EKONOMİ - 29 Aralık 2024 Pazar 12:36

Bursa iş dünyasının gurur tablosu

A
A
A
Bursa iş dünyasının gurur tablosu

Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nın (BTSO) 49. Ekonomiye Değer Katanlar Ödül Töreni Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla gerçekleşti. ‘Ekonominin Oscarları’ olarak kabul edilen törende 5 kategoride 37 ödül sahiplerini buldu. TEKNOSAB’da faaliyete başlayan firmaların açılışının da gerçekleştiği törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bursa Ticaret ve Sanayi Odası, Türkiye ekonomisine çok önemli katkılar yapıyor” dedi.


BTSO tarafından geleneksel olarak düzenlenen Ekonomiye Değer Katanlar Ödül Töreni Merinos Atatürk Kongre Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Törende, ‘İhracat’, ‘Sektör Liderleri’, ‘Gelir Vergisi’, ‘Kurumlar Vergisi’, ‘Yeşil Çevre ve Sürdürülebilirlik’ kategorilerinde başarılarıyla örnek olan kişi ve kurumlar ödüllerini Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fatih Kacır, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay ve Meclis Başkanı Ali Uğur’un elinden aldı. Organizasyon kapsamında Türkiye’nin yüksek teknolojili sanayi dönüşümünün öncüsü olan TEKNOSAB’da faaliyete başlayan firmaların açılışları da gerçekleştirildi.



“BTSO Türkiye Ekonomisine Çok Kıymetli Katkılar Yapıyor”


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sözlerine BTSO’ya marifetin iltifata tabi olduğunu gösterdiği için teşekkür ederek başladı. Erdoğan, "135 yıllık köklü tarihiyle Bursa Ticaret ve Sanayi Odamız, 57 bin üye firmasıyla şehrimizin yanı sıra Türkiye ekonomisine de çok önemli katkılar yapıyor. Bugün ödül törenimizin yanı sıra Odamızın öncülüğünde Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın destekleriyle hayata geçen Bursa Teknoloji Organize Sanayi Bölgesi - TEKNOSAB’da üretime başlayan 15 firmamızın da açılışını gerçekleştiriyoruz. Bu firmalarımızın sahiplerini ve çalışanlarını da tebrik ediyor, Türkiye’nin kalkınmasına, güçlenmesine ve büyümesine verecekleri destekler için kendilerine şimdiden teşekkürlerimi iletiyorum" ifadelerini kullandı.



“TEKNOSAB Bünyesinde Atılan Her Adım Çok Kıymetli”


Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugüne kadar 25 milyar lira yatırım yapılan TEKNOSAB’ın Türkiye’nin yüksek teknolojili üretime geçişinin simgelerinden olacağını vurgulayarak, "Biliyorsunuz kısa süre önce ülkemizi bu hedefe daha hızlı götürecek HIT-30 programını kamuoyumuzun takdirine sunduk. 5 ay gibi kısa sürede elektrikli araç, güneş hücresi, pil hücresi, rüzgâr türbini gibi stratejik konularda toplam büyüklüğü 7 milyar doları aşan yatırımları ülkemize kazandırma noktasına geldik. İnşallah daha güzel sonuçlar elde edeceğiz." değerlendirmesini yaptı.


Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülke genelinde tüm sanayi ve ticaret odalarının bu çok kritik süreci sahiplendiğini, kendi alanlarında özgün projeler üretmeye gayret ettiğini söyledi. Geleceğin teknolojisine bugünden yapılan her yatırımı Türkiye açısından hayati önemde görüp desteklediklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:


