MAGAZİN - 09 Ekim 2024 Çarşamba 10:28

Denizli’de Latin ve nostalji rüzgarı esecek

A
A
A
Denizli’de Latin ve nostalji rüzgarı esecek

Denizli Büyükşehir Belediyesi, Grup Laodikeia’nın sahne alacağı, Latin ve 1970-80’lerin unutulmaz şarkıların seslendirileceği konser düzenleyecek.



11 Ekim Cuma akşamı saat 20.00’de Nihat Zeybekci Kongre ve Kültür Merkezi’nde yapılacak ücretsiz konsere tüm Denizlililerin davetli olduğu kaydedildi.



Denizli Büyükşehir Belediyesi, 1970-80’li yıllara damga vuran Latin ve nostalji şarkıların seslendirildiği Grup Laodikeia’nın sahne alacağı Latin Müzik konseri gerçekleştirecek. 2018 yılında Denizli’de farklı meslek gruplarından kendi alanlarında tanınmış, saygıdeğer, sanat yönü güçlü ve müziğe gönül vermiş birkaç kişinin bir araya gelerek oluşturduğu Grup Laodikeia, Denizli Büyükşehir Belediyesinin ev sahipliğinde 11 Ekim Cuma akşamı saat 20.00’de Nihat Zeybekci Kongre ve Kültür Merkezi’nde sevenleriyle buluşacak. Başta Latin eserler olmak üzere 1970-80’lerin unutulmaz şarkılarının seslendirileceği etkinliğin ücretsiz olduğu belirtilirken, konsere tüm Denizlililerin davetli olduğu kaydedildi.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Uzmanından uyarı: “Diz eklem kireçlenmelerinde robotik diz protezi ameliyatları yaygınlaştı” Liv Hospital Ankara Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Levent Çelebi, “Amerika’dan sonra Avrupa’da ve Türkiye’de de yaklaşık 5 yıldır yaygınlaşmaya başladı. Klasik yöntemle de robotik yöntemle de yapılan diz protezi cerrahilerinden sonra hastaların diz ağrılarının yüzde 95’i geçiyor” dedi. Liv Hospital Ankara Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Levent Çelebi, robotik diz protezi ameliyatlarına ilişkin açıklamalarda bulundu. Halk arasında bilinen adıyla diz eklem kireçlenmesinin aslında bir eklemin içinde kireçlenme söz konusu olmadığını söyledi. Prof. Dr. Çelebi, “Tıptaki anlamıyla diz eklemini oluşturan kemiklerinin ucundaki kıkırdak sağlığının bozulması ve kıkırdak aşınmasıyla ortaya çıkan kıkırdak aşınınca da işte kemik yüzeylerinin birbirine temasının arttığı durumları ifade eden bir hastalıktır. Halk arasında kireçlenme olarak bilinmektedir. Genel olarak eklem kireçlenmesi hastaları da merak ediyor. Belli sebepleri olan durumlar var. Bunlar mesela ekleme yönelik travmalar, yaralanmalar, enfeksiyonlar, bazı metabolik hastalıklar olabilir. Bunlar eklemlerde kireçlenmeye sebep oluyor. Ama çoğu hastada bir süreç sonunda olduğunu görüyoruz. Aslında bir çeşit yaşlanma süreci var. Eklem sağlığı aslında zaman içinde herkeste bozuluyor. Ama bazılarınınki daha şiddetli ve daha hızlı olduğu için günlük hayatta zorluklara sebep olabiliyor. Risk faktörleri, cinsiyet maalesef kadınlarda daha fazla görülüyor. Yaşlandıkça görülüyor. Aşırı kilo problemi ya da normal kilonun üzerinde olma durumu risk faktörleri arasında yer almaktadır” diye konuştu. “Hastanın kilosu sebepler arasında” Prof. Dr. Çelebi, diz eklem kireçlerinin belirtileri ile ilgili, “Temel olarak hastaya en çok şikâyet veren belirti diz ağrısı. Özellikle başlangıçta hareketle oluyor. Bir müddet sonra hareket kapasitesi daha aza