GÜNDEM - 02 Aralık 2024 Pazartesi 16:39

İnşaat ve yapı malzemeleri sektörü yeşil dönüşümü odağına aldı

A
A
A
İnşaat ve yapı malzemeleri sektörü yeşil dönüşümü odağına aldı

Bursa inşaat ve yapı malzemeleri sektörü temsilcileri, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nca (BTSO) yürütülen İnşaat ve Yapı Malzemeleri UR-GE projesi kapsamında, dünyanın 6’ncı büyük ekonomisi İngiltere’nin başkenti Londra’ya ziyaret gerçekleştirdi. İngiltere’yi mercek altına alan 40 kişilik ekip dönüşüm ve sürdürülebilirlik alanındaki çalışmaları yakından inceleme imkânı buldu.


Bursalı firmaların ihracatını artırarak, yeni pazarlara açılmasına liderlik eden BTSO, Ticaret Bakanlığı desteği ile yürütülen İnşaat ve Yapı Malzemeleri Sektörü UR-GE projesi kapsamında yaklaşık 40 kişilik bir heyetle İngiltere’nin başkenti Londra’da iyi uygulama örneği ziyareti gerçekleştirdi. Yeşil bina ve verimli enerji teknolojileri kullanımında öncü bir role sahip olan İngiltere’deki uygulamalar hakkında deneyim transferi gerçekleştirmek üzere düzenlenen programa BTSO Yönetim Kurulu Üyesi Alparslan Şenocak, BTSO Meclis ve komite üyeleri ile küme üyelerinin de bulunduğu 40 kişilik ekip katıldı.



İyi uygulama örneği; Londra


BTSO heyeti program kapsamında ilk İngiltere’de önemli projelere imza atan Türk müteahhitlik şirketi Ant Yapı UK Yönetici Müdürü Cengizhan Karaduman ve Genel Müdürü Ertan Demirkıran ile bir araya geldi. Daha sonra 1931 yılından bu yana faaliyet gösteren TheBuildingCentre’da merkezin Genel Müdürü John Bonning’den sektördeki son gelişmelere ilişkin bilgi aldı ve “New Homes in New Ways” sergisini gezdi.



Saha ziyaretleri ile uygulamaları yakından görme imkanı buldular


Türkiye’nin Londra Büyükelçisi Osman Koray Ertaş ve Ticaret Müşaviri Gözde İnaneri Bakıcı’yı ziyaret eden firmalar, Yunus Emre Enstitüsü ev sahipliğinde düzenlenen toplantıda ise BTSO Meclis Başkan Yardımcısı ve Dış Ticaret Konseyi Başkanı Murat Bayizit, İngiltere’de yerleşik iş insanlarından İngiltere ekonomisi, Türkiye-İngiltere ticari ilişkileri ve inşaat sektöründeki fırsatlara ilişkin bilgi aldı. İngiltere’nin önde gelen gayrimenkul geliştirme şirketi Berkeley Group’un yapımı süren şantiyelerinde yeşil bina standartları, yenilikçi teknolojilerin kullanımı ve sürdürülebilir iş modellerine ilişkin bilgi alan firmalar ayrıca Türk-İngiliz Ticaret ve Sanayi Odası (TBCCI) ile bir toplantı gerçekleştirdi. TBCCI Yönetim Kurulu Başkan Vekili Mete Uluyurt ve Türk Hava Yolları Londra Genel Müdürü Mehmet Gurulkan’ın ev sahipliğinde gerçekleşen toplantıda İngiltere inşaat sektörü ile ticaret ve yatırım imkanları değerlendirildi.



“İnşaat sektöründeki dönüşüme rehberlik etmeyi hedefliyoruz”


BTSO Yönetim Kurulu Üyesi Alparslan Şenocak, Bursa inşaat ve yapı malzemeleri sektörünün ulusal ve uluslararası pazarda rekabet gücünü artırmak için çalışmaya devam ettiklerini söyledi. Ticaret Bakanlığı destekleri ile hayata geçirdikleri İnşaat ve Yapı Malzemeleri UR-GE projesi kapsamında bugüne kadar ABD, Özbekistan, Bulgaristan ve Suudi Arabistan’da programlara imza attıklarını ifade eden Şenocak, Londra’da yeşil bina sistemleri ve standartları ile sürdürülebilirlikle alakalı iyi uygulama örneklerini inceleme imkanı bulduklarını söyledi. “Buradaki tecrübelere ülkemize taşıyarak, inşaat sektöründe 2050’de sıfır karbon emisyonu hedefine katkı sağlamayı hedefliyoruz” diyen Şenocak, “Burada gerek yaptığımız kurum ziyaretleri gerekse de saha ziyaretlerinde yapı malzemeleri, müteahhitlik ve müşavirlik sektörümüz için önemli bir piyasa olduğunu gördük. İnşaat ve yapı malzemeleri sektöründe hem fiyat hem de kalite anlamında buraya hitap eden çok sayıda firmamız var. Özellikle renovasyonla alakalı ülkedeki büyük pazardan hak ettiğimiz payı alabilmek adına önümüzdeki süreçte gerekli adımları atmaya devam edeceğiz” dedi.