"Bu bakımdan TEKNOSAB bünyesinde atılan her adım çok kıymetlidir. Üretimin lokomotif şehri Bursa, inanıyorum ki teknoloji alanında da diğer illerimize örnek olacaktır. Yıllık 37 milyar dolar ihracatımız olan 1 milyon 200 binden fazla çalışana istihdam sağlayan konfeksiyon, tekstil, deri ve mobilya sektörlerinde rekabet gücümüzü sürdürmeyi önemsiyoruz. Üretim ve istihdamı korumak için 2025 yılı Ocak ayında KOSGEB eliyle İstihdamı Koruma Programı başlatıyoruz. Bu sektörlerde 2024 yılının son aylarındaki istihdam düzeyini 2025 yılında koruyan KOBİ’lere çalışan başına aylık 2 bin 500 liraya kadar destek ödemesi gerçekleştirmeyi planlıyoruz. Hayırlı uğurlu olsun diyorum."



“Kendine inan, ülkene güven”


BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, küresel ticarette büyük zorlukların yaşandığı bir dönemde üretimi sürdürmenin, istihdama katkı sağlamanın ve ihracat performanslarının daha da önemli hale geldiğini belirterek, “Her biriniz, “Kendine inan, ülkene güven” diyerek, Bursa’mızın ve Türkiye’mizin kalkınma mücadelesine güç verdiniz. Sizlerle gurur duyuyor, hepinizi yürekten alkışlıyorum” dedi.



Uludağ’da ‘Ekonomi’ ve ‘Diplomasi’ zirvesi


BTSO’nun son yıllarda TEKNOSAB, Lojistik TEKNOPARK, GUHEM, Bursa Business School gibi nitelikli üretimde, milli teknolojinin geliştirilmesi ve ekonomide dönüşümü tarif eden birbirinden önemli projeleri hayata geçirdiğini dile getiren İbrahim Burkay, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a söz konusu projelere sundukları destekler için teşekkür etti. Başkan Burkay, Türkiye’nin Davos’u Bursa Business School’da, ‘Uludağ Ekonomi Zirvesi’ ve ‘Uludağ Diplomasi Zirvesi’ gibi önemli organizasyonları düzenlemek için de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan destek istedi.



“Bu coğrafyada güçlü olmak tercih değil, zorunluluktur”


Türkiye’nin küresel güç mücadelesinin merkezinde bulunduğuna dikkat çeken İbrahim Burkay, “Bu coğrafyada güçlü olmak bir tercih değil, zorunluluktur. Güçlü kalmanın temel unsuru ise sahip olduğumuz üretim yeteneğimizdir.” dedi. Bursa’nın 17,6 milyar dolarlık ihracatıyla 117 ülkeden daha güçlü bir performans sergileyen, 7 milyar dolarlık dış ticaret fazlasıyla Türkiye’nin üretim ve ticaret merkezi olmayı başardığını dile getiren İbrahim Burkay, “Bizler, bugünün başarılarıyla yetinmek değil, yarınların ufkunu genişletmek istiyoruz. Ancak Bursa’da yaşam ve üretim bir araya sıkıştı. Şehir merkezinde, yerleşimle iç içe geçmiş ve plansız alanlarda imalat yapan 8 bin 500 firmamız var. Bu tablo, hem yaşam alanlarını daraltmakta hem de işletmelerimizin rekabet gücünü sınırlandırmaktadır” diye konuştu.



“Yeni bir bakış açısına ihtiyacımız var”


BTSO Yönetim Kurulu Başkanı Burkay, Bursa’nın üretim gücünün yükselmesi için artık yeni bir bakış açısına ihtiyaç duyduğunu belirterek, “KOBİ niteliğindeki 5 bini aşkın firmamızın talebi dikkate alınarak, ortaya konacak mekânsal planlama doğrultusundaki planlı sanayi bölgeleri ve lojistik merkezler, sadece Bursa’mızın değil tüm Marmara Havzası’nın üretim kapasitesini artıracak, kentimiz ise daha yaşanabilir bir kimlik kazanacaktır” dedi.



