EĞİTİM - 14 Kasım 2024 Perşembe 08:04

Bayburt Üniversitesinin bugüne kadarki uluslararası öğrenci sayısı 500’ü geçti

A
A
A
Bayburt Üniversitesinin bugüne kadarki uluslararası öğrenci sayısı 500’ü geçti

Bayburt Üniversitesi, her geçen yıl uluslararası öğrenci sayısında kayda değer bir artış göstererek farklı ülkelerden gelen öğrencilere ev sahipliği yapmanın gururunu yaşıyor. Üniversite, 2016 yılından bugüne kadar 16 farklı ülkeden toplam 549 uluslararası öğrenciye sunduğu eğitimle öne çıkıyor. Bu büyüme, üniversitemizin dünya çapında tanınırlığını artırma ve uluslararası alanda daha fazla öğrenci çekme hedefini yansıtan uluslararasılaşma vizyonunu başarıyla gerçekleştirdiğini ortaya koyuyor.


Önlisans ve lisans öğrenci sayısındaki artış ivmesi dikkat çekiyor


2016-2019 yılları arasında Bayburt Üniversitesinde önlisans ve lisans programlarına kayıtlı uluslararası artmaya başlayan öğrenci sayısında, 2020 yılından itibaren belirgin bir artış ivmesi yaşandı. 2016-2019 yılları arasında 12 öğrenciyle başlayan bu serüven, 2020’de 19, 2021’de 28, 2022’de 117, 2023’te ise 284 öğrenciye ulaştı. Bu yılla birlikte bugüne dek eğitim verilen uluslararası ön lisans ve lisans öğrenci toplam sayısı 511’e yükseldi. Bu büyük artış, Bayburt Üniversitesinin uluslararası öğrenciler için cazip bir eğitim kurumu haline geldiğini gösteren en önemli kanıtlar oldu.


Lisansüstü eğitimde sınırları aşan bir ilgi yoğunluğu yaşanıyor


Bayburt Üniversitesinin sadece lisans seviyesinde değil, aynı zamanda lisansüstü eğitim alanında da uluslararası öğrencilerin ilgisini çektiği görülüyor. 2016-2019 yıllarında yalnızca 3 olan lisansüstü uluslararası öğrenci sayısı, 2020’de 6’ya, 2021’de 9’a yükseldi. Bu sayı, 2022’de 23, 2023’te 33 ve 2024 yılı itibariyle son 8 yılın toplamında 38’e ulaştı. Lisansüstü öğrenci sayısındaki bu artış, Bayburt Üniversitesinin araştırma ve yüksek lisans programlarına yönelik uluslararası ilgiyi artırdığını kanıtlıyor.


Bayburt Üniversitesinin, “Güvenli Şehrin Huzurlu Üniversitesi” sloganıyla yola çıkarak oluşturduğu samimi ve güvenli ortam, dünya genelinde daha fazla öğrenciye hitap etme başarısını sürdürüyor.


Rektör Prof. Dr. Mutlu Türkmen, uluslararasılaşma başarısı üzerine paylaştığı tebrik mesajında şu ifadelere yer verdi: “ Her yıl daha fazla uluslararası öğrenciye ev sahipliği yaparak dünyanın dört bir yanından gelen gençleri eğitimle buluşturmanın gururunu yaşıyoruz. 2016’dan bu yana, uluslararası öğrenci sayımızdaki gözle görülür artış, üniversitemizin küresel bir çekim merkezi olma yolundaki kararlılığını ve başarılarını gözler önüne sermektedir. 2024 yılı itibarıyla, bugüne dek 16 farklı ülkeden toplam 549 uluslararası öğrencimizle Bayburt Üniversitesi olarak barış, dostluk ve bilimi kucaklamaya devam ediyoruz. Önümüzdeki yıl uluslararası öğrenci sayımızı genel toplamda 1000’e, sonraki yıl ise 2000’e yükseltme hedefine mevcut uluslararası öğrencilerimizin gönül elçilikleri sayesinde ulaşacağımıza eminim.


