SPOR - 07 Kasım 2024 Perşembe 12:19

Başkan Yıldırım, Denizlispor’un kurtuluş reçetesini açıkladı

A
A
A
Başkan Yıldırım, Denizlispor’un kurtuluş reçetesini açıkladı

TFF Nesine 3. Lig 4. Grup takımlarından Denizlispor’un Başkanı Ahmet Yalın Yıldırım, “Bir çok projelerimiz var. Bu projelerimizin onayını verseler kimseye de muhtaç kalmayacağız ve kendi içimizde kurtuluşumuzun reçetesini yazacağız” dedi.



Denizlispor Başkanı Ahmet Yalın Yıldırım, kulübün sürdürebilir para akışının sağlanması, hayata geçirmeyi planladıkları projeler ve hedeflenen planlar hakkında açıklamalarda bulundu. Başkan Yıldırım, elektrik direklerinde hedeflenen reklam bayrakları ve fabrikaların atıksal dönüşümlerinden hedeflenen sabit sürdürülebilir para akışı hedeflediklerini belirtti. Aynı zamanda kulübün şirketleşme aşaması için yoğun mesai harcadıklarını belirtirken Başkan Yıldırım, “Çözülemeyecek hiçbir şey yok ve şirketleşme sürecini tamamlarsak muazzam bir durum olur. Kendi içimizde kurtuluşumuzun reçetesi yazacağız” dedi.



“Projelerimize onay gelirse kimseye muhtaç kalmayacağız”


Geçtiğimiz günlerde düzenlenen elektrik direklerine reklam alarak gelir elde edebilmesine planladıklarını açıklayan ve yaklaşık 2 milyon sabit gelir hedeflediklerini dile getiren Denizlispor Başkanı Ahmet Yalın Yıldırım, “Çok basit projelerimiz var. Bu projelerimizin onayını verseler kimseye de muhtaç kalmayacağız. Projelerimizden bazılarının süreci meşakkatli ama biz iğne deliğinden ejderha geçirdik. Elektrik direkleriyle ilgili bütün gerekli haklar bazı kurumlara ait. Elektrik için kullanılacak zamanda ise farklı kurumlara gitmemiz gerekiyor. Elektrik direklerinin üzerine reklam katarsak, bu başka kurumların üzerinden ihaleye çıkarılıyor. Sonrasında ihaleye alan firma, bunların ücretlerini yatırıyor. Söz konusu bu ücret yapıldıktan sonra oraya takılacak tabelayı ve damga vergisini belediyeye yatırıyoruz. Sağ olsun ihaleyi alan firmayı bulduk ve İstanbul’daydı. İstanbul’a gittik, bir protokol yaptık. Buraya takılacak direklerin her biri 100 dolar artı sigortası ve KDV’si ile beraber toplam 120 dolarlık bir anlaşma. Makine mühendisleri de bu direklere geçen aparatlı bir sistem geliştirmişler. Bin tane elektrik direği için 120 bin dolar teminat verilmiş ardından bu kullanım haklarını Denizlispor olarak aldım. Eğer bin tane direğimiz olur ise aylık taban olarak reklam ücretini bin lira dersek ve önlü arkalı iki bin lira olsa her ay 2 milyon lira para akışı olacak. Toplam bin reklam olmuş olacak. Bir ayda herhangi bir şey olmaz ise buradaki reklamlardan her ay sabit 2 milyon lira sabit gelirimiz olacak” dedi.