“İngiltere’de iş yapmak için lokal partner bulmak şart”


BTSO Meclis Başkan Yardımcısı ve Dış Ticaret Konseyi Başkanı Murat Bayizit, dünyanın 6’ncı en büyük ekonomisi olan İngiltere’nin 3,7 trilyon dolarlık ekonomik büyüklüğe sahip olduğunu ifade etti. Türkiye ve İngiltere arasındaki ilişkilerin son dönemde hızla geliştiğini söyleyen Bayizit, ülkedeki iş ortamının AB’ye göre daha esnek ve yabancı sermayeye açık olduğunu kaydetti. İngiltere’de iş yapmak isteyen firmaların lokal partnerle çalışmalarının çok önemli olduğunu ifade eden Bayizit, sektör temsilcilerine İngiltere’de iş yapma kültürü ile inşaat sektöründeki mevcut durum ve potansiyel fırsatlara ilişkin önemli bilgiler verdi.



“Yeşil dönüşüm konusunda iyi bir seviyedeyiz”


BTSO Meclis Üyesi aynı zamanda İMSİAD Başkanı Şeref Demir, Londra’da çok verimli bir program gerçekleştirdiklerini söyledi. Yeşil mutabakat ve sürdürülebilirlik alanında iyi uygulama örneklerini yerinde inceleyerek, detaylı bilgiler alma imkânı bulduklarını kaydeden Demir, “Sektörümüz adına çok faydalı oldu. Dünyanın genelinde bir barınma sorunu söz konusu. Burada gördük ki Londra da bu sorunun yaşandığı yerlerin başında geliyor. Özellikle dar ve orta gelir grubundakiler için böyle bir sıkıntı var. Kısa süre içerisinde bu sorunu çözebilmek adına çok sayıda konut inşa etmeleri gerekiyor. Yeşil dönüşüm konusunda Türkiye ve İngiltere arasında çok küçük nüans farkları var. Biz de sektör olarak belirli bir noktaya gelmiş durumdayız. Gerekli çalışmaları yaptığımız takdirde bu pazarda etkili oyunculardan biri olabileceğimize inanıyoruz” ifadelerini kullandı.



“Renovasyon konusunda ciddi bir talep var”


BTSO Komite Başkanı Levent Bilek, UR-GE projesi kapsamında 5’inci yurt dışı programlarını Londra’ya gerçekleştirdiklerini kaydetti. Londra’da ilginç örneklerle karşılaştıklarını belirten Bilek, “İnsanlar burada 270 yaşındaki binalarda yaşıyorlar. Özellikle enerji verimliliği açısından dikkat çekici uygulamalar var. Yine sürdürülebilirlik ile ilgili yapılan çalışmaları ve bina yapılanmasını bizzat sahada görme imkânı bulduk. Türk müteahhitlik şirketleri ve sivil toplum kuruluşları ile faydalı temaslarda bulunduk. Hepsi ile iş birliği içinde çalışacağız” dedi. Ülkede renovasyonla ilgili ciddi bir talep olduğunu kaydeden Bilek, şöyle devam etti: “Diğer taraftan 100 bin yeni konut yapımı planlanıyor. Bu yüzden gerek yapı malzemeleri üreticilerimiz gerekse de müteahhitlik sektörümüzün burada önünün açık olduğunu düşünüyorum. Türkiye sektördeki güçlü potansiyeli ile bu pazardaki boşluğu rahatça doldurabilecektir.”



“Dünyadaki gelişmeleri yakından takip etmemiz gerekiyor”


BTSO Komite Başkanı Latif Altay, inşaat sektörünün dünyadaki gelişmeleri yakından takip etmesinin önemine vurgu yaptı. Özellikle yapım sırasında iş ve işçi güvenliğini artıracak, yapım tamamlandıktan sonra işletme kolaylığı sağlayacak iyi uygulama örneklerini görmek açısından faydalı bir program olduğunu ifade eden Altay, “Londra’daki uygulamaları ve yenilikleri buradaki sektör dinamikleri ile birebir istişare edip, değerlendirme imkânımız oldu. Türkiye olarak inşaat konusunda ciddi bir tecrübemiz var. Yeşil mutabakat ve sürdürülebilirlik konusundaki gelişmelere de hızla uyum sağlayarak, bu yenilikleri hızlıca kendi yapım ve işletme sistemimize dahil etmemiz gerekiyor. Bu şekilde pazarda katma değeri yüksek hizmetler sunabilirken, diğer ülkelerdeki yatırımlarda da tercih edilen firmalar olabiliriz. Londra özellikle Körfez ve Afrika pazarında çok güçlü firmalara sahip. Buradaki firmalarla ilişkilerimizi geliştirdiğimizde hem yapı malzemeleri üreticilerimiz hem de alt ve ana yüklenicilerimiz yeni pazarlara ulaşabilmek adına önemli bir adım atmış olacak. Ticaret Bakanlığımıza ve BTSO’ya destekleri için teşekkür ediyoruz” şeklinde konuştu.


