YEREL HABERLER - 16 Nisan 2012 Pazartesi 15:49

SELÇUKLU`DA DÜNYA İKİNCİSİNE ÖDÜL

A
A
A
SELÇUKLU`DA DÜNYA İKİNCİSİNE ÖDÜL

Dünya Tekvando Şampiyonasında ikinci olan Selçuklu Belediyespor Kulübü sporcusu Dürdane Altunel, Selçuklu Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay tarafından altınla ödüllendirildi.
Mısır`da düzenlenen Gençler Dünya Tekvando Şampiyonasında gümüş madalya alarak dünya ikincisi olan Dürdane Altunel, Mart ayında İspanya`da yapılan turnuvada da ikincilik kürsüsüne çıkmıştı. Selçuklu Belediyespor Kulüp Başkanı Selçuk Aksoy ve Selçuklu Belediyespor kulübü yöneticileri, Dürdane Altunel ile ailesi ve antrenör Ali Armağan, Selçuklu Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay`ı makamında ziyaret etti.
Ziyarette konuşan Selçuklu Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, tekvandocu Altunel`i kutlayarak, Selçuklu Belediyespor Kulübü sporcularının elde ettiği başarıların spora yaptıkları yatırımları anlamlı kıldığını söyledi. Başkan Altay, ``Selçuklu Belediyesi olarak spora büyük yatırımlar yapıyoruz. Geçtiğimiz yıl yaptığımız 5 spor salonu Spor Bakanımız Suat Kılıç tarafından hizmete açıldı. Bu yıl yine 10 spor salonu planlamıştık. 6 tanesinin ihalesi yapıldı ve kısa süre içinde temelini atacağız. Kalan 4 tanesi de gelecek yıl yapılmış olacak. Böylece 3 yıl içinde Selçuklu`ya 15 adet spor salonu kazandırmış olacağız. Ayrıca suni çim sahalarla ilçemizi donatıyoruz ve birçok alt yapı hizmeti Selçuklu Belediyesi tarafından giderilmiş oluyor`` dedi.
Başkan Altay, hizmetlerin tamamını Selçuklu Belediyespor`un başarısı ve ilçede sporun gelişmesi için gerçekleştirdiklerini, spor kulüplerinin 17 branşta 2 bin 500 lisanslı sporcu ile hizmet veren Türkiye`nin en büyük kulüplerinden birisi olduğunu kaydetti.
Başkan Altay ve Kulüp Başkanı Selçuk Aksoy, Dürdane Altunel ile antrenörü Ali Armağan`ı altınla ödüllendirdi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Göçmen kaçakçılığı organizatörlerine geçit yok İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 41 ilde son 2 hafta içinde göçmen kaçakçılığı organizatörleri ve düzensiz göçmenlere yönelik düzenlenen Kalkan-28 operasyonlarında 257 şüpheli göçmen kaçakçılığı organizatörünün yakalandığını açıkladı. Bakan Yerlikaya sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, 41 ilde son 2 hafta içinde göçmen kaçakçılığı organizatörleri ve düzensiz göçmenlere yönelik düzenlenen “Kalkan-28” operasyonlarında; 257 şüpheli göçmen kaçakçılığı organizatörü yakalandığını belirterek 59’unun tutuklandığını, 22’si hakkında adli kontrol kararı verildiğini, diğerlerinin adli işlemlerinin ise sürdüğünü belirtti. Yerlikaya, 2024 yılı içinde göçmen kaçakçılığı organizatörlerine yönelik toplam 6 bin 339 operasyon düzenledikleri bilgisini vererek bu operasyonlar sonrasında; 3 bin 924 göçmen kaçakçısının tutuklandığını, bin 693’üne ise adli kontrol kararı verildiğini kaydetti. Düzensiz göçle mücadelenin, tüm dünyada başlıca sorunlar arasında yer aldığına dikkat çeken Yerlikaya, "Biz