GÜNDEM - 14 Eylül 2024 Cumartesi 13:50

ÇOMÜ’de MODAV-ICA 21.Uluslararası Muhasebe Konferansı

A
A
A
ÇOMÜ’de MODAV-ICA 21.Uluslararası Muhasebe Konferansı

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) ev sahipliğinde Troia Kültür Merkezinde MODAV-ICA 21.Uluslararası Muhasebe Konferansı gerçekleşti.


Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunması ile başladı. Konferansa, ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. R. Cüneyt Erenoğlu, Çanakkale Belediyesi Başkan Vekili Emrah Eroğlu, Uluslararası Vizyon Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Vecdi Can, Biga İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nazan Yelkikalan, Kamu Gözetim Muhasebe ve Denetim Kurulları Başkanı Dr. Hasan Özçelik, Muhasebe Öğretim Üyeleri Bilim ve Dayanışma Vakfı (MÖDAV) Kurucu ve Onursal Başkanı Prof. Dr. Nalan Akdoğan, MÖDAV Başkanı Prof. Dr. Nuran Cömert, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.


MÖDAV Başkanı Prof. Dr. Nuran Cömert, konferansla ilgili bilgiler vererek başladığı konuşmasında MÖDAV olarak muhasebe alanındaki akademisyenlerin niteliğinin sürekli geliştirilmesi, muhasebe eğitim ve araştırmalarının kalitesinin yükseltilmesi, mesleğin ve meslektaşların niteliğinin arttırılmasına yönelik faaliyet geliştirdiklerini belirtti.


ÇOMÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nazan Yelkikalan Muhasebe Bilimi hakkında bilgiler vererek dijitalleşmenin meslekler üzerindeki etkisini dile getirdi ve konferansın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür etti.


MÖDAV Kurucu ve Onursal Başkanı Prof. Dr. Nalan Akdoğan MÖDAV’ın tarihini ve bugüne kadar yaptığı çalışmaları anlatırken Kamu Gözetimi Muhasebe ve Denetim Kurulları Başkanı Dr. Hasan Özçelik ise Geleneksel Muhasebe ve Proaktif Muhasebe hakkında bilgiler verdi.


ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. R. Cüneyt Erenoğlu ise Konferansın muhasebe bilimine ve uygulamalarına önemli katkılar sunacağını söyleyerek, “Proaktif Muhasebe ve Sürekli Denetim” hakkında bilgiler verip “Muhasebenin sadece geçmişe değil, aynı zamanda geleceğe dair öngörüler sunabilmesi, işletmelerin daha sağlam ve sürdürülebilir bir şekilde faaliyet göstermesine imkan tanıyacaktır. Proaktif muhasebe anlayışı, gelecekte karşılaşılabilecek zorluklara karşı şimdiden hazırlıklı olmayı ve bu zorluklara karşı doğru stratejiler geliştirmeyi mümkün kılmaktadır. İyi yönetilen bir risk süreci, işletmelerin kriz dönemlerinden daha az zarar görerek çıkmasına ve uzun vadede daha başarılı olmasına katkı sağlayacaktır” dedi ve konferansın düzenlemesinde emeği geçen herkese teşekkür etti.


Konferans, plaket takdiminin ardından sunumlarla devam etti.



