YEREL HABERLER - 15 Mart 2012 Perşembe 16:45

EDREMİT’TE ‘SİVAS KATLİAMI VE 4+4+4 YASASINA HAYIR’ AÇIKLAMASI

A
A
A
EDREMİT’TE ‘SİVAS KATLİAMI VE 4+4+4 YASASINA HAYIR’ AÇIKLAMASI

Balıkesir’in Edremit ilçesinde, KESK Edremit Şube Temsilciliği tarafından ‘Sivas Katliamı ve 4+4+4 Yasasına Hayır’ konulu basın açıklaması yapıldı.
İlçenin Cumhuriyet Meydanı’nda toplanan KESK Edremit Şube Teşsilciliği yöneticileri ve üyeleri, hazırladıkları basın açıklamasını okudu. Sloganlar atan KESK üyeleri, yaptıkları açıklamada, “Çocuklarımızın ve öğrencilerimizin geleceğine sahip çıkıyoruz! 1993 Temmuzunda 35 insanımı diri diri yakan gerici, faşist, katiller sürüsü zaman aşımı gerekçe gösterilerek AKP tarafından aklanmıştır. Egitim-Sen olarak bunu şiddetle kınıyoruz. Sivas’ı aklayan bir zihniyetin yapacağı yasanın nasıl olacağı açıktır. Başbakan’ın ‘Dindar nesil yetiştirmek istiyoruz’ söylemlerinden hemen sonra gündeme gelen zorunlu eğitimin kendi içinde kademelendirilerek 12 yıla çıkarılması girişimleri, bütün itirazlarımıza rağmen sürmektedir. AKP hükümeti, zorunlu eğitimi 12 yıla çıkarma bahanesiyle, temel eğitimi 4+4+4 şeklinde kademelendirerek, eğitim sistemini kendi siyasal ve ideolojik amaçlarına uygun bir şekilde biçimlendirmek istemektedir. 12 yıl kademeli zorunlu eğitim tartışmaları, milyonlarca öğrenci, veli ve insanımızı yakından ilgilendirmektedir. Eğitim ve bilim emekçileri olarak bizler; çocuklarımızın, öğrencilerimizin ve ülkemizin geleceği açısından son derece önemli olan bu teklifine karşı sessiz kalmayacağız. Kanun teklifi, Meclis Milli Eğitim Komisyonu’nda görüşülürken yaşanan kavga ve iktidar partisinin zorbaca tavırları, Hükümetin düzenlemeyi yasalaştırmak için ne kadar kararlı olduğunu göstermektedir. Ancak meydan boş değildir. Bu düzenlemenin doğrudan muhatabı olan eğitim emekçileri, öğrenciler ve veliler olarak eğitimin piyasalaştırılması ve dinselleştirilmesi uygulamalarına karşı kitlesel duruşumuzu göstermeye kararlıyız. Meclis Genel Kurulu’na gelecek olan düzenlemelere karşı neden bu kadar kaygılı ve öfkeli olduğumuzun kamuoyu tarafından anlaşılmasını istiyoruz. Kanun teklifinde yer alan, ilköğretim “devlet okullarında parasızdır” ifadesi komisyon görüşmelerinde metinden çıkarılarak, ilköğretimin tamamen paralı hale getirilmek istenmektedir. İlk 4 yıl ‘ilkokul’, ikinci 4 yıl ‘ortaokul’ olarak tanımlanması nedeniyle, 5. sınıf okutan bütün öğretmenlerin ‘norm fazlası’ haline gelmesi ve bakanlık tarafından başka görevlerde görevlendirilmesinin önü açılmıştır. Daha önce 4. sınıftan sonra getirilmek istenen ‘açık öğretim’ sistemi, tepkiler üzerinde 8. sınıf sonrası için öngörülmüştür. Çocuk gelinlerin ağırlıklı olarak 13, 14, 15 yaşında olduğu düşünüldüğünde mevcut düzenleme ile ‘çocuk gelinler’ uygulaması iktidar tarafından desteklenmektedir. Yıllardır okulöncesi eğitimi yaygınlaştırmak için çalışmalar yapılmasına rağmen, yasa teklifinde okulöncesi eğitim zorunlu eğitimin dışında bırakmıştır. Zorunlu din dersinin kaldırılması ve anadili eğitimi taleplerini karşılaması yönündeki toplumsal talepler göz ardı edilmiş, zorunlu din dersleri yanında seçmeli din dersleri getirilmesinin önü açılmıştır. Arapça, fıkıh ve Kur’an derslerinin ikinci 4 yılda seçmeli hale getirilmesi sağlanarak, bütün okullarda fiilen imam hatip modeline geçilmek istenmektedir. İlkokul ve ortaokulun, ‘bağımsız binalarda’ gerçekleşeceği iddia edilse de, okulların bu uygulama için yeterli altyapı ve donanıma sahip olmadığı gerçeği göz ardı edilmektedir. 