Çalışanlar için uygun maliyetli konut projesi


Planlı sanayi bölgelerinin çevresinde Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile ilgili bakanlıklarla birlikte yaşam alanları ve uydu kentler kurarak, çalışanların uygun maliyetlerle konut sahibi olmasını arzu ettiklerini ifade eden İbrahim Burkay, şöyle devam etti:


“Bu adım, hem çalışanlarımız için güvenli ve erişilebilir yaşam alanları sunacak hem de istihdamı artırarak inşaat sektörüne yeniden ivme kazandıracaktır.”



“Üretim ekonomisinin desteklenmesini istiyoruz”


“Enflasyonla mücadele kapsamında uygulanan sıkı maliye ve para politikalarıyla en kötü dönemi geride bıraktığımıza inanıyoruz. Ancak, enflasyonun oluşturduğu tahribatı en düşük seviyeye indirecek tedbirlerin de hızla devreye alınmasını arzu ediyoruz” ifadelerini kullanan İbrahim Burkay, Merkez Bankası tarafından 22 aylık aranın ardından gerçekleşen faiz indirimlerine finans sektörünün de destek vermesini istedi. Burkay, döviz kurlarının enflasyonun altında değerlenmesiyle ihracatçıların rekabetçilikte zorlandıklarını dile getirdi. İbrahim Burkay, üretim ekonomisinin desteklenmesi gerektiğini belirterek, teşvik politikalarının yüksek teknoloji ve sürdürülebilir kalkınmaya büyük katkı koyacağına inandıkları HIT 30 ve proje bazlı uygulamalarla desteklenmesinin Türkiye Yüzyılı’nı inşa etmede en önemli güç olacağını vurguladı.



TEKNOSAB’da 25 milyar liralık yatırım


Ekonomiye Değer Katanlar Ödül Töreni’nde ayrıca Türkiye’nin yüksek teknolojili üretim ve ihracat üssü olarak kurulan TEKNOSAB’da bu yıl içinde faaliyete başlayan 15 firmanın açılışı gerçekleştirildi. İbrahim Burkay, “Türkiye’nin yüksek teknolojili en önemli üretim ve ihracat üssü olan TEKNOSAB’da bugüne kadar 25 milyar liralık yatırımla 15 firmamız faaliyete başlarken, bu firmalarımızın toplam istihdamı ise 5 bin 500’e ulaştı. Yeni yılın ilk yarısında üretime başlayan firmalarımızın sayısı 34’e, çalışan sayımız 15 bine toplam yatırım bedelimiz de inşallah 50 milyar liraya yükselecek. Bursa’nın ekonomi tarihine altın harflerle geçen projelerimize destekleri için başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır’a, Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat’a, önceki dönem bakanlarımıza, valimize ve milletvekillerimize şükranlarımı sunuyorum” dedi.



Üretime başlayan firmalar için açılış yapıldı


Konuşmaların ardından BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, Meclis Başkanı Ali Uğur, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fatih Kacır ile Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a Osmanlı’nın sembolü çınar ağacının işlendiği tablo hediye etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan ardından da protokol üyeleri ile birlikte TEKNOSAB’da üretime başlayan 15 firma için kurdele kesti.



5 kategoride 37 ödül sahiplerini buldu


Bu yıl 49’uncusu düzenlenen Ekonomiye Değer Katanlar Ödül Töreni’nde ‘İhracat’, ‘Sektör Liderleri’, ‘Gelir Vergisi’, ‘Kurumlar Vergisi’ ve ‘Yeşil Çevre ve Sürdürülebilirlik’ olmak üzere toplam 5 farklı kategoride 37 ödül sahiplerini buldu. İhracat kategorisinde sırasıyla Oyak Renault, Bosch, Tofaş, Yeşim, Döktaş Dökümcülük, Aunde Teknik, Çimtaş Boru, Borçelik ve Yazaki Otomotiv ödül alan firmalar oldu. Kurumlar Vergisi kategorisinde Çemtaş Çelik, Keskinoğlu Tavukçuluk ve Erbak Uludağ Pazarlama; Gelir Vergisi kategorisinde ise Sabahattin Gazioğlu, Rasim Çağan ve Egemen Egemenoğlu ödül aldı.


