EĞİTİM
"Dünyanın En Etkili Bilim İnsanları" listesine KBÜ’den 18 akademisyen girdi 21 Eylül 2024 Cumartesi - 23:16:26 Stanford Üniversitesi tarafından hazırlanan "Dünyanın En Etkili Bilim İnsanları" listesinde Karabük Üniversitesinden (KBÜ) “Yıllık Etki” kategorisinde 12 akademisyen, "Kariyer Boyu Etki" kategorisinde 6 akademisyen yer aldı. KBÜ’den yapılan açıklamada, bilim dünyasında önemli başarılar elde eden Karabük Üniversitesinin, dünya çapındaki akademik başarılarıyla adını duyurmaya devam ettiği, "Dünyanın En Etkili Bilim İnsanları" listesinde yer alan KBÜ’lü akademisyenlerin, üniversitenin prestijini artırırken bilimsel gücünü de kanıtladığı belirtildi. Hollanda merkezli yayıncılık Elsevier tarafından yayımlanan listenin, kariyer boyu etki ve yıllık etki olmak üzere iki farklı kategoride değerlendirildiği ifade edilen açıklamada, "’Kariyer Boyu Etki’ ve ’Yıllık Etki’ olarak iki kategoride Elsevier veri tabanında yayınlanan listede, 22 anabilim dalı ve 174 alt bilim dalından dünyadaki bilim insanları yer aldı. Listenin oluşturulmasında; nitelikli yayın sayısı, yayınların yer aldığı derginin etkisi, patent sayısı, yapılan atıf sayısı, h-indeks, hm-indeks, makale sayısı, atıf alan makale sayısı ve yayımlandığı derginin etkisi gibi uluslararası ölçütler kullanıldı. Karabük Üniversitesinden ’Yıllık Etki’ kategorisinde; Prof. Dr. Engin Gedik, Prof. Dr. İlhan Ceylan, Prof. Dr. İsmail Esen, Prof. Dr. Kubilay Tekin, Prof. Dr. Mustafa Günay, Prof. Dr. Selhan Karagöz, Doç. Dr. Fatih Aydın, Doç. Dr. Mehmet Erdi Korkmaz, Doç. Dr. Muhammet Emre Turan, Doç. Dr. Okan Ünal, Doç. Dr. Samet Uslu, Doç. Dr. Satiye Korkmaz yer alırken, ’Kariyer Boyu Etki’ kategorisinde; Prof. Dr. İlhan Ceylan, Prof. Dr. İsmail Esen, Prof. Dr. Kubilay Tekin, Prof. Dr. Nizamettin Kahraman, Prof. Dr. Selhan Karagöz, Doç. Dr. Okan Ünal ’Dünyanın En Etkili Bilim İnsanları’ listesine girerek büyük başarı elde etti" denildi. KBÜ Rektörü Prof. Dr. Fatih Kırışık, Karabük Üniversitesinin büyük başarılarıyla bilim dünyasındaki yerini güçlendirmeye devam ettiğini belirtti. Son zamanlarda birbiri ardına gelen Türkiye ve dünya çapında büyük ödüller ve başarıların Karabük halkını, öğrencileri, akademik ve idari personelleri gururlandırdığını ifade eden Kırışık, "Uluslararası alanda adından söz ettiren Karabük Üniversitesi, bilimsel araştırma ve yayınlarla dünya çapında ön plana çıkmaktadır. ’Dünyanın En Etkili Bilim İnsanları’ listesine girmeyi başaran akademisyenlerimiz, Karabük Üniversitesinin akademik alandaki başarısını bir kez daha uluslararası alanda göstermiştir. Dünyanın en etkili bilim insanları arasında yer alan akademisyenlerimizi kutluyor ve başarılarının devamını diliyorum. Bilim merkezli öğrenci dostu üniversite vizyouE?Uonumuzla önemli başarılar elde etmeye devam edeceğiz" diye konuştu.
21 Eylül 2024 Cumartesi - 23:15 KBÜ’de ’’Psikiyatri Hemşireliği Eğitimi ve Uygulamasında Neredeyiz?" Çalıştayı Karabük Üniversitesi (KBÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü Psikiyatri Hemşireliği Anabilim Dalı ve Psikiyatri Hemşireleri Derneği iş birliği ile "Psikiyatri Hemşireliği Eğitimi ve Uygulamasında Neredeyiz?” Çalıştayı düzenlendi. KBÜ ev sahipliğinde 15 Temmuz Şehitler Konferans Salonu’nda düzenlenen çalıştayında, psikiyatri hemşireliği alanındaki eğitim ve uygulamaların mevcut durumunu değerlendirmek, güncel gelişmeleri paylaşmak ve geleceğe yönelik stratejiler belirlemek amacıyla sağlık alanında bilimsel çalışmalar yapan akademisyen, uzman ve araştırmacılar bir araya geldi. TÜBİTAK’ın 2223-B Yurtiçi Bilimsel Etkinlik Düzenleme Desteği kapsamında desteklenen çalıştayta psikiyatri hemşireliğindeki gelişmeler ve yenilikler ele alındı. Çalıştayın açılış oturumuna KBÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Solmaz, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsmail Ak, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Müslüm Kuzu, Dekan Yardımcıları Prof. Dr. Tarık Özmen ve Dr. Öğretim Üyesi Tuğba Güngör, Psikiyatri Hemşireleri Derneği Başkanı Doç. Dr. Gül Dikeç, Bilişim Teknolojileri Meslek Yüksekokulu Müdürü Öğretim Görevlisi Dr. Emrullah Demiral, akademisyenler, öğrenciler ve davetliler katıldı. Açılış oturumda konuşan KBÜ Rektörü Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Solmaz, Karabük Üniversitesi tarafından