4+4+4 şeklindeki kademeli eğitim sisteminin piyasa ile ilişkilendirilmesi, meslek okulu açacak firmalara öğrenci başına destek sunulması ile eğitim sisteminin sermayeye ucuz işgücü sağlar duruma getirilmesi amaçlanmaktadır. Bir taraftan seçme sınavlarının kaldırılacağı iddia edilirken, diğer taraftan kademeli eğitim uygulaması ile çocuklarımızın daha erken yaşlarda dershaneye gitmeleri teşvik ediliyor. Bu kesinlikle kabul edilmez. Eğitim sisteminin ve çocuklarımızın ihtiyaçlarından çok, tamamen siyasal ve ideolojik amaçlarla hazırlanan kanun teklifi ile eğitimde çok başlılığın önü açılarak, eğitim sistemi sonu görünmeyen derin bir karanlığın içine doğru itilmek istenmektedir. Başbakan Meclis’teki grup toplantısında tüm Türkiye’ye ‘hangi dilden anlıyorlarsa, o dilden konuşacağız’ diyerek, 4+4+4 düzenlemesine itirazı olanlara resmen meydan okumuştur. Biz de buradan kendisine meydan okuyoruz. Eğer itirazlarımız dikkate alınmaz ve geri adım atılmazsa sonuna kadar direneceğimizin bilinmesini istiyoruz. Eğitim ve bilim emekçileri olarak, toplumun büyük bir bölümünün kaygıyla takip ettiği 4+4+4 tartışmalarında çocuklarımız, öğrencilerimiz ve velilerimizle aynı taraftayız ve benzer kaygıları taşıyoruz. Yıllardır sorunlarla boğuşan eğitim sisteminin ve çocuklarımızın Başbakanın ‘dindar nesil’ sevdasına kurban edilmesine izin vermeyeceğiz. Buradan hükümeti son kez uyarıyoruz; Hangi siyasal ve ideolojik amaçlarla gündeme getirildiği açıkça belli olan düzenleme geri çekilmelidir. Bu konuda eğer gerçekten bir düzenleme yapılmak isteniyorsa bilimsel veriler ışığında, eğitim sisteminin ve toplumun gerçek ihtiyaçları doğrultusunda hareket edilmesi gerekmektedir. Eğitim emekçileri ve veliler olarak öğrencilerimizin, çocuklarımızın geleceği üzerinden ucuz hesaplar yapanlar, asla ve asla amaçlarına ulaşamayacaklardır. Düzenleme geri çekilmediği ve mevcut haliyle meclis gündemine geldiği takdirde, hizmet üretiminden gelen gücümüzü kullanarak tüm Türkiye’yi eylem alanına çevireceğimizin bilinmesini istiyoruz. Değerli Basın Emekçileri, Anayasada kamu emekçilerine sözde toplu sözleşme hakkı tanıyan 12 Eylül referandumunun üzerinden 16 ay, Üçlü Danışma Kurulu toplantılarının üzerinden 6 ay, Yasa Taslağının Bakanlar Kurulu’na gönderilmesinin üzerinden tam 100 gün geçti. Üzülerek ifade ediyoruz ki bunca zamandır sendikal hak ve özgürlükleri genişleten bir yasa bekleyen 2 milyon kamu emekçisi bir kez daha aldatılmıştır. Kısacası bugüne kadarki pratiğinde defalarca şahit olduğumuz gibi AKP iktidarı, kamu emekçilerinin toplusözleşme hakkı konusunda da takiyede sınır tanımadığını göstermiştir. Bizler, hak ve özgürlüklerimizi