Sektör Liderleri kategorisinde ise 17 ödül sahiplerini buldu. Törende sektör lideri olarak ödül alan firmalar Mobipa Mobilya, Karataş Sac ve Boru, Sönmez Çimento, Özbağ Kuyumculuk, Uludağ Perakende Elektrik Enerji, Sütaş, TGS Dış Ticaret, Tara Boru, Serra Sünger, Barsan Global Lojistik, Durmazlar Makina, Sarten Ambalaj, Karsan, Beyçelik Gestamp, Özdilek Alışveriş Merkezleri, Elm Kimya Plastik ve Karesi Polyester oldu.


Bu yıl ilk kez verilen Yeşil Çevre ve Sürdürülebilirlik kategorisinde ise Yeşil Çevre Hizmet ve İşletme Kooperatifi, Burkasan, Sanko Holding Re and Up Geri Dönüşüm Teknolojileri, Revego Çevresel Çözümler ve ART Recycle ödüle layık görüldü.


Törene ayrıca Vali Erol Ayyıldız ile Bursa Milletvekilleri, iş dünyası temsilcileri ve kent protokolü katıldı.



Bursa iş dünyasının gurur tablosu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Karabük Safranbolu’daki kuyumcu soygununda çalınan altınlar ele geçirildi, zanlılar her yerde aranıyor Karabük’ün Safranbolu ilçesinde kar maskeleri ve silahlarla kuyumcudaki 3 kişiyi etkisiz hale getirerek yaklaşık 20 kilo altın çalan 3 zanlıyı yakalama çalışmaları sürüyor. Karabük Valisi Mustafa Yavuz, soygun sırasında doldurulan iki çantanın güvenlik güçlerince ele geçirildiğini açıkladı. Kanyon bölgesine kaçan 3 soyguncu için özel harekat ekipleri de bölgeye sevk edildi. Karabük Valisi Mustafa Yavuz, Safranbolu ilçesinde gerçekleşen silahlı soygunla ilgili açıklamalarda bulundu. Sadri Artunç Caddesi’nde yaşanan olayla ilgili bilgi alan Vali Yavuz, olayın akşam saat 18.00 civarında bir kuyumcuda meydana geldiğini belirtti. Yavuz, "Bugün akşam 18.00’e doğru Safranbolu ilçemizde bir kuyumcumuzda üç kar maskeli ve eli silahlı kişiler tarafından soygun gerçekleştirildi. En başta şunu söyleyeyim. En büyük tesellimiz ve en büyük sevincimiz herhangi bir vatandaşımızın canına sıkıntının gelmemesi. İş yerinde çalışan arkadaşlarımızın, vatandaşımızın, esnafımızın herhangi birinin canına sıkıntı gelmemesi bizim en büyük tesellimiz" dedi. "Özel harekat polisleri bölgeye sevk edildi" Vali Yavuz, şahısların kaçtıkları bölgede arama-tarama faaliyetlerinin sürdüğünü belirterek şunları söyledi: "Maskeli eli silahlı 3 şahıs kuyumcumuza giriyor. Üç çalışanımızı yere yatırıp etkisiz hale getirdikten sonra sırtlarında getirmiş oldukları çantalarla kuyumcudaki bazı mücevherleri çantalarına doldurarak kaçmak isterlerken gerek emniyet kuvvetlerimiz tarafından gerekse vatandaşlarımız tarafından maskeli ve eli silahlı şahısların kovalanması sonrasında kaçtıkları bölgede sırtlarında çalmış oldukları altınlarla, mücevherlerle iki çanta emniyetimiz tarafından ele geçirildi. Ellerinde üç silah olduğunu değerlendiriyoruz. Bu üç silahın ikisi emniyet kuvvetlerimiz tarafından elde. Şu anda kaçtıkları yöne doğru hem emniyet müdürlüğümüz tarafından bütün kuvvetimizle birlikte hem jandarmamız tarafından kaçabilecekleri bütün güzergahlarda köy yolları