Bu önemli başarıya katkı sağlayan tüm akademik ve idari personelimize, ülkemizi ve üniversitemizi tercih eden değerli öğrencilerimize teşekkür eder, her bir uluslararası öğrencimize Bayburt Üniversitesi çatısı altında başarılı ve verimli bir eğitim hayatı dilerim.”


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Sanat ve antika tutkunları Lütfi Kırdar’daki fuarda buluştu İstanbul’da Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nde başlayan İstanbul Sanat ve Antika Fuarı (IAAF), açık artırmayla satılacak sanat ve antika eserlerini sevenleri bir araya getirdi. Fuarda en dikkat çeken eser Sultan 2. Mahmud Had’ın yaptığı “Hatt-ı Şahane Zerendûd Levha” eseri oldu. İstanbul Sanat ve Antika Fuarı’nın Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’ndeki açılışı yapıldı. 13-17 Kasım günleri arasında açık olacak fuarda sergilenen eserler açık artırmayla satılacak. Sanat severleri bir araya getiren fuarda, en dikkat çeken eser ise Sultan 2. Mahmud Han’ın kendi yaptığı ’Hatt-ı Şahane Zerendûd Levha’ eseri oldu. 19. yüzyılda yapılan eser, Sultan 2. Mahmud Han’ın bilinen en büyük eserlerinden biridir. İmparatorluğun önemli yerlerine asılması için Sultan tarafından Saray’da yapılan birkaç levhadan biri olan eser Sultan 2. Mahmud Han’ın “Fatih Camii” ve “Bursa Ulu Camii”ye hediye ettiği levhalar ile “Topkapı Sarayı Has Oda Kutsal Emanetler Bölümü”ne karşılıklı astırdığı iki levhadır. Türk Hat Sanatı’nın başyapıtlarından, ele geçmez ve paha biçilmez müzelik şaheserdir. Eser, 24 Kasım’da saat 15.00’te çevrimiçi olarak açık artırmayla satılacak. Eser, ahşap üzerine altın varak kullanılarak “Zerendûd” tekniği ile yapılmış, Malakâri üslubundadır. “Sübhânallahi ve Bihamdihi Sübhanallahil Azim” yazılı levha, “Azim olan Allah’ı her türlü eksikliklerden tenzih ederek tesbih ederim” anlamına gelir. Eserin açık artırmada koleksiyonerler ve özel müzeler tarafından değeri belirlenecek. Fuara ilişkin bilgiler veren Arthill müzeciliğin kurucusu Hüseyin Kocabaş, "Sultan 2. Mahmud Han ketebeli sarı işi bir levhadır. Edirnekâri üslubunda ahşap üzerine zerendud tekniği ile yapılmıştır. Sultan 2. Mahmud Han’ın sarayda hocası Mustafa Rakım Efendi’nin önderliğinde hazırladığı levhalardandır. Bilinen en büyük eserlerindendir. Bu serinin diğer örnekleri, Sultan’ın hediye ettiği, Bursa Ulu Cami de, Fatih Cami de ve Topkapı Sarayı has odada şu anda kutsal emanetler bölümünde karşılıklı duran iki levhadır. Bu eserin değeri çokça soruluyor fakat öneminden dolayı paha biçemediğimiz bir eser. Açık artırmada koleksiyonerler ve özel müzeler eserin gerçek değerini belirleyecek. Bizler fuarda bu eserleri sergiliyoruz aynı zamanda müzayedemizde ayın 24’ünde saat 15.00 da online olarak gerçekleşecek" dedi. "Muhteşem tasarımı olan bir eser" Daha sonra konuşan Türk İslam sanatı tarihçisi Dr. Zübeyde Cihan Özsayıner, "Şu anda Arthill’in sanat fuarında sergilediği eserlerin en gözdelerinden biri, 2. Sultan Mahmud’un bizzat kendi elleri ile yazmış olduğu hat levhasıdır. Bu eser celi sülüs hat cinsi ile