göç yönetiminin tüm alanlarında olduğu gibi düzensiz göç ve göçmen kaçakçılığıyla mücadele ile sınır dışı süreçlerinin tamamında, hukuk, insan hakları ve medeniyet değerlerimizi referans almaktayız. İnsan kaçakçılığı yaparak, ülkemizi düzensiz göçün hedefi ve transit geçiş yolu haline getirmeye çalışan insan tacirlerine asla fırsat vermiyoruz. Ülkemizin her bölgesinde operasyonlarımızı kararlılıkla sürdürüyoruz" ifadesini kullandı. Bakan Yerlikaya şöyle devam etti: “Kalkan-28” operasyonları, Cumhuriyet Başsavcılıkları ile Emniyet Genel Müdürlüğü Göçmen Kaçakçılığıyla Mücadele ve Hudut Kapıları Daire Başkanlığı ve Göç İdaresi Başkanlığı koordinesinde; İl Emniyet Müdürlükleri Göçmen Kaçakçılığıyla Mücadele ve Hudut Kapıları Şube Müdürlüklerince; İstanbul, İzmir, Adana, Muğla, Çanakkale, Edirne, Nevşehir, Van, Erzurum, Kocaeli, Konya, Ağrı, Hatay, Kırklareli, Tekirdağ, Aydın, Bursa, Denizli, Erzincan, Gaziantep, Hakkari, Kayseri, Samsun, Batman, Afyonkarahisar, Ankara, Antalya, Balıkesir, Bingöl, Diyarbakır, Elazığ, Eskişehir, Manisa, Muş, Rize, Siirt, Trabzon, Şanlıurfa, Şırnak, Yalova ve Kilis’te düzenlendi. Operasyonları koordine eden Cumhuriyet Başsavcılıklarımız ile operasyonları gerçekleştiren kahraman polislerimizi ve Göç İdaresi Başkanlığımızın personelini tebrik ediyorum. Allah ayağınıza taş değdirmesin. Milletimizin duası sizinle."
Aydın Aydın’da şüpheli bebek ölümü iddiası: Aile hastaneden şikayetçi oldu Aydın’da bir süredir hizmet veren Özel Ege Liva Hastanesi’nde dünyaya gelen ikizlerden biri doğduktan 5 saat sonra hayatını kaybetti. Çocuğunun ihmal sonucu hayatını kaybettiğini iddia eden baba Mustafa Talat Güllüce, hastaneden şikayetçi olurken, çocuğun doktoru Uzm. Dr. Ramazan Topçu ise ‘ihmal’ iddialarını kabul etmediklerini belirtti. Hastanede yaşanan gerginliğin ardından Emniyet Müdürlüğü bölgeye polis ekibi sevk etti. Aydın’ın Efeler ilçesinde hizmet veren Ege Liva Hastanesi’nde Sevde - Mustafa Talat Güllüce çiftinin ikiz çocukları dünyaya geldi. Doğumdan yaklaşık 5 saat sonra ikizlerden birinin kalbi durdu. Çocuklarını sağlıklı bir şekilde kucaklarına aldıklarını, sevip emzirdiklerini ifade eden aile, ikizlerinden birinin ihmal sonucu hayatını kaybettiğini iddia ederek hastaneden şikayetçi oldu. Yaşanan olayın ardından hastanede muhatap bulamadıklarını, çocuğun ölümünün net bir şekilde açıklanmadığını belirten baba Mustafa Talat Güllüce, “Çocuk saat 15.00 civarında doğdu. Saat 17.00’ye kadar annesinin yanında hiçbir şeyi yok. Sonra birkaç inlemesinden dolayı, dediler ki, ‘Biz çocuğu yoğun bakıma alalım. Orada sadece bir oksijen verelim. Çocukta hayati bir tehlike yok. Nefes verelim. Kendiliğinden derin nefes alamıyor’ dediler. Çocuğu verdik, saat 17.00’den sonra yine 1 saat geçti ve 1 saat sonra, ‘Çocuğu annesinin yanına getirelim, orada emsin’ dediler. ’Nasıl durumu?’ diye sorduğumuzda, ‘Yüzde 50 oranında çocuğun herhangi bir semptomu yok. Yüzde 50 oranında da bu inlemesi geçti. Çocuk düzeliyor’ dediler. Bir saat sonra, ‘Çocuk sıkıntıda, sadece gözlem amacıyla biz başka hastaneye sevk edeceğiz’ dediler. Ondan sonra sevk işlemleri başladı. Yarım saat sonra doktor beni yukarıya çağırdı ve çocuğun kalbinin durduğunu söyledi. Neden kalbinin durduğunu sordum. Bana, ‘Bilemeyiz, ciğerine bir şey kaçmış olup nefes alamıyor olabilir’ dedi. ’Bize röntgen çekeceğiz, demiştiniz. Orada bir şey çıktı mı?’, diye sorduğumda ise cevap vermiyor. Sakinliğimi korudum ve sakin bir şekilde, ’Doktor bey bana bir açıklama yapın’ dedim. ’Bu çocuk niye öldü?’ diye sordum. Yine bir cevap yok. Ya siz doktorsunuz, siz bilmiyorsanız ben nasıl bileceğim bu çocuğun nasıl öldüğünü. Ya küçücük çocuğa otopsi mi yaptırayım ben?” diyerek çocuğunun ölümü hakkında bile düzgün bir açıklama yapılmadığını, ihmalden şüphelendiğini iddia etti. “Biz derdimizi kime anlatacağız?” Çocuklarının doğduktan 5 saat sonra "öldü" denilerek önlerine konulduğunu ifade eden baba Güllüce, “Başka çocuk doktoru çıkıyor, ‘Bu yeni doğan çocuk. Böyle şeyler olabilir’ diyor. Böyle şeyler olabilir de, çocuğun ilk başta hiçbir şeyi yokken, sonrasında nasıl böyle bir semptom olup da çocuk 5 saat içerisinde kalbi durup ölebilir? Biz bunu anlamıyoruz. Şu an hala daha hastanede kendimize bir muhatap bulamıyoruz. Sadece hemşireler ve bir tane güvenlik görevlisi var. Başka hiç kimse yok. Doktor yok, hastanenin sahibi yok. Biz derdimizi kime anlatacağız, kimden açıklama bekleyeceğiz, kendi içimizi nasıl soğutacağız? Sonuçta bu bir can. Benim çocuğum veya başka birisinin çocuğu. Can olması, başlı başına önemli bir husus. Olağanüstü bir durum oldu ve olağanüstü durumda bu hastane bütün her şeyiyle iflas etti. Bize ilk doğduğunda deseler ki, bu çocukta sıkıntı var, semptom var. Çok ümitlenmeyin. Biz de deriz ki, evet ikiz hamilelik, olabilir diyebiliriz yani. Sonuçta bu yeni doğan bir çocuk ama çocuk sapasağlam, çocuk annesini emiyor. Çocuk nefes alıyor, çocukta hiçbir şey yok ama çocuk 5 saat içerisinde, ‘Kalbi durdu ve öldü’ denip bizim önümüze konuluyor. Biz şaşkınlık içerisindeyiz. Bir muhatap bulamıyoruz. Biz bu hastaneden şikayetçi olacağız. Özellikle İl Sağlık Müdürlüğü’nden, Sağlık Bakanlığı’ndan bu hastanenin yeterliliği adına bir müfettiş göndermelerini ve teftiş etmelerini istiyoruz” şeklinde konuştu. “Ailenin ihmal iddialarını kabul etmiyoruz” Yaşanan olayın ardından açıklama yapan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Doktoru Uzman Doktor Ramazan Topuz, gereken tüm müdahaleleri yaptıklarını belirterek, “Bugün talihsiz bir olay yaşandı. Fakat çocuk prematüre. Erken doğum hikayesi mevcut. Ailenin, ihmal iddialarını kabul etmiyoruz. Saat 18.00’de ilk inlemesi olduğunda, ben babasına bizzat anlattım. Örnekleme verdim. Çünkü çocuklar 37 haftanın altında doğduğunda prematüre olarak kabul ediliyor. 35 hafta artı 5 günlük çocuk. Yani yeterli akciğerler gelişmiyor. Ondan dolayı sevkini düşündük ama o arada çocuk aniden kötüleştiği için çocuğu canlandırma programına aldık. Ona da yanıt vermeyince çocuğu ex olarak kabul ettik” ifadeleri kullandı.