düşüyor. Kalkar kalkmaz başlıyor. Bir müddet sonra istirahatte oluyor. Daha ilerlese bazen hastaları gece uyandıran ağrılar oluyor. Temel şikâyet ağrı olarak karşımıza çıkıyor. Bir süre sonra eklem hareketi kısıtlılığı gelişiyor. Hastaların çömelme kabiliyetleri azalıyor. Uzun süre oturduklarında dizleri bükülü kaldığında ağrı şiddetlenebiliyor. Önlemek için alınabilecek durumlardan bahsettiğimizde, kilo kontrolüne dikkat edilmeli. Neticede bu biyomekanik rahatsızlık. Temelinde kıkırdak sağlığı bozuluyor, kıkırdak aşınıyor. Mekanik tarafı var; diz yük taşıyan bir eklem. Dolayısıyla bu da taşıdığı yük ile ilişkili. Dolayısıyla hastanın kilosu, yaptığı işler, hareketsizlik bunlara sebep oluyor” dedi. Tedavi yöntemleri Süreçte şikâyete göre, şikâyetin şiddetine göre çeşitli tedavi aşamalarının olduğunu kaydeden Prof. Dr. Çelebi, “En son tedavi aşaması da artık eklem sağlığı tamamıyla bozulduğunda eklem yüzeylerini halk arasında ‘protez’ dediğimiz metal implantlarla ekran yüzeylerini değiştirmek. Bunun sonucu diz protezi ameliyatına kadar gidiyor. Tedavi yöntemleri arasında klasik diz protezi ile robotik diz protezi uygulamalar var. Her iki yöntemde de içeri yerleştirdiğimiz protez aynı. Geleneksel yöntem ile robotik yöntemin cerrah açısından ameliyat esnasında hastaya avantajları, ameliyat sonrasındaki erken dönemdeki avantajları ve uzun dönem avantajları robotik cerrahinin söz konusu. Robotik yardımlı diz protezi cerrahi tekniği, Amerika’da sonra Avrupa’da ve Türkiye’de de yaklaşık 5 yıldır yaygınlaşmaya başladı. Klasik yöntemle de robotik yöntemle de yapılan diz protezi cerrahilerinden sonra hastaların diz ağrılarının yüzde 95’i geçiyor” açıklamasında bulundu. “Dolayısıyla ameliyata başlamadan sonucu görebiliyorsunuz” Prof. Dr. Çelebi, sözlerini şöyle sürdürdü; “Robotik cerrahi yöntemin birkaç avantajı vardır. Robotik yöntem ile ameliyat yaptığımızda daha az yumuşak doku ve kemik kesimi gerçekleştiriliyor. Dolayısıyla daha az kanama ve ameliyat sonrasında daha az ağrı oluyor. Hastanın özellikle ağrı ve kanama açısından ameliyat sonrası rehabilitasyonu robotik cerrahi sonrasında daha kolay oluyor. Bu da hasta açısından ilk 1 hafta-15 günü açık cerrahiye göre çok daha konforlu geçirmesini sağlıyor. Ağrısının azalması, harekete geri dönüşü ve hastanede kalış süresi kısalıyor. Ayrıca robotik yöntemin klasik yöntemden ayıran bir özelliği de ameliyat sırasında robotik kol kesik kılavuzu olarak devreye giriyor. Dolayısıyla tam net kesiler yapma imkânı tanıyor. Önemli bir avantajı da normalde biz hastaları istirahat halinde değerlendiriyoruz. Yani bir film çektiğimizde kimisi yatarak da çekiyor ama esasen yapabildiğimiz en iyi şey ayakta dizlerine yük verirken bir film çekmek. Dolayısıyla hastanın sadece o halini görüyoruz. Robot bize şu imkânı veriyor. Robot hastaya yerleştirdiğimiz iz sürücüler var. Sensörlerle anlık görüntü alıyor. Bilgisayar vasıtasıyla da ekrana yansıtıyor. Yani robot bize hastanın hem hastanın istirahat halindeki dizinin durumunu hem de diz hareket ederken ki dizin durumunu, dengesini, bağ dengesini, açılanmasını gösteriyor. Dolayısıyla aslında şikayetlere sebep olan