yok sayan bu yasa tasarısına karşı; Grev hakkımızın yasal teminat alındığı özgür bir Toplu Sözleşme düzeni için, Örgütlenme özgürlüğü önündeki tüm engeller kaldırılması için, Her sendikanın üyeleri adına toplu sözleşme yapabilmesinin sağlanması için, Belediyelerle yıllardır yapılan Toplu Sözleşmelerin devam etmesi, bu konuda herhangi bir sınırlama getirilmemesi için, Tüm çalışanlara insan onuruna yakışır bir ücret ve sağlıklı çalışma koşulları sağlanması ve çalışma yaşamının demokratikleştirilmesi için mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğimizin bilinmesini istiyoruz. Komisyonlarda görüşüldükten sonra TBMM Genel Kurulu’na sevk edilecek olan yasa sürecinin her aşamasına, tüm olanaklarımızı ve enerjimizi kullanarak müdahil olmaya devam edecek, eylem ve etkinliklerimizi artırarak sürdüreceğiz. Uluslararası sözleşmelere, evrensel sendikal hak ve özgürlük normlarına aykırı, kazanılmış haklarımızı gasp etmeyi hedefleyen tüm düzenlemelere karşı geçmişten beri mücadele eden Konfederasyonumuz KESK bundan sonra da bu yasa tasarısına karşı, mücadelesinde yarattığı değerlere yakışır bir direnç ve kararlılık göstereceğinden kimsenin şüphesi olmasın” dedi.
Sendikacılar, polis ekiplerinin önlem aldığı basın açıklamasının ardından Cumhuriyet Meydanı’ndan ayrıldı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Başkan Tetik Öğretmenler Gününü’nü kutladı Nazilli Belediye Başkanı Dr. Ertuğrul Tetik, Nazilli Belediyesi Gençlik Eğitim, Danışma ve Sosyal Etkinlik Merkezi (NAZGEM) öğretmenlerini ziyaret ederek 24 Kasım Öğretmenler Gününü kutladı. Öğretmenlik mesleğinin tarihin her döneminde kutsal bir meslek olarak tanımlandığını öğretmenlerin, toplumun temeli olduğunu vurgulayan Belediye Başkanı Ertuğrul Tetik, “Eğitim ve dolayısıyla kıymetli öğretmenlerimiz toplumun temel yapı taşıdır. Nazilli Belediyesi Gençlik Eğitim, Danışma ve Sosyal Etkinlik Merkezi’mizde genç, dinamik ve çocuklarımızı başarıya ulaştıracak siz kıymetli öğretmenlerimizle bir arada olmaktan onur duyuyorum. Eğitimde fırsat eşitliğini sağlamak için, gösterdiğiniz çaba ve kurumumuzda verdiğiniz emeklerinizden dolayı hepinize teşekkür ediyorum. Mesleğini büyük bir özveriyle ifa eden, gelecek nesillerin yetişmesinde, değerlerimizin yarınlara aktarılması için çalışan tüm öğretmenlerimizin 24 Kasım öğretmenler gününü en içten duygularımla kutluyorum” dedi. Başöğretmen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, ‘Öğretmenler yeni nesil sizin eseriniz olacak’ sözünü de hatırlatan Başkan Tetik, “Hakkınız ödenmez, hepimizi sizler yetiştirdiniz. Atatürk geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızı, gençlerimizi siz öğretmenlerimize emanet etmiş vatanına milletine faydalı değerlerini koruyabilen, Cumhuriyete sahip çıkan insanlar yetiştirmenizi istemiştir. Bu sözleri söylerken de ne kadar haklı olduğunu bir kez daha görüyoruz. Bütün Cumhuriyet öğretmenlerinin, Atatürk öğretmenlerinin gününü kutlarken, Başöğretmenimiz Ulu Önder Atatürk ve ebediyete intikal etmiş tüm öğretmenlerimizi de saygıyla anıyorum” ifadelerini kullandı.
