ASAYİŞ - 22 Eylül 2024 Pazar 08:09

Elazığda trafik kazası: 4 yaralı

A
A
A
Elazığda trafik kazası: 4 yaralı

Elazığ’da otomobilin aydınlatma direğine çarpıp ters döndüğü kazada, 4 kişi yaralandı.


Kaza, merkez Malatya Caddesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, 06 BA 5989 plakalı otomobil, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu aydınlatma direğine çarparak ters döndü. Kazada, 4 kişi yaralandı. Haber verilmesi üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Yaralılar, ambulanslarla kentteki hastanelere kaldırılarak tedavi altına alındı.


Polis ekipleri olay yerinde inceleme yaptı.



Elazığda trafik kazası: 4 yaralı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te havaların serinlemesiyle balık satışları arttı Gastronomi şehri Gaziantep’te son yıllarda artan balık tüketimi esnafı memnun ederken özellikle son zamanlarda artan tavuk ve et fiyatları vatandaşların balığa yönelmesine neden oldu. Denizlerde 20 gün önce başlayan balık avı sezonunda Karadeniz’de ve Ege’de balıkçıların ağlarına takılan çeşit çeşit balıklar Gaziantep’te balıkçı esnafının tezgahlarını süsledi. Balık avı sezonunun 1 Eylül’de başlamasının ardından Karadeniz’den ve Ege’den getirilen çeşit çeşit balıklar tezgahlardaki yerini alıyor. Son günlerde bol miktarda palamutun yanı sıra az da olsa ağlara takılan hamsileri tezgaha koyan esnafın, sezon yeni başlamasına rağmen satışlardan memnun kaldığı görüldü. Hamsi, palamut, istavrit ve lüfer başta olmak üzere balıkçı esnafının tezgahını dolduran balık çeşitleri hem balıkçı esnafının hem de vatandaşların yüzünü güldürdü. Tezgahlardaki balık çeşitlerinin fiyatları 150 liradan başlarken çeşidine ve kalitesine göre fiyatlar daha da yükseliyor. Sezonun açılmasıyla birlikte Gaziantep’teki Balık Hali’nde tezgahları süsleyen balıkta bu yıl fiyatların geçen yıla göre daha düşük olması bekleniyor. Hayvansal protein kaynağı olarak önemli bir yere sahip olan balık, içerdiği Omega 3 gibi çoklu doymamış yağ asitleri bakımından da oldukça zengin bir gıda olarak biliniyor. Özellikle sağlıklı beslenmek için balığı tercih eden vatandaşlar, havalar sıcak olmasına rağmen balık alabilmek için halin yolunu tutuyor. Satışlardan memnun olduklarını söyleyen esnaf, havaların soğuması ve yağmurun yağmasıyla birlikte bu yıl daha da verimli bir sezon olacağını düşünüyor. Esnafa göre sezon şimdilik büyük umut verse de ilerleyen günlerde daha net bir tablo ortaya çıkacak. Türkiye’nin balık üretimi ve tüketiminde ön sıralarda yer alan Gaziantep’te balık fiyatları da geçtiğimiz aya göre yarı yarıya düştü. Pazarlardaki tezgâhlarda balıkların fiyatları düşünce vatandaşlar kırmızı ve beyaz et yerine balığı tercih etmeye başladı. Tezgahlarını taze ve bol çeşit balıklarla şenlendiren balıkçı esnafı, yaklaşık 20 çeşit balıkla açtıkları sezon sonrası balık çeşitlerinin yağışların başlamasıyla daha çok arttığını ve fiyatının da düştüğüne dikkat çekti. Havaların serinlemesiyle balığa olan talebin artmaya başladığına dikkat çeken esnaf, sofralarda kırmızı et ile yapılan yemeklerin yerini mevsim balıkları olan sardalye, palamut, istavrit