hareket esnasındaki durumu eskiden biz değerlendiremezken şimdi robot vasıtasıyla bunu değerlendiriyoruz. Dolayısıyla bunu göz önüne alarak bir cerrahi plan yapabiliyoruz robotla. Hatta robot bunu otomatik kendisi yapabiliyor. Bize diyor ki, bu hastanın istirahatteki durumu, hareket halindeki durumu bu. Dolayısıyla ben size şöyle bir ameliyat öneriyorum. Bir avantaj daha sunuyor. Bu ameliyatın sonunda da sonuç bu oldu. Dolayısıyla ameliyata başlamadan sonucu görebiliyorsunuz.” “Protez ömrü 20-25 seneler kadar uzuyor” Protez cerrahinin en önemli sorunlarından birinin protezin ömrü olduğunu kaydeden Prof. Dr. Çelebi, “Robotik cerrahinin bir diğer önemli avantajı da şudur. Hastaya yerleştirdiğimiz diz protezinin bir ömrü var. Bir müddet sonra hiç problemsiz gitse de işler bir gevşeme problemi ortaya çıkıyor. Ortalama 15 yıl civarında klasik yöntemle yapılan protezler gevşiyor. Şimdi bu robotla tam milimetrik hareket halindeki dengesini de göze alarak ameliyatları yapabildiğimiz için çok iyi bir yumuşak doku, kemik dengesi sağlayabiliyoruz. Kireçlenmeye sebep olan biyomekanik sorunlar aynı zamanda yıllar içinde gevşemeye de sebep olabiliyordu. Robotik cerrahide biyomekanik denge çok daha iyi kurulabildiği için robotta beklenen protez ömrü 20-25 seneler olarak bekleniyor. Robotik cerrahi yöntem Türkiye’de birçok merkezde uygulanıyor. Ankara’da da bizden başka merkezlerde bulunuyor. Hızla da yaygınlaşıyor” dedi.
Eskişehir Emniyet ve jandarmaya alınan araçlar için destek olanlara teşekkür belgesi ve plaket takdim edildi Eskişehir Valiliği’nin 63 milyon TL, kentteki odaların ve iş insanlarının ise 2 milyon 835 bin TL civarında katkı sağladığı kampanya ile alınarak İl Emniyet Müdürlüğü ve İl Jandarma Komutanlığı’na tahsis edilen 88 araç için maddi desteği bulunan hayırsever kişi ile kurumlara Vali Hüseyin Aksoy tarafından teşekkür belgesi ve plaket takdimi yapıldı. İstanbul’da 20 Eylül 2024 tarihinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katılımıyla İçişleri Bakanlığı’nca alınan 7 bin 204 aracın emniyet ve jandarma teşkilatına teslim edilmesinin ardından Eskişehir İl Emniyet Müdürlüğü için 83 araç, Eskişehir İl Jandarma Komutanlığı için ise 5 araç olmak üzere tahsis edilen toplam 88 araç 4 Ekim 2024 tarihinde düzenlenen törenle hizmete başladı. Araç alımında katkısı bulunan kişi ile kurumlara teşekkür belgesi ve plaket takdimi yapılması için ise bugün saat 11.00’da Eskişehir Valiliği’nde program gerçekleştirildi. Program çerçevesinde ilk olarak Vali Hüseyin Aksoy konuşma yaparak, kampanyaya katkı sağlayanlara teşekkürlerini iletti. Ardından; Eskişehir Endüstriyel Enerji’den Nadir Küpeli, Eskişehir Seramik İmalat İnşaat’tan Onur Ayva, Aktif Pazarlama İthalat İhracat Tic.’ten Emin Çokaygil, Konveyör Beyaz Eşya ve Otomotiv’den V. Hasan Basri Aksu adına Hüseyin Özsert ve Ay Plastik’ten Kazım Ay yerine oğlu V. Furkan Ay’a katkıları için Vali Aksoy tarafından teşekkür belgesi ve plaket takdim edildi. "Eskişehir ili olarak toplamda 2 milyon 835 bin liralık bir katkı yapıldı" Vali Aksoy, teşekkür belgesi ve plaket takdimi öncesinde yapmış olduğu konuşmasında, "İçişleri Bakanlığımızın araç