SPOR - 18 Kasım 2024 Pazartesi 09:39

Bandırma halkı stat için ayaklandı

A
A
A
Bandırma halkı stat için ayaklandı

Balıkesir’in Bandırma ilçesinde "17 Eylül Syadyumu’nun mevcut yetersizliği, rüzgar etkisi ve ulaşım zorlukları nedeniyle bir süredir gündemde olan yeni stat talebi, Bandırma Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen bir basın açıklamasıyla yeniden vurgulandı. Miting havasında gerçekleşen etkinlikte Bandırmaspor yöneticileri, futbolcular ve taraftarlar bir araya geldi.


Bandırmaspor Kulüp Başkanı Serdar Kuter, Onursal Başkan Onur Göçmez ve Basın Sözcüsü Özel Aydın’ın yanı sıra etkinliğe Bandırma Belediye Başkanı Dursun Mirza ile Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın da katıldı.


Binlerce Bandırmaspor taraftarının bir araya geldiği açıklamada, şehrin yeni bir stadyuma olan ihtiyacı vurgulandı. Taraftarlar, “Bandırmaspor ve Bandırma Stat İstiyor” sloganlarıyla taleplerini dile getirdi.


Konuşmacılar, modern bir stadyumun Bandırma’ya yalnızca sportif anlamda değil, ekonomik ve sosyal alanlarda da katkı sağlayacağını belirterek yetkililere çağrıda bulundu. Bandırmaspor’un başarısını sürdürebilmesi için gerekli koşulların oluşturulmasının şart olduğu ifade edildi.


Bandırmaspor Kulüp Başkanı Serdar Kuter, Bandırmaspor’un taraftarıyla birlikte Süper Lig’in kapısından döndüğünü hatırlatarak, "Kocaeli’de 20 binin üzerinde taraftarla Süper Lig’in kapısından dönen Bandırma. Şunu belirtmek istiyorum; Hep birlikte bu taraftarla tüm statları dolaşıyoruz. Biz de sizler gibi inanıyor ve imreniyoruz. Oturduğumuzda rüzgar yok, herhangi bir olumsuz tablo yok. Gece maçı oynuyoruz. Futbolcularımız mücadele ediyor. Sonra düşünüyoruz: Haftaya Bandırma’dayız, Bandırmaspor maçındayız. Ama orada rüzgar altında, olumsuz şartlarda gece maçı oynayamadan oynuyoruz. Bakın, ciddi bir rekabet yaşıyoruz ama biz bu rekabette çok geri kalıyoruz. Haksız bir rekabet diyebiliriz buna. Ve bu haksız rekabette bile çok önemli başarılara imza atıyor Bandırmaspor. Bazen taraftar azlığından şikayet ediliyor. Ama biz taraftarımıza da hak veriyoruz. Ulaşım zorlukları, soğukta maç izlemek, rüzgar altında mücadele etmek kolay değil. Futbolcularımız saha içinde, taraftarlarımız saha dışında olumsuz şartlarla mücadele ediyor. Rakiplerimize baktığımızda çok farklı bir ortamda mücadele ediyorlar. Önce antrenman sahaları yenilendi, ardından yeni bir konaklama tesisi yapıldı. Ancak tüm olumsuzluklara rağmen bir sportif başarı yakalandı. Şimdi geriye tek bir şey kaldı: Stadyum. Bir yere kadar götürebilirsiniz. Sportif başarıda çok şükür iyi bir noktaya doğru gidiyoruz. Tesisler konusunda da iyi bir noktaya geldik. Ama artık bir yerde tıkandı. Ya gençlerimiz, çocuklarımız. Bakın, burada her yaştan insan var; gencinden yaşlısına, kadınından erkeğine. Geçen sene “Bandırmaspor stat istiyor” diye videolar yapmıştık. Eski futbolcularla konuştuk. Cin çukuru’na tanık olan insanlarla konuştuk. Kendilerinin söylediği şu söz hala aklımdan çıkmıyor: ’Çocuğumu, torunumu stada getiremiyorum. Çünkü hasta oluyor. Ondan sonra annesi kızıyor" haklılar. Bu ortamda nasıl iyi futboldan, güzel günlerden bahsedeceğiz. Artık Bandırmaspor’un bir stadyuma kavuşması gerekiyor. Bu konuda siyasetten ayrı bir şekilde konuşuyoruz. Burada herkesin görevi ayrı. Kimseyi hedef almıyoruz ama artık masa başından kalkıp adım atmak gerekiyor. Sanayisiyle, tarımıyla, turizmiyle bunu hak etmiyor muyuz. İnşallah Bandırmaspor stadyuma kavuşacak. Belki biz görmeyeceğiz ama çocuklarımız ve gençlerimiz için bu olacak. Çocuklarımız sporu sevsin, spora alışsın. Bakın, Bandırmaspor için burada binlerce kişi toplandı. Kocaeli’nde on binler toplandı. Yeni bir stat olduğunda bu dalga büyüyecek ve önüne geçilemeyecek. Sonrasında belki şampiyonluklar, belki daha büyük vizyonlar. Futbol, basketbol. Ama ne futbol sahamız var, ne basketbol sahamız. Bunların hepsinin olması gerekiyor. Bunu hak ediyoruz" dedi.


