GÜNDEM - 11 Ocak 2020 Cumartesi 14:18

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu: 'Rusya’nın Hafter’i ateşkese ikna etmesi gerek'

A
A
A
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu: 'Rusya’nın Hafter’i ateşkese ikna etmesi gerek'

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Libya'da ateşkes çağrısıyla ilgili, " Biz üzerimize düşeni yaptık. Sarraj yönetimi ortak açıklamayı desteklediklerini güçlü şekilde vurgulayan açıklamalar yaptı. Rus dostlarımızdan beklentimiz; iki devlet başkanının mutabık kaldığı gibi Hafter'i bu konuda ikna etmeleridir" dedi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Gana Dışişleri ve Bölgesel Entegrasyon Bakanı Shirley Ayorkoy Botchwey ile görüştü. İstanbul’da bir araya gelen Çavuşoğlu ve Botchwey daha sonra ortak bir basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısında iki ülke arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi konusunda açıklamalarda bulunan iki isim basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

“Sarraj yönetimi ortak açıklamayı desteklediklerini güçlü şekilde vurguladılar”

Libya’daki gelişmelere ilişkin soruları yanıtlayan bakan Çavuşoğlu, “8 Ocak’ta sayın cumhurbaşkanımızın ile Rusya devlet başkanı Putin bir araya geldiklerinde ikili ilişkilerin yanı sıra bölgesel gelişmeleri aldı. Libya konusunda iki devlet başkanı baş başa görüştükten sonra başkanlar ve bakanları olarak bir araya geldik. Aldıkları kararları bize ilettiler. Daha sonra Sergey Lavrov’la basın karşısında çıkarak ortak açıklama yaptık.

Bu gece itibariyle ateşkesin sağlanması konusunda iki devlet başkanı ortak çağrıda bulundu. Türkiye olarak biz tek meşru yönetim olarak Fayez Al Sarraj yönetimini ikna edecektik. Rusya tarafı da Hafter’i ikna edecekti. Biz üzerimize düşeni yaptık. Hemen Trablus’la temasa geçtik ve o akşam Sarraj yönetimi ortak açıklamayı desteklediklerini güçlü şekilde vurgulayan açıklamalar yaptı. Hafter tarafından dün basına yansıyan açıklamada tam tersi açıklamalar yapıldı” dedi.

“Libya’da kaosun devam etmesine sebep olan Fransa”

“Rus dostlarımızdan beklentimizi iki devlet başkanının mutabık kaldığı gibi Hafter’i bu konuda ikna etmeleri” diyen bakan Çavuşoğlu, “Burada bunu bozmaya çalışan bazı komşu ülkeler var. Avrupa’dan da zaten Fransa özellikle kendisinin içinde olmadığı her çabayı baltalamak için adeta çaba sarf ediyor. Bugün Libyada’ki durumun sorumlulardan bir tanesi kim, Fransa. Kaddafi döneminde orada de bombalamaları yapan da Fransa. Şimdi ise meşru olmayan bir yönetime silah dahil her türlü desteği veren Fransa. Libya’da kaosun devam etmesine sebep olan yine Fransa. Bir bakıyorsunuz Fransa AB’ye gidip Türkiye aleyhine karar alalım, Mısıra gidip Türkiye’yi eleştirelim. Sanki tüm olumsuz çalışmaları yapan onlar değil de bizmişiz gibi aleyhimize kararlar çıkartmaya çalışıyor. Bunların faydası yok. Burada Rusya bir aktördür.

Rusya ile Suriye konusunda da çok çabalar sarf ettik. Bizim burada Hafter’i yok saymamız da söz konusu değil. Hafter Libya’da bir aktör ama meşruiyeti yok. Hafter önce ateşkese riayet edecek sonra siyasi sürece gideceğiz. Ateşkes için her türlü yöntemi destekliyoruz. Biz üstlendiğimiz görevi sürdüreceğiz. Sonrasında da başarıyla gerçekleşecek bir siyasi süreç için ne gerekiyorsa yapacağız” dedi.