“Kurtuluşumuzun reçetesini yazacağız”


Firmaların atıkları hakkında düzenlenen projeleri de aktaran ve bu konuda organize sanayi müdürlüğü ile protokol anlaşması aşamasında olduklarını, atıksal projeden ise ayda 2 milyon sabit gelir hedeflediklerini belirten Başkan Yıldırım, “Bir başka projemiz daha var. Kimseye muhtaç olmamamız için gerekli. Kulüp geçmişte herkesin kapısında dilenci olmuş. Verilen paraların haddi hesabı yok. Firmaların atıkları her ay oluyor. Örneğin her firmada yaklaşık 100 bin TL atık olsa ve bunun sadece 10 bin lirasını bizlere verseler herhangibi bir mahsuru olacağını düşünmüyorum. Organize Sanayi Bölgesinde Derya Baltalı inşallah bizlere bu konuda yardımcı olacaklar. Organize Sanayi Bölgesi’nde 200 tane fabrika var. Her birisinin minimum 100 bin liralık atıkları var. Sadece yüzde 10’undan feragat ettiklerinde, her ay yaklaşık 2 milyon gelirimiz oradan olacak. Kulübün sabit giderleri ödendiği takdirde, hiçbir zaman kulübün personelleri mağdur olmaz. Hiçbir oyuncu maaş veya sigortasında da sorun yaşamaz. Bizde üstüne katacağımız paralar ile kulübün ihtiyacı doğrultusunda ilerleriz. Öncesinde sürdürülebilir takımın ayakta kalabilmesi için gereken bütçeleri bulmamız lazım. Takımı ayakta tutacak gerekli bütün her şeyi yapacağız. Çözülemeyecek hiçbir şey yok ve şirketleşme sürecini tamamlarsak muazzam bir durum olur. Kendi içimizde kurtuluşumuzun reçetesi yazacağız” diye konuştu.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Öğrenciler Kurtuluş Savaşı Mücadelesini yerinde öğrendi Aydın My Kolej Fen ve Anadolu Lisesi 9. sınıf öğrencilerine Kurtuluş Savaşı ve Aydın’da yaşanan zulüm yerinde anlatıldı. Duygu dolu anların yaşandığı derslerde öğrenciler bir dersten ziyade üzerinde yaşadığımız toprakların nasıl ve ne şartlarda vatan toprağına dönüştüğü yerinde anlatıldı. Şehitliklerin yanı sıra Kurtuluş Savaşı Mücadelesi döneminde Köşk ilçesinde Yunan Karakolu olarak kullanılan binanın önündeki çınar ağacına çakılı çengellerin yöre halkına işkence yapılırken kullanıldığını öğrenen gençler duygu dolu anlar yaşadı. Bir milletin geleceğine yön verebilmesi için geçmişini iyi bilip o günlerden ibret alması gerektiğini belirten MY Kolej Kurucu Müdürü Fatih Karahan, “Tarihi bizim kadar ibretlerle dolu bir millet azdır. Her karış toprağı şehit kanları ile sulanmış ülkemizde Efeler Diyarı Aydınımızın kurtuluş destanını öğrencilerimize bizzat yerinde anlatmak istedik. Bu çerçevede hazırladığımız proje ile öğrencilerimizi Aydın’daki şehitliklere götürüp dersleri burada işledik. Her yerin kendine has acı dolu mazisi var. Ancak Köşk ilçesinde bulunan ve halk arasında Koca Kavak diye bilinen asırlık çınar ağacının gövdesinde Kurtuluş Savaşı’ndan günümüze kadar izleri silinmeyen işkence çengelleri hepimizi bir kez daha duygulandırdı” diyerek şehitlere rahmet, minnet ve şükranla andıklarını söyledi. ‘My Kolejli Gençler Şehitlerini Unutmadı’ adlı sosyal sorumluluk projesi çerçevesinde öğrenciler Fen ve Anadolu Lisesi müdürü Orhan Seyhan ve Tarih öğretmeni Ayşenur Çetin ile birlikte