Bandırmaspor Basın Sözcüsü Özel Aydın da, "Bandırmaspor olarak rakiplerimizle eşit şartlarda mücadele etmek istiyoruz" diyerek sözlerini şöyle sürdürdü: "Taraftarlarımızın kolay ulaşabileceği, üşümeyeceği, rüzgardan etkilenmeyeceği, Ağustos ayında bile donmayacağı bir stat istiyoruz. Türkiye’nin en önemli üretim merkezlerinden biri olan Bandırma için ulaşımı kolay, rüzgarı olmayan, gece maçı oynanabilecek, taraftarlarımızın konforlu bir şekilde maç izleyebileceği bir stadyum imkansız değildir. Bunu hak ediyoruz. Seçim zamanlarında verilen sözleri artık hatırlatmak istemiyoruz. Stadyum konusu seçimlerden seçime açılan bir mesele olmaktan çıkmalı. Hakkımız olanı istiyoruz. Bu konuda kim nasıl bir adım atacaksa artık harekete geçmelidir. Bu konu sadece seçim meydanlarında veya masalarda konuşulacak bir mesele değildir. Bu konu siyaset üstüdür. Bu, çocuklarımız, gençlerimiz ve ülkemiz için kaçınılmaz bir ihtiyaçtır. Bu, bir zorunluluktur ve satır aralarında geçiştirilemez. Türkiye’ye büyük bir hizmettir. Güney Marmara’ya, Biga’ya, Gönen’e, Erdek’e, Manyas’a ve Adalar’a bir hizmettir. Bu bölgenin başkenti Bandırma’dır ve bu şehir stadyumu hak etmektedir" şeklinde konuştu.



Dursun Mirza: "Bandırma, bu stadyumu hak ediyor"