ve hamsinin aldığını belirtiyor. Havaların soğumasıyla birlikte çeşitliliğin artacağını ve fiyatların daha da düşeceğini ifade eden esnaf, kasım ayının sonlarına doğru balık bolluğunun artacağını da vurguluyor. Esnaf Hasan Durmaz, bu yıl balığın bol olduğunu belirterek, balık bolluğundan dolayı fiyatların uygun olduğunu ifade etti. Gastronomi şehri Gaziantep’te et ve tavuğun yanı sıra balık tüketiminin de artmaya başladığını ifade eden Durmaz, balık satışlardan memnun olduklarını ve havaların soğumasıyla birlikte bu sene daha da verimli bir sezon olacağını söyledi. “Balıkta olan vitamin tavuk ve ette yoktur” Gaziantep esnafı olarak sezona iyi başladıklarını belirten Durmaz, “Esnaf olarak satışlardan memnunuz. Balıklarımız günlük taze olarak geliyor. Karadeniz başta olmak üzere deniz olan bölgelerden balıklarımız taze olarak geliyor. Hamdolsun müşterimiz de var. Balığa talep çok. Çünkü balık daha fazla omega 3 taşıyor. Balıkta olan vitamin tavuk ve ette yoktur” dedi. “Havaların soğuması ve yağışların başlamasıyla balık satışları da artacak” Sezon yeni olmasına rağmen her çeşit balığın geldiğini belirten Ali Tekin, “Satışlardan memnunuz. Halkımızın balığa rağbeti çoğaldı. Herkes balığa alıştı. Bu sene hamsi, istavrit, lüfer ve diğer çeşit balıklarımız bol olacak. Fiyatlarımız da geçen seneye göre bu sene balık bol olduğu için daha uygun gidiyor. Bundan dolayı halkımızda balığa rağbet gösteriyor. İlerleyen günlerde fiyatlar daha da düşecek. Çünkü balık çoğalacak. Havaların soğuması ve yağışların başlamasıyla balık satışları da artacak” şeklinde konuştu. “Havalar biraz daha serinlerse fiyatlar düşer” Gaziantep halkının son zamanlarda balığa yönelmeye başladığını belirten Ufuk Yıldırım, “Balık sezonu 1 Eylül itibariyle açıldı. Havalar biraz sıcak gidiyor ama satışlarımızda biraz hareketlilik var. Hareketlilik balık çeşitlerine de yansıdı. Şu an fiyatlar biraz yüksek ama ilerleyen aylarda düşecektir. Vatandaşlar balık alıp pişirtiyor. Tava ve ızgara yapıyoruz. Havalar biraz daha serinlerse fiyatlar düşer, hareketlilik daha da artacak. Şu anda satışlardan memnunuz ve işlerimizde iyi gidiyor” diye konuştu.
İstanbul Uzmanlar uyarıyor: “Polikistik over sendromu kadın yaşamının her dönemini etkiliyor” Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Buyru, “Polikistik over sendromu, kadın hayatının her evresinde sorunlara yol açabilen, tüm sağlığı yakından ilgilendiren bir tür endokrin bozukluk. Sadece üremeyle ilgili problemlere yol açmıyor, genç kızlıktan menopoza kadar bir takım sağlık risklerini de beraberinde getiriyor” bilgisini verdi. Öte yandan Buyru, sendromu kontrol altına almanın en etkili yolunun kilo vermek olduğunu vurguladı. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Faruk Buyru, polikistik over sendromunun, kadın hayatının her evresinde sorunlara yol açabilen, tüm sağlığı yakından ilgilendiren bir tür endokrin bozukluk olduğunu ifade etti. Sendromun sadece üremeyle ilgili problemlere yol açmadığını vurgulayan Buyru, genç kızlıkta kilo almayla ilgili problemlerin ortaya çıkmasına yol açtığını belirtti. Prof. Dr. Buyru, sendromu yaşayan genç kızlarda, erkeklik hormonlarındaki artışa bağlı olarak tüylenme, saç dökülmesi, ciltte yağlanma ve sivilcelerin daha sık görüldüğünü aktardı. Öte yandan Buyru, sendromu kontrol altına almanın en etkili yolunun kilo vermek olduğunu vurguladı. “Polikistik over sendromu olan kadınlar hamilelikte de problem yaşayabilir” Sendromun, hamilelikte de sağlık sorunlarına yol açtığını belirten Buyru, “Polikistik over sendromlu kadınlarda gebeliğe bağlı şeker hastalığı, tansiyon yüksekliği gibi problemler daha sık karşımıza çıkıyor. Bunların da kilo kontrolüyle, beslenmeyle, bazı destek tedavileriyle, ilaçlarla ortadan kaldırılması söz konusu olabiliyor” ifadelerini kullandı. “Polikistik over sendromu menopozda da sağlığı tehdit ediyor” Sendromun, önlem alınmadığı takdirde menopoz döneminde de sağlık sorunlarına yol açabileceğine dikkat çeken Buyru, “Rahim içinde kalınlaşma, rahim içi kanserinde artış, kalp damar hastalıkları riskinde artış, şeker hastalığında artış ve kadının genel sağlığını tehdit eden problemler olarak karşımıza çıkabiliyor” ifadelerini kullandı. “Polikistik over sendromumun ortaya çıkışında insülin direncinin rolü var” Prof.Dr. Buyru, polikistik over sendromu olan kadınların yarısında insülin direnci olduğunu kaydetti. Yapılan çalışmaların, hastalığın ortaya çıkışında insülin direncinin rolünün olduğunu gösterdiğini aktaran Buyru, zayıf olan polikistik over sendromu hastalarında da insülin direnci görülebildiğini ifade etti. Kilo verildiği takdirde ileriki yıllarda ortaya çıkabilecek sağlık risklerinin de önüne geçilebileceğini vurgulayan Buyru, “Rahim içi kanseri, şeker hastalığı, kalp hastalıkları riskindeki artışı da bu yaşlarda alınacak önlemlerle ortadan kaldırmak ya da riski azaltmak söz konusu olabiliyor. Kadın üreme çağına gelip çocuk sahibi olmak istediğinde yine adet düzensizliği, yumurtlama problemine bağlı olarak gebe kalamama gibi problemlerle karşımıza çıkabiliyor. Bu durumda da çocuk isteği olmasa dahi adetlerini düzenlemek, rahim içi kanseri riskini azaltmak açısından önemli. İnsülin direncine karşı egzersiz, beslenme biçiminde değişiklik gibi önlemler almak gerekiyor. Polikistik over sendromlu hastalar hormon bozukluklarından dolayı çok da kolay kilo veremiyor. Bu durumda bir takım ilaçlar devreye girebiliyor. Doğurganlık çağında eğer kilo problemine polikistik over sendromu eşlik ediyorsa kilonun yüzde 5’ini vermek bile çok önemli olabiliyor. Yani 80 kilo bir kadın, 4-5 kilo vererek adetlerini düzene sokabiliyor, gebe kalabiliyor, yumurtlama problemleri ortadan kalkabiliyor” dedi. “Polikistik over sendromu olanlar tedavi ile hamile kalabilir” Polikistik over sendromu olanların tedavi ile hamile kalabildiğini belirten Buyru, “Çocuk sahibi olmak isteyen çiftler arasında tedavisi en yüz güldürücü olanlar polikistik over sendromu olanlar. Çünkü gebe kalma şansı ağızdan alınan ilaçlarla ya da iğnelerle çok yüksek olabiliyor. Hatta sadece kilo vererek bile gebe kalmasını sağlamak mümkün. Tüp bebek yapıldığında çok fazla sayıda yumurta elde edip gebe kalma şansını arttırmak mümkün” bilgisini verdi.