Eskişehir Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin açtığı Kent Lokantası binasının depreme dayanıksız olduğu iddiası AK Parti Eskişehir İl Başkanı Gürhan Albayrak, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi tarafından açılan Kent Lokantası’nın bulunduğu binanın depreme dayanıksız olduğunu iddia ederek, “Can güvenliğini hiçe sayan bir yapıda bu vurdumduymazlık nedir? Anlam veremiyoruz” dedi. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi tarafından 24 Eylül’de açılan Kent Lokantası binasının depreme dayanıksız olduğu iddia edildi. İddialara göre binanın depreme dayanıksız olduğu 3 yıldır bilinirken, buna rağmen belediye tarafından bina Kent Lokantası yapıldı. Yüzlerce vatandaşın yemek yediği binanın taşınması gündemde. “Vatandaşın canını hiçe sayan vurdumduymazlığa anlam veremiyoruz” Konuyla ilgili konuşan AK Parti Eskişehir İl Başkanı Gürhan Albayrak, binanın eski Kentsel Dönüşüm Daire Başkanlığı binası olduğunu ve depreme dayanıksız olmasından dolayı boşaltıldığını söyledi. Binanın boşaltılmasının üzerinden yaklaşık 2 yıl geçtikten sonra Kent Lokantası yapıldığını söyleyen Albayrak, “Orası eskiden Kentsel Dönüşüm Daire Başkanlığının olduğu yerdi. Depreme dayanıklı olmadığı gerekçesiyle orayı 2 yıl önce taşımışlardı. Şu anda orayı Kent Lokantası yaptılar. Gerçekten vatandaşın canını hiçe sayan bir yapıya sahip olduklarını gösteriyorlar. Hatırlarsanız, 56 yıllık bir su deposu şu an kız yurdu olarak hizmete açıldı. Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce’nin bu konuda kapsamlı çalışmalar yapması gerekiyor. Ancak gelinen noktada Eskişehir’in ciddi bir kentsel dönüşüm sorunuyla karşı karşıya olduğu, depreme dayanıksız binaların sayısının her geçen gün arttığı ve buna rağmen hiçbir somut adım atılmadığı görülüyor. Bundan bir hafta önce bina yıkımı esnasında plansız ve tedbirsiz yol yürümelerinden dolayı kaza meydana geldi. İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı tarafından yapılan açıklamada 6 bin binanın yıkılması gerektiğine dikkat çekildi. Bizim ısrarla kentsel dönüşüm dememizin maksadı buydu. Can güvenliğini hiçe sayan bir yapıda bu vurdumduymazlık nedir? Anlam veremiyoruz” diye konuştu.
