YEREL HABERLER - 29 Şubat 2012 Çarşamba 16:42

ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ’NDEN ARAŞTIRMAYA 10 MİLYON TL…

A
A
A
ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ’NDEN ARAŞTIRMAYA 10 MİLYON TL…

İş adamları ile bir araya gelen Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kamil Dilek, Üniversitenin araştırma projeleri için 10 milyon TL’sinin olduğunu söyledi.
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nın aylık olağan meclis toplantısına konuk olan Dilek, sivil toplum örgütleri, sanayiciler ve kamu kuruluşlarıyla yakın ve sıcak ilişkiler kurmaya gayret ettiğini söyledi. Üniversitelerin temel görevlerinden birinin bilgi üretmek olduğunu söyleyen Dilek, “Üniversitelerin topluma sağladıkları fayda çoğaldıkça ve çeşitlendikçe toplum nezdinde itibarları artacak ve kesinlikle daha etkili ve dinamik kurumlar haline geleceklerdir. Ülkemizin ekonomik gelişiminde lokomotif görevini sanayi ve ticaret dünyasının oluşturduğu herkes tarafından bilinen bir gerçektir. Dolayısı ile sanayici ve işadamlarımız görevlerini yerine getirirken mutlaka Uludağ Üniversitesi’ni yanlarında hissetmeliler ve üniversitemizdeki beyin gücü ve olanaklardan faydalanmalıdırlar. Yönettiğimiz üniversitede kullanmakta olduğumuz kamu kaynağının siz değerli sanayici ve işadamlarımızın ödediği vergilerden geldiğini biliyoruz. Sorumlu bir yönetici olarak batılı ülkelerde olduğu gibi vergi verenlerin beklentilerini karşılamak ve üniversitemizde harcadığımız para ile toplum yararına hangi değerleri ürettiğimizin hesabını vermek durumundayız” dedi.
Uludağ Üniversitesi’nde yaklaşık 2 bin 300 akademisyenin görev yaptığını ifade eden Dilek, “Uludağ Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Fonunda yaklaşık 10 milyon Lira var. Kurum dışından DPT, TÜBİTAK ve Avrupa Birliği Projeleri’nden sürekli artan bir maddi kaynak mevcuttur. Üniversitemizde, her birine milyonlarca liralık yatırımlar yapılarak kurulmuş onlarca laboratuar bulunmaktadır. Bu kaynaklar ülkemizin kalkınması adına kurumun öz kaynakları ve sizlerden alınan vergiler ile oluşturulmuştur. Hangi konuda sıkıntınız varsa bize gelin, araştırmacılarımız çözüm bulsun” diye konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Osmanlı kuruluşunda Sakarya: "Bu şehir yüzyıllara uzanan tarihi kimliğin taşıyıcısıdır" Sakarya Büyükşehir Belediyesi’nin nisan ayı kültür sanat etkinlikleri çerçevesinde Osmanlı’nın kuruluş sürecinde Sakarya’nın yeri ele alındı. Sakarya Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen nisan ayı kültür sanat etkinlikleri, "Şehir Konuşmaları" serisiyle devam etti. Ofis Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilen "Osmanlı’nın Kuruluşunda Sakarya" konulu programın moderatörlüğünü Dr. Mehmet Alper Cantimer üstlenirken, programda konuşmacı olarak Prof. Dr. Haşim Şahin yer aldı. Konuşmasında Sakarya’nın Osmanlı öncesi ve sonrası dönemlerde bir geçiş ve oluşum bölgesi olduğunu belirten Prof. Dr. Haşim Şahin, "Sakarya, sadece bugünün bir şehir adı değildir, aynı zamanda yüzyıllar öncesine uzanan bir tarihi kimliğin taşıyıcısıdır. Orhan Cami, Ağa Cami gibi yapılar, bu bölgenin kuruluş sürecine ne kadar yakın ve etkili olduğunu açıkça gösteriyor. Adapazarı merkezle sınırlı olmayan bu tarih, Kaynarca, Geyve, Pamukova gibi çevre bölgelerde de kendini belli eder. Bu coğrafya, bir devlet fikrinin adım adım mayalandığı yerlerdir" dedi. "Esas kurumsallaşma Orhan Gazi döneminde başlar" Moderatör Dr. Mehmet Alper Cantimer’in yönelttiği sorulara cevap veren Prof. Dr. Şahin, konuşmasında Osmanlı’nın kurucu figürlerine dair yaygın algıya da dikkat çekerek, "Tarih kitaplarında Osman Gazi ön plandadır, fakat esas kurumsallaşma Orhan Gazi döneminde başlar. Askeri düzen, idari yapı, sosyal kurumlar onun döneminde inşa edilmiştir. Sakarya ve çevresinde inşa edilen camiler, medreseler, zaviyeler bu yapının izleridir. Yani biz burada sadece fetihlerden değil, bir medeniyetin ilk taşlarından bahsediyoruz" diye konuştu.