GÜNDEM - 01 Ekim 2024 Salı 10:11

Üniversite Güvenlik Koordinasyon toplantısı gerçekleştirildi

A
A
A
Üniversite Güvenlik Koordinasyon toplantısı gerçekleştirildi

Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy’un başkanlığında gerçekleştirilen 2024-2025 Akademik Yılı Üniversite Güvenlik Koordinasyon Toplantısı’nda güvenli ve huzurlu bir eğitim öğretim yılı geçirilmesi için alınacak tedbirler değerlendirildi.


Toplantıda konuşan Vali Aksoy, üniversitelerin huzuru ve güvenliği için yapılması gereken çalışmaların iş birliği çerçevesinde planlanacağını belirterek, “Geleceğimizin teminatı olan gençlerimizin daha güvenli ve huzurlu bir eğitim öğretim yılı geçirmesi için gereken bütün tedbirleri hep birlikte alacağız. İlimizde birbirinden değerli 3 üniversitemiz bulunmaktadır. Bu çerçevede, üniversiteler ile üniversitelere bağlı yükseköğretim kurumlarında, yurtlarda ve üniversite çevresinde meydana gelebilecek olaylara karşı gerekli güvenlik tedbirlerinin alınması ile huzurlu bir eğitim ortamının devam ettirilmesi için yapılacak çalışmaları değerlendireceğiz. Yeni akademik yılın rahat ve huzurlu bir şekilde hem öğrencilerimiz hem üniversitelerimiz açısından başarılı bir şekilde geçmesini temenni ediyorum" dedi.



Toplantıda, üniversitelerin çevresi ve öğrenci güvenliğine yönelik yapılması gerekenler hakkında detaylı değerlendirmeler yapıldı.