yazılmış ve malakâri tekniği de ilave edilerek yapılmıştır. Malakâri tekniği Selçuklu’dan itibaren kullanılan ve içeride alçı barındıran bir tekniktir. Alçının üzerine kırmızı bir astar ile kaplama yapıldıktan sonra üzerine altın ile yazı yazılır. Bu şekilde eser adeta zeminden fırlayacak gibi gözükür. Bu eserde Sultan imzasını da atmıştır. İmza bile istifli ve hat yazı üslubuna göre atılmıştır. Çerçevesi, bitkisel motifleri ve yazı üslubu ile muhteşem tasarımı olan bir eserdir" ifadelerini kullandı.
Antalya Hastanedeki yangın tatbikatında rolüne kendini kaptırdı, kriz yönetimini sınadı Serik Devlet Hastanesi’nde, 2024 yılı Hastane Afet Planı (HAP) çerçevesinde düzenlenen yangın tatbikatı gerçeğini aratmadı. Senaryo gereği ikinci kattaki cerrahi serviste çıkan yangında, hastalar acil koduyla güvenli şekilde tahliye edildi. Senaryo gereği hasta ablasını gözyaşları içinde arayan hasta yakını kadını, ekipler güçlükle sakinleştirdi. Tatbikata UMKE (Ulusal Medikal Kurtarma Ekibi) ve itfaiye ekipleri de katıldı. Senaryo gereği ikinci kattaki cerrahi serviste çıkan ve gerçeğini aratmayan yangın tatbikatında bazı odaları duman kapladı, etkilenen hastalar acil koduyla tahliyesi sağlandı. Rolüne kendini kaptırdı, gözyaşı döküp kriz yönetimini sınadı Bu sırada hasta yakını rolündeki bir kişi, rolüne kendini iyice kaptırıp ağlamaya başladı. Yine senaryo gereği ekiplerin kriz yönetimini güçleştirmek için sürekli bilgi almaya çalışan kadın, "Ablam. Ablam nerede. Ne olur bilgi verin" diyerek gözyaşı döktü, ekipler tarafından bir süre sonra sakinleştirilerek hastaneden çıkartıldı. Tahliye edilen hastalar, olay yerinde bekleyen 112 sağlık ekiplerine teslim edilirken, dumandan etkilenenlere UMKE ekipleri tarafından ilk müdahaleler yapıldı. Tatbikatla ilgili açıklama yapan Serik Devlet Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. Serkan Kurt, “İkinci cerrahi serviste gerçekleştirdiğimiz bu tatbikat, hastanemizin acil durumlarda hızlı ve etkili bir şekilde harekete geçebilmesi için önemli bir adımdı. UMKE ve itfaiye ekipleriyle iş birliği içinde çalışarak, oluşabilecek afet durumlarına karşı hazırlık seviyemizi artırdık. Tatbikatlarımız sayesinde tüm ekibimizin afetlere karşı koordinasyon ve müdahale yetkinliğini güçlendirmeyi hedefliyoruz” dedi.
Malatya Ölmeztoprak TBMM Genel Kurulunda konuştu TBMM Genel Kurulu’nda AK Parti Grubu adına söz alan AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, 6 Şubat depremlerinin ardından deprem bölgesi Malatya’da yürütülen imar ve ihya sürecinde yaraların sarılması ve yürütülen çalışmalar hakkında açıklamalarda bulundu. Milletvekili Ölmeztoprak Malatya’da devam eden çalışmaların en kısa sürede tamamlanması noktasında yoğun bir gayret ve çaba içerisinde olduklarını söyledi. “Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde güvenli konut ve ticari alanlarımızı tamamlama hedefine hızla ilerliyoruz” diyen Ölmeztoprak, Malatya’da devam eden kalıcı konut ve kalıcı işyerleri hakkında detaylı bilgiler paylaştı. Ölmeztoprak; “Malatya’mızda