Bandırma Belediye Başkanı Dursun Mirza ise kimsenin Bandırmaspor’a sırtını dönemeyeceğini kaydederek, "Şu anki ekonomik durumumuzda ve bütçemizle bir stat yapamayız. Biz, Bandırma Belediyesi olarak kendi gücümüzle bir stat yapamayız. Ama yerini gösterebiliriz, o uğurda çalışabiliriz. Değerli Bandırmaspor taraftarları, Bakın, seçim öncesi yer verme sözünü verdik. Ahmet Başkanım da burada. Ancak birileri de hatırlayın, Balıkhanede stat yapma sözü verdi. Spor Bakanı stat yapma sözü verdi. Ben de oradaydım. Dedim ki, ’Kim kazanırsa bu sözün takipçisi olacak’ Bandırma halkı bizi takdir etti ve seçti. Şimdi ben o Spor Bakanı’nın verdiği sözün takipçisiyim. Ahmet Başkanımız, Spor Bakanı’ndan randevu istedi. Ayda bir randevu talebinde bulundu. Beraber gideceğiz ve o verdiği sözü hatırlatarak iş birliği talep edeceğiz. Bandırma Belediyesi, Büyükşehir Belediyesi, Bandırmaspor, bu şehrin sanayicileri, Spor Bakanlığı ve hükümet bu taşın altına elini koymalı. Bu iş, iş birliğiyle ve beraberlikle olacak. Biz buna varız, hazırız. Her konuyu tartışmaya açığız. Yarın sabah komite kurulsun, biz varız. Üzerimize düşen her şeyi hep birlikte yapacağız. Birkaç alternatif var. Onlardan da söz edip tamamlamak istiyorum. Değerli arkadaşlarım, mevcut stadın durumunu biliyoruz. Ancak Kayacık merasında ayrılan bir yer var. Edincik mezbahasının üst tarafında ayırdığımız kırk bir dönüm yer var. Bu yerlerden birinde, üç üniversite stadı veya şu anki idman sahasının bulunduğu alan gibi seçenekler değerlendirilebilir. Ancak elbette uçuş maniasına (uçuşa engel teşkil etmeyen bir alan) dikkat etmeliyiz. Uçuşa engel olmayan bir yer seçmemiz gerekiyor. Biz hazırız. Bu konuyu tartışmaya ve karara bağlamaya da hazırız. Ancak bu mesele sadece benimle ilgili değil. Hep birlikte karar vereceğiz ve uygulayacağız" ifadelerini kullandı.



Ahmet Akın: "Bakanımız bizi geri çevirmeyecektir"


Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın da siyaset yapmadıklarını, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak’tan sadece destek beklediklerini belirterek, "Ben şimdiden Bakanıma vereceği destekler için huzurlarınızda teşekkür ediyorum. Ayrıca, şunu da söyleyeyim. Biz dokuz kardeş milletvekiliyiz. Hep öyledir. Milletvekili sürecimde de hep söyledim. Balıkesir, Bandırma ve tüm ilçelerimizde bu Kuvâ-yi Milliye ruhunu hep birlikte inşa etmek için bir çaba içerisindeyiz. Spor siyasete alet edilmez, bu çok doğru. Bu nedenle ben tüm milletvekillerimizden de rica ediyorum. Bir olacağız, beraber olacağız, hep birlikte bu işi halledeceğiz, hemşerim. Ve bu işin mimarlığını yapmaya hazırım, söz veriyorum. Ayrıca, verilen sözler var. Ben ne dedim, çok iyi hatırlıyorum: ’Biz butik, güzel bir stat yapacağız.’ Doğru. Bunun için tabii devletimizin ve Bakanımızın destekleriyle hep birlikte yapacağız. Ama şunu da söylemek istiyorum. Değerli hemşerilerim, hakikaten rüzgârda, Ağustos’ta üşüyorlar. Gece maçı oynayamıyorlar. Bu konuda benim bir teklifim var. Bakanımla ve milletvekillerimle görüştükten sonra, Onur Göçmez ile Bandırmaspor tesislerinin olduğu bölgeye, tüm imkânlarımızı kullanarak butik bir stat yapmaya hazırız. Hızlıca bir cevap bekliyoruz. Bakanlığımız ve hükümetimiz bu işin içinde mi? İçinde olacaklarına inanıyorum. Çünkü burada siyaset yapmak doğru değil. Burada birlik ve beraberlik içinde olmak zorundayız. Bakanımıza çok kısa bir süre sonra gittiğimde ’Bakanım, değerli vekillerim, bu projeyi yapıyor musunuz? Yapmıyorsanız biz yapıyoruz!’ Biz yapıyoruz diyeceğiz. Ama verilen sözlerin arkasında durmak lazım. Dursun abi söyledi: O süreçte kazanan ya da kazanmayan hepimiz kardeşiz. Ne fark eder ki? Adaylar olur, sonuçta bir kazanan olur. Kazanan adayın görevi herkesi kucaklamaktır. Biz, başta hükümetimiz ve Bakanımız olmak üzere, bu projeyi gerçekleştireceğimize inanıyoruz. Kendisine büyük saygım ve sevgim var. Bizi geri çevirmeyecektir. Bu vesileyle, bu mesajı Bandırmalı hemşerilerimle birlikte buradan iletiyoruz" diye konuştu.