ÇOMÜ’de MODAV-ICA 21.Uluslararası Muhasebe Konferansı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum TDED’den Vali Mustafa Çiftçi’ye tabyalar teşekkürü Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği (TDED) Erzurum Şube Başkanı Murat Ertaş, Erzurum tabyalarını yeniden ihya etme gayretlerinden dolayı Vali Mustafa Çiftçi’ye teşekkür etti. Başkan Ertaş, payitahtı korumak için ecdadın batıda Edirne ve Çanakkale’ye, doğuda Erzurum ve Kars’a 19. ve 20. asrın kaleleri denebilecek çok sayıda "tabya" yaptırdığını dile getirerek, “ Garnizon merkezi olması sebebiyle Erzurum’da bilhassa doğu-batı ve güneyindeki kuş uçmaz kervan geçmez dağlara, belki kartal yuvası olacak zirvelere dönemin teknolojisi ve şartları dikkate alındığında imkânsız gibi görünen muhkem yapılar inşa etmiş. Bu imkânsızlıkları zorlamak vatanın azizliğindendir; bayrağın, dinin, dilin... Erzurum’da 50 civarında tabya yapılmış ve bunlar Erzurum’u değil, tabyalar doğudan ve Kafkasya’dan Anadolu’ya çıkan stratejik boğazları, geçitleri kontrol altında tutarak Türk devletini, topyekün vatanı korumak içindir.” şeklinde konuştu. "Tabyalar keşfedilmeye başladı" Tabyaların şu an 23’ünün ayakta olduğunu hatırlatan TDED Erzurum Şube Başkanı Murat Ertaş, “ Türk savaş tarihinde, mimarlık tarihinde, coğrafyamızın hafızasında önemli yer tutan tabyalardan maalesef ne Anadolu’nun, ne aziz milletimizin evlatlarının haberi var. Haberi olanların sayısı çok çok az. Tabyalarla ilgili çok yazdık çizdik. Türkiye’yi dolaştık, anlattık, fotoğraf sergileri yaptık. 9 Kasım Tabyalar Yürüyüşünü ülke gündemine sokmaya çalıştık. 2013 yılında TBBM Başkanı Cemil Çiçek Mecidiye Tabyasının "Harp Müzesi" olması için 5 milyon ödenek ayırdı. Bizler tabyalarda 7’den 70’re etkinlikler yaptık. Milli Eğitim Müdürlüğümüz 2013’ten başlatarak ilk dersi tabyalarda yaptı. En son 4 yıl evvel Dumlu’daki Şahappaşa Tabyası’nda "Kahramanlık Şiirleri" programı gerçekleştirdik. Vali Seyfettin Azizioğlu zamanında Çetin Bayram kardeşimin yürüttüğü projeyle tabyalara çıkan tüm yollar, yolların başına bilgilendirme levhaları ve rotaların olduğu bilgilendirme tabelaları yapıldı. Kargapazarı ve Mescit dağlarındaki Türk şehitlikleri keşfedildi, şehitlikler yapıldı; dağlardaki tank ve ağır silahlar Mecidiye-Aziziye tabyalarına çıkan yolun girişine getirilerek açık havada sergilendi. Çetin Bayram’a bu konuda şehir teşekkür borçludur.” şeklinde konuştu. “Emeği geçenlere teşekkür ederiz” Türk tarihine ve şehrin değerlerine sahip çıkan, emek veren herkese teşekkür ettiklerini vurgulayan Ertaş, daha sonra şöyle konuştu, “ Mustafa Çiftçi valimiz ezber bozdu. Olmaz denileni, şu ana kadar akla gelmeyeni yaptı. Tek tek her tabyayı gezdi, dağları ve yolları tanıdı, tespit ve gözlemleriyle konuya doğrudan hakim oldu ve çözüm üretti. Kendisine ne kadar teşekkür etsek azdır. Her tabyayı bir kamu kurumuna, üniversiteye ve güçlü STK’lere zimmetledi. Bir seferberlik başladı, tarihe sahip çıkma yarışı... Her kurum kendisine zimmetlenen tabyaları zor şartladı temizliyor, çevre düzenini gözden geçiriyor, ufak tefek onarımlarını yapıyor... Her bir kurum yaptığı çalışmayı sosyal medya sayfalarından paylaşıyor. Böylelikle şehir tabyalarını ve tarihini yeniden keşfediyor ve tabyalar konusunda "tükenmişlik sendromu" yaşayan "öğrenilmiş çaresizliğe" düşen şehir ahalisi, istenirse yapılabilirmiş duygusuyla özgüven kazanıyor. Kuş uçmaz kervan geçmez dağlarda gençler, memurlar, öğrenciler, işçiler, siviller, bürokratlar tarihi, Erzurum’un stratejik konumunu ve değerini, vatanını, şühedayı ve gaziyanı daha iyi anlıyor. Teşekkürler Sayın Valim. Teşekkürler tarihe emek veren vatanperver ve kadirşinas güzel insanlar.”
