SAĞLIK - 14 Temmuz 2018 Cumartesi 10:52

Radyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Selim Kervancıoğlu SANKO’da

A
A
A
Radyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Selim Kervancıoğlu SANKO’da

Radyoloji Uzmanı Prof.

Radyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Selim Kervancıoğlu, SANKO Üniversitesi Sani Konukoğlu Uygulama ve Araştırma Hastanesi’nde hasta kabulüne başladı.


Prof. Dr. Kervancıoğlu, baştan ayağa kadar vücudun birçok bölgesindeki darlık, tam tıkanıklık, anevrizma, fistül, iyi ve kötü huylu tümörler gibi birçok vasküler hastalığın endovasküler tedavisini gerçekleştirmektedir. Böbrek ve mezenterik damarlar gibi değişik damarların akut trombozlarında, akciğer, üriner ve gastrointestinal sistem kanamalarında hayat kurtarıcı acil endovasküler tedaviler yapmaktadır. Torasik ve abdominal aorta anevrizmalarını klasik yöntem dışında, komplike olgularda çok az sayıda merkezde uygulanan Chimney tekniği gibi özel yöntemlerle tedavi etmektedir.


Prof. Dr. Kervancıoğlu, karaciğer tümörlerinde kemoembolizasyon(TAKE) ve radyoembolizasyon(TARE) tedavileri ile Gaziantep ve çevresine hizmet vermektedir. Karaciğer tümörü tedavisinde Türkiye’de radyoembolizasyon konusunda deneyim sahibi az sayıdaki hekim arasında olan Kervancıoğlu, son birkaç yılda dünyada gündeme gelen, Türkiye’de henüz yeterince tanınmayan ve ancak birkaç merkezde yapılabilen benign prostat hiperplazisindeendovasküler tedaviyi Türkiye’de ilk uygulayan hekimlerdendir.


Prof. Dr. Kervancıoğlu, Prof. Dr. M. Metin Bayram, Prof. Dr. Ayhan Özkur, Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Ali İkidağ, Uzm. Dr. Zülküf Ekşi ve Uzm. Dr. Mehmet Ali Cüce ile birlikte SANKO Üniversitesi Sani Konukoğlu Uygulama ve Araştırma Hastanesi Radyoloji Anabilim Dalı’nda görev yapıyor.


Prof. Dr. A.Selim Kervancıoğlu


2 Nisan 1970 yılında Gaziantep’te doğdu. İlkokul, ortaokul ve lise eğitimini Gaziantep’te tamamladı. 1988-1994 yılları arasında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde eğitimini tamamladıktan sonra Çorum’da mecburi hizmetini yaptı. 1997-2002 yılları arasında Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı’nda ihtisasını yaptıktan sonra aynı birimde uzman doktor olarak çalışmaya devam etti. 2004 yılında Yardımcı Doçent, 2009 yılında Doçent, 2015 yılında Profesör unvanlarını aldı. Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı’nda ağırlıklı olarak anjiografi ünitesinde tanısal ve tedavi amaçlı anjiografik işlemler gerçekleştirdi.


Radyoloji anabilim dalı


İleri radyolojik tetkik ve teşhis yöntemlerini geniş çaplı kullanma olanağı sağlayan ünitemiz en gelişmiş teknoloji ile donatılmıştır. Biri 128 kanallı, diğeri 16 kanallı 2 adet Multidedektör Bilgisayarlı Tomografi cihazı, 1 adet 1,5 TeslaMagnetik Rezonans Görüntüleme cihazı, 7 adet Ultrasonografi / Renkli Doppler Ultrasonografi cihazı, 3 adet Dijital Radyoloji Cihazı, 2 adet Seyyar Dijital Röntgen Cihazı, Kemik Dansitometre Cihazı, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin tektam dijital, kontrastlı mamografi incelemesi ve tomosentez çekimi yapılabilen Mamografi cihazı ve 1 adet DSA (flatdedektörlü dijital anjio cihazı) mevcuttur.