Efeler Gözpınarı Şehitliği, Umurlu Çayyüzü Şehitliği, Köşk Anıt Ağaç, Köşk Karatepe Şehitliği, Sultanhisar Malgaç Baskını ve YenipazarYörük Ali Efe Müzesi’ni ziyaret edip dersleri buralarda işledi. Şehitlik ziyaretlerimizin ardından eğitimci ve yazarlar Sabahattin Burhan ve Ali Erdoğan ile Aydın Efeleri Yörük ve Türkmen Derneği Başkanı Hakkı Bahçıvan tarafından My Kolej’de ‘Aydın Efelerinin verdiği Kurtuluş Mücadelesi ve Şehitlerimiz’ konulu konferans gerçekleştirildi.
Mersin Vali Pehlivan: "Mersin, her sektörde büyük bir potansiyele ve oldukça güçlü bir yapıya sahip" Vali Ali Hamza Pehlivan, Mersin’in tarım, sanayi, teknoloji, lojistik ve turizm olmak üzere her sektörde büyük bir potansiyele ve oldukça güçlü bir yapıya sahip olduğunu söyledi. Pehlivan, Mersin Ekonomi Zirvesi Bilgilendirme Toplantısında, 13 ilçesi olan Mersin’in 15 bin 853 kilometrekare yüzölçümü ile ülke 9’uncusu, 1 milyon 938 bin 389 kişilik nüfusu ile ülke 11’incisi, 321 kilometrelik sahil şeridi ile tarihi, kültürel ve doğal güzellikleri yanında üretim hacminin yüksek olduğu pek çok sektörün varlığıyla sadece Akdeniz’in değil, Türkiye’nin inci ve öncü şehirlerinden biri olduğunu ifade etti. Mersin’de tarım ve hayvancılık Tarımsal üretim alanında Mersin’in Türkiye’nin önde gelen şehirlerinden biri olduğunu vurgulayan Pehlivan, "328 bin hektarlık tarım arazisinde ziraat odalarına kayıtlı 131 bin çiftçinin üretimi ile gerçekleştirilen 76,3 milyar TL’lik bitkisel üretim değeriyle, ülke genelinde üçüncü sırada yer almaktadır. Mersin muz, limon ve çilek gibi 9 bitkisel üründe Türkiye’nin üretim lideridir. Bunun yanında 30 ürün üretiminde ilk 3, 50 ürün üretiminde de ilk 10 il içerisinde yer almaktadır. Şehrimizin verimli toprakları, ülkemizin tarımsal gücüne güç katmaktadır. Narenciye denildiğinde ise Türkiye’nin akla gelen ilk şehri Mersin’dir. Ülkemizin toplam narenciye üretiminin yüzde 21’ini Mersin karşılamaktadır. Narenciyenin merkezi olarak meyve üretiminde de Türkiye 1.’si, sebze üretiminde ise ülke 2.’sidir. İlimiz Türkiye yaş meyve ve sebze, bakliyat ve narenciye ihracatında ilk sırada yer almaktadır. Ayrıca ilimizden gerçekleştirilen ihracatın üçte ikisini tarım ve gıda ürünleri oluşturmaktadır. Ülke olarak gerçekleştirdiğimiz yaş meyve sebze ihracatının yaklaşık dörtte birini, narenciye ihracatının da yüzde 40’a yakınını gerçekleştirerek yine ülke birincisi olan Mersin, üretim ve ihracat başarısını taçlandırmaktadır" diye konuştu. Hayvancılıkta da Mersin öncü şehirler arasında yer aldığına dikkat çeken Pehlivan, "Keçi sayısında Türkiye birincisi olan Mersin, küçükbaş ve kanatlı hayvan varlığıyla hayvancılık sektöründe de güçlü bir oyuncudur. Yıllık 28 bin ton balık üretimiyle ve 327 bin kovan sayısıyla Türkiye’de dördüncü sıradadır" dedi. Kent sanayisinin lokomotifi MTOSB Mersin’in sanayide de hızla büyümeye devam ettiğine işaret eden Pehlivan, mevcut faal 7 etap organize sanayi bölgesinde faaliyet gösteren 253 fabrika ve 26 bin çalışanın, şehrin üretim gücünü her geçen gün daha da ileriye taşıdığını