“İlan edilecek ateşkes inşallah kalıcı olur”

Bakan Çavuşoğlu, İdlip’teki gelişmelere ilişkin ise “Son zamanlarda artan gerginliğin ve rejimin saldırıların durdurulması ateşkesi konusunda mutabık kalınmıştı. Bu gece yarası itibariyle ateşkes açıklaması yapıldı. Umarım bu sefer kalıcı olur. Umarım Rusya rejimi kontrol altında tutabilir ve umarım rejimi siyasi çözümün tek çözüm olduğu konusunda ikna edebilirler. Askeri çözümle hiçbir yere varılmayacağını rejimin de anlaması gerekiyor. İlan edilecek ateşkes inşallah kalıcı olur” diye konuştu.

Yunus Emre Şeker


 

 

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul YTÜ’lü Öğrencilerden Norveç’e özel gemi tasarımı Yıldız Teknik Üniversitesi’nin (YTÜ) genç mühendisleri tarafından geliştirilen yenilikçi ve sürdürülebilir projeler, Türkiye’nin ‘Balıkçı Gemisi’ ihracatına katkı sağlıyor. Yarışma kapsamında Norveç’e özel gemi tasarımı yapan YTÜ’lü öğrenciler, özel ödül dahil tüm ödüllerin sahibi oldu. Dünyada balıkçılığın merkezi olarak bilinen Norveç için hazırlanan projeler Türkiye’yi dünyada temsil edecek. Birbirinden farklı tasarımların yer aldığı Gemi Yat ve Hizmetleri İhracatçıları Birliği’nin (GYHİB) düzenlediği ’13. Ulusal Gemi ve Yat Tasarım Yarışması’nda 35 öğrenci 14 proje ile yer aldı. ‘Balıkçı Gemisi’ dalında düzenlenen yarışmada YTÜ’lü öğrenciler, özel ödül dahil tüm ödüllerin sahibi oldu. Öğrencilerinin projeleri yenilikçi, “0” karbon, çevre dostu ve otonom özellikleriyle tüm rakiplerini geride bıraktı. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre Türkiye, 923 milyon 516 bin dolara ulaşan gemi yat ve hizmetleri ihracatında dünyada lider. En çok ihracat yapılan ülkeler arasında başı çeken Norveç’e özel genç mühendisler tarafından tasarlanan gemiler ise oldukça dikkat çekiyor. Sürdürülebilirlik çercevesinde hazırlanan ve dereceye giren projeler şu şekilde oldu: Birincilik ödülü “Freyr” projesine Birincilik ödülünü Yıldız Teknik Üniversitesi ve Maltepe Üniversitesi öğrencilerinin geliştirdiği “Freyr” projesi kazandı. Norveç’in çevreci balıkçılık politikalarına uygun olarak YTÜ öğrencilerinden Furkan Arıkan, Ramazan Toprak ve Nurseli Bayram tarafından tasarlanan ‘Freyr’ projesi, 2 bin 500 metreküplük geniş saklama kapasitesiyle dikkat çekiyor. Norveç somonu avcılığı ve işleme süreçlerinde verimliliği arttıran geminin temel işlevi ise somonların doğal ortamlarından modern ve yenilikçi balıkçılık yöntemleriyle avlayarak fabrikasında işleyip hazır hale getirmek. Karbon emisyonu sıfıra yakın düzeye indirildiği tasarım aynı zamanda yenilikçi ve balık dostu bir avlanma sistemine sahip. Tasarımıyla dalga direncini azaltarak yakıt tüketimini minimuma indiren gemi, çevre dostu teknolojileriyle bir adım öne çıkıyor. Balıkların taşınma süreci tamamen otonom Yıldız Teknik Üniversitesi öğrencileri sadece birincilikle değil, ikincilik ödülü ile de başarılarını ortaya koydu. ‘Aurora’ isimli projeleriyle YTÜ öğrencilerinden Furkan Kara, Furkan Coşkun ve Abdulkadir Turhan ekibi de ödüle layık görüldü. ‘Aurora’ projesi, LNG yakıt sistemi ve yenilenebilir enerji kaynaklarıyla donatılmış bir balıkçı gemisi olarak ön plana çıkıyor. Gemi üzerindeki rüzgâr türbini, güneş panelleri ve termoelektrik jeneratörler enerji verimliliğini artırırken işlenen balıkların dondurucu ambarlara taşınması süreci tamamen otomatik hale getiriliyor. Liman operasyonlarında kullanılan otonom robotlardan esinlenerek tasarlanan robotik sistemler, balıkları fabrika alanından dondurucu ambarlara asansörlerle taşıyor. Samandağ, operasyonel verimliliği artırıyor Operasyonlarının her aşamasında planlı avcılık yöntemlerini benimseyerek ekosistemi koruma misyonunu bir adım öteye taşıyan ‘Samandağ’ isimli proje ise yarışmanın üçüncüsü oldu. Yıldız Teknik Üniversitesi ve Maltepe Üniversitesi öğrencileri Mert Demirkoparan, Ali Fuat Bayram ile Yunus Emre Şenyurt tarafından geliştirilen tasarımda; balıklar güverteden alınarak tür ve boyutlarına göre ayrıştırılarak işlenip donduruluyor ve saklama için uygun hale getiriliyor. Operasyonel verimliliği arttıran özelliğiyle dikkat çeken proje, güvertenin her iki tarafında kullanılabilen hareketli kreyn ve su altı rovları, planlı avcılığın her aşamasında çevreye duyarlı bir yaklaşım sergiliyor. Otonom modüler kompakt raf sistemi ise ambarın baştan sona kadar depolama sürecini otomatikleştirerek operasyonel sürekliliği sağlarken iş gücünü en verimli şekilde kullanılmasına imkan tanıyor. Günlük 60 ton balık işleme kapasitesine sahip gemi Türk Loydu Özel Ödülü’ne “Dalay” isimli projesi ile Yıldız Teknik Üniversitesi ile Maltepe Üniversitesi öğrencileri Berat Yağmur, Asena Çataloluk, Meliha Nida Güler ve Sevcan Nur Karabıyık’a ödülleri takdim edildi. Gemi tasarımınında X-Bow gövde yapısı, su direncini azaltarak enerji verimliliğini artırırken dizel ve elektrikli 6 modlu hibrit motor sistemiyle sıfır emisyon hedefleniyor. Güneş enerjisinden elektrik üretmeye imkantanıyan özel cam panellerle donatılan gemi, trol avcılığında yenilikçi bir özellik taşıyor. Dalay, sahip olduğu entegre balık işleme fabrikasıyla da diğer gemilerden ayrışıyor. Günlük 60 ton balık işleme kapasitesine sahip olan bu fabrika, avlanan balıkları en son teknolojiyle işleyerek balıkların fabrika içinde modern şok cihazlarında hızla şoklanarak taze kalmasını sağlıyor. Yarışmada dereceye giren tasarımcılara, birincilik için 150 bin lira, ikincilik için 100 bin lira ve üçüncülük için 80 bin lira tutarında para ödülleri verilirken 2025 yılında gerçekleşecek tasarım yarışmasının konusu “24 Metre Altı Motorlu Yelkenli (Motorsailor) Tekne Tasarımı” olarak belirlendi.