Bu cihazların yardımı ile radyoloji bölümünde, koroner BT anjiyografi dahil olmak üzere tüm noninvazivanjiografik görüntülemeler, BT ve MR görüntülemeleri yanı sıra üçüncü düzey ve 4 boyutlu obstetrik usg ve renkli doppler incelemeleri, ince iğne aspirasyon biyopsileri, tru-cut biyopsileri, apse drenajları, karaciğer, tiroit, meme, prostat, kas ve lezyon biyopsileri, parasentez, torasentez, meme lezyon işaretleme işlemleri, karaciğer ve safra yollarına yönelik girişimsel işlemler (ptk, perkütanbiliyer drenaj, perkütan kist hidatik tedavisi, stent, balon), böbrek ve mesaneye yönelik girişimsel işlemler, karotis/ vertebral arter darlıklarında balon / stent uygulamaları, tanısal amaçlı anjiografiler, damar darlık ve tıkanıklıkların anjiografik görüntülemesi ve tedavileri, anevrizma, vaskülermalformasyon, fistül gibi damar hastalıklarının anjiografik görüntülenmesi ve tedavileri, tümörlere yönelik anjiografiktanı ve tedaviler, kanamalarda anjiografik tedaviler gibi vasküler ve nonvasküler girişimsel işlemler başarı ile yapılmaktadır.