Onur Göçmez: "Stadyum bizim için şarttır"


Eski Bandırmaspor Başkanı ve Onursal Başkan Onur Göçmez, nüfusa oranla en fazla taraftara sahip olan takımlardan birinin de Bandırmaspor olduğunu ifade ederek, "Bandırmaspor ilk ona giriyor. Ve her türlü imkânsızlıkla bunu başarıyor. O yüzden, ben size her maç için, her deplasman için teşekkür ederim. Akıllı ve mantıklı insanlarız. Bizim stadyuma ihtiyacımız var. Bizim kapalı spor salonuna ihtiyacımız var. Bizim, çocuklarımızın ve gençlerimizin vizyoner insanlar olması için ihtiyaçlarımız var. Basketbol takımımız da burada, futbol takımımız da burada. Ve bizler için bir mücadele veriyorlar. Benim tek isteğim, 7 yıldır, 8 yıldır arkadaşlarımla verdiğim mücadelenin artık bir çıktısı olsun ki, biz de 10 yıl, 20 yıl sonra bir emeğimiz olduğunu görelim. Tesislerimiz, Türkiye’deki en iyi tesislerden biri. Futbolcularımız tesislerimizden çıkmıyorlar ve bu başarı dönemlerine katkıda bulundular. Bu tesisleşme ve futbolcularımızın mücadelesidir. Mustafa hocamızın verdiği mücadeledir. Sizlerin desteğidir. Stadyum bizim için şarttır. Olmazsa olmazdır. Burada ben, devletimize olan saygı ve sevgimizin asla geri itilmesini istemiyorum. Çünkü stadyumlar ve spor tesisleri devletimizin işidir. Bu, sürdürülebilir bir hizmettir. Siyaset başka bir şeydir. Biz, Spor Bakanlığımızdan, Belediye Başkanımızdan, Büyükşehir Belediye Başkanımızdan, AK Parti’mizden, MHP’mizden ve tüm siyasi partilerimizden Bandırmaspor için aynı masada birleşmelerini istiyoruz. Kimsenin üzerine bu sorumluluğu tek başına bırakamayız. Öncelikle taraftar olarak, bu fikrimizi her yerde sevgi ve saygı çerçevesinde ifade etmek zorundayız. Bu benim sizden isteğimdir" açıklamalarında bulundu.



