, 120 dereceyi bulan sıcaklıkta torunu ile birlikte bakır mutfak eşyalarını gün boyu ayakta kalaylıyor. Eskiyen bakır eşyaları kalaylayıp yenileyen Çalı, çırak bulamamaları nedeniyle mesleği gelecek nesillere aktaramadıklarını söyledi.



120 dereceyi bulan sıcaklıkta kalay yapıyor


Henüz 13 yaşında amcasının yanında kalaycı çırağı olarak işe başladığını anlatan Çalı, uzun yıllar çırak olarak çalıştığı amcasının yanından kendi iş yerini kurunca ayrıldığını ve yarım asrı aşkın süredir kendi işini yapmaya başladığını belirtti. Gaziantep’te 4 kalaycı ustasından biri olduğunu belirten Çalı, 120 yıllık aile mesleğini büyük bir aşk ve özveriyle devam ettirdiğini ifade etti. 62 yıldır mesleğini sürdürerek eskiyen bakır eşyaları kalaylayıp yenilediğini belirten Çalı, ilerlemiş yaşına rağmen gün boyu ateş başında 120 dereceyi bulan sıcaklıkta çalışarak geçimini sağlıyor.



“Gün boyu ateşin karşısında ve ayakta çalışıyoruz”


Kalaycılık mesleğini 62 yıldır aralıksız sürdürdüğünü söyleyen Çalı, “Ben bu mesleğe 13 yaşında başladım. Şu an 75 yaşındayım. 62 yıldır bu mesleğin içerisindeyim. Ben bu mesleği amcamdan öğrendim. Kalaycılık demek temizlik demektir. Bakır eşyaları kalaylayıp yeniliyorum. Kalaycılık başlı başına bir meslektir. Her mesleğin bir zorluğu olduğu gibi kalaycılık mesleğinin de zorlukları var. Ekmek yemenin bile bir zorluğu var. Kolay meslek yok. Gün boyu ateşin karşısında ve ayakta çalışıyoruz” dedi.



“Sadece 4 usta kaldık, mesleğimi sadece torunuma öğretebildim”


Gaziantep’te 300 kalaycı ustasından geriye 4 usta kaldığını belirten Çalı, kendilerinden sonra bu mesleği devam ettirecek kimsenin olmaması nedeniyle torununa öğrettiğini ifade etti. Çalı, “Bundan 40-50 yıl önce 300-400 kalaycı ustası vardı. Sadece Bakırcılar Çarşısı’nda 150 tane usta vardı. Gaziantep genelinde ise 300-400 usta vardı. Bu mesleği yapan kalmayınca meslek öldü. Yeni yetişen olmazsa meslek ölür. Şu an sadece 4 usta kaldık, diğer ustalarda benim gibi yaşlılar. Bende mesleğimi sadece torunuma öğretebildim. Benden sonra ise mesleğimi torunum devam ettirecek. Benim de yaşım geçti ama mesleğimi sevdiğim için halen çalışıyorum” diye konuştu.