Sani Konukoğlu Uygulama Ve Araştırma Hastanesi


Çağdaş hastane yönetimi anlayışıyla yönetilen ve sağlıkta yüksek kalitenin adresi haline gelen Sani Konukoğlu Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde, Acil Servis, Biyokimya, Patoloji ve Tıbbi / Klinik Mikrobiyoloji Laboratuvarları, Radyoloji, Nükleer Tıp, Kardiyovasküler Cerrahi, Organ Nakli Merkezi, Nefroloji, Genel Cerrahi, Beyin Cerrahisi, Çocuk Cerrahisi, Dahiliye, Gastroenteroloji, Endokrinoloji, Kulak Burun Boğaz, Pediatri, Kardiyoloji, Göğüs Hastalıkları, Üroloji, Ortopedi ve Travmatoloji, Enfeksiyon Hastalıkları, Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon, Plastik Rekonstrüktif Cerrahi, Göz Hastalıkları, Kadın Hastalıkları ve Doğum, Nöroloji, Psikiyatri, Göğüs Cerrahisi, Dermatoloji, Uyku Laboratuvarı, Obezite ve Metabolik Cerrahi Kliniği ve Üremeye Yardımcı Tedavi Merkeziyle uzman tanı ve tedavi yöntemleri uygulanıyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Binlerce çocuk camide buluştu Denizli Müftülüğü önderliğinde Müftü Ahmet Hulusi Efendi Külliye Camisinde gerçekleştirilen 45. Cami Çocuk Buluşmasına yaklaşık 3 bin çocuk aileleriyle birlikte katıldı. Denizli Müftülüğü önderliğinde Pamukkale İlçe Müftülüğüne bağlı Emir Sultan Cami İmam Hatibi Muhammet Oğuzalp organizasyonuyla 45. Cami Çocuk Buluşması gerçekleştirildi. Müftü Ahmet Hulusi Efendi Külliye Camisinde gerçekleştirilen buluşmaya Denizli İl Müftüsü Abdullah Pamuklu ile birlikte yaklaşık 3 bin çocuk aileleriyle birlikte katıldı. Gazze’de yaşanan zulümde etkinlikte unutulmadı, vahşetin durması için dua edildi. Etkinliğe uzaktan yakından katılan herkese teşekkür eden Emir Sultan Camii İmam Hatibi Muhammet Oğuzalp, “45. kez gerçekleştirdiğimiz Cami Çocuk Buluşmasını da Allah’a şükür tamamladık. Katılım beklediğimizin de üstünde oldu. Maşallah camimizin içi, üst katları her yer doluydu. Aileleri ile birlikte camiye akın eden yaklaşık üç bin çocuğumuzun sevincine, mutluluğuna ortak olduk. İkramlarımız, oyunlarımız hepsi çocuklarımız içindi. İl Müftümüz, hocamız Abdullah Pamuklu da bizleri ve çocuklarımızı bu etkinliğimizde de yalnız bırakmadı. Kendisine de bir kez daha çok teşekkür ediyorum. İnşallah çocuklarımızla camilerde yapacağımız buluşma programları devam edecek. Tüm ailelerimizi çocuklarıyla birlikte camilerimizde buluşmaya davet ediyorum. Mutluluk sevinç paylaşıldıkça çoğalır. Allah’ın evinde bir olmalıyız, birlikte olmalıyız” dedi. Aileleriyle birlikte camiye akın eden miniklere pamuk şeker, patlamış mısır, çay, Osmanlı şerbeti ve çorba ikram edildi.
Ankara Sağlık Bakanlığı, estetik uygulamalara müdahale etti Sağlık Bakanlığı, Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmeliği’nde değişikliğe gitti. Yapılan değişiklik ile estetik amaçlı uygulamaları gerçekleştirebilecek hekim ve sağlık kuruluş kapsamı genişletildi. Sağlık kuruluşlarında, gerekli fiziki mekân ve asgari tıbbi donanımın sağlanması şartıyla estetik işlemlerini yalnızca dermatolog, plastik cerrah ve medikal estetik sertifikası bulunan hekimler yapabiliyordu. Yapılan değişikliğin ardından yeni yönetmelikle tıp eğitimi müfredatları uygun olan veya onaylanmış sertifikalı eğitimleri ile yetkinlik edinen hekimler de sağlık kuruluşlarında, gerekli fiziki mekân ve asgari tıbbi donanımın sağlanması şartıyla estetik işlemlerini gerçekleştirebilecek. Yönetmelikte