ÇEVRE - 05 Ekim 2024 Cumartesi 10:39

Sel riski en az seviyesine indiriliyor

A
A
A
Sel riski en az seviyesine indiriliyor

DÜZCE (İHA) – Düzce’de KÖYDES Projesi çerçevesinde köylerde sel riskini en az seviyeye indirme çalışmaları ile ilgili çalışmalar devam ediyor.


KÖYDES Projesi çerçevesinde çalışmalar aralıksız bir şekilde devam ediyor. Bu çerçevede kent genelinde sel riskini en alt seviyeye indirmeyi planlayan ekipler Gölyaka’ya bağlı Hamamüstü köyünde Koruge boru gömme ve V kanal çalışmalarını tamamladı.


Çalışmalar çerçevesinde ekipler hem yağışlı havalarda bölgede ki su tahliye sistemini iyileştirmeyi amaçlarken, bir yandan da sel riskini önemli ölçüde azaltmayı hedefliyor.



Sel riski en az seviyesine indiriliyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Büyükşehir personelinden sahil temizliği Bursa Büyükşehir Belediyesi personeli, çevre temizliğine dikkat çekmek amacıyla Gemlik ilçesindeki Kumsaz Plajı’nda sahil temizliği yaptı. Bursa’nın daha yaşanabilir kent olması amacıyla çalışmalarını sürdüren Büyükşehir Belediyesi, vatandaşların çevre temizliği konusunda duyarlı olması için örnek bir çalışmaya imza attı. Büyükşehir Belediyesi Park ve Bahçeler Daire Başkanlığı Sahil Planlama ve Yapım Şube Müdürlüğü tarafından Gemlik Kumsaz Plajı’nda düzenlenen etkinlikte, belediye personeli ellerine çöp poşetlerini alarak sahildeki atıkları topladı. Belediye personelinin takdir toplayan çalışmasına, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Emin Direkçi, Büyükşehir Belediyesi Park ve Bahçeler Dairesi Başkanı Hakan Tanrıöver de eşlik etti. Sahil temizliğinin ardından Mehmet Emin Direkçi, vatandaşlarla bir araya gelerek talep ve önerilerini dinledi. Yaz sezonunun bitmesiyle sahilleri tekrar elden geçirdiklerini belirten Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Emin Direkçi, toplumda temiz çevre hassasiyetini arttırmak amacıyla Büyükşehir Belediyesi personeliyle birlikte sahil temizliği yaptıklarını belirtti. Etkinliğe bölge halkının da ilgi göstererek temizliğe katıldığını ifade eden Mehmet Emin Direkçi, “Yaz sezonunun bitmesiyle sahil bölgesini en ince detayına kadar tekrar elden geçiriyoruz. Eksik ve aksaklıkları gideriyoruz. Daha temiz çevre için belediye personelimizle birlikte de Kumsaz Plajı’nda temizlik yaptık. Daha sonra halkımızla buluşarak görüş ve düşüncelerini dinledik. Bursa aslında bir deniz kentidir. Sahillerimizi daha kullanılır hale getirmek istiyoruz. Turizme daha fazla katkısı olmasını arzuluyoruz. Mavi Bayrak sayısını da arttırmak için gerekli çalışmaları aralıksız sürdürüyoruz. Bursa’yı hep birlikte güzelleştireceğiz” dedi.