dahil, ana yollarda kapama işlemi yaparak alanı daraltıyoruz. Özel harekat polislerimiz de geliyor. Coğrafya kanyon bölgesi. Biraz mağaraların ve yeşil vadilerin, suyun olduğu bölge. Özel harekat orada gerekli arama ve taramaları yapacaklar. İnşallah kısa süre içerisinde bunu şahısları kısa sürede yakalayıp adalete teslim edeceğiz. Tekrar çok geçmiş olsun diyorum. Safranbolu halkımıza ve esnafımıza duyarlılıklarından dolayı gerçekten teşekkür ediyorum. Çünkü evet arkadaşlarımız, emniyet kuvvetlerimiz bu şahısların peşine düşüp onları yakalama çalışması yaparken Safranbolu halkımız da vatandaşlarımız da esnafımız da bizlere çok yardımcı oldular. Zaten bundan dolayı ki kısa süre içerisinde ellerindeki üç silahtan iki silahı ele geçirdik. Çaldıkları malzemelerle birlikte iki çantayı arkadaşlarımız ele geçirdiler. İnşallah kısa süre içerisinde hem şahısları hem de ellerinde olduğunu değerlendirdiğimiz silahı da ele geçirip şahısları da kısa sürede yakalayarak yapmış oldukları bu eylemin bedelini öderler. Adalete teslim ederiz. Adaletimize, yargımıza güveniyoruz. Onlar zaten gerekli işlemleri yapacaklardır."
Kocaeli Kocaelispor’un golcüsü okullarda yıldız gibi karşılandı Süper Lig yolunda liderliğini koruyan Kocaelispor’un çocuklara yönelik etkinlikleri okullarda yeşil-siyah havası estirdi. Takımın golcü oyuncusu Oğulcan Çağlayan’a gösterilen ilgi ve izdiham dikkat çekti. Öğrenciler hazırladıkları dövizlerle milli takım teknik direktörü Vincenzo Montella’ya da mesaj yolladı. Trendyol 1. Lig’de liderlik koltuğunda oturan Kocaelispor’da çocuklar ve gençler için hazırlanan etkinlikler sürüyor. ‘Bu şehirde çocuklar Kocaelispor’u tutar’ sloganıyla yola çıkan Kocaelispor’da bu kez takımın golcülerinden Oğulcan Çağlayan okul ziyaretlerinde öğrencilerle buluştu. İzmit ilçede İzmit Ortaokulu ve Hızır Reis İlkokulu’na, ardından Derince ilçesinde Derince Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencileriyle bir araya gelen Oğulcan’a gösterilen ilgi ve yapılan karşılama hazırlıkları dikkat çekti. Okula bayraklar ve pankartlar asıldı, dövizler hazırlandı, yüzler yeşil ve siyaha boyandı. Öğrenciler hem Kocaelispor’a, hem Oğulcan’a olan sevgilerini yansıttı hem de milli takım teknik direktörü Vincenzo Montella’ya başka golcü aramaması gerektiğinin mesajını gönderdi. "Milli takıma veririz ama başka takıma asla" İmza almak ve fotoğraf çektirmek için birbiriyle yarışan öğrenciler, farklı koreografilerle güzel görüntüler oluşturdu. Meşaleler ve sis bombalarıyla renkli anların da yaşandığı ziyaretlerde golcü oyuncu davulla karşılandı. Pankart ve dövizlerinde ‘Uzaklarda arama Vincenzo Montella, milli takıma veririz ama kimselere vermeyiz’, ‘Bu şehirde çocuklar Kocaelispor’u tutar’, ‘Vazgeçilmiyor’, ‘Ruhumuzla Seviyoruz’, ‘Burası Kocaeli, buradan çıkış yok’, ‘Burası Basra değil, İzmit Körfezi’, ‘İzmit’in çocuğu herkese yeter’, ‘Enkazlardan çıkıp sevdik seni’, ‘Vincenzo Montella’, ‘Taht kurmuşsun