yapılan değişiklikle, estetik hizmeti sunabilecek hekimlerin çerçevesi de genişletildi. Bu, tüm estetik uygulamalarının sadece hekimler tarafından uygulanması noktasında bakanlığın kararlılığını da ortaya koydu. Diğer yandan yönetmelikte yapılan bu değişiklikle uygulayıcı hekim kapsamı genişlediğinden kamuda ilgili branşlarda hekim istihdamında yaşanan sorunların da önüne geçilmesi hedeflendi. Yeni yönetmelik ile estetik amaçlı uygulamaların yapılabileceği sağlık kuruluşlarının sayısı da fiilen arttı. Zira kısıtlı branşta hizmet sunacak hekim istihdamında güçlük yaşandığından çok sayıda sağlık tesisinde uygulama yapılamazken, yeni dönemde bu fiili kısıt ortadan kalkmış oldu.
Ankara MHP Lideri Bahçeli: “Türkiye’nin güvenliği Misak-ı Milli haritasının son sınırından başlamaktadır” Milliyetçi Hareket Partisi(MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Türkiye’nin güvenliği Misak-ı Milli haritasının son sınırından başlamaktadır” dedi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli TBMM’de partisinin grup toplantısında konuştu. CHP’ye yanaşmış ve CHP’ye yapışmış ilkesizlerin hariçten gazel okumaları boş varilin çıkardığı ses kadar anlamlı olduğunu söyleyen Bahçeli, “Bize milliyetçilik dersi vermeye, vatan sevgisi dikte etmeye kalkışan sefih magandalara, serseri mankurtlara ve sefalet markalarına aldırış etmesek bile, gene de birkaç kelamı onlardan esirgemenin haksızlık olacağı kanaatindeyiz. Hasbelkader Milliyetçi-Ülkücü Hareket’te yer bulan, bu vesileyle itibar kazanan, makam ve koltuk ikbaliyle çevre yapan ve saygı kazanan bir avuç kendini bilmez ahmağın sırf çıkarlarının ikramı kesildi diye ileri geri konuşmaları her şeyden önce edepsiz bir hezeyandır. Esasen fazilet ve fikir sahibi olmaksızın sığındıkları camiamızda kurnazca kendilerini saklayan, köşe bucak dedikodu yapan, insicam ve irademizi sakatlamanın çabasında olan bu gudubetlerin bir nedenle maskesi düşünce aramızdan sıvıştıkları hepinizin bildiği ve yaşadığı bir gerçektir. Başkalarının atına binenlerin bize seyislik taslaması utanmazlıktır” şeklinde konuştu. “Kurt, kurdu tanır, ancak biz bunları tanımıyoruz ve hiç de takmıyoruz” Milli birlik ve beraberliğin sancağının herkesi gölgesinde toparlayacağını dile getiren Bahçeli, “Türk milletini meşgul eden, Türkiye’yi zora sokan hiçbir meseleye kalıcı cevap ve köklü çözüm getiremeyenlerin; sosyal medyada, kurdukları küçük partilerde sürekli ayağımıza dolanmaları, dava bilirkişisi gibi ortalıkta dolaşmaları elbette kifayet ve kişilik yetersizliğinin ağır bir sancısıdır. CHP’nin kayığında ip olanlarla mağlubiyetin pençesinde zafer nutku atanların sadece cemayüz evvellerini değil, ciğerlerinin kaç okka olduğunu da gayet iyi biliriz. Bizim bir görev kapsamında hareket ettiğimizi iddia eden müfteriler, içimizdeyken el etek öpmekten başlarını dahi kaldıramıyorlar, siyasetimize en küçük katkı vermiyorlar, veremiyorlardı. Kedinin ayna karşısında kendisini aslan görmesi neyse, bunların durumu üç aşağı beş yukarı aynısıdır. Geceleri baykuş olup harabede tüneyenler, gündüz vaktinde kartal olup zirvelere kanat açamazlar. Kurt, kurdu tanır, ancak biz bunları tanımıyoruz ve hiç de takmıyoruz. Bizim dava ve vatan sevdamızı tartıya çıkaracak, bununla da kalmayıp tartışmaya açacak, ülke ve ülkü heyecanımızı kurcalayıp aşındıracak bir siyasi fırıldağı henüz hiçbir kundak sarmamıştır. Hayatıyla