alımıyla ilgili bir çalışması olmuştur. Bu çerçevede, Eskişehir’de odalarımız ve organize sanayi bölge başkanlarımızdan katkı yapmak isteyenlerin belirlenen hesap numarasına katkı yapmalarını istemiştik. Bu noktada çalışma yapan ve katkı sunan arkadaşlarımız oldu. Eskişehir ili olarak toplamda 2 milyon 835 bin liralık bir katkı yapıldı. Bu anlamda katkı yapan bütün kişi ve kuruluşlara teşekkür ediyorum. Özellikle Organize Sanayi Bölgesi (OSB) Başkanı Nadir Küpeli ve kendisine ait olan 3 büyük şirkette toplamda 2 milyon 250 bin liralık bir yardım yaptı. Ticaret odamız 300 bin liralık bir katkıda bulundu ve diğer iş insanlarımız da farklı oranlarda katkılar sağlamak suretiyle bu çalışmamıza destek verdiler. Güvenlik hizmetleri önemli. 24 saat esasına göre güvenlik hizmeti veriliyor ve araçların da daha güçlü olması, daha hızlı hareket edebilmeleri oldukça önemli. Trafik hizmetlerinin yaygınlaşması ve trafik kazalarının azaltılması bakımından yeni araçlara ihtiyaç vardı ve İçişleri Bakanlığı’mızın koordinasyonunda yapılan çalışmalarda toplam 83 araç emniyete, 5 araç da jandarmaya olmak üzere 88 araç ilimize gönderildi. Biz de valilik olarak bu araçların alımına 63 milyon civarında bir katkı sağladık. İçişleri Bakanlığı’mızın da katkılarıyla bu araçlar ilimize geldi. Ben bu çağrımıza uyan, katkı sunan iş insanlarımız ve odalarımıza çok teşekkür ediyorum" dedi.
İstanbul Türk Telekom Basketbol Takımı’na takviye gıda sponsoru Türk Telekom Basketbol Takımı’nın takviye gıda sponsoru Alyors Grup bünyesinde faaliyet gösteren Orzaks İlaç oldu. Orzaks İlaç’ın sağladığı desteğin, takıma kattığı değer açısından önemini vurgulayan Türk Telekom Spor Kulübü Başkanı Savtekin Şentürk, "Türk Telekom Spor Kulübü olarak, Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi ve BKT Eurocup’ta başkentimizi en iyi şekilde temsil etmeye çalışıyoruz. Bu süreç, yoğun bir tempo ve zorlu bir mücadeleyi beraberinde getiriyor. Bu yolculuğun en önemli unsurlarından biri, sporcularımızın ve ekibimizin sağlıklı kalabilmesidir. Gerçekleştirdiğimiz iş birliği, bize bu anlamda büyük bir güç sağlıyor ve bu ortaklıktan büyük memnuniyet duyuyoruz. Yüm ekibine değerli katkılarından dolayı teşekkür ederiz" şeklinde konuştu. Topluma fayda sağlayan spor etkinliklerini desteklemeye devam edeceklerini söyleyen Orzaks İlaç Genel Müdürü Yunus Emre Alimoğlu, "Türk Telekom Basketbol Takımı ile gerçekleştirdiğimiz sponsorluk anlaşması, hem sporun gücüne hem de sağlık ve iyi yaşamın önemine olan inancımızın bir yansımasıdır. İnsan sağlığını desteklemek amacıyla ürettiğimiz gıda takviyeleriyle sektörümüzde öncü konumda bulunuyoruz. Sporda başarıya giden yol da sağlık ve zindelikten geçiyor. Bu noktada, şampiyonluk hedefiyle sahada olan Türk Telekom Basketbol Takımı ile iş birliğimiz, hem sağlıklı yaşamı teşvik etmek hem de geniş kitlelere ulaşmak adına büyük bir fırsat sunuyor. Türk Telekom Basketbol Takımı sponsorluğumuz yalnızca bir marka iş birliği değil; aynı zamanda topluma değer katma misyonumuzun da bir parçasıdır. Şampiyonluğa giden yolda Türk Telekom Basketbol Takımı’na destek vermekten büyük mutluluk duyuyoruz" diye konuştu.