Üniversite Güvenlik Koordinasyon toplantısı gerçekleştirildi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Çin’in 75. kuruluş yıl dönümü İstanbul’da ‘Gül Döktüm Yollarına’ şarkısıyla kutlandı Çin Halk Cumhuriyeti’nin 75. kuruluş yıl dönümü İstanbul’da bir otelde düzenlenen resepsiyonla kutlandı. Programda sahne alan Çinli sanatçı Tarkan’ın ‘Gül Döktüm Yollarına’ adlı şarkısını seslendirerek Türk katılımcılara jestte bulundu.Çin’in İstanbul Başkonsolosu WEI Xiaodong, Çin Halk Cumhuriyeti’nin 75. kuruluş yıl dönümü vesilesiyle davet düzenledi. Canlı performans gösterisi yapılan etkinlik, gala yemeği ile devam etti. Programda sahne alan Çinli sanatçının Tarkan’ın ‘Gül Döktüm Yollarına’ adlı şarkısını Türkçe söyleyediği anlar anlar beğeni topladı. Şarkıda geçen ‘Gel beraber mesut olalım’ dizesiyle Çin-Türkiye ilişkilerinin daha iyiye gitmesi temennisine vurgu yapıldı.Programa İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu da katıldı. Programda konuşan İmamoğlu, “Önümüzdeki yılın 2. yarısında İstanbul’da, Türkiye-Çin kardeş şehirler buluşması düzenlemeyi planlıyoruz” dedi.Çin Halk Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosu WEI Xiaodong bir konuşma gerçekleştirdi. Xiaodong konuşmasında, “Çin-Türkiye ilişkilerine ve Başkonsolosluğumuzun çalışmalarına özen gösteren, destek veren bütün Türk dostlarımıza en samimi teşekkürlerimi iletiyorum. Şu anda Çin-Türkiye ilişkileri, istikrarlı bir gelişim süreci göstermekte ve her alanda somut iş birlikleri sürekli derinleşmektedir. Bu yıl Temmuz ayında, Devlet Başkanı Xi Jinping ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Astana’da düzenlenen Shanghai İş Birliği Örgütü Zirvesi sırasında ikili görüşme gerçekleştirdi. Bu görüşmede, iki lider ekonomi, ticaret, yatırım, altyapı inşası ve turizm gibi alanlarda iş birliğini daha da güçlendirme konusunda bir dizi önemli fikir birliğine vardılar. Ayrıca, her iki taraf temel çıkarları korumaya destek verme, siyasi karşılıklı güveni sürekli pekiştirme, yüksek düzeyde karşılıklı iş birliğini teşvik etme ve Çin-Türkiye stratejik iş birliğinin ilerleme kaydetmesi konusunda mutabık kaldı. Bu durum, bir sonraki aşamada Çin-Türkiye ilişkilerinin gelişimine yön verecektir” ifadelerini kullandı.Konuşmasına birliktelik vurgusu da yapan WEI Xiaodong, “Türkçede bir atasözü var: ’Bir elin nesi var, iki elin sesi var.’ Eğer el ele verirsek, aşamayacağımız bir dağ yoktur. Çincede de şöyle bir atasözü var: ’Bir ok kolayca kırılır, ama on tane ok zor kırılır.’ Günümüzdeki karmaşık ve değişken uluslararası koşullar karşısında, Çin ve Türkiye arasındaki stratejik iş birliğinin kapsamını tamamen zenginleştirmek, her iki tarafın mevcut ve uzun vadeli çıkarlarına uygundur. Hadi el ele verelim ve birlikte çalışalım, iki ülkenin her alandaki somut iş birliği seviyesini bir üst düzeye taşıyalım, Çin-Türkiye yerel düzeydeki ilişkileri sürekli olarak geliştirelim ve insanlığın ortak kader topluluğunu inşa etmek için durmaksızın çaba gösterelim” dedi. Program Çinli sanatçıların dansları, şarkılarıyla sona erdi.
Trabzon Havalar serinledi, palamuda ilgi arttı Denizlerde av yasağının 1 Eylül itibariyle sona ermesinin ardından denize açılan tekneler sezonun ilk günlerinden bu yana bol miktarda palamut avlarken, havaların bugünlerde serinlemesiyle birlikte bu balığa ilgi daha da arttı. Trabzon Balık Hali’nde palamudun yanı sıra diğer balık çeşitlerindeki artış dikkat çekerken palamudun tanesi iriliğine göre 100 TL ile 3 tanesi 200 TL arasında değişiyor. Palamudun yanı sıra diğer balık çeşitlerinin de arttığını belirten balıkçı esnaflarından Mehmet Örseloğlu, “Palamut şu anda iyi gidiyor. Bir ara avında eksilme olmuştu ancak şimdi bolluğu sürüyor. Palamut boy ve gramaj olarak daha da büyüdü tanesi 1 kilo kadar geliyor. Havaların bugünden itibaren serinledi, serinleyince satışlarda artıyor. Fiyatlarımız, palamut iriliğine göre tanesi 100 TL, küçükleri üç tane 200 TL, mezgit 100 TL, çinakop 200 TL, istavrit 75 TL, Hamsi Sinop taraflarından geliyor kilosu 175 TL. Sezonun ilk açıldığı günden bugüne kadar avlanma çok güzel geçiyor. Çok güzel bereketli palamutlar geliyor bunun yanı sıra diğer çeşitlerimizde çoğaldı diyebiliriz” dedi. Havaların serinlemesiyle birlikte özellikle palamuda ilginin arttığını kaydeden balıkçı esnaflarından Ahmet Çoğalmış, “Palamut şu an bol. Havaların serinlemesiyle birlikte balığa ilgi arttı. Palamut fiyatlarımız iriliğine göre üç tane 200 TL, tane 100 TL, Hamsi 200 TL, istavrit 75-125 TL, mezgit 150 TL, Havaların soğumasıyla birlikte balığa daha çok talep geliyor sıcak havalarda pek talep olmuyor. İnşallah havaların böyle soğumasıyla birlikte palamudu 1,-1,5 ay daha yiyeceğiz” diye konuştu.