haysiyeti ters köşe olmuşların bize anlatacak, bize aktaracak, bize güzergah tayin edecek bir şeyleri olmaz, olamaz. Gocunan gocunsun, hoplayan hoplasın, diyorum ki, terör musibeti bitecek, kardeşlik bilenecek, Türk milleti rahat bir nefes alacak” dedi. “Her yerin Gazze olacağını tehditvari üslupla iddia edenlere özellikle hatırlatırım ki, Gazze zaten gönlümüzdedir” Teröristlerin sonunun toprağa düşmek olduğunu belirten Bahçeli, “Kanunsuz ve gayri meşru şekilde elinde taşıdığı silahlarla yurt içinde veya yurt dışında hunhar ve menfur hedeflerin peşine düşen teröristlerin sonu ise ya toprağa düşmek ya da demir parmaklıkların ardına düşürülmek olacak. Negatif kırılmadan bahsederek her yerin Gazze olacağını tehditvari üslupla iddia edenlere özellikle hatırlatırım ki, Gazze zaten içimizdedir, yüreğimizdedir, gönlümüzdedir. Eğer yıkılmış Gazze’nin Türkiye’ye taşınacağı ima ediliyorsa, o zaman buna niyet ve teşebbüsü aklından geçirenlerin Siyonist barbarlıkla eşanlı şekilde açacakları karanlık cephenin makberleri olacağını bilmeleri, bunu da unutmamaları hayat ve varlıkları açısından mühim bir ihtar ve ikazımızdır” ifadelerini kullandı. “Baas rezaleti geriye harap bitap bir ülke bırakmıştır” Suriye’de 8 Aralık devrimiyle beraber zulüm dönemi kapandığını ifade eden Bahçeli, “Baas rezaleti geriye harap bitap bir ülke bırakmıştır. Şimdi vakit Suriye’nin inşa, ihya ve ayağa kalkma vaktidir. Geçiş hükümetinin aldığı kararlar, verdiği pozitif mesajlar anlamlı ve değerlidir. Özellikle bölücü terör örgütü PKK/YPG’ye Suriye’de asla yer olmadığının ve olmayacağının vurgulanması bölgesel risk ve tehdit havasını yumuşatmıştır. Temkini elden bırakmadan, rehavete kapılmadan, Suriye’de teessüs eden yeni yönetimin, tüm Suriyelileri eşit şekilde temsil etme hususundaki yapıcı siyasetine destek vermek çok boyutlu diyaloglarımız adına isabetli bir yaklaşımdır. Suriye’yi iç savaşa çekmeyi projelendiren, etnik ve bilhassa mezhebi kargaşaya sürüklemeyi amaçlayan bir tahrik ve provokasyon mekanizması işletilmektedir. Buna karşı son derece dikkatli olmak lazımdır. Esad zulmünden yara bere içinde kurtulan Suriye’nin dehşet verici bir anafora düşmesi bölgesel istikrar ve barışı Allah muhafaza hepten yok edebilecektir” diye konuştu. “Türk-Kürt kardeşliğini dinamitlemeyi hesaplayan kim varsa alayı birden karşımızdadır” Suriye’deki istikrar ve barış ortamının Türkiye için kırmızı çizgi olduğunun altını çizen Bahçeli, “Aynı şey Irak için de geçerlidir. Biz, ne içimizde ne de dışımızda kanlı silah, kandan geçinen terörist ve bölücü terör örgütü istemiyoruz. Türk-Kürt kardeşliğini dinamitlemeyi, Türkiye ve bölge ülkelerini kaosa itmeyi hesaplayan kim varsa alayı birden karşımızdadır ve buna yönelik mücadelemiz can pahasına sürdürülecektir. Yeni yüzyılda milli kenetlenmeyle, barışçıl Türkiye’nin dev uyanışıyla dış basınç ve baskılar etkisizleştirilecektir. Bu vatan hepimizindir. Ay yıldızlı al bayrak hepimizin bağımsızlık simgesidir. Türkiye Cumhuriyeti devleti Türk milletinin varlık ve egemenlik hükmüdür. Ne vatanımızdan fedakârlık ederiz ne milletimizden vazgeçeriz. Ne devletsiz yaşarız ne de esarete tahammül ederiz. Biz Türk milletiyiz” ifadelerini kulandı. Konuşmasının devamında hayatını kaybeden Ferdi Tayfur’a başsağlığı dileyen Bahçeli, “Mesela arabesk müziği devamlı horlanmış ve küçümsenmiştir. Bununla da