GÜNDEM - 15 Ocak 2025 Çarşamba 09:46

CHP’li İzmir Belediyesinin okul inşaatı krizi: Depremi yaşayan Elazığ’daki okul inşaatı 10 milyon lira zararla yarım kaldı

A
A
A
CHP’li İzmir Belediyesinin okul inşaatı krizi: Depremi yaşayan Elazığ’daki okul inşaatı 10 milyon lira zararla yarım kaldı

Elazığ’da 24 Ocak 2020 depreminde hasar gören Atatürk Lisesinin yeniden inşası, İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından başlatılan projede ödeme yapılmaması nedeniyle yarım kaldı. 62 milyon lira bedelle ihale edilen okulun inşaatı, yüklenici firmanın 10 milyon lira zarar etmesi sonucu durdu. Firma sözleşmeyi feshedip mahkemeye başvururken Kamu İhale Kurumu tarafından bir yıl süreyle ihalelere katılma yasağı getirildi. Depremzedelere umut olan okulun inşaatının tamamlanabilmesi için belediyeden açıklama ve destek bekleniyor.


Elazığ’da 24 Ocak 2020 depreminde hasar gören Atatürk Lisesinin yeniden yapımına yönelik İzmir Büyükşehir Belediyesinin başlattığı proje, ödemelerin yapılmaması nedeniyle yüklenici firma tarafından durduruldu. 62 milyon 62 bin lira bedelle ihale edilen ve 32 derslikli olarak planlanan okul inşaatı, ödeme krizinin ardından yarıda kaldı. Yüklenici firma, yaklaşık 10 milyon lira zarar ettiğini belirterek sözleşmeyi feshetti ve süreci mahkemeye taşıdı. Projenin ihalesini kazanan Zanew İnşaat ve Arin Yapı iş ortaklığı, inşaata başladıktan sonra, İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından hak edişlerinin ödenmemesi nedeniyle zorluklarla karşılaştı. Firma yetkilileri, ’’Paralarımız olmadığını söylediler, ödemeler yapılamaz dediler. Biz buna rağmen işe devam ettik, ancak süreç uzadı. Noterden ihtarname göndererek alacaklarımızın ödenmesini talep ettik ama geri dönüş alamadık’’ ifadelerini kullandı.


Yüklenici firma, alacaklarını tahsil etmek amacıyla icra takibi başlatırken, İzmir Büyükşehir Belediyesi mahkeme yoluyla bu takibe itiraz etti. Ayrıca, Kamu İhale Kurumu, Zanew İnşaat ve Arin Yapı iş ortaklığına bir yıl süreyle ihalelere katılma yasağı getirdi. Firma yetkilileri, bu kararı haksız bularak iptal edilmesi için Ankara İdare Mahkemesine başvurdu. Firma yetkilileri, projeye yaklaşık 10 milyon lira harcadıklarını, ancak hiçbir yetkilinin projeyle ilgilenmediğini savundu. Firmanın yönetim kurulu başkanı Abdullah Demirci, ’’CHP’li milletvekilleri ve heyetler Elazığ’a gelirken diğer okulları ziyaret ediyor, ancak bu okulun akıbetini soran yok. Biz burada mağduruz ve bizi kimse dinlemiyor’’ diyerek yetkililere çağrıda bulundu.



’’Herhangi bir sonuç alamadık’’


Yüklenici firma olan Arin Yapı ve Zanew İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Demirci, ’’2023 yılında ihalesi yapılan bu okula başladık ve işimize devam ettik. Birinci ve ikinci olan 10. ve 11. hak edişlerimizi İzmir Büyükşehir Belediyesi İzbeton’a gönderdiğimiz zaman paralarının olmadığını ve ödemeyi şimdilik yapamayacaklarını söylediler. Buna rağmen biz işimizi devam ettirdik ve kış şartlarında inşaatımızı durdurduk. Bu süre zarfında kendileri, seçim olduğunu ve seçimden bu işi çözeceklerini söylediler. Seçim olduktan sonra maalesef bu işi çözemediler, paralarımızı ödeyemediler. Bunun akabinde biz de kendilerine noterden ihtarname atarak bu alacaklarımızın ödenmesi ve ilerdeki iş programımızdaki ödenek dilimlerinin belirlenmesi istediğimiz halde bize bir dönüş olmadı ve cevap vermediler. Bununla ilgili olarak biz de ikinci ihtarnamemizde bu işi feshettiğimizi kendilerine bildirdik. Akabinde arabulucu avukatlık bürosuyla uzlaşmaya gittik maalesef herhangi bir sonuç çıkaramadık’’ dedi.