Antalya Antalya’da ünlü turizm merkezi sular altında Antalya’nın Serik ilçesindeki ünlü turizm merkezi Belek’te, dün geceden itibaren yağan sağanak yağış sonrası adeta sular altında kaldı. Merkezde yollar göle döndü, araçlar sularda mahsur kaldı, vatandaşlar ve tatilciler konakladıkları alanlara girmekte güçlük çekti. Bazı evlerin eşyaları ise su da yüzdü. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün bugün için turuncu kodla uyardığı Antalya’nın doğu ilçelerinden Serik’te, gece saatlerinde başlayan ve aralıksız süren yağış, ilçede hayatı adete felç etti. Serik’in ünlü turizm merkezlerinden Belek’te yağış sonrası yollar göle döndü, arızalanan araçlar yollarda mahsur kaldı. Araçlar çekici vasıtasıyla bulundukları noktalardan alınırken, diğer araç sürücüleri ise su dolu caddelerde ilerlemekte güçlük çekti. Bölgedeki çoğu villa ve apartların etrafı da suyla doldu. Bazı evlerin girişlerinin kapanmasından dolayı evlerde yaşayanlar dışarı çıkamadı, dışarıda olanlar ise içeriye girmekte güçlük çekti. "Aralıksız yağdı" Evine girmeye çalışan Mehmet Akdemir, “Tüm Antalya’ya geçmiş olsun. Geceden buyana aralıksız yağdı, hiç durmadı, bu durmuş hali. Önlem alınacak bir durum değildi. Yolda kalan çok araç oldu. Evlerimize bu şekilde giriyoruz, kötü durumdayız” dedi. Yağıştan etkilene bir diğer mahallesi ise Akçaalan Mahallesi oldu. Sağanak etkisiyle mahallenin yolları suya gömüldü, bazı ev ve işyerlerini su bastı. Öte yandan kuvvetli yağışın gece saatlerinde etkisini azaltacağı ön görülüyor.
Kahramanmaraş Anadolu’nun en büyük kitap fuarı kapılarını açtı Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi Başkanı Fırat Görgel, 9. Uluslararası Kahramanmaraş Kitap Fuarı’nın bu yıl ‘Anadolu’nun en büyük kitap fuarı’ olarak gösterilmesine değinerek, “Şehrimizin edebi ve kültürel mirasını koruma ve geleceğe taşıma misyonumuzu büyük bir kararlılıkla sürdürüyoruz. Bu fuar, bu çalışmalarımızın en somut ve anlamlı örneklerinden biridir” dedi. Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen 9. Uluslararası Kahramanmaraş Kitap Fuarı’nın açılışı gerçekleştirildi. 500’ün üzerinde yayınevi, yazar, şair ve edebiyatçıyla 10 gün boyunca Kahramanmaraş Fuar Merkezinde (KAFUM) okurlarla birlikte olacak fuarın açılışı saygı duruşu ve istiklal marşının okunmasıyla başladı. 9. Uluslararası Kitap Fuarı’nın tanıtım filmi de katılımcılara izletildi. Programın açılış konuşmasını yapan Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel, “Kahramanmaraş, tarihi boyunca yalnızca kahramanlık destanlarıyla değil, aynı zamanda sanatın, kültürün ve edebiyatın mümbit toprakları olmasıyla da anılmıştır. Bu yıl bir yenisini daha düzenlemekten gurur duyduğumuz kitap fuarımız, işte bu kadim mirasın ve edebi zenginliğimizin en güzel buluşma noktalarından biri olarak gönüllerimizde ayrı bir yere sahip. Kahramanmaraş, sadece ‘Edebiyatın Başkenti’ unvanıyla değil, yetiştirdiği sayısız sanatçısıyla da ‘Sanatın Başkenti’ sayılabilecek ve bu unvanı fazlasıyla hak edecek bir şehirdir. Necip Fazıl Kısakürek’in derinlikli şiirlerinden Âşık Mahzuni Şerif’in