yeniden imar, ihya ve inşa sürecindeyiz. Asrın Afeti sonrası toparlanmak ve Malatya’mızın her köşesine güvenli, sürdürülebilir bir alt yapı ve üst yapı sunmak amacı ile kapsamlı projeleri hayata geçirmeye devam ediyoruz. Bu doğrultuda depremden etkilenen hemşehrilerimizin hanelerine geçiş sürecini hızlandırmak, kalıcı konut ve kalıcı işyerlerini bir an önce tamamlamak en temel hedeflerimizdendir. Bu çerçevede Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ), Emlak Konut ve Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız eliyle başlatılan konut projelerimizde Sayın Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde ve destekleri ile güvenli konut ve ticari alanları tamamlama hedefine doğru hızla ilerlemeye devam ediyoruz. Malatya’mızda deprem sonrası imar ve ihya çalışmaları kapsamında Akçadağ’ımızda ve Doğanşehir’imizde dahil olmak üzere toplamda 54 rezerv alanda projeler yürütülüyor. Şehir merkezimizde 43 rezerv alanda başlatılan projeler, 68 etap dahil olmak üzere 71 etap halinde, toplamda sadece rezerv alanlarda 40 bin 785 bağımsız bölüm oluşturulması hedeflendi. Bu hedeflerimiz doğrultusunda çalışmalar devam ediyor. Şu ana kadar 39 etap ihale edildi, 10 etabın da ihale süreci devam ediyor. 15 alanda ayrıca 19 etap üzerinde çalışmalarımız da yoğun bir şekilde sürüyor. Malatya’mızın şehir merkezi ve kırsalında toplamda 80 bin 665 hak sahiplerimize yönelik projelerimizi belirledik. Hemşehrilerimizin kalıcı konut ve işyerlerine kavuşması adına çok yoğun bir çaba içerisindeyiz. Bu süreç içerisinde 79 bin 702 konut ve işyerinin inşası planlanmış durumda. Şu ana kadar kuraları çekilen 17 bin 438 kalıcı konutumuzun hak sahiplerine teslimatları gerçekleştirildi. 79 bin 702 bağımsız bölümden 25 bin 701’inde gerek altyapısı gerek üst yapısı ile yeni yerleşim alanları oluşturduk. 40 bin 785’i şehir merkezinde, 13 bin 216’sı kırsal alanlarda yer alıyor. Şu anda 56 bin 779 konutun hem ihalesi tamamlanmış hem de şantiye çalışmaları devam etmektedir” ifadelerine yer verdi. Milletvekili Ölmeztoprak Malatya’nın ulaşım ağı ve alt yapısının güçlendirilmesi ile hızlı tren projesine dair de şu ifadeleri kullandı: “Malatya’mızın modern ulaşım ağı ve alt yapısını güçlendirmek için çalışmalarımız devam etmektedir. Malatya Çevre Yolu Projemiz ile ticari faaliyetleri canlandıracak, şehir içi ve şehirlerarası ulaşımı rahatlatacak geniş bir ağ kurma çalışmalarımız devam ediyor. 53,5 kilometrelik bu yolun 38,2 kilometresi yıl sonuna kadar tamamlanmasını hedefliyoruz. Beylerderesi Viyadüğü’ne de alternatif bir viyadük ve yeni bir güzergah ile oradaki yeni yerleşim yerinde herhangi bir trafik sorunu yaşanmaması için şehrimizin trafik yükünü hafifletecek bir çalışma içerisindeyiz. Hızlı Tren Projesi ile ilgili bağlantıları da güçlendirmeye çalışıyoruz. Narlı-Malatya Hızlı Tren Projesi ile Malatya’mızı ülkemizin dört bir yanına daha yakın hale getireceğiz. Bu projeyle yılda yaklaşık 8,5 milyon ton yük taşıma kapasitesine ulaşarak ticaretimizi daha da güçlendirmeyi hedefliyoruz.”