Manisa Kuruyan Marmara Gölü’nü kurtarmak için ilk adım atıldı Gölmarmara Belediyesi kuruyan Marmara Gölü’nü yeniden canlandırmak için ilk adımını attı. Dokuz Eylül Üniversitesi’nden Doç. Dr. Cem Polat Çetinkaya ve beraberindeki 26 bilim insanı yaptıkları ilçe ziyaretinde Gördes Barajı ve Marmara Gölü’nde incelemelerde bulundu. Heyet, gölün tekrar su ile doldurulmasına yönelik alternatif yollar ile ilgili hazırladıkları raporu ilgili mercilere sunacak. Manisa’nın Gölmarmara Belediyesi, ilçenin adını da aldığı, ‘Ulusal Öneme Sahip Sulak Alan’ tescilli, ‘kuş cenneti’ olarak bilinen ve 2021 yılının ağustos ayında tamamen kuruyan ‘Marmara Gölü’ için harekete geçti. Proje paydaşlarından Gölmarmara Ziraat Odası ile birlikte sel-fırtına-çığ-kuraklık, yüzey suları, hidroloji, su kaynaklarının planlanması, sulama ve drenaj, atıksu ve yağmur suyu gibi önemli konularda araştırmaları bulunan Dokuz Eylül Üniversitesi’nden Doç. Dr. Cem Polat Çetinkaya ve çeşitli ülkelerin bilim insanlarından oluşan 26 kişilik heyet ilçeye ziyarette bulundu. Gölmarmara Belediye Başkanı Cem Aykan ile Ziraat Odası Başkanı Erdal Ziyan’ın ağırladığı heyet Gördes Barajı ve Marmara Gölü’nü ziyaret ederek, gölün tekrar canlanması ve göle su sağlayacak alternatif yollarla ilgili birtakım izlenimlerde bulundu. Doç. Dr. Çetinkaya ve beraberindekiler Marmara Gölü’nün eski ve doğal görünümüne kavuşması için, su kaynaklarını verimli kullanma, sürdürülebilir tarım, doğal yaşamı koruma, doğa tabanlı tarım, Gördes Barajı ve civarı su kaynaklarının doğru değerlendirilmesi üzerine hazırladıkları raporu Tarım ve Orman Bakanlığı ile Devlet Su İşleri başta olmak üzere devletin ilgili mercilerine rapor olarak sunacak. “Marmara Gölü bir tarlaya dönüştürüldü” Bugüne kadar hatalı su yönetimi politikaları nedeniyle kuruyan göl için yetkililere seslenen Belediye Başkanı Cem Aykan, “Marmara Gölü, artık yok. 44,5 kilometrelik göl kurudu, kurutuldu ve bir tarlaya dönüştürüldü. Gölümüzü kurtarmak için henüz geç değil, çözüm yollarımız var. Gölümüz 2002’de ‘Sulak Alan’ kategorisinde yer aldı, 2017 yılında ‘Ulusal Öneme Haiz Sulak Alan’ olarak tescillendi. Böylesine önemli bir doğa alanı gerek doğal gerekse beşeri faktörlerden dolayı yok edildi. Gölümüzün tekrar hayat bulması için bizim belediye olarak akademisyenlerimize sunduğumuz alternatifler var. Bilimsel yöntemlerle bunu başarabiliriz. Öncelikle Gördes Barajı üzerinde bulunan belediyemizin hidroelektrik santrali üzerinden göle su sağlayabiliriz. Diğeri Ahmetli regülatörü üzerinden geçmiş yıllarda olduğu gibi yine gölümüze su verilebilir, göl çevresindeki su kaynaklarından su takviyesi yapılabilir. Bozdağ’dan akan 25 milyon metreküp eriyen kar suları göle taşınabilir.” dedi. Başkan Aykan, “Bir zamanlar göçmen kuşların uğrak yeri olan ve yöre halkının da geçim kaynaklarından biri olan gölümüz için birden fazla çözüm yolu varken, bizler yerel yöneticiler olarak elimizi taşın altına koymaya hazırız. Yeter ki, Türkiye’nin ilk iklim davasına konu olan bölge ekosistemi için çok fazla önem arz eden gölümüz tekrar hayat bulsun.” diye konuştu. “Biyoçeşitlilik zarar gördü” “Marmara Gölü’nün kurumaya terk edilmesi Türkiye’nin taraf olduğu RAMSAR Sözleşmesi olarak bilinen ‘Uluslararası Öneme Sahip Sulak Alanlar’ hakkındaki sözleşmeye de aykırı” diyen proje paydaşlarından Gölmarmara Ziraat Odası Başkanı Erdal Ziyan ise yaptığı açıklamada, gölün kurumasının doğal yaşama etkilerinin yanı sıra çevredeki tarım arazilerine verdiği zarardan bahsetti. Tepeli pelikan ve karabatak gibi nesli tükenme tehlikesi altında olan kuş türleri de dâhil olmak üzere 20 bin su kuşunu barındıran göl havzasının kuşlar tarafından da tek edildiğinin altını çizen Ziyan, “Bu göl binlerce bitki, kuş ve balık türüne ev sahipliği yapıyordu. Kısacası bu durum biyoçeşitliliğe de büyük zarar verdi.” dedi. Göl havzasında yapılan tarımın da doğal hayatı bozduğunun altını çizen Ziyan, topraktaki tuzun rüzgârın etkisiyle çevreye yayıldığını ve çoraklaşmaya sebep olduğunu belirtti. Ziyan ayrıca 7 mahallede balıkçılıkla ilgilenen kişilerin de geçim kaynağının sona erdiğini sözlerine ekledi.