kalbimizde’ gibi ifadelere yer verdi. Okullarda Kocaelispor fırtınası esiyor Öğrencilerden beklediğinin de çok üzerinde ilgi gören Oğulcan Çağlayan, çeşitli hediyelerle onların gönlünü daha çok kazandı. Kocaelispor Kulübü Organizasyon Müdürü Mehmet Açık’ın organize ettiği, Kocaelispor yöneticilerinden; Rafet Kırgız, Orhan Dönmez ve Serkan Bulut, programda Hodri Meydan Taraftarlar Derneği Başkanı Kerem Erman ve tribün lideri Miraç Çartay’ın da yer aldığı öğrencilerle buluşma organizasyonunda okullarda Kocaelispor rüzgarı esti. Golcü futbolcudan şampiyonluk sözü alan öğrenciler Oğulcan’a üçlü çektirdi. Öğretmenlere de konuk olan sevilen oyuncu ve Kocaelisporlu konuklar, tüm idarecileri ve öğretmenleri maçlarda görmek istediklerini söyledi. Okullarındaki etkinlikten mutluluk duyduğunu belirten öğretmenler ise Kocaelispor’un bu şehirde çok önemli değer olduğunu vurguladı, “Bundan sonra öğrencilerimizle birlikte maçlara gelmek için özen göstereceğiz” dedi. Yıldız gibi karşılanan ve sevgi seline maruz kalan Oğulcan Çağlayan izdiham nedeniyle okuldan zor ayrıldı.
Ankara Memur-Sen’den "4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu-Yargı Kararları ve Hukuki Tartışmalar" sempozyumu Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) tarafından, 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Seçme Kanunu’nun yeniden gözden geçirilmesine yönelik ‘4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu-Yargı Kararları ve Hukuki Tartışmalar’ sempozyumu düzenledi. Memur-Sen tarafından kamu görevlilerinin zam oranlarının ve diğer kazanımlarının belirlendiği toplu sözleşmelerin sistematik çerçevesini çizen 4688 sayılı Kanun’un ve toplu sözleşme hükümlerinin yorumlanması ve uygulanması noktasında yargıya yansıyan çeşitli ihtilafları gündeme alması amacıyla ‘4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu- Yargı Kararları ve Hukuki Tartışmalar’ sempozyumu gerçekleştirildi. Burada bir açılış konuşması gerçekleştiren Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Faruk Özçelik, çalışma hayatının bütün kazanımları içinde söylenebilir bir mücadeleler hayatı olduğunu belirterek, “Bu bağlamda sendikalar, sendikalar kazanımlarında bir mücadeleler tarihine sahnedir. Bugün burada yapılacak olan, iki gün sürecek olan bu sempozyum da, ben inanıyorum ki 4688 sayıda, sendikalar ve toplu sözleşmeler kanunuyla alakalı olarak, bir iyi bir masaya yatırma ameliyatı, ameliyatı göreceğine inanıyorum” açıklamasında bulundu. “Memur-Sen olarak sadece sorunları dinlendirmek değil, çözüm önerme konusunda akademik çalışmalarımızı yapıyoruz” Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın ise, 4688 sayılı Kanun’da sorunlar olduğunu ve bunların bir kısmının palyatif tedbirlerle çözülebilecek başlıklardan oluştuğunu, bir kısmının ise yapısal sorunlar olduğunu kaydetti. Yalçın, “Bu bağlamda kamu personel sistemi, vergi sistemi, sendikal toplu çalışma sistemi gibi yapısal değişiklik