Batman Çöpten aldığı çuvalla oynarken boğulma tehlikesi geçiren çocuğu vatandaşlar kurtardı Batman’da çöpten aldığı çuvalı oyun aracı olarak kullanıp içinde nefessiz kalan çocuk, vatandaşlar tarafından tesadüfen fark edilerek kurtarıldı. Meydan Mahallesi’nde bulunan kentin işlek caddelerinden Gülistan Caddesi’nde esnafın ürünleri içerisinden çıkarttıktan sonra çöpe attığı çuvalla oynayan çocuk ölümden döndü. Çocuğun ölüm kalım anları caddedeki bir iş yerinin güvenlik kamerasına anbean yansıdı. Görüntülerde caddedeki çöp kutusu yanına bırakılan çuvalı alan çocuğun çuvalla bir süre oynadıktan sonra kafasına geçirdiği, ardından dengesini kaybederek düştüğü ve çuval içerisinde debelenmeye başladığı görüldü. Cadde ortasında hareket eden çuvalı fark edince dükkanından koşarak çıkan esnaf Bünyamin Beyca, çuval içerisindeki küçük çocuğun nefessiz kaldığını ve boğulma tehlikesi geçirdiğini gördü. Çocuğu çevredeki diğer esnafın da yardımı ile çuvaldan çıkaran Beyca, çocuğun yüzünü yıkadıktan sonra nefes almasını sağladı. Kendine gelen çocuk, hızla koşarak evine gitti. Bünyamin Beyca, fark etmeselerdi çocuğun öleceğini söyledi. Beyca, "Bize gelen ürünleri çıkardıktan sonra çuvalları, kolileri çöpe atıyoruz. Bu sırada boş çuvalı gören çocuk çuvalla bir süre oynadıktan sonra başına geçirdi ve dengesini kaybettikten sonra düştüğünü gördükten sonra dükkandan çıkarak ona doğru koştum. Çuvalı kaldırdıktan sonra içinde çocuk olduğunu gördüm ve onu çıkardım. Biraz daha geç kalmış olsaydık çocuk hayatta olmayabilirdi. Çünkü çocuğun boğulma tehlikesi vardı. Onu çıkardıktan sonra su verdik, kendine geldi" dedi.
İstanbul "Hain" filmi 13 Aralık’ta vizyonda Fix360’ın yapımcılığını üstlendiği “Hain”, ihanetin gölgesinde, adaletin ve sadakatin sınandığı bir hikâyeyi beyazperdeye taşıyor. 2024’e damga vuracak yapımlar arasında yerini alması beklenen film, 13 Aralık Cuma günü sinemaseverlerle buluşuyor. Yılın iddialı yapımlarından biri olarak gösterilen “Hain”, 13 Aralık Cuma günü sinemaseverlerle buluşmaya hazırlanıyor. Fix360 Entertainment’ın yapımcılığını üstlendiği filmde, Haldun Dormen, Mustafa Alabora, Erkan Petekkaya, Yurdaer Okur, Meltem Beydilli, Ali Düşenkalkar, Itır Esen ve Zeynep Şarlıgil gibi usta isimler bir araya geliyor. Film, aksiyon dolu sahneleri ve izleyiciyi düşündüren derin mesajlarıyla dikkat çekiyor. Filmin galası usta oyuncuların katılımlarıyla gerçekleşti. Hain filmi Cuma günü vizyonda Sürükleyici hikâyesiyle izleyiciyi uluslararası bir casusluk dünyasının içine çeken “Hain”, çarpıcı karakterleri ve modern sinema teknolojileriyle harmanladığı sürpriz fantastik unsurlarıyla öne çıkıyor. Gerçeklik ve kurguyu bir araya getiren yapım, sinemaseverlere özel bir deneyim yaşatmayı hedefliyor. “Çok özel bir projeye imza attık” Haldun Dormen ile filmde oynamasından dolayı heyecanını dile getiren oyuncu Erkan Petekkaya, “Senaryosu çok özel bir film seyircileri bekliyor. Süper bir oyuncu kadrosuna sahip bir film. Benim için en özeli Haldun Dormen ile çalışmak. Hafızama kazınan bir çalışma oldu. Çekimlerde çok heyecanlandım. İnsan ustasının karşısında