kaydetti. Mersin Tarsus Organize Sanayi Bölgesi’nin (MTOSB) kent sanayisinin lokomotifi olduğunu ifade eden Pehlivan, "MTOSB, sanayi altyapısını güçlendiren ve önemli katkılar sunan 4 bölgeden oluşuyor. Yer seçimi kesinleşen Mersin-Tarsus OSB 5. bölgenin de eklenmesiyle toplam yüzölçümü bin 83,5 hektar alana ulaşmıştır. Mersin-Tarsus OSB, 3. bölgenin yüzde 100 faaliyete geçmesi, 4. ve 5. bölgelerin devreye alınması ile birlikte yaklaşık 60 bin kişiye istihdam sağlayarak bölgenin sanayi potansiyelini ve yerel ekonomiyi daha da ileriye taşımayı hedeflemektedir" diye konuştu. Pehlivan, organize sanayi bölgelerinin yanı sıra faaliyette bulunan 15 küçük sanayi sitesinde 3 bin 214 işletmede 10 binden fazla kişi istihdam edildiğini kaydetti. "Mersin, dünya çapında bir lojistik üs haline geliyor" Mersin’in güçlü demiryolu bağlantılarıyla, kara yolu ve deniz yolu taşımacılığıyla Türkiye’nin lojistik merkezi olarak öne çıktığını vurgulayan Pehlivan, "3 bin 300’den fazla lojistik firması ile hizmet veren Mersin, ticaret ve lojistiğin birleştiği, büyüdüğü ve güçlendiği bir merkez olarak dünya çapında bir lojistik üs haline geliyor. Lojistik sektör gücümüzü pekiştiren Yenice Lojistik Merkezi, Tırmıl Yük Garı binası ve Mersin Yenice arasındaki 42 kilometre yol yenilenerek ilimize kazandırıldı. Bu durum, Mersin’i sadece bir ticaret ve sanayi kenti yapmıyor, aynı zamanda bölgesel bir lojistik üs olarak da konumlandırıyor" dedi. "2024’te Turizm Belgeli Konaklama yeri için 15 başvuru yapıldı" Mersin’in, sadece tarım ve ticaret değil, aynı zamanda bir turizm cenneti olduğunu ifade eden Pehlivan, "Mersin, 321 kilometrelik sahil şeridi, 12 mavi bayraklı plaj ve marinası, binlerce yıllık tarihine tanıklık eden 965 sit alanı ve bin 812 tescilli taşınmazı, modern otelleri ve sayısız tarihi-turistik mekanıyla turistlerin gözdesi" ifadelerini kullandı. 2024’te Turizm Belgeli Konaklama yeri için 15 başvuru yapıldığına işaret eden Pehlivan, şöyle devam etti: "UNESCO Dünya Mirası geçici listesindeki Mut Alahan Manastırı, St. Paul Kilisesi, St. Paul Kuyusu ve Çevresi, Anamur Mamure Kalesi ve Erdemli Korykos Antik Kenti gibi değerlerimiz var. Bunlara ilaveten Kanlıdivane Örenyeri, Anemurium Antik Kenti ve Uzuncaburç Örenyerinin UNESCO Dünya Mirası geçici listesine alınması için teklif verilmesine dair dosya hazırlanarak bakanlığa iletildi. İlimizde turizm, yatırım ve basit konaklama belgeli 602 tesis olup bu tesislere bağlı 18 bin 985 oda ve 39 bin 843 yatak kapasitesi bulunmaktadır. Bu tesislerin 20’si 5 yıldızlı, 20’si 4 yıldızlıdır." Müze ve ören yerlerini 9 ayda 662 bin 616 kişi ziyaret etti Mersin’deki 11 müze ve 11 ören yerini bu yılın 9 aylık döneminde 662 bin 616 kişinin ziyaret ettiğini sözlerine ekleyen Pehlivan, "Mersin tarım, sanayi, teknoloji, lojistik ve turizm olmak üzere hemen her sektörde büyük bir potansiyele ve oldukça güçlü bir yapıya sahip. Bu potansiyeli en etkin şekilde değerlendiren Mersin, bu sayede tüm bu sektörlerdeki başarısını eş zamanlı gelişim göstererek taçlandırmaktadır" dedi.