sağlık alanında yenilikçi yaklaşımlar geliştirmek amacıyla düzenlenecek olan Sağlık Bilimleri Festivali hakkında bilgiler vererek, “Üniversitemizde Tıp Fakültesi, Diş Hekimliği Fakültesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi ve Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu yer alıyor. Sağlık alanında güçlü bir ekibimiz var. Bunun için de ’SAĞLIKFEST’ diye bir festival düzenliyoruz. Lise, ön lisans, lisans, lisansüstü ve serbest kategorimiz var. Serbest kategoriye 18 yaşını geçmiş herkes başvurabiliyor. Gençlerimize daha fazla düşünme ve analiz etme bunun yanında çözüm üretme fırsatı vermek için SAĞLIKFEST’i düzenlemiş bulunuyoruz. Bu kategorilere SAĞLIKFEST’in tanıtımıyla ilgili materyallere sağlıkfest.org web sitemizden ulaşabilirsiniz. Festivalimize katılmanızı bekliyoruz. 6-7 Kasım’da coşkulu bir festival yapacağız; özel sektörün ve kamu kurumlarının katılımıyla güzel bir festival planlıyoruz. Hepinizi bu programa katılımlarınızdan dolayı hoş geldiniz diyor, tebrik ediyorum, teşekkür ederim" ifadelerini kullandı. Psikiyatri Hemşireleri Derneği Başkanı Doç. Dr. Gül Dikeç, "Daha önceki çalıştayların bize rehberlik ettiği bu çalıştayda aslında hem eğitimde hem de uygulamada ne aşamada olduğumuzu, değişen dünyada hangi değişikliklerin olduğunu ve neleri konuşmamız gerektiğini istişare etmek için sizlerle bir araya gelmek istedik. Kuşkusuz burada konuşacaklarımız, çalışmalarımız aslında hem yönetim kurulunun hem de komisyonlarımızın çalışmalarının daha sistematik bir hale gelmesini sağlayacak. Biz aslında bu çalıştayda hem eğitimde neredeyiz, neler değişti, gözden geçirmek; muhtemel müfredat değişiklikleri ya da lisans programlarının açılma sürecinde rehberlik etmek; bunun için de programlarımızın oluşturulan programların gözden geçirilmesi; yine uygulama içinde daha gerçekçi, daha ölçülebilir hedefleri gözden geçirmeyi istedik" dedi. Açılış konuşmalarının ardından Prof. Dr. Kadriye Buldukoğlu, “Ruh Sağlığı ve Psikiyatri Hemşireliği Eğitimimizin Benzerlik ve Farklılıkları Yönünden Değerlendirilmesi” başlığıyla bir sunum gerçekleştirdi. Sunumda, psikiyatri hemşireliği eğitiminin farklı üniversiteler arasındaki benzerlikleri ve farklılıkları analiz edildi ve geleceğe yönelik eğitim stratejileri üzerinde duruldu. Ardından Prof. Dr. Zekiye Çetinkaya Duman ve Prof. Dr. Nurhan Eren tarafından “Psikiyatri Hemşireliği Uygulamada Ne Hedefliyor? Ruh Sağlığı ve Psikiyatri Hizmetlerinde Hemşirelik Uygulamalarının Güçlendirilmesi Çalıştayı Sonuç Raporu ve Gelecek” konusu ele alındı. İki gün süren çalıştay, grup çalışmalarının sonuçlarının sunulması, ruh sağlığı ve psikiyatri hemşireliği uygulamaları üzerine yapılan değerlendirmelerle sona erdi.
21 Eylül 2024 Cumartesi - 23:12 KBÜ’lü öğrenciler finale kaldı Karabük Üniversitesinin (KBÜ) Safranbolu Türker İnanoğlu İletişim Fakültesi öğrencileri, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ve Aydın Doğan Vakfı tarafından düzenlenen 34. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Aydın Doğan "Genç İletişimciler Yarışması"nda finale yükseldi. Yarışmaya fotoğraf, mizanpaj, araştırma, haber ve röportaj dallarında başvuru yaparak finale yükselen öğrenciler arasında Gazetecilik Bölümünden Halil Tükenmez ve Uğur Balkan olurken Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümünden ise Bilal Bozkurt ve Merve Dülger yer aldı. Öğrencilerin projelerinde danışmanlık yapan öğretim üyeleri arasında Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümünde görev yapan Dr. Öğretim Üyesi Burak Türten, Gazetecilik Bölümünde görev yapan Dr. Öğretim Üyesi Faruk Aşlakçı ve Dr. Öğretim Üyesi Mesut Yılmaz yer alıyor. KBÜ Rektörü Prof. Dr. Fatih Kırışık, “Öğrencilerimiz, Genç İletişimciler Yarışması’nda finale kalarak üniversitemize bir gurur daha yaşattılar. Karabük Üniversitesi son zamanlarda art arda gelen başarılarla müthiş bir performans gösteriyor. Öğrencilerimiz, akademisyenlerimiz, idari personelimiz, bölümlerimiz, fakültelerimiz ve üniversitemiz başarılara, ödüllere doymuyor. Karabük Üniversitesi olarak dünyanın en iyi üniversitesi olma kızıl elmasıyla çalışmalarımızı artırarak sürdürmeye, yaygın başarı haline getirmeye, Türkiye’nin gücünü her alanda birleştirmeye devam edeceğiz" diye konuştu. Yarışmanın ödül töreni, 16 Aralık 2024 tarihinde gerçekleştirilecek.