Kalaycılık mesleğini ayakta tutmak için torununa öğretti

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Denizli’nin afetlere hazırlığı masaya yatırıldı Denizli Valiliğinde, Uluslararası Afet Risklerinin Azaltılması Günü kapsamında düzenlenen İl Afet Risk Azaltma Planı (İRAP) Değerlendirme Toplantısı gerçekleştirildi. 81 il valiliği ile eş zamanlı olarak İçişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Aktaş’ın başkanlığında video konferansla gerçekleştirilen toplantıya Vali Ömer Faruk Coşkun, Vali Yardımcısı Baha Başçelik, İl Afet ve Acil Durum Müdürü Yıldız Tosun ve ilgili kurum müdürleri katıldı. Denizli Valilisi Ömer Faruk Coşkun, yaptığı açıklamada, “İçişleri Bakanlığı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının ’İl Afet Risk Azaltma Planının (İRAP) Hazırlanması’ genelgesi kapsamında Denizli İl Afet Risk Azaltma Planı (İRAP) hazırlanarak yürürlüğe konulmuştur. Bu plandaki ana başlıklar deprem, kütle hareketleri, meteorolojik ve iklim değişikliği kaynaklı afetler ve yangınlar olarak belirlenmiştir. Afet Yönetim Sürecinin 3 önemli ana evresi vardır. Bunlar Afet Öncesi, Afet Sırası ve Afet Sonrası şeklinde adlandırılmaktadır. Bunlardan afet öncesinde mevcut riskleri tespit ederek, ona göre önlem alınmadıktan sonra, afet sırasındaki ve afet sonrasındaki yönetim sürecinde başarılı olmak neredeyse imkansız hale gelmektedir. Bu nedenle 81 ilimizde İl Afet Risk Azaltma Planları hazırlanırken ilimizin öncelikli afet türleri ve riskleri belirlenerek, çeşitli eylemler olarak tanımlanmış ve bu eylemlerin gerçekleştirilmesinden sorumlu ana çözüm ortağı ve destek çözüm ortağı kurumlar belirlenmiştir” diye konuştu. Afet risk azaltma planından da bahseden Vali Coşkun, “Çeşitli kurum ve kuruluşlara görev olarak tanımlanan bu eylemlerin gerçekleşme durumu yıl içerisinde yapılan İzleme ve Değerlendirme Komisyonu çalışmaları ve Değerlendirme Kurulu Toplantıları ile takip edilmektedir. Bugün Valiliğimizde 2024 yılı İzleme Değerlendirme Komisyonu Toplantısı gerçekleştirilmiştir. Denizli İl Afet Risk Azaltma Planında (İRAP) toplam 46 sorumlu kurum/kuruluş, 62 adet destekleyici kurum/kuruluş yer almaktadır. İl Afet Risk Azaltma Planındaki eylemler gerçekleştirilerek gündemden düşürüldükçe, zaman içerisinde ilimizin afetselliği de o oranda azalacaktır. Bu vesileyle bugüne kadar yaşanan çeşitli afetlerde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Unutulmamalıdır ki; afetleri önlemeye yönelik olarak afet öncesinde harcanacak 1 liralık kaynak, bizleri afete maruz kaldığımızda uğrayacağımız 15 liralık zarardan kurtarmaktadır” şeklinde konuştu.
Antalya Şahika Ercümen, Serbest Dalış Dünya Şampiyonası’nda Türkiye rekorunu kırdı Yunanistan’da düzenlenen Serbest Dalış Dünya Şampiyonası’na katılan milli sporcu Şahika Ercümen, paletsiz ip destekli kategorisinde yeni bir Türkiye rekoru kırdı. Şahika, 82 metreyi 3 dakika 10 saniyede tamamlayarak daha önce kendisine ait olan rekorunu yeniledi. Yunanistan’ın Kalamata şehrinde düzenlenen Serbest Dalış Dünya Şampiyonası, 140 sporcunun ve 40 ülkenin katılımıyla 02-13 Ekim 2024 tarihleri arasında yapılıyor. Nefes kesici yarışma serbest dalışın çeşitli branşlarında devam ediyor. Milli Takım ile Yunanistan’da Türkiye’yi temsilen yarışan milli sporcu Dünya Serbest Dalış Rekortmeni Şahika Ercümen, katıldığı paletsiz ip destekli kategorisinde yeni bir Türkiye rekoru kırdı. Daha önceki rekorun da sahibi olan Şahika, bu kategoride 82 metreyi 3 dakika 10 saniyede tamamlayarak adını rekora yazdırdı. Şahika Ercümen, "Uzun bir sezondu ve bu Dünya Şampiyonası yılın son yarışması. Dolayısıyla bir hayli yorgunum ve maalesef buraya gelmeden önce sağlık sorunlarım vardı. Buna rağmen ülkemizi temsil etmek istedim. Bugün tüm aksiliklere rağmen Türkiye rekorunu kırarak sudan çıktığım için çok mutluyum. Ülkemizde son günlerde yaşanan kadın cinayetleri hepimizi olduğu gibi beni de derinden etkiledi ve bugünkü dalışta aklımda kalbimde bu kadınlar vardı. Dalışımı kadın cinayetlerinin sonlanmasına ithaf etmek istedim. Yarışma devam ediyor destekleyen herkese çok teşekkür ederim" dedi. Dünya Serbest Dalış Şampiyonası 12 Ekim de yapılacak madalya töreni ile son bulacak.