Ankara ASO’dan ‘Sanayi Devlet Destekleri Rehberi’ Ankara Sanayi Odası (ASO), sanayi işletmelerinin devletin farklı kurumları tarafından verilen destek ve teşviklerden en etkin şekilde faydalanabilmesi için ‘Sanayi Devlet Destekleri Rehberi’ hazırladı. ASO Başkanı Seyit Ardıç, “Tüm işletmelerin bu desteklerden en üst düzeyde faydalanabilmeleri için bir başvuru kaynağı olarak tasarlanmıştır” dedi. Devletin farklı kurumları tarafından ihracatçı firmaları ve girişimcilere verilen destek ve teşvikler, Ankara Sanayi Odası’nın hazırladığı “Sanayi Devlet Destekleri Rehberi”nde bir araya getirildi. KOBİ’lerden büyük ölçekli işletmelere ve girişimcilere kadar geniş bir kitleye hitap eden rehberde, devlet destek ve teşvikleri detaylı bir şekilde analiz edildi. Rehberde; İhracat Destekleri, Türk Eximbank Destekleri, Organize Sanayi Bölgeleri Destekleri, İstihdam Destekleri, Yatırım Teşvik Uygulamaları, TÜBİTAK Sanayi Destekleri, Yeşil Dönüşüm Destekleri, Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Teşvikleri, Ar-Ge Destekleri ve HIT-30 Yüksek Teknoloji Teşvik Programı olmak üzere 10 ana başlık altında destek ve teşvikler detaylı bir şekilde analiz edildi. Kapsam, başvuru yeri, destek unsurları gibi firmaların bu desteklere kolay erişimini sağlayacak stratejik bilgilerin yer aldığı rehber, işletmelerin güncel bilgiye erişimlerini kolaylaştırmayı ve başvuru süreçlerini anlamalarını sağlayarak, faydalanma oranlarını artırmayı amaçladı. “Ülkemizin ekonomik kalkınmasına katkı sağlayacak” ASO Başkanı Seyit Ardıç, sanayinin gelişimine ve ihracatın artırılmasına verilen önemin bir yansıması olarak hazırlanan rehberin, üye sanayicilerin ve Türkiye’nin ekonomik kalkınmasına katkı sağlayacağını söyledi. Ankara’nın 13 Organize Sanayi Bölgesi, 153 Ar-Ge Merkezi, 37 Tasarım Merkezi ve 13 Teknoloji Geliştirme Bölgesi ile güçlü bir sanayi altyapısına sahip olduğunu belirten Başkan Ardıç, “Ankara’nın ihracat rakamları 12 milyar dolara ulaşmış durumda ve bu başarıyı daha ileriye taşımak için bölgesel ve küresel hedeflerimiz doğrultusunda çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Hazırladığımız bu rehber kapsamında Ankara’daki firmalarımıza katkı sağlayacağına inandığımız devlet destekleri detaylıca incelenmiş ve farklı kurumlarca verilen desteklerin kapsamlı bir analizi yapılmıştır” ifadelerini kullandı. “Tüm işletmeler için bir başvuru kaynağı” Sanayinin küresel rekabet gücünü artırmak ve sürdürülebilir ekonomik büyümeyi desteklemek amacıyla sunulan devlet desteklerinin, firmaların uluslararası pazarlarda daha güçlü bir konuma gelmeleri için kritik bir öneme sahip olduğuna dikkat çeken ASO Başkanı Ardıç, “Rehberimiz, ihracat yapmakta olan veya ihracata başlamak isteyen tüm işletmelerin, KOBİ’lerin, büyük ölçekli firmaların ve girişimcilerin bu desteklerden en üst düzeyde faydalanabilmeleri için bir başvuru kaynağı olarak tasarlanmıştır” dedi. ASO Başkanı Ardıç, devletin farklı kurumları tarafından sunulan desteklerin detaylı analizinin yapılarak, sanayicilere sistematik bilginin sunulduğu Sanayi Devlet Destekleri Rehberi’nin, Ankara’daki ve Türkiye’nin dört bir yanındaki firmaların devlet desteklerinden en etkin şekilde faydalanabilmesi amacıyla hazırlandığını belirtti.