kalınmamış, bir dönem yasaklanmıştır. İnsanımızın iç çekişine, yaralanmış yüreğine, ıstırap çizgileriyle derinleşmiş yüzüne, yitik sevdalarına tercüman ola her ses, her sanatçımız adeta öcü gibi gösterilmiştir. Arabeskin çıkış nedenini, çarpık şehirleşmeden kaynaklanan varoş kültürüne bağlayanların cehalet ve küstahlıkları uzun yıllar elitist çevrelerde kabul görmüştür. İnsanımızın ruh köküne inemeyen, saklı dünyasına nüfuz edemeyen, yaşanan acılarını hissedemeyen kim varsa arabesk müziğini çağ dışı bulmuştur. Milyonlarca vatandaşımızın kalbinde taht kuran arabesk müziğinin duayen isimlerinden birisi, çok değerli kardeşim, arkadaşım, Allah vergisi sesiyle ve her biri altın değerindeki eserleriyle gönüllere su serpen, hatırasıyla herkese yetecek olan Merhum Ferdi Tayfur’a huzurlarınızda bir kez daha Allah’tan rahmet niyaz ediyorum. Mekanı cennet, ruhu da şad olsun inşallah” dedi. “Türkiye’nin güvenliği Misak-ı Milli haritasının son sınırından başlamaktadır” Türkiye’nin komşu coğrafyalarda nerede bir kanayan yara varsa orada bulunması gerektiğini ifade eden Bahçeli, “Türk milliyetçiliği mazlum milletlere umut olabilecek seviyede, her insana, her millete saygıyla birlikte Türkiye’nin hak ve çıkarlarını cesaretle savunacak, dik baş, tok karın, mutlu yarın ilkesine ruh verecek müktesebattadır. Türkiye’nin güvenliği Misak-ı Milli haritasının son sınırından başlamaktadır. Bu nedenle Türkiye komşu coğrafyalarda nerede bir kanayan yara varsa oradan bulunmalıdır. Tehdit ve tehlikeleri kaynağında yok etmelidir. Türkiye’nin emperyal hedefler taşıdığını iddia edenler bize göre yediği ekmeğe ihanet eden, içtiği suya zehir katan, soluduğu havaya nankörlük yapan zalim piyonlarıdır. Bunlar gitsin teröristlerin kanlı tiyatrosunu izlesinler. Gitsinler devrik Esad’la yanak yanağa versinler. Gitsinler CHP’yle birlikte aynı kafese girsinler. Ve gitsinler bir daha da gelmesinler” diye konuştu.
İstanbul Petrol Ofisi’nin Madeni Yağlar Asistanı Lubi’ye yeni özellikler eklendi Petrol Ofisi Grubu tarafından madeni yağ teknolojisi konusunda kullanıcıların hayatını kolaylaştırma amacıyla geliştirilen madeni yağlar asistanı Lubi, yeni özellikleri ile yoğun ilgi görüyor. Türkiye madeni yağ pazarının önde gelenlerinden Petrol Ofisi Grubu, müşteri deneyimini üst seviyeye taşıyan madeni yağlar asistanı Lubi’ye yeni özellikler ekledi. 7 ay gibi kısa bir sürede yaklaşık 6 bin talep ile aracına en uygun madeni yağı belirleme konusunda tavsiyelerde bulunan Lubi, toplamda 4 bine yakın talep ile de daha önce kullandıkları ürünlere karşılık gelen Petrol Ofisi ürünü madeni yağları önerdi. Sesli mesaj özellikli dijital asistanı Lubi Yapılan açıklamaya göre, sesli mesaj özelliği entegre edilen Lubi’de, yapay zekâ desteğiyle mesajlar üzerinden duygu durum tespiti ve raporlaması yapılabiliyor. Eklenen İngilizce ve Rusça dil alternatifleriyle daha fazla kullanıcının hayatını kolaylaştıracak Lubi’de yapay zekâ destekli dil asistanları da yer alıyor. Aynı zamanda yeni eklenen diğer özelliklerle beraber, ürün seçimi sonrası listeleme gibi bölümleri sayesinde kullanıcı deneyiminin zenginleştirilmesi hedefleniyor. “Dijitalleşen dünyanın trendlerine uygun bir şekilde inovasyonlarımızı sürdürüyoruz” Konuyla ilgili açıklama yapan Petrol Ofisi Grubu Madeni Yağlar Direktörü Sezgin Gürsu, “Petrol Ofisi Grubu’nun madeni yağlar ekibi olarak