21 Eylül 2024 Cumartesi - 18:46 Bakan Yardımcısı Alpaslan: “2030 yılına gelmeden 100 milyar dolar turizm hedefine ulaşacağız” Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alpaslan, 2030 yılına gelmeden 100 milyar dolar turizm hedefine ulaşacaklarını belirterek, Türkiye’yi dünyada turizmde dev ülkeler arasında getirmeyi planladıklarını kaydetti. Kastamonu Üniversitesi’nin ev sahipliğinde ‘tabiat turizmi’ ana temasıyla düzenlenen 24. Ulusal Turizm Kongresi sona erdi. Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi İstiklal Yolu Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen kapanış törenine Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alpaslan, Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hamdi Topal ve Kayseri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kurtuluş Karamustafa ile Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Ömer Küçük’ün yanı sıra çeşitli kamu kurumları ve turizm sektörü temsilcileri, akademisyenler ve özel sektör temsilcileri katıldı. Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alpaslan, Türkiye’nin turizm potansiyelinin daha da artırılması gerektiğini belirterek, turizmin son derece stratejik bir sektör olduğunu vurguladı. Bu sebeple turizmi daha ne kadar ileriye taşıyabilmenin hesaplarını yaptıklarını ve bu yüzden sektörün temsilcileri ile akademisyen ve turizmcilerle birlikte çalışma yürüttüklerini söyleyen Alpaslan, “Eylem planımız hazır ve uygulamaya başladık. 8’inci Cumhurbaşkanımız Turgut Özal’ın çıkartmış olduğu turizm teşvik kanunuyla henüz emeklemekte olan milyon dahi seviyesinde olmayan ülke turizmimiz, bugün artık 50 milyar dolarları aştı. Kısa sürede dünyada önemli noktalara geldik. Turizmde iddialı ilk 5 ülke arasındayız. Ülkemizin turizm potansiyeline baktığımız zaman ülkemizin önünde hiçbir engel bulunmuyor. Bizler, bu tür kongrelerle ülke turizmini daha ne kadar ileriye taşıyabiliriz bunun çalışmalarını yapıyoruz. Buradan çıkan öngörüleri, hedefleri, temennileri, buradaki sonuçları dikkate alarak bizlerde kendimize yön vereceğiz inşallah” dedi. 2019 yılından sonra turizm alanında önemli adımlar attıklarını söyleyen Alpaslan, “Şu anda dünyada turizmde iddialı ülkeler arasındayız. 2019 yılında Çin’de çıkan Kovid-19 pandemisi, tüm sektörleri etkilediği gibi turizmi de ciddi manada etkiledi. İnsanlar, bırakın seyahat etmelerini evlerinden bile çıkamaz hale geldi. Zorlu yıllar geçirdik. Turizm açısından dünyada çok büyük bir daralma yaşandı. Devletimizin, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın turizme olan destekleri sayesinde pandemi sürecini dünya ortalamasının çok daha üzerinde tamamlayarak, yüzde 70 daralmayla kapattık. Pandemi sonrasında çok güçlü adımlarla ve hızlı tedbirlerle turizmde en hızlı büyüyen ülke olduk. Daha dünyada hiçbir ülke 2019 yılındaki seviyesine gelmeden biz, şimdilerde 2019 yılındaki turizmdeki seviyemize gelmiş bulunuyoruz. Dünyada ilk kez ülkemizin uygulamış olduğu Güvenli Turizm Sertifikasyon Programı son derece önemli ve başarılıydı. Biz, ülkesinden ülkemize gelip tatil yapan veya ziyaretini gerçekleştiren ülkesine dönene kadar tüm süreçlerde Kovid-19 sürecinden etkilenmeyecek şekilde tüm ortamları hazır hale getirdik. Dünyanın kabul edeceği kriterlerle bu sertifikasyonu gerçekleştirdik. Bunun tanıtımını da çok güçlü bir şekilde yaparak, Türkiye ile çalışan tüm seyahat acentelerini ülkemize davet ederek programları yerinde gösterdik. Tüm elçileri, Türkiye’de yine Antalya’da kampa alarak onlara programımızı uyguladık. Bunun tanıtımını da çok iyi yaparak dünyada hem taktir kazandık hem de güvenir hale geldik. Bizler, bu program sayesinde pandemi sürecini en az zararla çıkıp, en hızlı büyüyen ülke başarısını gösterdik. Pandemide bittikten sonra dünyanın gelecekteki turizm değişimini de dikkate alarak biz, Güvenli Turizm Sertifikasyon Programını bugünde sürdürebilir hale getirdik. Uluslararası akredite olmuş kuruluşlarla bu programları gerçekleştiriyoruz. 2030 yılına kadar aşamalı olarak Türkiye’deki tüm turizm tesislerini, tüm turizm destinasyonlarını, sürdürebilir turizm sertifika programlarına bağlayarak gelecekte Türkiye’nin turizm rekabet kapasitesini en üst düzeye çıkarmak istemekteyiz. Dünya’da diğer ülkelere fark oluşturarak ilk olarak kullandığımız bu program ile inşallah Türkiye’nin gelecekteki dünyada turizmde en iddialı ülkesi olma yolunda emin adımlarla yürümekteyiz” diye konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ve Türkiye Cumhuriyeti’nin destekleriyle Türkiye’de turizmi hem 81 ile hem de 12 aya yaymayı hayal ettiklerini söyleyen Alpaslan, “Antalya ve İstanbul’un başını çektiği turizm destinasyonlarını artık 81 ile yayılması konusunda emin adımlarla yürümekteyiz. Yine Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı’nın koordinatörlüğünde 81 ilimizde valilerimizin koordinasyonlarında il müdürlüklerimiz, o ildeki akademisyenler, turizm paydaşlarımız, turizm sektörlerimizle birlikte o ilin tüm kültür ve turizm değerlerini ele alarak bunları hem ülkemizde hem dünyada çok güçlü bir şekilde tanıtarak, Türkiye’nin her ilindeki o bölgedeki turizm değerine dönüştürerek pazarlamak istiyoruz. Çalışmalarımız bu anlamda devam etmektedir. Çok yoğun olarak bu çalışmaları sürdürüyoruz. Sonuçlarını da yavaş yavaş almaktayız. Gelecekte de inşallah bizler bunun olumlu ve bereketli sonuçlarını alacağız” şeklinde konuştu. Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı ile özellikle Türkiye’nin turizm değerlerini sosyal medya ya da dijital ortamlarda, medya kuruluşlarında çok güçlü şekilde yaptıklarını söyleyen Alpaslan, “Bu tanıtımlarla da ülkemizin turizm gelirlerini büyütmek istiyoruz. Bu sayede 2023 yılında 56 milyon olan turist sayısını, 60 milyona çıkartmayı hedefliyoruz. Bununla birlikte 55 milyar dolar olan turizm gelirimizi de 60 milyar dolara çıkartacağız. İktisadi gerçekleşmeler bu hedeflerimize çok rahatlıkla ulaşabileceğimizi gösteriyor. Bu da 60 milyar dolar gibi önemli bir rakamın ülkemizin refahı, insanlarımızın istihdam edilmesi gibi konularda ne kadar önemli olduğunu hepimiz farkındayız. Bizler, yakın bir gelecekte bu 60 milyar dolar ile de yetinmeyip inşallah 100 milyar dolara emin adımlarla ilerleyip 2030 yılına gelmeden 100 milyar dolar hedefine ulaşarak, Türkiye’yi dünyada turizmde dev ülkeler arasında getirmeyi planlamaktayız” ifadelerini kullandı. Milli Eğitim Bakanlığı ve Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) ile yaptıkları protokollerle ortaokul ve lisede turizm alanında görülen derslerin üniversite sıralarında da devamını sağlayacaklarını ve bu sayede dünyaya turizm anlamında yönetici ihraç eden bir ülke konumuna gelmek istediklerini belirten Alpaslan, şöyle konuştu: “Kültürel varlıklarımız, ülkemizin turizm değerlerini zengin potansiyelimizin önemli bir parçası olduğu için bizler yine geleceğimizin mirası adı altında 236 arkeolojik kazımızı bu program dahiline alarak, bildiğiniz üzere 12 ay boyunca kazı programına almıştık, 3-4 ay süren kazıları 12 aya çıkartmıştık. Burada çok daha güçlü desteklerle personel, ekonomi ve bütçe anlamında kazı başkanlarımıza destekler sağlayarak kazılarımızı çok daha güzlü hale getirerek, buradaki destinasyonları ve kültürel varlıklarımızı dünyanın en zengin ülkelerinden bir tanesi olmak ve aynı zamanda turizm cazibe merkezi haline getirmek istiyoruz. Bu konuda önemli mesafeler kat ettik. Kültürel varlık konusunda da ülkemizi zenginleştireceğiz ve Türkiye’de son 50-60 yılda yapılan arkeolojik kazıları inşallah 3-4 yılda o seviyelere getirecek planlamalar yaparak o seviyeye getirecek çalışmalar yürütmekteyiz. Tüm bu çalışmalar çerçevesinde ülkemizin turizmdeki gelirini doğru adımlarla ve sektör temsilcileriyle, kamu kurumlarıyla, akademisyenler işbirliği içerisinde yaparak, dolayısıyla 2030 yılındaki hedeflerimize ulaşmak içten bile değil.” Türkiye’nin en zengin kültürel mirası ve doğal güzellikleriyle, Kastamonu gibi şehirlerin turizmde önemli bir yere sahip olduğunu belirten Alpaslan, turizm konusunda Kastamonu’nun gelişmeye, geliştirmeye, turizm alanında fırsatlar barındırdığını kaydetti. Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Alptekin Sökmen ise, turizmin sürdürülebilirlik ve inovasyon ile desteklenmesi gerektiğine vurgu yaptı. Kongre boyunca ele alınan konuların, Türkiye’nin turizm sektöründe daha rekabetçi ve yenilikçi bir yapıya kavuşmasına katkı sağlayacağını belirten Sökmen, bu tür bilimsel etkinliklerin turizm sektörü için büyük önem taşıdığını ifade etti. Kongre Dönem Başkanı Prof. Dr. Osman Eralp Çolakoğlu da, kongrenin Türkiye’nin turizm alanındaki önemli meselelerine dikkat çektiğini belirtti. Katılımcılara katkıları için teşekkür eden Çolakoğlu, bu tür etkinliklerin sektördeki gelişmelerin ilerlemesine önemli katkılar sunduğunu vurguladı. Kapanış töreninin sonunda, dönem başkanlığı Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oktay Emir’e devredildi. 25. Ulusal Turizm Kongresi’nin Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi’nde yapılmasına karar verildi. Ayrıca kapanış töreninde katılımcılara plaketleri takdim edildi. Üç gün süren kongrede, “Doğa Koruma Alanlarında Yönetim ve Sürdürülebilirlik”, “Yaban Hayatı Turizmi ve Biyoçeşitliliğin Korunması”, “Yerel Topluluklar ve Tabiat Turizmi”, “Tabiat Turizminde Teknolojinin Rolü” ve “İklim Değişikliği ve Tabiat Turizmi” gibi alt temalar ele alındı. Çeşitli paneller, sunumlar ve tartışmalarla zenginleşen programda, sektörün önde gelen isimleri ve akademisyenler, turizmin mevcut durumu ve geleceğine dair görüşlerini paylaştı. Türkiye’nin dört bir yanından akademisyenler, turizm profesyonelleri ve sektör temsilcilerini bir araya getiren kongre, turizmin geleceğine yönelik önemli tartışmalara ve önerilere ev sahipliği yaptı.