Bartın 530 bin TL’lik vurguna polis darbesi Kendisini hakim, savcı ve polis olarak tanıtan şahısların Bartın’da yaşlı bir kadını dolandırarak, toplamda 530 bin TL değerinde para ve ziynet eşyasını alması üzerine polis harekete geçti. Yaklaşık 2 haftada 1013 kamera görüntüsü izleyen polis, her adımlarını planlayan 5 kişilik dolandırıcılık çetesini çökertti Bartın’da yaklaşık 2 hafta önce meydana gelen olan olayda Hendekyanı Mahallesi’nde ismi açıklanmayan bir kadın, kendisini savcı ve polis gibi tanıtan kişiler tarafından dolandırıldı. Telefonla aranan ve ismi terör örgütü üyelerinin yer aldığı bir soruşturma karıştığı ileri sürülen kadın, kişilerin yakalanabilmesi için 70 bin TL, 50 Euro, 21 adet çeyrek altın ve 2 adet altın bileziğin yer aldığı çantayı kapısına gelen kişiye verdi. Yaklaşık 530 bin TL değerindeki çantayı dolandırıcılara kaptırdığını anlayan kadının ihbarı üzerine ise Bartın polisi harekete geçti. Resmi ve sivil polis ekipleri, kadının verdiği eşkali Bartın’ın her yerinde aramaya başladı. Şahsa ulaşamayan ekipler bu kez ise şahsın tam eşkalini belirlemek için olay yerinde ve çevresindeki güvenlik kameralarını mercek altına aldı 1013 kamera izlendi Ekipler, dolandırıcı şahsın yaşlı kadından ziynet eşyası ile dolu çantasını aldığı anlara ait görüntüyü izlemesinin ardından sıkı bir takibe başladı. Yaklaşık iki hafta gibi bir süre içerisinde 1013 kamera görüntüsü izleyen ekipler, şahsın İstanbul’dan Bartın’a geldiğini tesit etti. Olay öncesi ve sonrasındaki tüm kameraları titizlikle inceleyen ekipler, 5 kişilik çeteyi adım adım takip etmeyi başardı. Otobüs ile geldi, kılık değiştirdi Şahsın otobüs ile geldiği Bartın’da öncelikle kılık, kıyafetini değiştirdiğini belirledi. Tişört, gözlük ve şapka alan şahsın, hemen ardından ise diğer şebeke üyelerinin telefonla oyaladığı mağdur kadının evinin yolunu tuttuğunu belirlendi. Olayın ardından ise Bartın’dan ticari taksi ile Zonguldak’a kaçan şahıs, buradan da bindiği başka bir ticari taksi ile İstanbul’a gitti. M.O’nun toplamda 4 kişiyle daha temas ettiğini tespit eden ekipler, çete üyelerinin Bartın’dan, Zonguldak, İstanbul ve Şanlıurfa’ya uzanan tüm trafiğini kıskaca aldı. Tüm yöntemleri deşifre edildi Ekipler izlediği toplam 1013 kamera görüntülerinde şüphelileri adım adım takip ederken, çetenin kullandığı yöntemleri de birer birer deşifre edildi. Her adımı planlanan dolandırıcılık olayında zanlıların sık sık kılık, kıyafet değiştirdiği tespit edilirken, şüphelilerin iz bırakmamak için kredi kartı yada banka hesabı yerine nakit para kullandığı, yakalanmamak için sık sık araç değiştirdiği ve şüpheleri üzerlerine çekmemek için ise şehirler arası yolculuklarda, ticari taksi, uçak ve otobüs ile yaptıkları da belirlendi. Gözaltına alınan 5 kişiden 2’si tutuklandı Ekipler, tüm zorluklara rağmen yürüttükleri çok sıkı bir çalışma ile ekipleri kıskıvrak yakaladı. Harekete geçen ekipler İstanbul ve Şanlıurfa’da yapılan eş zamanlı operasyonlarla toplam 5 kişi gözaltına alındı. Bartın’a getirilen şahıslar ifade ve işlemlerinin ardından adli makamlara çıkartıldı. Savcılık ifadesinin ardından nöbetçi mahkemeye sevk edilen zanlılardan çantayı Bartın’dan İstanbul’a götüren M.O., ve çantayı İstanbul’da teslim alarak Şanlıurfa’ya götüren H.A tutuklanırken diğer 3 kişi ise denetimi serbestlik kararı ile serbest bırakıldı.