gerektiren başlıklar olduğu gibi bunun yanında az önce de ifade ettiğim gibi tekil dokunuşlarla çözülebilecek birçok sorun var. Buna ilişkin Memur-Sen ailesi olarak sadece sorunları dinlendirmek değil çözüm önerme konusunda anlayışımızın gereği olarak akademik çalışmalarımızı yapıyor. Sesi yükseltmenin yanında sözü yükseltmenin hep gayret içerisinde oluyoruz çünkü Memur-Sen ailesiyiz” ifadelerine yer verdi. “Vergi sisteminde vergi ve adalet gerekir” Yalçın, kamu personel sisteminin tamir edilmesine ilişkin çok önemli tespitlerinin olduğunu söyleyerek, “Bu konuda yaptığımız sempozyumla mutlak çalışmalarıyla işi belli bir aşamaya getirdik. Şu an raporlama ve son disiplin edilmiş şekilde bilgiyi toparlama sürecimizi yürütüyoruz. İnşallah onu da tamamlayacağız ve kamuoyuyla buluşturacağız. Vergi sistemine ilişkin itirazlarımızı ifade ettik ve vergi sisteminde vergi ve adalet gerekir, vergide eşitlik adalet değildir. Az kazanandan az, çok kazanandan çok alınması gereken bir sistemin Türkiye’de kullanılması gerekir. Aile dostu vergi politikalarına ihtiyaç var diye bu konuda çalışmalarımızı yaptık. Öneri setimizi kamuoyuyla paylaştık” diye konuştu. “8. dönem toplu sözleşmeye kalmadan burada yasa değişikliğini ısrarla ifade ediyoruz” Yalçın, 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Seçme Kanunu’nu yeniden gözden geçirilmesinin gerektiğini vurgulayarak, “Onun için toplu sözleşme kanunuyla bu süreci taşımak çok zor. Ağustos ayında gerçekleşecek olan 8. dönem toplu sözleşmeye kalmadan burada bir yasa değişikliği konusunu ısrarla ifade ediyoruz” şeklinde konuştu. “Kanun mevcut haliyle sorunları çözmede yetersiz kalıyor” Yalçın, 2010 yılında anayasa referandumuyla toplu sözleşme hakkını elde ettiklerini hatırlatarak, "2010’da referandumda toplu sözleşmeye de toplumsal sözleşmeye de evet diyerek bir süreç yönetimi yaptık ve toplu sözleşme hakkını yasanın değişmesiyle anayasa düzenlemesiyle birlikte almış olduk. 7 toplu sözleşme idare ettik ve dördünde uzlaşabildik. İkisinde tam uzlaşmazlık birisinde kısmi uzlaşmayla beraber yedi süreç yönettik. Şimdi 8. dönem toplu sözleşmeye doğru ilerken bu sürece ilişkin farkındalığı artırma konusunda çalışmalarımızı yürütüyor ve yasa değişikliğini zorluyoruz. Kanun mevcut haliyle sorunları çözmede yetersiz kalıyor. Sendikacıların yönünü yürütüyor. Hakça pazarlığa da imkan vermiyor. Bu nedenle mevcut toplu sözleşme kanunuyla ilişkin tüm mevzuatın kapsamlı bir şekilde gözden geçirilmesine ihtiyaç var. Bu hakikati bundan önce ifade ettiğimiz gibi bugün de bir kez daha bu vesileyle ifade ediyorum ve tarihe kaydediyoruz” değerlendirmesinde bulundu. Konuşmaların ardından Memur-Sen tarafından kamu görevlileri sendikacılığına yönelik akademik çalışmaları desteklemek amacıyla bu yıl 4’üncüsünü düzenlenen ‘Memur-Sen 2024 Yılı Tez Ödülleri’ ödül töreni gerçekleştirildi. Törende Yüksek lisans ve Doktora dallarında kazananlara ödülleri takdim edildi.