Başkan Alemdar: “Eğitim camiamızın her bir neferi ülkemizin geleceğinin mimarıdır”
17 Eylül 2024 Salı - 13:42 Başkan Alemdar: “Eğitim camiamızın her bir neferi ülkemizin geleceğinin mimarıdır” Yeni eğitim öğretim yılı dolayısıyla Sakarya eğitim ailesi ile bir araya gelen Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Alemdar, “Düşünen, sorgulayan, yeniliklere açık, teknolojiyi en doğru şekilde kullanan, özgüven sahibi gençler, ülkemizin yarınlarının teminatı olacak. Türkiye Yüzyılı Maarif Eğitim Modeli’yle yeni dönemde her dalda başarılar elde edileceğine inanıyorum. Geleceğimiz olan çocuklarımıza, ailelerine ve eğitim camiamıza başarılı bir dönem diliyorum” dedi. Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Alemdar, yeni eğitim öğretim yılı dolayısıyla Sakarya eğitim ailesini Ormanpark’ta ağırladı. Davete İl Milli Eğitim Müdürü Coşkun Bakırtaş, İl Milli Eğitim Müdürlüğü Teftiş Kurulu Başkanı İbrahim Demirbaş, il milli eğitim müdür yardımcıları, şube müdürleri ile 16 ilçe milli eğitim müdürü katıldı. Sakarya’nın eğitimde kaydettiği aşama, gelecek hedefleri ve şehirde eğitim kalitesini artırmak için yürütülen projelerin istişare edildiği toplantıda Başkan Alemdar, eğitim konusunda net bir destek mesajı verdi. “Gençleri geleceğe hazırlayacağız" Alemdar, yeni eğitim öğretim döneminin maarif ailesine hayırlı olmasını temenni ederek, “Geleceğimiz olan çocuklarımıza, ailelerine ve eğitim camiamıza başarılı bir dönem diliyorum. Bu ulvi mesleğe ruhunu adamış, yarınlarımızı yetiştiren, gelecek ışığımız öğretmenlerimizsiniz. Eğitimde kalite için hepimize düşen görevler var ve bize düşeni eksiksiz yapacağız. Gençlerimizin eğitim hayatlarını destekleyecek, farklı alanlarda yeteneklerini keşfedecek programlar hazırlıyor, gençlerimizin yanında oluyoruz” diye konuştu. “Yarınlarımızın teminatı gençlerdir” Türkiye Yüzyılı Maarif Eğitim Modeli’yle yeni dönemde her dalda başarılar elde edileceğine olan inancını ifade eden Alemdar, “Düşünen, sorgulayan, yeniliklere açık, teknolojiyi en doğru şekilde kullanan, özgüven sahibi gençler, ülkemizin yarınlarının teminatı olacak. Sizler de biliyorsunuz, eğitim hayat boyu devam eden dinamik bir süreçtir. Maarif ailemizin yanında olmamızın yanı sıra SAMEK’ler, SGM’ler, atölyelerle gençlerimizin eğitim yaşantılarına da katkı sunmaya devam edeceğiz. Her birinizi üstlendiğiniz sorumluluk dolayısıyla kutluyorum. Sizlerle beraberiz. Hep birlikte güzel bir dönem geçireceğimize inanıyorum” şeklinde konuştu. “Ücretsiz ve indirimli seyahat hakkı Sakarya eğitimine güç kattı” Öğrencilere sağlanan ücretsiz ve indirimli ulaşım için Başkan Alemdar’a teşekkür eden İl Milli Eğitim Müdürü Coşkun Bakırtaş, “9 Eylül itibari ile eğitim öğretim sürecine yoğun bir şekilde başladık. Bu süreçte başkanımızın çok değerli katkıları oldu. Özellikle ulaşım ayağında öğrencilerimizin ücretsiz ve indirimli seyahat hakkı Sakarya eğitimine çok güç kattı. Desteklerinden ve eğitim ailesinin yanında oldukları için gönülden teşekkürlerimi sunuyorum” ifadelerini kullandı. Başkan Alemdar ve eğitimciler program sonunda günün anısına fotoğraf çekildi.
Hitit Üniversitesi’ni 6 akademisyen dünya ligine taşıdı
17 Eylül 2024 Salı - 13:36 Hitit Üniversitesi’ni 6 akademisyen dünya ligine taşıdı Hitit Üniversitesi’nden “Dünya’da En Etkili Bilim İnsanları-202” listesine 6 öğretim üyesi girme başarısı gösterdi. Edinilen bilgilere göre, Prof. Dr. John P.A. Ioannidis tarafından, yaklaşık 7 milyon bilim insanının kariyer performansı SCOPUS veri tabanı kullanılarak ilk yüzde 2’lik dilime giren yaklaşık 220 bin bilim insanının yer aldığı liste dün açıklandı. 