GÜNDEM - 21 Ekim 2024 Pazartesi 09:49

Doç. Dr. Hüdayi Ercoşkun: "Çankırı tuzu ile yapılan turşular daha uzun ömürlü oluyor"

A
A
A
Doç. Dr. Hüdayi Ercoşkun: "Çankırı tuzu ile yapılan turşular daha uzun ömürlü oluyor"

Çankırı’da milyonlarca yıl önce oluşan yataklardan çıkartılan tuzun barındırdığı kalsiyum sayesinde vazgeçilmez olduğunu söyleyen Doç. Dr. Hüdayi Ercoşkun, "Çankırı tuzunun içermiş olduğu kalsiyum, selüloz liflerini kristalleştirerek sağlamlaştırmakta ve böylece


turşular daha uzun ömürlü, kıtır olmakta ve tekstür yapısını korumakta" dedi.


Çankırı tuzu ile ilgili araştırmalar yapan Çankırı Karatekin Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hüdayi Ercoşkun, Çankırı tuzunun önemli bir kalsiyum kaynağı olduğunu söyledi. Çankırı tuzunda bulunan kalsiyumun turşuların daha uzun ömürlü olmasını sağladığını ifade eden Ercoşkun, saflığı sayesinde hiçbir zararlı madde barındırmadığını kaydetti. Çankırı tuzunun 50 milyon yıl önce oluşmaya başladığını belirten Ercoşkun, mağaralardan çıkartılan tuzun zeytin üreticileri tarafından büyük ilgi gördüğünü dile getirdi.



“Çankırı tuzuyla üretilen turşular daha uzun ömürlü oluyor"


Çankırı tuzunun deniz suyunun kuruması ile oluştuğunu söyleyen Doç. Dr. Ercoşkun, “Çankırı tuzu, yaklaşık 50 milyon yıl öncesinde oluşmaya başlamış, denizlerin en temiz halinde deniz suyunun kurumasıyla oluşmuştur. Çankırı, yaklaşık 400 ila bin metre kalınlığında tuz katmanlarıyla kaplıdır. Çankırı tuzu, Türkiye’nin değil dünyanın temiz ve saf tuzlarından birisidir. Çankırı tuzunda, bir miktar kalsiyum bulunmaktadır. Bu da Çankırı tuzuna benzersiz bir özellik kazandırmaktadır. Çankırı tuzundan bulunan kalsiyum, kullanıldığı ürünlerde, teknolojik özelliklerini geliştirir. Çankırı tuzunun içermiş olduğu kalsiyum, selüloz liflerini kristalleştirerek sağlamlaştırmakta ve böylece


turşular daha uzun ömürlü, kıtır olmakta ve tekstür yapısını korumakta. Aynı durum zeytin için de geçerlidir. Zeytindeki acılığı alan Çankırı tuzundaki kalsiyumdur. Çankırı tuzundan yapılan zeytin hem daha uzun süre tekstüre yapısını korumuş olur hem de acılığı alınmış olur. Yine aynı şekilde salamura yaprak üretiminde de Çankırı tuzu kullanılırsa, tuzun içerisindeki kalsiyum yaprağın selüloz liflerini kuvvetlendirerek yırtılmayan ve kendini uzun süre muhafaza edebilen bir yaprak olur. Tuzun en önemli kalite kriteri saflığı ve temizliğidir, Çankırı tuzu, oldukça saf ve temizdir” dedi.



