Bitlis’in Ahlat ilçesinde okulda yapılan yangın tatbikatı sırasında yaşanan patlamada yanan öğrencilerden 17 yaşındaki Onur Zeki Akgün, konuşmaya ve yürümeye başladı. Kocaeli Derince Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yanık Ünitesi’nde tedavi gören Akgün, 130 gün sonra servise çıkarıldı.
Lisenin bahçesinde öğrencilere yangına nasıl müdahale yöntemleri öğretilirken sönmekte olan ateşin üzerine tiner dökülmesi sebebiyle meydana gelen patlamada yanan 11 öğrenciden Onur Zeki Akgün’ün tedavisi Kocaeli Derince Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde devam ediyor. Doktorların yaşama ihtimalinin çok az olduğunu düşündükleri Akgün 130 gün sonra yoğun bakımdan çıkarılarak servise alındı. Vücudunun yüzde 50’si yanan genç, doktorların yoğun gayretleri sonucu yürümeye başladı. Konuşmaya başlayan ve
ailesinin yardımı ile yürütülen Akgün, bu günleri göreceğini hayal bile edemediğini söyledi. Oğlunun yaralandığı haberini aldıktan sonra hastaneye koşan baba Akgün, "Okulda yangının nasıl söndürüleceğini göstermek için öğrencileri bahçeye toplamışlar. Tiner dolu tenekeyi ateşin üzerine dökünce patlama olmuş. O sırada oğlum alev almaya başlamış. Sonra telefonla beni aradılar ve oğlun yandı dediler. Oğlumu görünce şok oldum. Sonra oğlumu buradan Batman’a, buradan da helikopterle Kocaeli’ne getirdik. Oğlumu
hemen yoğun bakıma aldılar. Ben, Onur’un yaşayacağını ümit etmiyordum. Zaten ilk geldiğimizde doktorlarımız da hastamızın yaşama şansının çok az olduğunu söyledi. 3 ay yoğun bakımda Onur’un tedavileri devam etti. Şimdi Allah’a şükür ayağa kalktı. Koluna girerek onu yürütüyoruz. Son bir ameliyatı kaldı. O da olduktan sonra inşallah iyileşecek" dedi.
BABADAN DOKU ALINARAK OĞLUNA NAKLEDİLDİ
Patlama sonrası yanan Akgün’ü yoğun bakıma alan doktorlar, yapılan ilk müdahalenin ardından vücudun yanan yerleri için dokuya ihtiyaç duyulduğunu söyledi. Baba Haydar Akgün, doktorlarla konuşarak kendisinden doku nakli yapılabileceğini söyledi. Dokunun oğluna uyacağı anlaşılınca baba Akgün, oğlu için ameliyat masasına yattı. Babadan alınan dokuların yanan gence nakledilmesinin ardından ailenin umutlu bekleyişi devam etti. Oğlu için canını bile feda edeceğini söyleyen Akgün, "Oğlumun yürüyeceği aklıma
bile gelmezdi. Şimdi yürüdüğünü görünce seviniyorum. Ancak Onur’da yürüme, görme ve hareket kaybı olacak. Eskisi gibi koşamayacak, hayatı boyunca normal insanların yaptıklarından mahrum kalacak. Bundan sonra fizik ve plastik cerrahi tedavisi başlayacak. Tek umudum çocuğumun eski haline dönmesi" dedi.
Kocaeli’ne geldikten sonra yeni bir ev kurduğunu anlatan baba, ekonomik durumunun gittikçe kötüye gittiğini söyledi. 20 yaşındaki Özgür Akgün isimli çocuğunun üniversiteye hazırlandığını ancak dershaneyi yarıda bıraktığını söyleyen Akgün, "Bu olaydan sonra hepimizin psikolojisi bozuldu. Tek başıma yetersiz kaldığım için eşim ve çocuklarımı alıp buraya getirdim. Büyük çocuğumun üniversite hayali suya düştü. Bende hem psikolojik hem de maddi anlamda tükendim" diye konuştu.
"20 AMELİYAT GEÇİRDİM PSİKOLOJİM BOZULDU"
4 ay boyunca yoğun bakımda kalan ve servise çıkan Onur Akgün’ün durumu ise yürekleri sızlattı. Vücudunun göğüs kısmından aşağısı tamamen yanan genç, ailesinin yardımıyla yürümeye çalışıyor. Kendisinin bile yaşayacağını ümit etmediğini söyleyen Akgün, "Allaha şükürler olsun ki hayattayım. Şu anda ayak parmaklarımı hissetmiyorum. Bacaklarım ve karnım yandı. Yürürken kalçalarımda ve daha önce doku alınan yerlerimde ağrılar oluyor, başım dönüyor. Şu ana kadar 20 ameliyat geçirdim ve 70 ünite kan verdiler.
Haftaya bir ameliyatım daha var. Psikolojim iyice bozuldu. Üniversite okuma hayalim vardı suya düştü" dedi.
TATBİKAT SADECE ONU DEĞİL AİLESİNİ DE YAKTI
Eşi ve 2 çocuğuyla hastane yakınlarında kiralık ev tutan baba Akgün, 4 aydır eşi ve çocuklarıyla hastaneyi mesken tuttuklarını söyledi. Okul öğretmenlerinin yanlarına geldiğini ancak bu ziyaretlerin dertlerine derman olmadığını söyleyen anne Melek Akgün ise, "Çocuğumu üniversite sınavlarına hazırlıyorduk. Güzel bir gelecek kuruyorlardı kendilerine. Ancak şimdi memleketimizi, yakınlarımızı bırakıp buraya geldik. Burada gülmeyi, sevinmeyi unuttuk. 3 yaşında bir kızım var evde beni bekliyor. Oğlumu bu hale
getirenleri unutmayacağız" diye konuştu.
Geçtiğimiz yıl liseden mezun olan ve bu yıl üniversite sınavlarına hazırlanmak için dershaneye gittiğini söyleyen Özgür Akgün, gece boyunca kardeşinin yanında kaldığını ve kardeşinin bu durumuna çok üzüldüğünü belirtti.
Önümüzdeki hafta bir ameliyata daha girecek olan Akgün’ün ailesinin tek umudu, çocuklarının bir an önce iyileşip eve dönmesi. Aile, çocuklarının ameliyattan başarılı bir şekilde çıkması için dua ediyor.