2023 yılına göre, ilk yüzde 2’lik dilimde bulunan "Dünyanın En Etkili Bilim İnsanları" listesi belli olurken, söz konusu liste “Kariyer Boyu Etki” ve “Yıllık Etki (Sadece 2023 yılı)” olarak iki ayrı kategoride oluşturuldu. Bilim insanlarının kariyerleri boyunca yaptıkları çalışmalar dikkate alınarak oluşturulan sıralamada 217 bin 97 bilim insanı içerisinde Türkiye’den bin 172 kişi listeye girdi. Türkiye’den listeye İstanbul Teknik Üniversitesi 72 akademisyenle birinci sıradan girerken, 47 akademisyenle ODTÜ ve 44 akademisyenle Hacettepe Üniversitesi takip etti. Bilim insanlarının 2023 Yıllık Etki olarak yaptıkları çalışmalar dikkate alınarak oluşturulan sıralamada ise 223 bin 152 bilim insanı içerisinde Türkiye’den bin 518 kişi listeye girebildi. Türkiye’den listeye İstanbul Teknik Üniversitesi 66 akademisyenle birinci sıradan girerken onu 47 akademisyenle Hacettepe Üniversitesi ve 46 akademisyenle Fırat Üniversitesi takip etti. Hitit Üniversitesinden ise “Kariyer Boyu Etki” kategorisinde son 4 yıldır olduğu gibi yine Prof. Dr. Vedat Deniz ve Prof.Dr. Bülent Kabak’ın yanı sıra Doç.Dr. Seyfi Şevik de girerek sayı 3 kişiye çıktı. Hitit Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi Polimer Malzeme Mühendisliği öğretim üyesi Prof. Dr. Vedat Deniz, Dünyada “Mining&Metallurgy” bilim dalında 34 bin 322 bilim insanının yer aldığı yüzde 2’lik bu listede 232’ci sırada yer alırken, Gıda Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Kabak ise “FoodScience” bilim dalında 84 bin 371 bilim insanının yer aldığı listede 558’ci sırada, Teknik Bilimler Meslek Yüksek Okulu öğretim üyesi Doç. Dr. Seyfi Şevik “Energy” bilim dalında 313 bin 936 bilim insanının yer aldığı listede 5 bin 626’cı sırada yer aldı. Ayrıca, “Kariyer Boyu Etki” kategorisinde Prof. Dr. Vedat Deniz (232/34322) yüzde 0.68’lik dilime girerken, Prof. Dr. Bülent Kabak (558/84371) yüzde 0.66’lık dilime girerek kendi bilim alanlarında ilk yüzde 1’lik dilimin içine girerek önemli bir başarıya imza attılar. Sadece 2022 yılına ait yayınların atıf verilerine göre sıralandığında “Yıllık Etki” kategorisinde ise Prof. Deniz, Prof.Kabak ve Doç.Dr. Şevik dâhil Hitit Üniversitesinden toplam 6 akademisyen sıralamaya girdi. 2023 yıllık etkide; Prof. Dr. Vedat Deniz 34 bin 322 kişide 376’cı, Prof.Dr. Bülent Kabak 84 bin 371 kişide 472’ci, Doç. Dr. Seyfi Şevik 313 bin 936 kişide bin 759’cu, Prof. Dr. Sinan Çalışkan 143 bin 311 kişide 2 bin 838’ci, Prof. Dr. Cengiz Baykasoğlu 143 bin 311 kişide 2 bin 914’cü ve Prof. Dr. Gülay Yılmazel (333 bin 256 kişide 6 bin 482’ci sırada yer aldı.
SUBÜ ‘Akran Değerlendirmesi Eğitimi’ aldı
17 Eylül 2024 Salı - 13:30 SUBÜ ‘Akran Değerlendirmesi Eğitimi’ aldı SUBÜ Kalite Koordinatörlüğü, kalite anlayışının geliştirilmesi amacıyla Sürekli İyileştirme ve Akreditasyon Ekibi’ne yönelik ‘Akran Değerlendirmesi Eğitimi’ düzenledi. Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) Kalite Koordinatörlüğü, Sürekli İyileştirme ve Akreditasyon Ekibi için ‘Akran Değerlendirmesi Eğitimi’ gerçekleştirdi. Farklı bir üniversiteden Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gülden Kaya Uyanık’ın eğitmen olarak katıldığı eğitimde, kurum içindeki akran değerlendirme süreçlerinin yanı sıra öz değerlendirmelerin nasıl yapılacağı konuları kapsamlı olarak ele alındı. Katılımcıların edindikleri bilgileri kurum içindeki değerlendirme yöntemleri ile bütünleştirerek kaliteyi artırmaları ve sürekli gelişimi desteklemeleri bekleniyor. Eğitim, SUBÜ’nün kalite ve akreditasyon standartlarını daha da güçlendirmeye yönelik önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Eğitim ile akran değerlendirmesinin nasıl yapılacağı anlatılırken, öz değerlendirmelerin etkin bir şekilde gerçekleştirilmesine ilişkin bilgi ve beceriler paylaşıldı. Ayrıca bu süreçlerin, sürekli iyileştirme ve akreditasyon süreçlerine sağladığı katkılar üzerinde duruldu. Eğitim sonunda, SUBÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Oğuz Türkay, Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gülden Kaya Uyanık’a eğitim için teşekkür belgesi takdim etti. Akran değerlendirmesi ve öz değerlendirme süreçlerinin SUBÜ’nün kalite anlayışını geliştirmek ve sürekli iyileştirme hedeflerine ulaşmak açısından kritik öneme sahip olduğunu söyleyen Türkay, Uyanık’ın bu konudaki bilgi ve deneyimlerinin Sürekli İyileştirme ve Akreditasyon Ekibi’nin süreçleri daha etkin bir şekilde uygulamasına büyük katkı sağlayacağını vurgulayarak teşekkür etti.