Afyon Boşanmak üzere olduğu karısı ile ailesinden 3 kişiyi katleden zanlıya mahkemeden ceza yağdı Afyonkarahisar’da geçtiğimiz yıl boşanmak üzere olduğu karısı ile ailesinden 3 kişiyi daha tüfekle vurarak öldüren katil zanlısının yargılandığı dava sona erdi. Mahkeme sanık Mert Muharrem Taşkın’ı öldürdüğü 4 kişi için iki defa ağırlaştırılmış müebbet, bir defa müebbet ve 24 yıl hapis cezasına çarptırarak rekor bir ceza verdi. Olay, geçtiğimiz 19 Aralık 2023’de merkeze bağlı Çıkrık beldesinde meydana geldi. İddiaya göre, kentte dolmuşçuluk yapan Mert Muharrem Taşkın (26) boşanmak üzere olduğu Hava Nur Şenol Taşkın’ın kaldığı baba evine giderek görüşmek istedi. Burada çıkan tartışmada Taşkın yanında tüfekle açtığı ateş sonrası karısı, kaynanası Cemile Şenol’u, kayınpederi Adem Şenol’u ve anneanne Emine Tanış’ı öldürdü. Olay sonrası kaçan katil zanlısı Mert Muhammet T., merkeze bağlı Kışlacık köyü yakınlarında saklandığı barakada jandarmanın takibi sonrası yakalandı. Yaşanan vahşetin ardından Afyonkarahisar 3. Ağır Ceza Mahkemesinde açılan davanın dün karar duruşması gerçekleştirildi. Taşkın davaya tutuklu bulunduğu cezaevinden elektronik ortam üzerinden katıldı. “Katil zanlısı ‘pişmanın’ dedi” Mahkemenin karar duruşmasından son sözü sorulan Taşkın, pişman olduğunu söyleyerek, “Keşke böyle bir şey olmasaydı. 4 yaşında oğlum vardır, mağdurdur, bu nedenle tüm maktuller yönünden haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasını, en az şekilde ceza verilmesini talep ediyorum” dedi. Mahkeme heyeti son ifadeleri aldıktan sonra sanık Taşkın’a öldürdüğü 4 kişi için iki defa ağırlaştırılmış müebbet, bir defa müebbet ve 24 yıl hapis cezası vererek tutukluluğunun devamına karar verdi.
Kocaeli Başkan Büyükakın: "Dünya yeniden felsefeye, hiç olmadığı kadar vicdanların sesini duymaya muhtaç" Türkiye’nin etkinlik ve ziyaretçi sayısı bakımında en büyük kitap fuarı olan Kocaeli Kitap Fuarı’nın açılışını yapan Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, "Dünya yeniden felsefeye, hiç olmadığı kadar vicdanların sesini duymaya muhtaç. Ne kadar güzel değer varsa hepsinin üstü çizilmiş ve unutulmuş. Uzak doğudan orta doğuya, Afrika’dan Latin Amerika’ya kadar zulüm devam ediyor. Buna karşılık mücadele de devam ediyor. Batı medeniyetinin dünyayı getirdiği yer ortada. Yarının dünyasında gerçekten adaletin hâkim olduğu bir dünya inşa edebilmemiz, zulme karşı susmayan nesil için yegâne sığınak kitap sayfalarının arasıdır" dedi. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından bu yıl 14.’sü düzenlenen Kocaeli Kitap Fuarı başladı. "Savaşın ve Acının Edebiyatı" temasıyla gerçekleştirilen 14. Kocaeli Kitap Fuarı için Kocaeli Kongre Merkezi’nde özel açılış programı düzenlendi. Programda konuşan Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, "Neşeyle, yüzlerimiz gülerek konuşabileceğimiz günlerden geçmiyoruz. Belki de 2. Dünya Savaşı’ndan bu yana dünyanın içinde bulunduğu en zor şartlarını yaşıyoruz. Dünyanın dört bir yanında kan akmaya devam ediyor. Sadece içinde bulunduğumuz yılın 9 ayı boyunca savaşlarda kaybedilen masumların sayısı 100 bini buldu. Bunun 50 binini Gazze’de yitirdik. Bu olmasın diye inşa edilmiş ne kadar kurum varsa onların gözü önünde oluyor. İnsanların başına yağan bombalardan, vahşetten, insanlık dış dramdan