türküleriyle yankılanan ahenge, Nuri Pakdil’in fikir dünyasından Cahit Zarifoğlu’nun zarif kalemine kadar pek çok değerli isim, bu toprakların Türkçeye bir armağanıdır. Kahramanmaraş, geçmişten geleceğe edebiyatın büyük ve üretken merkezi olmaya devam etmektedir” diye konuştu. Başkan Görgel konuşmalarının devamında, “Bugün bu fuar aracılığıyla, edebiyat dünyasının usta kalemleriyle gelecek vadeden genç kalemleri bir araya getirmekten mutluluk duyuyoruz. Çünkü biliyoruz ki bir toplumun geleceği, gençlerin hayallerinde şekillenir. İşte bu hayalleri besleyen en önemli kaynaklar kitaplar ve bilgiye duyulan sonsuz tutkudur. Kitap Fuarı’mızı, sadece bir kitap alışveriş alanı olarak değil; aynı zamanda fikirlerin nezaketle konuşulduğu, duyguların samimiyetle paylaşıldığı ve geleceğin azimle inşa edildiği bir ‘bilgi şöleni’ olarak görüyoruz” ifadelerini kullandı. Başkan Görgel, bu yılki kitap fuarının, yine zengin bir programla edebiyat dünyasının nabzını tutacağını kaydederek, “140’ı aşkın yayınevi, birbirinden kıymetli yazarlar, şairler ve düşünce insanları, bu fuar vesilesiyle Kahramanmaraş’ımızda bir araya gelecek. Söyleşiler, imza günleri, paneller ve konferanslarla dolu programımız, sadece bilgiye değil, dostluğa, paylaşıma ve ilhama açık bir kültürel şölen olacaktır. Bu yılki fuarımızda yalnızca edebiyat ve sanat değil, aynı zamanda dostluk, paylaşım ve dayanışma da ön planda olacaktır. Bugün bu kitap fuarı hem şehrimize hem de depremden etkilenen hemşehrilerimize moral ve motivasyon kazandırmayı da amaçlıyor. Çünkü biz inanıyoruz ki kitap, yalnızca bilgi değil; aynı zamanda bir umut kaynağıdır” dedi. Kitap Fuarı’nda çocuklar ve gençlere yönelik etkinliklere de ağırlık verildiğini vurgulayan Görgel, “Bu yıl gençlere yönelik etkinliklerimizi artırmış bulunuyoruz. Çocuklar ve gençler için düzenlediğimiz atölye çalışmaları, hiç şüphesiz geleceğin yazarlarını ve okurlarını yetiştirme ve yetişebilecekleri imkanları onlara sunma görevimizin bir parçasıdır. Çünkü biliyoruz ki, kitapla erken yaşta tanışan bir nesil, geleceği daha aydınlık kılacak bir nesildir. Bugün buraya gelen gençlerimiz arasında, mutlaka geleceğin Necip Fazılları, Abdurrahim Karakoçları, Nuri Pakdilleri veya Cahit Zarifoğulları olacaktır” diye konuştu. 9. Uluslararası Kitap Fuarı’nın ziyaretçi hedefinin 500 bin olduğunu vurgulayan Görgel, “Büyükşehir Belediyesi olarak, şehrimizin edebi ve kültürel mirasını koruma ve geleceğe taşıma misyonumuzu büyük bir kararlılıkla sürdürüyoruz. Bu fuar, bu çalışmalarımızın en somut ve anlamlı örneklerinden biridir. 9. Uluslararası Kahramanmaraş Kitap Fuarı’nın bu yıl ‘Anadolu’nun en büyük kitap fuarı’ olarak gösterilmesi, bizler için ayrı bir gurur kaynağıdır. Bu yıl, yaklaşık 500 bin kitapseverin fuarımızı ziyaret etmesini bekliyoruz” dedi. 9. Uluslararası Kahramanmaraş Kitap Fuarı’nın onur konuğu Prof. Dr. İsmail Kara, “Kitap; ilmi, fikri ve estetik çabaların, eğitim programlarının ayrılmaz bir parçası olmuştur. Kitap, geçmişte olduğu gibi gelecekte de etkisi ve tesrini koruyarak hayatımızda olmaya devam edecektir” diye konuştu.