oynarken heyecanlanıyor. Çok güzel bir projeye imza atıldı. Cuma günü vizyona girecek. Beklerken tabii ki heyecanlanıyorum. Güzel bir çalışma yaptık çok fazla insanın izlemesini umut ediyorum. Fakat sinemaya ilgi biraz azaldı. Dilerim seyirciyi sinemalara toplayabiliriz. Umarım sinema sektörü eski günlerine döner” dedi. “Filmin vizyona girmesini sabırsızlıkla bekliyoruz” Filmin vizyona girmesini sabırsızlıkla beklediğini belirten oyuncu Haldun Dormen, “Ben uzun zamandır sinema filmi yapmadığım için çok heyecanlıyım. Çok güzel ve iyi insanlarla beraber çalıştık. Çok güzel bir film oldu. Çok iyi bir kadromuz var, bu filmin kötü olması imkansız. Cuma gününü sabırsızlıkla bekliyoruz” ifadelerini kullandı.
Erzurum Suriye’de yeni süreç ve Türk Çimento sektörüne etkileri Aşkale Çimento İcra Kurulu Başkanı ve TÜRKÇİMENTO Yönetim Kurulu Başkanı olan Fatih Yücelik, Suriye’de yeni süreç ve Türk Çimento sektörüne etkilerini değerlendirdi. Suriye’de Esad rejiminin devrilmesinin ardından, istikrar sürecine geçişte Türkiye’yi birçok noktada nelerin beklediği merak konusu. Bunların başında da gelişmelerin inşaat ve dolayısıyla çimento sektörüne olana etkileri geliyor. Aşkale Çimento İcra Kurulu Başkanı ve TÜRKÇİMENTO Yönetim Kurulu Başkanı olan Fatih Yücelik, Suriye’de yaşanan son gelişmelerin çimento sektörü açısından oluşabilecek etkilerini dile getirdi. “İnsanların acılarına hassasiyetle yaklaşılmalı” Söz konusu savaş, çatışma ve can kaybı olduğunda, üzüntünün diğer tüm duyguların önünde yer aldığını ve insanların acılarına hassasiyetle yaklaşılması ihtiyacı ile kelimeleri dikkatle ve özenle seçmek gerektiğini vurgulayan Yücelik, şu ifadelere yer verdi: “Suriye’de yaklaşık 14 yıl önce başlayan çatışma hali, sizlerin de bildiği üzere Esad rejiminin geçtiğimiz günlerde devrilmesiyle birlikte farklı bir evreye taşındı. Gün geçtikçe ve gerçek tablo açığa çıktıkça, yaşanmış acıların boyutu da insanı tarifsiz bir üzüntüyle baş başa bırakıyor. Ümidimiz bir iç savaş olmadan ya da terör unsurlarının kontrolü ele geçirmesine fırsat vermeden çatışmaların süratle sona ermesi, siyasi istikrarın ivedilikle sağlanması ve komşumuz Suriye’nin bir bütün olarak refah ve huzura erişmesidir” dedi “Üzerimize ne düşerse yapmaya hazırız” Türkiye başta olmak üzere, Suriye’deki siyasi istikrara destek sağlamak için komşu ülkelerin ciddi bir sorumlulukla hareket edeceğine inandıklarını vurgulayan Yücelik, “Bunun için de özel sektöre düşen görev ne ise, aynı hassasiyetle sürece yaklaşıyoruz. Süregelen çatışmalardan dolayı hemen hemen tüm bölgelerinde gerek alt yapı gerekse üst yapısında ciddi tahribatlara uğramış bir ülkenin toparlanabilmesi için de şüphesiz altyapısından başlayarak hızlı bir onarıma girebilmesi gerekiyor. İnsanların altyapı ve üst yapı hizmetlerine güvenli biçimde erişebilmesi, toparlanabilmenin öncelikli gerekliliklerinden biridir.” “İç piyasada hiçbir