Kayseri Osman Aşkın Bak: "Türkiye spor devrimi yaşamaktadır" Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, yapılan modern spor tesisleri ile beraber Türkiye’nin bir spor devrimi yaşadığını söyledi. Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, bir dizi ziyarette bulunmak üzere geldiği Kayseri’de "Özümüzden Geleceğe" sloganı ile düzenlenen Türkiye Buluşmaları’na katıldı. Burada konuşan Bakan Bak; gençlere dokunmanın çok önemli olduğunu söyleyerek, "Belediye başkanları 14-15 yaşındaki bir gençle spor vasıtasıyla diyaloğunu rahat bir şekilde gerçekleştirebilir. Benim tavsiyem; sporla beraber gençlere dokunmak çok önemli. Yapacağınız spor okullarıyla, gerçekleştireceğiniz etkinlikler ile onlara vereceğiniz formalarla, malzemelerle, belediyemizin etkinlikleriyle evlere girmeniz çok kolay. Onlara dokunmanız çok kolay. Gençlik ve Spor Bakanlığı olarak bizim en önemli işlerimizin bir tanesi de çağımızda çok büyük bir sorun olarak karşımıza çıkan bağımlılıkla mücadele. Dijital bağımlılıkla mücadele, uyuşturucu ve kötü alışkanlıklar mücadele. Bunun en önemli argümanı da sporu kullanmaktır. Sporun iyileştirici ve birleştirici gücünü kullanmak. Amatör spor kulüplerine destek olmak, okullardaki spor faaliyetlerini artırmak hepimizin görevi. Belediye başkanlarına da bu noktada önemli görevler düşüyor. Bunu birlikte yapmamız lazım" dedi. "Türkiye spor devrimi yaşamaktadır" Bak, "Cumhurbaşkanımızın sporun içerisinden gelmesi, gençleri çok anlaması sebebiyle gerçekten bir spor devrimi de yaşamaktadır. Türkiye’nin dört bir yanında modern stadyumları, yüzme havuzları, kapalı spor salonları ve atletizm tesisleri gibi binlerce eser ile beraber milletimizin hizmetinde. Özellikle Yüzme Bilmeyen Kalmasın Projesi çerçevesinde 11 milyon çocuğumuza yüzme öğrettik. Türkiye’nin dört bir yanında olimpik ve yarı olimpik yüzme havuzları kazandırdık. Burada gençlerimize yüzmeyi öğretiyoruz. Ailenin en çok memnun olduğu konulardan bir tanesi de yüzme havuzlarına gelmeleri. Bunu dönüşü de bizim için çok önemlidir. Belediye başkanlarımız da bu noktada havuzlar ve tesisler yapıyorlar. Buralarda gençlerimize dokunuyoruz. Gençlerimizi bu noktada kötü alışkanlıklardan uzaklaştırmak için bu tesisler çok önemli. Çocuklarımıza hizmet etmeye devam edeceğiz. İşte bu nedenle AK Parti gençlerin partisi, milletin partisidir. Eser siyasetiyle beraber bugün de teşkilatlarımızla beraber sahada olacağız" ifadelerini kullandı.
Denizli DSO’dan organik belgelendirme standartlarında ileri seviye eğitim Denizli Sanayi Odası (DSO), üyelerinin rekabet gücünü artırmak ve sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmalarına destek olmak amacıyla düzenlediği eğitimlere bir yenisini ekledi. Tekstil sektörünün önemli taleplerinden biri olan organik belgelendirme standartları üzerine yoğunlaşan bu eğitim, sektör profesyonellerine değerli bilgiler sundu. DSO Tekstil Grubu Meslek Komitelerimizden gelen talep üzerine, Eğitim Komisyonu organizasyonu ve USB Certification iş birliği ile düzenlenen Organik Belgelendirme Standartları (GOTS ve OCS) İleri Seviye Sertifikasyon ve İşlem Sertifikası (TC) Eğitimi, Odamız M. Feridun Alpat Konferans Salonunda gerçekleştirildi. “Üyelerimizin gelişimine katkı sağlamak için çalışıyoruz” Eğitimin açılış konuşmasını, DSO Yönetim Kurulu Üyesi ve Eğitim Komisyonu Başkanı Orçun Alptekin gerçekleştirdi. Katılım sağlayanlara teşekkürlerini sunan Alptekin, “Eğitim Komisyonu olarak, DSO Akademi bünyesinde üyelerimizin ihtiyaç ve taleplerine yönelik çok farklı konularda eğitimler düzenlemekteyiz. Finans, sürdürülebilirlik, çevre, yönetim ve liderlik, İK uygulamaları, dijitalleşme ve daha birçok konuda üyelerimizin