Muhammet Hakan Yetim ise İngiltere inşaat sektöründe özellikle renovasyon konusunda ciddi teşvikler bulunduğunu ifade etti. “Refurbishment” olarak adlandırılan, yapıların inovatif bir şekilde yeniden geliştirilip pazara sunulması konusunda çalışmalar, teşvikler olduğunu söyleyen Yetim, “Türkiye’nin inşaat sektöründe ciddi bir tecrübe ve sermaye birikimi var. Ülke olarak buradaki ihtiyacı karşılayacak potansiyele sahibiz” dedi.



İnşaat ve yapı malzemeleri sektörü yeşil dönüşümü odağına aldı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara HAK-İŞ 13. Uluslararası Kısa Film Yarışması’nda ödüller sahiplerini buldu Hak İşçi Sendikaları Konfederasyonu (HAK-İŞ) tarafından bu sene 13’üncüsü düzenlenen ‘HAK-İŞ 13. Uluslararası Kısa Film Yarışması’nda ödüller törenle sahiplerini buldu. HAK-İŞ 13. Uluslararası Kısa Film Yarışması ödül töreni, Ankara’da bir otelde gerçekleştirildi. Türkiye’den 257 filmle başvuruda bulunulan yarışmaya İran’dan 525, Hindistan’dan 251, Çin’den 149, Rusya’dan 148, Amerika’dan 136, Fransa’dan 124 ve İtalya’dan 113 kısa filmle başvuruda bulunuldu. Uluslararası ve ulusal kategoride 4 dalda 8 ödül verilen törende, bazı sanatçılara "Emeğe Saygı" plaketi takdim edildi. HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan yaptığı konuşmada, "Katil Netenyahu’nun 400 küsür gündür Gazze’ye yağdırdığı bombalar, tanklardan, uçaklardan, helikopterlerden yapılan her türlü saldırıya karşı Filistin halkının, Gazze halkının direnişini buradan bir kez daha selamlıyoruz. Uluslararası sendikal hareketin gündemine taşınmasını sağladığımız için gurur duyuyorum. Ne yazık ki 7 Ekim’den sonra dünyanın sustuğu, görmezden geldiği, kulaklarını tıkadığı katliamlara karşı HAK-İŞ olarak dünya sendikal hareketinin liderliğini yaptık ve olup bitenlerin bütün dünya sendikal hareketinin gündemine soktuk. Bugün çok şükür üye olduğumuz konfederasyon İsrail’in soykırım yaptığı noktasına geldi. HAK-İŞ bundan sonra da bu tür zulümlerin, haksızlıkların, işgallerin, katliamların karşısında yer almaya devam edecek" dedi. Bu seneki değerlendirmelerinde Filistin odaklı filmlere öncelik vermeye çalıştıklarını belirten Arslan, "Biz sanatın ve kültürün ne kadar etkili olduğunun farkındayız ve onun için de sanatı sendikal hareketle, emek hareketiyle buluşturmak istiyoruz. Sendikalarımızı bütün çabalarımıza rağmen, bütün desteklerimize rağmen ne yazık ki büyük bir aile olan HAK-İŞ ailesinden daha fazla film bekliyorduk. Geçmişle kıyaslanamayacak kadar önemli adımlar attık. Sendikalarımızdan, üyelerimizden pek çok arkadaşımız bu konuda kısa film çekerek bizimle paylaşıyorlar ama daha fazlasını istiyoruz. Emekçilerin alın teri akıtan, ülkemizin geleceği için canla başla çalışan 200’den fazla ülkeye ihracat yaptığımız malları üreten emekçilerin daha fazla söyleyecek sözü olduğunu biliyorum. Daha fazla konuşacaklarını ve bunu da sanatla, kültürle taçlandıracaklarının farkındayız ama bunu hayata geçirmekte hala zorlanıyoruz" diye konuştu. "Yaşadığımız toplumsal sorunları beyaz perde aracılığıyla bir kez daha gördük" HAK-İŞ Kültür Sanat Komitesi Başkanı Birsen Çiçek Odabaşı ise, "Bugüne kadar yarışmamıza 40 bine kadar filmle başvuruda bulunuldu. Yapımcısı, yönetmeni ve oyuncusuyla binlerce, on binlerce sinema sanatçısı ’Emeğe Saygı’ teması altında HAK-İŞ Uluslararası Kısa Film Yarışması’nda bulundu. Her geçen yıl emek temalı daha çok filmin yarışmamıza katılmasından büyük mutluluk duyuyoruz. Komitemiz