sığınılacak neredeyse hiç bir yer kalmadı” diye konuştu. "Zulme karşı susmayan nesil için yegâne sığınak kitap sayfalarının arasıdır" "Belki dünya yeniden felsefeye muhtaç, belki de hiç olmadığı kadar vicdanların sesini duymaya muhtaç" diyen Büyükakın, "Ne kadar güzel değer varsa hepsinin üstü çizilmiş ve unutulmuş. Dünyanın birçok yerinde aynı şey söz konusu. Uzak doğudan orta doğuya, Afrika’dan Latin Amerika’ya kadar zulüm devam ediyor. Buna karşılık mücadele de devam ediyor. Batı medeniyetinin dünyayı getirdiği yer ortada. Merhum Akif’in dediği gibi medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavarı hiç bu kadar net görmemiştik. Bizim yarının dünyasında gerçekten adaletin hâkim olduğu bir dünya inşa edebilmemiz, zulme karşı susmayan nesil için yegâne sığınak kitap sayfalarının arasıdır" şeklinde konuştu. Başkan Büyükakın tüm bu duygu ve düşüncelerin ışığında bu yılki Kocaeli Kitap Fuarı’nın temasının belirlendiğini dile getirdi. ‘Savaşın ve Acının Edebiyatı’ ile dünyanın mazlum coğrafyalarında oluşan bir eserin de hazırlandığını kaydetti. Başkan Büyükakın, doğruyu sorgulayarak yetişen nesillerin elmayı ısırmadan da teknolojiye ulaşabileceklerine vurgu yaptı. "Gazze’den gelişen olay modernitenin son çaresizliğidir" 14. Kocaeli Kitap Fuarı’nın onur konuğu Prof. Dr. Sadettin Ökten açılış konuşmasında kitap fuarının ilk söyleşisini de gerçekleştirdi. Prof. Ökten, “Kitap, Bilgi ve Varoluş” konulu konuşmasında, dünyada yaşanan zorluklara dikkat çekerek, insani değerlerin erozyonuna ve bunlara karşı nasıl bir vicdan ittifakı kurulabileceğine dair düşüncelerini paylaştı. Söyleşide konuşan Ökten, "Müslüman dünya teknolojiyle başa çıkamadığı için büyük acze düştü. Bu reel teknolojik fark idi ve gittikçe fark açıldı. Sonunda batı dünyası kendi aralarında iki savaşa girdi. Biz bunlara 1. ve 2. Dünya savaşı olarak anlıyoruz. İslam medeniyeti derken bizim modernitenin çaresizliğinden haberdar olmamız lazım. Gazze’den gelişen olay modernitenin son çaresizliğidir. Biz kendi zihin ve gönül dünyamızı bu çağa göre uyduracağız. Kitap, bilgi ve varoluş. İnsan var olmak zorunda mıdır? Evet zorundadır. İslam medeniyeti paradigmasına göre göre insan Allah’ın sınırlarını yeryüzünde yerine getirmek zorundadır. Bu söylem ilmidir” dedi. Konuşmanın ardından Başkan Tahir Büyükakın, 14. Kocaeli Kitap Fuarı’nın onur konuğu olan Prof. Dr. Sadettin Ökten’e anı objesi takdim etti. Programda ayrıca “Bir Yürüyüşün Öyküsü” adlı tiyatro gösterisi sahnelendi. Zorunlu göçle yurtlarını bırakmak zorunda kalan insanların yaşadığı acıları sahneye taşıyan oyun, kitap fuarın bu yılki temasına anlam kattı. Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın’ın ev sahipliğinde gerçekleştirilen programa; 14. Kocaeli Kitap Fuarı’nın onur konuğu Prof. Dr. Sadettin Ökten, AK Parti Kocaeli Milletvekilleri Prof. Dr. Sadettin Hülagü ve Sami Çakır, Kocaeli Valisi İlhami Aktaş, AK Parti İl Başkanı Dr. Şahin Talus, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Dr. Hayri Baraçlı, Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Ali Yeşildal, Kocaeli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nuh Zafer Cantürk ve çok sayıda kitapsever katıldı. Kocaeli Kongre Merkezi’nde binlerce kitap, onlarca söyleşiye ev sahipliği yapacak fuar 13 Ekim’e kadar açık olacak.
