YEREL HABERLER - 29 Nisan 2012 Pazar 13:49

KIZILAY AVM`DE KAN TOPLADI

A
A
A
KIZILAY AVM`DE KAN TOPLADI

Kızılay Adana Şubesi`nin gezici kan toplama aracı Optimum Outlet Adana`da, "Vereceğiniz her kan üç hayat kurtarır" sloganıyla kan topladı.
AVM`ye gelen ziyaretçileri kan vermeye teşvik eden Kızılay`ın Adana Şube Başkanı Ramazan Saygılı, "Halkın yoğun olarak bulunduğu tüm noktalara giderek verdikleri kanlarla hayat kurtarmalarına vesile oluyoruz. Başta Optimum olmak üzere tüm kurum ve kuruluşlarımız bize kapılarını açıyor. Bu sayede geçen yılı Türkiye birincisi olarak kapattık. Hedefimiz bu yıl da aynı başarıyı elde etmek" diye konuştu.
Saygılı, kan vermenin bir vatandaşlık görevi olduğunu belirterek, sağlıklı her insanın vereceği kanla üç hayat kurtarabileceğini vurgulayarak, şunları söyledi:
"Hem şahsım hem yönetim kurulu üyeleri hem de doktor ve çalışma arkadaşlarımla kentimizde, bu duyarlı hizmeti sunmaya çalışıyoruz. Kana ihtiyaç olmadan önce kan verilmeli ki ihtiyaç olduğunda hemen bulunabilsin."
Saygılı, bir yandan tam donanımlı ve uzman ekibin görevlendirildiği gezici araçlarla kan toplarken, diğer yandan da halkı kan verme konusunda bilinçlendirme çalışmalarının sürdüğünü belirterek, "Bu sayede her ay önceki aya göre kendi rekorumuzu egale ediyoruz" dedi.
Dünya ortalaması yüzde 5 olan kan verme oranının Türkiye`de yüzde seviyesinde olduğuna dikkati çeken Saygılı, bu oranı ilk etapta dünya ortalaması seviyesine çekmek istediklerini bildirdi
Saygılı, sıcak yaz günlerinin geldiğini, okulların tatil olmasıyla birlikte sadece çalışanların kentte kalacağını, halkın yoğun olarak yaylalara gideceğini ifade ederek, "Bunu dikkate alarak biz de kendimize program hazırladık. Okulların tatile gireceği Haziran ayından itibaren gezici araçlarımızla yaylalara çıkacağız" dedi.
MESAJ SİSTEMİ
Saygılı, kurum olarak SMS mesajı uygulamasını da başlattıklarını belirterek, "Kan veren her vatandaşımıza her üç ayda bir mesaj göndererek, kan verme zamanının geldiğini bildiriyoruz. Bunun yanı sıra alınan kan bir hastaya gittiği zaman da mesaj gönderiyoruz. Vatandaşlarımız verdiği kanın yerini bulduğunu bilerek manevi bir huzur yaşıyor" diye konuştu.
Bu arada, Optimum Outlet Adana önünde kurulan gezici kan aracında, vatandaşların kan vermede oldukça duyarlı davrandıkları, öncelikle de Optimum takside görev yapan tüm şoförlerin kan verdikleri gözlendi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Hafif sıyrıklarla kurtulan yolcu, dehşet anlarını anlattı Eskişehir’de 1 kişinin öldüğü, 42 kişinin de yaralandığı kazayı ufak sıyrıklarla atlatan 32 yaşındaki Soykan Kaya, yaşanan dehşet anlarını anlattı. Eskişehir-Seyitgazi karayolu 16’ncı kilometrede bulunan Derbent mevkiinde meydana gelen trafik kazasında, Ömer Y. (43) idaresindeki 16 BGZ 569 plakalı yolcu otobüsü, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi ve virajı alamaması sonucu taklalar atarak şarampole yuvarlandı. Antalya’dan hareket eden ve Bursa’ya gittiği öğrenilen Mercedes marka otobüste, muavin ve şoför ile birlikte 44 kişinin kazadan etkilendiği belirlendi. İhbar üzerine olay yerine gelen 112 Acil Sağlık ekipleri, 56 yaşındaki Nihat Yüceler’in hayatını kaybettiğini belirledi. Kazada yaralanan 42 yolcu kentteki hastanelere kaldırılarak tedavi altına alındı. Yolcu otobüsünün kaza yapmadan dakikalar önce 1 kilometre uzaklıktaki akaryakıt istasyonunun önünden geçtiği anlar güvenlik kameralarına yansıdı. “Arka koltukta 4 kişi oturuyorduk, kaza bittiğinde yanımda hiç kimse yoktu” Alanya’dan Eskişehir’e araç alışverişi için gelen ve kaza esnada uyuduğunu belirten 32 yaşındaki Soykan Kaya, tedavi için geldiği Eskişehir Şehir Hastanesi’nde gazetecilere verdiği röportajda, “Ben Alanya’dan bindim, araç almaya geldim günübirlik Eskişehir’e. Kaza sırasında uyuyordum, arabanın devrilmesiyle uyandım. Uyandığımda takla atıyorduk, 4 kişi oturuyorduk en arka koltukta. Kaza bittiğinde yanımda kimse yoktu, bir kişi camdan, bir kişi de ortadan fırladı. İnsanlar çok kötü haldeydi, kulağı kopanlar, hareketsiz yatanlar vardı. Ben araçta bir süre bekledim, insanlara yardım etmeye çalıştım. Kulağı kopan abiye yardım ettim, kafasına bir şeyler bastık. Telefonumu ve çantamı buldum, yanımda oturan