müşterilerimizin ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılamak için hem satış öncesi hem de satış sonrası tüm süreçlerde müşteri odaklı ve yenilikçi bir yaklaşım benimsiyoruz. Her geçen gün daha hızlı dijitalleşen dünyamızın trendlerine uygun bir şekilde inovasyonlarımıza devam ediyoruz. Bu doğrultuda yapay zekâ destekli Lubi gibi programlarımıza yeni özellikler ekleyerek kullanıcı deneyimini daha da zenginleştiriyor, onların hayatlarını kolaylaştırmak için çözümlerimizi daha hızlı ve etkili hale getiriyoruz. İlerlemenin bir hedef değil bir yolculuk olduğunun bilinci ile ortaya çıkacak teknolojik gelişmelere ve ihtiyaçlara göre Lubi’yi yeni özelliklerle güçlendirmeye devam edeceğiz” dedi. En uygun madeni yağ ürününü saniyeler içinde ekrana getiriyor Açıklamaya göre, sunduğu özellikler sayesinde Lubi, kullanıcıların araçları için Petrol Ofisi’nin tüm araçlara yönelik geniş ürün gamı arasından en doğru tercihi yapmasına olanak tanıyor. Araç markası, modeli ve model yılı girildiğinde, motor üreticisinin önermiş olduğu standartlarda şirketin madeni yağlarından en uygun olanı kullanıcıya sunuluyor. Ayrıca Lubi, uygulama alanına göre Petrol Ofisi çözümünü saniyeler içinde ekrana getiriyor. Kullanıcılar farklı markalara ait ürünlerin ismini yazarak veya direkt fotoğrafını göndererek de tavsiyeler alabiliyor. Arka planda geliştirilen görüntü işleme ve yapay zekâ sayesinde çekilen fotoğraftaki ürün tanınıyor ve şirket çözümü sunulabiliyor. Önerilerin yanı sıra ürünlerin teknik ve güvenlik bilgilerini içeren formları saniyeler içinde iletiyor. Ürün kataloglarını da PDF formatında müşteriye ulaştırabilen Lubi, kullanıcı konumunu paylaştığında bu konuma en yakın Petrol Ofisi Maxima yağ değişim merkezlerini ve satın alım noktalarını kendisine gösteriyor. Böylelikle kullanıcılar, önerilen ürünlerin içeriklerine erişebiliyor ve yağ değişim merkezlerine yönlendiriliyor.
Aydın Umurlulu vatandaşlar bozulan yollarının yapılmasını istiyor Aydın’ın Efeler ilçesine bağlı Umurlu Mahallesi’ndeki vatandaşlar bozulan yol ve kaldırımlarının yapılmasını istediklerini belirtirken, mahalle sakinlerinden Yalçın Can; “Her yağmur sonrası aynı manzara, artık geçici değil kalıcı çözümler istiyoruz” dedi. Umurlu Mahallesi Mehmet Akif Caddesi’nde tahrip olan yollara dikkat çeken mahalle sakinleri, yetkililerden yolların yapılmasını istedi. Zamanla yollarda çukurların ve çökmelerin meydana geldiğini ifade eden vatandaşlar, yama mantığıyla sorunların giderilmeye çalışıldığını ancak bir işe yaramadığını ve yine yollarda çökmeler yaşandığını söyledi. Cadde yolunun yoğun kullanıldığını ve yolu kullanan sürücüler ile yayaların zorluk çektiğini söyleyen mahalle sakinlerinden Yalçın Can; “Burada çirkin bir manzara ile karşı karşıyayız. Defalarca bu yolların durumlarını fotoğraflayıp Efeler Belediyesi’ne ilettik ama kalıcı bir çözüm bulunamadı. Bu yol rezalet durumda. Aynı zamanda burada ilkokulumuz var. Çocuklarımız buradan geçiyor. Yaşlılarımız zor anlar yaşıyor. Yetkililerde bu yolun tamiratını veya yamasını değil komple yenilenmesini istiyoruz. Çünkü her taraftan patlıyor ve her taraftan çöküyor. Dalga dalga yol. Araçların da alt takımları hep zarar görüyor. Daha geçen hafta yağışlarla birlikte çukurlar oldu. Şimdi orası dolduruldu fakat yine en ufak yağmurda yine çökmeler oluyor. Bunun giderilmesini istiyoruz” dedi.