Bandırma halkı stat için ayaklandı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Yenidoğan çetesi davasında sanıklar savunma yapıyor İstanbul’da bebekleri anlaşmalı oldukları hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmal nedeniyle ölmelerine neden olan ’yenidoğan çetesi’ üyeleri hakim karşısına çıktı. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan ’yenidoğan çetesi’ hakkında yürütülen soruşturma tamamlanarak, hazırlanan fezleke Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmişti. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı da hazırlanan iddianameyi Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’ne göndermişti. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianame kapsamında 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılanmasına başlandı. Konferans salonunda görülen duruşmada cumhuriyet savcısı, baroların ve siyasi partilerin davaya katılma taleplerinin reddedilmesini talep etti. Mahkeme, tüm katılma taleplerinin reddine karar verdi. Söz verilen sanık Fırat Sarı, “Söyleyecek bir şeyim yok” dedi. “Yapılan yanlışlıklar, usülsüzlükler var” Savunma için söz verilen tutuklu sanık Hakan Doğukan Taşçı ise, “Bazı konularda üzerime atılı suçlamaların hiçbirini kabul etmiyorum. Sadece telefon tapeleri üzerinden bir bilirkişi raporu hazırlanmış. Yaklaşık 10 yıldır hemşire olarak görev yapıyorum. Dönem dönem farklı hastanelerde çalıştım. Sanıkların çoğu arkadaşımdı. Hepimiz sağlık sektöründeyiz zaten. Fırat Sarı’yı Reyap Hastanesi’nden tanıyorum. Bazı sistemlerde yapılan yanlışlıklar, usülsüzlükler var. Ben 10 senedir çalışıyorum. Evrak üzerinde oynamalar hep yapılıyordu daha fazla para almak için. Sistemde detaylı bakıldığında binlerce şikayet göreceksiniz. Ben bir kuruş fazladan para kazanmadım. Şu an İstanbul’da özel hastanelerin yüzde 80-90’ınında bebek yoğun bakımda doktor durmuyor. Sistem bu şekilde. Bizim neden müdahale ettiğimiz söyleniyor. Müdahale etmezsek yine suçluyuz. Benim hiçbir şekilde ailelerle para alışverişim olmadı. Eşzamanlı denetim yapıldı. Denetim sırasında kimseden emir almadım. İyi hasta, kötü hasta şeklinde şablonlarımız vardı. Bunlar gerçeğe aykırı mıydı diye sorarsanız evet gerçeğe aykırıydı. Ama SGK sistemine geçmiyorduk bunları” dedi.
Samsun Cezaevinden izinli çıkıp evine gelen akrabasını bacağından vurarak ölüme terk ettiği iddiasıyla tutuklandı Samsun’da cezaevinden izinli çıkıp evine gelen akrabasını tabancayla dizinden vurarak ölüme terk ettiği iddiasıyla gözaltına alınan şahıs çıkarıldığı mahkemece tutuklanrken, 1’i adli kontrol şartıyla olmak üzere 2 kişide mahkemece serbest bırakıldı. Olay, Samsun’un Atakum ilçesi Çakırlar Yalı Mahallesi’nde 17 Kasım gecesi saat 02.30 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, 2017 yılında Samsun’da bir müteahhidin damadı tarafından öldürülmesi olayıyla ilgili tutuklanan 3 kişiden biri olan ve yargılandığı mahkemece 25 yıl hapis cezasına çarptırılan Bora K.(49), 7 yıldır bulunduğu cezaevinden izinli olarak çıktı ve cezaevi arkadaşı Batuhan Ö.(28) ile kendi evinde buluştu. Burada alkol alan arkadaşlardan ev sahibi Bora K.’nin aynı binada oturan akrabası Kani Timur Ünal (52) da aynı eve geldi. İddiaya göre, çıkan tartışmada Bora K., Kani Timur Ünal’ı tabancayla ateş açarak sağ dizinden yaraladı. Bu sırada eve Arife B.