GÜNDEM - 17 Ekim 2024 Perşembe 16:59

Çomaklı’nın ‘Erzurum ağzı, dadaşın sözü Türkçe’nin Özü’ isimli kitabı okurlarla buluştu

A
A
A
Çomaklı’nın ‘Erzurum ağzı, dadaşın sözü Türkçe’nin Özü’ isimli kitabı okurlarla buluştu

Şair ve Yazar Zekiye Çomaklı’nın “Erzurum Ağzı, Dadaşın Sözü Türkçenin Özü” isimli eserlerinin tanıtım programı gerçekleştirildi. Müceldili Konağında gerçekleşen programın açılışında konuşan Şair ve Yazar Zekiye Çomaklı, kitabın 6 yılda yayın aşamasına geldiğini ifade etti.


Çomaklı, kültür ve edebiyatın önemine değinerek şunları söyledi: “Öz kültürünü kaybeden milletler, millet olma vasfını kaybederler”dedim altı yıl önce yola çıktım. Günümüzde, Anadolu ağızlarındaki ses ve sözcük seviyesindeki farkların azalması, bazı bölgelerde standart bir dille ağız farkının ortadan kalkması kaçınılmaz görünmektedir. Bu durumda kırsaldan kente göç. Kentleşme ve yükseköğretim görenlerin oranının artması, ulaşım, sanayileşme, kitle iletişim araçlarının etkisi gibi çeşitli etkenler ağız farklarını azaltarak; ağız özellikleri ile konuşanların sayısında azalmaya sebep olacak sadece yerel de ağızlar canlılıklarını devam ettirebilecektir. Elbette ki bu konuda 50-60 yıl önce birkaç akademik çalışma yapılmış fakat akademisyenlerin faydalandığı dokümanlar olarak kalmış. Erzurum’un hemen hemen her köyünden, ilçesinden derlediğim kelimeler ışığında bize ait olanlarını günümüzden geleceğe taşıma gayreti ile bu esere tam altı yıl emek verdim. Bu eser akademik, bilimsel bir eser olmamakla birlikte tamamen Erzurum’a aittir. Erzurum ağzı bulunduğu konum itibariyle tarih boyunca çeşitli uluslarla birebir etkileşim içinde olduğundan konuşulan dil haliyle tüm kültürlerden etkilenmiştir. Konumuz olan Erzurum ağzı Arapça, Farsça, Fransızca, Rusça, Ermenice izlerine rastlamasına rağmen genel itibarı ile kullanılan kelime ve değimler özbeöz Türkçedir ve faydalandığım onlarca eserde ve derlemelerde gördüm ki Erzurum Ağzının öz Türkçe olduğu gerçeği asla inkâr edilemez. Erzurum ağzında, Kelimeler, değimler, şiirler, özlü sözler, nükteler gibi 19 başlık altında derlenen 320 sayfalık bize ait Erzurum Ağzını geleceğe bırakacağına inandığım bir çalışmadır. Merhum Prof. Dr. Ahmet Caferoğlu’nun 1948 yılında “Bugün, büyüklü küçüklü bütün medenî milletler kendi ağızlarını derleyip, coğrafik dil haritalarını yayınladıkları hâlde, bizde bu saha, lüzumsuz bir şey gibi unutulmuş ve geride bırakılmıştır.” diyerek yerel kültürümüzün içine düşebileceği acı durumu o tarihlerde işaret etmiştir. Bu eser benim değil, senin, benim bizim hepimizin dilinin, ağzının kitabıdır.’’


Daha sonra kitap konusunda önceki dönem AK Parti Milletvekili Adnan Yılmaz, Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Erzurum Şube Başkanı Murat Ertaş ve Erzurum Yeni Medya Derneği Başkanı Gamze İspirli, kitap hakkında değerlendirmelerde bulundular.


Konuşmaların ardından Ses Sanatçısı Murat Cinisli Erzurum türküleri seslendirdi. Yazar ve Şair Zekiye Çomaklı kendi yazdığı “ Dadaş Kızı” şiirini seslendirdi.