kadınlara baktım birine şarapnel, cam girmişti. Saatimden 112 Acil Çağrı Merkezi aradı beni, onlara konum attım. Sonra bir kaç araba durdu yanımızda, 10 tane ambulans geldi ve araçtan atladım. Bir arkadaş daha vardı yaralanmayan, onunla birlikte dışarıdakilere baktık. Aileme haber verdim, tekrar 112 Acil Çağrı Merkezi’nden aradılar onlarla görüştüm” dedi. “Emniyet kemerim sayesinde kurtuldum, yanımda ki hiçbir yolcu yerinde durmuyordu” Otobüse bindiğinde kaza olacağını hissederek emniyet kemerini taktığını belirten Soykan Kaya, “Kaza sırasında emniyet kemerim takılıydı. Emniyet kemerim sayesinde kurtuldum, çünkü yanımda ki hiçbir yolcu yerinde durmuyordu, herkes fırladı. Ben yerimde atlattım, sadece diğer yolcuların bana çarpmasıyla hasar aldım. Otobüsün üzerindeki demirler devrildi, insanların vücudunu kesti. Demirlerden biri şans eseri omzumda duruyordu, kafama gelmedi. Kaza olacağını hissetmiştim, kemerimi taktım, küçük bir oğlum var. Önlem almaya çalışıyorum böyle yolculuklarda. Kemer taktım ve gerçekten hayata tutundum kemer sayesinde. Buraya eşime araç almak için gelmiştim, kazadan sonra o işimi de hallettim. Araç alacağım arkadaşımı aradım, yakındaymış beni gelip aldı sağ olsun. İçeride tomografi çektirdim, duruma göre kalabilirim bir gece” diye konuştu. “Otobüs yaklaşık 4 takla attı” Otobüsün defalarca takla attığını ve kaza tamamlandığında kendisinin ters durduğunu belirten Soykan Kaya, şu ifadeleri kullandı: “Otobüs yaklaşık 4 takla attı. Çünkü indikten sonra kazanın olduğu yerde biraz yürüdüm, 50 metre kadar çamları biçmişiz. Uzun bir süre sürüklendik. Sol cam kırıktı, üzerimde de hasar vardı. Ben uyandığımda baş aşağıydım, en sağda oturan arkadaş koridorun ucundaydı. Onlarda kemer yoktu. Allah herkese yardım etsin. Emniyet kemerimizi takmamız için otobüste çok kez anons geçildi, taktığım için kendimi çok şanslı hissediyorum. Anons çok kez geçti, ama ben yolculuğun çoğunda uyuyordum, arabayı alıp geri döneceğim için dinlenmek istedim. Geçilen anonsları maalesef kimse dikkate almadı.”
Samsun 895 gram doğan Güneş bebek hayata tutundu Gebeliğin 28. haftasında 895 gram ağırlığında dünyaya gelen Güneş bebek, yoğun bakımda geçirdiği 66 günlük tedavinin ardından ailesine kavuştu. Yasin (34) ve Esra (34) çiftinin ikinci çocukları olan Güneş Bayraktar, gebeliğin 28. haftasında dünyaya geldi. 895 gram olarak doğan Güneş bebek, Sağlık Bakanlığı Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi’nde prematüre bebeklerin yatmış olduğu yoğun bakım ünitesine alındı. Bu süreçte Neonatoloji Uzmanı Dr. Ferhan İren, Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Gonca Evci ile hemşirelerin özel bakımıyla Güneş bebek hayata tutundu. Tedavisi tamamlanan bebek sabırla bekleyen ailesine verildi. Şu anda 2 kilo 580 gram olan bebeğin sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi. "Güneş gibi doğsun diye ismini Güneş koyduk" Anne Esra Bayraktar, "Bebeğime kavuştuğum için çok mutluyum. Buradaki bütün çalışanların, bana destek olanların hakkı çok büyük. Ben duygulandım, onlar da duygulandı. Sadece bebeğim için psikolojik olarak da bana destek verdiler. Aynı zamanda entübe olduğu halde kanguru bakımı yaptık. Ben bebeğimle birlikte gün saymayı öğrendim. Çok kötü olduğum zamanlarım oldu ama buradakilerin desteğiyle ilerledim. Öncelikle inanmak gerekiyor. Güneş gibi doğsun diye ismini Güneş koyduk” dedi. Baba Yasin Bayraktar, "Sürecimiz çok zorlu geçti. Yaklaşık 73 gündür hastanedeyiz. Ailelerin sabırlı olması lazım. Duamızı eksik etmedik. Mutlu sonla bitti” diye konuştu. "Yüzde 50 biz çalışıyorsak, yüzde 50 de anne bize dışarıdan yardım etti" Neonatoloji Uzmanı Dr. Ferhan İren, "Güneş Bayraktar bebek 895 gram olarak dünyaya geldi. Yoğun bakıma aldık. Bebek hem prematüre hem de haftasına göre daha geri gelişimi olan bir bebekti. Bu durum bizim işimizi daha çok zorlaştırıyordu. Bebeğimiz zamanını uzun bir süre solunum makinelerinde geçirdi. Kuvözde kaldı. Bu süreçte annesinden ayrı kaldı. Annesi her zaman bize destek oldu. Pozitifti. Süt takviyesi yaptı. Yüzde 50 biz çalışıyorsak, yüzde 50 de anne bize dışarıdan yardım etti. 66 gün boyunca kuvözde kaldı. 66 gün sonunda bebeğimizi annesine kavuşturduğumuz için çok mutluyuz” şeklinde konuştu.