ve yarışma ekibimizin yoğun çalışması sayesinde bu yıl da 117 ülkeden 4 bin 410 film yapımcısı ve yönetmeni ’Emeğe Saygı’ teması altında yarışmamızda buluştu. Türkiye’den 257 filmle başvuruda bulunulan yarışmaya İran’dan 525, Hindistan’dan 251, Çin’den 149, Rusya’dan 148, Amerika’dan 136, Fransa’dan 124 ve İtalya’dan 113 kısa filmle başvuruda bulunuldu. Kültür sanat komitesi olarak binbir emekle yapılan filmleri izlerken ne kadar doğru yolda olduğumuzu bir kez daha gördük. Dünyanın dört bir yanında var olan, her gün hepimizin şahit olduğu emeği ve yaşadığımız toplumsal sorunları beyaz perde aracılığıyla bir kez daha gördük" dedi.
Eskişehir Vali Aksoy’dan Eskişehir’deki engelli girişimcilere ziyaret Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü kapsamında İş ve İşçi Bulma Kurumu (İŞKUR) üzerinden engelli kontenjanından destek alan girişimciler Esin Demirel ve Cüneyt Büyükeren’i ziyaret etti. Vali Aksoy, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü kapsamında Eskişehir’de İŞKUR’dan hibe desteği alan engelli girişimcileri ziyaret etti. Aksoy’a ziyareti sırasında İŞKUR İl Müdürü Fatih Acar da eşlik etti. Bu noktada İŞKUR tarafından sağlanan hibe desteğinin önemine değinen Aksoy, gösterdiği girişimcilik ile başarıdan ötürü onkolojik hastalığından dolayı yüzde 80 engeli bulunan ve İŞKUR’dan 150 bin TL destek alan giyim dükkanı işletmecisi Esin Demirel’i tebrik etti. Eskişehir’de toplamda 17 işletmenin İŞKUR desteğiyle faaliyetlerini sürdürdüğünü aktaran Aksoy; engelli bireylerin ekonomik hayatın içerisinde yer almaları ve ayaklarının üzerinde durabilmelerini amaçladıklarını dile getirdi. Devlet olarak engelli vatandaşların hayatlarını kolaylaştırmak ve onların topluma katılımlarını sağlamak için her türlü desteği vermeye devam edeceklerini belirten Aksoy, İŞKUR hibe desteği sayesinde engelli bireylerin kendi işletmesini kurmasının ülke için önemli bir kazanım olduğunu ifade etti. Butik sahibi Esin Demirel, “Engelli hibe desteğiyle böyle bir proje gerçekleştirdik. Bu süreç içinde çok yardımcı oldular sağ olsunlar” diyerek Vali Aksoy’a teşekkür etti. “Eskişehir genelinde 17 engelli girişimci İŞKUR’un hibe desteğinden yararlanarak işletme açtı” Engelli kadın girişimci Esin Demirel’in işletmesinde konuşan Vali Hüseyin Aksoy, “Bugün İŞKUR üzerinden aldığı destekle işletme açan işletmeyi ziyaret ediyoruz. Engellilerin toplumla bütünleşmesini ve ekonomik hayat içerisinde yer almalarını önemsiyoruz. Sosyal devletin gereği olarak İŞKUR üzerinden yapılan bu faaliyetlerle bu işyerinin hayata geçirilmiş olmasından büyük bir memnuniyet duyduk. Bu işletmeyi açan hanımefendi kardeşimize başarılar diliyorum” dedi. Aksoy, bir sonraki ziyaretini yüzde 50 oranında işitme engeli bulunan ve İŞKUR’dan 90 bin TL destek alan Cüneyt Büyükören’in işletmesine gerçekleştirdi. Aksoy, “Eskişehir genelinde baktığımızda on yedi engellinin İŞKUR desteğinden yararlanıp işletme açtığını görüyoruz. Sadece 2024 yılında 6 işletmemiz bu desteklerden yararlandı. Amacımız bunların sayısının artması ve toplumda daha fazla engelli işletmelerin olmasının sağlanması. Bu anlamda arkadaşlarımızı tebrik ediyoruz, kutluyoruz. Kendilerinin bu anlamdaki faaliyetlerinin diğer engelliler için de örnek oluşturmasını temenni ediyorum” diyerek Büyükören’den işletmesiyle ilgili bilgiler aldı. Ziyaretin sonunda Büyükören, Vali Hüseyin Aksoy’a isminin yazılı olduğu kutuda kendi üretimi olan parfümü hediye etti. (İHA-