Doç. Dr. Hüdayi Ercoşkun: "Çankırı tuzu ile yapılan turşular daha uzun ömürlü oluyor"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Erzurum’da bilirkişilik müessesesi konuşuldu Erzurum Bilirkişilik Bölge Kurulu, bilirkişilik müessesesini ele almak için bir program düzenledi. Taraflar karşılaşılan sorunları ve çözümleri dile getirdi. Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi Konferans Salonu’nda düzenlenen “Bilirkişilik Müessesesi Yargılama Aşamasındaki Sorunlar ve Çözüm Önerileri” konulu programda, konunun tarafları bir araya geldi, sistemde karşılaşılan sorunlar gündeme getirildi. Erzurum Bilirkişilik Bölge Kurulu Başkanı Pınar Demir Yılmazel, bilirkişilik müessesesinin hukuk sistem için çok önemli ve değerli bir yere sahip olduğunu belirterek, “Bu vesile ile hakimlerimiz, savcılarımız, avukatlarımız, akademisyenlerimiz ve bilirkişilerimizle bir araya gelerek bilirkişilik kurumunun karşı karşıya olduğu sorunları, onların çözüm yollarını ilk ağızdan paylaşma imkanı bulduk. Değerli katkılarından dolayı tüm katılımcılara teşekkür ediyoruz” dedi. Başsavcı Aydemir: “Yargılamaları hızlandırıcı özelliğe sahip” Erzurum Cumhuriyet Başsavcısı Adem Aydemir, bilirkişiliğin konumu itibariyle yargılamaların belki de en önemli, özellikle teknik konu gerektiren, uzmanlık gerektiren konularda kurumlarından bir tanesi olduğunu dile getirerek, “İyi hazırlanmış bir bilir kişi raporu, tüm sefahatleri kapsayan, tüm soruları cevaplayan, tek seferde iyi bir şekilde sonuçlandıran bir bilirkişi raporu yargılamaları son derece hızlandırıcı bir etkiye sahip. Bilir kişiliğin önemi değeri o kadar net bir şekilde aslında ceza mahkemesi kanununda ortaya konulmuş ki, hakimin reddi ile aynı sebeplerden reddedilen bir kurum olarak CMK 69’ncu maddede açık hükümle bu belirtiliyor. Yani düşünün taraflar hakimin reddi sebeplerini ki, hakim yargılamanın ana aktörü ile bilirkişinin reddi sebeplerini yasa koyucu aynı derecede tutmuş. Bu ne demek? Ne kadar kıymetli ve değerli bir iş yaptığınızın göstergesi demek. Aynı zamanda bilirkişilikten çekinme sebeplerini de yargılamaların en önemli delili olan tanıklıktan çekilme sebepleriyle eşdeğer tutmuş. Bu da gösteriyor ki, bilirkişiliğe kanun koyucumuz üst seviyede bir konumlandırma yapmış. Bilirkişilerimiz tıpkı hakimlerimiz gibi tarafsız, bağımsız, objektif, bilimsel kriterlere göre hareket eden, taraflarla bağlantı kurmayan, iki tarafta bir arada iken değerlendirme yapan, onların görüşünü alan yani hakimin tüm vasıflarını bünyesinde toplaması gereken bir özelliğe sahip olmalı.” şeklinde konuştu. Sorunlar tek tek not alındı Açılış konuşmalarından sonra katılımcılar bilirkişilikle alakalı karşılaşılan sorunların birinci ağızdan iletme imkanı bulurken, Erzurum Bilirkişilik Bölge Kurulu Başkanı Pınar Demir Yılmazel ve Erzurum Cumhuriyet Başsavcısı Adem Aydemir tek tek not aldı.
Elazığ Gök: ’’Ruhsatı iptal edilen özel hastaneler kamulaştırılmalıdır’’ Genç Sağlık Sen Elazığ İl Başkanı Timur Gök, yenidoğan çetesine yönelik gerçekleştirilen operasyonlarda ruhsatı iptal edilen özel hastanelerin kamulaştırılması gerektiğini söyledi. Genç Sağlık Sen Elazığ İl Başkanı Gök, yenidoğan çetesine yönelik gerçekleştirilen operasyonlara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Yenidoğan çetesi olarak atfedilen Türkiye tarihinde eşi görülmemiş bir sağlık skandalına sebep olan bu kara oluşumun çökertildiğini kaydeden Gök, ’’İnsanlıktan nasibini alamamış tüm haysiyetsiz, namussuz bebek katilleri toplum nezdinde vicdanen en ağır şekilde cezalandırılmış, yüce yargıda da fiilen cezalandırılmak üzere tutuklanmıştır. Başta Sağlık Bakanlığımız, Adalet Bakanlığımız ve İçişleri Bakanlığımız olmak üzere tüm yetkili kurumlarımızın var gücüyle teyakkuzda olduğu aşikardır. Sağlık sistemimizin bir günde bu duruma gelmediği, bu olanların dün yaşanmadığı, sistematik olarak süregelen bazı sorunlarla yüzleşmemiz gerektiği de ortadadır. Bu elim olaya karıştığı iddia edilen 10 hastanenin ruhsatları iptal edilmiştir. Bu hastanelerimizin kamusallaştırılarak halkımızın kullanımına açılması hem sağlık hizmetlerimizin sürdürülebilirliğine hem de hastane ihtiyacımıza bir nebze olsun destek sağlayacak, toplum yararına olacaktır. Olayda adı geçen ve para için evlatlarımızın ölümüne sebep olan bu insanlıktan nasibini almamış haysiyetsizlerin varlığı ne yazık ki tüm sağlık camiamıza zarar vermiş, sağlık çalışanlarımıza karşı duyulan güven tahrip edilmeye çalışılmıştır. Unutulmamalıdır ki aziz vatanımızın başına gelen her türlü felakette en ön safta mücadele eden yine sağlık çalışanlarımız olmuştur. Henüz acısını dindiremediğimiz 6 Şubat depremlerinde dahi sağlık çalışanlarımız eşini, evladını, annesini, babasını enkazda bırakarak vatandaşlarımızın yarasını sarmak üzere koşmuştur. Korona virüs pandemi döneminde cansiperane bir emekle milyonlara şifa dağıtmış, fedakar ve özverili çalışmasıyla büyük felaketi milletimizin en az kayıpla geçirmesine vesile olmuştur. Her türlü tehdit ve cebre rağmen ilgili soruşturmanın derinleştirilmesinde büyük bir mücadele veren Cumhuriyet Savcısıyla gurur duyuyor, bu aziz milletin bir ferdi olmasından iftihar ediyor, emsallerinin artmasını niyaz ediyoruz’’ diye konuştu.