gelişimine katkı sağlayacak fırsatlar sunmaya çalışıyoruz” dedi. GOTS ve OCS standartlarında detaylı inceleme Gün boyu süren eğitimler, Türkiye TC Operasyon Yöneticisi Gülseher Bakırcı tarafından Kimyasal Programlar Müdürü Erce Ercegil ile Teknik ve Kalite Müdürü Ali Ertuğrul tarafından verildi. Global Organic Textile Standard (GOTS) ve Organic Content Standard (OCS) gibi önemli organik belgelendirme standartları detaylı bir şekilde ele alındı. Katılımcılar, bu standartların temel farklarını, başvuru süreçlerinde dikkat edilmesi gereken noktaları ve taşıma sertifikası (TC) süreçlerini öğrendi. Eğitimde, sektörün deneyimli uzmanları tarafından sahada en sık karşılaşılan uygunsuzluklar, GOTS V7 ile gelen önemli değişiklikler ve firmalara etkileri gibi konulara değinildi. Ayrıca, Textile Exchange programlarındaki güncellemeler ve sektördeki diğer gelişmeler hakkında katılımcılara bilgi verildi. Katılımcılar deneyimlerini paylaştı, sorularına yanıt aldı Sürdürülebilirlik uzmanları, kalite ve sertifikasyon süreçlerinden sorumlu profesyoneller için verilen bu eğitimde, standartlar ve süreçleri detaylı bir şekilde ele alarak, katılımcılara pratik bilgiler sunuldu. Eğitim, sektörün farklı alanlarında çalışan uzmanların bir araya gelerek bilgi ve deneyimlerini paylaşmasına imkan sağladı. Katılımcılar soru cevap bölümünde merak ettikleri tüm sorulara yanıt bulma fırsatı yakaladı. Denizli Sanayi Odası’nın düzenlediği bu eğitim, tekstil sektöründe faaliyet gösteren firmaların organik belgelendirme süreçlerini daha iyi anlamalarına ve bu alanda daha bilinçli adımlar atmalarına katkı sundu. Eğitimin sonunda DSO Genel Sekreteri Dr. Sezgi Akbaş ve Sürdürülebilirlik Müdürü Cansun Özdülger tarafından eğitmenlere, “Sanayinin Kadim Şehri Denizli” kitabımız takdim edildi. DSO Genel Sekreteri Dr. Akbaş, yaptığı açıklamada; “Değerli eğitmenlerimize ve katılımcılarımıza teşekkürlerimizi sunuyoruz. Eğitim ve etkinliklerimiz devam edecek. Gerçekleştirdiğimiz bu eğitimlerle üyelerimizin sürdürülebilirlik hedeflerimize katkı sağlayarak, gelişimi destekleyeceğiz” dedi.
Niğde Dağ Mihmandarlığı Eğitimi Tamamlandı Türkiye Dağcılık Federasyonu tarafından verilen Dağ Mihmandarlığı Eğitimi tamamlandı. Dağ Mihmandarlığı Eğitimi, 06-15 Eylül 2024 tarihleri arasında Niğde-Çamardı-Demirkazık Mümtaz Çankaya Dağcılık Eğitim Merkezi Ve Dağ Evi’nde gerçekleştirildi. İki eğitmen ve 9 dağ mihmandarı adayıyla gerçekleşen eğitimde kursiyerler ilk olarak Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Yabancı Diller Yüksekokulunda yabancı dil sınavına tabii tutuldular. Kursiyerler ardından 10 gün süren eğitime Dağcılık Eğitim Merkezi’nde devam ettiler. Teorik bilgilerin yanı sıra müfredatta yer alan konular hakkında eğitim alan katılımcılar, faaliyet tehlike analizi, faaliyet organizasyonu, faaliyetin acil durum eylem planının hazırlanması konularında masa başı çalışmaları yaptı. Uygulamalı olarak ise dağ geçişi, sabit hatlarda emniyetli tırmanma, yan geçişler, inişler, zirve tırmanışı ile ileri seviyede ilkyardım ve kurtarma uygulamalarını tamamladılar. Türkiye Dağcılık Federasyonu tarafından yapılan Dağ Mihmandarlığı Eğitimi ile ilgili yapılan açıklamada, .”Bilindiği üzere Türk meslek listesine 2020 yılında dahil ettirdiğimiz Dağ Mihmandarlığı ; 3423.13 yeni meslek ad ve kodu ile İŞKUR üzerinden yayınlanmıştır. Dağ Mihmandarlığı mesleğinin geleceği, meslek birliğinin oluşturulması, sürdürülebilirliği ve ülkemizde dağ turizminin geliştirilmesi konularında fikir alışverişinin ,önerilerin olduğu ve faydalı sonuçların çıkarıldığı eğitime katılan teknik direktör, antrenör ve sporcularımızı kutluyoruz. Yolları açık olsun.” ifadelerine yer verildi.