Batman Üniversitesi sempozyuma ev sahipliği yaptı
17 Eylül 2024 Salı - 13:27 Batman Üniversitesi sempozyuma ev sahipliği yaptı Batman’da tıp fakültesi ihtiyacının da konuşulduğu sempozyumda sunulan bildirilerde kadın doğum ve pediatri gibi tıp bilim dallarında yeni perspektifler ele alındı. Batman Üniversitesi Merkez Kampüs konferans salonunda gerçekleştirilen Batman Multidisipliner Yaklaşımlar Sempozyumuna Batman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İdris Demir ve Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı Doç. Dr. Erhan Okuyan, Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. M. Sıddık Evsen, öğretim üyeleri, doktor ve sağlık çalışanı katıldı. Açılış konuşmalarıyla başlayan sempozyumda; yapay zeka teknolojilerinin tıp alanında kullanılması ve sağlık hizmetlerini daha verimli kılınması gibi birçok alanda bilimsel faaliyetler değerlendirilerek özellikle kadın doğum ve pediatri gibi tıp bilim dallarında yeni yöntem ve perspektifler ele alındı. “Öğrenciler oldukları şehirde tıp eğitimi alabilmeli” Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. M. Sıddık Evsen, yaptığı açılış konuşmasında; “Batman’da ve üniversitede çok güzel işler oluyor. Batman Üniversitesine bir tıp fakültesi gerekiyor. Bunun için adımlar atılacak gibi görünüyor. Bölgedeki hastanın il dışına gitmemesi gerekiyor; bizlerin, hekimlerin hasta ayağına gitmesi gerekiyor. Öğrenciler oldukları şehirlerde tıp eğitimi alabilmeli. Çünkü öğrencinin başka bir şehirde tıp eğitimi almak istemesi oldukça maliyetlidir. Dilerim ki Batman’a da bir tıp fakültesi kazandırılır. Birçok öğretim üyesi aramızda, dilerim çok faydalı bir sempozyum olur. Tıp sempozyumları, yapıldığı şehirlerde bulunan hekimler için yeni gelişmelerin takibi açısından oldukça önemlidir” dedi. “Tıp fakültesinin önünü açmak istiyoruz” Batman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İdris Demir, yaptığı konuşmada “Sağlık alanında faaliyet gösteren farklı bilim dallarındaki kurumlar ve tıp dernekleri arası iş birliğinde ülkemizdeki ilk örnek olan Batman Multidisipliner Yaklaşımlar Sempozyumunu Batman Üniversitesi çatısı altında düzenliyor olmaktan ve pek kıymetli misafirlerimize ev sahipliği yapmaktan büyük memnuniyetimi ifade etmek istiyorum. Batman Üniversitesi olarak Diş Hekimliği Fakültemiz ile sağlık alanındaki çalışmalarımız doğrultusunda önemli bir aşamayı geride bıraktık. Çok kısa bir sürede, Batman Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Uygulama ve Araştırma Hastanemizin hizmet binasının yapım sürecine başladık ve fakültemiz için ruhsat aldık. Batman Üniversitesi olarak tıp fakültesine giden yolda basamak oluşturan bu gibi çalışmalarla Batman’ın tıp fakültesi kurulmasının önünü açmak istiyoruz.” diye konuştu.
YÖK Başkanı Özvar, ‘2030 Vizyonu’ için 5 bölgesel toplantı düzenleneceğini bildirdi
17 Eylül 2024 Salı - 13:11 YÖK Başkanı Özvar, ‘2030 Vizyonu’ için 5 bölgesel toplantı düzenleneceğini bildirdi Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Erol Özvar, yükseköğretimdeki stratejik hedefleri paylaşmak ve üniversitelerin görüşlerini almak amacıyla 5 bölgesel toplantı düzenleyeceklerini açıkladı. Dijital eğitimde kaliteyi koruma zorluklarına ve yeni dijital meslek programlarının önemine dikkat çeken Özvar, 2030 yılına kadar yükseköğretimde büyük fırsatlar ve zorlukların geleceğini belirtti. ‘2030’a Doğru Yükseköğretim Vizyonu Toplantısı’ Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Erol Özvar’ın katılımıyla Gazi Üniversitesi Rektörlük Binası’nda gerçekleştirildi. Toplantıya üniversitelerin rektörleri ve rektör yardımcıları da katıldı. Toplantının açılışına konuşan Özvar, 20’nci yüzyılın ikinci yarısından itibaren yükseköğretim sınırlı bir kesime hitap eden seçkinci bir yapıdan çıkarak toplumun daha geniş kesimine ulaşmaya başladığını dile getirdi. Günümüz yaklaşık 250 milyon öğrencinin yükseköğretime devam ettiğini bildiren Özvar, bu sayının 2030 yılında 380 milyona, 2040 yılında ise 600 milyona ulaşacağının öngörüldüğünü söyledi. 1975 yılında başka bir ülkede eğitim gören öğrenci sayısının yaklaşık 800 bin olduğunu sözlerine ekleyen Özvar, son 50 yılda bu sayının yaklaşık 8 kat artarak 2022 yılında 6.5 milyona yaklaştığını ifade etti. Dünyada ise üniversitelere yönelik son yıllarda en çarpıcı yatırımları yapan ülkelerin başında Türkiye geldiğini kaydeden Özvar, Türkiye’nin genç nesilleri yatırımlar sayesinde üniversiteye erişebilir, yükseköğretim hayatına katılabilir hale geldiğini belirtti. “Ücret politikalarını belirlemeleri göz ardı edilemez bir duruma varmıştır” Özvar, yükseköğretimde karşılaşılan güncel zorluklar, fırsatlar ve gelecekteki beklentileri değerlendirdi. Geleceğin yükseköğretimde önemli fırsatlarla birlikte ciddi sınamaların da geleceği dönüştürücü bir sürecin habercisi olacağını işaret eden Özvar, “Dünya genelinde yükseköğretime ulaşmanın ekonomik maliyetlerinin gittikçe yükselmeye devam etmesi bir yanda hükümetlerin mali ve sosyal politikalarını olumsuz bir şekilde etkilerken diğer yanda insanlar arasında ekonomik eşitsizliklerin artmasına neden olmaktadır. Ülkemizde öğrencilerin devlet üniversitelerinde parasız okuması, devletin en önemli eğitim