Ankara Doktor Şimşek: “Emziren annelerde meme ve yumurtalık kanseri riskinde de azalma gözlemleniyor” Medicana Sağlık Grubu Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. Şule Sayıner Şimşek, “Araştırmalar, emzirmenin bebeklerin ileriki yaşlarında obezite, diyabet ve alerjik hastalıklara yakalanma riskini azaltabileceğini gösteriyor. Aynı şekilde, emziren annelerde meme ve yumurtalık kanseri riskinde de azalma gözlemleniyor” dedi. Medicana Sağlık Grubu Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. Şule Sayıner Şimşek, emzirmenin kadınlarda meme ve yumurtalık kanserini azalttığına ilişkin bir basın açıklamasında bulundu. Doğal, besleyici ve her zaman hazır olan anne sütünün, bebeklerin hem fiziksel hem de zihinsel gelişimlerini desteklediğini, onları birçok hastalığa karşı koruduğunu söyleyen Şimşek, bebeklerin ilk 6 ay boyunca sadece anne sütüyle beslenmenin, bebeklerin bağışıklık sistemini güçlendirdiğini ve sağlıklı bir gelişim sağladığını vurguladı. Şimşek, anne sütünün hem bebekler için hem de anne için birçok hastalık riskini azalttığını söyledi. “Anne bebek arasındaki güven bağını güçlendirir” Doktor Şimşek, emzirmenin sadece bebek için değil, anne için de sayısız fayda sunduğunu kaydetti. Şimşek, emzirmenin annenin doğum sonrası iyileşmesini hızlandırdığını ve kilo kontrolüne yardımcı olduğunu vurgulayarak, “Emzirme sırasında salgılanan oksitosin hormonu, rahmin kasılmasını teşvik eder ve doğum sonrası kanamaların azalmasına yardımcı olur. Ayrıca, emzirme anne-bebek arasındaki duygusal bağı da güçlendirir” ifadelerini kullandı. “Yanlış emzirme pozisyonu meme başı yaralanmalarına neden olur” Şimşek, bebeğin doğru pozisyonda tutulmasının emzirme sürecinin sağlıklı ilerlemesi açısından önemli olduğuna dikkat çekti. Emzirme sırasında bebeğin ağzının meme başı ve çevresini kavrayacak şekilde konumlandırılması gerektiğini belirten Şimşek, "Bebek emme sırasında düzenli ve ritmik hareketlerle yutkunmalıdır. Eğer emzirme sırasında meme başında rahatsızlık hissediliyorsa, emzirme pozisyonun gözden geçirilmesi gerekebilir" diye vurguladı. Uzm. Dr. Şimşek, emzirme sırasında hem annenin hem de bebeğin rahat bir pozisyonda olmasının, sağlıklı emzirme süreci için kritik olduğunu belirtti. "Anne dik oturmalı, sırtı desteklenmeli ve bebek anneye yakın olacak şekilde tutulmalıdır. Bebeğin başı, boynu ve omuzları aynı hizada olmalıdır" diyen Şimşek, yanlış pozisyonun meme başı yaralanmalarına ve bebeğin yeterli miktarda süt alamamasına yol açabileceğini de sözlerine ekledi. “İlk süt, bebeğin ilk aşısıdır” Yeni doğan bebeklerin her 2-3 saatte bir emzirilmesi gerektiğini söyleyen Şimşek, sözlerine şöyle devam etti: “İlk süt olarak bilinen kolostrum, bebeğin ilk aşısı olarak kabul edilir ve pek çok hastalığa karşı koruma sağlar. Her emzirme seansı genellikle 15-20 dakika sürmeli. Bu süre bebek büyüdükçe anne sütünü daha hızlı emebildiği için süre kısalabilir. Anne sütü üretiminin artırılması için sık emzirme önemlidir. Annenin yeterli sıvı alımı ve dengeli beslenmesi de süt üretimini destekler. Galaktagog olarak bilinen süt artırmaya etkili gıdalarla anne sütü üretimi desteklenebilir. Yulaf, badem, yeşil yapraklı sebzeler ve zencefil gibi besinler süt üretimini artırmaya yardımcı olabilir." “Emzirme bebeklerin obezite, alerjik hastalıklar ve diyabet riskini azaltır” Emzirmenin, uzun vadede hem anne hem de bebek için çeşitli sağlık faydaları sağladığını vurgulayan Şimşek, “Araştırmalar, emzirmenin bebeklerin ileriki yaşlarında obezite, diyabet ve alerjik hastalıklara yakalanma riskini azaltabileceğini gösteriyor. Aynı şekilde, emziren annelerde meme ve yumurtalık kanseri riskinde de azalma gözlemleniyor” diyerek, mümkün olduğunca DSÖ önerilerine uygun olarak ilk 2 yaşta emzirmenin önemine dikkat çekti. “Emzirmede sorun yaşayanlar mutlaka profesyonel destek alsın” Şimşek, emzirme sürecinde karşılaşılan zorluklarla başa çıkabilmek için annelerin yalnız olmadığını söyleyerek Çocuk Sağlığı Uzmanı veya Emzirme Danışmanı gibi sağlık profesyonellerine danışmanın önemine dikkat çekti. Uzm. Dr. Şimşek, "Emzirme sürecinde yaşanan sorunlar nedeniyle emzirmeyi bırakmak zorunda kalmadan, doğru bilgi ve destek alınarak bu zorlukların üstesinden gelinebilir” dedi.