’’Bilgimiz olmadan suçluymuşuz gibi yasak getirdiler’’


Belediyenin 15 Ağustosta kendilerine ihtarname göndererek işi feshettiklerini belirttiklerini kaydeden Demirci, ’’Biz de kendilerine içeride bulunan alacaklarımızı icra takip başlattık. Kendileri de bu icra takibine mahkeme kararıyla itiraz ettiler. Bizim içeride bulunan teminatlarımızı nakliyeye çevirmeleri ve teminat mektuplarımızı yakmak istediler. Bize tekrardan mahkeme kararı çıkararak bu teminatların yakılamayacağını, nakliyeye çevrilemeyeceğini ve mahkeme sürecinin devam etmesinden dolayı kendilerine tebliğ edildi. Zararımızdan dolayı bir dava daha açmış bulunmaktayız. Kendileri de 1 Ağustosta Kamu İhale Kurumundan Arin Yapı ve Zanew iş ortaklığına bir yıl ihalelere yasak vermişlerdi. Burada verilen bu kararı esefle kınıyorum. Bizim bilgimiz olmadan ve suçluymuşuz gibi bize bir de bu yasağı getirdiler. Biz de buna karşılık olarak Ankara İdari Mahkemesine kararı durdurmak için dava açtık. Şu an mahkeme kararını bekliyoruz. Burada bulunan bir enkazı bu kadar CHP’li milletvekilleri, heyetleri Elazığ’a gelirken ve diğer okulları gezerken neden bir gün gelip de burada bu okulun akıbetini soran olmuyor. Burada art niyet olduğunu ve hiç kimsenin bu okulla ilgilenmek istemediğini düşünüyorum. Biz burada mağduruz ve bizi kimse dinlemiyor. Buradan Elazığ’daki tüm bürokratlara çağrıda bulunmak istiyorum, lütfen elbirliğiyle gelin şu enkazı ortadan kaldıralım. Buraya yaklaşık 10 milyon lira para harcadım’’ diye konuştu.