politikalarından birini teşkil etmektedir. Vakıf üniversitelerinin başarılı öğrencilere yüzde 100 burslu okutması da bu bakımdan takdire şayan bir hizmet olmakla birlikte ekonomik zorlukların yaşandığı bu dönemde paralı okumak zorunda olan gençlerin üniversite öğretimine erişecek seviyelerde ücret politikalarını belirlemeleri göz ardı edilemez bir duruma varmıştır” dedi. "Dijital eğitimin hızla genişlemesiyle yüksek kalite standartlarını korumak zorlaşmaktadır” Kovid-19 salgınıyla çevrim içi eğitim platformlarının yükselişi, yapay zeka destekli kişiselleştirilmiş öğrenme, sanal ve artırılmış gerçeklik uygulamalarının kısa zaman içinde ana gündemler haline geldiğini ifade eden Özvar, “Dijital eğitimin hızla genişlemesiyle birlikte yüksek kalite standartlarını korumak giderek zorlaşmaktadır. Dijital öğrenim mecralarının akreditasyonu da önemli başlıklardan biri olarak kaydedilmelidir. Bu sürecin yükseköğretim anlayışımız ve ilkelerimiz ile beklentilerimizi daha fazla karşılayacak şekilde yeniden planlanması ve yürütülmesi gerekmektedir. Bunun yanı sıra bireyselleştirilmiş dijital eğitimin ekonomik maliyetlerini ve ulaşılabilirliğini hesaba kattığımızda üniversite yöneticilerinden yükseköğretimde erişilebilirlik ve kapsayıcılık prensiplerini zedelemeden çözümler üretmesi beklenecektir” ifadelerini kullandı. “Bu sene 17 yeni ön lisans ve lisans programı 20 üniversitemizde 70’i aşkın sayıda açıldı” Yeni dijital meslekler olarak tarif edilen yazılım ve yapay zeka tabanlı uğraşıların en fazla talep edilen kariyerler olduğuna dikkat çeken Özvar, “Geçtiğimiz yıl başladığımız uzun süren çalışmalar ve istişareler neticesinde bu sene 17 yeni ön lisans ve lisans programı 20 üniversitemizde 70’i aşkın sayıda açıldı. Tam doluluk oranı ile bu yıl bu programlar hizmet vermeye başlıyor. Ülkemizin dijital beceri açığının kapatılmasında önemli rol oynayacağına inandığımız bu programların sayısını, kalite standartlarını düşürmeden önümüzdeki yıllarda artırmaya devam edeceğiz. Buna karşılık istihdama duyarlı olmayan programların tasfiyesini de sürdüreceğiz. Yükseköğretimde dijitalleşme ve yapay zeka konusunda dünyada oldukça iyi bir konumdayız. Son dönemde açtığımız siber güvenlik meslek yüksek okulları, dijital ve yapay zeka tabanlı programlar, hazırladığımız ’Yükseköğrenimde Üretken Yapay Zekanın Kullanımına Dair Etik Rehber’ bu yönde attığımız adımlardan bazılarıdır. Yükseköğretim vizyonumuz gereği bu konu gündemimizde önemli bir yer tutmaya devam edecektir” diye konuştu. "5 ayrı bölgesel toplantı düzenleme kararı aldık" 2030 vizyonu kapsamında bütün üniversite rektörlerinin ve temsilcilerinin katılımıyla 5 ayrı bölgesel toplantı düzenleme kararı aldıklarının da bilgisini veren Özvar, "Bu toplantılar hem Yükseköğretim Kurulunun çalışmalarını stratejik hedef ve önceliklerini detaylı bir şekilde üniversitelerimizle paylaşması hem de üniversitelerimizin bunlar hakkında görüş ve önerilerini ifade etmeleri için çok faydalı bir platform oluşturacaktır” dedi. Özvar’ın konuşmasının ardından basına kapalı olarak devam edilen toplantıda 2030 vizyonu ile ilgili sunumlar gerçekleştirildi.
Hayırsever Özkan’dan Bodrum’a 3’üncü okul
17 Eylül 2024 Salı - 12:40 Hayırsever Özkan’dan Bodrum’a 3’üncü okul Hayırsever Sudi Özkan tarafından Bodrum ilçesine kazandırılan 12 sınıf Güvercinlik Sudi Özkan İlkokul ve Ortaokulunun açılışı yapıldı. Okulun açılışında konuşan Muğla Valisi Dr. İdris Akbıyık, eğitime yapılan katkıların çok kıymetli olduğunu Muğla’ya 3’üncü okul katkısını yapan hayırsever Sudi Özkan’a eğitime yaptığı desteklerden dolayı teşekkür etti. Devletin, eğitim öğretimi en öncelikli gündem maddesi yaptığını belirten Muğla Valisi Dr. İdris Akbıyık, sınıf sayılarının artırılmasından öğretmen atamalarına, Türkiye Yüzyılı Maarif Modelinin geliştirilmesi ve uygulanmasından ücretsiz ders kitaplarına kadar tarihi nitelikte pek çok reformun hayata geçirdiğini söyledi. Muğla Valisi Dr. İdris Akbıyık, ‘Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’ ile geleceğimiz olan çocukların; dünya ile rekabet edebilecek teknolojik gelişmelere açık, onları kullanabilen, yorumlayabilen, okuma alışkanlığı gelişmiş, aynı zamanda Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı, milli ve manevi değerlerimizi özümsemiş, ülkesine, milletine ve insanlığa yararlı bireyler yetiştirme amacında olduğunu ifade etti. Kitap insanı, insan dünyayı değiştirir düşüncesiyle ‘Bir Kitap Bir İnsan’ projesinin ve Muğla’da kitap okuma seferberliğinin başladığını belirten Valimiz Sayın Dr. İdris Akbıyık, Hayırsever Sudi Özkan ve protokol üyeleri öğrencilere kitap dağıttı. Yaptığı konuşmada eğitim ve öğretimin önemine değinen hayırsever Sudi Özkan Muğla’ya Su Ürünleri Üniversitesi kazandırmak için çalışmalara başladığını ifade etti. Kurdela kesiminin ardından Muğla Valisi Sayın Dr. İdris Akbıyık Hayırsever Sudi Özkan’a günün anısına teşekkür plaketi takdim etti. Güvercinlik mahallesindeki açılış törenine Muğla Valisi Dr. İdris Akbıyık, Bodrum Kaymakamı Mustafa Çit, Bodrum Belediye Başkanı Tamer Mandalinci, Muğla İl Milli Eğitim Müdürü Emre Çay, hayırsever Sudi Özkan ve kızı Venüs Neslihan Özkan, veliler ve öğrenciler katıldı.