(22) adlı kadın da geldi ve Ünal’ı evde yaralı olarak gördü. Yaralı akrabasını evde bırakan Bora K. ile Batuhan Ö. ve Arife B. evden ayrıldı. Bora K. geceyi gittiği otelde geçirdi. Batuhan Ö. aldığı alkolün etkisinden kurtulduktan sonra vicdan azabı duyduğunu belirterek polise ihbarda bulundu. Olaydan 20 saat sonra Bora K.’nin evine çilingir yardımıyla giren Samsun Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, bacağından vurulan Kani Timur Ünal’ı kan kaybından ölmüş olarak buldu. Polis, Bora K.’yi kaldığı otelde yakalayarak gözaltına aldı. Olayla ilgili Batuhan Ö. ve 1 çocuk annesi Arife B. de gözaltına alındı. Bora K., ölen akrabasının kazara kendi kendini vurduğunu ileri sürdü. Batuhan Ö. de ölen şahsı Bora K.’nin vurduğunu iddia etti. Cinayet Büro Amirliğinde sorguları tamamlanan 3 kişi bugün Samsun Adliyesine sevk edildi. Savcıya ifade veren Bora K. ve Batuhan Ö. tutuklanmaları talebiyle, Arife B. ise adli kontrol şartıyla nöbetçi mahkemeye sevk edildi. Batuhan Ö.," Kendisine ’Abi ambulansı arayalım, adam ölecek’ dedim. İzin vermedi. Timur vurulduktan sonra dahi bir tepki vermedi. Koltukta oturmaya devam etti. Timur vurulduktan 10 dakika kadar sonra Arife bana mesaj attı. Arife geldi. Çantasını evde unuttuğunu söyledi. Ben eve çıkamayacağımı söyledim. Evde yaşanan olayı anlattım. Kendisi eve çıktı, aradan 7-8 dakika sonra geri geldi. Evde ne olduğunu sordum.Adamın yerde yattığını söyledi. Arife ile birlikte olay yerinden ayrıldık. Sonrasında uzaklaşırken ambulansı Arife’nin telefonundan aradık. Açık adresi bilmediğimiz için sadece o tarafa doğru bir yönlendirme yaptık.Evden çıkıp Arife’yi beklediğim esnada korkup panik yaptığım için kendim polisi veya ambulansı arayamadım. Ertesi gün öğrendiğim kadarıyla olay ortaya çıkmamıştı. Bunun üzerine kolluk kuvvetlerini arayarak polisleri olayın yaşandığı yere götürdüm. Tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmayı talep ederim" dedi. Bora K.’ Olayın meydana geldiği ev bana aittir. Batuhan ile açık infaz kurumunda birlikte kalmamız nedeniyle tanışmaktayız. İkimizde izindeydik.O benden bir hafta önce izine ayrılmıştı. Yazlıkta buluşmaya karar verdik. Olay günü Batuhan ile konuştuğumuzda iki kız arkadaşı olduğunu söyledi. Bulundukları yere araba gönderterek üçünü aldırttım. Dördümüz beraber olayın meydana geldiği eve gittik. Uzaktan akrabam olan Timur Ünal da eve geldi. Eve geldiğinde kendisi aşırı alkollüydu. Evde 5 kişiydik. Bir müddet sonra hatırladığım kadarıyla Damla isimli kişi evden tek başına ayıldı, Arife, ben, Batuhan ve Timur olarak evde oturup sohbet etmeye başladık. Alkolün de etkisiyle Timur duygusallaşmaya başladı. Batuhan ve Arife de evdeydi, evin içerisinde farklı yerlere gidip geliyorlardı, bir müddet sonra belinden bir silah çıkarttı. Oynamaya başladı. ’Senin hasmın varsa, bizim de hasmımız var’ dedi. Ben kendisine ’Silahla oynama’ dedim. Bu esnada bir el silah sesi geldi. Ben kendime baktım, vurulup vurulmadığımı kontrol ettim. Çünkü yanımda oturuyordu. Vurulmaktan endişe ettim. Timur’a baktığım zaman ayağında kan olduğunu gördüm. ’Niçin dikkat etmiyorsun’ dedim. ’Ambulansı arayalım’ dedim. O da ’Ambulans gelirse poliste gelir. Daha silahın parasını ödeyemedim. Silahı kaptırırım’ dedi. Yerlerde kan vardı. Onu ima ederek eski medikalci olduğunu evi toplayabileceğini söyledi. Ben de evde kalmak