Antalya Antalya’da feci kaza: Takla atarak tel bariyerleri aşan araç, karşı yönden gelen 2 araca çarptı Antalya’da sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybettiği otomobil orta refüjdeki aydınlatma direğine çarpıp tel barikatları aşarak karşı şeride geçti. Takla atan ve karşı yönden gelen bir aracın üzerine düşen araca yere düştükten sonra seyir halindeki servis minibüsü çarptı. Araçta bulunan 2 yaralı hastaneye kaldırıldı. Vatandaşlar, tel bariyerlerin yeterli olmadığını tel yerine çelik bariyer kullanılması gerektiğini dile getirdi. Kaza, saat 15.00 sıralarında Antalya’nın Muratpaşa ilçesi Gazi Bulvarı üzerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Havalimanı istikametine seyir halindeki sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 07 F 2953 plakalı Opel marka sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu orta refüjde bulunan aydınlatma direğine çarptı. Çarpmanın etkisiyle takla atarak tel bariyerleri aşarak karşı yöne geçen otomobil bu sırada ters istikametten gelmekte olan Tennur Suluk idaresindeki 35 ACJ 513 plakalı Nissan Qashqai aracın ön kısmına düştü. Asfalta düşen araca bu kez de Ali Yüksel’in kullandığı 01 AUV 161 plakalı tur minibüsü çarptı. Bir süre sürüklenen araç hurdaya dönerken araç içerisinde bulunan iki kişi kazayı gören diğer araç sürücüleri tarafından bulundukları yerden çıkartıldı. 112 Acil Çağrı Merkezi’ne yapılan ihbarla olay yerine çok sayıda itfaiye, sağlık ve polis ekibi sevk edilirken isimleri öğrenilemeyen 2 yaralı ambulansla hastaneye kaldırıldı. “Havada beyaz bir şeyin uçtuğunu gördüm” Kazaya karışan araç sürücülerinden Tennur Suluk, seyir halindeyken bir anda önüne bir şeyin düştüğünü sonradan araç olduğunu fark ettiğini belirterek, “Havada sadece beyaz bir şeyin uçtuğunu gördüm. Ardından güm diye bana vurdu. Daha sonra anladım ki üzerimize bir araba düştü. Aracı sağa kırarak refüje çıktık. Ama karşı tarafta sanırım yaralılar var. Ambulans aldı gitti. Çok şükür bende bir şey yok” dedi. Tur minibüsünün şoförü Ali Yüksel ise “Ben tur minibüsü şoförüyüm. Beyaz araba betona vurunca, bizim önümüze takla attı. Önümdeki araç kenara kaçtı, arkasından da ben geliyordum. Ben de kaza yapan araca çarptım. Takla atan araçta 2 yaralı vardı. Ambulans alıp götürdü” ifadelerini kullandı. Öte yandan kazaya karışan sürücülerden Ali Yüksel’in eşi kazayı haber alarak olay yerine geldi. Eşini ayakta ve sağlıklı gören kadın ve oğlu koşarak Ali Yüksel’e sarıldı. Kaza nedeniyle yol üzerinde uzun araç kuyrukları oluşurken, trafik araçların yoldan kaldırılmasının ardından normale döndü.
Tekirdağ Sıla’nın teyzesi: "Öyle kanı bozuk bir kız kardeşimiz yok, müebbet alsın" Tekirdağ’da Sıla bebeğin defin işleminden sonra açıklamada bulunan teyzesi Aslı Tatar, Bakiye Yeniçeri hakkında, "Öyle kanı bozuk bir kız kardeşimiz yok. Bırakın bu aileyi, bu sülalede yok öyle biri. Müebbet alsın" dedi. Tekirdağ’da ülkeyi yasa boğan Sıla bebeğin defin işleminden sonra bebeğin teyzesi Aslı Tatar açıklamada bulundu. Sıla bebeğin teyzesi Tatar yaptığı açıklamada, "Acımız çok büyük. Allah kimseye yaşatmasın. Yaşamayan bu acıyı bilmez. Rabb’im düşmanımın başına vermesin. Yanımızda olan herkese teşekkür ederim" dedi. Kız kardeşi Bakiye ile ilgili soru soran gazetecilere açıklamalarını devam ettiren Tatar, "O bizim kız kardeşimiz değil. Kız kardeşimiz yok bizim. Öyle kanı bozuk bir kız kardeşimiz yok. Bırakın bu aileyi, bu sülalede yok öyle biri. Müebbet alsın" dedi. "İndirim gündemi olsa da en üst sınırdan cezalandırılması için elimizden geleni yapacağız" Avukat Ahmet Berksoy ise açıklamasında, "Dün öğlen saatlerinde bizlere acılı haber geldi. Bu saatten sonra dosya kapsamında zannediyorum yakın tarihte bilgi dokümanları bir erişim engeli ve kısıtlılık kararı vardı. Ceza mahkemesi kanunu kapsamında bilgi ve belgelere erişim sağlayamıyorduk. Sıla bebekle ilgili toplamda 5 tane tutuklama tedbiri uygulanmıştı. 5 kişi hakkında 2’si sürüklenen çocuktu. Bunlarda kısıtlama sebeplerinin kuvvetlerinin varlığını bu dosyanın tabiatında gözlemleyebiliyoruz. Süreç içerisinde bizim elde ettiğimiz bilgiler kapsamında 2 çocuğun açık net bir biçimde açıkçası çocuğa karşı cinsel istismarını tespit edebiliyoruz. Bu noktada artık diğer 3 yetişkin şüpheli ve fail açısından da eylemlerinin münferiden hangi Türk Ceza Kanunu’ndaki eylemlerinin karşılıklarını gözlemleyeceğiz. Suçun vasıf ve mahiyetini ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı tayin edecektir. Biz de bu noktada zaten sürecin takipçisiyiz. En ağır cezayı almalarına zaten sağlayacağız. Çocuk şu sürece kadar aksiyon göstermiyordu. Bütün tıbbi tedavilere yoğun bir şekilde yoğun bakım ünitesindeyken devam edilmesine rağmen bu süreçte makineler yardımıyla ilaçla desteklenmek suretiyle bazı vücuttaki organları çalıştırılıyordu. Ancak dün öğlen saatlerinde artık yaşamını yitirdi. Cinsel istismar sonucunda çocuğun bitkisel hayata girmesi ve ardından ölümün vuku bulması durumunda kanun kurucunun iradesi açık, net bir biçimde ortada. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektiriyor. Çocuklar özelinde her ne kadar yaş küçüklüğü indirimi gündemi olsa bile biz üst sınırdan cezalandırılması için hukuki yönden elimizden geleni sağlayacağız" dedi.