CHP’li İzmir Belediyesinin okul inşaatı krizi: Depremi yaşayan Elazığ’daki okul inşaatı 10 milyon lira zararla yarım kaldı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Farklı renk ve kültürlerden insanlar Türkçe’yi, SAMEK’le öğreniyor Sakarya Büyükşehir Belediyesi, Karasu SAMEK’te açtığı “Yabancılar için Türkçe” dersleriyle farklı ülkelerden gelen misafirlere Türkçe’yi öğreterek farklı kültürler arasında güçlü bir bağ oluşturuyor. Farklı renk ve mozaiklerden insanlar Türkiye’yi Türkçe öğrenerek daha yakından tanıyor. Sakarya Büyükşehir Belediyesi, Sanat ve Meslek Edindirme Kursları (SAMEK) sayesinde dil ve kültür arasında güçlü bir bağ kurarak, yabancıların toplumsal uyumunu ve iletişimini güçlendiriyor. Karasu SAMEK’te farklı ülkelerden gelen vatandaşlara yönelik gerçekleştirilen “Yabancılar için Türkçe” dersleriyle farklı kültürlerin Türkçe ile birleştiği, bir arada kaynaştığı özel bir ortam sunuluyor. Bu derslerde Azerbaycan, Rusya, Ukrayna, Fas, Özbekistan ve Suriye’den 30 yabancı uyruklu vatandaşa okuma-yazma ve konuşma ağırlıklı Türkçe eğitimi veriliyor. Farklı renklerden, kültürlerden, mozaiklerden insanlar Türkiye’yi SAMEK’le tanıyıp seviyor. Kursiyerlerden Özbekistan vatandaşı Meliha Kari, “Başlangıçta hiçbir şey anlamıyordum ve çok zorlanıyordum. Şimdi ise Türkçe konuşabiliyor ve anlayabiliyorum. Bu kurs bize çok yardımcı oluyor. İyi ki bu kursa katıldık. Türkçemizi geliştirme fırsatımız oldu” dedi. Azerbaycan vatandaşı Sabila Çiulmamedova ise, “Dillerimiz çok yakın olmasına rağmen, farklı kelimeler kullanıyoruz. Buraya geldikçe Türkçeyi daha iyi konuşabilmeyi başardım. Azericeden Türkçeye çeviri yapabiliyorum. Hocamız her zaman bize yardımcı oluyor ve anlamadığımız konuları açıklıyor. Farklı ülkelerden gelen insanlarla birlikteyiz. Bu süreçten çok memnunum ve teşekkür ediyorum” diye konuştu Karapapak Türkü Elman Çiulmamedova, “Karapapak Türklerindenim. Gürcistan’da doğdum ve Rusya’da yaşadım. Zamanla Türkçeyle ilgili birçok şeyi unuttum ancak bu kursa katıldıktan sonra her şeyi yeniden hatırlamaya başladım. Gerçekten çok mutluyum. Türkçe yazabiliyor, okuyabiliyor ve konuşabiliyorum. Daha önce hiç anlamıyordum. Bu kurs bana çok şey kattı” şeklinde konuştu. Eğitimlere aksatmadan katıldığını dile getiren Suriyeli Ayşe Albullah, “Önceden hiç Türkçe bilmiyordum ama şu anda yavaş yavaş öğreniyorum. Bu kurstan çok memnunum ve umarım Türkçemiz daha iyi olacak” ifadelerini kullandı. Türkçe öğretmeni Muhammet Dokuyaner ise, “Birçok farklı milletten insanın bu kursa başvurduğunu görmek bizi son derece mutlu etti. Karasu’da yaşayan çok sayıda farklı kültürden vatandaşımız var. Bu kursun açıldığını duyduklarında büyük bir heyecan ve mutluluk yaşadılar. Derse olan talep ve katılım oldukça yüksek. Öğrencilerimiz derse katılmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Burada, tam anlamıyla bir aile ortamı oluşmuş durumda. Biz onları seviyoruz, onlar da bizi seviyor” dedi. SAMEK’te ki okuma yazma dersleri, eğitim dönemi boyunca devam ediyor.
İstanbul Her üç çalışandan biri yan hak olarak özel sağlık sigortası istiyor ‘2024 Türkiye İnsan Kaynakları Raporu’ yayımlandı. Şirket yöneticileri ve İK profesyonelleri başta olmak üzere bin kişinin katılımıyla hazırlanan raporun sonuçları, her üç çalışandan birinin yan hak olarak sağlık sigortası, her dört çalışandan birinin ise yol-fatura desteği talep ettiğini ortaya koydu. İnsan kaynakları ve personel yönetim platformu Kolay İK, Türkiye’deki şirketlerin İK süreçlerindeki eğilimini analiz edip trendleri ortaya koymak üzere bir rapor hazırladı. ‘2024 Türkiye İnsan Kaynakları Raporu’ için düzenlenen araştırmaya şirket yöneticileri ve İK alanında çalışan toplam bin profesyonel katıldı. Şirketlerin İK uygulamalarını analiz eden ilk ve tek rapor olan çalışmada; ‘işe alım operasyonları’, ‘personel yönetimi’, ‘performans, çalışan iletişimi ve bağlılık’, ‘bordro, puantaj ve mevzuat’ ile ‘maaş, yan haklar ve çeşitlilik’ konuları değerlendirildi. Her yılın ilk ayında şirketlerin öncelikli gündemlerinden biri olan maaş zammının nasıl belirlendiği, platformun araştırmasında ortaya çıktı. Katılımcıların birden fazla