istemedim. Bu esnada ben de aşırı alkollüydüm. Ses duyulmuştur, polis gelir düşüncesiyle silahı bana vererek ’Al bunu götür’ dedi. Hatırladığım kadarıyla ben evden Batuhan ve Arife ile birlikte çıktık. Atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Kesinlikle maktulü ben vurmadım. Silah bana ait değildir, Timur’a aittir. Yaklaşık 8 yıldır cezaevindeydim. Suçtan uzak durmaya çalıştığım için böyle bir olayla karşılaştığımda tam da sonuçlarını öngöremem nedeniyle Timur’un kendisini vurması üzerine ve kendisinin halledebileceğini söylemesi üzerine evden ayrıldım. Batuhan’ın beyanını kabul etmiyorum. Timur ile aramda bir husumet yoktur. Niçin ben Timur’a vurayım. Batuhan’ın kendisini kurtarmak amacıyla o şekilde beyan verdiğini düşünüyorum" diye konuştu. Bora K.,’nin avukatı Mehtap Çelikten ise," Suçlamaları kabul etmiyoruz. Maktül müvekkilimin uzaktan akrabasıdır. Aralarında herhangi bir husumet bulunmamaktadır. Bu eylemin müvekkilim tarafından gerçekleştirdiğine dair de bir delil bulunmamaktadır. Arife’nin işbu sorguda okunan sorgu beyanındaki birçok husus kolluk ve savcılık aşamasında belirtilmemiş ekleme yapılmış hususlardır. Müvekkilimin atılı suçu işlemesi veya ambulans gelmesini engellenmesi için herhangi bir sebebi yoktur. Olay anında müvekkilin aşırı derecede sarhoş olup diğerleri Batuhan ve Arife olmak üzere iki kişidir ve polisi aramak ve ambulansı çağırmak için izin almaya ihtiyaçları bulunmamaktadır. Diğer şüpheli Batuhan’ın ise gerek kendisine gerekse kız arkadaşı Arife’yi kurtarma amacıyla okunan surette ifade verdiği ortadadır. Eğer Arife ve Batuhan da müvekkil gibi ifade verse yani maktulün kendisini vurduğunu ifade etselerdi bu kişilerde aynı suç kapsamında şuan tutuklamaya sevk edileceklerdi ve atılı suçtan yargılanacaklardı. Kendilerini korumak amacıyla müvekkil hakkında ifade verdikleri ortadadır" şeklinde konuştu. Nöbetçi mahkeme Arife B.’nin serbest bırakılmasına karar verdi. Bora K. mahkemece tutuklanarak Samsun T Tipi Kapalı Cezaevine gönderilirken, Batuhan Ö. ise mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. (MAY-
İstanbul CHP MYK ikinci kez Esenyurt’ta toplandı Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanmasının ardından Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), MYK toplantısını yine Esenyurt İlçe Başkanlığı’nda yaptı. Genel Başkan Özgür Özel’in başkanlık yaptığı toplantının ana gündem maddesini Özer hakkında başlatılan soruşturma oluşturdu. CHP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Toplantısı, Genel Başkan Özgür Özel’in başkanlığında Esenyurt İlçe Teşkilatı binasında yapıldı. Toplantı sonrası açıklamalarda bulunan Genel Başkan Özel, “Parti tarihinde bir ilçe binasında yapılan üçüncü MYK toplantısını gerçekleştirdik. İlki Soma faciasının yıl dönümünde Soma’da yapılmıştı. Onun dışında Esenyurt’taki ikinci Merkez Yürütme Kurulu Toplantımızı gerçekleştirmeye geldik. Belediye meclis üyelerimiz artık belediye içerisinde partimize ayrılan salondadır. Meclis üyelerimizin belediyede olmaları ve denetleme görevlerini yapmaları çok önemli bir kazanımdır. Bundan sonra ne İstanbul Büyükşehir Belediyesi, ne diğer belediyelerimiz Esenyurt’u bir dakika yalnız bırakmayacak ve sürekli bir elimiz ve gönlümüz Esenyurt’ta olacaktır” dedi. Özel, “Bundan sonra bir il örgütü, bütün seçilmişleriyle, il başkanı, ilçe başkanları, belediye başkanları, meclis üyeleri, il, ilçe yönetimleri ile birlikte her iki günde bir il Esenyurt’ta olacaktır” ifadelerini kullandı.