Program sonunda Çomaklı okurlarına kitaplarını imzalayıp takdim etti.


Programa Erzurum Vali Yardımcısı Mustafa Berk Çelik, Yakutiye Belediye Başkan Yardımcısı Hanefi İspirli, STK temsilcileri akademisyenler ve davetliler katıldı.



Çomaklı’nın ‘Erzurum ağzı, dadaşın sözü Türkçe’nin Özü’ isimli kitabı okurlarla buluştu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Otluk alan yangını işçilerin kaldığı yatakhaneyi kül etti: İşçiler canını zor kurtardı Antalya’da otluk alanda başlayan yangın 100’e yakın inşaat işçisinin kaldığı barakaya sıçradı. Rüzgarın da etkisiyle kısa sürede büyüyen yangında işçiler kendilerini dışarı atarak kurtuldu. Yangın, saat 16.00 sıralarında Antalya’nın Aksu ilçesi Altıntaş Mahallesi’nde meydana geldi. Şiddetli rüzgar nedeniyle elektrik tellerinden çıkan kıvılcımlar boş arazideki otları tutuşturdu. İhbarla olay yerine gelen itfaiye ekipleri yangın alanına giriş yapamadığı için müdahalede bulunamadı. Şiddetli rüzgarın da etkisiyle alevler kısa sürede yayıldı. Yangın kısa sürede yaklaşık 40 metrelik kayalıkları aşarak üst kısımda bulunan inşaat alanına sıçradı. Araziye başlayan yangın yatakhaneye sıçradı Yangın, hava şartları nedeniyle çalışma olmayan inşaat alanındaki yaklaşık 100’e yakın işçinin dinlendiği ve yatakhane olarak kullanılan barakaya sıçradı. Barakayı kısa sürede alevler sararken, içerde bulunan işçiler panikle kaçışmaya başladı. Çalışanların birçoğunun alevlerin kapladığı yatakhaneden son anda eşyalarını dahi alamadan çıktığı öğrenildi. Olay yerine gelen itfaiye ekiplerinin müdahalesine rağmen baraka küle döndü. “Oğlum yanmaktan son anda kurtuldu” Yangın sırasında yatakhanede dinlenen işçilerden Bilal Erkaymaz, oğlunun yanmaktan son anda kurtulduğunu belirterek, ”Aşağıdan buraya sıçradı. Burada çamaşır makinelerinin olduğu yerden yerden başladı ilk olarak. Burada 100 kişiye yakın işçi vardı. Şu anda kimsenin bir şeyi eşyası falan kalmadı. Hepsi yandı, ayakkabısız, çıplak kaçan çalışanlar oldu. Motosiklet yandı. İtfaiyeyi aradılar zamanında gelmedi. Oğlum içerdeydi, neredeyse yanacaktı. Kendini son anda iç çamaşırıyla dışarı attı. Kendini zor kurtardı. İşçilerin hiçbir şeyi kalmadı” dedi. “Kayalıkları aşarak barakayı tutuşturdu” Bir başka çalışan Miran Doğan ise yangının ilk olarak şantiyenin aşağısında bulunan arazide başladığını kısa sürede büyüyerek kayalıkları aşarak yatakhaneye ulaştığını söyledi. Doğan, “Elektrik tellerinden başladı. Ateş ilk başta uzaktı. İtfaiye araziye giremedikleri için müdahale edemediler. Alevler bu tarafa sıçrayarak barakaya geldi. Herkes kaçtı, içeride eşyalar kaldı. Çamaşır makineleri, motosiklet, telefonlar, cüzdanlar yandı. Bütün işçiler burada kalıyordu, değerli eşyaları hepsi içerde kaldı” ifadelerini kullandı. Ekipler yangınla ilgili soruşturma başlatırken herhangi bir can kaybı veya yaralanma olmadığı öğrenildi.