kriteri işaretleyerek verdiği yanıtlara göre şirketlerin yüzde 74,9’u şirket bütçesini, 70,8’i asgari ücret zammını, yüzde 69’u ise performansı dikkate aldı. Her iki şirketten biri maaşları belirlemeden önce pazar araştırması yaparken yaklaşık üç şirketten biri ise çalışan taleplerini değerlendirdi. Danışmanlık alma oranı ise yüzde 3,3’te kaldı. Yan haklarda çalışanların öncelikleri gözetildi Maaşın ardından çalışanların en fazla önemsediği konulardan biri olan yan haklarda ise 2024 yılında yüzde 34,4 ile sağlık sigortası talebi ilk sırada yer aldı. Bunu yüzde 25,8 ile yol-fatura desteği, yüzde 19,9 ile eğitim-gelişim fırsatları izledi. Şirketlerin yüzde 53’ü yan hakları belirlerken çalışanların önceliklerini dikkate aldıklarını ifade ederken yüzde 17’si ise herhangi bir yan hak desteği sunmadığını belirtti. Şirketler yeni yetenek arayışında Özellikle pandemiyle birlikte mevcut yetenekleri elde tutmak ve yeni yeteneklere ulaşmak şirketler için daha da önemli bir hale geldi. Platformun raporuna göre de şirketlerin yüzde 72,7’si bu konuda çeşitli çalışmalar yürütüyor. En çok kullanılan yöntem sosyal medya platformlarından işveren markasını duyurmak olurken üniversite iş birlikleri, kariyer günleri ve fuarlar da şirketlerin henüz yolun başındaki gençlere ulaşma çabasına işaret ediyor. Her 100 şirketten 15’inin şirket içi referans programı, 13’ünün ise yetenek avcısı bulunuyor. Öte yandan şirketlerin yüzde 75,2’si işe alımda en çok LinkedIn gibi profesyonel kariyer platformlarını tercih ediyor. Şirket kariyer sayfası ikinci sırada yer alırken bunu referans programları ve sosyal medya takip ediyor. Çalışanların performansını yöneticilerin geri bildirimleri belirliyor Çalışanların gelişim alanlarını belirlemek, ortak hedeflerde uyumu sağlamak ve şirketin genel başarısını desteklemekte büyük önem taşıyan performans değerlendirme, rapora göre göz ardı ediliyor. Değerlendirmeye katılanların yüzde 43’ü performans değerlendirme yapmadıklarını belirtirken değerlendirme yapmayanların da yüzde 29’u çalışan performansını yöneticilerin geri bildirimlerine göre belirliyor. Yönetici-çalışan görüşmelerini tercih edenlerin oranı ise yüzde 24. Çalışanların çoğu artık izin almak için İK’nın kapısını çalmıyor İş yapış şekillerini büyük ölçüde değiştiren dijitalleşmenin etkisi izin yönetiminde de görülüyor. Şirketlerin yüzde 62’si izin taleplerini ve geçmişini bir İK yazılımı üzerinden yönetirken yazılım kullanmayanlar Excel benzeri dijital tabloları veya fiziki dosyaları tercih ediyor. Ancak izin yönetimini dijitalleştirmeyen şirketlerin yüzde 30’u imza süreçlerinin, yüzde 16’sı da onay süreçlerinin karmaşıklığını dile getiriyor. Memnuniyeti artırmak için etkinlik düzenleniyor İş dünyasında rekabetin giderek yoğunlaştığı bu dönemde şirketler çalışanlarını elde tutabilmek, onların bağlılık ve memnuniyetlerini artırmak için farklı uygulamaları devreye alıyor. Buna göre 2024 yılında çalışan memnuniyetini artırmak adına yapılan çalışmaların ilk sırasında yüzde 78 ile şirket etkinlikleri geldi. Bunun yanında her 100 şirketten 56’sı eğitim ve gelişim fırsatları, 51’i yan haklar, 45’i teşvik ve ödüllendirme programları, 34’ü düzenli maaş iyileştirmeleri, 33’ü de terfi ve rotasyon imkanlarıyla memnuniyeti artırmaya odaklandı. “Şirketlerin başarısının merkezinde İK yer alıyor” Kolay İK CEO’su Çağlar Yalı, 2024 Türkiye İnsan Kaynakları Raporu’nun iş dünyasının değişen dinamiklerini anlamak için önemli bir rehber niteliği taşıdığını söyleyerek, “2017, 2018 ve 2022 yıllarında dijitalleşme odaklı İK raporları yayımlamıştık. Bu kez ise daha geniş bir perspektifle Türkiye İnsan Kaynakları Raporunu hazırladık. Çünkü insan kaynakları artık yalnızca bordro ve işe alım süreçleri değil, şirket kültüründen sürdürülebilir büyümeye kadar her alana dokunup şirketlerin stratejik başarısının merkezinde yer alan bir güç haline geldi. Biz de bu rapor ile insan kaynakları perspektifinden İK süreçlerinin nasıl şekillendiğini ortaya koyduk. Bu raporu her yıl düzenli olarak yayımlayarak hem insan kaynakları alanındaki gelişmeleri takip etmeyi hem de şirketlerin İK stratejilerine katkı sağlamayı hedefliyoruz” dedi.