İstanbul Esenyurt’ta tekstil atölyesinde yangın: Dumandan etkilenen şahsa dakikalarca kalp masajı yapıldı İstanbul Esenyurt’ta bir tekstil atölyesinde yangın çıktı. İş yeri kısa sürede alevler içinde kalırken, dumandan etkilenerek ağır yaralanan 2 kişi ambulansla hastaneye kaldırıldı. Yangının çıktığı binanın bitişiğindeki 5 bina tahliye edildi. Yangın, akşam saatlerinde Esenyurt ilçesi Namık Kemal Mahallesi Tonguç Baba Caddesi üzerindeki 5 katlı binanın zemin katında bulunan tekstil atölyesinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, iş yerinde çıkan yangında alevler kısa sürede büyürken, dumanlar tüm binayı sardı. İhbar üzerine olay yerine Esenyurt, Avcılar, Beylikdüzü, Büyükçekmece, Başakşehir ilçelerinden çok sayıda itfaiye, sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Olay yerine gelen polis çevrede güvenlik önlemi alırken, itfaiye ekipleri yangına müdahale etti. Yangının üst kata sirayet etmesi sonucu dumandan etkilenen 2 kişi ağır yaralandı. Sağlık ekipleri yaralılardan birine dakikalarca kalp masajı yaparak hayata döndürmeye çalıştı. Yapılan ilk müdahalenin ardından ambulansla hastaneye kaldırılan yaralıların sağlık durumlarının ağır olduğu öğrenildi. Polis ekipleri, yangının çıktığı binanın bitişiğinde bulunan 5 binadaki vatandaşları da tahliye etti. Ekiplerin yaklaşık 1 saatlik müdahalesinin ardından yangın kontrol altına alındı. Yangının kesin çıkış nedeni yapılacak incelemenin ardından belli olacak. Yangınla ilgili başlatılan soruşturma sürüyor.
Tekirdağ Süleymanpaşalı minik cimnastikçilerden büyük başarı Süleymanpaşa Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü, farklı branşlarda elde ettiği başarılarla dikkat çekmeye devam ediyor. Süleymanpaşa Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü Cimnastik Takımı, İstanbul Sancaktepe’de düzenlenen 2024 Cimnastik Kadınlar Kulüpler Arası Minikler Türkiye Şampiyonası’nda bronz madalya kazandı. 15-16 Kasım tarihlerinde TCF İstanbul Sancaktepe Kamp Eğitim Merkezinde gerçekleşen organizasyona, 9 grupta Türkiye genelinden ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden 51 kulüp katıldı. Sporcular; Bekleme, Atlama Masası, Barfiks, Denge ve Yer olmak üzere beş farklı kategoride hünerlerini sergiledi. Defne Gören, Arya Ayan, Eda Bayol, Damla Çakır ve Gizem Özcan’dan oluşan Süleymanpaşa Belediyesi Cimnastik Takımı, 7. Grup’ta mücadele etti. Antrenörler Mustafa Elik ve Yasemin Gayır’ın önderliğinde topladıkları puanlarla Türkiye üçüncüsü olmayı başaran minik sporcular, ilçeye büyük bir gurur yaşattı. “Gençlerimizin başarılarıyla gurur duyuyoruz” Süleymanpaşa Belediye Başkanı Volkan Nallar, elde edilen başarı ile ilgili yaptığı açıklamada, “Süleymanpaşa Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü Cimnastik Takımı’nın Türkiye üçüncüsü olması bizler için büyük bir gurur kaynağı oldu. Minik sporcularımızın azmi, disiplini ve yetenekleri sayesinde bu başarıya ulaştık. Süleymanpaşa Belediyesi olarak her zaman sporun ve gençlerimizin yanındayız. Bu başarıyı kazanan sporcularımızı, antrenörlerimizi ve ailelerini yürekten kutluyorum. Gençlerimizin böyle güzel başarılara imza atmaya devam edeceğine inancım tam” diye konuştu.