aksama olmadan ihtiyaç karşılanır” Türk çimento sektörünü yoğun bir dönemin beklediğini vurgulayan Aşkale Çimento İcra Kurulu Başkanı ve TÜRKÇİMENTO Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Yücelik, sözlerini şöyle sürdürdü: “Suriye’nin yapısal olarak yeniden toparlanması için yıllık yaklaşık 5 milyon ton civarında bir çimento ihtiyacı olacağını ve bunun uzun yıllara yayılmış şekilde devam edeceğini tahmin ediyoruz. Bu yeniden yapılandırma sürecinde uluslararası kuruluşların sağlayacağı finansal desteğin de büyük bir rol oynayacağını değerlendiriyoruz. Bu noktada, yıllık üretim kapasitesi 120 milyon tona ulaşmış olan ülkemiz çimento sanayisinin, iç piyasada hiçbir aksamaya da yol açmadan bu ihtiyacı karşılayabilmesi gayet mümkün.” “Kalite ve güvenlik her zaman ön planda” Kurumsallaşmış ve ürettiği ürünlerde kalite ve güvenliği ön plana alan bir anlayışa sahip aktörlerin sorumluluk bilinciyle hareket edebilmesinin altını çizen Yücelik, bu süreci kısa vadeli bir fırsatçılığa dönüştürmeye meyilli bir anlayışa da asla müsaade edilmemesi gerektiğini de vurguladı. Önümüzdeki günlerde çatışmaların seyrine dair daha net bir tablo ortaya çıkacağı ve ABD’de yeni seçilen Başkan Trump’ın görevi resmi olarak devralmasının ardından yepyeni bir sürece geçileceği öngörülüyor.
Çorum Çorum’da balıkçıların yeni yerinde çalışmalar tam gaz Çorum Belediyesi’nin tarihi şehir meydanı ikinci etap çalışması çerçevesinde, Saat Kulesi civarında faaliyet gösteren balıkçıların taşınması için hazırlıklar devam ediyor. Balıkçılar Çarşısı olarak belirlenen Bedesten yanındaki alana konteynerler kuruluyor. Çorum Belediyesi tarafından, Tarihi Şehir Meydanı ikinci etap çalışması çerçevesinde Veli Paşa Hanı’nın önünü açmak için bölgede bulunan balıkçıların da kaldırılması planlanıyor. Meydanı genişletme çalışması öncesinde balıkçıların mağdur edilmemesi amacıyla yeni satış yeri belirlendi. Balıkçı esnafı, yakın zamanda Recep Tayyip Erdoğan Caddesi üzerindeki merkez otobüs durağı karşısına kurulan Balıkçılar Çarşısı’na taşınmış olacak. Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın Balıkçılar Çarşısı olarak düzenlenen alanda incelemelerde bulundu. Çalışmalarla ilgili konuşan Başkan Aşgın, “Balıkçılar Çarşısı’nı Ocak ayında faaliyete geçirmeyi planlıyoruz. Saat Kulesi civarında bulunan balıkçı esnafımızı Bedesten yanında yaptığımız yerlere taşıyacağız. Bu alanın merkez otobüs durağına yakın olması, aynı zamanda önünde araç park alanın bulunması esnafımızın işini kolaylaştıracaktır. Şehri beraber yönetiyoruz dedik ve bunun da gereğini yaptık. Veli Paşa Hanı ve saat kulesi civarındaki balıkçı esnafımızı Ocak ayı içerisinde buraya taşıyacağız. 4 esnafımız burada hizmet vermeye devam edecek” dedi. Başkan Aşgın taşınma işlemlerinden sonra Veli Paşa Hanı ile Saat Kulesi arasında kalan alanın da meydana katarak tarihi yapının gün yüzüne çıkarılacağını sözlerine ekledi.